{"title":"SOSYAL MEDYADA MAHREMİYETİN YİTİMİ: TikTok ÖRNEĞİ","authors":"A. Köseoğlu","doi":"10.47107/inifedergi.1150606","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"Yeni medyanın sunduğu olanaklar hiç kuşkusuz insanın yaşamını derinden etkilemiş ve gelişimine olanak sunmuştur. Özellikle sosyal medya olarak adlandırılan mecralarla birlikte insanlar olay ve olgulardan kısa sürede haberdar olabilir hale gelmiş; her an ve her yerden yapılabilir paylaşımlarla birlikte ise kişilerarası etkileşim tüm dünyada artmıştır. Sosyal medyanın sunduğu bu başlıca olanakların yanı sıra yeni ortaya çıkan sosyal platformlar bireylerin düşünce ve tutumlarını etkilerken, mahremiyet meselesine bakış açılarını da değiştirmiştir. Mahremiyet kişinin özel hayatında ya da yaşam alanında diğer insanlarla paylaşmak istemediği, kişinin kendisine özgü bir hak olup, yasalarda da karşılık bulan bir kavramdır. Toplumdan topluma, kültürden kültüre farklılık gösteren mahremiyetin sınırları net bir biçimde çizilemese de herkes tarafından kabul görmesi beklenen yönleri de vardır. Mahrem kaygılarla gündelik yaşamda gizli tutulan ya da ön plana çıkarılmayan birçok davranış, yaklaşım ya da inanç sosyal platformlardan olan TikTok mecrasında daha fazla izlenmek ve bunun neticesinde takipçi kazanarak hediye almak adına sergilenir hale gelmiştir. Kullanıcılar takipçileri tarafından beğenilmek, onaylanmak ve “ben de varım” demek adına özel hayatlarına ilişkin pek çok bilgiyi burada paylaşmaktadır. İlişki durumu, dini inancı, siyasi görüşü, aile yaşamı, bedenleri, gittikleri yerler ya da yiyip içtikleri bunlardan en çok öne çıkanlardan olup, farklı yaşlardan kullanıcıların yaptıkları bu paylaşımlar her geçen gün artmaktadır. Bu çalışmada TikTok adı verilen sosyal medya mecrasında mahremiyetin nasıl ortadan kalktığının ortaya konulması amaçlanmıştır. Bu amaç doğrultusunda çalışma evrenini en iyi temsil ettiği düşünülen 25 TikTok paylaşımı amaçsal örneklem doğrultusunda belirlenmiş ve betimsel analiz ile irdelenmiştir. Çalışmanın sonucunda insanların bu mecrada mahremiyet konusunu göz ardı ederek cinselliklerini, bedenlerini, gelirlerini, yiyeceklerini, çocuklarını vs. paylaştığı ortaya konmuştur. Kısacası TikTok’ta mahremiyet algısı bir dönüşüm geçirmekten ziyade yitip gitmiştir.","PeriodicalId":221398,"journal":{"name":"İNİF E - Dergi","volume":"607 2","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0000,"publicationDate":"2023-05-04","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"1","resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"İNİF E - Dergi","FirstCategoryId":"1085","ListUrlMain":"https://doi.org/10.47107/inifedergi.1150606","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"","JCRName":"","Score":null,"Total":0}
引用次数: 1
Abstract
Yeni medyanın sunduğu olanaklar hiç kuşkusuz insanın yaşamını derinden etkilemiş ve gelişimine olanak sunmuştur. Özellikle sosyal medya olarak adlandırılan mecralarla birlikte insanlar olay ve olgulardan kısa sürede haberdar olabilir hale gelmiş; her an ve her yerden yapılabilir paylaşımlarla birlikte ise kişilerarası etkileşim tüm dünyada artmıştır. Sosyal medyanın sunduğu bu başlıca olanakların yanı sıra yeni ortaya çıkan sosyal platformlar bireylerin düşünce ve tutumlarını etkilerken, mahremiyet meselesine bakış açılarını da değiştirmiştir. Mahremiyet kişinin özel hayatında ya da yaşam alanında diğer insanlarla paylaşmak istemediği, kişinin kendisine özgü bir hak olup, yasalarda da karşılık bulan bir kavramdır. Toplumdan topluma, kültürden kültüre farklılık gösteren mahremiyetin sınırları net bir biçimde çizilemese de herkes tarafından kabul görmesi beklenen yönleri de vardır. Mahrem kaygılarla gündelik yaşamda gizli tutulan ya da ön plana çıkarılmayan birçok davranış, yaklaşım ya da inanç sosyal platformlardan olan TikTok mecrasında daha fazla izlenmek ve bunun neticesinde takipçi kazanarak hediye almak adına sergilenir hale gelmiştir. Kullanıcılar takipçileri tarafından beğenilmek, onaylanmak ve “ben de varım” demek adına özel hayatlarına ilişkin pek çok bilgiyi burada paylaşmaktadır. İlişki durumu, dini inancı, siyasi görüşü, aile yaşamı, bedenleri, gittikleri yerler ya da yiyip içtikleri bunlardan en çok öne çıkanlardan olup, farklı yaşlardan kullanıcıların yaptıkları bu paylaşımlar her geçen gün artmaktadır. Bu çalışmada TikTok adı verilen sosyal medya mecrasında mahremiyetin nasıl ortadan kalktığının ortaya konulması amaçlanmıştır. Bu amaç doğrultusunda çalışma evrenini en iyi temsil ettiği düşünülen 25 TikTok paylaşımı amaçsal örneklem doğrultusunda belirlenmiş ve betimsel analiz ile irdelenmiştir. Çalışmanın sonucunda insanların bu mecrada mahremiyet konusunu göz ardı ederek cinselliklerini, bedenlerini, gelirlerini, yiyeceklerini, çocuklarını vs. paylaştığı ortaya konmuştur. Kısacası TikTok’ta mahremiyet algısı bir dönüşüm geçirmekten ziyade yitip gitmiştir.