{"title":"Kıyas İşleminde Teâruz ve Tercîh","authors":"Rıfat Yıldız","doi":"10.51605/mesned.893097","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"Meydana gelen yeni gelismeler insan acisindan surekli bir takim yeni sorunun ortaya cikmasina neden olur. Islam Hukuku da kiyamete kadar gecerli olmasi hasebiyle ortaya cikacak yeni problemlere cozum uretebilecek bir yapiya sahip oldugu kabul edilir. Kur’ân ve Sunnet yeni olusan meselelerin halli icin muracaat edilecek temel iki kaynaktir. Bu iki esas delilde inanc esaslari gibi degisime kapali ahkâm oldugu gibi, zaman ve sartlara gore aralarindaki ortak illet ve sebepler goz onunde alinarak yeni sorunlarin cozumune yardimci olacak hukumler de vardir. Fikih ilmiyle ilgili calismalar tetkik edildiginde ta’lil ile ilgili islemlerin Islam Hukuk tarihinin her doneminde yapildigi gorulecektir. Ilk donem yapilan fikhi islemlerde kiyas genelde benzer durum ve akil gibi mânalarda kullanildigi icin illet teorisi daha sonraki fakihlere gore daha genis bir sahada kabul gormustur. Kiyas islemi Islam Hukuk ilminin onemli bir delil ve araci olarak tarihi surecte cok onemli islevler ifa etmistir. Kiyas islemi fikih ilminin olusmaya basladigi ilk donemde daha sade ve esnek bir sekilde isledigi icin meydana gelen yeni meselelere rahatlikla cozum bulunurdu. Iki mesele arasinda bulunan ortak temel bir ozellik yolu ile ahkâmi birbirine baglamak biciminde yapilan kucuk mantiki onermeler o donem henuz mevcut degildi. Bir takim nedenden oturu zamanla keyfilige engel olmak ictihat faaliyetini bir sisteme baglamak amaciyla ictihadin en yaygin seklinden biri olan kiyas anlayisi bir takim ilke ve kaidelerle sinirlama yoluna gidildi. Tarihi surec icerisinde bazi fakihler itiraz etmesine ragmen kiyas islemi bir delil ve yontem olarak islemeye devam etti. Kiyas islemini gecerli delil ve yontem olarak goren fakihler gerekce olarak bazi ahkâmin ta‘lil edilmesini ileri surdu. Bu fakihlere gore ta’lil faaliyeti naslarin ihtiva ettigi ahkâmin maksat ve gayeleriyle ilgili zihni faaliyette bulunma ameliyesidir. Ta’lil teorisinin ortaya cikisi durmadan devam edip gelisen olaylara sinirli sayidaki naslar araciligiyla cozum uretebilme ve yeni meselelerin hukumlerini tespit edebilme fikrinden kaynaklidir. Ozellikle fikhi sorunlarin cozumunde temel dayanak olan Kur’ân detayli bir sekilde tetkik edildiginde bazi ahkâmin illetinin acik bir sekilde ifade edildigi fakat bunlarin da sinirli sayida oldugu gorulecektir. Bu nedenle ta’lil nazariyesi, Islam Hukuk dusuncesinin temel taslarindan biri olarak kabul edilmistir. Zira naslardaki illetin tespiti ile Şâri’in hukumleri vazederken dikkate aldigi esaslari belirleme islemi soz konusudur. Allah’in tesri ettigi ahkâmin kullarin maslahatina yonelik genel ve ozel hususlar bulunmaktadir. Kullarin faydasina yonelik genel esaslar makâsid diye ifade edilirken, ozel esaslar da illet ve hikmet diye izah edilmistir. Kiyas bazi usulculerce seri‘ bir delil olarak kabul edilirken bazi usulculere gore de delillerden hukum elde etme yontemidir. Kiyas islemini yontem olarak kabul eden usulculere gore kiyasin dort ruknu mevcuttur. Bunlar asl, fer, illet ve hukumdur. Kiyasi seri‘ delil olarak goren bazi usulcuye gore ise kiyasin ruknu sadece illettir. Bu nedenle kiyas islemini yaparken illeti saglikli bir sekilde tespit etmek onemlidir. Bu amacla illetin sihhatli bir sekilde tespiti yapilirken fer‘de illet olabilecek unsurlari secmek, fer‘de illet olamayacak unsurlari ayiklamak ya da birbirine denk olan ve catisan illetler arasinda en uygun olani tercih etmek gerekmektedir. Usul alimleri ileti tespit ederken bir takim kistaslar gelistirdikleri gibi teâruz eden illetleri secmede bazi ilkeler belirlemisler. Bu calismada Hanefi ve Şâfii alimlerin biri birine denk illetler arasinda olusan teâruz durumunda yapmis olduklari tercih isleminde gozettikleri esaslar ve tercih nedenleri, usul eserlerinden tespit edilmeye ve gozettikleri esaslarin sonuclari ortaya konmaya calisilacaktir. Yapilan calismada farkli yontemler benimsemis olan usulcu ve fakihlerin sorunlara cozum bulmak icin olay ve olgularin naslarla irtibatini sahih bir sekilde kurmak adina kiyasin ruknu olan illeti tespit icin buyuk bir caba sarf ettikleri gorulur. Nitekim bu amacla ileri surulen illetin sihhatini tespit icin bir takim elestiri yontemi gelistirdikleri ve bu metotlardan birinin de suphesiz muâraza yontemi oldugu anlasilir. Usulculer bu yontemle illetin tespitinde hem dikkat edilmesi gereken hususlari aciklar hem de tespit edilen illetler teâruz ettiginde tercih icin uyulacak kistaslari da belirlerler. Bu amacla teâruzu gidermek icin Serahsi gibi bazi Hanefi usulculer kendi anlayislari geregi illeti merkeze alip tercih sebeplerini illet etrafinda insa ederken Şâfii usulculer de illetin tespit ve teâruzu aninda tercih islemi icin kendi usul kaidelerinden hareketle asil, fer‘, illet ve hukumle ilintili bazi olcutler gelistirirler. Usulculer ortaya koymus olduklari bu kistaslarla asillarda bulunan ve illet olabilecek vasiflarin dogru olarak tespitine calisirlar.","PeriodicalId":139037,"journal":{"name":"Mesned İlahiyat Araştırmaları Dergisi","volume":"42 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0000,"publicationDate":"2021-06-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"1","resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"Mesned İlahiyat Araştırmaları Dergisi","FirstCategoryId":"1085","ListUrlMain":"https://doi.org/10.51605/mesned.893097","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"","JCRName":"","Score":null,"Total":0}
引用次数: 1
Abstract
Meydana gelen yeni gelismeler insan acisindan surekli bir takim yeni sorunun ortaya cikmasina neden olur. Islam Hukuku da kiyamete kadar gecerli olmasi hasebiyle ortaya cikacak yeni problemlere cozum uretebilecek bir yapiya sahip oldugu kabul edilir. Kur’ân ve Sunnet yeni olusan meselelerin halli icin muracaat edilecek temel iki kaynaktir. Bu iki esas delilde inanc esaslari gibi degisime kapali ahkâm oldugu gibi, zaman ve sartlara gore aralarindaki ortak illet ve sebepler goz onunde alinarak yeni sorunlarin cozumune yardimci olacak hukumler de vardir. Fikih ilmiyle ilgili calismalar tetkik edildiginde ta’lil ile ilgili islemlerin Islam Hukuk tarihinin her doneminde yapildigi gorulecektir. Ilk donem yapilan fikhi islemlerde kiyas genelde benzer durum ve akil gibi mânalarda kullanildigi icin illet teorisi daha sonraki fakihlere gore daha genis bir sahada kabul gormustur. Kiyas islemi Islam Hukuk ilminin onemli bir delil ve araci olarak tarihi surecte cok onemli islevler ifa etmistir. Kiyas islemi fikih ilminin olusmaya basladigi ilk donemde daha sade ve esnek bir sekilde isledigi icin meydana gelen yeni meselelere rahatlikla cozum bulunurdu. Iki mesele arasinda bulunan ortak temel bir ozellik yolu ile ahkâmi birbirine baglamak biciminde yapilan kucuk mantiki onermeler o donem henuz mevcut degildi. Bir takim nedenden oturu zamanla keyfilige engel olmak ictihat faaliyetini bir sisteme baglamak amaciyla ictihadin en yaygin seklinden biri olan kiyas anlayisi bir takim ilke ve kaidelerle sinirlama yoluna gidildi. Tarihi surec icerisinde bazi fakihler itiraz etmesine ragmen kiyas islemi bir delil ve yontem olarak islemeye devam etti. Kiyas islemini gecerli delil ve yontem olarak goren fakihler gerekce olarak bazi ahkâmin ta‘lil edilmesini ileri surdu. Bu fakihlere gore ta’lil faaliyeti naslarin ihtiva ettigi ahkâmin maksat ve gayeleriyle ilgili zihni faaliyette bulunma ameliyesidir. Ta’lil teorisinin ortaya cikisi durmadan devam edip gelisen olaylara sinirli sayidaki naslar araciligiyla cozum uretebilme ve yeni meselelerin hukumlerini tespit edebilme fikrinden kaynaklidir. Ozellikle fikhi sorunlarin cozumunde temel dayanak olan Kur’ân detayli bir sekilde tetkik edildiginde bazi ahkâmin illetinin acik bir sekilde ifade edildigi fakat bunlarin da sinirli sayida oldugu gorulecektir. Bu nedenle ta’lil nazariyesi, Islam Hukuk dusuncesinin temel taslarindan biri olarak kabul edilmistir. Zira naslardaki illetin tespiti ile Şâri’in hukumleri vazederken dikkate aldigi esaslari belirleme islemi soz konusudur. Allah’in tesri ettigi ahkâmin kullarin maslahatina yonelik genel ve ozel hususlar bulunmaktadir. Kullarin faydasina yonelik genel esaslar makâsid diye ifade edilirken, ozel esaslar da illet ve hikmet diye izah edilmistir. Kiyas bazi usulculerce seri‘ bir delil olarak kabul edilirken bazi usulculere gore de delillerden hukum elde etme yontemidir. Kiyas islemini yontem olarak kabul eden usulculere gore kiyasin dort ruknu mevcuttur. Bunlar asl, fer, illet ve hukumdur. Kiyasi seri‘ delil olarak goren bazi usulcuye gore ise kiyasin ruknu sadece illettir. Bu nedenle kiyas islemini yaparken illeti saglikli bir sekilde tespit etmek onemlidir. Bu amacla illetin sihhatli bir sekilde tespiti yapilirken fer‘de illet olabilecek unsurlari secmek, fer‘de illet olamayacak unsurlari ayiklamak ya da birbirine denk olan ve catisan illetler arasinda en uygun olani tercih etmek gerekmektedir. Usul alimleri ileti tespit ederken bir takim kistaslar gelistirdikleri gibi teâruz eden illetleri secmede bazi ilkeler belirlemisler. Bu calismada Hanefi ve Şâfii alimlerin biri birine denk illetler arasinda olusan teâruz durumunda yapmis olduklari tercih isleminde gozettikleri esaslar ve tercih nedenleri, usul eserlerinden tespit edilmeye ve gozettikleri esaslarin sonuclari ortaya konmaya calisilacaktir. Yapilan calismada farkli yontemler benimsemis olan usulcu ve fakihlerin sorunlara cozum bulmak icin olay ve olgularin naslarla irtibatini sahih bir sekilde kurmak adina kiyasin ruknu olan illeti tespit icin buyuk bir caba sarf ettikleri gorulur. Nitekim bu amacla ileri surulen illetin sihhatini tespit icin bir takim elestiri yontemi gelistirdikleri ve bu metotlardan birinin de suphesiz muâraza yontemi oldugu anlasilir. Usulculer bu yontemle illetin tespitinde hem dikkat edilmesi gereken hususlari aciklar hem de tespit edilen illetler teâruz ettiginde tercih icin uyulacak kistaslari da belirlerler. Bu amacla teâruzu gidermek icin Serahsi gibi bazi Hanefi usulculer kendi anlayislari geregi illeti merkeze alip tercih sebeplerini illet etrafinda insa ederken Şâfii usulculer de illetin tespit ve teâruzu aninda tercih islemi icin kendi usul kaidelerinden hareketle asil, fer‘, illet ve hukumle ilintili bazi olcutler gelistirirler. Usulculer ortaya koymus olduklari bu kistaslarla asillarda bulunan ve illet olabilecek vasiflarin dogru olarak tespitine calisirlar.