{"title":"BİR EKOFEMİNİST ÇIĞLIK: \"ÇİFTE SÖMÜRÜ, SÜRDÜRÜLEMEZLİK VE EKOLOJİK KIYAMET\"","authors":"Ebru Güzel","doi":"10.35333/mukatcad.2021.282","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"Bu arastirmada kadin ve doga benzesliginin arkasinda yatan “ortuk erillige” dikkat cekmek ve bu yolla Turkiye’deki ekofeminist yazinina katki sunmak amaclanmistir. Ekolojik krizle de iliskili oldugu dusunulen kadin/erkek, doga/kultur gibi ikilikler yoluyla kadin ve doganin cifte somuruye maruz kalmasi ekofeminist yaklasimlar isiginda tartisilmis, icinde bulundugumuz surec surdurulemezlik ve ekolojik kiyamet olarak yorumlanmistir. Oyle ki ekofemistlerin seslerindeki uyari tonunu duyurabilme istekleri calismanin basligina yansimistir. Kadin calismalarinda tercih edilen niteliksel arastirma yontemi ve derinlemesine gorusme tekniginin kullanildigi arastirmada, elde edilen bulgular bes baslik altinda tartisilmistir. Ilk olarak doga ve kadini birbirine ozdes kilarak degersizlestirirken kendini perdeleyen eril zihniyet “Doga kadin degildir” sozuyle elestirilmistir. Her ne olursa olsun kulturu olusturanin kadin oldugu vurgulanmis, surdurulebilirligin sehirliye tutulmus bir havuc oldugu benzetmesi yapilmistir. Doganin bir peyzaj ya da askin bir manzara olarak adeta bir fotograf malzemesine indirgenmesi elestirilirken, bireyleri korku ve endiseye surukleyen kiyametcilik miti de, gec kalinmis ekolojik krize karsi onlem alinmasi bakimindan olumlanmistir. Sonuc olarak doga ve kadina dair sorunlar ekofeminist yaklasimlar ve soylemler isiginda incelenmistir.","PeriodicalId":206475,"journal":{"name":"Marmara Universitesi Kadin ve Toplumsal Cinsiyet Arastirmalari Dergisi","volume":"84 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0000,"publicationDate":"2020-12-31","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"1","resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"Marmara Universitesi Kadin ve Toplumsal Cinsiyet Arastirmalari Dergisi","FirstCategoryId":"1085","ListUrlMain":"https://doi.org/10.35333/mukatcad.2021.282","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"","JCRName":"","Score":null,"Total":0}
引用次数: 1
Abstract
Bu arastirmada kadin ve doga benzesliginin arkasinda yatan “ortuk erillige” dikkat cekmek ve bu yolla Turkiye’deki ekofeminist yazinina katki sunmak amaclanmistir. Ekolojik krizle de iliskili oldugu dusunulen kadin/erkek, doga/kultur gibi ikilikler yoluyla kadin ve doganin cifte somuruye maruz kalmasi ekofeminist yaklasimlar isiginda tartisilmis, icinde bulundugumuz surec surdurulemezlik ve ekolojik kiyamet olarak yorumlanmistir. Oyle ki ekofemistlerin seslerindeki uyari tonunu duyurabilme istekleri calismanin basligina yansimistir. Kadin calismalarinda tercih edilen niteliksel arastirma yontemi ve derinlemesine gorusme tekniginin kullanildigi arastirmada, elde edilen bulgular bes baslik altinda tartisilmistir. Ilk olarak doga ve kadini birbirine ozdes kilarak degersizlestirirken kendini perdeleyen eril zihniyet “Doga kadin degildir” sozuyle elestirilmistir. Her ne olursa olsun kulturu olusturanin kadin oldugu vurgulanmis, surdurulebilirligin sehirliye tutulmus bir havuc oldugu benzetmesi yapilmistir. Doganin bir peyzaj ya da askin bir manzara olarak adeta bir fotograf malzemesine indirgenmesi elestirilirken, bireyleri korku ve endiseye surukleyen kiyametcilik miti de, gec kalinmis ekolojik krize karsi onlem alinmasi bakimindan olumlanmistir. Sonuc olarak doga ve kadina dair sorunlar ekofeminist yaklasimlar ve soylemler isiginda incelenmistir.