Hacı Hasanzâde’nin Mukaddimmât-ı Erbaa Hâşiyesinin Tahlili

Kader Pub Date : 2021-06-24 DOI:10.18317/kaderdergi.903506
M. Öztürk
{"title":"Hacı Hasanzâde’nin Mukaddimmât-ı Erbaa Hâşiyesinin Tahlili","authors":"M. Öztürk","doi":"10.18317/kaderdergi.903506","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"Makalede Haci Hasanzâde’nin (ol. 911/1505-1506) Hâsiye ‘alâ mukaddimâti’l –erbaa adli eseri degerlendirilecektir. Eserin ana konusu husun-kubuh ve insan fiilleridir. Husun-kubuh meselesi Tanri, insan, fiil ve degerler alaniyla ilgilidir. Insan fiilleri ise Tanri-insan irtibati ile baglantilidir. Tanri, insan ve ahlâki degerleri bir mesele olarak tartismak, dusunce sisteminin tamami ile yakindan alakalidir. Meseleler Es‘ari-Mu‘tezile ve Mâturidi dusunce ekolleri cercevesinde arastirilmaktadir. Ayrica felsefe ekolunun bilimsel birikimi yeniden gozden gecirilmektedir. Ekollerin ortak ve ayri yonleri vurgulanmaktadir. Es‘ari ve Mâturidi ogretinin farkliliklari irdelenmektedir. Es‘ari’de degerler ozneye baglidir, gorecelidir. Fiillerin hicbirinde mutlak degismez degerler yoktur. Fiiller baglamlara gore deger kazanmaktadir. Bu nedenle degerlerin temel olcutu degismeyen din olmalidir. Mâturidi ekolun icinde cesitli akimlar olmasina ragmen cogunluk Mu‘tezile ile birlesmektedir. Sayilan iki ekole gore degerler nesneldir. Ozneden ve baglamdan bagimsiz degerler mevcuttur. Bunun anlami dinden bagimsiz bir takim degismeyen degerleri kabul etmektir. Ilke olarak Es‘arilerde fiillerin ontolojik yapisina insan etkide bulunamaz. Varolusa Tanri’dan baska tesir eden yoktur. Muteahhir Mâturidi dusunce ise ozel dort onerme duzenleyerek Tanri’nin yaraticiligina halel getirmeden insanin kendi iradeli fiillerine etkide bulunabilecegi bir alan acmaya calismistir. Her seye ragmen Haci Hasanzâde’ye gore her iki ekol ust degerlerde birlesmektedir. Haci Hasanzâde husun-kubuh konusunda acikca bir pozisyon secmemektedir. Daha cok ekollerin kendi icindeki tutarliliklarini yorumlamakta ve aralarinda karsilastirmalar yapmaktadir. Insan fiilleri baglaminda Mukâddimât-i Erbaa kuraminin oncullerini tek tek incelemekte ve dayanaklarini sorgulamaktadir. Oncullerden bir kisminin yetersiz ve gereksiz yonlerine isaret etmektedir. Hâsiye iradenin ontolojisine ayri bir onem vermistir. Diger sorunlu meselelerde oldugu gibi bu konuyla ilgili de cesitli ekollerin yaklasimlari ayrintili bir bicimde sunmustur. Makalede kelâmi problemler baglaminda Haci Hasanzâde’nin hâsiyesindeki arastirma yontemi ve dusunce yapisi tetkik edilecektir. Bu tetkiki yaparken, hâsiyede siklikla kullanilan kaynaklarin sinirlarina riayet edilecektir. Haci Hasanzâde’nin yasadigi Fatih Sultan Mehmet doneminde kelam-felsefe-tasavvuf cekismesinin, henuz canliligini yitirmedigi bilinmektedir. Bir yandan Tehâfutu’l-felâsife gibi felsefenin tutarsizliklari bu donemde yeniden gundeme tasinmakta, diger yandan kelam-felsefe-tasavvuf ekolleri karsilastirilmaktadir. Hâsiyede felsefe veya felâsife kelimeleri yerine bilincli bir sekilde hukemâ ozel adi tercih edilmektedir. Soz konusu tercih, belirli duyarliliklarin bir urunu olarak gozukmektedir. Adlandirma tercihini kisisel egilimlerle aciklamak eksiktir, donemin sartlari ile beraber dusunmek gerekmektedir. O donem felsefe ile tasavvuf belirli yonlerden uyumlu hale getirilmistir. Deyim yerindeyse felsefe-tasavvuf birleserek kelam ilmine karsi gardini almistir. Ancak Haci Hasanzâde doneminde sistemlerin aralarindaki karsitliklar henuz tamamlanmis degildir, arastirma evresindedir. Her ne olursa olsun Haci Hasanzâde’nin felsefe ve tasavvufa mesafeli durmasi felsefe birikimini goz ardi etmeye sebep olmamistir. Felsefenin yaklasimi, Haci Hasanzâde’nin deyimiyle hukemâ ve mutekellim sistemleri beraberce tahlil edilmistir. Hâsiyede tasavvuf yaklasimina hic yer verilmemis olmasi dikkat cekmektedir. Tasavvufun kelam elestirilerine ilgisiz kalmak kisisel egilimlerle aciklanabilir ama donem itibariyle aciklanamaz. Cunku soz konusu donemde kelam-felsefe yanina ilahiyat konularinda ucuncu alternatif olarak tasavvuf ekolunun getirildigi bilinmektedir. Oncelikle Haci Hasanzâde kelam-fikih cizgisine onem veren bir dusunce yapisina sahiptir. Haci Hasanzâde hasiyedeki meselelerin kelam agirlikli oldugunu bilmekte ve bunu ifade etmektedir. Hâsiyede dusunce sistemleri karsilastirilmis ama kelam sisteminin kendi icindeki Es‘ari-Mâturidi-Mutezile ekollerine daha cok yogunluk verilmistir. Muteahhir veya Ikinci klasik donemde uretilen kaynaklardaki sorunlarla ilgilenilmis ve cagdaslarin aciklamalari elestirilmistir. Haci Hasanzâde kelâm ekollerini aciktan benimsemek ve savunmak yerine onlari degerlendirmektedir, kelâm-felsefe muhtevali sorunlara karsi getirilen cozumleri, derinlemesine tahlil etmekte ve problemli noktalara isaret etmektedir.","PeriodicalId":17877,"journal":{"name":"Kader","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.0000,"publicationDate":"2021-06-24","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"0","resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"Kader","FirstCategoryId":"1085","ListUrlMain":"https://doi.org/10.18317/kaderdergi.903506","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"","JCRName":"","Score":null,"Total":0}
引用次数: 0

Abstract

Makalede Haci Hasanzâde’nin (ol. 911/1505-1506) Hâsiye ‘alâ mukaddimâti’l –erbaa adli eseri degerlendirilecektir. Eserin ana konusu husun-kubuh ve insan fiilleridir. Husun-kubuh meselesi Tanri, insan, fiil ve degerler alaniyla ilgilidir. Insan fiilleri ise Tanri-insan irtibati ile baglantilidir. Tanri, insan ve ahlâki degerleri bir mesele olarak tartismak, dusunce sisteminin tamami ile yakindan alakalidir. Meseleler Es‘ari-Mu‘tezile ve Mâturidi dusunce ekolleri cercevesinde arastirilmaktadir. Ayrica felsefe ekolunun bilimsel birikimi yeniden gozden gecirilmektedir. Ekollerin ortak ve ayri yonleri vurgulanmaktadir. Es‘ari ve Mâturidi ogretinin farkliliklari irdelenmektedir. Es‘ari’de degerler ozneye baglidir, gorecelidir. Fiillerin hicbirinde mutlak degismez degerler yoktur. Fiiller baglamlara gore deger kazanmaktadir. Bu nedenle degerlerin temel olcutu degismeyen din olmalidir. Mâturidi ekolun icinde cesitli akimlar olmasina ragmen cogunluk Mu‘tezile ile birlesmektedir. Sayilan iki ekole gore degerler nesneldir. Ozneden ve baglamdan bagimsiz degerler mevcuttur. Bunun anlami dinden bagimsiz bir takim degismeyen degerleri kabul etmektir. Ilke olarak Es‘arilerde fiillerin ontolojik yapisina insan etkide bulunamaz. Varolusa Tanri’dan baska tesir eden yoktur. Muteahhir Mâturidi dusunce ise ozel dort onerme duzenleyerek Tanri’nin yaraticiligina halel getirmeden insanin kendi iradeli fiillerine etkide bulunabilecegi bir alan acmaya calismistir. Her seye ragmen Haci Hasanzâde’ye gore her iki ekol ust degerlerde birlesmektedir. Haci Hasanzâde husun-kubuh konusunda acikca bir pozisyon secmemektedir. Daha cok ekollerin kendi icindeki tutarliliklarini yorumlamakta ve aralarinda karsilastirmalar yapmaktadir. Insan fiilleri baglaminda Mukâddimât-i Erbaa kuraminin oncullerini tek tek incelemekte ve dayanaklarini sorgulamaktadir. Oncullerden bir kisminin yetersiz ve gereksiz yonlerine isaret etmektedir. Hâsiye iradenin ontolojisine ayri bir onem vermistir. Diger sorunlu meselelerde oldugu gibi bu konuyla ilgili de cesitli ekollerin yaklasimlari ayrintili bir bicimde sunmustur. Makalede kelâmi problemler baglaminda Haci Hasanzâde’nin hâsiyesindeki arastirma yontemi ve dusunce yapisi tetkik edilecektir. Bu tetkiki yaparken, hâsiyede siklikla kullanilan kaynaklarin sinirlarina riayet edilecektir. Haci Hasanzâde’nin yasadigi Fatih Sultan Mehmet doneminde kelam-felsefe-tasavvuf cekismesinin, henuz canliligini yitirmedigi bilinmektedir. Bir yandan Tehâfutu’l-felâsife gibi felsefenin tutarsizliklari bu donemde yeniden gundeme tasinmakta, diger yandan kelam-felsefe-tasavvuf ekolleri karsilastirilmaktadir. Hâsiyede felsefe veya felâsife kelimeleri yerine bilincli bir sekilde hukemâ ozel adi tercih edilmektedir. Soz konusu tercih, belirli duyarliliklarin bir urunu olarak gozukmektedir. Adlandirma tercihini kisisel egilimlerle aciklamak eksiktir, donemin sartlari ile beraber dusunmek gerekmektedir. O donem felsefe ile tasavvuf belirli yonlerden uyumlu hale getirilmistir. Deyim yerindeyse felsefe-tasavvuf birleserek kelam ilmine karsi gardini almistir. Ancak Haci Hasanzâde doneminde sistemlerin aralarindaki karsitliklar henuz tamamlanmis degildir, arastirma evresindedir. Her ne olursa olsun Haci Hasanzâde’nin felsefe ve tasavvufa mesafeli durmasi felsefe birikimini goz ardi etmeye sebep olmamistir. Felsefenin yaklasimi, Haci Hasanzâde’nin deyimiyle hukemâ ve mutekellim sistemleri beraberce tahlil edilmistir. Hâsiyede tasavvuf yaklasimina hic yer verilmemis olmasi dikkat cekmektedir. Tasavvufun kelam elestirilerine ilgisiz kalmak kisisel egilimlerle aciklanabilir ama donem itibariyle aciklanamaz. Cunku soz konusu donemde kelam-felsefe yanina ilahiyat konularinda ucuncu alternatif olarak tasavvuf ekolunun getirildigi bilinmektedir. Oncelikle Haci Hasanzâde kelam-fikih cizgisine onem veren bir dusunce yapisina sahiptir. Haci Hasanzâde hasiyedeki meselelerin kelam agirlikli oldugunu bilmekte ve bunu ifade etmektedir. Hâsiyede dusunce sistemleri karsilastirilmis ama kelam sisteminin kendi icindeki Es‘ari-Mâturidi-Mutezile ekollerine daha cok yogunluk verilmistir. Muteahhir veya Ikinci klasik donemde uretilen kaynaklardaki sorunlarla ilgilenilmis ve cagdaslarin aciklamalari elestirilmistir. Haci Hasanzâde kelâm ekollerini aciktan benimsemek ve savunmak yerine onlari degerlendirmektedir, kelâm-felsefe muhtevali sorunlara karsi getirilen cozumleri, derinlemesine tahlil etmekte ve problemli noktalara isaret etmektedir.
查看原文
分享 分享
微信好友 朋友圈 QQ好友 复制链接
本刊更多论文
求助全文
约1分钟内获得全文 去求助
来源期刊
自引率
0.00%
发文量
0
期刊最新文献
God, Logic and Lies: Intra-Ḥanafī Polemics on Divine Omnipotence in Colonial India The Transformation of Radjʿa Doctrine of Shiʿa: A Case Study on the Nusayrīs, the Druzes and the Bābī-Bahāīs Muhammed Cân Yûsuf el-Karabâğî’nin Zorunlu Varlık Konusunda Bir Risâlesi: Tahkik ve Değerlendirme The Place And Importance of Dalāʾil al-nubuwwa In The Context of The Defense of Prophethood Özbekistan'da Bilimsel Ateizm Gelişiminin Retrospektif Analizi (XX. Yüzyılın 30'larında)
×
引用
GB/T 7714-2015
复制
MLA
复制
APA
复制
导出至
BibTeX EndNote RefMan NoteFirst NoteExpress
×
×
提示
您的信息不完整,为了账户安全,请先补充。
现在去补充
×
提示
您因"违规操作"
具体请查看互助需知
我知道了
×
提示
现在去查看 取消
×
提示
确定
0
微信
客服QQ
Book学术公众号 扫码关注我们
反馈
×
意见反馈
请填写您的意见或建议
请填写您的手机或邮箱
已复制链接
已复制链接
快去分享给好友吧!
我知道了
×
扫码分享
扫码分享
Book学术官方微信
Book学术文献互助
Book学术文献互助群
群 号:481959085
Book学术
文献互助 智能选刊 最新文献 互助须知 联系我们:info@booksci.cn
Book学术提供免费学术资源搜索服务,方便国内外学者检索中英文文献。致力于提供最便捷和优质的服务体验。
Copyright © 2023 Book学术 All rights reserved.
ghs 京公网安备 11010802042870号 京ICP备2023020795号-1