{"title":"КАРС ДИАЛЕКТІСІНДЕГІ ДЫБЫС ЖӘНЕ ПІШІН ТҰРҒЫСЫНАН АРХАИКАЛЫҚ ЭЛЕМЕНТТЕР","authors":"Alper Bahti̇yaroğlu","doi":"10.59358/ayt.1299874","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"Kars, tarihî ve kültürel olarak köklü bir geçmişe sahiptir. Dil ve kültür açısından eski Türkçenin izlerini dil özelliklerinde ve söz varlığında yaşatan en zengin ağız gruplarındandır. Bu sebeple bütün Anadolu ağızlarında olduğu gibi Kars ağızlarında da standart Türkçeden farklı olarak Türk boylarının ağız özelliklerinin etkisi ile veya çeşitli sebeplerle kullanımına devam edilen birçok arkaik unsurun varlığı da dikkati çekmektedir. Söyleyişte karşımıza çıkan bu arkaik unsurlar, zaman içerisinde ya kullanımdan düşmüş ya da bölgesel olarak belli ağız gruplarıyla sınırlı kalmıştır. \nBu çalışmada Doğu Grubu Ağızlarından biri olan Kars ağızlarında ses ve şekil özellikleri bakımından Eski Türkçenin ve tarihî Türk lehçelerinin yansımaları üzerinde durulmuştur. Hem Eski Anadolu Türkçesinin hem de Doğu ve Kıpçak lehçelerinin etkisinin görüldüğü Kars ağızlarıyla ilgili yapılmış olan derleme çalışmalarından ve günlük hayatta kullanılan ağız özelliklerinden hareketle tespit ettiğimiz çeşitli ses ve şekil özellikleri tarihî lehçelerdeki kullanımlarına da yer verilerek tanıklarıyla gösterilmeye çalışılmıştır. \nBu açıdan Kars ağızlarına bakıldığında “d > ≠, p > f, b > m” gibi Türkçenin ünsüz seslerinin doğal eğilimi olan açıklık derecesini arttırma yönlü olarak süreksiz seslerden sürekli seslere doğru bir değişimle arkaik ses özelliklerinin; “+n+Ø / +nı, gUçI” gibi bazı eklerin tarihî devirlerdeki biçimleriyle aynen kullanımlarının yanı sıra “ qına > ginAn, günen, yInAn, nen; mAzAm > mAnAm, mArAm; IpdIr > IfdIr > IfdI” gibi bazı eklerin de farklı kullanımlarıyla arkaik şekil özelliklerinin devam ettirildiği görülmektedir.","PeriodicalId":41528,"journal":{"name":"Turkiyat Arastirmalari Dergisi-Journal of Studies in Turkology","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.0000,"publicationDate":"2023-06-12","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"0","resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"Turkiyat Arastirmalari Dergisi-Journal of Studies in Turkology","FirstCategoryId":"1085","ListUrlMain":"https://doi.org/10.59358/ayt.1299874","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"","JCRName":"","Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
Abstract
Kars, tarihî ve kültürel olarak köklü bir geçmişe sahiptir. Dil ve kültür açısından eski Türkçenin izlerini dil özelliklerinde ve söz varlığında yaşatan en zengin ağız gruplarındandır. Bu sebeple bütün Anadolu ağızlarında olduğu gibi Kars ağızlarında da standart Türkçeden farklı olarak Türk boylarının ağız özelliklerinin etkisi ile veya çeşitli sebeplerle kullanımına devam edilen birçok arkaik unsurun varlığı da dikkati çekmektedir. Söyleyişte karşımıza çıkan bu arkaik unsurlar, zaman içerisinde ya kullanımdan düşmüş ya da bölgesel olarak belli ağız gruplarıyla sınırlı kalmıştır.
Bu çalışmada Doğu Grubu Ağızlarından biri olan Kars ağızlarında ses ve şekil özellikleri bakımından Eski Türkçenin ve tarihî Türk lehçelerinin yansımaları üzerinde durulmuştur. Hem Eski Anadolu Türkçesinin hem de Doğu ve Kıpçak lehçelerinin etkisinin görüldüğü Kars ağızlarıyla ilgili yapılmış olan derleme çalışmalarından ve günlük hayatta kullanılan ağız özelliklerinden hareketle tespit ettiğimiz çeşitli ses ve şekil özellikleri tarihî lehçelerdeki kullanımlarına da yer verilerek tanıklarıyla gösterilmeye çalışılmıştır.
Bu açıdan Kars ağızlarına bakıldığında “d > ≠, p > f, b > m” gibi Türkçenin ünsüz seslerinin doğal eğilimi olan açıklık derecesini arttırma yönlü olarak süreksiz seslerden sürekli seslere doğru bir değişimle arkaik ses özelliklerinin; “+n+Ø / +nı, gUçI” gibi bazı eklerin tarihî devirlerdeki biçimleriyle aynen kullanımlarının yanı sıra “ qına > ginAn, günen, yInAn, nen; mAzAm > mAnAm, mArAm; IpdIr > IfdIr > IfdI” gibi bazı eklerin de farklı kullanımlarıyla arkaik şekil özelliklerinin devam ettirildiği görülmektedir.