{"title":"Transhümanizm kavramı çerçevesinde bir biyopolitika anlayışı: Değiştirilmiş Karbon dizisi örneği","authors":"Ayhan Küngerü","doi":"10.26468/trakyasobed.995802","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"Transhümanizm insanoğlunun bilim ve teknoloji aracılığıyla mevcut fiziksel ve zihinsel bağlarından kurtulmasını amaçlayan bir yaklaşımdır. İnsanoğlunun hastalık, yaşlanma ve ölüm gibi şu an sahip olduğu engellerden kurtulması ve daha fazla bilişsel kabiliyete sahip olması hedeflenmektedir. Transhümanizm savunucuları ölümün ertelenmesi ve yaşam süresinin sınırsızlığı, dünya dışı yerlerde yaşam, insanların başka zekâlar ile beraber var olması gibi temalar üzerine odaklanmaktadırlar. Bu düşüncelerin temelinde de teknolojilerin varacağı nokta yer almaktadır. Bu bağlamda transhümanizmin temel argümanlarından birisi de insanların bedenleri ve zihinleri üzerinde değişiklik yapabilme hakkı olarak ifade edilen morfolojik özgürlüktür. Yaklaşımın altında yatan temel düşünce insanın iyileştirilmesidir. Günümüzde çok geniş bir çalışma alanını içeren biyopolitika kavramı, insanların hayatlarını uzatmaya yönelik birçok farklı konuya gönderme yapabilmektedir. Biyopolitika kavramından bahsedildiğinde yaşam ile ilgili düzenlemeleri içeren birçok unsur, kavramın çalışma alanı içerisine girmekte ve politik bir araç haline getirilebilmektedir. Çalışma Değiştirilmiş Karbon dizisinde transhümanizm ve morfolojik özgürlük kavramları üzerinden ölümün ertelenmesini temel alan bir biyopolitika anlayışının oluştuğunu öne sürmekte ve bunu da morfolojik özgürlüğün biyopolitikası olarak adlandırmaktadır. Dizide tranhümanizmin gelecek öngörüsü bağlamında ortaya çıkan bu biyopolitika anlayışında beden üzerinden gerçekleşen bir kontrol ve egemenlik halinin ortaya çıktığı savunulmaktadır.","PeriodicalId":373770,"journal":{"name":"Trakya Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi","volume":"47 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0000,"publicationDate":"2022-06-06","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"0","resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"Trakya Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi","FirstCategoryId":"1085","ListUrlMain":"https://doi.org/10.26468/trakyasobed.995802","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"","JCRName":"","Score":null,"Total":0}
Transhümanizm kavramı çerçevesinde bir biyopolitika anlayışı: Değiştirilmiş Karbon dizisi örneği
Transhümanizm insanoğlunun bilim ve teknoloji aracılığıyla mevcut fiziksel ve zihinsel bağlarından kurtulmasını amaçlayan bir yaklaşımdır. İnsanoğlunun hastalık, yaşlanma ve ölüm gibi şu an sahip olduğu engellerden kurtulması ve daha fazla bilişsel kabiliyete sahip olması hedeflenmektedir. Transhümanizm savunucuları ölümün ertelenmesi ve yaşam süresinin sınırsızlığı, dünya dışı yerlerde yaşam, insanların başka zekâlar ile beraber var olması gibi temalar üzerine odaklanmaktadırlar. Bu düşüncelerin temelinde de teknolojilerin varacağı nokta yer almaktadır. Bu bağlamda transhümanizmin temel argümanlarından birisi de insanların bedenleri ve zihinleri üzerinde değişiklik yapabilme hakkı olarak ifade edilen morfolojik özgürlüktür. Yaklaşımın altında yatan temel düşünce insanın iyileştirilmesidir. Günümüzde çok geniş bir çalışma alanını içeren biyopolitika kavramı, insanların hayatlarını uzatmaya yönelik birçok farklı konuya gönderme yapabilmektedir. Biyopolitika kavramından bahsedildiğinde yaşam ile ilgili düzenlemeleri içeren birçok unsur, kavramın çalışma alanı içerisine girmekte ve politik bir araç haline getirilebilmektedir. Çalışma Değiştirilmiş Karbon dizisinde transhümanizm ve morfolojik özgürlük kavramları üzerinden ölümün ertelenmesini temel alan bir biyopolitika anlayışının oluştuğunu öne sürmekte ve bunu da morfolojik özgürlüğün biyopolitikası olarak adlandırmaktadır. Dizide tranhümanizmin gelecek öngörüsü bağlamında ortaya çıkan bu biyopolitika anlayışında beden üzerinden gerçekleşen bir kontrol ve egemenlik halinin ortaya çıktığı savunulmaktadır.