{"title":"OSMANLI TAHRİRLERİNDEN MODERN AİLE ARAŞTIRMALARINA “HÂNE” KAVRAMI ÜZERİNE NOTLAR","authors":"Leyla AKSU KILIÇ, Dursun Ayan","doi":"10.21560/spcd.vi.951100","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"Bazı sözcüklerin zamanla kavram haline gelmeleri, toplum hayatının onlara kazandırdığı sosyo-lengüistik bir işlevdir. Bazı kavramlar ise tarih içinde hayatlarını sürdürürken yanlarına başka sözcük ve kavramlar alarak yeni anlam ve bilgi alanları oluştururlar. Bu açıdan bakıldığında “hane” kavramının da ilginç bir evrim ve yolculuk yaşadığı düşünülmektedir. Çünkü Türklerin Farsçadan aldığı hane kavramı, Osmanlı ve Cumhuriyet döneminde Türkçeden, Arapçadan ve Fransızcadan sözcüklerle birleşerek yeni kavramlar oluşturmuştur. \nBu çalışmada tarihi süreç içinde Osmanlı’da nüfus, tapu ve vergi kayıtlarında karşımıza çıkan hane kavramının Türkiye Cumhuriyeti döneminde de nüfus ve aile araştırmalarında kendini “nasıl” gösterdiği üzerinde durulmuştur. Aslında sosyoloji-tarih bağlamında bir mesken biriminin adı olan hane, Osmanlı vilayetlerinde tapu, nüfus, vergi ve askerlik kayıt defterlerindeki evdir. Alınacak vergi miktarı ve asker sayısı hane üzerinden belirlenmekte ve kayıtlar erkekler üzerinden tutulmaktadır. Hanede yaşayanlara “hanehalkı” denilmektedir. Bu yönüyle hane aynı zamanda döneminin bir sosyal politika ve maliye kavramıdır. Osmanlı araştırmacıları bu kayıtlardan faydalanarak bir hanede kaç kişinin yaşadığını ortalama olarak belirlemek istemişlerdir. Çünkü Osmanlı aile araştırmaları açısından önemli bir bilgi olan “bir yerleşimin nüfusunu öğrenmek” mümkün olacaktır. Bu sebeple çalışmamızda Osmanlı’dan günümüze “hane” kavramının kayıtlardaki izleri takip edilerek hem sosyolojik hem de tarihî analizi yapılmaya çalışılacaktır.","PeriodicalId":122285,"journal":{"name":"Sosyal Politika Çalışmaları Dergisi","volume":"7 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0000,"publicationDate":"2022-10-27","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"0","resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"Sosyal Politika Çalışmaları Dergisi","FirstCategoryId":"1085","ListUrlMain":"https://doi.org/10.21560/spcd.vi.951100","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"","JCRName":"","Score":null,"Total":0}
OSMANLI TAHRİRLERİNDEN MODERN AİLE ARAŞTIRMALARINA “HÂNE” KAVRAMI ÜZERİNE NOTLAR
Bazı sözcüklerin zamanla kavram haline gelmeleri, toplum hayatının onlara kazandırdığı sosyo-lengüistik bir işlevdir. Bazı kavramlar ise tarih içinde hayatlarını sürdürürken yanlarına başka sözcük ve kavramlar alarak yeni anlam ve bilgi alanları oluştururlar. Bu açıdan bakıldığında “hane” kavramının da ilginç bir evrim ve yolculuk yaşadığı düşünülmektedir. Çünkü Türklerin Farsçadan aldığı hane kavramı, Osmanlı ve Cumhuriyet döneminde Türkçeden, Arapçadan ve Fransızcadan sözcüklerle birleşerek yeni kavramlar oluşturmuştur.
Bu çalışmada tarihi süreç içinde Osmanlı’da nüfus, tapu ve vergi kayıtlarında karşımıza çıkan hane kavramının Türkiye Cumhuriyeti döneminde de nüfus ve aile araştırmalarında kendini “nasıl” gösterdiği üzerinde durulmuştur. Aslında sosyoloji-tarih bağlamında bir mesken biriminin adı olan hane, Osmanlı vilayetlerinde tapu, nüfus, vergi ve askerlik kayıt defterlerindeki evdir. Alınacak vergi miktarı ve asker sayısı hane üzerinden belirlenmekte ve kayıtlar erkekler üzerinden tutulmaktadır. Hanede yaşayanlara “hanehalkı” denilmektedir. Bu yönüyle hane aynı zamanda döneminin bir sosyal politika ve maliye kavramıdır. Osmanlı araştırmacıları bu kayıtlardan faydalanarak bir hanede kaç kişinin yaşadığını ortalama olarak belirlemek istemişlerdir. Çünkü Osmanlı aile araştırmaları açısından önemli bir bilgi olan “bir yerleşimin nüfusunu öğrenmek” mümkün olacaktır. Bu sebeple çalışmamızda Osmanlı’dan günümüze “hane” kavramının kayıtlardaki izleri takip edilerek hem sosyolojik hem de tarihî analizi yapılmaya çalışılacaktır.