{"title":"从填补哈兹拉特-欧麦尔教法中的法律空白的角度,分析马斯拉哈特(Maslahat)和西雅塞特-伊-沙里亚(Siyāset-i Shar'iyya)教法","authors":"İ. Türk","doi":"10.18498/amailad.1328011","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"Bu makale İslam Hukukundaki hukuki boşlukların doldurulma sürecinde en etkili yollardan olan maslahat/siyâset-i şer’iyye kavramlarının kapsamı ve Hz. Ömer’in (ö. 23/644) hukuki boşluğu doldurmada bu kavramlara yaptığı atıfları ele almaktadır. Her hukuk sisteminde olduğu gibi İslam Hukukunda da hukuki boşluktan söz etmek mümkündür. Nitekim İslam Hukukunda nassın sarâhaten veya delâleten işaret etmediği ve icmânın bulunmadığı konular bir nevi hukuki boşluk zaviyesinden değerlendirilmeye müsaittir. Bu anlamda bahse konu esnek alanlar toplumsal düzeyde yarar/zarar dengesi güdülerek dönemin ihtiyaçları muvacehesinde bir hükme bağlanır. Hilafet görevi İslam teşri tarihinde oldukça erken bir döneme rastlayan Hz. Ömer, hukuki ve idari kararları sebebiyle İslam tarihinin her döneminde kendisine bolca atıf yapılan bir isim olmuştur. Nitekim bugün dahi kaleme alınan pek çok çalışmada sözü edilen uygulamalarına işaret edilirken kimi zaman yanlış karar almakla eleştirilmiş, kimi zaman ise rasyonel tutumuyla nassın maslahata galip gelmesine izin vermeyen ve bu doğrultuda radikal kararlar almaktan geri durmayan bir idareci olarak görülmüştür. Hal böyleyken onun bazı uygulamaları maslahat ve siyâset kavramları açısından mütalaa edildiğinde pek çok çağdaş araştırmacıyı da farklı noktalara taşıyabilmiştir. Bu sebeple Hz. Ömer’in tartışma konusu olan üç talâkı üç sayması, hırsızın elini kesmemesi vd. kararlarının maslahat/siyâset ilkesiyle bağdaştırılması kanaatimizce mümkün gözükmemektedir. Ne var ki o maslahat/siyâset düşüncesinden hareketle birtakım kararlar da vermiş gözükmektedir. Bu nedenle kanaatimizce Hz. Ömer’in tasarruflarında sözü edilen ilkelerin neye karşılık geldiğinin, bir başka ifadeyle onun tasarruflarından hangilerinin maslahat/siyâset ekseninde yorumlanıp; hangilerinin bu kategoriye dâhil edilmemesi gerektiğinin yeniden tartışılması gerekmektedir. Bu anlamda bu makale bu gayretin bir ürünü olarak nitelenebilir. Nassların bizzat ele almadığı ve icmâdan söz edilemeyen konularda devlet/toplum menfaatini esas alarak nasslarla çelişmeyen hamleler yapabilmenin önünü açan maslahat/siyâset kavramları İslam Hukukuna ve dolayısıyla bu hukuka bağlı olarak karar alan yasama ve yürütme erklerine ciddi bir esneklik sağlamaktadır. Bu noktada çalışmamızda Hz. Ömer’in ilgili kararları özelinde ele aldığımız bu iki kavramın öncelikle kapsam ve sınırlılıkları net olarak çizilmiş, akabinde ise Hz. Ömer’in bu kapsama dâhil edilmesi mümkün olan ve olmayan tasarrufları etraflıca irdelenmeye çalışılmıştır. On yıl süreyle hilâfet (devlet başkanlığı) görevini icra eden Hz. Ömer’in tüm tasarruflarının değerlendirme konusu yapılması makalemizin sınırlarını aşacağından dolayı burada belli başlı önemli ve tartışma konusu olan icraat örnekleri ele alınmıştır. Sonuç olarak onun maslahat ve siyâset-i şer’iyye gibi İslam Hukukunda son derece önemli olan iki gâî (ilkesel) yorum türünü kullanarak nassa muhalif olmayan kararlar aldığı görülmüş; yine bazı tasarruflarının ise her ne kadar sözü edilen iki kavramla izah edilseler de aslında farklı bir şekilde açıklanmasının daha doğru bir yaklaşım türü olacağı anlaşılmıştır.","PeriodicalId":502158,"journal":{"name":"Amasya İlahiyat Dergisi","volume":"68 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0000,"publicationDate":"2023-11-02","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"0","resultStr":"{\"title\":\"Hz. Ömer’in Fıkhında Hukuki Boşluğun Doldurulması Açısından Maslahat ve Siyâset-i Şer’iyye Bağlamında Bir İnceleme\",\"authors\":\"İ. Türk\",\"doi\":\"10.18498/amailad.1328011\",\"DOIUrl\":null,\"url\":null,\"abstract\":\"Bu makale İslam Hukukundaki hukuki boşlukların doldurulma sürecinde en etkili yollardan olan maslahat/siyâset-i şer’iyye kavramlarının kapsamı ve Hz. Ömer’in (ö. 23/644) hukuki boşluğu doldurmada bu kavramlara yaptığı atıfları ele almaktadır. Her hukuk sisteminde olduğu gibi İslam Hukukunda da hukuki boşluktan söz etmek mümkündür. Nitekim İslam Hukukunda nassın sarâhaten veya delâleten işaret etmediği ve icmânın bulunmadığı konular bir nevi hukuki boşluk zaviyesinden değerlendirilmeye müsaittir. Bu anlamda bahse konu esnek alanlar toplumsal düzeyde yarar/zarar dengesi güdülerek dönemin ihtiyaçları muvacehesinde bir hükme bağlanır. Hilafet görevi İslam teşri tarihinde oldukça erken bir döneme rastlayan Hz. Ömer, hukuki ve idari kararları sebebiyle İslam tarihinin her döneminde kendisine bolca atıf yapılan bir isim olmuştur. Nitekim bugün dahi kaleme alınan pek çok çalışmada sözü edilen uygulamalarına işaret edilirken kimi zaman yanlış karar almakla eleştirilmiş, kimi zaman ise rasyonel tutumuyla nassın maslahata galip gelmesine izin vermeyen ve bu doğrultuda radikal kararlar almaktan geri durmayan bir idareci olarak görülmüştür. Hal böyleyken onun bazı uygulamaları maslahat ve siyâset kavramları açısından mütalaa edildiğinde pek çok çağdaş araştırmacıyı da farklı noktalara taşıyabilmiştir. Bu sebeple Hz. Ömer’in tartışma konusu olan üç talâkı üç sayması, hırsızın elini kesmemesi vd. kararlarının maslahat/siyâset ilkesiyle bağdaştırılması kanaatimizce mümkün gözükmemektedir. Ne var ki o maslahat/siyâset düşüncesinden hareketle birtakım kararlar da vermiş gözükmektedir. Bu nedenle kanaatimizce Hz. Ömer’in tasarruflarında sözü edilen ilkelerin neye karşılık geldiğinin, bir başka ifadeyle onun tasarruflarından hangilerinin maslahat/siyâset ekseninde yorumlanıp; hangilerinin bu kategoriye dâhil edilmemesi gerektiğinin yeniden tartışılması gerekmektedir. Bu anlamda bu makale bu gayretin bir ürünü olarak nitelenebilir. Nassların bizzat ele almadığı ve icmâdan söz edilemeyen konularda devlet/toplum menfaatini esas alarak nasslarla çelişmeyen hamleler yapabilmenin önünü açan maslahat/siyâset kavramları İslam Hukukuna ve dolayısıyla bu hukuka bağlı olarak karar alan yasama ve yürütme erklerine ciddi bir esneklik sağlamaktadır. Bu noktada çalışmamızda Hz. Ömer’in ilgili kararları özelinde ele aldığımız bu iki kavramın öncelikle kapsam ve sınırlılıkları net olarak çizilmiş, akabinde ise Hz. Ömer’in bu kapsama dâhil edilmesi mümkün olan ve olmayan tasarrufları etraflıca irdelenmeye çalışılmıştır. On yıl süreyle hilâfet (devlet başkanlığı) görevini icra eden Hz. Ömer’in tüm tasarruflarının değerlendirme konusu yapılması makalemizin sınırlarını aşacağından dolayı burada belli başlı önemli ve tartışma konusu olan icraat örnekleri ele alınmıştır. Sonuç olarak onun maslahat ve siyâset-i şer’iyye gibi İslam Hukukunda son derece önemli olan iki gâî (ilkesel) yorum türünü kullanarak nassa muhalif olmayan kararlar aldığı görülmüş; yine bazı tasarruflarının ise her ne kadar sözü edilen iki kavramla izah edilseler de aslında farklı bir şekilde açıklanmasının daha doğru bir yaklaşım türü olacağı anlaşılmıştır.\",\"PeriodicalId\":502158,\"journal\":{\"name\":\"Amasya İlahiyat Dergisi\",\"volume\":\"68 1\",\"pages\":\"\"},\"PeriodicalIF\":0.0000,\"publicationDate\":\"2023-11-02\",\"publicationTypes\":\"Journal Article\",\"fieldsOfStudy\":null,\"isOpenAccess\":false,\"openAccessPdf\":\"\",\"citationCount\":\"0\",\"resultStr\":null,\"platform\":\"Semanticscholar\",\"paperid\":null,\"PeriodicalName\":\"Amasya İlahiyat Dergisi\",\"FirstCategoryId\":\"1085\",\"ListUrlMain\":\"https://doi.org/10.18498/amailad.1328011\",\"RegionNum\":0,\"RegionCategory\":null,\"ArticlePicture\":[],\"TitleCN\":null,\"AbstractTextCN\":null,\"PMCID\":null,\"EPubDate\":\"\",\"PubModel\":\"\",\"JCR\":\"\",\"JCRName\":\"\",\"Score\":null,\"Total\":0}","platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"Amasya İlahiyat Dergisi","FirstCategoryId":"1085","ListUrlMain":"https://doi.org/10.18498/amailad.1328011","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"","JCRName":"","Score":null,"Total":0}
Hz. Ömer’in Fıkhında Hukuki Boşluğun Doldurulması Açısından Maslahat ve Siyâset-i Şer’iyye Bağlamında Bir İnceleme
Bu makale İslam Hukukundaki hukuki boşlukların doldurulma sürecinde en etkili yollardan olan maslahat/siyâset-i şer’iyye kavramlarının kapsamı ve Hz. Ömer’in (ö. 23/644) hukuki boşluğu doldurmada bu kavramlara yaptığı atıfları ele almaktadır. Her hukuk sisteminde olduğu gibi İslam Hukukunda da hukuki boşluktan söz etmek mümkündür. Nitekim İslam Hukukunda nassın sarâhaten veya delâleten işaret etmediği ve icmânın bulunmadığı konular bir nevi hukuki boşluk zaviyesinden değerlendirilmeye müsaittir. Bu anlamda bahse konu esnek alanlar toplumsal düzeyde yarar/zarar dengesi güdülerek dönemin ihtiyaçları muvacehesinde bir hükme bağlanır. Hilafet görevi İslam teşri tarihinde oldukça erken bir döneme rastlayan Hz. Ömer, hukuki ve idari kararları sebebiyle İslam tarihinin her döneminde kendisine bolca atıf yapılan bir isim olmuştur. Nitekim bugün dahi kaleme alınan pek çok çalışmada sözü edilen uygulamalarına işaret edilirken kimi zaman yanlış karar almakla eleştirilmiş, kimi zaman ise rasyonel tutumuyla nassın maslahata galip gelmesine izin vermeyen ve bu doğrultuda radikal kararlar almaktan geri durmayan bir idareci olarak görülmüştür. Hal böyleyken onun bazı uygulamaları maslahat ve siyâset kavramları açısından mütalaa edildiğinde pek çok çağdaş araştırmacıyı da farklı noktalara taşıyabilmiştir. Bu sebeple Hz. Ömer’in tartışma konusu olan üç talâkı üç sayması, hırsızın elini kesmemesi vd. kararlarının maslahat/siyâset ilkesiyle bağdaştırılması kanaatimizce mümkün gözükmemektedir. Ne var ki o maslahat/siyâset düşüncesinden hareketle birtakım kararlar da vermiş gözükmektedir. Bu nedenle kanaatimizce Hz. Ömer’in tasarruflarında sözü edilen ilkelerin neye karşılık geldiğinin, bir başka ifadeyle onun tasarruflarından hangilerinin maslahat/siyâset ekseninde yorumlanıp; hangilerinin bu kategoriye dâhil edilmemesi gerektiğinin yeniden tartışılması gerekmektedir. Bu anlamda bu makale bu gayretin bir ürünü olarak nitelenebilir. Nassların bizzat ele almadığı ve icmâdan söz edilemeyen konularda devlet/toplum menfaatini esas alarak nasslarla çelişmeyen hamleler yapabilmenin önünü açan maslahat/siyâset kavramları İslam Hukukuna ve dolayısıyla bu hukuka bağlı olarak karar alan yasama ve yürütme erklerine ciddi bir esneklik sağlamaktadır. Bu noktada çalışmamızda Hz. Ömer’in ilgili kararları özelinde ele aldığımız bu iki kavramın öncelikle kapsam ve sınırlılıkları net olarak çizilmiş, akabinde ise Hz. Ömer’in bu kapsama dâhil edilmesi mümkün olan ve olmayan tasarrufları etraflıca irdelenmeye çalışılmıştır. On yıl süreyle hilâfet (devlet başkanlığı) görevini icra eden Hz. Ömer’in tüm tasarruflarının değerlendirme konusu yapılması makalemizin sınırlarını aşacağından dolayı burada belli başlı önemli ve tartışma konusu olan icraat örnekleri ele alınmıştır. Sonuç olarak onun maslahat ve siyâset-i şer’iyye gibi İslam Hukukunda son derece önemli olan iki gâî (ilkesel) yorum türünü kullanarak nassa muhalif olmayan kararlar aldığı görülmüş; yine bazı tasarruflarının ise her ne kadar sözü edilen iki kavramla izah edilseler de aslında farklı bir şekilde açıklanmasının daha doğru bir yaklaşım türü olacağı anlaşılmıştır.