{"title":"自由和安全权范围内的知情权(《保护人权与基本自由公约》第 5/2 条)","authors":"Erdal Yerdelen, Dilek Özge Erdem","doi":"10.54049/taad.1514772","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 5. maddesinde düzenlenen özgürlük ve güvenlik hakkını Sözleşme’nin belki de en yoğun ve kapsamlı haklarından biri olarak nitelendirebilmek mümkündür. Hükümle, bireyin özgürlüğünden her türlü devlet müdahalesiyle keyfi olarak yoksun bırakılmasına karşı korunması amaçlanmakta, özgürlüğe yapılacak müdahalenin hukuki gerekçesini oluşturan nedenler sınırlı (numerus clausus) olarak sayılmakta ve bu nitelikteki işlemlerin hukukiliğine ilişkin denetim ve hâkim güvencesi düzenlenmektedir. Kişinin özgürlüğünden yoksun bırakılmasına neden olan müdahalelere karşı hukuki denetim güvencesinden yararlanabilmesinin ilk aşamasını ise, kendisine karşı uygulanan hukuki işlemin gerekçe ve esasları hakkında bilgilendirilmesi oluşturmaktadır. Nitekim, bireyin neden tutulduğunu ve kendisine karşı hangi işlemlerin yapıldığını bilmediği bir hal, distopik romanlarda resmedilen, temel insan haklarının özüyle bağdaşmayan bir uygulama niteliğindedir. İşte bu çalışmada kısaca AİHS m. 5 hükmü kapsamında özgürlük ve güvenlik hakkından ne anlaşılması gerektiğine ve bu hakka müdahale niteliğindeki işlemlerin, bir diğer deyişle kişinin özgürlüğünden yoksun bırakılmasının şartlarına değinilecek ve m. 5/2 hükmünde düzenlenen kişinin özgürlüğünden yoksun bırakılmasına neden olan sebepler hakkında bilgilendirilme hakkı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin içtihatları esas alınarak, doktrinde belirtilen görüş ve değerlendirilmeler ışığında incelenmeye çalışılacaktır.","PeriodicalId":499307,"journal":{"name":"Türkiye adalet akademisi dergisi","volume":"38 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0000,"publicationDate":"2024-07-02","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"0","resultStr":"{\"title\":\"ÖZGÜRLÜK VE GÜVENLİK HAKKI KAPSAMINDA BİLGİLENDİRİLME HAKKI (AİHS M. 5/2)\",\"authors\":\"Erdal Yerdelen, Dilek Özge Erdem\",\"doi\":\"10.54049/taad.1514772\",\"DOIUrl\":null,\"url\":null,\"abstract\":\"Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 5. maddesinde düzenlenen özgürlük ve güvenlik hakkını Sözleşme’nin belki de en yoğun ve kapsamlı haklarından biri olarak nitelendirebilmek mümkündür. Hükümle, bireyin özgürlüğünden her türlü devlet müdahalesiyle keyfi olarak yoksun bırakılmasına karşı korunması amaçlanmakta, özgürlüğe yapılacak müdahalenin hukuki gerekçesini oluşturan nedenler sınırlı (numerus clausus) olarak sayılmakta ve bu nitelikteki işlemlerin hukukiliğine ilişkin denetim ve hâkim güvencesi düzenlenmektedir. Kişinin özgürlüğünden yoksun bırakılmasına neden olan müdahalelere karşı hukuki denetim güvencesinden yararlanabilmesinin ilk aşamasını ise, kendisine karşı uygulanan hukuki işlemin gerekçe ve esasları hakkında bilgilendirilmesi oluşturmaktadır. Nitekim, bireyin neden tutulduğunu ve kendisine karşı hangi işlemlerin yapıldığını bilmediği bir hal, distopik romanlarda resmedilen, temel insan haklarının özüyle bağdaşmayan bir uygulama niteliğindedir. İşte bu çalışmada kısaca AİHS m. 5 hükmü kapsamında özgürlük ve güvenlik hakkından ne anlaşılması gerektiğine ve bu hakka müdahale niteliğindeki işlemlerin, bir diğer deyişle kişinin özgürlüğünden yoksun bırakılmasının şartlarına değinilecek ve m. 5/2 hükmünde düzenlenen kişinin özgürlüğünden yoksun bırakılmasına neden olan sebepler hakkında bilgilendirilme hakkı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin içtihatları esas alınarak, doktrinde belirtilen görüş ve değerlendirilmeler ışığında incelenmeye çalışılacaktır.\",\"PeriodicalId\":499307,\"journal\":{\"name\":\"Türkiye adalet akademisi dergisi\",\"volume\":\"38 1\",\"pages\":\"\"},\"PeriodicalIF\":0.0000,\"publicationDate\":\"2024-07-02\",\"publicationTypes\":\"Journal Article\",\"fieldsOfStudy\":null,\"isOpenAccess\":false,\"openAccessPdf\":\"\",\"citationCount\":\"0\",\"resultStr\":null,\"platform\":\"Semanticscholar\",\"paperid\":null,\"PeriodicalName\":\"Türkiye adalet akademisi dergisi\",\"FirstCategoryId\":\"0\",\"ListUrlMain\":\"https://doi.org/10.54049/taad.1514772\",\"RegionNum\":0,\"RegionCategory\":null,\"ArticlePicture\":[],\"TitleCN\":null,\"AbstractTextCN\":null,\"PMCID\":null,\"EPubDate\":\"\",\"PubModel\":\"\",\"JCR\":\"\",\"JCRName\":\"\",\"Score\":null,\"Total\":0}","platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"Türkiye adalet akademisi dergisi","FirstCategoryId":"0","ListUrlMain":"https://doi.org/10.54049/taad.1514772","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"","JCRName":"","Score":null,"Total":0}
ÖZGÜRLÜK VE GÜVENLİK HAKKI KAPSAMINDA BİLGİLENDİRİLME HAKKI (AİHS M. 5/2)
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 5. maddesinde düzenlenen özgürlük ve güvenlik hakkını Sözleşme’nin belki de en yoğun ve kapsamlı haklarından biri olarak nitelendirebilmek mümkündür. Hükümle, bireyin özgürlüğünden her türlü devlet müdahalesiyle keyfi olarak yoksun bırakılmasına karşı korunması amaçlanmakta, özgürlüğe yapılacak müdahalenin hukuki gerekçesini oluşturan nedenler sınırlı (numerus clausus) olarak sayılmakta ve bu nitelikteki işlemlerin hukukiliğine ilişkin denetim ve hâkim güvencesi düzenlenmektedir. Kişinin özgürlüğünden yoksun bırakılmasına neden olan müdahalelere karşı hukuki denetim güvencesinden yararlanabilmesinin ilk aşamasını ise, kendisine karşı uygulanan hukuki işlemin gerekçe ve esasları hakkında bilgilendirilmesi oluşturmaktadır. Nitekim, bireyin neden tutulduğunu ve kendisine karşı hangi işlemlerin yapıldığını bilmediği bir hal, distopik romanlarda resmedilen, temel insan haklarının özüyle bağdaşmayan bir uygulama niteliğindedir. İşte bu çalışmada kısaca AİHS m. 5 hükmü kapsamında özgürlük ve güvenlik hakkından ne anlaşılması gerektiğine ve bu hakka müdahale niteliğindeki işlemlerin, bir diğer deyişle kişinin özgürlüğünden yoksun bırakılmasının şartlarına değinilecek ve m. 5/2 hükmünde düzenlenen kişinin özgürlüğünden yoksun bırakılmasına neden olan sebepler hakkında bilgilendirilme hakkı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin içtihatları esas alınarak, doktrinde belirtilen görüş ve değerlendirilmeler ışığında incelenmeye çalışılacaktır.