{"title":"论伊斯兰法、马贾拉法和土耳其法中的批准条件买卖","authors":"Ahmet Akman","doi":"10.33227/auifd.1002080","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"Türk Borçlar Kanununda beğenme koşulu ile satış, alıcının satılanı deneyerek veya gözden geçirerek beğenmesi koşuluyla yapılan satış olarak tanımlanır. Satış sözleşmesinin bu türünde alıcı satılanı kabul edip etmemekte tamamen serbest hareket eder. İradesi beğenme yönünde olursa geçerli bir satış sözleşmesi olarak hüküm ve sonuçlar doğurur. Alıcı beğenme şartına bağlı olarak geciktirici iradi bir hakka sahip olmuş olur. Bekleme döneminde tarafların hak ve borçları söz konusudur. Bu dönemde alıcı maldan bazı yararlar elde etmiş olabilir. İradesi olumlu olduğunda bunlara sahip olmaya devam eder, aksi halde iade etmesi gerekecektir. Beğenme şartıyla satış sözleşmesi Türk Borçlar Kanununda 249-252 maddeleri arasında düzenlenmiştir. Bu satış türünün tanımı ise md. 249’da verilmiştir. Bu maddeye göre, “Beğenme koşuluyla satış, alıcının satılanı deneyerek veya gözden geçirerek beğenmesi koşuluyla yapılan satıştır.” Yine kanun tarafların hak ve borçlarını 250. maddede tespit etmiştir. Buna göre, “Beğenme koşuluyla satışta alıcı, satılanı kabul etmekte veya hiçbir sebep göstermeksizin geri vermekte serbesttir. Satılan, alıcının zilyetliğine geçmiş olsa bile, satılanın mülkiyeti, beğenme koşulunun gerçekleştiği ana kadar satıcıda kalır.” İslam hukukunda ve Mecelle’de bu müessesenin bir benzerini görmek mümkündür. Mecelle bu türden bir sözleşme için iki kavram kullanır: Sevm-i şirāʾ ve sevm-i naẓar. Bunlardan özellikle ilki beğenme koşulu ile satışla birçok bakımdan benzerlik gösterir. Bu sözleşme türünde malın beğenme şartına bağlı olarak teslimi söz konusudur. Ayrıca bedel taraflar arasında belirlenmiş ve üzerinde mutabık kalınmıştır. Bedel konusundaki bu hususiyet satılanın hasarı konusunda belirleyici olmaktadır. Sevm-i şirāʾ yolu ile satış sözleşmesinde bedelin konuşulmuş ve üzerinde anlaşılmış olması önemlidir. Ayrıca alıcının malı teslim alması gerektiği de Mecelle md. 298’de ifade edilmiştir. Mecelle md. 299’da düzenlenmiş sevm-i naẓarda ise malı görmek ve başkasına göstermek üzerinde durulmuştur. Bu ikincideki sorumluluk ilkinden farklı olarak emanet kapsamında değerlendirilmiştir. Sevm-i şirāʾ ve naẓar arasında belirtilen farklar dikkate alındığında, sevm-i şirāʾnın Türk hukukunda yer alan beğenme koşuluyla satış hükümleri ile önemli ölçüde benzerlik arz ettiği göze çarpar. Bu benzerliklerden en önemlisi genel görüşe göre beğenme şartıyla satış sözleşmesinin geciktirici şarta rağmen kurulmuş olması itibariyle sevm-i şirāʾda olduğu gibi teslime bağlı olarak hasarın alıcıya geçmesidir. Çalışma konuyu ağırlıklı olarak Mecelle özelinde ve İslam hukuku bakımından ele almakta, Türk Hukuku ile önemli ayrım ve benzeşim noktalarında konunun özü itibariyle karşılaştırmalar yapmaktadır.","PeriodicalId":36545,"journal":{"name":"Ankara Universitesi Ilahiyat Fakultesi Dergisi","volume":" ","pages":""},"PeriodicalIF":0.0000,"publicationDate":"2022-05-31","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"0","resultStr":"{\"title\":\"A Study on Saling by Condition of Approval in Islamic Law, Majalla and Turkish Law\",\"authors\":\"Ahmet Akman\",\"doi\":\"10.33227/auifd.1002080\",\"DOIUrl\":null,\"url\":null,\"abstract\":\"Türk Borçlar Kanununda beğenme koşulu ile satış, alıcının satılanı deneyerek veya gözden geçirerek beğenmesi koşuluyla yapılan satış olarak tanımlanır. Satış sözleşmesinin bu türünde alıcı satılanı kabul edip etmemekte tamamen serbest hareket eder. İradesi beğenme yönünde olursa geçerli bir satış sözleşmesi olarak hüküm ve sonuçlar doğurur. Alıcı beğenme şartına bağlı olarak geciktirici iradi bir hakka sahip olmuş olur. Bekleme döneminde tarafların hak ve borçları söz konusudur. Bu dönemde alıcı maldan bazı yararlar elde etmiş olabilir. İradesi olumlu olduğunda bunlara sahip olmaya devam eder, aksi halde iade etmesi gerekecektir. Beğenme şartıyla satış sözleşmesi Türk Borçlar Kanununda 249-252 maddeleri arasında düzenlenmiştir. Bu satış türünün tanımı ise md. 249’da verilmiştir. Bu maddeye göre, “Beğenme koşuluyla satış, alıcının satılanı deneyerek veya gözden geçirerek beğenmesi koşuluyla yapılan satıştır.” Yine kanun tarafların hak ve borçlarını 250. maddede tespit etmiştir. Buna göre, “Beğenme koşuluyla satışta alıcı, satılanı kabul etmekte veya hiçbir sebep göstermeksizin geri vermekte serbesttir. Satılan, alıcının zilyetliğine geçmiş olsa bile, satılanın mülkiyeti, beğenme koşulunun gerçekleştiği ana kadar satıcıda kalır.” İslam hukukunda ve Mecelle’de bu müessesenin bir benzerini görmek mümkündür. Mecelle bu türden bir sözleşme için iki kavram kullanır: Sevm-i şirāʾ ve sevm-i naẓar. Bunlardan özellikle ilki beğenme koşulu ile satışla birçok bakımdan benzerlik gösterir. Bu sözleşme türünde malın beğenme şartına bağlı olarak teslimi söz konusudur. Ayrıca bedel taraflar arasında belirlenmiş ve üzerinde mutabık kalınmıştır. Bedel konusundaki bu hususiyet satılanın hasarı konusunda belirleyici olmaktadır. Sevm-i şirāʾ yolu ile satış sözleşmesinde bedelin konuşulmuş ve üzerinde anlaşılmış olması önemlidir. Ayrıca alıcının malı teslim alması gerektiği de Mecelle md. 298’de ifade edilmiştir. Mecelle md. 299’da düzenlenmiş sevm-i naẓarda ise malı görmek ve başkasına göstermek üzerinde durulmuştur. Bu ikincideki sorumluluk ilkinden farklı olarak emanet kapsamında değerlendirilmiştir. Sevm-i şirāʾ ve naẓar arasında belirtilen farklar dikkate alındığında, sevm-i şirāʾnın Türk hukukunda yer alan beğenme koşuluyla satış hükümleri ile önemli ölçüde benzerlik arz ettiği göze çarpar. Bu benzerliklerden en önemlisi genel görüşe göre beğenme şartıyla satış sözleşmesinin geciktirici şarta rağmen kurulmuş olması itibariyle sevm-i şirāʾda olduğu gibi teslime bağlı olarak hasarın alıcıya geçmesidir. Çalışma konuyu ağırlıklı olarak Mecelle özelinde ve İslam hukuku bakımından ele almakta, Türk Hukuku ile önemli ayrım ve benzeşim noktalarında konunun özü itibariyle karşılaştırmalar yapmaktadır.\",\"PeriodicalId\":36545,\"journal\":{\"name\":\"Ankara Universitesi Ilahiyat Fakultesi Dergisi\",\"volume\":\" \",\"pages\":\"\"},\"PeriodicalIF\":0.0000,\"publicationDate\":\"2022-05-31\",\"publicationTypes\":\"Journal Article\",\"fieldsOfStudy\":null,\"isOpenAccess\":false,\"openAccessPdf\":\"\",\"citationCount\":\"0\",\"resultStr\":null,\"platform\":\"Semanticscholar\",\"paperid\":null,\"PeriodicalName\":\"Ankara Universitesi Ilahiyat Fakultesi Dergisi\",\"FirstCategoryId\":\"1085\",\"ListUrlMain\":\"https://doi.org/10.33227/auifd.1002080\",\"RegionNum\":0,\"RegionCategory\":null,\"ArticlePicture\":[],\"TitleCN\":null,\"AbstractTextCN\":null,\"PMCID\":null,\"EPubDate\":\"\",\"PubModel\":\"\",\"JCR\":\"Q4\",\"JCRName\":\"Arts and Humanities\",\"Score\":null,\"Total\":0}","platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"Ankara Universitesi Ilahiyat Fakultesi Dergisi","FirstCategoryId":"1085","ListUrlMain":"https://doi.org/10.33227/auifd.1002080","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"Q4","JCRName":"Arts and Humanities","Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
摘要
就喜欢土耳其债务法而言,销售被定义为根据销售、审查或监督买方销售的条款进行的。这样,销售协议接受购买,并完全自由地接受销售。伊拉德西·贝奥恩梅·伊恩恩德·奥鲁萨·盖瑟利·比尔(英语:Il radesi beğenme yönünde olursa geçerli bir satışsözleşmesi olarak hüküm ve sonuçlar doğurur)。作为买方接受的结果,延期将有权。在等待的时候,双方是对的,也是债的。此时,购买可能已经带来了一些好处。当关系是积极的时,它将继续拥有这些,否则它将不得不回归。根据出售协议的可能性,土耳其债务法的组织范围在249至252件之间。这类销售的定义是249。根据这一内容,它是在出售的可能性下出售的,测试购买者的销售,或在可能的情况下检查购买者的销售。此外,法律的权利和债务为250。已鉴定出该物质。此外,它可以自由偿还买方、买方、卖方或卖方的弱点,直到卖方被出售和卖方的财产,直到他获得批准。Mechelle bu türden bir sözleşme için iki kavram kullanır:Sevm-işirāʾve Sevm-i naẓar。尤其是在第一次品尝方面,销售在很多方面都是相似的。在本合同中,转让以货物的可能性为准。价格也由双方决定,余额由双方决定。这个隐私是关于销售的损害。重要的是,在通往爱情和剧本的道路上,已经讨论和理解了价格。此外,第298条规定,买方必须交付货物。1999年年中,学校停课,以便查看和展示他人的钱。第二项责任的评估与维护委员会第一次的评估不同。当在诗和水之间考虑到爱的颜色时,西里尔字母起源法中的爱和爱的诗被认为与销售裁决非常相似。Bu benzerliklerden enönemlisi genel görüşe göre beğenmeşartıyla satışsözleşmessinin geciktiricişarta rağmen kurulmuşolmasıitibariyle sevm-işirāʾda olduğu gibi teslime bağlıolarak hasarın alıcıya geçmesidir。很难将这项工作与土耳其法律进行比较,尤其是在学校和伊斯兰法律方面。
A Study on Saling by Condition of Approval in Islamic Law, Majalla and Turkish Law
Türk Borçlar Kanununda beğenme koşulu ile satış, alıcının satılanı deneyerek veya gözden geçirerek beğenmesi koşuluyla yapılan satış olarak tanımlanır. Satış sözleşmesinin bu türünde alıcı satılanı kabul edip etmemekte tamamen serbest hareket eder. İradesi beğenme yönünde olursa geçerli bir satış sözleşmesi olarak hüküm ve sonuçlar doğurur. Alıcı beğenme şartına bağlı olarak geciktirici iradi bir hakka sahip olmuş olur. Bekleme döneminde tarafların hak ve borçları söz konusudur. Bu dönemde alıcı maldan bazı yararlar elde etmiş olabilir. İradesi olumlu olduğunda bunlara sahip olmaya devam eder, aksi halde iade etmesi gerekecektir. Beğenme şartıyla satış sözleşmesi Türk Borçlar Kanununda 249-252 maddeleri arasında düzenlenmiştir. Bu satış türünün tanımı ise md. 249’da verilmiştir. Bu maddeye göre, “Beğenme koşuluyla satış, alıcının satılanı deneyerek veya gözden geçirerek beğenmesi koşuluyla yapılan satıştır.” Yine kanun tarafların hak ve borçlarını 250. maddede tespit etmiştir. Buna göre, “Beğenme koşuluyla satışta alıcı, satılanı kabul etmekte veya hiçbir sebep göstermeksizin geri vermekte serbesttir. Satılan, alıcının zilyetliğine geçmiş olsa bile, satılanın mülkiyeti, beğenme koşulunun gerçekleştiği ana kadar satıcıda kalır.” İslam hukukunda ve Mecelle’de bu müessesenin bir benzerini görmek mümkündür. Mecelle bu türden bir sözleşme için iki kavram kullanır: Sevm-i şirāʾ ve sevm-i naẓar. Bunlardan özellikle ilki beğenme koşulu ile satışla birçok bakımdan benzerlik gösterir. Bu sözleşme türünde malın beğenme şartına bağlı olarak teslimi söz konusudur. Ayrıca bedel taraflar arasında belirlenmiş ve üzerinde mutabık kalınmıştır. Bedel konusundaki bu hususiyet satılanın hasarı konusunda belirleyici olmaktadır. Sevm-i şirāʾ yolu ile satış sözleşmesinde bedelin konuşulmuş ve üzerinde anlaşılmış olması önemlidir. Ayrıca alıcının malı teslim alması gerektiği de Mecelle md. 298’de ifade edilmiştir. Mecelle md. 299’da düzenlenmiş sevm-i naẓarda ise malı görmek ve başkasına göstermek üzerinde durulmuştur. Bu ikincideki sorumluluk ilkinden farklı olarak emanet kapsamında değerlendirilmiştir. Sevm-i şirāʾ ve naẓar arasında belirtilen farklar dikkate alındığında, sevm-i şirāʾnın Türk hukukunda yer alan beğenme koşuluyla satış hükümleri ile önemli ölçüde benzerlik arz ettiği göze çarpar. Bu benzerliklerden en önemlisi genel görüşe göre beğenme şartıyla satış sözleşmesinin geciktirici şarta rağmen kurulmuş olması itibariyle sevm-i şirāʾda olduğu gibi teslime bağlı olarak hasarın alıcıya geçmesidir. Çalışma konuyu ağırlıklı olarak Mecelle özelinde ve İslam hukuku bakımından ele almakta, Türk Hukuku ile önemli ayrım ve benzeşim noktalarında konunun özü itibariyle karşılaştırmalar yapmaktadır.