G. Cakmak Genc, Begüm Beril Yalçin, Emre Horuz, S. Karakaş Çelik, Ahmet Dursun
{"title":"The Relationship Between IL8/CXCL8 Gene Polymorphism and the Severity of COVID-19","authors":"G. Cakmak Genc, Begüm Beril Yalçin, Emre Horuz, S. Karakaş Çelik, Ahmet Dursun","doi":"10.29058/mjwbs.1339421","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"Amaç: COVID-19, ilk olarak yüksek ateş ve nefes darlığı ile tanımlanan, damlacık ve temas yoluyla \nbulaştığı bilinen, viral bir solunum yolu hastalığıdır. Hastalığın klinik seyri kişiden kişiye farklılık \ngöstermektedir. COVID-19’un klinik seyrindeki farklılıklar komorbidite ve yaş gibi etkenlere bağlı \nolabilmekle birlikte, inflamatuar yanıttaki kişisel genetik farklılıklara da dayanabilir. Bu çalışmada \nCOVID-19 hastalığının klinik şiddeti ile IL8/CXCL8 rs4073 gen polimorfizmi arasındaki ilişkiyi araştırmayı \namaçladık. \nGereç ve Yöntemler: Klinik şiddetine göre hafif, orta ve şiddetli olmak üzere üç gruba ayrılmış olan \n150 COVID-19 hastasında, IL8/CXCL8 rs4073 (-251A/T) gen polimorfizmi polimeraz zincir reaksiyonu \ntabanlı restriksiyon parçası uzunluk polimorfizmi (PCR-RFLP) yöntemi ile belirlendi. \nBulgular: Sonuçlarımız IL8/CXCL8 rs4073 gen polimorfizmi ile hastalık şiddeti arasında genotip ve alel \nsıklığı dağılımı açısından anlamlı bir fark olmadığını göstermiştir. Ancak klinik bulgular açısından değerlendirildiğinde \nT allelinin, pnömoni bulgusu olan COVID-19 vakalarında daha sık görülmesi T allelinin \nCOVID-19’da pnömoni riskini 1,7 kat artırdığı belirlenmiştir. \nSonuç: Bu çalışmadan elde edilen sonuçlar IL8/CXCL8 rs4073 gen polimorfizminin erken tedavi ve \ntakip sayesinde hastalarda pnömoninin ilerlemesini engellemede kullanılabilecek bir belirteç adayı \nolabileceğini göstermiştir. Bunun için daha fazla sayıda hasta içeren büyük popülasyonlarda yapılmış \nyeni çalışmalara ihtiyaç vardır.","PeriodicalId":197864,"journal":{"name":"Batı Karadeniz Tıp Dergisi","volume":"71 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0000,"publicationDate":"2023-08-31","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"0","resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"Batı Karadeniz Tıp Dergisi","FirstCategoryId":"1085","ListUrlMain":"https://doi.org/10.29058/mjwbs.1339421","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"","JCRName":"","Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
Abstract
Amaç: COVID-19, ilk olarak yüksek ateş ve nefes darlığı ile tanımlanan, damlacık ve temas yoluyla
bulaştığı bilinen, viral bir solunum yolu hastalığıdır. Hastalığın klinik seyri kişiden kişiye farklılık
göstermektedir. COVID-19’un klinik seyrindeki farklılıklar komorbidite ve yaş gibi etkenlere bağlı
olabilmekle birlikte, inflamatuar yanıttaki kişisel genetik farklılıklara da dayanabilir. Bu çalışmada
COVID-19 hastalığının klinik şiddeti ile IL8/CXCL8 rs4073 gen polimorfizmi arasındaki ilişkiyi araştırmayı
amaçladık.
Gereç ve Yöntemler: Klinik şiddetine göre hafif, orta ve şiddetli olmak üzere üç gruba ayrılmış olan
150 COVID-19 hastasında, IL8/CXCL8 rs4073 (-251A/T) gen polimorfizmi polimeraz zincir reaksiyonu
tabanlı restriksiyon parçası uzunluk polimorfizmi (PCR-RFLP) yöntemi ile belirlendi.
Bulgular: Sonuçlarımız IL8/CXCL8 rs4073 gen polimorfizmi ile hastalık şiddeti arasında genotip ve alel
sıklığı dağılımı açısından anlamlı bir fark olmadığını göstermiştir. Ancak klinik bulgular açısından değerlendirildiğinde
T allelinin, pnömoni bulgusu olan COVID-19 vakalarında daha sık görülmesi T allelinin
COVID-19’da pnömoni riskini 1,7 kat artırdığı belirlenmiştir.
Sonuç: Bu çalışmadan elde edilen sonuçlar IL8/CXCL8 rs4073 gen polimorfizminin erken tedavi ve
takip sayesinde hastalarda pnömoninin ilerlemesini engellemede kullanılabilecek bir belirteç adayı
olabileceğini göstermiştir. Bunun için daha fazla sayıda hasta içeren büyük popülasyonlarda yapılmış
yeni çalışmalara ihtiyaç vardır.