{"title":"Bursalı Mü’minzâde Ahmed Hasîb and His Dergâhnâme","authors":"Yunus Kaplan","doi":"10.34083/akaded.1324137","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"Osmanlı’da inşai unsur olarak cami/mescidlerden sonra en fazla tesis edilen müessese olan âsitâne, hânkâh, dergâh, tekke, zâviye, kalenderhâne ve ribat olarak tesmiye olunan tasavvuf müesseseleri, devletin kuruluşundan yıkılışına kadarki dönem içinde her daim canlılığını muhafaza etmiştir. Tasavvufi neşvenin canlı tutulup kemâle ermiş iyi bir ferdin yetişmesi için gayret sarfedilen bu müesseseler etrafında zamanla çok zengin bir müktesebat teşekkül etmiştir. Sosyal hayatın birçok alanında izlerine rastlanan bu müktesebatın kendini hissettirdiği alanların başında edebiyat gelmektedir. Aynı zamanda kendileri de bir tarikat müntesibi olan bazı divan şairleri, teşekkül eden bu zengin müktesebatı her fırsatta şiirlerine aksettirmişler; hatta müstakil eserler kaleme almışlardır. Tekkelerin isimleri, bulundukları mekânlar, buralarda görev yapan veya yapmakta olan şeyhler, zikir ve ayin günleri gibi çeşitli bilgilere yer verilen ve tür olarak dergâhnâme olarak adlandırılan eserler de bunlardan biridir. \nEdebi geleneğimizde dergâhnâme türündeki eserlerin büyük bir kısmı mensur olsa da manzum şekilde kaleme alınanları da mevcuttur. Şimdilik bilinen manzum dergâhnâme sayısı beş olup bunlar içinde en meşhur olanı 18. yüzyılın ilk yarısında Bursalı Müminzâde Ahmed Hasîb’in önce 129 beyit hâlinde tanzim edip daha sonra genişleterek 805 beyte çıkardığı Dergâhnâme adlı eserdir. \nBu çalışmada Hasîb’in hayatı ve yeni tespit edilen eserleri hakkında bilgi verilecek, yeniden tanzim etmiş olduğu Dergâhnâme’sinin şekil ve muhteva özellikleri üzerinde bazı değerlendirmelerde bulunulduktan sonra çeviri yazılı metnine yer verilecektir.","PeriodicalId":211082,"journal":{"name":"Akademik Dil ve Edebiyat Dergisi","volume":"71 ","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0000,"publicationDate":"2023-08-06","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"1","resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"Akademik Dil ve Edebiyat Dergisi","FirstCategoryId":"1085","ListUrlMain":"https://doi.org/10.34083/akaded.1324137","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"","JCRName":"","Score":null,"Total":0}
引用次数: 1
Abstract
Osmanlı’da inşai unsur olarak cami/mescidlerden sonra en fazla tesis edilen müessese olan âsitâne, hânkâh, dergâh, tekke, zâviye, kalenderhâne ve ribat olarak tesmiye olunan tasavvuf müesseseleri, devletin kuruluşundan yıkılışına kadarki dönem içinde her daim canlılığını muhafaza etmiştir. Tasavvufi neşvenin canlı tutulup kemâle ermiş iyi bir ferdin yetişmesi için gayret sarfedilen bu müesseseler etrafında zamanla çok zengin bir müktesebat teşekkül etmiştir. Sosyal hayatın birçok alanında izlerine rastlanan bu müktesebatın kendini hissettirdiği alanların başında edebiyat gelmektedir. Aynı zamanda kendileri de bir tarikat müntesibi olan bazı divan şairleri, teşekkül eden bu zengin müktesebatı her fırsatta şiirlerine aksettirmişler; hatta müstakil eserler kaleme almışlardır. Tekkelerin isimleri, bulundukları mekânlar, buralarda görev yapan veya yapmakta olan şeyhler, zikir ve ayin günleri gibi çeşitli bilgilere yer verilen ve tür olarak dergâhnâme olarak adlandırılan eserler de bunlardan biridir.
Edebi geleneğimizde dergâhnâme türündeki eserlerin büyük bir kısmı mensur olsa da manzum şekilde kaleme alınanları da mevcuttur. Şimdilik bilinen manzum dergâhnâme sayısı beş olup bunlar içinde en meşhur olanı 18. yüzyılın ilk yarısında Bursalı Müminzâde Ahmed Hasîb’in önce 129 beyit hâlinde tanzim edip daha sonra genişleterek 805 beyte çıkardığı Dergâhnâme adlı eserdir.
Bu çalışmada Hasîb’in hayatı ve yeni tespit edilen eserleri hakkında bilgi verilecek, yeniden tanzim etmiş olduğu Dergâhnâme’sinin şekil ve muhteva özellikleri üzerinde bazı değerlendirmelerde bulunulduktan sonra çeviri yazılı metnine yer verilecektir.