{"title":"POLAT YÖRESİ GELİN TÜRKÜLERİNDE TOPLUMSAL CİNSİYETE DAİR İZLER","authors":"Fatih Furkan Alpdoğan, Fatih Solmaz","doi":"10.47994/usbad.1143093","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"Toplumsal cinsiyet, kültürel kodlardan, değerlerden, inançlardan beslenir. Belirli köklerden beslenen toplumlarda aşağı yukarı benzerlikler göstermekle beraber her kültür kendine özgü toplumsal cinsiyet stereotypleri geliştirmiştir. Bu durum ise bütün toplumlarda kadına ve erkeğe yönelik hazır ve basmakalıp yargıların gelişmesine sebep olmuştur. Toplumsal hayatta kadına erkek gözünden bakmak ataerkil toplumlarda ki cinsiyet olgusunun anlaşılması açısından önem arz etmektedir. Türk toplumunun tarihsel serüveni göz önüne alındığında kadının erkekten ayrı ya da müstakil bir konuma hapsedildiği gibi bir yargıda bulunmak oldukça yanlıştır. Türk’lerin tarih sahnesine çıktığı günden bu yana kadınlar, erkeklerden sosyal rol boyutuyla farklılaşsa dahi yönetimsel ve idari işlerin başkahramanı olarak görülebilir. İslamiyet’in kabulüyle beraber ise Arap ve Fars kültüründeki ögeler İslam’ın kendisi gibi lanse ettirildiği için kadına yönelik algı belirli yönleriyle yozlaşmış bu durum ise sözlü ve yazılı kültürde kendine yer bulmuştur. \nBu çalışmada iki ağıt türkü üzerinden toplumun sosyolojisi ve toplumsal cinsiyet algısı irdelenecektir. Örnek olarak seçilen her iki türkü de törenin kadın üzerinde ki yaptırımı ve eril tahakkümün izlerini tespit etmek açısından oldukça önemlidir. Toplumsal cinsiyet kuramları açısından da değerlendirilmelerde bulunulup toplumsal normların kadına yüklediği görev ve sorumluluklar örnek seçilen/çözümlenen türküler üzerinden anlatılmaya çalışılacaktır. Söylemeye bağlı anlatı formlarından biri olan türküler toplumun sosyolojisinin çözümlenmesinde ki önemli bir anlatı olduğu da ayrıca ortaya konulacaktır","PeriodicalId":164627,"journal":{"name":"Uluslararası Sosyal Bilimler Akademi Dergisi","volume":"5 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0000,"publicationDate":"2022-11-29","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"1","resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"Uluslararası Sosyal Bilimler Akademi Dergisi","FirstCategoryId":"1085","ListUrlMain":"https://doi.org/10.47994/usbad.1143093","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"","JCRName":"","Score":null,"Total":0}
引用次数: 1
Abstract
Toplumsal cinsiyet, kültürel kodlardan, değerlerden, inançlardan beslenir. Belirli köklerden beslenen toplumlarda aşağı yukarı benzerlikler göstermekle beraber her kültür kendine özgü toplumsal cinsiyet stereotypleri geliştirmiştir. Bu durum ise bütün toplumlarda kadına ve erkeğe yönelik hazır ve basmakalıp yargıların gelişmesine sebep olmuştur. Toplumsal hayatta kadına erkek gözünden bakmak ataerkil toplumlarda ki cinsiyet olgusunun anlaşılması açısından önem arz etmektedir. Türk toplumunun tarihsel serüveni göz önüne alındığında kadının erkekten ayrı ya da müstakil bir konuma hapsedildiği gibi bir yargıda bulunmak oldukça yanlıştır. Türk’lerin tarih sahnesine çıktığı günden bu yana kadınlar, erkeklerden sosyal rol boyutuyla farklılaşsa dahi yönetimsel ve idari işlerin başkahramanı olarak görülebilir. İslamiyet’in kabulüyle beraber ise Arap ve Fars kültüründeki ögeler İslam’ın kendisi gibi lanse ettirildiği için kadına yönelik algı belirli yönleriyle yozlaşmış bu durum ise sözlü ve yazılı kültürde kendine yer bulmuştur.
Bu çalışmada iki ağıt türkü üzerinden toplumun sosyolojisi ve toplumsal cinsiyet algısı irdelenecektir. Örnek olarak seçilen her iki türkü de törenin kadın üzerinde ki yaptırımı ve eril tahakkümün izlerini tespit etmek açısından oldukça önemlidir. Toplumsal cinsiyet kuramları açısından da değerlendirilmelerde bulunulup toplumsal normların kadına yüklediği görev ve sorumluluklar örnek seçilen/çözümlenen türküler üzerinden anlatılmaya çalışılacaktır. Söylemeye bağlı anlatı formlarından biri olan türküler toplumun sosyolojisinin çözümlenmesinde ki önemli bir anlatı olduğu da ayrıca ortaya konulacaktır