{"title":"Kırmızı Pazartesi ve Kuyucaklı Yusuf Romanlarının Toplumcu Gerçekçi ve Sosyolojik Eleştiri Bağlamında Karşılaştırmalı Analizi","authors":"Ferhan Öztürk","doi":"10.25306/skad.782395","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"Edebiyat her kultur icerisinde sekillenmis toplumsal yapi ve degerleri dogal olarak yansitan bir estetik aractir. Yazarlar kendi toplumlarinin icinden cikan birer fert olarak bu estetik araci cesitli nedenlerle kullanarak farkli turlerde eserler verirler. Bu baglamda bilincli ya da bilinc disi surecler sonucunda eserlerin metninde o topluma ait kulturel ipuclarina rastlanir. Bu anlayisla bu makale uzerinden toplumsal degerlerden namus algisi baglamindaki kadin ve erkek rolleri, din olgusu, sosyal statu ve imtiyaz ile suc kavrami uzerinden karsilastirmali bir okuma yapilmistir. Karsilastirilan eserler Latin Amerika kulturunun onemli yazarlarindan Gabriel Garcia Marquez’in Kirmizi Pazartesi adli kisa romani ile Turkce edebiyatin buyuk ustalarindan Sabahattin Ali’nin Kuyucakli Yusuf adli romanidir. Makalenin teorik alt yapisi Berna Moran’in Edebiyat Kuramlari ve Elestiri kitabinda yer verdigi Toplumcu Gercekci ve Sosyolojik Elestiri yaklasimlari ekseninde sekillenmistir. Bu iki yaklasima gore sanat hayati dogrudan yansitan bir arac islevindedir ve toplumsal dinamikler sosyal, ekonomik ve politik unsurlarin sekillendirmesiyle olusur. Her iki romanin kurgusunda islenmis toplumsal degerler kitaptan orneklerle karsilastirmali olarak ele alinmistir. Bu calisma sonucunda her iki toplum modelinde toplumsal degerler bakimindan benzerlikler tespit edilmistir. Her iki toplumda namus anlayisi konusunda surdurulen cifte standardin varligi, dinin bireylerin gundelik yasami icerisindeki islevsizligi, zenginlik ve varlikli olmanin toplumsal dokunulmazlik ve ustunluk saglayan konumu ve suc kabul edilen eylemlerin yine toplumsal imtiyaz ve cifte standartli sebepleri nedeniyle bireylerin hayatini olumsuz yonde etkiledigi gorulmustur.","PeriodicalId":196616,"journal":{"name":"Sosyal ve Kültürel Araştırmalar Dergisi (SKAD)","volume":"11 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0000,"publicationDate":"2020-12-31","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"0","resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"Sosyal ve Kültürel Araştırmalar Dergisi (SKAD)","FirstCategoryId":"1085","ListUrlMain":"https://doi.org/10.25306/skad.782395","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"","JCRName":"","Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
Abstract
Edebiyat her kultur icerisinde sekillenmis toplumsal yapi ve degerleri dogal olarak yansitan bir estetik aractir. Yazarlar kendi toplumlarinin icinden cikan birer fert olarak bu estetik araci cesitli nedenlerle kullanarak farkli turlerde eserler verirler. Bu baglamda bilincli ya da bilinc disi surecler sonucunda eserlerin metninde o topluma ait kulturel ipuclarina rastlanir. Bu anlayisla bu makale uzerinden toplumsal degerlerden namus algisi baglamindaki kadin ve erkek rolleri, din olgusu, sosyal statu ve imtiyaz ile suc kavrami uzerinden karsilastirmali bir okuma yapilmistir. Karsilastirilan eserler Latin Amerika kulturunun onemli yazarlarindan Gabriel Garcia Marquez’in Kirmizi Pazartesi adli kisa romani ile Turkce edebiyatin buyuk ustalarindan Sabahattin Ali’nin Kuyucakli Yusuf adli romanidir. Makalenin teorik alt yapisi Berna Moran’in Edebiyat Kuramlari ve Elestiri kitabinda yer verdigi Toplumcu Gercekci ve Sosyolojik Elestiri yaklasimlari ekseninde sekillenmistir. Bu iki yaklasima gore sanat hayati dogrudan yansitan bir arac islevindedir ve toplumsal dinamikler sosyal, ekonomik ve politik unsurlarin sekillendirmesiyle olusur. Her iki romanin kurgusunda islenmis toplumsal degerler kitaptan orneklerle karsilastirmali olarak ele alinmistir. Bu calisma sonucunda her iki toplum modelinde toplumsal degerler bakimindan benzerlikler tespit edilmistir. Her iki toplumda namus anlayisi konusunda surdurulen cifte standardin varligi, dinin bireylerin gundelik yasami icerisindeki islevsizligi, zenginlik ve varlikli olmanin toplumsal dokunulmazlik ve ustunluk saglayan konumu ve suc kabul edilen eylemlerin yine toplumsal imtiyaz ve cifte standartli sebepleri nedeniyle bireylerin hayatini olumsuz yonde etkiledigi gorulmustur.