Esaret ve Utanç: Birinci Dünya Savaşı’nda Esir Düşen Türk Askerlerin Anı ve Günlükleri Üzerine Bir Değerlendirme

Rıza ÖZBÖLÜK
{"title":"Esaret ve Utanç: Birinci Dünya Savaşı’nda Esir Düşen Türk Askerlerin Anı ve Günlükleri Üzerine Bir Değerlendirme","authors":"Rıza ÖZBÖLÜK","doi":"10.17518/canakkalearastirmalari.1220153","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"Birinci Dünya Savaşı’nda on binlerce Türk asker esir düşmüştür. Mısır’dan Malta’ya, Rusya’dan Birmanya’ya kadar çok geniş bir coğrafyada yer alan kamplarda uzun yıllar esir olarak tutulan Türk askerlerin vatanlarına dönüşleri, 1922 yılına kadar devam etmiştir. Esirler içerisinde kayda değer bir çoğunluk bu emsalsiz hayat tecrübesini aktarmayı değil sessizliği tercih etmiştir. Dolayısıyla esir düşen asker sayısına nispetle onlardan geriye kalan günlük ve hatıra gibi metinlerin sayısı şaşırtıcı derecede azdır. Esaret binlerce Türk askerin hayat çizgisinde olağanüstü bir tecrübe dönemiydi fakat birbirinin aynısı olan günler bu tecrübeyi kayda geçirme ihtiyacını törpülemişti. Zira dar alanlarda, yıllar boyunca devam eden monoton kamp hayatı, kayda geçirmeye değecek olayların azlığı, not tutmayı gereksiz hale getirmişti. Dolayısıyla bu durum savaştan yıllar sonra anıları yazma işini de olumsuz anlamda etkilemiştir. Kamplarda bulunduğu dönemde günlük ya da not tutma konusunda ısrarlı davranan az sayıdaki esir ise yıllar sonra anılarını kaleme aldığında geçmişte tutulan notlar üzerinde bazı değişiklikler yapma ihtiyacı hissetmiştir. Savaş esirleri doğrudan ifade etmeseler de esir düşmekten dolayı utanç duydukları izlenimi verirler ve kasten esir düşmediklerini ispatlama çabası içindedirler. Hem Osmanlı İmparatorluğu hem de Türkiye Cumhuriyeti kamuoyunun savaşta esir düşen askerlere yönelik pek de müspet olmayan bakışı, esir anılarını sadece geçmişe dair bir tecrübe aktarımı olmaktan çıkarmıştır.","PeriodicalId":30751,"journal":{"name":"Canakkale Arastirmalari Turk Yilligi","volume":"28 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0000,"publicationDate":"2023-10-15","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"0","resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"Canakkale Arastirmalari Turk Yilligi","FirstCategoryId":"1085","ListUrlMain":"https://doi.org/10.17518/canakkalearastirmalari.1220153","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"","JCRName":"","Score":null,"Total":0}
引用次数: 0

Abstract

Birinci Dünya Savaşı’nda on binlerce Türk asker esir düşmüştür. Mısır’dan Malta’ya, Rusya’dan Birmanya’ya kadar çok geniş bir coğrafyada yer alan kamplarda uzun yıllar esir olarak tutulan Türk askerlerin vatanlarına dönüşleri, 1922 yılına kadar devam etmiştir. Esirler içerisinde kayda değer bir çoğunluk bu emsalsiz hayat tecrübesini aktarmayı değil sessizliği tercih etmiştir. Dolayısıyla esir düşen asker sayısına nispetle onlardan geriye kalan günlük ve hatıra gibi metinlerin sayısı şaşırtıcı derecede azdır. Esaret binlerce Türk askerin hayat çizgisinde olağanüstü bir tecrübe dönemiydi fakat birbirinin aynısı olan günler bu tecrübeyi kayda geçirme ihtiyacını törpülemişti. Zira dar alanlarda, yıllar boyunca devam eden monoton kamp hayatı, kayda geçirmeye değecek olayların azlığı, not tutmayı gereksiz hale getirmişti. Dolayısıyla bu durum savaştan yıllar sonra anıları yazma işini de olumsuz anlamda etkilemiştir. Kamplarda bulunduğu dönemde günlük ya da not tutma konusunda ısrarlı davranan az sayıdaki esir ise yıllar sonra anılarını kaleme aldığında geçmişte tutulan notlar üzerinde bazı değişiklikler yapma ihtiyacı hissetmiştir. Savaş esirleri doğrudan ifade etmeseler de esir düşmekten dolayı utanç duydukları izlenimi verirler ve kasten esir düşmediklerini ispatlama çabası içindedirler. Hem Osmanlı İmparatorluğu hem de Türkiye Cumhuriyeti kamuoyunun savaşta esir düşen askerlere yönelik pek de müspet olmayan bakışı, esir anılarını sadece geçmişe dair bir tecrübe aktarımı olmaktan çıkarmıştır.
查看原文
分享 分享
微信好友 朋友圈 QQ好友 复制链接
本刊更多论文
囚禁与耻辱:对第一次世界大战中被俘土耳其士兵回忆录和日记的评价
第一次世界大战期间,数万名土耳其士兵被俘。从埃及到马耳他,从俄罗斯到缅甸,土耳其士兵被俘虏多年,他们的回归一直持续到 1922 年。绝大多数俘虏宁愿保持沉默,也不愿分享这段独特的人生经历。因此,与被俘士兵的数量相比,他们留下的日记和回忆录等文字数量少得出奇。在成千上万土耳其士兵的生命线上,被俘是一段非同寻常的经历,但日复一日的生活让他们失去了记录这段经历的需求。因为单调的军营生活在狭窄的空间里持续了数年,值得记录的事件也很少,没有必要做笔记。因此,这种情况对战后多年的回忆录写作产生了负面影响。少数在集中营期间坚持写日记或笔记的囚犯在多年后撰写回忆录时认为有必要对其进行一些修改。虽然没有直接表达,但战俘们给人的印象是,他们为被俘而感到羞耻,并努力证明自己不是被故意俘虏的。奥斯曼帝国和土耳其共和国的公众舆论都不太喜欢在战争中被俘的士兵,这使得战俘的回忆录不仅仅是对过去经历的叙述。
本文章由计算机程序翻译,如有差异,请以英文原文为准。
求助全文
约1分钟内获得全文 去求助
来源期刊
自引率
0.00%
发文量
16
审稿时长
8 weeks
期刊最新文献
Atatürk Dönemi Cumhuriyet Halk Partisi’nin Türkiye’de Sporun Teşkilatlanması İçin Yaptığı Bazı Düzenlemeler ve Destekler Esaret ve Utanç: Birinci Dünya Savaşı’nda Esir Düşen Türk Askerlerin Anı ve Günlükleri Üzerine Bir Değerlendirme Kumkale’de Yunanlıların Yaptığı Sahte Bir Fransız Anıtı Between East and West: Mimar Kemaleddin and 'Ahmed Ratib Paşa Mansion' David Fresko’nun Le Sionisme Adlı Eserindeki Siyonizm Karşıtı Söylemi
×
引用
GB/T 7714-2015
复制
MLA
复制
APA
复制
导出至
BibTeX EndNote RefMan NoteFirst NoteExpress
×
×
提示
您的信息不完整,为了账户安全,请先补充。
现在去补充
×
提示
您因"违规操作"
具体请查看互助需知
我知道了
×
提示
现在去查看 取消
×
提示
确定
0
微信
客服QQ
Book学术公众号 扫码关注我们
反馈
×
意见反馈
请填写您的意见或建议
请填写您的手机或邮箱
已复制链接
已复制链接
快去分享给好友吧!
我知道了
×
扫码分享
扫码分享
Book学术官方微信
Book学术文献互助
Book学术文献互助群
群 号:481959085
Book学术
文献互助 智能选刊 最新文献 互助须知 联系我们:info@booksci.cn
Book学术提供免费学术资源搜索服务,方便国内外学者检索中英文文献。致力于提供最便捷和优质的服务体验。
Copyright © 2023 Book学术 All rights reserved.
ghs 京公网安备 11010802042870号 京ICP备2023020795号-1