{"title":"KÜRESELLEŞMENİN EKONOMİK, SİYASİ VE TOPLUMSAL YÖNLERİNE YÖNELİK FIRAT ÜNİVERSİTESİ AKADEMİSYENLERİNİN GÖRÜŞLERİ","authors":"E. Orhan","doi":"10.53443/anadoluibfd.1289106","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"Küreselleşme olgusuna yönelik nitel bir saha araştırması, konunun farklı yönleri hakkında güncel yaklaşımların gözlemlenebilmesi bakımından önem arz etmektedir. Bundan dolayı bu alan ile ilgili uzman görüşlerinin değerlendirilmesi, literatürde mevcut olan eksikliğe önemli bir katkı sunacaktır. Bu doğrultuda araştırma, ekonomik, siyasi ve toplumsal açıdan küreselleşme ile ilgili güncel akademik yaklaşımları anlamak ve gelecekte oluşabilecek yönelimleri belirlemek amacıyla gerçekleştirilmiştir. Araştırma yöntem bakımından fenomenolojik desendedir. Araştırma grubu, küreselleşme ile ilgili akademik birikimi olan, yükseköğrenimini doktora düzeyinde tamamlamış, iktisat, işletme ve siyaset bilimi ana bilim dallarında görev yapan sekiz akademisyenden oluşturulmuştur. Akademisyen görüşlerinin farklı ana bilim dallarından alınması, küreselleşmenin ekonomik, siyasi ve toplumsal yönlerine çok boyutlu yaklaşımlar üretmelerini mümkün kılmıştır. Yapılan görüşmeler sonucunda elde edilen kayıtlara fenomenolojik azaltma uygulanmış, konu kapsamında kalan ifadeler ilk ve son kodlama süreçlerinin ardından odak kodlar elde edilmiştir. Her soru başlığı için hazırlanmış odak kod tabloları değerlendirildikten sonra elde edilen sonuçlar tartışılmıştır. Son tahlilde katılımcıların, ulus devletlerin ekonomik, siyasal, teknolojik açıdan geri kaldığı, küresel şirketlerin aşırı güçlendiği, devletlere karşı güvenin azaldığı, gelecekte devletler ve şirketlerin daha fazla iş birliği içinde olacakları, kültürel tek tipleşmenin ulusal kimliğe zarar verdiği yönünde söylemlerin ortak kanaate dönüştüğü gözlemlenmiştir.","PeriodicalId":504790,"journal":{"name":"Anadolu Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi","volume":"32 2","pages":""},"PeriodicalIF":0.0000,"publicationDate":"2024-02-27","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"0","resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"Anadolu Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi","FirstCategoryId":"1085","ListUrlMain":"https://doi.org/10.53443/anadoluibfd.1289106","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"","JCRName":"","Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
Abstract
Küreselleşme olgusuna yönelik nitel bir saha araştırması, konunun farklı yönleri hakkında güncel yaklaşımların gözlemlenebilmesi bakımından önem arz etmektedir. Bundan dolayı bu alan ile ilgili uzman görüşlerinin değerlendirilmesi, literatürde mevcut olan eksikliğe önemli bir katkı sunacaktır. Bu doğrultuda araştırma, ekonomik, siyasi ve toplumsal açıdan küreselleşme ile ilgili güncel akademik yaklaşımları anlamak ve gelecekte oluşabilecek yönelimleri belirlemek amacıyla gerçekleştirilmiştir. Araştırma yöntem bakımından fenomenolojik desendedir. Araştırma grubu, küreselleşme ile ilgili akademik birikimi olan, yükseköğrenimini doktora düzeyinde tamamlamış, iktisat, işletme ve siyaset bilimi ana bilim dallarında görev yapan sekiz akademisyenden oluşturulmuştur. Akademisyen görüşlerinin farklı ana bilim dallarından alınması, küreselleşmenin ekonomik, siyasi ve toplumsal yönlerine çok boyutlu yaklaşımlar üretmelerini mümkün kılmıştır. Yapılan görüşmeler sonucunda elde edilen kayıtlara fenomenolojik azaltma uygulanmış, konu kapsamında kalan ifadeler ilk ve son kodlama süreçlerinin ardından odak kodlar elde edilmiştir. Her soru başlığı için hazırlanmış odak kod tabloları değerlendirildikten sonra elde edilen sonuçlar tartışılmıştır. Son tahlilde katılımcıların, ulus devletlerin ekonomik, siyasal, teknolojik açıdan geri kaldığı, küresel şirketlerin aşırı güçlendiği, devletlere karşı güvenin azaldığı, gelecekte devletler ve şirketlerin daha fazla iş birliği içinde olacakları, kültürel tek tipleşmenin ulusal kimliğe zarar verdiği yönünde söylemlerin ortak kanaate dönüştüğü gözlemlenmiştir.