{"title":"Yetkisiz Temsilci ile Hukuki İşlem Yapan Üçüncü Kişinin Korunmasına İlişkin TBK m. 41/II, 42/III ve 45 Hükümlerinin Değerlendirilmesi","authors":"Duygu Koçakdiker","doi":"10.52273/sduhfd..1473825","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"Yetkisi olmaksızın başkası adına ve hesabına hareket eden kişi yetkisiz temsilcidir. Yasa koyucu, yetkisiz temsilcinin yaptığı işlemle bağlı olup olmama noktasında, temsil olunana onama yetkisi tanıyarak onu korumaktadır. TBK m. 46/I hükmünde, yetkisiz bir temsilcinin yaptığı işlemin, onay vermedikçe, temsil olunanı bağlamayacağı düzenlenmiştir (TBK m. 46/I). Bununla birlikte kendisine bildirilen temsil yetkisinin varlığına ve kapsamına güvenerek temsilci ile işlem yapan üçüncü kişinin korunması amacıyla da bu genel kuralın istisnaları düzenlenmiştir (TBK m. 41/II, 42/III, 44/II, 45). Koruma, somut olayın özelliğine göre, temsil olunanın, yetkisiz temsile rağmen işlemle bağlı tutulması ya da yetkisi sona eren temsilciye daha önce verilen temsil belgesinin geri alınması için gerekeni yapmayan temsil olunan veya haleflerinin, iyiniyetli üçüncü kişilerin bundan doğan olumsuz zararını gidermesi yoluyla gerçekleşmektedir. Yetkisiz temsile rağmen temsil olunanın işlemle bağlı tutulması, üçüncü kişinin tam korunması, olumsuz zararın giderimi ise kısmi korunması olarak ifade edilmektedir. Konumuz üçüncü kişinin güveninin tam korunduğu halleri kapsamaktadır (TBK m. 41/II, 42/III, 45). Üçüncü kişinin tam korunduğu hallerde yetki eksikliğine rağmen yapılan işlem hüküm ve sonuçlarını doğurmakta ve temsil olunanı bağlamaktadır. Bu doğrultuda, işleme yetkisiz temsile ilişkin hükümler yerine doğrudan temsile ilişkin hükümler uygulanmaktadır.","PeriodicalId":510856,"journal":{"name":"Süleyman Demirel Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi","volume":" 36","pages":""},"PeriodicalIF":0.0000,"publicationDate":"2024-06-08","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"0","resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"Süleyman Demirel Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi","FirstCategoryId":"1085","ListUrlMain":"https://doi.org/10.52273/sduhfd..1473825","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"","JCRName":"","Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
Abstract
Yetkisi olmaksızın başkası adına ve hesabına hareket eden kişi yetkisiz temsilcidir. Yasa koyucu, yetkisiz temsilcinin yaptığı işlemle bağlı olup olmama noktasında, temsil olunana onama yetkisi tanıyarak onu korumaktadır. TBK m. 46/I hükmünde, yetkisiz bir temsilcinin yaptığı işlemin, onay vermedikçe, temsil olunanı bağlamayacağı düzenlenmiştir (TBK m. 46/I). Bununla birlikte kendisine bildirilen temsil yetkisinin varlığına ve kapsamına güvenerek temsilci ile işlem yapan üçüncü kişinin korunması amacıyla da bu genel kuralın istisnaları düzenlenmiştir (TBK m. 41/II, 42/III, 44/II, 45). Koruma, somut olayın özelliğine göre, temsil olunanın, yetkisiz temsile rağmen işlemle bağlı tutulması ya da yetkisi sona eren temsilciye daha önce verilen temsil belgesinin geri alınması için gerekeni yapmayan temsil olunan veya haleflerinin, iyiniyetli üçüncü kişilerin bundan doğan olumsuz zararını gidermesi yoluyla gerçekleşmektedir. Yetkisiz temsile rağmen temsil olunanın işlemle bağlı tutulması, üçüncü kişinin tam korunması, olumsuz zararın giderimi ise kısmi korunması olarak ifade edilmektedir. Konumuz üçüncü kişinin güveninin tam korunduğu halleri kapsamaktadır (TBK m. 41/II, 42/III, 45). Üçüncü kişinin tam korunduğu hallerde yetki eksikliğine rağmen yapılan işlem hüküm ve sonuçlarını doğurmakta ve temsil olunanı bağlamaktadır. Bu doğrultuda, işleme yetkisiz temsile ilişkin hükümler yerine doğrudan temsile ilişkin hükümler uygulanmaktadır.