{"title":"Analysis of Narrations about Ṣalātal-Tasbīḥ and Evaluation of Fiqh Views","authors":"İsmail Yalçin","doi":"10.35415/sirnakifd.1229855","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"Nâfile namazlar arasında ismi geçen tesbih namazı hakkında fıkıh literatüründe derin ihtilaflar bulunmaktadır. İhtilafların temel kaynağı tesbih namazı hakkındaki rivayetlerdir. Belli kişileri hedef alan rivayetlerde çok büyük mükâfat vaadiyle tarif edilen tesbih namazı, içinde her rekâtta önce on beş sonra onlu bloklar halinde yetmiş beş ve dört rekâtta toplam üç yüz tesbih cümlesi söylenen bir namazdır. Bu namazı Hz. Peygamber ve ashabından herhangi birinin kıldığına dair bir rivayet nakledilmemiştir. Rivayet kaynaklarında yer alan haberlere rağmen tesbih namazı ilk dönem fıkıh eserlerinde neredeyse hiç yer almazken sonraki eserlerin de birçoğunda zikredilmemiştir. Rivayetler hakkında hadis ve fıkıh eserlerinde yapılan değerlendirmelerde; tesbih namazı kılmanın çok faziletli olduğu, kılınmasında bir beis olmadığı ve kılınmasının bidat olduğu şeklinde başlıca üç eğilim tebarüz etmiştir. Tarihi süreçte özellikle iki uçta yer alan görüş sahipleri arasında karşılıklı olarak deliller kendi görüşlerini tahkim edecek şekilde değerlendirilmiştir. Günümüzde bazı dini çevrelerde tesbih namazını cemaatle kılmak için davet ve teşvikler yapılırken diğer bazılarında tesbih namazı bidat olarak telakki edilmektedir. Bu araştırmada tesbih namazı hakkında rivayet kaynaklarından başlayarak günümüze kadar yapılan değerlendirmeler eleştirel bir yaklaşımla gözden geçirilmiş ve yeni bir değerlendirme yapılmaya çalışılmıştır. Yapılan değerlendirmeler sonucunda Hz. Peygamber’in Müslümanların geneline tavsiye ettiği nâfileler arasında tesbih namazının bulunmadığı, bu sebeple bireysel olarak tesbih namazı kılmada bir sorun görülmese de faziletini abartarak insanları tesbih namazı cemaatine davet etmenin ve cemaatle tesbih namazı kıldırmanın doğru olmadığı kanaatine ulaşılmıştır.","PeriodicalId":33450,"journal":{"name":"Sirnak Universitesi Ilahiyat Fakultesi Dergisi","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.1000,"publicationDate":"2023-05-04","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"0","resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"Sirnak Universitesi Ilahiyat Fakultesi Dergisi","FirstCategoryId":"1085","ListUrlMain":"https://doi.org/10.35415/sirnakifd.1229855","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"0","JCRName":"RELIGION","Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
Abstract
Nâfile namazlar arasında ismi geçen tesbih namazı hakkında fıkıh literatüründe derin ihtilaflar bulunmaktadır. İhtilafların temel kaynağı tesbih namazı hakkındaki rivayetlerdir. Belli kişileri hedef alan rivayetlerde çok büyük mükâfat vaadiyle tarif edilen tesbih namazı, içinde her rekâtta önce on beş sonra onlu bloklar halinde yetmiş beş ve dört rekâtta toplam üç yüz tesbih cümlesi söylenen bir namazdır. Bu namazı Hz. Peygamber ve ashabından herhangi birinin kıldığına dair bir rivayet nakledilmemiştir. Rivayet kaynaklarında yer alan haberlere rağmen tesbih namazı ilk dönem fıkıh eserlerinde neredeyse hiç yer almazken sonraki eserlerin de birçoğunda zikredilmemiştir. Rivayetler hakkında hadis ve fıkıh eserlerinde yapılan değerlendirmelerde; tesbih namazı kılmanın çok faziletli olduğu, kılınmasında bir beis olmadığı ve kılınmasının bidat olduğu şeklinde başlıca üç eğilim tebarüz etmiştir. Tarihi süreçte özellikle iki uçta yer alan görüş sahipleri arasında karşılıklı olarak deliller kendi görüşlerini tahkim edecek şekilde değerlendirilmiştir. Günümüzde bazı dini çevrelerde tesbih namazını cemaatle kılmak için davet ve teşvikler yapılırken diğer bazılarında tesbih namazı bidat olarak telakki edilmektedir. Bu araştırmada tesbih namazı hakkında rivayet kaynaklarından başlayarak günümüze kadar yapılan değerlendirmeler eleştirel bir yaklaşımla gözden geçirilmiş ve yeni bir değerlendirme yapılmaya çalışılmıştır. Yapılan değerlendirmeler sonucunda Hz. Peygamber’in Müslümanların geneline tavsiye ettiği nâfileler arasında tesbih namazının bulunmadığı, bu sebeple bireysel olarak tesbih namazı kılmada bir sorun görülmese de faziletini abartarak insanları tesbih namazı cemaatine davet etmenin ve cemaatle tesbih namazı kıldırmanın doğru olmadığı kanaatine ulaşılmıştır.