{"title":"我有马图里德对以色列的态度","authors":"Yusuf Ağkuş","doi":"10.33420/marife.1101970","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"Bu çalışmada İsrâiliyat’ın çerçevesine dâhil edilebileceğini düşündüğümüz rivayetler hakkında Mâtürîdî’nin ne düşündüğü, söz konusu rivayetlere karşı tefsirinde nasıl bir yaklaşım sergilediği ele alınmaya çalışılmıştır. Son asırda Mâtürîdî hakkında birçok çalışma yapılmış olmasına rağmen yaptığımız araştırmalara göre onun İsrâiliyat hakkındaki yaklaşımını kuşatıcı şekilde ele alan, kategorize eden ve örneklendiren bir çalışma bulunmamaktadır. Bazı çalışmalarda Mâtürîdî’nin tefsirinde İsrâilî olduğu düşünülerek yer verilen rivayetler birkaç başlık altında tasnif edilmeye çalışılmışsa da bu tasnifin yeterli olduğunu söylemek kanaatimizce mümkün değildir. Bu çalışmalarda İsrâiliyat olarak aktarılan örnekler, görebildiğimiz kadarıyla Mâtürîdî’nin ya eleştirdiği ya sükût ettiği ya da doğru olup olmadığı bilinemez dediği rivayetlerden oluşmaktadır. Dolayısıyla İsrâiliyat çerçevesine dâhil edilebilecek bir rivayeti Mâtürîdî’nin ayetlerin anlaşılmasında yardımcı unsur olarak kullandığına dair bir örneğe söz konusu çalışmalarda yer verilmemiştir. Mâtürîdî hakkında yapılan bazı çalışmalarda onun İsrâiliyat hakkındaki düşüncesine kısmen değinilmiş olsa da özel olarak İsrâiliyat’ın konu edildiği, hassaten İsrâiliyat’ın tarihçesinin belirlenmeye çalışıldığı araştırmalarda Mâtürîdî’nin sürece dâhil edilmediği görülmektedir. \nMâtürîdî geçmiş toplumlar, peygamberler hakkında sadece Kur’an’da yer alan bilgilere veya Hz. Peygamber’e aidiyeti kesin olan rivayetlere itibar edilmesi gerektiğini belirtir. Ona göre geçmiş ümmetlerle ilgili bu iki kaynaktan gelen bilgiler Hz. Peygamber’in peygamberliğini ispat etmektedir. Bu iki kaynak dışında nakledilen bilgilerin önceki ümmetlerin kitaplarında yer alan bilgilerle çelişmesi ise o dinlere mensup insanların Hz. Peygamber’in peygamberliğini kabul etmemesine neden olur. Dolayısıyla böyle olumsuz bir durumun ortaya çıkmaması için ayetlerin izahında bu tarz rivayetlerden kaçınmak gerekir. İsrâiliyat kavramını kullanmasa da bu tarz ifadelerinden dolayı Mâtürîdî’nin İsrâiliyat hakkında değerlendirmeler yaptığı, teorik olarak İsrâiliyat’a karşı çıktığı söylenebilir. Mâtürîdî’nin bu konuda Mu‘tezilî âlim Ebu Bekir el-Esam’a yapmış olduğu bazı atıflar da, onun İsrâiliyat hakkındaki yaklaşımının oluşmasında Esam’ın etkisinin olabileceğini akla getirmektedir. \nBu çalışma, Mâtürîdî’nin Te’vîlâtü’l-Kur’ân adlı eserinde yukarıda teorik olarak çerçevesi anlatılmaya çalışılan yaklaşım tarzı ile kıssaların anlatıldığı ayetlerin izahında yer verdiği, İsrâiliyat kaynaklı olabileceğini düşündüğümüz rivayetler üzerinden gerçekleştirilmiştir. Çalışmada Mâtürîdî’nin İsrâiliyat’a yer verip vermemesi hakkında doğru-yanlış, iyi-kötü şeklinde bir yargıya varmaktan ziyade, Te’vîlât özelinde iç tutarlılığın olup olmadığı üzerinde değerlendirmelerde bulunulmuştur. \nMâtürîdî’nin tefsirinde yer verdiği İsrâilî olabileceğini düşündüğümüz rivayetler beş başlık altında kategorize edilmeye çalışılmıştır. Böylelikle de onun pratik anlamda İsrâiliyat’a yaklaşımı tespit edilmeye çalışılmıştır. İlk başlık altında Mâtürîdî’nin ayetin izahında istifade ettiği düşünülen örnekler yer verilmiştir. Söz konusu örnekler kanaatimizce çok fazla olmasa da Mâtürîdî’nin, tefsirinde ayetlerin izahında istifade etmek amacıyla İsrâiliyat’a yer verdiğini göstermektedir. Dolayısıyla bu örnekler Mâtürîdî’nin İsrâiliyat’ı tamamen reddetmediğini göstermektedir. Aynı zamanda bu örneklerin varlığı İsrâiliyat konusunda Te’vîlât’ta teorinin pratiğe tam manasıyla mutabık olmadığını göstermektedir. Te’vilât’taki bu durumu kanaatimizce Mâtürîdî’nin tefsir-te’vil teorisiyle izah etmekte de mümkün gözükmemektedir. İkinci başlık altında ise Mâtürîdî’nin naklettikten sonra hiçbir değerlendirmede bulunmadığı rivayetlere yer verilmiştir. Bu örnekler onun söz konusu rivayetleri tamamen benimsediği anlamına gelmese de sükût etmesi zımnen de olsa ayetlerin bu rivayetler çerçevesinde anlaşılmasının mahzurlu olmayacağını ima ettiği anlamına gelmektedir. Nakletmeden bilmeye gerek yok dediği ve eleştirdiği rivayetlere yer verilen üçüncü ve dördüncü başlıklar altında ele alınan örnekler onun bu rivayetleri tasvib etmediğini göstermektedir.","PeriodicalId":33325,"journal":{"name":"Marife Dini Arastirmalar Dergisi","volume":"1 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0000,"publicationDate":"2022-06-24","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"0","resultStr":"{\"title\":\"Imam Māturīd's Approach to Isrāiliyat\",\"authors\":\"Yusuf Ağkuş\",\"doi\":\"10.33420/marife.1101970\",\"DOIUrl\":null,\"url\":null,\"abstract\":\"Bu çalışmada İsrâiliyat’ın çerçevesine dâhil edilebileceğini düşündüğümüz rivayetler hakkında Mâtürîdî’nin ne düşündüğü, söz konusu rivayetlere karşı tefsirinde nasıl bir yaklaşım sergilediği ele alınmaya çalışılmıştır. Son asırda Mâtürîdî hakkında birçok çalışma yapılmış olmasına rağmen yaptığımız araştırmalara göre onun İsrâiliyat hakkındaki yaklaşımını kuşatıcı şekilde ele alan, kategorize eden ve örneklendiren bir çalışma bulunmamaktadır. Bazı çalışmalarda Mâtürîdî’nin tefsirinde İsrâilî olduğu düşünülerek yer verilen rivayetler birkaç başlık altında tasnif edilmeye çalışılmışsa da bu tasnifin yeterli olduğunu söylemek kanaatimizce mümkün değildir. Bu çalışmalarda İsrâiliyat olarak aktarılan örnekler, görebildiğimiz kadarıyla Mâtürîdî’nin ya eleştirdiği ya sükût ettiği ya da doğru olup olmadığı bilinemez dediği rivayetlerden oluşmaktadır. Dolayısıyla İsrâiliyat çerçevesine dâhil edilebilecek bir rivayeti Mâtürîdî’nin ayetlerin anlaşılmasında yardımcı unsur olarak kullandığına dair bir örneğe söz konusu çalışmalarda yer verilmemiştir. Mâtürîdî hakkında yapılan bazı çalışmalarda onun İsrâiliyat hakkındaki düşüncesine kısmen değinilmiş olsa da özel olarak İsrâiliyat’ın konu edildiği, hassaten İsrâiliyat’ın tarihçesinin belirlenmeye çalışıldığı araştırmalarda Mâtürîdî’nin sürece dâhil edilmediği görülmektedir. \\nMâtürîdî geçmiş toplumlar, peygamberler hakkında sadece Kur’an’da yer alan bilgilere veya Hz. Peygamber’e aidiyeti kesin olan rivayetlere itibar edilmesi gerektiğini belirtir. Ona göre geçmiş ümmetlerle ilgili bu iki kaynaktan gelen bilgiler Hz. Peygamber’in peygamberliğini ispat etmektedir. Bu iki kaynak dışında nakledilen bilgilerin önceki ümmetlerin kitaplarında yer alan bilgilerle çelişmesi ise o dinlere mensup insanların Hz. Peygamber’in peygamberliğini kabul etmemesine neden olur. Dolayısıyla böyle olumsuz bir durumun ortaya çıkmaması için ayetlerin izahında bu tarz rivayetlerden kaçınmak gerekir. İsrâiliyat kavramını kullanmasa da bu tarz ifadelerinden dolayı Mâtürîdî’nin İsrâiliyat hakkında değerlendirmeler yaptığı, teorik olarak İsrâiliyat’a karşı çıktığı söylenebilir. Mâtürîdî’nin bu konuda Mu‘tezilî âlim Ebu Bekir el-Esam’a yapmış olduğu bazı atıflar da, onun İsrâiliyat hakkındaki yaklaşımının oluşmasında Esam’ın etkisinin olabileceğini akla getirmektedir. \\nBu çalışma, Mâtürîdî’nin Te’vîlâtü’l-Kur’ân adlı eserinde yukarıda teorik olarak çerçevesi anlatılmaya çalışılan yaklaşım tarzı ile kıssaların anlatıldığı ayetlerin izahında yer verdiği, İsrâiliyat kaynaklı olabileceğini düşündüğümüz rivayetler üzerinden gerçekleştirilmiştir. Çalışmada Mâtürîdî’nin İsrâiliyat’a yer verip vermemesi hakkında doğru-yanlış, iyi-kötü şeklinde bir yargıya varmaktan ziyade, Te’vîlât özelinde iç tutarlılığın olup olmadığı üzerinde değerlendirmelerde bulunulmuştur. \\nMâtürîdî’nin tefsirinde yer verdiği İsrâilî olabileceğini düşündüğümüz rivayetler beş başlık altında kategorize edilmeye çalışılmıştır. Böylelikle de onun pratik anlamda İsrâiliyat’a yaklaşımı tespit edilmeye çalışılmıştır. İlk başlık altında Mâtürîdî’nin ayetin izahında istifade ettiği düşünülen örnekler yer verilmiştir. Söz konusu örnekler kanaatimizce çok fazla olmasa da Mâtürîdî’nin, tefsirinde ayetlerin izahında istifade etmek amacıyla İsrâiliyat’a yer verdiğini göstermektedir. Dolayısıyla bu örnekler Mâtürîdî’nin İsrâiliyat’ı tamamen reddetmediğini göstermektedir. Aynı zamanda bu örneklerin varlığı İsrâiliyat konusunda Te’vîlât’ta teorinin pratiğe tam manasıyla mutabık olmadığını göstermektedir. Te’vilât’taki bu durumu kanaatimizce Mâtürîdî’nin tefsir-te’vil teorisiyle izah etmekte de mümkün gözükmemektedir. İkinci başlık altında ise Mâtürîdî’nin naklettikten sonra hiçbir değerlendirmede bulunmadığı rivayetlere yer verilmiştir. Bu örnekler onun söz konusu rivayetleri tamamen benimsediği anlamına gelmese de sükût etmesi zımnen de olsa ayetlerin bu rivayetler çerçevesinde anlaşılmasının mahzurlu olmayacağını ima ettiği anlamına gelmektedir. Nakletmeden bilmeye gerek yok dediği ve eleştirdiği rivayetlere yer verilen üçüncü ve dördüncü başlıklar altında ele alınan örnekler onun bu rivayetleri tasvib etmediğini göstermektedir.\",\"PeriodicalId\":33325,\"journal\":{\"name\":\"Marife Dini Arastirmalar Dergisi\",\"volume\":\"1 1\",\"pages\":\"\"},\"PeriodicalIF\":0.0000,\"publicationDate\":\"2022-06-24\",\"publicationTypes\":\"Journal Article\",\"fieldsOfStudy\":null,\"isOpenAccess\":false,\"openAccessPdf\":\"\",\"citationCount\":\"0\",\"resultStr\":null,\"platform\":\"Semanticscholar\",\"paperid\":null,\"PeriodicalName\":\"Marife Dini Arastirmalar Dergisi\",\"FirstCategoryId\":\"1085\",\"ListUrlMain\":\"https://doi.org/10.33420/marife.1101970\",\"RegionNum\":0,\"RegionCategory\":null,\"ArticlePicture\":[],\"TitleCN\":null,\"AbstractTextCN\":null,\"PMCID\":null,\"EPubDate\":\"\",\"PubModel\":\"\",\"JCR\":\"\",\"JCRName\":\"\",\"Score\":null,\"Total\":0}","platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"Marife Dini Arastirmalar Dergisi","FirstCategoryId":"1085","ListUrlMain":"https://doi.org/10.33420/marife.1101970","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"","JCRName":"","Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
摘要
当时,马德里对我们认为会被引入以色列框架的对抗的看法是它对对抗的反应。近年来,尽管已经对马德里进行了许多研究,但没有任何工作能够更接近以色列,对其进行分类和建模。Bazıçalışmalarda Mâtürîdî'nin tefsirideïsrâilîolduğu düşüünülerek是一位经验丰富的企业家。在这些研究中,以色列的例子是我们可以看到马德里是否受到批评或失败的机会之一。因此,没有一个竞争的例子可以归因于以色列的框架,这有助于理解马德里的迹象。在关于这个问题的一些工作中,尽管它改变了对以色列的看法,但特别明显的是,以色列最近没有受到调查,特别是在以色列历史上。除了《古兰经》中的内容外,古人对先知一无所知。规定必须承认向先知提供某些援助的机会。据他介绍,这两个信息来源都来自过去的社区Hz。这是为了证明先知的信息。如果在这两个来源之外传递的信息与前几代人的书籍中的信息相混淆,那么赫兹就是在倾听人们的声音。这是因为他不接受信使。Dolayısıyla böyle olumsuz bir durumun ortayaçıkmamasıiçin ayetlerin izahında bu tarz rivayetlerden kaç。如果以色列不使用这个概念,可以说它在理论上反对以色列评估以色列。摩西为以布别基以拦所造的马中,有一些是聪明人,他们想起以拦走近以色列的时候,可能有效果。这项工作是在我们认为它可以成为以色列来源的机会上进行的,根据它更接近和更接近结构理论的方式,在名为Te'vilitat'-Quran的作品中。据评估,海关当局没有参与以色列的工作,除非他们的判断是错误的。我们认为可能是以色列的对手,在马德里的解释中,已经被试图将其分为五个标题。因此,在实践中,他试图确定我对以色列的态度。以下是第一章的例子,其中的诗句使用。这个词的例子是,他放置以色列是为了将其作为证据,尽管它不是我们的血液。因此,这些例子表明,马德里并没有完全拒绝以色列。Aynızamanda buörneklerin varlığıísrâiliyat konusunda Te'vîlât'ta teorinin pratiğe tam manasıyla mutaık olmadı。这座城市的这种情况在我们的卡纳塔主义中无法用马德里的知识分子身份理论来解释。在第二个标题下,马德里队转会后没有进行任何评估。这些例子意味着,尽管很难降低其竞争力,但这并不意味着这些迹象在这些竞争对手的框架内不会丢脸。他说,在被调动之前,他不需要知道比赛第三章和第四章中的例子,这表明他不认可这些对手。
Bu çalışmada İsrâiliyat’ın çerçevesine dâhil edilebileceğini düşündüğümüz rivayetler hakkında Mâtürîdî’nin ne düşündüğü, söz konusu rivayetlere karşı tefsirinde nasıl bir yaklaşım sergilediği ele alınmaya çalışılmıştır. Son asırda Mâtürîdî hakkında birçok çalışma yapılmış olmasına rağmen yaptığımız araştırmalara göre onun İsrâiliyat hakkındaki yaklaşımını kuşatıcı şekilde ele alan, kategorize eden ve örneklendiren bir çalışma bulunmamaktadır. Bazı çalışmalarda Mâtürîdî’nin tefsirinde İsrâilî olduğu düşünülerek yer verilen rivayetler birkaç başlık altında tasnif edilmeye çalışılmışsa da bu tasnifin yeterli olduğunu söylemek kanaatimizce mümkün değildir. Bu çalışmalarda İsrâiliyat olarak aktarılan örnekler, görebildiğimiz kadarıyla Mâtürîdî’nin ya eleştirdiği ya sükût ettiği ya da doğru olup olmadığı bilinemez dediği rivayetlerden oluşmaktadır. Dolayısıyla İsrâiliyat çerçevesine dâhil edilebilecek bir rivayeti Mâtürîdî’nin ayetlerin anlaşılmasında yardımcı unsur olarak kullandığına dair bir örneğe söz konusu çalışmalarda yer verilmemiştir. Mâtürîdî hakkında yapılan bazı çalışmalarda onun İsrâiliyat hakkındaki düşüncesine kısmen değinilmiş olsa da özel olarak İsrâiliyat’ın konu edildiği, hassaten İsrâiliyat’ın tarihçesinin belirlenmeye çalışıldığı araştırmalarda Mâtürîdî’nin sürece dâhil edilmediği görülmektedir.
Mâtürîdî geçmiş toplumlar, peygamberler hakkında sadece Kur’an’da yer alan bilgilere veya Hz. Peygamber’e aidiyeti kesin olan rivayetlere itibar edilmesi gerektiğini belirtir. Ona göre geçmiş ümmetlerle ilgili bu iki kaynaktan gelen bilgiler Hz. Peygamber’in peygamberliğini ispat etmektedir. Bu iki kaynak dışında nakledilen bilgilerin önceki ümmetlerin kitaplarında yer alan bilgilerle çelişmesi ise o dinlere mensup insanların Hz. Peygamber’in peygamberliğini kabul etmemesine neden olur. Dolayısıyla böyle olumsuz bir durumun ortaya çıkmaması için ayetlerin izahında bu tarz rivayetlerden kaçınmak gerekir. İsrâiliyat kavramını kullanmasa da bu tarz ifadelerinden dolayı Mâtürîdî’nin İsrâiliyat hakkında değerlendirmeler yaptığı, teorik olarak İsrâiliyat’a karşı çıktığı söylenebilir. Mâtürîdî’nin bu konuda Mu‘tezilî âlim Ebu Bekir el-Esam’a yapmış olduğu bazı atıflar da, onun İsrâiliyat hakkındaki yaklaşımının oluşmasında Esam’ın etkisinin olabileceğini akla getirmektedir.
Bu çalışma, Mâtürîdî’nin Te’vîlâtü’l-Kur’ân adlı eserinde yukarıda teorik olarak çerçevesi anlatılmaya çalışılan yaklaşım tarzı ile kıssaların anlatıldığı ayetlerin izahında yer verdiği, İsrâiliyat kaynaklı olabileceğini düşündüğümüz rivayetler üzerinden gerçekleştirilmiştir. Çalışmada Mâtürîdî’nin İsrâiliyat’a yer verip vermemesi hakkında doğru-yanlış, iyi-kötü şeklinde bir yargıya varmaktan ziyade, Te’vîlât özelinde iç tutarlılığın olup olmadığı üzerinde değerlendirmelerde bulunulmuştur.
Mâtürîdî’nin tefsirinde yer verdiği İsrâilî olabileceğini düşündüğümüz rivayetler beş başlık altında kategorize edilmeye çalışılmıştır. Böylelikle de onun pratik anlamda İsrâiliyat’a yaklaşımı tespit edilmeye çalışılmıştır. İlk başlık altında Mâtürîdî’nin ayetin izahında istifade ettiği düşünülen örnekler yer verilmiştir. Söz konusu örnekler kanaatimizce çok fazla olmasa da Mâtürîdî’nin, tefsirinde ayetlerin izahında istifade etmek amacıyla İsrâiliyat’a yer verdiğini göstermektedir. Dolayısıyla bu örnekler Mâtürîdî’nin İsrâiliyat’ı tamamen reddetmediğini göstermektedir. Aynı zamanda bu örneklerin varlığı İsrâiliyat konusunda Te’vîlât’ta teorinin pratiğe tam manasıyla mutabık olmadığını göstermektedir. Te’vilât’taki bu durumu kanaatimizce Mâtürîdî’nin tefsir-te’vil teorisiyle izah etmekte de mümkün gözükmemektedir. İkinci başlık altında ise Mâtürîdî’nin naklettikten sonra hiçbir değerlendirmede bulunmadığı rivayetlere yer verilmiştir. Bu örnekler onun söz konusu rivayetleri tamamen benimsediği anlamına gelmese de sükût etmesi zımnen de olsa ayetlerin bu rivayetler çerçevesinde anlaşılmasının mahzurlu olmayacağını ima ettiği anlamına gelmektedir. Nakletmeden bilmeye gerek yok dediği ve eleştirdiği rivayetlere yer verilen üçüncü ve dördüncü başlıklar altında ele alınan örnekler onun bu rivayetleri tasvib etmediğini göstermektedir.