The concept of person and legal personality (dhimmah) in Islamic Law

Hasan Hacak
{"title":"The concept of person and legal personality (dhimmah) in Islamic Law","authors":"Hasan Hacak","doi":"10.15370/maruifd.1370833","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"Türk ve Kara Avrupası hukukunda hukukun öznesi kişilerdir ve iki tür kişi vardır: gerçek kişiler ve tüzel kişiler. Gerçek kişi dediğimiz insanlar doğum ile ölüm arasında hukuk öznesidir. Reşit olan kişiler hem hak hem de fiil ehliyetine sahipken reşit olmayanlar sadece hak ehliyetine sahiptir. İslam hukukunda ise hukuki kişiliği ve hukukun öznesini ifade etmek için iki temel ve birbiriyle yarışan kavram üretilmiştir. Bunların ilki mükellef diğeri ise zimmettir. Hukukun öznesini mükellef kavramı ile ifade edenler eda eh-liyeti üzerinden bir tanımlama getirmiştir. Buna göre mükellef akıl, buluğ ve rüşt şartını taşıyan insanlar-dır. Hukuk ve şerʿî hitap bunların fiilleriyle ilgilidir. Ancak mükellef terimi çocuk, akıl hastası vb. gibi fiil-lerine sonuç bağlanabilen, hak ve borç sahibi olan insanları dışlamakta, adeta hukukun dışına itmekte-dir. Burada ortaya çıkan boşluğu elimizdeki metinler noktasından baktığımızda Debûsî doldurmuş ve hukukun öznesinin mükellef değil, zimmet sahibi insan olduğunu belirtmiştir. Debûsî’den sonra artık hu-kukun temel konusu mükellefin fiilleri değil zimmet sahibi varlığın hak ve borçlarıdır. Ehliyet de sadece eda/fiil ehliyeti değildir ayrıca vücûb/hak ehliyeti söz konusudur. Vücûb ehliyeti zimmet ile benzer bir an-lama sahiptir. İnsan doğumdan ölüme kadar zimmet ve vücûb ehliyeti sahibidir. Bu anlamıyla zimmeti kısaca kişilik olarak ifade edebiliriz. Zimmet terimi Hanefilerin dışındaki bazı mezheplerde zaman za-man mükellef kavramıyla yakın bir içeriğe sahip olarak zaman zaman da Hanefilerdeki kapsamıyla kullanılır. Kişilik Türk ve Kara Avrupası hukukunda olduğu gibi İslam hukukunda da sağ doğumla baş-lar ve ölümle sona erer.","PeriodicalId":486815,"journal":{"name":"Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi dergisi","volume":"37 7","pages":""},"PeriodicalIF":0.0000,"publicationDate":"2023-12-22","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"0","resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi dergisi","FirstCategoryId":"0","ListUrlMain":"https://doi.org/10.15370/maruifd.1370833","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"","JCRName":"","Score":null,"Total":0}
引用次数: 0

Abstract

Türk ve Kara Avrupası hukukunda hukukun öznesi kişilerdir ve iki tür kişi vardır: gerçek kişiler ve tüzel kişiler. Gerçek kişi dediğimiz insanlar doğum ile ölüm arasında hukuk öznesidir. Reşit olan kişiler hem hak hem de fiil ehliyetine sahipken reşit olmayanlar sadece hak ehliyetine sahiptir. İslam hukukunda ise hukuki kişiliği ve hukukun öznesini ifade etmek için iki temel ve birbiriyle yarışan kavram üretilmiştir. Bunların ilki mükellef diğeri ise zimmettir. Hukukun öznesini mükellef kavramı ile ifade edenler eda eh-liyeti üzerinden bir tanımlama getirmiştir. Buna göre mükellef akıl, buluğ ve rüşt şartını taşıyan insanlar-dır. Hukuk ve şerʿî hitap bunların fiilleriyle ilgilidir. Ancak mükellef terimi çocuk, akıl hastası vb. gibi fiil-lerine sonuç bağlanabilen, hak ve borç sahibi olan insanları dışlamakta, adeta hukukun dışına itmekte-dir. Burada ortaya çıkan boşluğu elimizdeki metinler noktasından baktığımızda Debûsî doldurmuş ve hukukun öznesinin mükellef değil, zimmet sahibi insan olduğunu belirtmiştir. Debûsî’den sonra artık hu-kukun temel konusu mükellefin fiilleri değil zimmet sahibi varlığın hak ve borçlarıdır. Ehliyet de sadece eda/fiil ehliyeti değildir ayrıca vücûb/hak ehliyeti söz konusudur. Vücûb ehliyeti zimmet ile benzer bir an-lama sahiptir. İnsan doğumdan ölüme kadar zimmet ve vücûb ehliyeti sahibidir. Bu anlamıyla zimmeti kısaca kişilik olarak ifade edebiliriz. Zimmet terimi Hanefilerin dışındaki bazı mezheplerde zaman za-man mükellef kavramıyla yakın bir içeriğe sahip olarak zaman zaman da Hanefilerdeki kapsamıyla kullanılır. Kişilik Türk ve Kara Avrupası hukukunda olduğu gibi İslam hukukunda da sağ doğumla baş-lar ve ölümle sona erer.
查看原文
分享 分享
微信好友 朋友圈 QQ好友 复制链接
本刊更多论文
伊斯兰法中的人和法律人格(dhimmah)概念
在土耳其和欧洲大陆的法律中,法律的主体是人,而人有两种类型:自然人和法人。自然人是出生至死亡期间的法律主体。达到法定年龄的人既有行为能力,也有权利能力,而未成年人只有权利能力。在伊斯兰法中,产生了两个基本的、相互竞争的概念来表述法律人格和法律主体。第一个是纳税人,另一个是 "dhimma"。以纳税人概念表述法律主体的人提出了基于履约能力的定义。因此,纳税人是符合理性、青春期和成熟期条件的人。法律和 sharʿī 涉及的是他们的行为。然而,"义务人 "一词将儿童、精神病患者等拥有权利和债务、其行为会产生后果的人排除在外,几乎将他们排除在法律之外。从我们所掌握的文本来看,德布西填补了这里出现的空白,并指出法律的主体不是纳税人,而是拥有 dhimma 的人。德布西之后,法律的主体不再是纳税人的行为,而是 "dhimmi "的权利和债务。行为能力不仅指行为/活动能力,还包括 wujūb/权利能力。wujūb 的能力与 dhimma 具有相似的含义。一个人从出生到死亡,都具有 "dhimma "和 "wujūb "的能力。从这个意义上讲,我们可以将 "dhimma "简要地表述为 "人格"。在哈乃斐教派以外的一些教派中,"dhimma "一词有时与 "义务人 "的概念相似,有时与哈乃斐教派的范围相同。在伊斯兰法中,正如在土耳其法和欧洲大陆法中一样,人格始于出生,终于死亡。
本文章由计算机程序翻译,如有差异,请以英文原文为准。
求助全文
约1分钟内获得全文 去求助
来源期刊
自引率
0.00%
发文量
0
期刊最新文献
The concept of person and legal personality (dhimmah) in Islamic Law A Work on the Grammar of the Arabic Language Written in Ottoman Turkish by ‘Ābidīn Pasha: Ber Ṭarz-ı Nevīn Naḥv-i ‘Arabī Son Dönem Muʿtezilesinde İmamet Düşüncesi Osmanlı’da Belağat Ne İşe Yarar? El-Hâşiyetü’l- Cedîde ‘Alâ Şerhi ‘İsami’l-Ferîde’de İlmî Literatür ve Kavram İnşası Unpublished Poems of Reşid Âkif Pasha
×
引用
GB/T 7714-2015
复制
MLA
复制
APA
复制
导出至
BibTeX EndNote RefMan NoteFirst NoteExpress
×
×
提示
您的信息不完整,为了账户安全,请先补充。
现在去补充
×
提示
您因"违规操作"
具体请查看互助需知
我知道了
×
提示
现在去查看 取消
×
提示
确定
0
微信
客服QQ
Book学术公众号 扫码关注我们
反馈
×
意见反馈
请填写您的意见或建议
请填写您的手机或邮箱
已复制链接
已复制链接
快去分享给好友吧!
我知道了
×
扫码分享
扫码分享
Book学术官方微信
Book学术文献互助
Book学术文献互助群
群 号:481959085
Book学术
文献互助 智能选刊 最新文献 互助须知 联系我们:info@booksci.cn
Book学术提供免费学术资源搜索服务,方便国内外学者检索中英文文献。致力于提供最便捷和优质的服务体验。
Copyright © 2023 Book学术 All rights reserved.
ghs 京公网安备 11010802042870号 京ICP备2023020795号-1