{"title":"Kütahya masallarında ötekileştirilen kadınlık rolü: maktul kadınlar","authors":"Derya ÖZCAN GÜLER, Hacer Akçaalan","doi":"10.29000/rumelide.1433879","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"Bu çalışmanın amacı, her biri imgeler ve semboller dünyası olan masallarda yer alan, ötekileştirilen kadınlıkların rollerini, içinde yaşadıkları toplumda hem gösteren hem de gösterilen olarak döngüsel biçimde devam eden varlıklarını ele almak, sorgulamak ve karşılaştırmaktır. Gösteren ve gösterilen arasındaki bu döngüsel sorgulama, yapısal bir insanbilimin temellerini atan Claude Levi-Strauss’un kuramsal bakış açısıyla ele alınacaktır. Masallarda ötekileştirilen kadın, sadece bir masal kahramanı olarak ele alınmayacak; anlamlar ve anlam bağıntısının kendisini de oluşturan somut topluluktaki yansıması izlenerek bilinçaltı ve bilinçdışı simgesel işlevler ve imgeler aracılığıyla örtük söylemlerin gerçek nedenine ve sonucuna ulaşılacaktır. Toplumca kadınlık rollerinin tanımlanışı, algılanışı, kadınların yerine getirmesi beklenen davranış biçimleri, kültürel beklentiler, görev ve sorumluluklar imgelerle belirlenmiştir. Masal toplumunda kadınlar, ataerkil düzen gereği çoğunlukla edilgen, korunmaya muhtaç, itaatkâr, güzel ve namusludur. Kadınların mekânı evleridir ve bu mekândan ayrılmaları onaylanmaz. Bu sebeple sosyal ve ekonomik hayatın içinde, yönetimde aktif yer almazlar. Kütahya masallarında bu kimliği kabul etmeyen ve kendisine biçilen bu toplumsal cinsiyet rollerini oynamak istemeyen kadınlar kimlerdir ve ötekileştirilmelerinin göstergeleri nelerdir? Kütahya masallarındaki iyi kadın ve kötü kadın arasında görülen çatışma göstergeleri, toplumsal düzeyde başka çatışmaları da doğurur. Masalların “iyi kadınları” hem cinslerini baskılamakta ve ötekileştirmektedir. Çünkü bu “kötü, maktul kadınlar” hem eril iktidara hem dişil edilgen iktidara hem de toplumsal düzen ve alışkanlıklara karşı tehdit oluşturmaktadırlar.","PeriodicalId":509346,"journal":{"name":"RumeliDE Dil ve Edebiyat Araştırmaları Dergisi","volume":" 19","pages":""},"PeriodicalIF":0.0000,"publicationDate":"2024-02-09","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"0","resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"RumeliDE Dil ve Edebiyat Araştırmaları Dergisi","FirstCategoryId":"1085","ListUrlMain":"https://doi.org/10.29000/rumelide.1433879","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"","JCRName":"","Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
Abstract
Bu çalışmanın amacı, her biri imgeler ve semboller dünyası olan masallarda yer alan, ötekileştirilen kadınlıkların rollerini, içinde yaşadıkları toplumda hem gösteren hem de gösterilen olarak döngüsel biçimde devam eden varlıklarını ele almak, sorgulamak ve karşılaştırmaktır. Gösteren ve gösterilen arasındaki bu döngüsel sorgulama, yapısal bir insanbilimin temellerini atan Claude Levi-Strauss’un kuramsal bakış açısıyla ele alınacaktır. Masallarda ötekileştirilen kadın, sadece bir masal kahramanı olarak ele alınmayacak; anlamlar ve anlam bağıntısının kendisini de oluşturan somut topluluktaki yansıması izlenerek bilinçaltı ve bilinçdışı simgesel işlevler ve imgeler aracılığıyla örtük söylemlerin gerçek nedenine ve sonucuna ulaşılacaktır. Toplumca kadınlık rollerinin tanımlanışı, algılanışı, kadınların yerine getirmesi beklenen davranış biçimleri, kültürel beklentiler, görev ve sorumluluklar imgelerle belirlenmiştir. Masal toplumunda kadınlar, ataerkil düzen gereği çoğunlukla edilgen, korunmaya muhtaç, itaatkâr, güzel ve namusludur. Kadınların mekânı evleridir ve bu mekândan ayrılmaları onaylanmaz. Bu sebeple sosyal ve ekonomik hayatın içinde, yönetimde aktif yer almazlar. Kütahya masallarında bu kimliği kabul etmeyen ve kendisine biçilen bu toplumsal cinsiyet rollerini oynamak istemeyen kadınlar kimlerdir ve ötekileştirilmelerinin göstergeleri nelerdir? Kütahya masallarındaki iyi kadın ve kötü kadın arasında görülen çatışma göstergeleri, toplumsal düzeyde başka çatışmaları da doğurur. Masalların “iyi kadınları” hem cinslerini baskılamakta ve ötekileştirmektedir. Çünkü bu “kötü, maktul kadınlar” hem eril iktidara hem dişil edilgen iktidara hem de toplumsal düzen ve alışkanlıklara karşı tehdit oluşturmaktadırlar.