Oya Korkmaz, M. Bucak, Ömer Faruk Karaşör, S. Küçükgünay, Ali Soleimanzadeh, Mustafa Kul
Adipoz doku hem enerji deposu hem de adipokinler olarak adlandırılan biyolojik olarak önemli çok sayıda molekülü salgılayan aktif bir endokrin organ olarak işlev görmektedir. Adipokinlerin üreme fonksiyonlarının düzenlenmesinde yer aldığı kanıtlanmıştır ve tanımlanan ilk adipokin leptindir. Son yıllarda yapılan araştırmalar, leptinin beyine giden enerji depolarının miktarının yalnızca yağ dokusundan türetilen bir habercisi olmadığını, aynı zamanda iltihaplanma, anjiyogenez, hematopoez, bağışıklık fonksiyonu ve üreme gibi bir dizi farklı fizyolojik süreç için çok önemli bir hormon/sitokin olduğunu göstermektedir. Adiposit kaynaklı bir hormon olan leptin, özellikle ergenlik ve üreme döneminde vücutta çok sayıda fizyolojik ve metabolik fonksiyonda önemli rol oynamaktadır. Leptin, merkezi hipotalamik etkilerinin yanı sıra, testisler de dahil olmak üzere birçok periferik organda (mide, iskelet kası, hipofiz hücreleri, plasenta) etki göstermektedir ve hem erkek üreme hem de dişi üreme işlevinde düzenleyici bir role sahiptir. Leptin normal üreme işlevi için gereklidir, ancak fazla miktarda bulunduğunda üreme sistemi üzerinde zararlı etkileri olabilir. Non-obstrüktif azoospermi, oligozoospermi ve oligo-asteno-teratozoospermi dahil olmak üzere testiküler parankimi etkileyen bozuklukları olan infertil erkeklerin yüksek leptin konsantrasyonlarına sahip olduğu bilinmektedir. Literatürde yapılan son çalışmalar, hipotalamik-hipofizeal-gonadal (HPG) ekseni, androjen regülasyonu ve sperm üretimi ile leptin ve infertilite arasında güçlü bir ilişki olduğunu öne sürmektedir. Yapılan bu çalışmalardan yola çıkarak, leptin fazlalığı, eksikliği veya direnci durumlarının anormal üreme işlevi ile ilişkili olabileceğini söylemek mümkündür. Ayrıca, yüksek leptinin neden olduğu bu anormallikler artan oksidatif stres ile de ilişkilendirilmiştir. Eğer ki leptin ve üreme arasındaki ilişki tam olarak anlaşılabilirse, hem erkek hem de kadın infertilitesi için gelecekte hedeflenen tedavilere ışık tutabilecektir. Bu derleme leptin ile fertilite arasındaki ilişkiye odaklanmaktadır.
{"title":"Üremede Leptinlerin Etkisi","authors":"Oya Korkmaz, M. Bucak, Ömer Faruk Karaşör, S. Küçükgünay, Ali Soleimanzadeh, Mustafa Kul","doi":"10.51754/cusbed.1459267","DOIUrl":"https://doi.org/10.51754/cusbed.1459267","url":null,"abstract":"Adipoz doku hem enerji deposu hem de adipokinler olarak adlandırılan biyolojik olarak önemli çok sayıda molekülü salgılayan aktif bir endokrin organ olarak işlev görmektedir. Adipokinlerin üreme fonksiyonlarının düzenlenmesinde yer aldığı kanıtlanmıştır ve tanımlanan ilk adipokin leptindir. Son yıllarda yapılan araştırmalar, leptinin beyine giden enerji depolarının miktarının yalnızca yağ dokusundan türetilen bir habercisi olmadığını, aynı zamanda iltihaplanma, anjiyogenez, hematopoez, bağışıklık fonksiyonu ve üreme gibi bir dizi farklı fizyolojik süreç için çok önemli bir hormon/sitokin olduğunu göstermektedir. Adiposit kaynaklı bir hormon olan leptin, özellikle ergenlik ve üreme döneminde vücutta çok sayıda fizyolojik ve metabolik fonksiyonda önemli rol oynamaktadır. Leptin, merkezi hipotalamik etkilerinin yanı sıra, testisler de dahil olmak üzere birçok periferik organda (mide, iskelet kası, hipofiz hücreleri, plasenta) etki göstermektedir ve hem erkek üreme hem de dişi üreme işlevinde düzenleyici bir role sahiptir. Leptin normal üreme işlevi için gereklidir, ancak fazla miktarda bulunduğunda üreme sistemi üzerinde zararlı etkileri olabilir. Non-obstrüktif azoospermi, oligozoospermi ve oligo-asteno-teratozoospermi dahil olmak üzere testiküler parankimi etkileyen bozuklukları olan infertil erkeklerin yüksek leptin konsantrasyonlarına sahip olduğu bilinmektedir. Literatürde yapılan son çalışmalar, hipotalamik-hipofizeal-gonadal (HPG) ekseni, androjen regülasyonu ve sperm üretimi ile leptin ve infertilite arasında güçlü bir ilişki olduğunu öne sürmektedir. Yapılan bu çalışmalardan yola çıkarak, leptin fazlalığı, eksikliği veya direnci durumlarının anormal üreme işlevi ile ilişkili olabileceğini söylemek mümkündür. Ayrıca, yüksek leptinin neden olduğu bu anormallikler artan oksidatif stres ile de ilişkilendirilmiştir. Eğer ki leptin ve üreme arasındaki ilişki tam olarak anlaşılabilirse, hem erkek hem de kadın infertilitesi için gelecekte hedeflenen tedavilere ışık tutabilecektir. Bu derleme leptin ile fertilite arasındaki ilişkiye odaklanmaktadır.","PeriodicalId":479601,"journal":{"name":"Cumhuriyet Üniversitesi sağlık bilimleri enstitüsü dergisi","volume":"4 4","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-04-24","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"140660833","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Ankilozan Spondilit(AS) kronik inflamatuvar sık görülen bir romatolojik hastalıktır. Romatolojik hastalıklarda inflamatuvar ağrının yanı sıra nöropatik ağrının da arttığı bilinmektedir. Biz çalışmamızda klinik pratikte sıkça karşılaştığımız AS hastalarında nöropatik ağrı varlığını araştırmayı amaçladık. Çalışmaya 52 AS hastası dahil edildi. Çalışmaya dahil edilen kişilerin HLA-B27 genetik test sonucu, c-reaktif protein, eritrosit sedimentasyon hızı değerleri kaydedildi. Tüm katılımcılara nöropatik ağrıyı belirlemek için LANSS ağrı skalası, hastalık aktivitesini değerlendirmek için Bath Ankilozan Spondilit Hastalık Aktivite İndeksi(BASDAİ) uygulandı. Çalışmaya katılan bireylerin yaş ortalaması 42.57’di. LANSS ağrı skalası sonuçlarına göre bireylerin 24’ünde(%46.2) nöropatik ağrı tespit edildi. BASDAİ sonuçlarına göre hastaların %61.5’i aktif hastalığa sahipti. Aktif hastalık ile nöropatik ağrı arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki saptandı(p=0.001). AS hastalarında büyük oranda nöropatik ağrının kliniğe eşlik edebileceği sonucuna varıldı. Bu hastalarda nöropatik şikayetlerin ayrıntılı sorgulanmasının ve gerekirse tedavi edilmesinin hastaların yaşam kalitesine olumlu yönde katkı yapacağı ve bir kısmı çok da objektif olarak değerlendirilemeyen hastalık aktivite ölçeklerinin düzeylerinde azalma görülerek aşırı anti-inflamatuvar tedavinin de engellenebileceği kanaatindeyiz.
{"title":"Ankilozan Spondilit Hastalarında Nöropatik Ağrı Sıklığı","authors":"Seda Atik, Özlem Şahin","doi":"10.51754/cusbed.1457110","DOIUrl":"https://doi.org/10.51754/cusbed.1457110","url":null,"abstract":"Ankilozan Spondilit(AS) kronik inflamatuvar sık görülen bir romatolojik hastalıktır. Romatolojik hastalıklarda inflamatuvar ağrının yanı sıra nöropatik ağrının da arttığı bilinmektedir. Biz çalışmamızda klinik pratikte sıkça karşılaştığımız AS hastalarında nöropatik ağrı varlığını araştırmayı amaçladık. Çalışmaya 52 AS hastası dahil edildi. Çalışmaya dahil edilen kişilerin HLA-B27 genetik test sonucu, c-reaktif protein, eritrosit sedimentasyon hızı değerleri kaydedildi. Tüm katılımcılara nöropatik ağrıyı belirlemek için LANSS ağrı skalası, hastalık aktivitesini değerlendirmek için Bath Ankilozan Spondilit Hastalık Aktivite İndeksi(BASDAİ) uygulandı. Çalışmaya katılan bireylerin yaş ortalaması 42.57’di. LANSS ağrı skalası sonuçlarına göre bireylerin 24’ünde(%46.2) nöropatik ağrı tespit edildi. BASDAİ sonuçlarına göre hastaların %61.5’i aktif hastalığa sahipti. Aktif hastalık ile nöropatik ağrı arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki saptandı(p=0.001). AS hastalarında büyük oranda nöropatik ağrının kliniğe eşlik edebileceği sonucuna varıldı. Bu hastalarda nöropatik şikayetlerin ayrıntılı sorgulanmasının ve gerekirse tedavi edilmesinin hastaların yaşam kalitesine olumlu yönde katkı yapacağı ve bir kısmı çok da objektif olarak değerlendirilemeyen hastalık aktivite ölçeklerinin düzeylerinde azalma görülerek aşırı anti-inflamatuvar tedavinin de engellenebileceği kanaatindeyiz.","PeriodicalId":479601,"journal":{"name":"Cumhuriyet Üniversitesi sağlık bilimleri enstitüsü dergisi","volume":"25 22","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-04-16","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"140696608","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Tüberkülozis tipik olarak Mycobacterium genusuna bağlı bakteriler tarafından oluşturulur. Hem hayvan hem de insan sağlığını etkileyen kronik enfeksiyöz bir hastalıktır. Özellikle akciğer sonrasında diğer organ ve dokularda kazeöz ve kalsifiye karakterli tüberküllerin oluşması ile karakterize zoonozdur. Bu derlemede evcil hayvanlarda tüberkülozis hastalığı hakkında bilgi verilmesi amaçlanmıştır.
{"title":"TUBERCULOSIS IN DOMESTIC ANIMALS","authors":"Ayhan ATASEVER, Kübra YAĞLI","doi":"10.51754/cusbed.1140196","DOIUrl":"https://doi.org/10.51754/cusbed.1140196","url":null,"abstract":"Tüberkülozis tipik olarak Mycobacterium genusuna bağlı bakteriler tarafından oluşturulur. Hem hayvan hem de insan sağlığını etkileyen kronik enfeksiyöz bir hastalıktır. Özellikle akciğer sonrasında diğer organ ve dokularda kazeöz ve kalsifiye karakterli tüberküllerin oluşması ile karakterize zoonozdur. Bu derlemede evcil hayvanlarda tüberkülozis hastalığı hakkında bilgi verilmesi amaçlanmıştır.","PeriodicalId":479601,"journal":{"name":"Cumhuriyet Üniversitesi sağlık bilimleri enstitüsü dergisi","volume":"14 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-08-31","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"135782397","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
京公网安备 11010802042870号
京ICP备2023020795号-1
扫码关注我们
求助内容：
应助结果提醒方式：