Bu araştırmanın amacı, coğrafya öğretmenlerinin Endüstri 4.0 bilgi düzeylerini ve dijital yetkinlik seviyelerini ortaya koymaktır. Araştırmada coğrafya öğretmenlerinin Endüstri 4.0 bilgi düzeyleri ve dijital yetkinlik seviyelerinin tespiti amacıyla yarı yapılandırılmış görüşme formu hazırlanmıştır. Yarı yapılandırılmış görüşme formunda öğretmenlerin Endüstri 4.0 bilgi düzeylerini ölçmek amacıyla 6 adet ve dijital yetkinlik seviyelerini tespit etmek amacıyla 6 adet olmak üzere toplam 12 adet açık uçlu soru bulunmaktadır. Yarı yapılandırılmış görüşme formu, Bursa ili Mudanya, Yıldırım, Osmangazi ve Nilüfer ilçelerinde görev yapan 20 coğrafya öğretmenine uygulanmıştır. Araştırmaya katılan coğrafya öğretmenlerinin %50'sinin Endüstri 4.0 tanımını bilmedikleri ancak %50'sinin Endüstri 4.0 teknolojileri ile ilgili örnekler verebildikleri ve %60'ının Endüstri 4.0 teknolojilerini kullandıkları sonucuna varılmıştır. Öğretmenlerin genel olarak dijital yetkinliği tanımlayabildikleri, %50’sinin ise coğrafya dersi öğretim programında bilgi ve iletişim teknolojilerine yönelik kazanımlar bulunduğunu belirttikleri sonucuna varılmıştır. Öğretmenlerin Endüstri 4.0 bilgi düzeyinin ve dijital yetkinlik seviyelerinin gelişmesi amacıyla hizmet öncesi ve hizmet içi eğitimler verilmesi ve okullarda yazılım ve donanım imkanlarının geliştirilmesi öneri olarak sunulmaktadır.
{"title":"A Qualitative Study on the Determination of Industry 4.0 Knowledge and Digital Competence Levels of Geography Teachers","authors":"İlayda Yener, Okan Yaşar","doi":"10.17244/eku.1292673","DOIUrl":"https://doi.org/10.17244/eku.1292673","url":null,"abstract":"Bu araştırmanın amacı, coğrafya öğretmenlerinin Endüstri 4.0 bilgi düzeylerini ve dijital yetkinlik seviyelerini ortaya koymaktır. Araştırmada coğrafya öğretmenlerinin Endüstri 4.0 bilgi düzeyleri ve dijital yetkinlik seviyelerinin tespiti amacıyla yarı yapılandırılmış görüşme formu hazırlanmıştır. Yarı yapılandırılmış görüşme formunda öğretmenlerin Endüstri 4.0 bilgi düzeylerini ölçmek amacıyla 6 adet ve dijital yetkinlik seviyelerini tespit etmek amacıyla 6 adet olmak üzere toplam 12 adet açık uçlu soru bulunmaktadır. Yarı yapılandırılmış görüşme formu, Bursa ili Mudanya, Yıldırım, Osmangazi ve Nilüfer ilçelerinde görev yapan 20 coğrafya öğretmenine uygulanmıştır. Araştırmaya katılan coğrafya öğretmenlerinin %50'sinin Endüstri 4.0 tanımını bilmedikleri ancak %50'sinin Endüstri 4.0 teknolojileri ile ilgili örnekler verebildikleri ve %60'ının Endüstri 4.0 teknolojilerini kullandıkları sonucuna varılmıştır. Öğretmenlerin genel olarak dijital yetkinliği tanımlayabildikleri, %50’sinin ise coğrafya dersi öğretim programında bilgi ve iletişim teknolojilerine yönelik kazanımlar bulunduğunu belirttikleri sonucuna varılmıştır. Öğretmenlerin Endüstri 4.0 bilgi düzeyinin ve dijital yetkinlik seviyelerinin gelişmesi amacıyla hizmet öncesi ve hizmet içi eğitimler verilmesi ve okullarda yazılım ve donanım imkanlarının geliştirilmesi öneri olarak sunulmaktadır.","PeriodicalId":119661,"journal":{"name":"Eğitimde Kuram ve Uygulama","volume":"78 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-07-25","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139355545","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
This research has been examined in terms of determining the views and ethical perceptions of students studying at middle school, high school and university levels towards the environment and sustainability. The research was carried out with a total of 150 students, 50 students from each education level. The interview form for the environment and sustainability developed by the researcher was used as a data collection tool in the research. As a result of the research, it was determined that the students' environmental awareness and ethical perceptions were high, but they had insufficient knowledge within the scope of sustainability. It is thought that the research data will be an example for future studies on the interdisciplinary environment or sustainability concepts.
{"title":"Inter-Students: Students’ Opinions and Ethical Perceptions on Environment and Sustainability","authors":"Ece Avi̇nç, Serkan Timur","doi":"10.17244/eku.1243430","DOIUrl":"https://doi.org/10.17244/eku.1243430","url":null,"abstract":"This research has been examined in terms of determining the views and ethical perceptions of students studying at middle school, high school and university levels towards the environment and sustainability. The research was carried out with a total of 150 students, 50 students from each education level. The interview form for the environment and sustainability developed by the researcher was used as a data collection tool in the research. As a result of the research, it was determined that the students' environmental awareness and ethical perceptions were high, but they had insufficient knowledge within the scope of sustainability. It is thought that the research data will be an example for future studies on the interdisciplinary environment or sustainability concepts.","PeriodicalId":119661,"journal":{"name":"Eğitimde Kuram ve Uygulama","volume":"19 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-07-04","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139363137","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Okul öncesi eğitim, yaşam sürecinde örgün eğitim merdiveninin ilk basamağını oluşturur. Bu basamakta öğrencileri karşılayan okul öncesi öğretmenleri onların ilk öğretmenleri olma özelliğini taşır. Okul öncesi öğretmenlerinin öğrencilerin yaşamlarında ilk kalıcı izler bırakan, özellikle günlük yaşam becerileri, bilgi ve davranışları kazandıran öğretmenler olması onların algı ve görüşlerinin önemini artırır. Okulunun parçası olduğunu düşünen, görüş ve önerileri dikkate alınan, işbirliği içinde ortak amaçlar için hareket eden, okullarında olumlu kültür oluşturulan öğretmenler değerli, önemli olduklarını hissederek performanslarını olumlu yönde sergileme eğilimi gösterir. Bu olumlu enerjinin okulun diğer paydaşları üzerinde bütünleştirici ve sıcak bir yansıma oluşturması beklenir. Okul kültürünün okul öncesi öğretmenleri üzerindeki etkileri nedeniyle çalışmada, onların okul kültürüne ilişkin algılarının metaforlar kullanılarak belirlenmesi amaçlanmıştır. Çalışma nitel araştırma yönteminden fenomonolojik desende yürütülmüştür. Araştırmanın çalışma grubunu Giresun’da kamu bağımsız anaokullarında 2021-2022 eğitim öğretim yılı bahar döneminde görev yapan 50 okul öncesi öğretmeni oluşturmaktadır. Okul öncesi öğretmenlerinin okul kültürüne ilişkin algılarını belirlemek amacıyla ‘Okul kültürü……… gibidir, çünkü ………………..’ ibaresi yazılı yarı yapılandırılmış formlar araştırmanın veri toplama aracı olarak kullanılmıştır. Araştırmada okul öncesi öğretmenleri okul kültürüne ilişkin birliktelik/bütünlük, doğa/doğanın parçası, samimiyet, yiyecek, başlangıç/zamanın parçası, şekillendirici ve yansıtıcı olarak okul kültürü olmak üzere yedi kavramsal kategori altında toplam 42 metafor üretmiştir. En fazla üretilen metaforlar birliktelik bütünlük olarak okul kültürü kategorinde yer almakta olup bu metaforların tümü olumlu yöndedir. Araştırmada okul kültürüne ilişkin metaforlar değerlendirildiğinde eğlenceye ilişkin okul kültürünün algılandığı (Nasrettin Hoca fıkraları) sadece bir katılımcı bulunmaktadır. Bu nedenle özellikle öğretmenlerin, okul ortamında eğitici etkinliklerinin yanı sıra eğlenmeye de ihtiyaçları olduğu dikkate alınmalı okul ortamı eğlenceli aktivitelerle zenginleştirilmelidir.
{"title":"The Metaphoric Perceptions of Preschool Teachers Conceptions on School Culture","authors":"Berru Ulusoy, Gülşah Çelebi̇, Nilüfer Cebeci̇","doi":"10.17244/eku.1193665","DOIUrl":"https://doi.org/10.17244/eku.1193665","url":null,"abstract":"Okul öncesi eğitim, yaşam sürecinde örgün eğitim merdiveninin ilk basamağını oluşturur. Bu basamakta öğrencileri karşılayan okul öncesi öğretmenleri onların ilk öğretmenleri olma özelliğini taşır. Okul öncesi öğretmenlerinin öğrencilerin yaşamlarında ilk kalıcı izler bırakan, özellikle günlük yaşam becerileri, bilgi ve davranışları kazandıran öğretmenler olması onların algı ve görüşlerinin önemini artırır. Okulunun parçası olduğunu düşünen, görüş ve önerileri dikkate alınan, işbirliği içinde ortak amaçlar için hareket eden, okullarında olumlu kültür oluşturulan öğretmenler değerli, önemli olduklarını hissederek performanslarını olumlu yönde sergileme eğilimi gösterir. Bu olumlu enerjinin okulun diğer paydaşları üzerinde bütünleştirici ve sıcak bir yansıma oluşturması beklenir. Okul kültürünün okul öncesi öğretmenleri üzerindeki etkileri nedeniyle çalışmada, onların okul kültürüne ilişkin algılarının metaforlar kullanılarak belirlenmesi amaçlanmıştır. Çalışma nitel araştırma yönteminden fenomonolojik desende yürütülmüştür. Araştırmanın çalışma grubunu Giresun’da kamu bağımsız anaokullarında 2021-2022 eğitim öğretim yılı bahar döneminde görev yapan 50 okul öncesi öğretmeni oluşturmaktadır. Okul öncesi öğretmenlerinin okul kültürüne ilişkin algılarını belirlemek amacıyla ‘Okul kültürü……… gibidir, çünkü ………………..’ ibaresi yazılı yarı yapılandırılmış formlar araştırmanın veri toplama aracı olarak kullanılmıştır. Araştırmada okul öncesi öğretmenleri okul kültürüne ilişkin birliktelik/bütünlük, doğa/doğanın parçası, samimiyet, yiyecek, başlangıç/zamanın parçası, şekillendirici ve yansıtıcı olarak okul kültürü olmak üzere yedi kavramsal kategori altında toplam 42 metafor üretmiştir. En fazla üretilen metaforlar birliktelik bütünlük olarak okul kültürü kategorinde yer almakta olup bu metaforların tümü olumlu yöndedir. Araştırmada okul kültürüne ilişkin metaforlar değerlendirildiğinde eğlenceye ilişkin okul kültürünün algılandığı (Nasrettin Hoca fıkraları) sadece bir katılımcı bulunmaktadır. Bu nedenle özellikle öğretmenlerin, okul ortamında eğitici etkinliklerinin yanı sıra eğlenmeye de ihtiyaçları olduğu dikkate alınmalı okul ortamı eğlenceli aktivitelerle zenginleştirilmelidir.","PeriodicalId":119661,"journal":{"name":"Eğitimde Kuram ve Uygulama","volume":"2 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-06-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"130320038","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Despite a growing interest in the field of neuroeducation, it is widely accepted that attempts to establish interdisciplinary links between education and neuroscience can also lead to misunderstanding and miscommunication. Errors arising from misreading, misunderstanding or misquoting information about the brain and its functions are called neuromyths. Educational neuromyths, on the other hand, are defined as widely accepted erroneous beliefs that contribute to pseudo-scientific practices in educational settings, resulting from a misunderstanding of neuroscience. Neuromyths seen as a problem existing in educational environments for many reasons such as causing false truths in education and training, causing ineffective teaching, wasting important resources such as effort, time and money to be used for effective teaching practices, negatively affecting the reliability of the teaching profession and neuroscience research. For this reason, it is stated that neuromyths should be detected and eliminated. The purpose of this article is to give information about the causes of neuromyths, the importance of neuromyths in education, and how to eliminate neuromyths, by looking at neuromyths that cause problems in education from an educational point of view.
{"title":"Eğitimde Nöromitler","authors":"Tuğba Ulusoy, Selda Bakir, S. Zorluoğlu","doi":"10.17244/eku.1256588","DOIUrl":"https://doi.org/10.17244/eku.1256588","url":null,"abstract":"Despite a growing interest in the field of neuroeducation, it is widely accepted that attempts to establish interdisciplinary links between education and neuroscience can also lead to misunderstanding and miscommunication. Errors arising from misreading, misunderstanding or misquoting information about the brain and its functions are called neuromyths. Educational neuromyths, on the other hand, are defined as widely accepted erroneous beliefs that contribute to pseudo-scientific practices in educational settings, resulting from a misunderstanding of neuroscience. Neuromyths seen as a problem existing in educational environments for many reasons such as causing false truths in education and training, causing ineffective teaching, wasting important resources such as effort, time and money to be used for effective teaching practices, negatively affecting the reliability of the teaching profession and neuroscience research. For this reason, it is stated that neuromyths should be detected and eliminated. The purpose of this article is to give information about the causes of neuromyths, the importance of neuromyths in education, and how to eliminate neuromyths, by looking at neuromyths that cause problems in education from an educational point of view.","PeriodicalId":119661,"journal":{"name":"Eğitimde Kuram ve Uygulama","volume":"116 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-06-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"123067325","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Bu araştırmanın amacı, çalışmalarında Milli Eğitim Bakanlığı onaylı kimya ders kitapları üzerinde yapılan makale ve tezlerin betimsel içerik analizini yaparak eğilimlerini belirlemektir. Bu amaçla doküman inceleme yöntemi kullanılmıştır, Araştırmada 2003-2021 yılları arasında yayımlanmış makaleler ve tezler incelenerek, toplam 73 çalışma için nitel araştırma kapsamında betimsel içerik analizi yapılmıştır. Araştırmada veriler, araştırmacı tarafından oluşturulan “kodlama formu” ile toplanmıştır. Bulgular, frekans olarak grafik ve tablolarda gösterilmiş ve ayrıntılı olarak değerlendirilmiştir. Araştırma sonuçlarının frekans değerlerinin en fazla olduğu değerler göz önüne alındığında; Türkiye’de kimya ders kitapları üzerinde yapılan çalışmaların en çok 2003, 2010 ve 2011 yıllarında üretildiği, 9. Sınıf seviyesindeki öğrenciler ile çalışıldığı, örneklem grubunun belirtilmediği çalışmaların çoğunlukta olduğu belirlenmiştir. Bunun yanında örneklem olarak en çok tek kitap seçildiği ve çalışmalarda kişi sayısının çoğunlukla belirtilmediği, veri toplama aracı olarak en çok testin kullanıldığı, üretilen makalelerin en çok Ulakbim/TR Dizin’de tarandığı, en fazla tezin Balıkesir Üniversitesinde üretildiği ve tezlerin en çok Eğitim Bilimleri enstitülerinde yazıldığı belirlenmiştir. Araştırma sonuçlarının bu kapsamda yeni çalışma yapacak olan araştırmacılara yol göstereceği düşünülerek, elde edilen bulgular doğrultusunda bazı önerilerde bulunulmuştur.
{"title":"Trends in Studies on Chemistry Textbooks","authors":"Gamze Dolu","doi":"10.17244/eku.1202445","DOIUrl":"https://doi.org/10.17244/eku.1202445","url":null,"abstract":"Bu araştırmanın amacı, çalışmalarında Milli Eğitim Bakanlığı onaylı kimya ders kitapları üzerinde yapılan makale ve tezlerin betimsel içerik analizini yaparak eğilimlerini belirlemektir. Bu amaçla doküman inceleme yöntemi kullanılmıştır, Araştırmada 2003-2021 yılları arasında yayımlanmış makaleler ve tezler incelenerek, toplam 73 çalışma için nitel araştırma kapsamında betimsel içerik analizi yapılmıştır. Araştırmada veriler, araştırmacı tarafından oluşturulan “kodlama formu” ile toplanmıştır. Bulgular, frekans olarak grafik ve tablolarda gösterilmiş ve ayrıntılı olarak değerlendirilmiştir. Araştırma sonuçlarının frekans değerlerinin en fazla olduğu değerler göz önüne alındığında; Türkiye’de kimya ders kitapları üzerinde yapılan çalışmaların en çok 2003, 2010 ve 2011 yıllarında üretildiği, 9. Sınıf seviyesindeki öğrenciler ile çalışıldığı, örneklem grubunun belirtilmediği çalışmaların çoğunlukta olduğu belirlenmiştir. Bunun yanında örneklem olarak en çok tek kitap seçildiği ve çalışmalarda kişi sayısının çoğunlukla belirtilmediği, veri toplama aracı olarak en çok testin kullanıldığı, üretilen makalelerin en çok Ulakbim/TR Dizin’de tarandığı, en fazla tezin Balıkesir Üniversitesinde üretildiği ve tezlerin en çok Eğitim Bilimleri enstitülerinde yazıldığı belirlenmiştir. Araştırma sonuçlarının bu kapsamda yeni çalışma yapacak olan araştırmacılara yol göstereceği düşünülerek, elde edilen bulgular doğrultusunda bazı önerilerde bulunulmuştur.","PeriodicalId":119661,"journal":{"name":"Eğitimde Kuram ve Uygulama","volume":"87 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-06-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"125267445","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Bu çalışmanın amacı Bertrand Russell’ın eğitim felsefesi görüşleri ile son dönemde giderek önem kazanan nörobilim araştırmalarında ve eğitsel nörobilim alanında ortaya çıkan bulgu ve felsefi görüşleri karşılaştırmaktır. Nörobilim çalışmalarının bulguları ve eğitsel nörobilim tartışmalarına göre öğrenme ve öğrenmenin davranışa dönüşmesini sağlayan en önemli unsurlar biyolojik (fiziksel ve kimyasal), ve sosyal unsurlardır. Bertrand Russell da eğitim hakkındaki görüşlerini bu unsurlara dayandırarak bir eğitim felsefesi geliştirmiştir. Nörobilimsel bulgular öğrenme ve diğer bilişsel faaliyetleri çoklu parametreler üzerinden detaylı şekilde açıklamaktadır. Russell’da özellikle modern toplumların sahip olduğu problemleri bu ayrıntılar ve gündelik dinamikler ile felsefi bir üslüpta tartışmıştır. Yapılan bu karşılaştırmada ortaya çıkan sonuçlara göre; öğrenme ve eylem ilişkisinde, insanın fizyolojik ve duygusal ihtiyaçlarının beraber değerlendirilmesinin önemi, eğitimde özerklik ve serbestinin rolü, cinsel eğitimi, sosyal güç dengeleri ve oyun temaları ön plana çıkan konu başlıkları olmuştur. Ortaya çıkan bu bulgulara göre biyolojik, duygusal ve sosyal unsurların iç içe geçmesi öğrenme ve bilişsel faaliyetler için temel oluşturmaktadır. Bu biyolojik, duygusal ve sosyal unsurların ortaya çıkardığı sosyal ve bireysel ihtiyaçlar da tartışma kapsamında değerlendirilmiştir.
{"title":"Physical, Social and Emotional Needs of Developing Children: Comparison of Neuroscientific Findings and Bertrand Russell's Ideas","authors":"Alparslan Yüce","doi":"10.17244/eku.1188902","DOIUrl":"https://doi.org/10.17244/eku.1188902","url":null,"abstract":"Bu çalışmanın amacı Bertrand Russell’ın eğitim felsefesi görüşleri ile son dönemde giderek önem kazanan nörobilim araştırmalarında ve eğitsel nörobilim alanında ortaya çıkan bulgu ve felsefi görüşleri karşılaştırmaktır. Nörobilim çalışmalarının bulguları ve eğitsel nörobilim tartışmalarına göre öğrenme ve öğrenmenin davranışa dönüşmesini sağlayan en önemli unsurlar biyolojik (fiziksel ve kimyasal), ve sosyal unsurlardır. Bertrand Russell da eğitim hakkındaki görüşlerini bu unsurlara dayandırarak bir eğitim felsefesi geliştirmiştir. Nörobilimsel bulgular öğrenme ve diğer bilişsel faaliyetleri çoklu parametreler üzerinden detaylı şekilde açıklamaktadır. Russell’da özellikle modern toplumların sahip olduğu problemleri bu ayrıntılar ve gündelik dinamikler ile felsefi bir üslüpta tartışmıştır. Yapılan bu karşılaştırmada ortaya çıkan sonuçlara göre; öğrenme ve eylem ilişkisinde, insanın fizyolojik ve duygusal ihtiyaçlarının beraber değerlendirilmesinin önemi, eğitimde özerklik ve serbestinin rolü, cinsel eğitimi, sosyal güç dengeleri ve oyun temaları ön plana çıkan konu başlıkları olmuştur. Ortaya çıkan bu bulgulara göre biyolojik, duygusal ve sosyal unsurların iç içe geçmesi öğrenme ve bilişsel faaliyetler için temel oluşturmaktadır. Bu biyolojik, duygusal ve sosyal unsurların ortaya çıkardığı sosyal ve bireysel ihtiyaçlar da tartışma kapsamında değerlendirilmiştir.","PeriodicalId":119661,"journal":{"name":"Eğitimde Kuram ve Uygulama","volume":"88 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-06-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"126208716","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Sürdürülebilirliğin sık duyulduğu COVID-19 pandemisiyle birlikte yaşamımıza, eskisi gibi devam etmenin akıllıca olmayacağı açıktır. Değişen dünya düzenine küresel olarak uyumlanma çabalarının arttığı bugünlerde bizden sonraki kuşakların ve gezegenimizin geleceği için çabalamalıyız; bu çalışma, tam da bu noktadan hareketle yapılmıştır. Küresel Amaçlar olarak da bilinen Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları (SKA) 2015 yılında Birleşmiş Milletler tarafından yapılmış evrensel bir eylem çağrısıdır. Tüm insanların 2030 yılına kadar barış ve refah içinde yaşamasını sağlamak amacıyla on yedi tane amaç belirlenmiştir. Çalışmada, Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarından Sağlık ve Kaliteli Yaşam kapsamında yükseköğretim kurumlarında wellbeing halinin tesis edilmesi noktasında öneriler sunmak amaçlanmaktadır. Yükseköğretim kurumlarında eğitim gören ve meslek hayatlarında dünya vatandaşı olma sıfatlarıyla da söz sahibi olacak öğrenciler için karara katılım ya da bizzat karar mercii olma anı da yakındır. Dolayısıyla üniversite öğrencilerinin wellbeing halinin yükseltilmesinin, konuya başlangıç ve iş yaşamında hızlı verim alma açısından doğru nokta olduğu düşünülmektedir. Bu çalışma wellbeingin eğitim kalitesini artırma üzerinde katkısına değinmekte, yalnızca üniversite öğrencilerinin değil bu öğrencileri meslek hayatlarına hazırlayan akademisyenlerin ve üniversite hayatları boyunca iletişim kurmak durumunda oldukları idareci ve idari personellerin wellbeing düzeylerini artırma ile ilgili öneriler sunulmaktadır.
{"title":"Wellbeing in Higher Education in context of UN Sustainable Development Goals","authors":"Elif Bengü, Burcu Aslantaş Ateş","doi":"10.17244/eku.1134031","DOIUrl":"https://doi.org/10.17244/eku.1134031","url":null,"abstract":"Sürdürülebilirliğin sık duyulduğu COVID-19 pandemisiyle birlikte yaşamımıza, eskisi gibi devam etmenin akıllıca olmayacağı açıktır. Değişen dünya düzenine küresel olarak uyumlanma çabalarının arttığı bugünlerde bizden sonraki kuşakların ve gezegenimizin geleceği için çabalamalıyız; bu çalışma, tam da bu noktadan hareketle yapılmıştır. Küresel Amaçlar olarak da bilinen Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları (SKA) 2015 yılında Birleşmiş Milletler tarafından yapılmış evrensel bir eylem çağrısıdır. Tüm insanların 2030 yılına kadar barış ve refah içinde yaşamasını sağlamak amacıyla on yedi tane amaç belirlenmiştir. Çalışmada, Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarından Sağlık ve Kaliteli Yaşam kapsamında yükseköğretim kurumlarında wellbeing halinin tesis edilmesi noktasında öneriler sunmak amaçlanmaktadır. Yükseköğretim kurumlarında eğitim gören ve meslek hayatlarında dünya vatandaşı olma sıfatlarıyla da söz sahibi olacak öğrenciler için karara katılım ya da bizzat karar mercii olma anı da yakındır. Dolayısıyla üniversite öğrencilerinin wellbeing halinin yükseltilmesinin, konuya başlangıç ve iş yaşamında hızlı verim alma açısından doğru nokta olduğu düşünülmektedir. Bu çalışma wellbeingin eğitim kalitesini artırma üzerinde katkısına değinmekte, yalnızca üniversite öğrencilerinin değil bu öğrencileri meslek hayatlarına hazırlayan akademisyenlerin ve üniversite hayatları boyunca iletişim kurmak durumunda oldukları idareci ve idari personellerin wellbeing düzeylerini artırma ile ilgili öneriler sunulmaktadır.","PeriodicalId":119661,"journal":{"name":"Eğitimde Kuram ve Uygulama","volume":"124 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-06-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"124521746","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Öğretmen eğitiminden başlayarak, öğretmen kimliğinin mesleki gelişimde önemli bir yeri bulunmaktadır. Çalışmalarda, sıklıkla öğretmen kimliği gelişimi ve öğretmen benlik algısı üzerine çalışılmış olsa da öğretmen kimliğinde benlik gelişimine ve Diyalojik Benlik Teorisi konusunda çalışmalar sınırlıdır. Öğretmen benlik gelişimi için fırsatlar sunan Diyalojik Benlik Teorisi, öğretmenin benliğindeki değişiminden başlayarak, kimlik gelişimi için önemli katkılar sunmaktadır. Alanyazında Diyalojik Benlik Teorisi ve öğretmen kimliğine ait az çalışma bulunmasından dolayı, yürütülen amprik çalışmalarının yönelimlerin bilinmesinin hem Diyalojik Benlik hem de öğretmen kimliği çalışmaları için katkı sağlayacağı düşünülmektedir. Bu araştırmada, Diyalojik Benlik Teorisi ve öğretmen kimliği üzerine yapılan çalışmaların araştırma yönelimleri, sonuç ve önerilerinin sistematik derleme yapılması amaçlanmıştır. Bu çalışma doğrultusunda belirlenen dahil etme ve dışlama ölçütlerine göre 19 makale ve 1 tez belirlenmiştir. Çalışmaların yönelimleri için “Araştırma Yönelim Formu” ve sonuçlar-öneriler için “Sonuç ve Öneri inceleme Formu” kullanılarak tarama yapılmıştır. Verilerin analizinde betimsel içerik analizi kullanılarak araştırmanın yönelimleri ve 8 tema altında toplanan sonuç ve önerileri raporlaştırılmıştır. Araştırmaların yönelimlerinde, yayımlanan çalışmaların ağırlıklı olarak 2021 yılına ait olduğu görülmüştür. Yayımlanan çalışmaların yöntemsel eğilimi olarak ise nitel araştırma yöntemlerinin tercih edildiği görülmüştür. Çalışmaların sonuçlarının ve önerilerinin Diyalojik Benlik Teorisi, kimlik, iç benlik, dış benlik, pozisyonların çoğaltılması, öğretmen eğitimi ve stratejiler temalarına odaklandığı görülmüştür.
{"title":"Diyalojik Benlik Teorisi ve Öğretmen Kimliği: Sistematik Derleme Çalışması","authors":"Selen Beyazbal, Çavuş Şahin","doi":"10.17244/eku.1297911","DOIUrl":"https://doi.org/10.17244/eku.1297911","url":null,"abstract":"Öğretmen eğitiminden başlayarak, öğretmen kimliğinin mesleki gelişimde önemli bir yeri bulunmaktadır. Çalışmalarda, sıklıkla öğretmen kimliği gelişimi ve öğretmen benlik algısı üzerine çalışılmış olsa da öğretmen kimliğinde benlik gelişimine ve Diyalojik Benlik Teorisi konusunda çalışmalar sınırlıdır. Öğretmen benlik gelişimi için fırsatlar sunan Diyalojik Benlik Teorisi, öğretmenin benliğindeki değişiminden başlayarak, kimlik gelişimi için önemli katkılar sunmaktadır. Alanyazında Diyalojik Benlik Teorisi ve öğretmen kimliğine ait az çalışma bulunmasından dolayı, yürütülen amprik çalışmalarının yönelimlerin bilinmesinin hem Diyalojik Benlik hem de öğretmen kimliği çalışmaları için katkı sağlayacağı düşünülmektedir. Bu araştırmada, Diyalojik Benlik Teorisi ve öğretmen kimliği üzerine yapılan çalışmaların araştırma yönelimleri, sonuç ve önerilerinin sistematik derleme yapılması amaçlanmıştır. Bu çalışma doğrultusunda belirlenen dahil etme ve dışlama ölçütlerine göre 19 makale ve 1 tez belirlenmiştir. Çalışmaların yönelimleri için “Araştırma Yönelim Formu” ve sonuçlar-öneriler için “Sonuç ve Öneri inceleme Formu” kullanılarak tarama yapılmıştır. Verilerin analizinde betimsel içerik analizi kullanılarak araştırmanın yönelimleri ve 8 tema altında toplanan sonuç ve önerileri raporlaştırılmıştır. Araştırmaların yönelimlerinde, yayımlanan çalışmaların ağırlıklı olarak 2021 yılına ait olduğu görülmüştür. Yayımlanan çalışmaların yöntemsel eğilimi olarak ise nitel araştırma yöntemlerinin tercih edildiği görülmüştür. Çalışmaların sonuçlarının ve önerilerinin Diyalojik Benlik Teorisi, kimlik, iç benlik, dış benlik, pozisyonların çoğaltılması, öğretmen eğitimi ve stratejiler temalarına odaklandığı görülmüştür.","PeriodicalId":119661,"journal":{"name":"Eğitimde Kuram ve Uygulama","volume":"16 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-06-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"134203563","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
The Netherlands is a significant example of citizenship education for other countries because of its distinctive citizenship politics based on immigration, and sexuality politics. This critical review focuses citizenship education curriculum in the Netherlands and highlights an understanding of how politically constructed educational objectives might endanger or support social cohesion and the integration of immigrants. This review, which is based on relevant literature, concentrates on secondary-level citizenship education because that level places the most emphasis on teaching civic principles based on citizenship policies, which have an emphasis on sexuality politics, Dutch nationality, and the assimilation of non-Western immigrants into Dutch society. The critical review of the current practices shows that there are two reasons for the failure to teach civic values to immigrant children and to create a harmonious relationship between locals and immigrants: 1) There is an inadequate explanation of how sexuality politics is connected to Dutch nationality in the school curriculum. 2) The political structure does not acknowledge that immigrant youth have a positive perception of understanding that sexuality politics is a component of Dutch nationality because of their political interests. Given the arguments, this discussion suggests that citizenship education curricula should give enough coverage to terms and concepts that are used to teach civic values and should have boundaries between politics and civic values to support the inclusion of immigrant communities.
{"title":"Hollanda'da Göçmenler ve Vatandaşlık Eğitimi","authors":"Ozlem ERDEN-BASARAN","doi":"10.17244/eku.1247626","DOIUrl":"https://doi.org/10.17244/eku.1247626","url":null,"abstract":"The Netherlands is a significant example of citizenship education for other countries because of its distinctive citizenship politics based on immigration, and sexuality politics. This critical review focuses citizenship education curriculum in the Netherlands and highlights an understanding of how politically constructed educational objectives might endanger or support social cohesion and the integration of immigrants. This review, which is based on relevant literature, concentrates on secondary-level citizenship education because that level places the most emphasis on teaching civic principles based on citizenship policies, which have an emphasis on sexuality politics, Dutch nationality, and the assimilation of non-Western immigrants into Dutch society. The critical review of the current practices shows that there are two reasons for the failure to teach civic values to immigrant children and to create a harmonious relationship between locals and immigrants: 1) There is an inadequate explanation of how sexuality politics is connected to Dutch nationality in the school curriculum. 2) The political structure does not acknowledge that immigrant youth have a positive perception of understanding that sexuality politics is a component of Dutch nationality because of their political interests. Given the arguments, this discussion suggests that citizenship education curricula should give enough coverage to terms and concepts that are used to teach civic values and should have boundaries between politics and civic values to support the inclusion of immigrant communities.","PeriodicalId":119661,"journal":{"name":"Eğitimde Kuram ve Uygulama","volume":"285 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-06-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"122970719","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Bu çalışmada öğretmen adaylarının Web 2.0 araçlarını kullanabilme yetkinlikleri ile Web 2.0 araçları kullanabilme durumlarına yönelik metaforik algılarını incelemek amaçlanmıştır. Çalışmanın örneklemini Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’nde öğrenim gören 340 öğretmen adayı oluşturmaktadır. Araştırmada karma yöntem kullanılmıştır. Araştırmanın nicel kısmında ilişkisel tarama modeli kullanılmıştır. Nicel bulgular neticesinde öğretmen adaylarının Web 2.0 araçları kullanım yetkinliklerinin orta seviyenin altında olduğu bulunmuştur. Araştırmanın nitel kısmında ise öğretmen adaylarının metaforik algılarının araştırıldığı, olgu bilim deseni kullanılmıştır. Elde edilen veriler içerik analizine tabi tutulmuştur. Öğretmen adaylarının Web 2.0 araçları kullanabilme yetkinliklerini belirleyebilmek için ‘’Web 2.0 araçları kullanabilme durumum ……benzer. Çünkü ……..’’ cümlelerini tamamlanmaları istenmiştir. Öğretmen adaylarının benzetimleri toplam yedi tema altında toplanmıştır. Araştırmadan elde edilen sonuçlar neticesinde öğretmen adaylarının çoğunluğunun Web 2.0 araçlarının eğitim ortamlarını eğlenceli hale getirerek birçok kolaylık sağladığı, bu araçların kullanılması gerektiği, bu araçların kullanımlarını bildikleri ve kendi gelişimlerine katkı sağladığı yönünde olumlu görüş içerisinde oldukları tespit edilmiştir. Sonuç olarak öğretmen adaylarına Web 2.0 araçlarının kullanımı hakkında uygulamalı ders verilebilir, bu araçların kullanıldığı materyal ve sunumlar hazırlatılabilir.
本研究旨在考察职前教师对其使用 Web 2.0 工具能力的隐喻认知以及对其使用 Web 2.0 工具能力的隐喻认知。研究样本包括 340 名在恰纳卡莱 Onsekiz Mart 大学学习的职前教师。研究采用了混合方法。研究的定量部分采用了关系筛选模型。定量研究结果表明，职前教师使用 Web 2.0 工具的能力处于中等水平以下。在定性研究部分，采用了现象学设计来调查职前教师的隐喻感知。对所获得的数据进行了内容分析。为了确定职前教师使用 Web 2.0 工具的能力，研究发现 "我使用 Web 2.0 工具的能力类似于 ......."。因为 ........''句子被要求完成。职前教师的模拟被归纳为七个主题。研究结果表明，大多数职前教师认为 Web 2.0 工具提供了许多便利，使教育环境变得有趣，应该使用这些工具，他们知道如何使用这些工具，以及这些工具有助于他们自身的发展。因此，可以为职前教师提供有关使用 Web 2.0 工具的实用课程，并编写使用这些工具的材料和演示文稿。
{"title":"Öğretmen Adaylarının Web 2.0 Araçlarını Kullanabilme Yetkinlikleri: Bir Karma Yöntem Araştırması","authors":"Buse Geçi̇m, Nagihan İMER ÇETİN","doi":"10.17244/eku.1198098","DOIUrl":"https://doi.org/10.17244/eku.1198098","url":null,"abstract":"Bu çalışmada öğretmen adaylarının Web 2.0 araçlarını kullanabilme yetkinlikleri ile Web 2.0 araçları kullanabilme durumlarına yönelik metaforik algılarını incelemek amaçlanmıştır. Çalışmanın örneklemini Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’nde öğrenim gören 340 öğretmen adayı oluşturmaktadır. Araştırmada karma yöntem kullanılmıştır. Araştırmanın nicel kısmında ilişkisel tarama modeli kullanılmıştır. Nicel bulgular neticesinde öğretmen adaylarının Web 2.0 araçları kullanım yetkinliklerinin orta seviyenin altında olduğu bulunmuştur. Araştırmanın nitel kısmında ise öğretmen adaylarının metaforik algılarının araştırıldığı, olgu bilim deseni kullanılmıştır. Elde edilen veriler içerik analizine tabi tutulmuştur. Öğretmen adaylarının Web 2.0 araçları kullanabilme yetkinliklerini belirleyebilmek için ‘’Web 2.0 araçları kullanabilme durumum ……benzer. Çünkü ……..’’ cümlelerini tamamlanmaları istenmiştir. Öğretmen adaylarının benzetimleri toplam yedi tema altında toplanmıştır. Araştırmadan elde edilen sonuçlar neticesinde öğretmen adaylarının çoğunluğunun Web 2.0 araçlarının eğitim ortamlarını eğlenceli hale getirerek birçok kolaylık sağladığı, bu araçların kullanılması gerektiği, bu araçların kullanımlarını bildikleri ve kendi gelişimlerine katkı sağladığı yönünde olumlu görüş içerisinde oldukları tespit edilmiştir. Sonuç olarak öğretmen adaylarına Web 2.0 araçlarının kullanımı hakkında uygulamalı ders verilebilir, bu araçların kullanıldığı materyal ve sunumlar hazırlatılabilir.","PeriodicalId":119661,"journal":{"name":"Eğitimde Kuram ve Uygulama","volume":"1 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-06-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"127756516","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
京公网安备 11010802042870号
京ICP备2023020795号-1
扫码关注我们
求助内容：
应助结果提醒方式：