Bu çalışma, girişimcilik finansmanındaki ahlaki tehlikeyi ve bu durumun yatırımcılar ile girişimciler arasındaki ilişkileri nasıl etkilediğini incelemiştir. Ahlaki tehlike, bilgi asimetrisi, temsilcilik sorunları ve risk alma eğilimleri gibi faktörlerle tetiklenir. Bu faktörler, girişimcilerin aşırı risk almasına ve sonuç olarak yatırımcıların mali kayıplar yaşamasına yol açabilir. Çalışma, girişimcilik ekosistemini sağlam ve canlı tutmak için ahlaki tehlikenin anlaşılması ve yönetilmesinin önemini vurgulamaktadır. Şeffaflık, sorumlu risk alma ve etik davranışların teşvik edilmesi, finansman ortamının iyileştirilmesine katkı sağlar. Araştırma, politika yapıcıların, yatırımcıların ve girişimcilerin bu sorunları ele almak için birlikte çalışması gerektiğini belirtir. Sağlıklı bir finansman ortamının sürdürülmesi, bu işbirliği ve etik standartların yükseltilmesi ile mümkündür. Ahlaki tehlikeyi azaltma yollarını keşfeden bu çalışma, girişimcilik finansmanındaki zorluklara yenilikçi çözümler sunarak sürdürülebilir bir girişimcilik ekosistemi için yol gösterici olabilir.
{"title":"GİRİŞİMCİLİK FİNANSMANINDA AHLAKİ TEHLİKE: GENEL BİR BAKIŞ","authors":"Göktürk Kalkan","doi":"10.55830/tje.1446288","DOIUrl":"https://doi.org/10.55830/tje.1446288","url":null,"abstract":"Bu çalışma, girişimcilik finansmanındaki ahlaki tehlikeyi ve bu durumun yatırımcılar ile girişimciler arasındaki ilişkileri nasıl etkilediğini incelemiştir. Ahlaki tehlike, bilgi asimetrisi, temsilcilik sorunları ve risk alma eğilimleri gibi faktörlerle tetiklenir. Bu faktörler, girişimcilerin aşırı risk almasına ve sonuç olarak yatırımcıların mali kayıplar yaşamasına yol açabilir. Çalışma, girişimcilik ekosistemini sağlam ve canlı tutmak için ahlaki tehlikenin anlaşılması ve yönetilmesinin önemini vurgulamaktadır. Şeffaflık, sorumlu risk alma ve etik davranışların teşvik edilmesi, finansman ortamının iyileştirilmesine katkı sağlar. Araştırma, politika yapıcıların, yatırımcıların ve girişimcilerin bu sorunları ele almak için birlikte çalışması gerektiğini belirtir. Sağlıklı bir finansman ortamının sürdürülmesi, bu işbirliği ve etik standartların yükseltilmesi ile mümkündür. Ahlaki tehlikeyi azaltma yollarını keşfeden bu çalışma, girişimcilik finansmanındaki zorluklara yenilikçi çözümler sunarak sürdürülebilir bir girişimcilik ekosistemi için yol gösterici olabilir.","PeriodicalId":165994,"journal":{"name":"İstanbul Ticaret Üniversitesi Girişimcilik Dergisi","volume":"19 4","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-05-22","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"141111399","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
İş dünyasında girişimcilik, yenilikçilik ve risk alma becerileri her gün daha önemli hal almaktadır. Yeni iş fikirleri geliştirme ve ekonomik anlamda kalkınma sağlanmasında da girişimcilik ön plana çıkmaktadır. Girişimcilik potansiyelinin erken dönemlerden itibaren geliştirilmesine yönelik verilen eğitimler ileri yaşlarda gerçekleştirilecek ekonomik faaliyetlerin şekillenmesine katkı sağlayabilir. Bu araştırmada ilkokul düzeyinde girişimcilik eğitiminin girişimcilik potansiyelinin gelişmesindeki katkısını ortaya koymak amaçlanmaktadır. Araştırmanın çalışma grubu Eskişehir ilinde görev yapan sınıf öğretmenlerinden kolayda örnekleme yoluyla belirlenen, girişimcilik eğitimine yönelik ilgili ve araştırmaya katılmak için gönüllü 30 sınıf öğretmeninden oluşmaktadır. Araştırmada veriler açık uçlu soru formu kullanılarak toplanmıştır. Soru formu, katılımcılara Mayıs 2023 ile Haziran 2023 döneminde internet ortamında ulaştırılmış ve sorulara verilen yanıtlar kaydedilmiştir. Elde edilen görüşler betimsel analiz ve kelime bulutu kullanılarak değerlendirilmiştir. Yapılan değerlendirmelerin sonucunda, öğrencilerin girişimcilik potansiyelini girişimcilik eğitiminde kullanılan yöntem ve teknikler etkilerken, erken yaşlarda girişimcilik eğitimi verilmesi gerektiğini vurgulanmıştır.
{"title":"AN EVALUATION ON THE DEVELOPMENT OF ENTREPRENEURSHIP POTENTIAL AT THE PRIMARY SCHOOL LEVEL FROM THE PRIMARY SCHOOL TEACHERS' PERSPECTIVE","authors":"Nihal Yüksel, H. M. Yildirim","doi":"10.55830/tje.1430383","DOIUrl":"https://doi.org/10.55830/tje.1430383","url":null,"abstract":"İş dünyasında girişimcilik, yenilikçilik ve risk alma becerileri her gün daha önemli hal almaktadır. Yeni iş fikirleri geliştirme ve ekonomik anlamda kalkınma sağlanmasında da girişimcilik ön plana çıkmaktadır. Girişimcilik potansiyelinin erken dönemlerden itibaren geliştirilmesine yönelik verilen eğitimler ileri yaşlarda gerçekleştirilecek ekonomik faaliyetlerin şekillenmesine katkı sağlayabilir. Bu araştırmada ilkokul düzeyinde girişimcilik eğitiminin girişimcilik potansiyelinin gelişmesindeki katkısını ortaya koymak amaçlanmaktadır. Araştırmanın çalışma grubu Eskişehir ilinde görev yapan sınıf öğretmenlerinden kolayda örnekleme yoluyla belirlenen, girişimcilik eğitimine yönelik ilgili ve araştırmaya katılmak için gönüllü 30 sınıf öğretmeninden oluşmaktadır. Araştırmada veriler açık uçlu soru formu kullanılarak toplanmıştır. Soru formu, katılımcılara Mayıs 2023 ile Haziran 2023 döneminde internet ortamında ulaştırılmış ve sorulara verilen yanıtlar kaydedilmiştir. Elde edilen görüşler betimsel analiz ve kelime bulutu kullanılarak değerlendirilmiştir. Yapılan değerlendirmelerin sonucunda, öğrencilerin girişimcilik potansiyelini girişimcilik eğitiminde kullanılan yöntem ve teknikler etkilerken, erken yaşlarda girişimcilik eğitimi verilmesi gerektiğini vurgulanmıştır.","PeriodicalId":165994,"journal":{"name":"İstanbul Ticaret Üniversitesi Girişimcilik Dergisi","volume":"224 2","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-03-18","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"140233599","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Bu çalışmada Endüstri 4.0 perspektifinde yapay zekanın eğitimde uygulanabilirliği ile ilgili öğretmen görüşlerinin incelenmesi amaçlanmıştır. Araştırma nitel araştırma deseninde olup verilerin toplanması için araştırmacılar tarafından alanyazına dayalı olarak hazırlanan yarı yapılandırılmış görüşme formu kullanılmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu lisansüstü eğitim almış veya almakta olan 15 öğretmen oluşturmaktadır. Araştırma sonucunda öğretmenlerin Endüstri 4.0 perspektifinde yapay zekanın eğitimde kullanılmasına hazırlıklı olunabilmesi için stratejik planlarda yer verilmesinin gerekli olduğunu düşündükleri ve endüstri 4.0 ve yapay zeka ile ilgili eğitim almaya istekli oldukları görülmüştür. Öğretmenler yapay zekâ teknolojilerinin ve endüstri 4.0 araçlarının eğitime entegre edilmesinin öğrenciler açısından zengin ve çeşitli materyal sağlayacağını, kişiye göre öğrenmenin önünü açacağını, öğretmenin üzerindeki öğretim faaliyetleri dışındaki iş yükünü hafifleteceğini düşünmektedirler. Ayrıca eğitimde yapay zekâ kullanımının öğrencileri tembelleştirebileceği ve veri güvenliği gibi endişeler taşımaktadırlar. Öğretmenler sosyal-duygusal öğrenme noktasında insan öğretmenlere hep ihtiyaç olacağını düşünmekte ve bu konudaki yerlerini yapay zekaya kaptırmayacaklarından emin görünmektedirler.
{"title":"ENDÜSTRİ 4.0 PERSPEKTİFİNDE YAPAY ZEKANIN EĞİTİMDE UYGULANABİLİRLİĞİ İLE İLGİLİ ÖĞRETMEN GÖRÜŞLERİNİN İNCELENMESİ","authors":"Münevver Çeti̇n, Gizem YILDIZ BAKLAVACI","doi":"10.55830/tje.1404165","DOIUrl":"https://doi.org/10.55830/tje.1404165","url":null,"abstract":"Bu çalışmada Endüstri 4.0 perspektifinde yapay zekanın eğitimde uygulanabilirliği ile ilgili öğretmen görüşlerinin incelenmesi amaçlanmıştır. Araştırma nitel araştırma deseninde olup verilerin toplanması için araştırmacılar tarafından alanyazına dayalı olarak hazırlanan yarı yapılandırılmış görüşme formu kullanılmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu lisansüstü eğitim almış veya almakta olan 15 öğretmen oluşturmaktadır. Araştırma sonucunda öğretmenlerin Endüstri 4.0 perspektifinde yapay zekanın eğitimde kullanılmasına hazırlıklı olunabilmesi için stratejik planlarda yer verilmesinin gerekli olduğunu düşündükleri ve endüstri 4.0 ve yapay zeka ile ilgili eğitim almaya istekli oldukları görülmüştür. Öğretmenler yapay zekâ teknolojilerinin ve endüstri 4.0 araçlarının eğitime entegre edilmesinin öğrenciler açısından zengin ve çeşitli materyal sağlayacağını, kişiye göre öğrenmenin önünü açacağını, öğretmenin üzerindeki öğretim faaliyetleri dışındaki iş yükünü hafifleteceğini düşünmektedirler. Ayrıca eğitimde yapay zekâ kullanımının öğrencileri tembelleştirebileceği ve veri güvenliği gibi endişeler taşımaktadırlar. Öğretmenler sosyal-duygusal öğrenme noktasında insan öğretmenlere hep ihtiyaç olacağını düşünmekte ve bu konudaki yerlerini yapay zekaya kaptırmayacaklarından emin görünmektedirler.","PeriodicalId":165994,"journal":{"name":"İstanbul Ticaret Üniversitesi Girişimcilik Dergisi","volume":"31 2","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-03-06","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"140261081","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Yeşil inovasyonun amacı, işletmelerin olumsuz ekolojik etkilerini minimuma indirmektir. Yeşil inovasyon uygulamalarıyla doğal kaynakların korunmasına büyük bir katkı sağlanabilecektir. Bu çalışma, yeşil inovasyon kavramını detaylandırarak, yeşil inovasyon konusundaki literatüre katkıda bulunmayı amaçlamaktadır. Çalışmada, Türkiye’de faaliyet gösteren bankalar, yeşil inovasyon uygulamaları açısından incelenmiştir. Yeşil inovasyon uygulamalarının hangi düzeylerde ve ne şekillerde ele alındığı çalışmanın temelini oluşturmaktadır. Çevreye karşı duyarlılıkları, yeşil inovasyona bakış açıları, yeşil inovasyon beklentileri ve uyguladıkları yeşil inovasyon uygulamaları araştırılmıştır. Uygulamalardaki benzerlikler ve farklılıklar ortaya konularak, elde edilen sonuçlar değerlendirilmiştir.
{"title":"YEŞİL İNOVASYON UYGULAMALARI AÇISINDAN BANKACILIK SEKTÖRÜ","authors":"Filiz Yilmaz","doi":"10.55830/tje.1407351","DOIUrl":"https://doi.org/10.55830/tje.1407351","url":null,"abstract":"Yeşil inovasyonun amacı, işletmelerin olumsuz ekolojik etkilerini minimuma indirmektir. Yeşil inovasyon uygulamalarıyla doğal kaynakların korunmasına büyük bir katkı sağlanabilecektir. Bu çalışma, yeşil inovasyon kavramını detaylandırarak, yeşil inovasyon konusundaki literatüre katkıda bulunmayı amaçlamaktadır. Çalışmada, Türkiye’de faaliyet gösteren bankalar, yeşil inovasyon uygulamaları açısından incelenmiştir. Yeşil inovasyon uygulamalarının hangi düzeylerde ve ne şekillerde ele alındığı çalışmanın temelini oluşturmaktadır. Çevreye karşı duyarlılıkları, yeşil inovasyona bakış açıları, yeşil inovasyon beklentileri ve uyguladıkları yeşil inovasyon uygulamaları araştırılmıştır. Uygulamalardaki benzerlikler ve farklılıklar ortaya konularak, elde edilen sonuçlar değerlendirilmiştir.","PeriodicalId":165994,"journal":{"name":"İstanbul Ticaret Üniversitesi Girişimcilik Dergisi","volume":"30 19","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-02-19","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"140450189","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
ABSTRACT In recent years, particularly, the importance of entrepreneurship to the nation's economies has increased significantly. SMEs, or small and medium-sized enterprises, are vital sources of employment and national income. Because of this, it's critical to create effective support systems to promote entrepreneurship and increase it's influence on the economy of the nation. One of these support mechanisms is mentoring described as directing novice entrepreneurs to success in business processes. In this paper, we aimed to investigate all aspects of mentoring in the ecosystem from the program structures to mentor-mentee match making. A new concept of technical mentoring is risen from the need of deep technology startup founders' need of support for solving the technical difficulties they face regularly. Also, a mentoring model for technology incubators is proposed with all its dynamics. In conclusion, it can be stated that mentoring has highly flexible nature in the entrepreneurship ecosystem.
{"title":"TÜRKİYE GİRİŞİMCİLİK EKOSİSTEMİNDE BİR DESTEK MEKANİZMASI OLARAK MENTORLUK","authors":"Yusuf Maz, Bilge Süheyla Gazi̇oğlu","doi":"10.55830/tje.1255980","DOIUrl":"https://doi.org/10.55830/tje.1255980","url":null,"abstract":"ABSTRACT In recent years, particularly, the importance of entrepreneurship to the nation's economies has increased significantly. SMEs, or small and medium-sized enterprises, are vital sources of employment and national income. Because of this, it's critical to create effective support systems to promote entrepreneurship and increase it's influence on the economy of the nation. One of these support mechanisms is mentoring described as directing novice entrepreneurs to success in business processes. In this paper, we aimed to investigate all aspects of mentoring in the ecosystem from the program structures to mentor-mentee match making. A new concept of technical mentoring is risen from the need of deep technology startup founders' need of support for solving the technical difficulties they face regularly. Also, a mentoring model for technology incubators is proposed with all its dynamics. In conclusion, it can be stated that mentoring has highly flexible nature in the entrepreneurship ecosystem.","PeriodicalId":165994,"journal":{"name":"İstanbul Ticaret Üniversitesi Girişimcilik Dergisi","volume":"7 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-05-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"122616305","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pazarlama kavramı; çağın her dönemine konu olarak, birbirinden farklı birçok tanımla literatürdeki yerini almıştır. Sürekli gelişen ve kendini yenileyen pazarlama kavramı, big data endüstrisini de arkasına alarak markaların vazgeçilmez bir parçası haline dönüşmüştür. Big data endüstrisi ile kendini sürekli yenileyen ve besleyen dijital pazarlama faaliyetleri, geleneksel pazarlama faaliyetlerini gölgede bırakmış ve markalara çok daha az maliyetle, direkt olarak hedef kitlelerine ulaşabilme imkânı tanımıştır. Popüler kültürün etkisi altında daha da güçlenme imkânı bulan dijital pazarlama; bireyi kendinden bile daha iyi tanıyan algoritmalar geliştirmiştir. Pazarlanmak istenilen herhangi ürün veya hizmet; doğru zamanda, doğru yerde markaların hedef kitlelerine gösterilerek; markaların müşterileri tarafından hangi ürüne ihtiyaç duyduklarını, hangi ürün veya hizmeti satın alma faaliyetleri gösterdiklerini, hangi ürün veya hizmeti kaç dakika boyunca inceledikleri gibi yüzlerce alt kırılıma dayanan verileri sadece birkaç dakika içinde markalara sunulan birer sistem haline dönüşmüştür. Markaların dijital pazarlama faaliyetlerini algoritmalar nezdinde fark edilir kılmak için yaptığı birçok teknik bileşen olmasına karşın, hitap ettikleri kesimin bir insan faktörü olmasından dolayı tüm pazarlama süreçlerini psikoloji ile temellendirmeleri dijital pazarda tutunmaları için oldukça önem teşkil etmektedir. Araştırmada dijital pazarlama ve big data endüstrisinin bileşenlerine yer verilirken; tüm bu süreçleri temellendiren ve şekillendiren insan faktörünün duygusal zekâ süreçleri, dijital pazarlama faaliyetlerini çerçeveleyen bir unsur olarak ele alınmış ve ele alınan süreçler bulgularla desteklenmiştir. Bireyin duygusal zekâ süreçleri ile satın alma faaliyetleri arasındaki ilişkinin araştırıldığı bu araştırmada,big data endüstrisinin de satın alma davranışlarını tetikleyici verileri dijital pazarlama süreçlerine hangi yönden ve nasıl entegre ettiği araştırılmıştır. Dijital pazarlama faaliyetleri içerisinde verilerin ve psikolojik unsurların öneminin araştırıldığı bu araştırmada, big data endüstirinden beslenen markaların etkinlik düzeyini ölçümlemek adına nicel araştırma yöntemi kullanılmıştır. Sakarya Üniversitesi iletişim Fakültesi Öğrencilerine anket uygulaması yapılarak, araştırma bulguları SPSS verileri ile desteklenmiştir. Yapılan bu araştırma ile duygusal zekâ ve big data endüstrisinden beslenen dijital pazarlamanın, bireyler üzerindeki etkinliği ölçümlenerek, bireylerin her gün maruz kaldıkları pazarlama faaliyetlerine karşı farkındalık yaratmak amaçlanmıştır.
{"title":"DİJİTAL PAZARLAMA BİLEŞENLERİNDE DUYGUSAL ZEKA VE BİG DATANIN ÖNEMİ","authors":"Nida Buran, Çiğdem Çalapkulu","doi":"10.55830/tje.1276798","DOIUrl":"https://doi.org/10.55830/tje.1276798","url":null,"abstract":"Pazarlama kavramı; çağın her dönemine konu olarak, birbirinden farklı birçok tanımla literatürdeki yerini almıştır. Sürekli gelişen ve kendini yenileyen pazarlama kavramı, big data endüstrisini de arkasına alarak markaların vazgeçilmez bir parçası haline dönüşmüştür. Big data endüstrisi ile kendini sürekli yenileyen ve besleyen dijital pazarlama faaliyetleri, geleneksel pazarlama faaliyetlerini gölgede bırakmış ve markalara çok daha az maliyetle, direkt olarak hedef kitlelerine ulaşabilme imkânı tanımıştır. Popüler kültürün etkisi altında daha da güçlenme imkânı bulan dijital pazarlama; bireyi kendinden bile daha iyi tanıyan algoritmalar geliştirmiştir. Pazarlanmak istenilen herhangi ürün veya hizmet; doğru zamanda, doğru yerde markaların hedef kitlelerine gösterilerek; markaların müşterileri tarafından hangi ürüne ihtiyaç duyduklarını, hangi ürün veya hizmeti satın alma faaliyetleri gösterdiklerini, hangi ürün veya hizmeti kaç dakika boyunca inceledikleri gibi yüzlerce alt kırılıma dayanan verileri sadece birkaç dakika içinde markalara sunulan birer sistem haline dönüşmüştür. \u0000Markaların dijital pazarlama faaliyetlerini algoritmalar nezdinde fark edilir kılmak için yaptığı birçok teknik bileşen olmasına karşın, hitap ettikleri kesimin bir insan faktörü olmasından dolayı tüm pazarlama süreçlerini psikoloji ile temellendirmeleri dijital pazarda tutunmaları için oldukça önem teşkil etmektedir. Araştırmada dijital pazarlama ve big data endüstrisinin bileşenlerine yer verilirken; tüm bu süreçleri temellendiren ve şekillendiren insan faktörünün duygusal zekâ süreçleri, dijital pazarlama faaliyetlerini çerçeveleyen bir unsur olarak ele alınmış ve ele alınan süreçler bulgularla desteklenmiştir. \u0000Bireyin duygusal zekâ süreçleri ile satın alma faaliyetleri arasındaki ilişkinin araştırıldığı bu araştırmada,big data endüstrisinin de satın alma davranışlarını tetikleyici verileri dijital pazarlama süreçlerine hangi yönden ve nasıl entegre ettiği araştırılmıştır. \u0000Dijital pazarlama faaliyetleri içerisinde verilerin ve psikolojik unsurların öneminin araştırıldığı bu araştırmada, big data endüstirinden beslenen markaların etkinlik düzeyini ölçümlemek adına nicel araştırma yöntemi kullanılmıştır. Sakarya Üniversitesi iletişim Fakültesi Öğrencilerine anket uygulaması yapılarak, araştırma bulguları SPSS verileri ile desteklenmiştir. \u0000Yapılan bu araştırma ile duygusal zekâ ve big data endüstrisinden beslenen dijital pazarlamanın, bireyler üzerindeki etkinliği ölçümlenerek, bireylerin her gün maruz kaldıkları pazarlama faaliyetlerine karşı farkındalık yaratmak amaçlanmıştır.","PeriodicalId":165994,"journal":{"name":"İstanbul Ticaret Üniversitesi Girişimcilik Dergisi","volume":"8 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-05-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"123880809","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Giyilebilir teknoloji, kullanıcılar tarafından giyilebilen ve genellikle biyolojik ve fizyolojik verilerle ilgili bilgileri algılama, izleme ve analiz etmeyi içeren bir akıllı elektronik cihaz kategorisini ifade eder. 21. yüzyılın başından itibaren giyilebilir cihazlar, dünya genelinde önce sanayide ve laboratuar ortamında, hemen ardından da tüketiciler arasında hergün çok daha fazla kullanılmaya başlayan teknolojiler sunmaya başlamıştır. Fernandez (2014) giyilebilir cihazları “...giysilerle veya vücuda takılabilen her türlü hesaplamalı veya duyusal elektronik cihazlar…” şeklinde tanımlamıştır. Giyilebilir cihazlar, gelişmiş bilgi ve iletişim araçlarıyla insanların günlük yaşamını kolaylaştırmaktadır. Son on yılda ise dünyada son tüketiciler tarafından talep daha da artmış ve giyilebilir ürünler pazarı, 2020'de 69 milyar $'dan %18.1 artarak 2021'de 81,5 milyar $' a ulaşmıştır. (GlobalData Report,2020). Araştırmanın amacı, giyilebilir teknolojilerin Türk pazarında Y kuşağı tarafından nasıl kabul görebileceğini bulmaktır ve derinlemesine görüşme tekniği kullanılarak Y kuşağındaki belli patern ve kalıpları tespit etmek ve Lin, Shih ve Sher (2007, p.646) tarafından oluşturulan Teknolojiye Hazırlık ve Kabul Modeli’ni kullanarak, Y kuşağının giyilebilir teknolojilerle ilgili görüşleri nitel bir araştırma yaklaşımla model ile ilgili kavramsal bir çalışma ortaya koyulmuştur. Sonuçlar tümdengelim yaklaşımı ve tasarımı ile birlikte değerli veriler sağlamakta ve Y kuşağınının giyilebilir teknolojileri kabulü ve kullanma niyeti ile ilgili varolan bir model üzerinde bir araştırma özelliği taşımaktadır. Bu makale, özgün Türkiye’de Giyilebilir Teknoloji Ürünleri Pazarı ve Kullanımına İlişkin Nitel Bir Araştırma yüksek lisans tezimden üretilmiştir.
{"title":"Türkiye'de Giyilebilir Teknoloji Ürünleri Pazarı ve Kullanımına İlişkin Nitel Bir Araştırma","authors":"Özlem ÇULHAGİL KIR, Figen Yildirim","doi":"10.55830/tje.1234801","DOIUrl":"https://doi.org/10.55830/tje.1234801","url":null,"abstract":"Giyilebilir teknoloji, kullanıcılar tarafından giyilebilen ve genellikle biyolojik ve fizyolojik verilerle ilgili bilgileri algılama, izleme ve analiz etmeyi içeren bir akıllı elektronik cihaz kategorisini ifade eder. \u000021. yüzyılın başından itibaren giyilebilir cihazlar, dünya genelinde önce sanayide ve laboratuar ortamında, hemen ardından da tüketiciler arasında hergün çok daha fazla kullanılmaya başlayan teknolojiler sunmaya başlamıştır. Fernandez (2014) giyilebilir cihazları “...giysilerle veya vücuda takılabilen her türlü hesaplamalı veya duyusal elektronik cihazlar…” şeklinde tanımlamıştır. Giyilebilir cihazlar, gelişmiş bilgi ve iletişim araçlarıyla insanların günlük yaşamını kolaylaştırmaktadır. \u0000Son on yılda ise dünyada son tüketiciler tarafından talep daha da artmış ve giyilebilir ürünler pazarı, 2020'de 69 milyar $'dan %18.1 artarak 2021'de 81,5 milyar $' a ulaşmıştır. (GlobalData Report,2020). \u0000Araştırmanın amacı, giyilebilir teknolojilerin Türk pazarında Y kuşağı tarafından nasıl kabul görebileceğini bulmaktır ve derinlemesine görüşme tekniği kullanılarak Y kuşağındaki belli patern ve kalıpları tespit etmek ve Lin, Shih ve Sher (2007, p.646) tarafından oluşturulan Teknolojiye Hazırlık ve Kabul Modeli’ni kullanarak, Y kuşağının giyilebilir teknolojilerle ilgili görüşleri nitel bir araştırma yaklaşımla model ile ilgili kavramsal bir çalışma ortaya koyulmuştur. \u0000Sonuçlar tümdengelim yaklaşımı ve tasarımı ile birlikte değerli veriler sağlamakta ve Y kuşağınının giyilebilir teknolojileri kabulü ve kullanma niyeti ile ilgili varolan bir model üzerinde bir araştırma özelliği taşımaktadır. \u0000Bu makale, özgün Türkiye’de Giyilebilir Teknoloji Ürünleri Pazarı ve Kullanımına İlişkin Nitel Bir Araştırma yüksek lisans tezimden üretilmiştir.","PeriodicalId":165994,"journal":{"name":"İstanbul Ticaret Üniversitesi Girişimcilik Dergisi","volume":"25 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-05-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"114944613","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Ortak bir hedefi gerçekleştirmek üzere kurulan işletmelerin devamlılığının sağlanması şüphesiz ki yalnızca işletme paydaşları açısından değil, gerçekleştirilen faaliyetlerin ülke ekonomisine olan katkıları nedeniyle de büyük bir öneme sahiptir. Mikro ve makro düzeyde değerlendirilmesi gereken ekonomik faaliyetlerin işletme özelinde incelenerek, yönetsel fonksiyonların başarıyla uygulanıp uygulanmadığının tespiti ve işletmenin yol haritası olarak uzun bir dönemi kapsayan stratejik yaklaşımın öngörülerinin belirli periyotlarla değerlendirilmesi; tepe yönetiminin sürdürülebilir politikalara olan bakışını göstermesi açısından da özel bir ehemmiyet taşımaktadır. Hemen her alanda sınırların ortadan kalktığı günümüz küresel dünyasında işletmelerin yeniliklere ayak uydurması, iç ve dış çevre ile olan etkileşimini başarıyla yönetmesi, verimlilik artışını sağlayarak koruması, kendini sürekli yenilemesi, tehditleri görmesi, fırsatları değerlendirmesi ve ortak paydada geleceğini şekillendirmesi; elbette işletmenin benimsediği yönetim yaklaşımıyla yakından ilgilidir. Bu çalışmada çağdaş yönetim yaklaşımlarından stratejik yönetimin, işletmelerin geleceğinde oynadığı role dair kavramsal bir bakış ortaya konmuştur.
{"title":"YÖNETiM YAKLAŞIMLARINDAN STRATEJİK YÖNETİM MODELİNİN İŞLETMELERİN GELECEĞINE ETKİLERI ÜZERİNE KAVRAMSAL BİR İNCELEME","authors":"M. Zengin","doi":"10.55830/tje.1208569","DOIUrl":"https://doi.org/10.55830/tje.1208569","url":null,"abstract":"Ortak bir hedefi gerçekleştirmek üzere kurulan işletmelerin devamlılığının sağlanması şüphesiz ki yalnızca işletme paydaşları açısından değil, gerçekleştirilen faaliyetlerin ülke ekonomisine olan katkıları nedeniyle de büyük bir öneme sahiptir. Mikro ve makro düzeyde değerlendirilmesi gereken ekonomik faaliyetlerin işletme özelinde incelenerek, yönetsel fonksiyonların başarıyla uygulanıp uygulanmadığının tespiti ve işletmenin yol haritası olarak uzun bir dönemi kapsayan stratejik yaklaşımın öngörülerinin belirli periyotlarla değerlendirilmesi; tepe yönetiminin sürdürülebilir politikalara olan bakışını göstermesi açısından da özel bir ehemmiyet taşımaktadır. Hemen her alanda sınırların ortadan kalktığı günümüz küresel dünyasında işletmelerin yeniliklere ayak uydurması, iç ve dış çevre ile olan etkileşimini başarıyla yönetmesi, verimlilik artışını sağlayarak koruması, kendini sürekli yenilemesi, tehditleri görmesi, fırsatları değerlendirmesi ve ortak paydada geleceğini şekillendirmesi; elbette işletmenin benimsediği yönetim yaklaşımıyla yakından ilgilidir. Bu çalışmada çağdaş yönetim yaklaşımlarından stratejik yönetimin, işletmelerin geleceğinde oynadığı role dair kavramsal bir bakış ortaya konmuştur.","PeriodicalId":165994,"journal":{"name":"İstanbul Ticaret Üniversitesi Girişimcilik Dergisi","volume":"17 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-05-25","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"114298082","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
ABSTRACT Founders of social enterprises become the initiators of their institutions by prioritizing their missions, and dedicating their efforts and time. Their goals become real as a result of hard work of a group of people, who unite around their missions. Based on the literature of authenticity and authentic leadership (AL), and social entrepreneurial intention formation; it was realized that there is a high degree of intersection between some of the authenticity concepts and the previously proposed antecedents of social entrepreneurial intention. The purpose of this paper is to conceptually merge the relevant dimensions of AL with a previously suggested social entrepreneurial intention (SEI) model. The strength of SEs is often based on their values, resilience, and personal experiences of solving problems. Based on the Constructivist Self Development Theory, it is suggested in this paper that a reason why these people do their best to solve others’ – often similar- problems, may be their increased levels of authenticity throughout their challenging life experiences.
{"title":"Otantik Liderlik ile Sosyal Girişimciliğe İlişkin Niyet Oluşumunun Kavramsal Kesişimi","authors":"Çiğdem Asarkaya","doi":"10.55830/tje.1268685","DOIUrl":"https://doi.org/10.55830/tje.1268685","url":null,"abstract":"ABSTRACT \u0000Founders of social enterprises become the initiators of their institutions by prioritizing their missions, and dedicating their efforts and time. Their goals become real as a result of hard work of a group of people, who unite around their missions. Based on the literature of authenticity and authentic leadership (AL), and social entrepreneurial intention formation; it was realized that there is a high degree of intersection between some of the authenticity concepts and the previously proposed antecedents of social entrepreneurial intention. The purpose of this paper is to conceptually merge the relevant dimensions of AL with a previously suggested social entrepreneurial intention (SEI) model. The strength of SEs is often based on their values, resilience, and personal experiences of solving problems. Based on the Constructivist Self Development Theory, it is suggested in this paper that a reason why these people do their best to solve others’ – often similar- problems, may be their increased levels of authenticity throughout their challenging life experiences.","PeriodicalId":165994,"journal":{"name":"İstanbul Ticaret Üniversitesi Girişimcilik Dergisi","volume":"16 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-05-01","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"128343603","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Hızla değişen rekabet ortamında şirketler, zamanlarının büyük bir kısmını mevcut müşterilerini uzun vadede memnun edip elde tutmak, hedef müşteri kitlesini genişletmek ve mevcut maliyetlerini düşürerek rekabet avantajı sağlamaya çalışmaktadır. İşletmelerin pazarlama stratejilerini geliştirirken geçmişte kendilerinden alışveriş yapmış müşterilerini göz ardı etmemesi gerekmektedir. Müşterilerin arasındaki benzerlikleri ve farklılıkları belirlemek, davranışlarını tahmin etmek, müşterilere daha iyi seçenekler ve fırsatlar önermek, müşteri-şirket etkileşimi için kritik bir hale gelmiştir. Bu noktadan hareketle bu çalışmada RFM metrikleri kullanılarak, mevcut müşterinin davranışlarını tanımlamak, müşterileri segmentlere ayırmak ve pazarlama bakış açısıyla bu segmentler için stratejiler oluşturmak amaçlanmıştır. Bunun için Türkiye’de faaliyetini sürdüren bir tekstil perakende firmasının verileri kullanılmıştır. Bu verileri analiz etmek için RFM tekniği kullanılmıştır. Çalışma sonuçlarına göre toplam 5 müşteri kümesi oluşturulmuştur. Şirket açısından en karlı müşteri grubunun 2 numaralı müşteri grubu olduğu, en az karlı ve yakın zamanda neredeyse hiç alışveriş yapmamış kayıp müşteri olarak adlandırdığımız müşteri grubunun ise 4. ve 5. müşteri grupları olduğu belirlenmiştir.
{"title":"PERAKENDE SEKTÖRÜNDE RFM ANALİZİ İLE MÜŞTERİ SEGMENTASYONU","authors":"Hayriye Şentürk, Selçuk Alp","doi":"10.55830/tje.1225620","DOIUrl":"https://doi.org/10.55830/tje.1225620","url":null,"abstract":"Hızla değişen rekabet ortamında şirketler, zamanlarının büyük bir kısmını mevcut müşterilerini uzun vadede memnun edip elde tutmak, hedef müşteri kitlesini genişletmek ve mevcut maliyetlerini düşürerek rekabet avantajı sağlamaya çalışmaktadır. İşletmelerin pazarlama stratejilerini geliştirirken geçmişte kendilerinden alışveriş yapmış müşterilerini göz ardı etmemesi gerekmektedir. Müşterilerin arasındaki benzerlikleri ve farklılıkları belirlemek, davranışlarını tahmin etmek, müşterilere daha iyi seçenekler ve fırsatlar önermek, müşteri-şirket etkileşimi için kritik bir hale gelmiştir. Bu noktadan hareketle bu çalışmada RFM metrikleri kullanılarak, mevcut müşterinin davranışlarını tanımlamak, müşterileri segmentlere ayırmak ve pazarlama bakış açısıyla bu segmentler için stratejiler oluşturmak amaçlanmıştır. Bunun için Türkiye’de faaliyetini sürdüren bir tekstil perakende firmasının verileri kullanılmıştır. Bu verileri analiz etmek için RFM tekniği kullanılmıştır. Çalışma sonuçlarına göre toplam 5 müşteri kümesi oluşturulmuştur. Şirket açısından en karlı müşteri grubunun 2 numaralı müşteri grubu olduğu, en az karlı ve yakın zamanda neredeyse hiç alışveriş yapmamış kayıp müşteri olarak adlandırdığımız müşteri grubunun ise 4. ve 5. müşteri grupları olduğu belirlenmiştir.","PeriodicalId":165994,"journal":{"name":"İstanbul Ticaret Üniversitesi Girişimcilik Dergisi","volume":"13 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-04-07","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"125079752","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}