Pub Date : 2023-07-31DOI: 10.47118/somatbd.1311659
Murat Kaya, Şükrü Kaya
Firmaların ürettikleri ürünlerin en belirleyici faktörlerinden biri de arz ve talep doğrultusunda fiyatlarının belirlenmesidir. Ürün maliyetini oluşturan en önemli unsurlardan biri de üretim tesislerinde kullanılan cihazların amortisman maliyetidir. Üretim tesislerinde sabit kıymet olarak kullanılan cihazlar işletme sırasında eskimekte ve ekonomik ömürleri kısalmakta, ayrıca maddi değerleri de zamanla azalmakta veya kaybolmaktadır. Tesis cihazlarının amortisman kapsamında kullanılabilmesi için belirli bir değere sahip olması, tescil edilmiş olması, etkin kullanımda olması ve ekonomik ömrünün bir yıldan fazla olması gerekir. Tesislerin amortismanlarının değerlendirilmesinde bir takım yöntemler bulunmaktadır. Çalışmada; sabit yıllık sermaye maliyeti kapsamında, bugünkü değişken değer, ekonomik ömür, ıskonto oranları, geri kazanım değeri esas alınarak yıllık amortisman oranı ele alınmıştır. Belirli bir ekonomik ömürde faiz oranı arttıkça amortisman değeri de artmaktadır. Çeşitli ekonomik ömürlerde santralin sabit faiz oranlarına göre kısa ömürlü santrallerde amortisman değerinin yüksek, uzun ömürlü santrallerde ise düşük olduğu görülmüştür. Ayrıca, düşük faiz oranlarında amortisman değeri daha düşük, faiz oranı arttıkça paralel amortisman değeri de artmaktadır.
{"title":"ÜRETIM SISTEMLERINDE AMORTISMANIN ÖNEMI","authors":"Murat Kaya, Şükrü Kaya","doi":"10.47118/somatbd.1311659","DOIUrl":"https://doi.org/10.47118/somatbd.1311659","url":null,"abstract":"Firmaların ürettikleri ürünlerin en belirleyici faktörlerinden biri de arz ve talep doğrultusunda fiyatlarının belirlenmesidir. Ürün maliyetini oluşturan en önemli unsurlardan biri de üretim tesislerinde kullanılan cihazların amortisman maliyetidir. Üretim tesislerinde sabit kıymet olarak kullanılan cihazlar işletme sırasında eskimekte ve ekonomik ömürleri kısalmakta, ayrıca maddi değerleri de zamanla azalmakta veya kaybolmaktadır. \u0000 \u0000Tesis cihazlarının amortisman kapsamında kullanılabilmesi için belirli bir değere sahip olması, tescil edilmiş olması, etkin kullanımda olması ve ekonomik ömrünün bir yıldan fazla olması gerekir. Tesislerin amortismanlarının değerlendirilmesinde bir takım yöntemler bulunmaktadır. Çalışmada; sabit yıllık sermaye maliyeti kapsamında, bugünkü değişken değer, ekonomik ömür, ıskonto oranları, geri kazanım değeri esas alınarak yıllık amortisman oranı ele alınmıştır. Belirli bir ekonomik ömürde faiz oranı arttıkça amortisman değeri de artmaktadır. \u0000Çeşitli ekonomik ömürlerde santralin sabit faiz oranlarına göre kısa ömürlü santrallerde amortisman değerinin yüksek, uzun ömürlü santrallerde ise düşük olduğu görülmüştür. Ayrıca, düşük faiz oranlarında amortisman değeri daha düşük, faiz oranı arttıkça paralel amortisman değeri de artmaktadır.","PeriodicalId":339617,"journal":{"name":"Soma Meslek Yüksekokulu Teknik Bilimler Dergisi","volume":"30 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-07-31","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"129421598","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-07-29DOI: 10.47118/somatbd.1264043
İlker Usta
Ahşabın higroskopik ve anizotropik doğası sebebiyle bir malzeme olarak kullanım amacına uygunluğunda sınayıcı bir etmen ve kullanılma yerindeki etkinliğinde çok esaslı bir unsur olarak addedilen daralma ve genişleme anizotropisi, esasen tam doğrusal düzlemler zemininde teğet ve radyal ile boyuna yönlerdeki olası boyutsal değişim durumuyla ilgili bir konudur. Bu araştırmada, numune enine kesitindeki yıllık halka açısının ağaç malzemenin liflere dik yöndeki daralma potansiyeline etkisi, yönsel değişim miktarı ve eğilimi bağlamında teğet ve radyal yönlere göre incelenmiştir. Buna göre, enine kesit üzerindeki yıllık halka pozisyonlamasının 0 dereceden 90 dereceye kadar olan açısallık değişiminde, trigonometrik fonksiyonlar grafiğine dayanılarak geliştirilen açısal değişim eşitliğiyle yapılan belirleme uyarınca, ahşap malzemede meydana gelen daralma miktarının ve yönünün yıllık halkanın belli bir açı altında beliren sin2ϕ ve cos2ϕ değerleri eşliğinde farklılaştığı ortaya koyulmuştur.
{"title":"YILLIK HALKALARIN NUMUNE ENİNE KESİTİNDEKİ AÇISAL DEĞİŞİMİNİN AĞAÇ MALZEMENİN LİFLERE DİK YÖNDEKİ DARALMA POTANSİYELİNE ETKİSİ","authors":"İlker Usta","doi":"10.47118/somatbd.1264043","DOIUrl":"https://doi.org/10.47118/somatbd.1264043","url":null,"abstract":"Ahşabın higroskopik ve anizotropik doğası sebebiyle bir malzeme olarak kullanım amacına uygunluğunda sınayıcı bir etmen ve kullanılma yerindeki etkinliğinde çok esaslı bir unsur olarak addedilen daralma ve genişleme anizotropisi, esasen tam doğrusal düzlemler zemininde teğet ve radyal ile boyuna yönlerdeki olası boyutsal değişim durumuyla ilgili bir konudur. Bu araştırmada, numune enine kesitindeki yıllık halka açısının ağaç malzemenin liflere dik yöndeki daralma potansiyeline etkisi, yönsel değişim miktarı ve eğilimi bağlamında teğet ve radyal yönlere göre incelenmiştir. Buna göre, enine kesit üzerindeki yıllık halka pozisyonlamasının 0 dereceden 90 dereceye kadar olan açısallık değişiminde, trigonometrik fonksiyonlar grafiğine dayanılarak geliştirilen açısal değişim eşitliğiyle yapılan belirleme uyarınca, ahşap malzemede meydana gelen daralma miktarının ve yönünün yıllık halkanın belli bir açı altında beliren sin2ϕ ve cos2ϕ değerleri eşliğinde farklılaştığı ortaya koyulmuştur.","PeriodicalId":339617,"journal":{"name":"Soma Meslek Yüksekokulu Teknik Bilimler Dergisi","volume":"24 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-07-29","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"125210946","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-06-07DOI: 10.47118/somatbd.1198426
Mahmut Suat Deli̇balta
Doğal kaynakların aranması, üretim ve tüketim süreçleri, her zaman teknolojik gelişmelerden etkilenen alanlar olmuştur. Madenciliğinin hedefi; ülke ekonomisine fayda sağlamak üzere doğal kaynakları verimli, sürdürülebilir ve iş güvenliği koşullarında üretip endüstrinin hizmetine sunmaktır. Bu maksatla araştırmada; ülkemiz madencilik sektörü verimlilik ve ekonomik katkı düzeyi irdelenmiştir. Teknolojik gelişmeler toplumların sosyo-ekonomik hayatlarında ciddi değişimlere neden olmaktadır. Madencilik sektörü de bu değişimlerden büyük ölçüde etkilenmektedir. Ülkemiz maden işletmelerinin verimlilik düzeyi, gelişmiş ülkelere kıyasla çok düşüktür. ABD ve Avustralya, Türkiye’den yaklaşık 8 kat daha verimli kömür üretimi yapmaktadır. Benzer durum, AB üyesi ülkeler ile Türkiye arasında işçi başına düşen katma değer miktarında da görülmektedir. Bu sorunu çözmek ise, Endüstri 4.0’ın başta dijitalleşme ve verimlilik prensiplerini ülkemiz maden işletmelerinde hayata geçirmekle mümkün olacaktır.
{"title":"TÜRKİYE MADENCİLİK SEKTÖRÜNDE VERİMLİLİK VE EKONOMİK KATKI ANALİZİ","authors":"Mahmut Suat Deli̇balta","doi":"10.47118/somatbd.1198426","DOIUrl":"https://doi.org/10.47118/somatbd.1198426","url":null,"abstract":"Doğal kaynakların aranması, üretim ve tüketim süreçleri, her zaman teknolojik gelişmelerden etkilenen alanlar olmuştur. Madenciliğinin hedefi; ülke ekonomisine fayda sağlamak üzere doğal kaynakları verimli, sürdürülebilir ve iş güvenliği koşullarında üretip endüstrinin hizmetine sunmaktır. Bu maksatla araştırmada; ülkemiz madencilik sektörü verimlilik ve ekonomik katkı düzeyi irdelenmiştir. \u0000Teknolojik gelişmeler toplumların sosyo-ekonomik hayatlarında ciddi değişimlere neden olmaktadır. Madencilik sektörü de bu değişimlerden büyük ölçüde etkilenmektedir. Ülkemiz maden işletmelerinin verimlilik düzeyi, gelişmiş ülkelere kıyasla çok düşüktür. ABD ve Avustralya, Türkiye’den yaklaşık 8 kat daha verimli kömür üretimi yapmaktadır. Benzer durum, AB üyesi ülkeler ile Türkiye arasında işçi başına düşen katma değer miktarında da görülmektedir. Bu sorunu çözmek ise, Endüstri 4.0’ın başta dijitalleşme ve verimlilik prensiplerini ülkemiz maden işletmelerinde hayata geçirmekle mümkün olacaktır.","PeriodicalId":339617,"journal":{"name":"Soma Meslek Yüksekokulu Teknik Bilimler Dergisi","volume":"149 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-06-07","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"131398487","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-06-07DOI: 10.47118/somatbd.1238976
Alper Keleşoğlu, Suleyman Kocaoglu, Mert Yöntem, Selen Çağlar, İrem Nur Aydin, Esra Bayir, Cansu Yılmaz, Elif YENİLMEZ DEMİREL, Ümit Ünver
Elektrik enerjisi insanoğlunun hayatının her evresinde yer almaktadır. Söz konusu elektrik enerjisi olduğunda, bu enerjinin en çok sanayide kullanıldığı bilinmektedir. Sanayide kullanılan elektrik enerjisinin tüketimi ise daha çok elektrik motorları tarafından yapılır. Bu çalışmada, özel sektörde çok kullanılan farklı enerji sınıflarına sahip motorların aralarındaki tüketim farklılığı araştırılmıştır. Böylelikle çalışmada motorlarda kullanılan elektrik enerjisi tüketiminde verimli kullanım ile beraber enerji tasarrufuna gidilmesinde yardımcı olunması ayrıca bu konuda katkı sağlanması amaçlanmıştır.
{"title":"MOTORLARDA ENERJİ SINIFLARI ARASI TÜKETİM FARKLILIKLARI VE VERİMLİLİK ARTIRICI METOTLAR","authors":"Alper Keleşoğlu, Suleyman Kocaoglu, Mert Yöntem, Selen Çağlar, İrem Nur Aydin, Esra Bayir, Cansu Yılmaz, Elif YENİLMEZ DEMİREL, Ümit Ünver","doi":"10.47118/somatbd.1238976","DOIUrl":"https://doi.org/10.47118/somatbd.1238976","url":null,"abstract":"Elektrik enerjisi insanoğlunun hayatının her evresinde yer almaktadır. Söz konusu elektrik enerjisi olduğunda, bu enerjinin en çok sanayide kullanıldığı bilinmektedir. Sanayide kullanılan elektrik enerjisinin tüketimi ise daha çok elektrik motorları tarafından yapılır. Bu çalışmada, özel sektörde çok kullanılan farklı enerji sınıflarına sahip motorların aralarındaki tüketim farklılığı araştırılmıştır. Böylelikle çalışmada motorlarda kullanılan elektrik enerjisi tüketiminde verimli kullanım ile beraber enerji tasarrufuna gidilmesinde yardımcı olunması ayrıca bu konuda katkı sağlanması amaçlanmıştır.","PeriodicalId":339617,"journal":{"name":"Soma Meslek Yüksekokulu Teknik Bilimler Dergisi","volume":"14 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-06-07","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"124111881","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2022-12-27DOI: 10.47118/somatbd.1146773
Murat Kaya, Şükrü Kaya
Makine yataklarındaki hareketli parçaların birbirleri ile olan yüzeysel sürtünmeleri sonucu aşınmalar meydana gelmektedir. Bu yüzeyler arsındaki aşınmaları en aza indirmek için yüzeyler arasına belirli bir viskoziteye ve ısıl özelliklere sahip kaygan sıvı olan yağ kullanılmaktadır. Hareketli parçaların hızına bağlı olarak yüzeyler arasında ve akışkanda ısınmalar meydana gelmektedir. Çalışma esnasında, oluşan sıcaklık değişimleri, açığa çıkan ısı akısı ve akışkanın viskozite özelileri incelenmiştir. Kızak levhaları arası mesafe h=2 mm olarak alınmıştır. Akışkanın ısı iletim katsayısı akışkan sıcaklığına bağlı olarak çok az değişse de burada sabit alınmıştır. Kızak hızının artışı doğal olarak sürtünmeyi artırmakta ve akışkan yağ sıcaklığı artış göstermektedir. Buna bağlı olarak da akışkanın ısı enerjisi artmaktadır. Sıcak akışkanın her iki yüzeyle temas halindedir. Burada sabit levha sıcaklığı hareketli levha yüzeyine göre daha düşüktür. Her iki yüzeyden çevreye transfer olan ısı yükü, farklı yüzey sıcaklılarında ve çalışma şartlarına göre hesaplanmıştır.
{"title":"HAREKETLİ YÜZEYLER ARASINDA KULLANILAN YAĞLARIN ISI TRANSFERİ","authors":"Murat Kaya, Şükrü Kaya","doi":"10.47118/somatbd.1146773","DOIUrl":"https://doi.org/10.47118/somatbd.1146773","url":null,"abstract":"Makine yataklarındaki hareketli parçaların birbirleri ile olan yüzeysel sürtünmeleri sonucu aşınmalar meydana gelmektedir. Bu yüzeyler arsındaki aşınmaları en aza indirmek için yüzeyler arasına belirli bir viskoziteye ve ısıl özelliklere sahip kaygan sıvı olan yağ kullanılmaktadır. Hareketli parçaların hızına bağlı olarak yüzeyler arasında ve akışkanda ısınmalar meydana gelmektedir. Çalışma esnasında, oluşan sıcaklık değişimleri, açığa çıkan ısı akısı ve akışkanın viskozite özelileri incelenmiştir. Kızak levhaları arası mesafe h=2 mm olarak alınmıştır. Akışkanın ısı iletim katsayısı akışkan sıcaklığına bağlı olarak çok az değişse de burada sabit alınmıştır. Kızak hızının artışı doğal olarak sürtünmeyi artırmakta ve akışkan yağ sıcaklığı artış göstermektedir. Buna bağlı olarak da akışkanın ısı enerjisi artmaktadır. Sıcak akışkanın her iki yüzeyle temas halindedir. Burada sabit levha sıcaklığı hareketli levha yüzeyine göre daha düşüktür. Her iki yüzeyden çevreye transfer olan ısı yükü, farklı yüzey sıcaklılarında ve çalışma şartlarına göre hesaplanmıştır.","PeriodicalId":339617,"journal":{"name":"Soma Meslek Yüksekokulu Teknik Bilimler Dergisi","volume":"29 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-12-27","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"129363967","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2022-12-13DOI: 10.47118/somatbd.1148105
Berna Çapan, Aytunga Bağdatli
Geleneksel gıda muhafaza yöntemleri, mikrobiyal yükün azaltılmasında ve gıda kalitesinin korunmasında çeşitli dezavantajlar ile sınırlamalar göstermektedir. Termal olmayan teknikler fizikokimyasal, besinsel ve duyusal değişiklikleri minimuma indirerek et ve et ürünlerinde raf ömrünü arttırmak için alternatif yöntemler olarak kabul edilebilmektedir. Aynı zamanda bu yöntemlerin kombine uygulamasının da, gıda endüstrisinde potansiyel bir alternatif olabileceği düşünülmektedir. Bu nedenle bu derleme çalışmasında et ve et ürünlerinde ürün kalitesini iyileştirme ve verimi arttırma potansiteli olan vurgulu elektrik alan, vurgulu (atımlı) ışık, ultrases uygulamaları ele alınmaktadır.
{"title":"ET VE ET ÜRÜNLERİNDE TERMAL OLMAYAN TEKNİKLER","authors":"Berna Çapan, Aytunga Bağdatli","doi":"10.47118/somatbd.1148105","DOIUrl":"https://doi.org/10.47118/somatbd.1148105","url":null,"abstract":"Geleneksel gıda muhafaza yöntemleri, mikrobiyal yükün azaltılmasında ve gıda kalitesinin korunmasında çeşitli dezavantajlar ile sınırlamalar göstermektedir. Termal olmayan teknikler fizikokimyasal, besinsel ve duyusal değişiklikleri minimuma indirerek et ve et ürünlerinde raf ömrünü arttırmak için alternatif yöntemler olarak kabul edilebilmektedir. Aynı zamanda bu yöntemlerin kombine uygulamasının da, gıda endüstrisinde potansiyel bir alternatif olabileceği düşünülmektedir. Bu nedenle bu derleme çalışmasında et ve et ürünlerinde ürün kalitesini iyileştirme ve verimi arttırma potansiteli olan vurgulu elektrik alan, vurgulu (atımlı) ışık, ultrases uygulamaları ele alınmaktadır.","PeriodicalId":339617,"journal":{"name":"Soma Meslek Yüksekokulu Teknik Bilimler Dergisi","volume":"18 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-12-13","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"128430442","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2022-09-07DOI: 10.47118/somatbd.1119380
Zeyneb Kahraman, Keriman YÜRÜTEN ÖZDEMİR
Tozlu ortamların olduğu işyerleri çalışan sağlığı açısından birçok risk barındırmakta, solunabilir tozlar, mesleki solunum sistemi hastalıklarına yol açarak çalışanların sağlığını tehdit etmektedir. Bu bakımdan etkili bir tedavisi olmayan solunum sistemi hastalıklarına ilişkin tozla mücadele yöntemleri önem taşımaktadır. Özellikle erken tanı, hastalığın ilerleyişi ve maruziyetin belirlenerek gerekli tedbirlerin alınması açısından önemlidir. Diğer taraftan işyeri hekimi tarafından konulan tanıların sisteme yansıması, mesleki solunum sistemi hastalıklarının boyutunun belirlenmesi için gereklidir. İşyerlerinde, tozlara ilişkin risk değerlendirmesi ve proaktif önlemler ile güvenli çalışma ortamı oluşmakta ve meslek hastalıkları önlenebilmektedir. Bu çalışmada, tozların neden olduğu meslek hastalıkları incelenmiş olup korunma önlemleri ve tozla mücadele kapsamında yapılacak olan iş sağlığı ve güvenliği çalışmaları değerlendirilmiştir. Bu doğrultuda çalışma, tozların işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği önlemlerine uygun olarak kullanılması ve tozla mücadelede iş sağlığı ve güvenliğinin önemini göstermeyi amaçlamaktadır.
{"title":"Tozlu Çalışmalarda Meslek Hastalıkları ve Tozla Mücadele","authors":"Zeyneb Kahraman, Keriman YÜRÜTEN ÖZDEMİR","doi":"10.47118/somatbd.1119380","DOIUrl":"https://doi.org/10.47118/somatbd.1119380","url":null,"abstract":"Tozlu ortamların olduğu işyerleri çalışan sağlığı açısından birçok risk barındırmakta, solunabilir tozlar, mesleki solunum sistemi hastalıklarına yol açarak çalışanların sağlığını tehdit etmektedir. Bu bakımdan etkili bir tedavisi olmayan solunum sistemi hastalıklarına ilişkin tozla mücadele yöntemleri önem taşımaktadır. Özellikle erken tanı, hastalığın ilerleyişi ve maruziyetin belirlenerek gerekli tedbirlerin alınması açısından önemlidir. Diğer taraftan işyeri hekimi tarafından konulan tanıların sisteme yansıması, mesleki solunum sistemi hastalıklarının boyutunun belirlenmesi için gereklidir. İşyerlerinde, tozlara ilişkin risk değerlendirmesi ve proaktif önlemler ile güvenli çalışma ortamı oluşmakta ve meslek hastalıkları önlenebilmektedir. Bu çalışmada, tozların neden olduğu meslek hastalıkları incelenmiş olup korunma önlemleri ve tozla mücadele kapsamında yapılacak olan iş sağlığı ve güvenliği çalışmaları değerlendirilmiştir. Bu doğrultuda çalışma, tozların işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği önlemlerine uygun olarak kullanılması ve tozla mücadelede iş sağlığı ve güvenliğinin önemini göstermeyi amaçlamaktadır.","PeriodicalId":339617,"journal":{"name":"Soma Meslek Yüksekokulu Teknik Bilimler Dergisi","volume":"52 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-09-07","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"114316726","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2022-09-07DOI: 10.47118/somatbd.1142088
Ela KATI SUNAY, Süleyman Görkem Cankara
Çalışmamızda; karbon esaslı (grafen katkılı, çok duvarlı karbon nanotüp katkılı ve iki farklı konsantrasyonda grafit katkılı) dört farklı polipropilen (PP) kompozit malzemenin efektif ısı iletim katsayılarının belirlenmesine yönelik teorik modeller ve hesaplama yaklaşımları incelenmiştir. Öncelikle polipropilen kompozit malzemelere uygun olan ve uygun olabileceği düşünülen efektif ısı iletim katsayısı modelleri seçilmiştir. Seçilen modeller için gerekli olan temel veriler bulunarak efektif ısı iletim katsayıları hesaplanmıştır. Elde edilen sonuçlar tablolar halinde listelenerek yorumlanmıştır. Yapılan çalışmada; polipropilen kompozitler için hesaplanan efektif ısı iletim katsayısı modellerinden Seri Model, Geometrik Ortalama Modeli, Maxwell Modeli 1, Jeffrey Modeli ve Sheldon ve Chawla Modeli’nin hem birbirlerine hem de dolgu malzemesi olan polipropilene yakın değerler verdiği görülmüştür. Dört farklı polipropilen kompozitin hepsinde de Russel Modeli ve Babanov Modelinin birbirleri ile aynı değerleri verdiği görülmüştür. Deneme amacıyla seçilen Maxwell-Eucken modeli 2, Levy modeli, Efektif ortam modeli, Hill modeli ve Bauer modelinin ise hem aynı kompozitte diğer modellere göre farklı değerler verdiği hem de her kompozitte aynı model için farklı değerler verdikleri görülmüştür.
{"title":"FARKLI KARBON ESASLI POLİPROPİLEN NANOKOMPOZİTLERİN EFEKTİF ISI İLETİM KATSAYILARININ FARKLI MODELLERLE HESAPLANMASI","authors":"Ela KATI SUNAY, Süleyman Görkem Cankara","doi":"10.47118/somatbd.1142088","DOIUrl":"https://doi.org/10.47118/somatbd.1142088","url":null,"abstract":"Çalışmamızda; karbon esaslı (grafen katkılı, çok duvarlı karbon nanotüp katkılı ve iki farklı konsantrasyonda grafit katkılı) dört farklı polipropilen (PP) kompozit malzemenin efektif ısı iletim katsayılarının belirlenmesine yönelik teorik modeller ve hesaplama yaklaşımları incelenmiştir. Öncelikle polipropilen kompozit malzemelere uygun olan ve uygun olabileceği düşünülen efektif ısı iletim katsayısı modelleri seçilmiştir. Seçilen modeller için gerekli olan temel veriler bulunarak efektif ısı iletim katsayıları hesaplanmıştır. Elde edilen sonuçlar tablolar halinde listelenerek yorumlanmıştır. Yapılan çalışmada; polipropilen kompozitler için hesaplanan efektif ısı iletim katsayısı modellerinden Seri Model, Geometrik Ortalama Modeli, Maxwell Modeli 1, Jeffrey Modeli ve Sheldon ve Chawla Modeli’nin hem birbirlerine hem de dolgu malzemesi olan polipropilene yakın değerler verdiği görülmüştür. Dört farklı polipropilen kompozitin hepsinde de Russel Modeli ve Babanov Modelinin birbirleri ile aynı değerleri verdiği görülmüştür. Deneme amacıyla seçilen Maxwell-Eucken modeli 2, Levy modeli, Efektif ortam modeli, Hill modeli ve Bauer modelinin ise hem aynı kompozitte diğer modellere göre farklı değerler verdiği hem de her kompozitte aynı model için farklı değerler verdikleri görülmüştür.","PeriodicalId":339617,"journal":{"name":"Soma Meslek Yüksekokulu Teknik Bilimler Dergisi","volume":"19 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-09-07","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"125606530","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2022-07-19DOI: 10.47118/somatbd.1109940
Murat Kaya, Gül Kaya
Son iki yüz yılda makine ve son elli yılda bilimin her alanında ki gelişmeler çok hızlı bir şekilde devam etmektedir. Gelişen bu teknolojik bilim dalları Endüstri gelişimi olarak adlandırılmaktadır. Gelinen bilim ve teknolojinin ilerlemesi noktasında, hayatın ve sanyinin her alanında ki sistemlere uygulanır hale gelmesine Endüstri 4.0 devrimi denilmektedir. Endüstri 4.0 devrimi modern sanayileşme, üretim, bilgi ve iletişim sistemlerinin birbirleri ile daha sıkı bağlantı olmasını sağlamaktadır. Endüstri 4.0’ün bilgi teknolojisinde kullanımı iş akışında farklı alternatifler sunmaktadır. Gelişen teknoloji insan yaşamını ve konforunu doğrudan etkilemektedir. Çalışmada Endüstri 4.0’ın bugünkü gelişimi ile insanların günlük yaşantılarına neler kattığını yaşam standartlarını ne kadar etkilediği araştırılmıştır. Bu kapsamda günümüz teknolojisine Endüstri 4.0’ın yansımaları irdelenmiştir.
{"title":"GELİŞEN TEKNOLOJİDE ENDÜSTRİ 4.0’ÜN DURUMU","authors":"Murat Kaya, Gül Kaya","doi":"10.47118/somatbd.1109940","DOIUrl":"https://doi.org/10.47118/somatbd.1109940","url":null,"abstract":"Son iki yüz yılda makine ve son elli yılda bilimin her alanında ki gelişmeler çok hızlı bir şekilde devam etmektedir. Gelişen bu teknolojik bilim dalları Endüstri gelişimi olarak adlandırılmaktadır. Gelinen bilim ve teknolojinin ilerlemesi noktasında, hayatın ve sanyinin her alanında ki sistemlere uygulanır hale gelmesine Endüstri 4.0 devrimi denilmektedir. Endüstri 4.0 devrimi modern sanayileşme, üretim, bilgi ve iletişim sistemlerinin birbirleri ile daha sıkı bağlantı olmasını sağlamaktadır. Endüstri 4.0’ün bilgi teknolojisinde kullanımı iş akışında farklı alternatifler sunmaktadır. Gelişen teknoloji insan yaşamını ve konforunu doğrudan etkilemektedir. Çalışmada Endüstri 4.0’ın bugünkü gelişimi ile insanların günlük yaşantılarına neler kattığını yaşam standartlarını ne kadar etkilediği araştırılmıştır. Bu kapsamda günümüz teknolojisine Endüstri 4.0’ın yansımaları irdelenmiştir.","PeriodicalId":339617,"journal":{"name":"Soma Meslek Yüksekokulu Teknik Bilimler Dergisi","volume":"10 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-07-19","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"125093864","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2022-07-19DOI: 10.47118/somatbd.1110492
Ayla Teki̇n, M. Nalbant, Mustafa Orhan, Fırat Teki̇n, Fatih Suvaydan, Kemal Berki̇, Sami Gümüş, Aslı Aydın Savran
Ülkemizde madencilik iş gücü kapasitesinin büyük olduğu sektörlerden birisidir. İşçiler sektörde zaman ve ekonomik değerlerin ön planda olması, aynı zamanda çalışma şartlarının ağırlığı yeraltı madenciliğinde güçlü iş makine ve ekipmanlarının da işçiler ile aynı iş sahasında olmasını zorunlu kılmaktadır. Günümüz madencilik sektöründe kullanılan maden makinelerinin aşırı seviyede gürültü kirliliği oluşturduğu ve işçilerin bu gürültüyle maruz kalmaları en sık karşılaşılan meslek hastalıklardan birisi olan işitme kaybı riskini doğurmaktadır. Yeraltı maden ocakları işçilerinin etkisi altında kaldıkları gürültü seviyesini, seviyenin yaşam kalitesi üzerindeki olumsuz etkilerini ve gürültü etki seviyesinin standartlara uygunluğunu değerlendiren çalışmalar ülkemizde yok denecek kadar azdır. Bu çalışmada yeraltı madenciliğinde gürültü kaynaklarının şiddeti her bir frekans değeri için ayrı ayrı belirlenmiş ve işçi sağlığı ve güvenliği için ele alınmıştır.
{"title":"Yeraltı Madenciliğinde Meydana Gelen Gürültü Şiddetinin İncelenmesi","authors":"Ayla Teki̇n, M. Nalbant, Mustafa Orhan, Fırat Teki̇n, Fatih Suvaydan, Kemal Berki̇, Sami Gümüş, Aslı Aydın Savran","doi":"10.47118/somatbd.1110492","DOIUrl":"https://doi.org/10.47118/somatbd.1110492","url":null,"abstract":"Ülkemizde madencilik iş gücü kapasitesinin büyük olduğu sektörlerden birisidir. İşçiler sektörde zaman ve ekonomik değerlerin ön planda olması, aynı zamanda çalışma şartlarının ağırlığı yeraltı madenciliğinde güçlü iş makine ve ekipmanlarının da işçiler ile aynı iş sahasında olmasını zorunlu kılmaktadır. Günümüz madencilik sektöründe kullanılan maden makinelerinin aşırı seviyede gürültü kirliliği oluşturduğu ve işçilerin bu gürültüyle maruz kalmaları en sık karşılaşılan meslek hastalıklardan birisi olan işitme kaybı riskini doğurmaktadır. \u0000 \u0000 Yeraltı maden ocakları işçilerinin etkisi altında kaldıkları gürültü seviyesini, seviyenin yaşam kalitesi üzerindeki olumsuz etkilerini ve gürültü etki seviyesinin standartlara uygunluğunu değerlendiren çalışmalar ülkemizde yok denecek kadar azdır. Bu çalışmada yeraltı madenciliğinde gürültü kaynaklarının şiddeti her bir frekans değeri için ayrı ayrı belirlenmiş ve işçi sağlığı ve güvenliği için ele alınmıştır.","PeriodicalId":339617,"journal":{"name":"Soma Meslek Yüksekokulu Teknik Bilimler Dergisi","volume":"29 12 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-07-19","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"134521124","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}