Pub Date : 2023-11-27DOI: 10.58252/artukluder.1376088
Nilüfer Altuntaş, Cansu Memiç İnan, A. Özçeli̇k
Giriş: Bu çalışmanın amacı; yetişkin bireylerin tuz ile ilgili bilgi, tutum ve davranışlarının belirlenmesidir. Yöntem: Kesitsel olarak planlanan bu çalışmanın örneklemini, 20-64 yaş arası yetişkin bireyler oluşturmuştur. Çalışma verileri, anket formu kullanılarak online (çevrimiçi) platformlar aracılığıyla toplanmıştır. Anket formunda; katılımcıların genel bilgileri, tuz ile ilgili bilgi, tutum ve davranışlarını belirlemeye yönelik soru ve ifadeler yer almıştır. Yapılan tüm analizler %95 güven aralığı ve 0.05 anlamlılık düzeyinde değerlendirilmiştir. Bulgular: Çalışmaya katılan 510 bireyin %65.3’ünün kadın ve ortalama yaşın 38.1±8.4 yıl olduğu tespit edilmiştir. Katılımcıların %45.7’si alışveriş esnasında besin etiketleri üzerinde yer alan tuz/sodyum içeriği bilgisini hiç kontrol etmediklerini, %49.0’u alışveriş esnasında besin etiketlerinde yer alan tuz/sodyum miktarı bilgisinin yiyecek ve içecek satın alma durumlarını etkilemediğini belirtmişlerdir. Tuz tüketimini azaltmak için beslenmesine dikkat edenler, örneklemin %55.5’ini oluşturmuştur. Öğrenim durumu yüksek olan ve tuz tüketimini azaltmak için beslenmesine dikkat eden bireylerin tuz ile ilgili bilgi ve tutum puanlarının daha yüksek olduğu belirlenmiştir (p
{"title":"Yetişkin Bireylerin Tuz ile İlgili Bilgi, Tutum ve Davranışlarının Değerlendirilmesi","authors":"Nilüfer Altuntaş, Cansu Memiç İnan, A. Özçeli̇k","doi":"10.58252/artukluder.1376088","DOIUrl":"https://doi.org/10.58252/artukluder.1376088","url":null,"abstract":"Giriş: Bu çalışmanın amacı; yetişkin bireylerin tuz ile ilgili bilgi, tutum ve davranışlarının belirlenmesidir. Yöntem: Kesitsel olarak planlanan bu çalışmanın örneklemini, 20-64 yaş arası yetişkin bireyler oluşturmuştur. Çalışma verileri, anket formu kullanılarak online (çevrimiçi) platformlar aracılığıyla toplanmıştır. Anket formunda; katılımcıların genel bilgileri, tuz ile ilgili bilgi, tutum ve davranışlarını belirlemeye yönelik soru ve ifadeler yer almıştır. Yapılan tüm analizler %95 güven aralığı ve 0.05 anlamlılık düzeyinde değerlendirilmiştir. Bulgular: Çalışmaya katılan 510 bireyin %65.3’ünün kadın ve ortalama yaşın 38.1±8.4 yıl olduğu tespit edilmiştir. Katılımcıların %45.7’si alışveriş esnasında besin etiketleri üzerinde yer alan tuz/sodyum içeriği bilgisini hiç kontrol etmediklerini, %49.0’u alışveriş esnasında besin etiketlerinde yer alan tuz/sodyum miktarı bilgisinin yiyecek ve içecek satın alma durumlarını etkilemediğini belirtmişlerdir. Tuz tüketimini azaltmak için beslenmesine dikkat edenler, örneklemin %55.5’ini oluşturmuştur. Öğrenim durumu yüksek olan ve tuz tüketimini azaltmak için beslenmesine dikkat eden bireylerin tuz ile ilgili bilgi ve tutum puanlarının daha yüksek olduğu belirlenmiştir (p","PeriodicalId":502569,"journal":{"name":"Artuklu International Journal of Health Sciences","volume":"1 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-11-27","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139234765","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-11-22DOI: 10.58252/artukluder.1363153
Hilal Betül ALTINTAŞ BAŞAR, S. Bilici
The importance of various prevention efforts, including implementing nutrition education especially among children and adolescents, is growing due to noncommunicable diseases like hypertension, obesity, and diabetes that are common among children and adults. Most studies conducted in the previous few decades have noted that using technology in learning environments—including computer-based software, web-based learning, and hardware—creates a remarkable learning and teaching environment. For health professionals like dietitians who provide nutrition education, the ease of data recording, easy transmission and re-accessibility increases the use of various technologies. These technologies present spesific challenges, such as rising costs, user information needs, and age-specific unsuitability. Wearable and artificial intelligence technologies allow individuals to be monitored instantly. With distance education technologies, the opportunity to reach experts regardless of time and place makes it easier to get the correct information. The use of photography and automatic recognition methods in determining the amount of food supports reaching accurate food consumption records. With systems where individuals can see and follow their own data, it becomes easier for individuals to monitor behavior changes. It is stated that, nutritional applications could be more effective when guidance is established based on the attitudes, students’ achievement, and experience. This review focused on the impacts of mobile and web-based nutrition education.
{"title":"Does Technology Affect Nutrition Education Perspectives?","authors":"Hilal Betül ALTINTAŞ BAŞAR, S. Bilici","doi":"10.58252/artukluder.1363153","DOIUrl":"https://doi.org/10.58252/artukluder.1363153","url":null,"abstract":"The importance of various prevention efforts, including implementing nutrition education especially among children and adolescents, is growing due to noncommunicable diseases like hypertension, obesity, and diabetes that are common among children and adults. Most studies conducted in the previous few decades have noted that using technology in learning environments—including computer-based software, web-based learning, and hardware—creates a remarkable learning and teaching environment. For health professionals like dietitians who provide nutrition education, the ease of data recording, easy transmission and re-accessibility increases the use of various technologies. These technologies present spesific challenges, such as rising costs, user information needs, and age-specific unsuitability. Wearable and artificial intelligence technologies allow individuals to be monitored instantly. With distance education technologies, the opportunity to reach experts regardless of time and place makes it easier to get the correct information. The use of photography and automatic recognition methods in determining the amount of food supports reaching accurate food consumption records. With systems where individuals can see and follow their own data, it becomes easier for individuals to monitor behavior changes. It is stated that, nutritional applications could be more effective when guidance is established based on the attitudes, students’ achievement, and experience. This review focused on the impacts of mobile and web-based nutrition education.","PeriodicalId":502569,"journal":{"name":"Artuklu International Journal of Health Sciences","volume":"337 ","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-11-22","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139250326","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-11-20DOI: 10.58252/artukluder.1224003
Kader Atabey, Esra Tolan, Nezihe Melike Kundi̇, Hacer Ünver
Giriş: Bu araştırma kadınlarda kuşaklar arası cinsel mit düzeyini belirlemek için yapıldı. Yöntem: Tanımlayıcı nitelikte yapılan bu araştırma Aralık 2021-Kasım 2022 tarihleri arasında yürütüldü. Araştırmanın örneklemini 268 kız öğrenci, 255 anne ve 129 anneanne oluşturdu (n=652). Veriler kişisel tanıtım formu ve cinsel mitler ölçeği ile toplandı. İstatistiksel değerlendirmede; sayı, yüzde, ortalama, standart sapma, bağımsız gruplarda t testi ve anova analizi kullanıldı. Bulgular: Katılımcıların yaş ortalamaları kızlarda 21.04±2.1, annelerde 48.16±5.23, anneannelerde 73.17±7.28 yıl olduğu belirlendi. Katılımcıların cinsel mit düzeylerinin kızlar için %61.23 (n=268), anneleri için %65.97 (n=255), anneanneleri için %74.93 (n=129) olduğu saptandı. Cinsellik ile ilgili bilgi sahibi olan kızların olmayanlara göre cinsel mit düzeyinin daha düşük düzeyde olduğu ve gruplar arasında istatiksel olarak anlamlı bir farklılık olduğu bulunmuştur (p
{"title":"Women’s Intergenerational Sexual Myth Levels","authors":"Kader Atabey, Esra Tolan, Nezihe Melike Kundi̇, Hacer Ünver","doi":"10.58252/artukluder.1224003","DOIUrl":"https://doi.org/10.58252/artukluder.1224003","url":null,"abstract":"Giriş: Bu araştırma kadınlarda kuşaklar arası cinsel mit düzeyini belirlemek için yapıldı. Yöntem: Tanımlayıcı nitelikte yapılan bu araştırma Aralık 2021-Kasım 2022 tarihleri arasında yürütüldü. Araştırmanın örneklemini 268 kız öğrenci, 255 anne ve 129 anneanne oluşturdu (n=652). Veriler kişisel tanıtım formu ve cinsel mitler ölçeği ile toplandı. İstatistiksel değerlendirmede; sayı, yüzde, ortalama, standart sapma, bağımsız gruplarda t testi ve anova analizi kullanıldı. Bulgular: Katılımcıların yaş ortalamaları kızlarda 21.04±2.1, annelerde 48.16±5.23, anneannelerde 73.17±7.28 yıl olduğu belirlendi. Katılımcıların cinsel mit düzeylerinin kızlar için %61.23 (n=268), anneleri için %65.97 (n=255), anneanneleri için %74.93 (n=129) olduğu saptandı. Cinsellik ile ilgili bilgi sahibi olan kızların olmayanlara göre cinsel mit düzeyinin daha düşük düzeyde olduğu ve gruplar arasında istatiksel olarak anlamlı bir farklılık olduğu bulunmuştur (p","PeriodicalId":502569,"journal":{"name":"Artuklu International Journal of Health Sciences","volume":"47 2","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-11-20","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139254875","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-11-19DOI: 10.58252/artukluder.1239998
Erman Berk Çeli̇k, Melek Yavuzer
Giriş: Bu çalışmanın amacı, Duchenne kas distrofisi (DMD) olan bireylerin yaşam kalitesini ve katılım düzeylerini araştırmak ve korunmuş üst ekstremite ve el bileği fonksiyonlarının yaşam kalitesi ve katılım kısıtlamaları üzerindeki etkisini değerlendirmektir. Çalışma, Mart – Temmuz 2015 tarihleri arasında Bakırköy Belediyesi Atatürk Spor ve Yaşam Köyü’nde takip edilen 25 DMD gönüllüsü üzerinde gerçekleştirildi. Yöntem: Yaşam kalitesi Short-Form-36 (SF-36) kullanılarak değerlendirilirken, katılım düzeyleri Craig Handicap Assessment and Rating Technique-Short Form (CHART-SF) ile değerlendirildi. Üst ekstremite gücü manuel kas testi ile değerlendirildi ve el ve el bileği fonksiyonları Duruöz El İndeksi ile değerlendirildi. Bulgular: SF-36, Fiziksel Sağlık (34.31±5.32) ve Ruhsal Sağlık (49.95±10.54) seviyelerinin orta düzeyde olduğunu gösterdi. CHART-SF, Hastaların Fiziksel Bağımsızlık (61.12±14.22), Bilişsel Bağımsızlık (55.16±29.52), Hareketlilik (64.64±17.87) ve Sosyal Entegrasyon (81.78±23.11) açısından orta düzeyde olduğunu gösterdi, ancak Çalışma boyutunun belirgin bir şekilde düşük olduğunu (12.12±19.32) ortaya koydu. Hastalar, omuz, dirsek ve elde orta ve düşük düzeylerde kas gücü sergiledi. Duruöz El İndeksi, orta düzeyde el fonksiyonunu gösterdi. SF-36'nın “Fiziksel Sağlık Bileşeni” ile omuz fleksiyonu, omuz ekstansiyonu ve omuz abduksiyonu arasında ilişki olduğunu göstermektedir (p
{"title":"Evaluation of Quality of Life and Levels of Participation in Patients with Duchenne Muscular Dystrophy","authors":"Erman Berk Çeli̇k, Melek Yavuzer","doi":"10.58252/artukluder.1239998","DOIUrl":"https://doi.org/10.58252/artukluder.1239998","url":null,"abstract":"Giriş: Bu çalışmanın amacı, Duchenne kas distrofisi (DMD) olan bireylerin yaşam kalitesini ve katılım düzeylerini araştırmak ve korunmuş üst ekstremite ve el bileği fonksiyonlarının yaşam kalitesi ve katılım kısıtlamaları üzerindeki etkisini değerlendirmektir. Çalışma, Mart – Temmuz 2015 tarihleri arasında Bakırköy Belediyesi Atatürk Spor ve Yaşam Köyü’nde takip edilen 25 DMD gönüllüsü üzerinde gerçekleştirildi. Yöntem: Yaşam kalitesi Short-Form-36 (SF-36) kullanılarak değerlendirilirken, katılım düzeyleri Craig Handicap Assessment and Rating Technique-Short Form (CHART-SF) ile değerlendirildi. Üst ekstremite gücü manuel kas testi ile değerlendirildi ve el ve el bileği fonksiyonları Duruöz El İndeksi ile değerlendirildi. Bulgular: SF-36, Fiziksel Sağlık (34.31±5.32) ve Ruhsal Sağlık (49.95±10.54) seviyelerinin orta düzeyde olduğunu gösterdi. CHART-SF, Hastaların Fiziksel Bağımsızlık (61.12±14.22), Bilişsel Bağımsızlık (55.16±29.52), Hareketlilik (64.64±17.87) ve Sosyal Entegrasyon (81.78±23.11) açısından orta düzeyde olduğunu gösterdi, ancak Çalışma boyutunun belirgin bir şekilde düşük olduğunu (12.12±19.32) ortaya koydu. Hastalar, omuz, dirsek ve elde orta ve düşük düzeylerde kas gücü sergiledi. Duruöz El İndeksi, orta düzeyde el fonksiyonunu gösterdi. SF-36'nın “Fiziksel Sağlık Bileşeni” ile omuz fleksiyonu, omuz ekstansiyonu ve omuz abduksiyonu arasında ilişki olduğunu göstermektedir (p","PeriodicalId":502569,"journal":{"name":"Artuklu International Journal of Health Sciences","volume":"73 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-11-19","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139260718","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-10-17DOI: 10.58252/artukluder.1285971
Suzi Özdemir, F. Sayıner, Helen CAMUZ KÖKSAL
Introduction: Breastfeeding rates in Turkey are still below the target breastfeeding rates of the World Health Organization. To boost breastfeeding rates, it is vital to know women's nursing behaviour as well as the variables influencing breastfeeding behaviour. We aimed to determine the breastfeeding behaviours of mothers and the factors affecting these behaviours who applied to a state hospital in the Mediterranean region. Methods: The descriptive, cross - sectional, quantitative study was conducted with 553 mothers who applied to a state hospital between 30 December 2019 and 29 June 2020. The data were collected using a paper-based questionnaire form prepared by the researchers and the LATCH Assessment Tool. Statistical analysis was done with IBM SPSS 20.0. Frequency, percentage, mean, standard deviation, Chi-Square test, Mann-Whitney U test and Kruskal Wallis test were used for data analysis. Results: We found that half of the participants had received education on breastfeeding before the study. Participants who received this education from a midwife had higher rates of breastfeeding within the first hour, the infant's first oral food being colostrum, and LATCH scores (p
{"title":"Examination of Breastfeeding Behaviours of Mothers in the Mediterranean Region in Turkey: A Cross–Sectional Study","authors":"Suzi Özdemir, F. Sayıner, Helen CAMUZ KÖKSAL","doi":"10.58252/artukluder.1285971","DOIUrl":"https://doi.org/10.58252/artukluder.1285971","url":null,"abstract":"Introduction: Breastfeeding rates in Turkey are still below the target breastfeeding rates of the World Health Organization. To boost breastfeeding rates, it is vital to know women's nursing behaviour as well as the variables influencing breastfeeding behaviour. We aimed to determine the breastfeeding behaviours of mothers and the factors affecting these behaviours who applied to a state hospital in the Mediterranean region. Methods: The descriptive, cross - sectional, quantitative study was conducted with 553 mothers who applied to a state hospital between 30 December 2019 and 29 June 2020. The data were collected using a paper-based questionnaire form prepared by the researchers and the LATCH Assessment Tool. Statistical analysis was done with IBM SPSS 20.0. Frequency, percentage, mean, standard deviation, Chi-Square test, Mann-Whitney U test and Kruskal Wallis test were used for data analysis. Results: We found that half of the participants had received education on breastfeeding before the study. Participants who received this education from a midwife had higher rates of breastfeeding within the first hour, the infant's first oral food being colostrum, and LATCH scores (p","PeriodicalId":502569,"journal":{"name":"Artuklu International Journal of Health Sciences","volume":"30 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-10-17","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139317848","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-10-03DOI: 10.58252/artukluder.1298874
Neşe Ataman Bor, Fulya Matyar, Keziban Amanak
Giriş: Bu çalışmanın amacı, düşük ve yüksek riskli gebelerde risk algısı ve gebeliğe uyum ilişkisinin incelenmesidir. Yöntem: Araştırma analitik, vaka-kontrol çalışması olarak Ege Bölgesinde bulunan bir Üniversitesi Hastanesi'nin gebe polikliniğinde uygun örnekleme yöntemi ile seçilen 90 gebe ile yürütüldü. Veriler “Kişisel Bilgi Formu”, “Gebelikte Risk Algısı Ölçeği”, “Prenatal Kendini Değerlendirme Ölçeği-Gebeliğin Kabulü Alt Boyut’u” ile toplandı. Ki-kare, t testi ve pearson korelasyon analizi kullanıldı. Bulgular: Araştırmada düşük riskli gebelerin Gebelikte Risk Algısı Ölçeği’nin alt boyut ve toplam ölçek puan ortalamaları yüksek riskli gebelere göre anlamlı düzeyde düşük bulundu. Düşük riskli gebelerin Prenatal Kendini Değerlendirme Ölçeği-Gebeliğin Kabulü alt boyutunun puan ortalamasının yüksek riskli gebelere göre anlamlı derecede daha yüksek olduğu bulundu. Her iki gruptaki gebelerin, gebelikte risk algı düzeyleri arasında pozitif yönde orta düzeyde ilişki olduğu saptandı. Yine her iki gruptaki gebelerin gebeliğin kabulü alt boyutu puan ortalamaları arasında pozitif yönde yüksek düzeyde ilişki olduğu tespit edildi. Sonuç: Araştırmada, yüksek riskli gebelerin; gebelikte risk algı düzeylerinin daha yüksek, gebeliğe uyum düzeylerinin ise daha düşük olduğu saptandı. Her iki grupta gebelikte risk algı düzeyi arttıkça gebeliğe uyumun azaldığı bulundu.
{"title":"Düşük ve Yüksek Riskli Gebelerde Risk Algısı ve Gebeliğe Uyum İlişkisi","authors":"Neşe Ataman Bor, Fulya Matyar, Keziban Amanak","doi":"10.58252/artukluder.1298874","DOIUrl":"https://doi.org/10.58252/artukluder.1298874","url":null,"abstract":"Giriş: Bu çalışmanın amacı, düşük ve yüksek riskli gebelerde risk algısı ve gebeliğe uyum ilişkisinin incelenmesidir. Yöntem: Araştırma analitik, vaka-kontrol çalışması olarak Ege Bölgesinde bulunan bir Üniversitesi Hastanesi'nin gebe polikliniğinde uygun örnekleme yöntemi ile seçilen 90 gebe ile yürütüldü. Veriler “Kişisel Bilgi Formu”, “Gebelikte Risk Algısı Ölçeği”, “Prenatal Kendini Değerlendirme Ölçeği-Gebeliğin Kabulü Alt Boyut’u” ile toplandı. Ki-kare, t testi ve pearson korelasyon analizi kullanıldı. Bulgular: Araştırmada düşük riskli gebelerin Gebelikte Risk Algısı Ölçeği’nin alt boyut ve toplam ölçek puan ortalamaları yüksek riskli gebelere göre anlamlı düzeyde düşük bulundu. Düşük riskli gebelerin Prenatal Kendini Değerlendirme Ölçeği-Gebeliğin Kabulü alt boyutunun puan ortalamasının yüksek riskli gebelere göre anlamlı derecede daha yüksek olduğu bulundu. Her iki gruptaki gebelerin, gebelikte risk algı düzeyleri arasında pozitif yönde orta düzeyde ilişki olduğu saptandı. Yine her iki gruptaki gebelerin gebeliğin kabulü alt boyutu puan ortalamaları arasında pozitif yönde yüksek düzeyde ilişki olduğu tespit edildi. Sonuç: Araştırmada, yüksek riskli gebelerin; gebelikte risk algı düzeylerinin daha yüksek, gebeliğe uyum düzeylerinin ise daha düşük olduğu saptandı. Her iki grupta gebelikte risk algı düzeyi arttıkça gebeliğe uyumun azaldığı bulundu.","PeriodicalId":502569,"journal":{"name":"Artuklu International Journal of Health Sciences","volume":"7 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-10-03","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139323902","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Giriş: Sağlık okuryazarlığı; bireyin bilinçli olarak sağlıkla ilgili karar alma, bilgiye ulaşma, anlama ve kullanma derecesidir. Bu araştırmada bir üniversitenin, Sağlık Bilimleri Fakültesi’nde öğrenim gören öğrencilerin aşılara ilişkin tutumları ile sağlık okuryazarlığı arasındaki ilişkinin incelenmesi amaçlanmıştır. Yöntem: Çalışma tanımlayıcı tiptedir. Araştırmanın örneklemini bir devlet üniversitesinin, sağlık bilimleri fakültesinde öğrenim gören 199 öğrenci oluşturmuştur. Verileri toplamak için “Bilgi Formu”, “Türkiye Sağlık Okuryazarlığı Ölçeği-32” ve “Aşıya İlişkin Tutumlar Ölçeği” kullanılmıştır. Bulgular: Cinsiyet, yaş, sınıf düzeyi, medeni durum ve aile tipi değişkenlerinin, Aşıya İlişkin Tutum Ölçeği puan ortalamaları ve Türkiye Sağlık Okuryazarlığı Ölçeği-32 puan ortalamalarına etkisinin olmadığı belirlenmiştir. Araştırmada öğrencilerin; Türkiye Sağlık Okuryazarlığı Ölçeği-32 puan ortalamalarının 36.98±7.53, Aşıya İlişkin Tutum Ölçeği puan ortalamalarının 50.58±8.36 olduğu belirlenmiştir. Öğrencilerin sağlık okuryazarlık düzeyleri arttıkça aşılara ilişkin tutumlarının da pozitif yönde zayıf düzeyde arttığı görülmektedir. Sonuç: Araştırma sonucunda sağlık bilimleri fakültesinde öğrenim gören öğrencilerin sağlık okuryazarlığı düzeyinin yeterli, aşıya ilişkin tutumlarının olumlu olduğu görülmüştür. Sağlık okuryazarlığı düzeyinin arttırılması amacıyla çeşitli eğitim programlarının düzenlenmesi ve öğrencilerin farkındalık düzeylerinin arttırılması önerilmektedir.
{"title":"Sağlık Bilimleri Fakültesi Öğrencilerinin Aşılara İlişkin Tutumları ile Sağlık Okuryazarlığı İlişkisi","authors":"Diler Yilmaz, Nejla CANBULAT ŞAHİNER, Zübeyde Ezgi Erçeli̇k","doi":"10.58252/artukluder.1292738","DOIUrl":"https://doi.org/10.58252/artukluder.1292738","url":null,"abstract":"Giriş: Sağlık okuryazarlığı; bireyin bilinçli olarak sağlıkla ilgili karar alma, bilgiye ulaşma, anlama ve kullanma derecesidir. Bu araştırmada bir üniversitenin, Sağlık Bilimleri Fakültesi’nde öğrenim gören öğrencilerin aşılara ilişkin tutumları ile sağlık okuryazarlığı arasındaki ilişkinin incelenmesi amaçlanmıştır. Yöntem: Çalışma tanımlayıcı tiptedir. Araştırmanın örneklemini bir devlet üniversitesinin, sağlık bilimleri fakültesinde öğrenim gören 199 öğrenci oluşturmuştur. Verileri toplamak için “Bilgi Formu”, “Türkiye Sağlık Okuryazarlığı Ölçeği-32” ve “Aşıya İlişkin Tutumlar Ölçeği” kullanılmıştır. Bulgular: Cinsiyet, yaş, sınıf düzeyi, medeni durum ve aile tipi değişkenlerinin, Aşıya İlişkin Tutum Ölçeği puan ortalamaları ve Türkiye Sağlık Okuryazarlığı Ölçeği-32 puan ortalamalarına etkisinin olmadığı belirlenmiştir. Araştırmada öğrencilerin; Türkiye Sağlık Okuryazarlığı Ölçeği-32 puan ortalamalarının 36.98±7.53, Aşıya İlişkin Tutum Ölçeği puan ortalamalarının 50.58±8.36 olduğu belirlenmiştir. Öğrencilerin sağlık okuryazarlık düzeyleri arttıkça aşılara ilişkin tutumlarının da pozitif yönde zayıf düzeyde arttığı görülmektedir. Sonuç: Araştırma sonucunda sağlık bilimleri fakültesinde öğrenim gören öğrencilerin sağlık okuryazarlığı düzeyinin yeterli, aşıya ilişkin tutumlarının olumlu olduğu görülmüştür. Sağlık okuryazarlığı düzeyinin arttırılması amacıyla çeşitli eğitim programlarının düzenlenmesi ve öğrencilerin farkındalık düzeylerinin arttırılması önerilmektedir.","PeriodicalId":502569,"journal":{"name":"Artuklu International Journal of Health Sciences","volume":"74 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-09-04","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139342888","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-08-22DOI: 10.58252/artukluder.1303298
Havva Kaçan, Rozerin Toptemi̇s, Zeynep Bi̇r
Giriş: Bu çalışmada özel gereksinimli çocuğa sahip olan ailelere uygulamalı olarak verilen ilk yardım eğitim programının ilk yardım bilgi ve anksiyete düzeyine etkisini değerlendirmek amaçlanmıştır. Yöntem: Araştırma tek gruplu ön test ve son test modeline dayalı deneysel bir çalışmadır. Araştırmanın evrenini; Milli Eğitim Müdürlüğü’ne bağlı bir özel eğitim ve rehabilitasyon merkezine kayıtlı özel gereksinimli çocuğa sahip olan 250 ebeveyn, örneklemi ise 80 ebeveyn oluşturmuştur. Verilerin toplanılmasında çocuk ve ailesine yönelik sosyo demografik ve ilk yardım bilgi formu ve Beck Anksiyete Ölçeği kullanılmıştır. Verilen eğitimden bir ay sonra aynı ölçekler tekrar uygulanmıştır. Verilerin değerlendirilmesinde sayı, yüzde, ortalama, standart sapma ve t testi kullanılmıştır. Bulgular: Ebeveyn yaş ortalaması 46.200±11.219, çocuk yaş ortalaması 12,860±8,587 olarak saptanmıştır. Ebeveynlerin %70.0 daha önce ilk yardım eğitimi almamıştır. Kazalara yönelik ilk yardım puan ortalamasının; eğitim öncesine (10.500) göre eğitim sonrasında (16.638) anlamlı olarak arttığı bulunmuştur (t=-23.117; p
导言本研究旨在评估为有特殊需要儿童的家庭提供的急救培训计划对急救知识和焦虑水平的影响。 研究方法本研究是一项基于单组前测后测模式的实验研究。研究对象包括 250 名在国民教育局下属的特殊教育和康复中心就读的有特殊需要儿童的家长,样本包括 80 名家长。收集数据时使用了社会人口学和急救信息表以及贝克焦虑量表。培训一个月后,再次使用相同的量表。数据评估采用了数量、百分比、平均值、标准差和 t 检验。 结果家长的平均年龄为(46.200±11.219)岁,儿童的平均年龄为(12.860±8.587)岁。70.0%的家长以前没有接受过急救培训。结果发现,与培训前(10.500 分)相比,培训后(16.638 分)的意外事故急救平均得分明显提高(t=-23.117; p
{"title":"Özel Gereksinimli Çocuk Ailelerine Verilen İlk Yardım Eğitim Programının İlk Yardım Bilgi ve Anksiyete Düzeyine Etkisi","authors":"Havva Kaçan, Rozerin Toptemi̇s, Zeynep Bi̇r","doi":"10.58252/artukluder.1303298","DOIUrl":"https://doi.org/10.58252/artukluder.1303298","url":null,"abstract":"Giriş: Bu çalışmada özel gereksinimli çocuğa sahip olan ailelere uygulamalı olarak verilen ilk yardım eğitim programının ilk yardım bilgi ve anksiyete düzeyine etkisini değerlendirmek amaçlanmıştır. Yöntem: Araştırma tek gruplu ön test ve son test modeline dayalı deneysel bir çalışmadır. Araştırmanın evrenini; Milli Eğitim Müdürlüğü’ne bağlı bir özel eğitim ve rehabilitasyon merkezine kayıtlı özel gereksinimli çocuğa sahip olan 250 ebeveyn, örneklemi ise 80 ebeveyn oluşturmuştur. Verilerin toplanılmasında çocuk ve ailesine yönelik sosyo demografik ve ilk yardım bilgi formu ve Beck Anksiyete Ölçeği kullanılmıştır. Verilen eğitimden bir ay sonra aynı ölçekler tekrar uygulanmıştır. Verilerin değerlendirilmesinde sayı, yüzde, ortalama, standart sapma ve t testi kullanılmıştır. Bulgular: Ebeveyn yaş ortalaması 46.200±11.219, çocuk yaş ortalaması 12,860±8,587 olarak saptanmıştır. Ebeveynlerin %70.0 daha önce ilk yardım eğitimi almamıştır. Kazalara yönelik ilk yardım puan ortalamasının; eğitim öncesine (10.500) göre eğitim sonrasında (16.638) anlamlı olarak arttığı bulunmuştur (t=-23.117; p","PeriodicalId":502569,"journal":{"name":"Artuklu International Journal of Health Sciences","volume":"66 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-08-22","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139349569","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-08-03DOI: 10.58252/artukluder.1292887
Zehra BAYKAL AKMEŞE, Habibe Bay
Giriş: Akademik Öz-yeterlik Algısı’nın, öğretim süreçlerinin etkinliği, akademik ve mesleki performans gibi birçok parametre üzerinde etkili olduğu göz önüne alındığında, Akademik Öz-yeterlik Algısı’nı etkilediği düşünülen değişkenlerin belirlenmesi önemlidir. Bu nedenle bu araştırmanın amacı; ebelik öğrencilerin akademik öz-yeterlik algısı ve etkileyen faktörlerin saptanmasıdır. Yöntem: Araştırma tanımlayıcı nitelikte olup, 2017-2018 öğretim yılında bir kamu üniversitesinin sağlık bilimleri fakültesine bağlı öğrenimine devam etmekte olan 282 ebelik öğrencisi ile gerçekleştirilmiştir. Araştırmada örnek seçimine gidilmemiş, evrenin tamamına ulaşılmaya çalışılmıştır. Araştırmanın yürütülebilmesi için gerekli kurum izni alınmıştır. Veri toplama formu olarak; anket formu ve Akademik Öz-Yeterlik Ölçeği kullanılmıştır. Elde edilen veriler; sayı yüzde dağılımı, pearson korelasyon testi, tek yönlü varyans testi ve doğrusal regresyon testi kullanılarak değerlendirilmiştir. Bulgular: Öğrencilerin Akademik Öz-Yeterlik Ölçek puan ortalaması; 104.40±17.12’dir. Akademik Öz-Yeterlik Ölçek Bilişsel Uygulamalar alt boyutu puan ortalaması ile ağırlıklı genel not ortalaması arasında pozitif yönde, çok zayıf güçte, anlamlı ilişki saptanmıştır. Öğrencilerin kendi ifadelerine göre klinik uygulama öncesi ve sonrası; endişe (p=0.020), stres (p=0.001) ve mutsuz (p=0.000) duygu durumları arasında istatistiksel olarak anlamlı fark olduğu saptanmıştır. Mutsuz olmanın 1.0 kat (OR=1.047, %95 CI=1.009-1.088) daha fazla öğrencilerin akademik öz-yeterliklerini etkilediği saptanmıştır. Sonuç: Öğrencilerin akademik öz-yeterlik algıları orta düzeyde saptanmıştır. Ebelik bölümü öğrencilerine yönelik; olumsuz durumlar ve baş etme yöntemlerine ilişkin uyum/eğitim çalışmalarının yapılması, yaşanan olumsuz duygu durumuna yönelik tanılama yapılması, öz-yeterliği etkilediği saptanan mutsuz olma durumunun nedenlerinin ve baş edebilme yollarının saptanması önerilmektedir.
{"title":"Ebelik Bölümü Öğrencilerinin Akademik Öz-Yeterlik Algısı ve Etkileyen Faktörler","authors":"Zehra BAYKAL AKMEŞE, Habibe Bay","doi":"10.58252/artukluder.1292887","DOIUrl":"https://doi.org/10.58252/artukluder.1292887","url":null,"abstract":"Giriş: Akademik Öz-yeterlik Algısı’nın, öğretim süreçlerinin etkinliği, akademik ve mesleki performans gibi birçok parametre üzerinde etkili olduğu göz önüne alındığında, Akademik Öz-yeterlik Algısı’nı etkilediği düşünülen değişkenlerin belirlenmesi önemlidir. Bu nedenle bu araştırmanın amacı; ebelik öğrencilerin akademik öz-yeterlik algısı ve etkileyen faktörlerin saptanmasıdır. Yöntem: Araştırma tanımlayıcı nitelikte olup, 2017-2018 öğretim yılında bir kamu üniversitesinin sağlık bilimleri fakültesine bağlı öğrenimine devam etmekte olan 282 ebelik öğrencisi ile gerçekleştirilmiştir. Araştırmada örnek seçimine gidilmemiş, evrenin tamamına ulaşılmaya çalışılmıştır. Araştırmanın yürütülebilmesi için gerekli kurum izni alınmıştır. Veri toplama formu olarak; anket formu ve Akademik Öz-Yeterlik Ölçeği kullanılmıştır. Elde edilen veriler; sayı yüzde dağılımı, pearson korelasyon testi, tek yönlü varyans testi ve doğrusal regresyon testi kullanılarak değerlendirilmiştir. Bulgular: Öğrencilerin Akademik Öz-Yeterlik Ölçek puan ortalaması; 104.40±17.12’dir. Akademik Öz-Yeterlik Ölçek Bilişsel Uygulamalar alt boyutu puan ortalaması ile ağırlıklı genel not ortalaması arasında pozitif yönde, çok zayıf güçte, anlamlı ilişki saptanmıştır. Öğrencilerin kendi ifadelerine göre klinik uygulama öncesi ve sonrası; endişe (p=0.020), stres (p=0.001) ve mutsuz (p=0.000) duygu durumları arasında istatistiksel olarak anlamlı fark olduğu saptanmıştır. Mutsuz olmanın 1.0 kat (OR=1.047, %95 CI=1.009-1.088) daha fazla öğrencilerin akademik öz-yeterliklerini etkilediği saptanmıştır. Sonuç: Öğrencilerin akademik öz-yeterlik algıları orta düzeyde saptanmıştır. Ebelik bölümü öğrencilerine yönelik; olumsuz durumlar ve baş etme yöntemlerine ilişkin uyum/eğitim çalışmalarının yapılması, yaşanan olumsuz duygu durumuna yönelik tanılama yapılması, öz-yeterliği etkilediği saptanan mutsuz olma durumunun nedenlerinin ve baş edebilme yollarının saptanması önerilmektedir.","PeriodicalId":502569,"journal":{"name":"Artuklu International Journal of Health Sciences","volume":"40 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-08-03","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139351860","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-07-25DOI: 10.58252/artukluder.1295014
A. Dündar
Introduction: Glucose-6-phosphate dehydrogenase (G6PD) is a cytosolic enzyme, and the first enzyme to catalyze the pentose phosphate pathway. Our aim is to investigate the G6PD enzyme activity in Mardin province. Material and Methods: Our study was divided into subgroups according to gender, age, and G6PD levels. A total of 439 individuals, 168 females and 271 males, between the ages of 2 and 80 were included in the study. G6PD enzyme activity was measured by the photometric method using the AU5800 Beckman device. Results: G6PD enzyme activity in Mardin region was found to be 13.95±7.29 U/gHb. The mean G6PD enzyme activity in female patients was 14.22±6.98 U/gHb, and the mean in male patients was 13.78±7.48 U/gHb (p>0.05). When evaluated in terms of age, the G6PD enzyme activity was 14.93 (0.03-38.47) in patients aged 2-19, 13.76 (0.01-30.79) between 20-35 years old, 17.05 between 36-50 years old (0.13-27.21), 13.75 (0.05-26.99) U/gHb between 51-80 years old (p=0.301). Conclusion: In our study, no significant difference was found between G6PD enzyme activity in terms of age and gender. G6PD enzyme deficiency was shown as 6% relative to the reference range. A deficiency of 6.5% in men and 3.5% in women was observed. This study is valuable in that it is the first study conducted in Mardin. There is a need for larger studies to support this study locally.
{"title":"Mardin İli ve Çevresinde Serum Glukoz-6-Fosfat Dehidrogenaz Enzim Düzeyi Eksikliğinin Araştırılması","authors":"A. Dündar","doi":"10.58252/artukluder.1295014","DOIUrl":"https://doi.org/10.58252/artukluder.1295014","url":null,"abstract":"Introduction: Glucose-6-phosphate dehydrogenase (G6PD) is a cytosolic enzyme, and the first enzyme to catalyze the pentose phosphate pathway. Our aim is to investigate the G6PD enzyme activity in Mardin province. Material and Methods: Our study was divided into subgroups according to gender, age, and G6PD levels. A total of 439 individuals, 168 females and 271 males, between the ages of 2 and 80 were included in the study. G6PD enzyme activity was measured by the photometric method using the AU5800 Beckman device. Results: G6PD enzyme activity in Mardin region was found to be 13.95±7.29 U/gHb. The mean G6PD enzyme activity in female patients was 14.22±6.98 U/gHb, and the mean in male patients was 13.78±7.48 U/gHb (p>0.05). When evaluated in terms of age, the G6PD enzyme activity was 14.93 (0.03-38.47) in patients aged 2-19, 13.76 (0.01-30.79) between 20-35 years old, 17.05 between 36-50 years old (0.13-27.21), 13.75 (0.05-26.99) U/gHb between 51-80 years old (p=0.301). Conclusion: In our study, no significant difference was found between G6PD enzyme activity in terms of age and gender. G6PD enzyme deficiency was shown as 6% relative to the reference range. A deficiency of 6.5% in men and 3.5% in women was observed. This study is valuable in that it is the first study conducted in Mardin. There is a need for larger studies to support this study locally.","PeriodicalId":502569,"journal":{"name":"Artuklu International Journal of Health Sciences","volume":"40 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-07-25","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139355498","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}