Amaç: Bu çalışmanın amacı, hemşirelik öğrencilerinin gözünden yaratıcı ve lider hemşire algısını niteliksel fenomenolojik bir yaklaşım kullanarak değerlendirmektir. Materyal-Metod: Bu araştırmada nitel araştırma deseni olan fenomenolojik araştırma tasarımı kullanılmıştır. Bu nitel araştırma 40 gönüllü hemşirelik öğrencisi ile yapılmıştır. Görüşmeler bireysel olarak ve yüzyüze gerçekleştirilmiştir. Veriler, Colaizzi'nin fenomenolojik analiz yöntemi kullanılarak yapılmıştır. Bulgular: Verilerin analizinde dört kategori (yaratıcı hemşirenin özellikleri, hemşirelikte yaratıcılığın önemine yönelik düşünceler, lider hemşirenin özellikleri ve hemşirelikte yaratıcılığın artırılmasına yönelik düşünceler) on iki alt tema (bilgi, beceri, yetkinlik, bakım/tedavi, hasta çıktıları, mesleğin vizyonu, bilgi, beceri, yetkinlik, imkan/olanak, ortam ve etkinlik/eğitim) saptanmıştır. Sonuç: Öğrenciler yaratıcı hemşirelerin problem çözme becerisi olan, ekip işbirliğini sağlayabilen, bilgi, beceri yönünden donanımlı olan ve kriz durumlarını yönetebilen bireyler olmasını beklediklerini belirtmişlerdir. Ayrıca hemşirelik öğrencileri hemşirelikte liderliğin ve yaratıcılığın çok önemli olduğunu ifade etmişlerdir. Hemşirelik müfredatında yaratıcılık, liderlik, problem çözme becerilerine yönelik dersler olmasının hemşirelik öğrencilerinin yaratıcılık ve liderlik özelliklerini artıracağı düşünülmektedir.
{"title":"HEMŞİRELİK ÖĞRENCİLERİNİN GÖZÜNDEN YARATICI VE LİDER HEMŞİRE","authors":"Sevda Uzun, Bengü Yücebiyik","doi":"10.54189/hbd.1315323","DOIUrl":"https://doi.org/10.54189/hbd.1315323","url":null,"abstract":"Amaç: Bu çalışmanın amacı, hemşirelik öğrencilerinin gözünden yaratıcı ve lider hemşire algısını niteliksel fenomenolojik bir yaklaşım kullanarak değerlendirmektir. \u0000Materyal-Metod: Bu araştırmada nitel araştırma deseni olan fenomenolojik araştırma tasarımı kullanılmıştır. Bu nitel araştırma 40 gönüllü hemşirelik öğrencisi ile yapılmıştır. Görüşmeler bireysel olarak ve yüzyüze gerçekleştirilmiştir. Veriler, Colaizzi'nin fenomenolojik analiz yöntemi kullanılarak yapılmıştır. \u0000Bulgular: Verilerin analizinde dört kategori (yaratıcı hemşirenin özellikleri, hemşirelikte yaratıcılığın önemine yönelik düşünceler, lider hemşirenin özellikleri ve hemşirelikte yaratıcılığın artırılmasına yönelik düşünceler) on iki alt tema (bilgi, beceri, yetkinlik, bakım/tedavi, hasta çıktıları, mesleğin vizyonu, bilgi, beceri, yetkinlik, imkan/olanak, ortam ve etkinlik/eğitim) saptanmıştır. \u0000Sonuç: Öğrenciler yaratıcı hemşirelerin problem çözme becerisi olan, ekip işbirliğini sağlayabilen, bilgi, beceri yönünden donanımlı olan ve kriz durumlarını yönetebilen bireyler olmasını beklediklerini belirtmişlerdir. Ayrıca hemşirelik öğrencileri hemşirelikte liderliğin ve yaratıcılığın çok önemli olduğunu ifade etmişlerdir. Hemşirelik müfredatında yaratıcılık, liderlik, problem çözme becerilerine yönelik dersler olmasının hemşirelik öğrencilerinin yaratıcılık ve liderlik özelliklerini artıracağı düşünülmektedir.","PeriodicalId":503762,"journal":{"name":"Hemşirelik Bilimi Dergisi","volume":"20 20","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-02-28","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"140419729","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Ayla YAVUZ KARAMANOĞLU, Fadime GÖK ÖZER, Tugce Yesilyaprak
Background: Motivation plays a key role in adaptation of nursing students to their education programs. Many factors affect motivation. One of those factors appearing recently is the COVID-19 pandemic. However, the effect of the pandemic on motivation levels of nursing students is unclear. Methods: The study has a descriptive and cross-sectional design. The study was carried out in a nursing department at a university in Turkey. The study sample included 145 students enrolling in Surgical Diseases Nursing Course during the spring term of the 2020-2021 academic year. A sociodemographic data form and Motivation’s Resources and Problems Scale were used for data collection. Results: The mean scores of the students on Motivation’s Resources and Problems Scale and its subscales intrinsic motivation, extrinsic motivation and negative motivation were 90.84±11.35, 43.59±6.67, 21.50±2.61 and 25.75±5.66 respectively. Intrinsic motivation and extrinsic motivation of the students had a positive relation with their perceived nursing profession during the pandemic. Conclusions: Students’ feeling afraid and worried during the caregiving process in the COVID-19 pandemic increased their motivation. Their perceptions about nursing during the pandemic also increased their motivation levels.
{"title":"Pandemi Döneminde Cerrahi Hastalıklar Hemşireliği Kursuna Kayıt Olan Öğrencilerin Motivasyon Düzeyleri ve Etkileyen Faktörler","authors":"Ayla YAVUZ KARAMANOĞLU, Fadime GÖK ÖZER, Tugce Yesilyaprak","doi":"10.54189/hbd.1233636","DOIUrl":"https://doi.org/10.54189/hbd.1233636","url":null,"abstract":"Background: Motivation plays a key role in adaptation of nursing students to their education programs. Many factors affect motivation. One of those factors appearing recently is the COVID-19 pandemic. However, the effect of the pandemic on motivation levels of nursing students is unclear. \u0000Methods: The study has a descriptive and cross-sectional design. The study was carried out in a nursing department at a university in Turkey. The study sample included 145 students enrolling in Surgical Diseases Nursing Course during the spring term of the 2020-2021 academic year. A sociodemographic data form and Motivation’s Resources and Problems Scale were used for data collection. \u0000Results: The mean scores of the students on Motivation’s Resources and Problems Scale and its subscales intrinsic motivation, extrinsic motivation and negative motivation were 90.84±11.35, 43.59±6.67, 21.50±2.61 and 25.75±5.66 respectively. Intrinsic motivation and extrinsic motivation of the students had a positive relation with their perceived nursing profession during the pandemic. \u0000Conclusions: Students’ feeling afraid and worried during the caregiving process in the COVID-19 pandemic increased their motivation. Their perceptions about nursing during the pandemic also increased their motivation levels.","PeriodicalId":503762,"journal":{"name":"Hemşirelik Bilimi Dergisi","volume":"55 S2","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-02-23","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"140436776","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Amaç: Bu çalışmada ameliyathanede çalışan hemşirelerin çalışma ortamına yönelik tutumlarının hasta güvenliği tutumlarına etkisinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Yöntem: Çalışma, Mayıs-Kasım 2021 tarihleri arasında, Türkiye’nin batısında bulunan bir ilde ve analitik-kesitsel tipte gerçekleştirildi. Bulgular: Bu çalışmaya katılan ameliyathane hemşirelerinin %80’inin altı yıl ve üzerinde kurumda çalıştığı, %72,9’unun hasta güvenliğin konusunda eğitim aldığı ve eğitim alanların da yarısından fazlasının hizmet içi eğitimle bilgilendiği belirlendi. Ameliyathane hemşirelerinin Hemşirelik İş İndeksi-Hemşirelik Çalışma Ortamı Ölçeği puan ortalaması 2,24±0,43’tür. Güvenlik Tutumları Ölçeği puan ortalaması 50,86±6,71’dir. Çalışmaya katılanların iş ortamına yönelik tutumları “orta seviyenin biraz üzerinde” ve güvenlik tutumları ise “orta seviye” olarak belirlendi. Sonuç: Ameliyathanede çalışan hemşirelerin verimli olmaları, mesleki doyum sağlamalarına ve kurumlarda verilen hemşirelik bakımının kalitesinin arttırılması adına ameliyathane ortamı ve hasta güvenliği tutumlarının belirlenerek iyileştirilmesi yönünde planlamalar yapılabilir.
{"title":"Ameliyathanede Çalışan Hemşirelerin Çalışma Ortamının Hasta Güvenliği Tutumlarına Etkisi: Kesitsel Çalışma","authors":"Sultan Özkan, E. Arslan, Halise Çi̇nar","doi":"10.54189/hbd.1334279","DOIUrl":"https://doi.org/10.54189/hbd.1334279","url":null,"abstract":"Amaç: Bu çalışmada ameliyathanede çalışan hemşirelerin çalışma ortamına yönelik tutumlarının hasta güvenliği tutumlarına etkisinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Yöntem: Çalışma, Mayıs-Kasım 2021 tarihleri arasında, Türkiye’nin batısında bulunan bir ilde ve analitik-kesitsel tipte gerçekleştirildi. Bulgular: Bu çalışmaya katılan ameliyathane hemşirelerinin %80’inin altı yıl ve üzerinde kurumda çalıştığı, %72,9’unun hasta güvenliğin konusunda eğitim aldığı ve eğitim alanların da yarısından fazlasının hizmet içi eğitimle bilgilendiği belirlendi. Ameliyathane hemşirelerinin Hemşirelik İş İndeksi-Hemşirelik Çalışma Ortamı Ölçeği puan ortalaması 2,24±0,43’tür. Güvenlik Tutumları Ölçeği puan ortalaması 50,86±6,71’dir. Çalışmaya katılanların iş ortamına yönelik tutumları “orta seviyenin biraz üzerinde” ve güvenlik tutumları ise “orta seviye” olarak belirlendi. Sonuç: Ameliyathanede çalışan hemşirelerin verimli olmaları, mesleki doyum sağlamalarına ve kurumlarda verilen hemşirelik bakımının kalitesinin arttırılması adına ameliyathane ortamı ve hasta güvenliği tutumlarının belirlenerek iyileştirilmesi yönünde planlamalar yapılabilir.","PeriodicalId":503762,"journal":{"name":"Hemşirelik Bilimi Dergisi","volume":"24 30","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-12-26","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139156052","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Amaç: Bu araştırma anne dostu bir hastanede Dünya Sağlık Örgütünün pozitif doğum deneyimi için intrapartum bakım önerilerinin uygulanma durumunu değerlendirmek amacıyla yapıldı. Gereç ve Yöntem: Araştırma, basit tanımlayıcı türde, Mart 2021-Eylül 2021 tarihleri arasında, İzmir İl Sağlık Müdürlüğüne bağlı Sağlık Bilimleri Üniversitesi Tepecik Eğitim Araştırma Hastanesi Ahmet Ersan Kadın Hastalıkları ve Doğum Kliniğinde vajinal doğum yapan 384 kadın ile yürütüldü. Veriler araştırmacılar tarafından ilgili literatür taranarak hazırlanan ‘Tanıtıcı Bilgi Formu’ ve “Pozitif Doğum Deneyimi İçin İntrapartum Bakım Önerileri Formu” ile yüz yüze görüşme yöntemi ile toplandı. Araştırma verileri Statistical Package For Social Science (SPSS) 20.0 paket programı ile analiz edildi. Verilerin değerlendirilmesinde tanımlayıcı istatistikler kullanıldı. Bulgular: Kadınların yaş ortalaması 25.825.30, %62,8’i çalışmıyor, eşlerinin %27.9’unun okuryazar olduğu ve %67.7’sinin gelirin giderine denk algıladığı, %83.2’sinin sosyal güvencesinin olduğu saptandı. Kadınların %99.4’üne travay ve doğum süresince sağlık profesyonelleri tarafından mahremiyete özen gösterilip sürekli destek sağlandığı, %40.9’una doğumun birinci evresinde perine traşı, %40.9’una lavman, %30.2’sine amniyotomi ve %79.9’une oksitosin, %99.0’ına sürekli elektronik fetal monitörüzasyon uygulandığı tespit edildi. Kadınların %59.1’ine doğumda sıvı veya yiyecek kısıtlaması ve %99,8’ine epizyotomi ve %99.7’sine doğum sonrasında uterus masajı uygulandığı saptandı. Sonuç: Bu araştırmanın sonucunda, sağlık profesyonellerinin dünya sağlık örgütünün pozitif doğum deneyimi için intrapartum bakım önerilerinin bir kısmını uygulamadıkları sonucuna ulaşılmıştır. Bu sonuçlar kadınların pozitif doğum deneyimi edinmeleri bakımından oldukça önemlidir.
{"title":"Anne dostu bir hastanede dünya sağlık örgütünün pozitif doğum deneyimi için intrapartum bakım önerilerinin uygulanma durumu: tanımlayıcı araştırma","authors":"Azize Irmak, Ayden Çoban","doi":"10.54189/hbd.1350450","DOIUrl":"https://doi.org/10.54189/hbd.1350450","url":null,"abstract":"Amaç: Bu araştırma anne dostu bir hastanede Dünya Sağlık Örgütünün pozitif doğum deneyimi için intrapartum bakım önerilerinin uygulanma durumunu değerlendirmek amacıyla yapıldı. Gereç ve Yöntem: Araştırma, basit tanımlayıcı türde, Mart 2021-Eylül 2021 tarihleri arasında, İzmir İl Sağlık Müdürlüğüne bağlı Sağlık Bilimleri Üniversitesi Tepecik Eğitim Araştırma Hastanesi Ahmet Ersan Kadın Hastalıkları ve Doğum Kliniğinde vajinal doğum yapan 384 kadın ile yürütüldü. Veriler araştırmacılar tarafından ilgili literatür taranarak hazırlanan ‘Tanıtıcı Bilgi Formu’ ve “Pozitif Doğum Deneyimi İçin İntrapartum Bakım Önerileri Formu” ile yüz yüze görüşme yöntemi ile toplandı. Araştırma verileri Statistical Package For Social Science (SPSS) 20.0 paket programı ile analiz edildi. Verilerin değerlendirilmesinde tanımlayıcı istatistikler kullanıldı. Bulgular: Kadınların yaş ortalaması 25.825.30, %62,8’i çalışmıyor, eşlerinin %27.9’unun okuryazar olduğu ve %67.7’sinin gelirin giderine denk algıladığı, %83.2’sinin sosyal güvencesinin olduğu saptandı. Kadınların %99.4’üne travay ve doğum süresince sağlık profesyonelleri tarafından mahremiyete özen gösterilip sürekli destek sağlandığı, %40.9’una doğumun birinci evresinde perine traşı, %40.9’una lavman, %30.2’sine amniyotomi ve %79.9’une oksitosin, %99.0’ına sürekli elektronik fetal monitörüzasyon uygulandığı tespit edildi. Kadınların %59.1’ine doğumda sıvı veya yiyecek kısıtlaması ve %99,8’ine epizyotomi ve %99.7’sine doğum sonrasında uterus masajı uygulandığı saptandı. Sonuç: Bu araştırmanın sonucunda, sağlık profesyonellerinin dünya sağlık örgütünün pozitif doğum deneyimi için intrapartum bakım önerilerinin bir kısmını uygulamadıkları sonucuna ulaşılmıştır. Bu sonuçlar kadınların pozitif doğum deneyimi edinmeleri bakımından oldukça önemlidir.","PeriodicalId":503762,"journal":{"name":"Hemşirelik Bilimi Dergisi","volume":"106 ","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-12-18","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139174552","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Giriş: Hasta bakımında çapraz bulaşın önlenmesinde, hemşirelerin standart önlemlere uyumu büyük önem taşımaktadır. Tanımlayıcı nitelikteki bu çalışma, cerrahi kliniklerde çalışan hemşirelerin standart önlemlere uyum düzeyleri ve ilişkili faktörleri belirlemek amacıyla gerçekleştirildi. Yöntem: Bu çalışma, Nisan 2021- Ekim 2021 tarihleri arasında, Türkiye’nin kuzeybatısındaki bir hastanenin cerrahi kliniklerinde çalışan, araştırmaya katılmaya gönüllü 101 hemşire ile yapıldı. Veriler “Veri Toplama Formu” ve “Standart Önlemlere Uyum Ölçeği” ile toplandı. Verilerin analizinde tanımlayıcı istatistikler, Mann Whitney U testi, Kruskal Wallis-H testi ve Spearman korelasyon testleri kullanıldı. Sonuçlar %95’lik güven aralığında, anlamlılık p
{"title":"Cerrahi Hemşirelerinin Standart Önlemlere Uyumu ve İlişkili Faktörler","authors":"Gözde Dökümcü, Sacide YILDIZELİ TOPÇU","doi":"10.54189/hbd.1302598","DOIUrl":"https://doi.org/10.54189/hbd.1302598","url":null,"abstract":"Giriş: Hasta bakımında çapraz bulaşın önlenmesinde, hemşirelerin standart önlemlere uyumu büyük önem taşımaktadır. Tanımlayıcı nitelikteki bu çalışma, cerrahi kliniklerde çalışan hemşirelerin standart önlemlere uyum düzeyleri ve ilişkili faktörleri belirlemek amacıyla gerçekleştirildi. Yöntem: Bu çalışma, Nisan 2021- Ekim 2021 tarihleri arasında, Türkiye’nin kuzeybatısındaki bir hastanenin cerrahi kliniklerinde çalışan, araştırmaya katılmaya gönüllü 101 hemşire ile yapıldı. Veriler “Veri Toplama Formu” ve “Standart Önlemlere Uyum Ölçeği” ile toplandı. Verilerin analizinde tanımlayıcı istatistikler, Mann Whitney U testi, Kruskal Wallis-H testi ve Spearman korelasyon testleri kullanıldı. Sonuçlar %95’lik güven aralığında, anlamlılık p","PeriodicalId":503762,"journal":{"name":"Hemşirelik Bilimi Dergisi","volume":"31 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-11-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139207127","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Akut Lenfoblastik Lösemi (ALL), olgunlaşmamış lenfoid hücrelerin agresif neoplazmadır.Kanser, tıbbi-fiziksel bir hastalık olmanın yanında, ruhsal ve psikososyal açıdan birçok sorunu da beraberinde getiren kompleks bir hastalıktır. Böylesine karışık bir hastalık süreci sistematik hemşirelik bakımını gerektirir.Hemşirelik teori ve modelleri hemşirelik uygulamaları için bilimsel bir temel oluşturur ve hemşirelik bakımı sistematik hale getirir.Bu bağlamda Gordon’un Fonksiyonel Sağlık Örüntüleri Modeli (FSÖM) bireyleri biyopsikososyal yönleriyle ele alan bir modeldir.Bu olgu sunumunda, ALL tanılı yetişkin bireyin hemşirelik bakımında, Gordon’un FSÖM’ne temellendirilmiş bütüncül bir bakış açısıyla hemşirelik bakımının sağlanması hedeflenmiştir.Bu çalışmada ALL tanısı ile yatarak tedavi gören 40 yaşında bayan hastanın hemşirelik bakım planı, Gordon’un FSÖM ve North American Nursing Diagnosis Association(NANDA) hemşirelik tanıları doğrultusunda oluşturmuştur.Çalışmanın yapılabilmesi için etik kurul onayı, kurumdan yazılı izin ve bireyden bilgilendirilmiş olur alınmıştır.Hemşirelik bakımının planlanmasında FSÖM’nin kullanılması, S.K.’nın biyopsikososyal ve spritüel gereksinimlerinin bir bütün olarak fark edilmesinde hemşireye yol gösterici olmuş, hastanın tüm bu alanlara yönelik bakım almasına katkı sağlanmıştır.Bakımlar sonrası çok az miktarda da olsa S. K.’nın yorgunluk şiddetinde azalma, uyku kalitesinde ve umut etme düzeyinde artma olduğu görülmüştür.Hastadan sistematik, bütüncül veri toplanması ve hemşirelik bakımının sunulmasında Gordon’un FSÖM kullanımının uygun olduğu sonucuna varılmıştır.Bu çalışmanın, ALL tanılı yetişkin hastalara bakım veren hemşirelere yol göstereceği düşünülmektedir.
急性淋巴细胞白血病(ALL)是一种由未成熟淋巴细胞引起的侵袭性肿瘤,除了是一种医学生理疾病外,癌症还是一种复杂的疾病,会带来许多精神和社会心理问题,这种复杂的疾病过程需要系统的护理。如此复杂的疾病过程需要系统的护理。 护理理论和模式为护理实践提供了科学依据,并使护理系统化。 在此背景下,戈登的功能性健康模式(FHPM)是一个针对个体生物心理社会方面的模式。本病例报告旨在根据戈登的功能性健康模式(FSPM)为一名确诊为 ALL 的成年患者提供整体护理。 本研究根据戈登的功能性健康模式(FSPM)和北美护理诊断协会(NANDA)的护理诊断,为一名确诊为 ALL 的 40 岁女性住院患者制定了护理计划。在制定护理计划时使用 FSPM 指导护士从整体上认识 S.K. 的生物-心理-社会和精神需求,有助于患者在所有这些方面得到护理。护理后观察到,S.K.的疲劳严重程度有所减轻,睡眠质量和希望水平有所提高,尽管程度非常小。 结论是,在系统、全面地收集患者数据和提供护理时,戈登的FSIM的使用是适当的。
{"title":"ALL Tanılı Yetişkin Hastada Gordon'un Fonksiyonel Sağlık Örüntüleri Modeli'ne Göre Hemşirelik Bakımı: Olgu Sunumu","authors":"İlkay Yurtsever, Şerife Karagözoğlu","doi":"10.54189/hbd.1115812","DOIUrl":"https://doi.org/10.54189/hbd.1115812","url":null,"abstract":"Akut Lenfoblastik Lösemi (ALL), olgunlaşmamış lenfoid hücrelerin agresif neoplazmadır.Kanser, tıbbi-fiziksel bir hastalık olmanın yanında, ruhsal ve psikososyal açıdan birçok sorunu da beraberinde getiren kompleks bir hastalıktır. Böylesine karışık bir hastalık süreci sistematik hemşirelik bakımını gerektirir.Hemşirelik teori ve modelleri hemşirelik uygulamaları için bilimsel bir temel oluşturur ve hemşirelik bakımı sistematik hale getirir.Bu bağlamda Gordon’un Fonksiyonel Sağlık Örüntüleri Modeli (FSÖM) bireyleri biyopsikososyal yönleriyle ele alan bir modeldir.Bu olgu sunumunda, ALL tanılı yetişkin bireyin hemşirelik bakımında, Gordon’un FSÖM’ne temellendirilmiş bütüncül bir bakış açısıyla hemşirelik bakımının sağlanması hedeflenmiştir.Bu çalışmada ALL tanısı ile yatarak tedavi gören 40 yaşında bayan hastanın hemşirelik bakım planı, Gordon’un FSÖM ve North American Nursing Diagnosis Association(NANDA) hemşirelik tanıları doğrultusunda oluşturmuştur.Çalışmanın yapılabilmesi için etik kurul onayı, kurumdan yazılı izin ve bireyden bilgilendirilmiş olur alınmıştır.Hemşirelik bakımının planlanmasında FSÖM’nin kullanılması, S.K.’nın biyopsikososyal ve spritüel gereksinimlerinin bir bütün olarak fark edilmesinde hemşireye yol gösterici olmuş, hastanın tüm bu alanlara yönelik bakım almasına katkı sağlanmıştır.Bakımlar sonrası çok az miktarda da olsa S. K.’nın yorgunluk şiddetinde azalma, uyku kalitesinde ve umut etme düzeyinde artma olduğu görülmüştür.Hastadan sistematik, bütüncül veri toplanması ve hemşirelik bakımının sunulmasında Gordon’un FSÖM kullanımının uygun olduğu sonucuna varılmıştır.Bu çalışmanın, ALL tanılı yetişkin hastalara bakım veren hemşirelere yol göstereceği düşünülmektedir.","PeriodicalId":503762,"journal":{"name":"Hemşirelik Bilimi Dergisi","volume":"89 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-11-21","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139251541","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Amaç: Bu araştırma ebelik ve hemşirelik öğrencilerinde COVİD-19 korkusunun bakım davranışları algısıyla ilişkisini incelemek amacıyla yapıldı. Gereç ve Yöntem: Analitik-kesitsel tipteki araştırma 2021-2022 öğretim yılı bahar yarılında bir üniversitenin ebelik ve hemşirelik öğrencileri (n=553) ile yapılmıştır. Verilerin toplanmasında Öğrenci Tanıtım Formu, COVID-19 Korkusu Ölçeği ve Bakım Davranışları Ölçeği-30 (BDÖ-30) kullanılmıştır. Verilerin analizinde tanımlayıcı istatistikler, Student t testi, Mann Whitney U testi, tek yönlü varyans analizi, Bonferroni ikili karşılaştırma yöntemi ve pearson korelasyon kullanılmıştır. Bulgular: Öğrencilerin yaş ortalaması 20.98±1.5 olup, %81.7’si kız ve %61.3’ü hemşirelik fakültesinde okumaktadır. Öğrencilerin COVİD-19 korkusu ölçeği puan ortalaması 14.30±5.22 ve BDÖ-30 toplam puan ortalaması 124.60±25.57’dir. Öğrencilerin cinsiyeti, okuduğu bölüm ve sınıf düzeyine göre COVİD-19 korkusu ölçeği puan ortalamaları arasında istatistiksel olarak anlamlı fark saptanmıştır (p
研究目的本研究旨在探讨助产士和护理专业学生对 COVID-19 的恐惧与护理行为认知之间的关系。 材料与方法:对某大学 2021-2022 学年春季学期的助产士和护理专业学生(n=553)进行了横断面分析研究。研究使用学生介绍表、COVID-19 恐惧量表和护理行为量表-30(CBS-30)收集数据。数据分析采用了描述性统计、学生 t 检验、曼-惠特尼 U 检验、单因素方差分析、Bonferroni 配对比较法和皮尔逊相关法。 结果学生的平均年龄为(20.98±1.5)岁,81.7%为女性,61.3%就读于护理系。学生在 COVID-19 恐惧量表中的平均得分为(14.30±5.22)分,BDI-30 的平均总分为(124.60±25.57)分。不同性别、院系和年级的学生在 COVID-19 恐惧量表中的平均得分差异有统计学意义(P<0.05)。
{"title":"Ebelik ve Hemşirelik Öğrencilerinde COVİD-19 Korkusunun Bakım Davranışları Algısıyla İlişkisi","authors":"Sevil Olğun, Sibel Şeker","doi":"10.54189/hbd.1371820","DOIUrl":"https://doi.org/10.54189/hbd.1371820","url":null,"abstract":"Amaç: Bu araştırma ebelik ve hemşirelik öğrencilerinde COVİD-19 korkusunun bakım davranışları algısıyla ilişkisini incelemek amacıyla yapıldı. Gereç ve Yöntem: Analitik-kesitsel tipteki araştırma 2021-2022 öğretim yılı bahar yarılında bir üniversitenin ebelik ve hemşirelik öğrencileri (n=553) ile yapılmıştır. Verilerin toplanmasında Öğrenci Tanıtım Formu, COVID-19 Korkusu Ölçeği ve Bakım Davranışları Ölçeği-30 (BDÖ-30) kullanılmıştır. Verilerin analizinde tanımlayıcı istatistikler, Student t testi, Mann Whitney U testi, tek yönlü varyans analizi, Bonferroni ikili karşılaştırma yöntemi ve pearson korelasyon kullanılmıştır. Bulgular: Öğrencilerin yaş ortalaması 20.98±1.5 olup, %81.7’si kız ve %61.3’ü hemşirelik fakültesinde okumaktadır. Öğrencilerin COVİD-19 korkusu ölçeği puan ortalaması 14.30±5.22 ve BDÖ-30 toplam puan ortalaması 124.60±25.57’dir. Öğrencilerin cinsiyeti, okuduğu bölüm ve sınıf düzeyine göre COVİD-19 korkusu ölçeği puan ortalamaları arasında istatistiksel olarak anlamlı fark saptanmıştır (p","PeriodicalId":503762,"journal":{"name":"Hemşirelik Bilimi Dergisi","volume":"C-21 7","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-11-15","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139275018","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Dispne, astımın en sık görülen ve en önemli semptomlarından birisidir. Dispne yönetiminde farmakolojik tedavi yöntemleri kadar non farmakolojik yöntemler de kullanılabilir. Non farmakolojik tedavi yöntemleri kullanılırken; hastaya bütüncül yaklaşım ile bakım verilmesi önemlidir. Çünkü bütüncül hasta bakımı sayesinde; hasta ve hemşire arasında etkin iletişim ve hasta ile işbirliği kurulması sağlanır ve böylece tedaviye uyumu teşvik edilerek hastalığın yönetimi ve hasta-hemşire memnuniyeti sağlanabilir. Günümüzde gevşeme tekniklerinin otonomik denge üzerinde olumlu bir etkisi olduğu, uygun ve düzenli kullanıldıklarında, anti-astım tedavisinde kullanılabilen non farmakolojik yöntemlerden biri olduğu ve iyileşmeye katkı sağlayacağı vurgulanmaktadır. Bu makalede astımlı bir olgunun Dossey’in İntegral Hemşirelik Kuramı temel alınarak; gevşeme egzersizleri ve terapötik iletişim ile dispne yönetiminin sağlanması amaçlanmıştır.
{"title":"İntegral Hemşirelik Kuramının Astımlı Olguda Dispne Yönetimine Entegre Edilmesi","authors":"Adile Ay, Yasemin Yıldırım, Aynur Türeyen","doi":"10.54189/hbd.1089063","DOIUrl":"https://doi.org/10.54189/hbd.1089063","url":null,"abstract":"Dispne, astımın en sık görülen ve en önemli semptomlarından birisidir. Dispne yönetiminde farmakolojik tedavi yöntemleri kadar non farmakolojik yöntemler de kullanılabilir. Non farmakolojik tedavi yöntemleri kullanılırken; hastaya bütüncül yaklaşım ile bakım verilmesi önemlidir. Çünkü bütüncül hasta bakımı sayesinde; hasta ve hemşire arasında etkin iletişim ve hasta ile işbirliği kurulması sağlanır ve böylece tedaviye uyumu teşvik edilerek hastalığın yönetimi ve hasta-hemşire memnuniyeti sağlanabilir. Günümüzde gevşeme tekniklerinin otonomik denge üzerinde olumlu bir etkisi olduğu, uygun ve düzenli kullanıldıklarında, anti-astım tedavisinde kullanılabilen non farmakolojik yöntemlerden biri olduğu ve iyileşmeye katkı sağlayacağı vurgulanmaktadır. Bu makalede astımlı bir olgunun Dossey’in İntegral Hemşirelik Kuramı temel alınarak; gevşeme egzersizleri ve terapötik iletişim ile dispne yönetiminin sağlanması amaçlanmıştır.","PeriodicalId":503762,"journal":{"name":"Hemşirelik Bilimi Dergisi","volume":"11 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-10-23","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139315206","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Background: With an increase in life expectancy and elderly population in the world, women experience a longer postmenopausal period and more menopausal symptoms. Maca belongs to the Cruciferous family and is cultivated in Peru. Maca plant is used to treat female sexual dysfunction. This systematic review aimed to determine the effects of maca on the treatment of sexual dysfunction during menopause. Methods: Key words lepidium meyenii, maca, lepidium meyenii and sexual dysfunction, lepidium meyenii and menopause, maca and sexual dysfunction, maca and menopause were searched in databases Web of Science, PubMed, Scopus, Cochrane and EBSCOhost and randomized controlled studies and quasi-experimental studies published in the English language between 2000 and 2022 were reviewed. Results: Three studies involving a total of 85 participants were reviewed. One study showed no effect of maca on sexual desire. However, another study revealed that it was effective in sexual desire. Maca was also reported to improve arousal and orgasm in another study. Conclusion: Although there are studies that the use of maca is effective in sexual dysfunctions; there is not enough data on how long this plant should be used, at what dose it can be given, and what the long-term results will be.
{"title":"Using Maca (Lepidium Meyenii) to Treat Sexual Dysfunction in Menopausal Women: A Systematic Review","authors":"Belma Toptaş Acar, Emine GERCEK OTER","doi":"10.54189/hbd.1275435","DOIUrl":"https://doi.org/10.54189/hbd.1275435","url":null,"abstract":"Background: With an increase in life expectancy and elderly population in the world, women experience a longer postmenopausal period and more menopausal symptoms. Maca belongs to the Cruciferous family and is cultivated in Peru. Maca plant is used to treat female sexual dysfunction. This systematic review aimed to determine the effects of maca on the treatment of sexual dysfunction during menopause. Methods: Key words lepidium meyenii, maca, lepidium meyenii and sexual dysfunction, lepidium meyenii and menopause, maca and sexual dysfunction, maca and menopause were searched in databases Web of Science, PubMed, Scopus, Cochrane and EBSCOhost and randomized controlled studies and quasi-experimental studies published in the English language between 2000 and 2022 were reviewed. Results: Three studies involving a total of 85 participants were reviewed. One study showed no effect of maca on sexual desire. However, another study revealed that it was effective in sexual desire. Maca was also reported to improve arousal and orgasm in another study. Conclusion: Although there are studies that the use of maca is effective in sexual dysfunctions; there is not enough data on how long this plant should be used, at what dose it can be given, and what the long-term results will be.","PeriodicalId":503762,"journal":{"name":"Hemşirelik Bilimi Dergisi","volume":"18 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-09-12","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139340934","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Ebeler anne ve bebeğe aynı anda hizmet eden ve sağlıkları ile ilgili sorumlulukları üzerine alan sağlık çalışanlarıdır. Takipler sırasında anne ve/veya fetüse yönelik istenmeyen (maternal-uterine hiperstimulasyonu, uterus rüptürü, preterm doğum, eklampsi, amniotik sıvı embolisi, postpartum hemoraji, fetal kalp atım düzensizliği, umblikal kord prolapsusu, omuz distosisi gibi) veya acil bir durumla karşılaşıldığında onların zarar görmelerini engellemek için ebelerin gerekli müdahaleleri zamanında yapması gerekmektedir. Ebeler çalışma hayatları süresince adli tıbbi problemlerin bir kısmına sadece tanık olmaktayken, bir kısmını ise aktif olarak yaşamaktadır. Bu nedenle ebelerin kendileri ile ilgili gerekli yasal görev, yetki ve sorumlulukları bilmesi, hukuka uygun müdahalelerde bulunması gerekmekte ve Adli Ebelik alanında eğitim almış uzmanlar olması gerekmektedir. “Adli Ebelik”, “Forensic Midwife” anahtar kelimeleri ile Pubmed, Scopus, Medline, Science Direct, Google Scholar veri tabanları taranarak erişim sağlanan makaleler değerlendirilmiştir. Çalışmanın kapsamını 27 araştırma makalesi oluşturdu. Bu makalelerin değerlendirilmesine göre hastanelerin özellikle acil servislerine, %31 oranında adli ya da adli olabilecek birçok vaka ve en çok da cinsel saldırı vakaları başvurmaktadır. Bu derlemenin amacı, ebelikte yeni bir alan olan Adli Ebelik hakkında alan yazın paylaşımı yapmaktır.
{"title":"Ebelikte Yeni Bir Alan: Adli Ebelik","authors":"Hale UYAR HAZAR, Rojda Bayar","doi":"10.54189/hbd.1318739","DOIUrl":"https://doi.org/10.54189/hbd.1318739","url":null,"abstract":"Ebeler anne ve bebeğe aynı anda hizmet eden ve sağlıkları ile ilgili sorumlulukları üzerine alan sağlık çalışanlarıdır. Takipler sırasında anne ve/veya fetüse yönelik istenmeyen (maternal-uterine hiperstimulasyonu, uterus rüptürü, preterm doğum, eklampsi, amniotik sıvı embolisi, postpartum hemoraji, fetal kalp atım düzensizliği, umblikal kord prolapsusu, omuz distosisi gibi) veya acil bir durumla karşılaşıldığında onların zarar görmelerini engellemek için ebelerin gerekli müdahaleleri zamanında yapması gerekmektedir. Ebeler çalışma hayatları süresince adli tıbbi problemlerin bir kısmına sadece tanık olmaktayken, bir kısmını ise aktif olarak yaşamaktadır. Bu nedenle ebelerin kendileri ile ilgili gerekli yasal görev, yetki ve sorumlulukları bilmesi, hukuka uygun müdahalelerde bulunması gerekmekte ve Adli Ebelik alanında eğitim almış uzmanlar olması gerekmektedir. “Adli Ebelik”, “Forensic Midwife” anahtar kelimeleri ile Pubmed, Scopus, Medline, Science Direct, Google Scholar veri tabanları taranarak erişim sağlanan makaleler değerlendirilmiştir. Çalışmanın kapsamını 27 araştırma makalesi oluşturdu. Bu makalelerin değerlendirilmesine göre hastanelerin özellikle acil servislerine, %31 oranında adli ya da adli olabilecek birçok vaka ve en çok da cinsel saldırı vakaları başvurmaktadır. Bu derlemenin amacı, ebelikte yeni bir alan olan Adli Ebelik hakkında alan yazın paylaşımı yapmaktır.","PeriodicalId":503762,"journal":{"name":"Hemşirelik Bilimi Dergisi","volume":"36 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-09-12","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139340699","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}