Bu çalışmada, yenilikçi bozuk düzen transpoze icrada karşılaşılan problemeler ve bu problemlere yönelik çözüm önerileri sunulmuştur. Ayrıca, Türk Halk Müziğinin en önemli ve en çok kullanılan çalgılarından biri olan bağlamanın Dede Korkut’tan günümüze gelene kadar tarihsel süreç içerisinde uğradığı değişimler irdelenmiştir. Kopuzdan bağlamaya kadar gelen süreçte bağlamanın uğradığı yapısal değişimle birlikte isminde olan değişiklik arasında bir bağlantı kurulmaya çalışılmıştır. Bağlama ismini almasında kesin bir yargıya varılmamasıyla birlikte farklı görüşlere ulaşılmaktadır. Farklı bölgelerde farklı boyutlarda kişisel istek ve deneyimlerine göre oluşan fiziksel yapısı ve icra boyutuyla kullanılan bağlamalar, bağlama ailesini oluşturmaktadır. Anadolu’nun farklı yörelerinde farklı düzenler icra edilmektedir. Tercih edilen akort düzenine göre pozisyon ve konumlandırmalar belirlenmektedir. Bununla birlikte birçok düzende farklı icra çeşitliliği geleneksel Türk Halk Müziğinin zenginliği ortaya çıkarmaktadır. Düzenlerde farklı konumlandırmanın bağlamada transpoze icra mantığıyla örtüştüğüne ve olumlu aktarım yapılmasına yardımcı olacağı görüşüne değinilmiştir. Transpoze gerçekleştirilirken belirlenen karar perdesi üzerinden düşünüldüğünde perde dizilimi müsaade ettiği sürece transpoze icra gerçekleştirilebilmektedir. Bu probleme yönelik olarak, perde diziliminin müsaade etmediği kararlarda, ilave perdeler eklenerek bu probleme yönelik çözüm önerisi sunulmuştur. Temelde transpoze icranın, bağlamanın farklı müzik türlerindeki icralarda kullanılmasıyla birlikte oluşan ihtiyaçtan kaynaklı ortaya çıktığı düşünülmektedir. Oluşan icranın geleneksel icradan farklı yenilikçi icra şeklinde sunulduğu ve bu tür icraların farklı çalım tekniğini geliştiren farklı repertuvarlar kazandıran geleneksel icranın dışında çalım tekniğini geliştirdiği söylenebilir. Birçok bağlama düzeninde icra yapılırken konumlandırma mantığının oluşmasıyla olumlu aktarım yaparak tek akortta bağlamanın perde dizilimlerini sağlayan ve ilave perdelerle dizilimi sağlamasına yardımcı olan öneriler sunularak bağlamanın icrasında pozisyon zenginliğiyle çalım tekniğinin geliştirilmesine katkı sunacağı düşünülmektedir.
{"title":"YENİLİKÇİ UZUN SAP BOZUK DÜZENDE TRANSPOZE İCRAYA YÖNELİK TESPİTLER","authors":"Doğukan Dursun","doi":"10.22252/ijca.1511869","DOIUrl":"https://doi.org/10.22252/ijca.1511869","url":null,"abstract":"Bu çalışmada, yenilikçi bozuk düzen transpoze icrada karşılaşılan problemeler ve bu problemlere yönelik çözüm önerileri sunulmuştur. Ayrıca, Türk Halk Müziğinin en önemli ve en çok kullanılan çalgılarından biri olan bağlamanın Dede Korkut’tan günümüze gelene kadar tarihsel süreç içerisinde uğradığı değişimler irdelenmiştir. Kopuzdan bağlamaya kadar gelen süreçte bağlamanın uğradığı yapısal değişimle birlikte isminde olan değişiklik arasında bir bağlantı kurulmaya çalışılmıştır. Bağlama ismini almasında kesin bir yargıya varılmamasıyla birlikte farklı görüşlere ulaşılmaktadır. Farklı bölgelerde farklı boyutlarda kişisel istek ve deneyimlerine göre oluşan fiziksel yapısı ve icra boyutuyla kullanılan bağlamalar, bağlama ailesini oluşturmaktadır. Anadolu’nun farklı yörelerinde farklı düzenler icra edilmektedir. Tercih edilen akort düzenine göre pozisyon ve konumlandırmalar belirlenmektedir. Bununla birlikte birçok düzende farklı icra çeşitliliği geleneksel Türk Halk Müziğinin zenginliği ortaya çıkarmaktadır. Düzenlerde farklı konumlandırmanın bağlamada transpoze icra mantığıyla örtüştüğüne ve olumlu aktarım yapılmasına yardımcı olacağı görüşüne değinilmiştir. Transpoze gerçekleştirilirken belirlenen karar perdesi üzerinden düşünüldüğünde perde dizilimi müsaade ettiği sürece transpoze icra gerçekleştirilebilmektedir. Bu probleme yönelik olarak, perde diziliminin müsaade etmediği kararlarda, ilave perdeler eklenerek bu probleme yönelik çözüm önerisi sunulmuştur. Temelde transpoze icranın, bağlamanın farklı müzik türlerindeki icralarda kullanılmasıyla birlikte oluşan ihtiyaçtan kaynaklı ortaya çıktığı düşünülmektedir. Oluşan icranın geleneksel icradan farklı yenilikçi icra şeklinde sunulduğu ve bu tür icraların farklı çalım tekniğini geliştiren farklı repertuvarlar kazandıran geleneksel icranın dışında çalım tekniğini geliştirdiği söylenebilir. Birçok bağlama düzeninde icra yapılırken konumlandırma mantığının oluşmasıyla olumlu aktarım yaparak tek akortta bağlamanın perde dizilimlerini sağlayan ve ilave perdelerle dizilimi sağlamasına yardımcı olan öneriler sunularak bağlamanın icrasında pozisyon zenginliğiyle çalım tekniğinin geliştirilmesine katkı sunacağı düşünülmektedir.","PeriodicalId":507787,"journal":{"name":"İnönü Üniversitesi Kültür ve Sanat Dergisi","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-07-14","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"141649482","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Doğal afetler ve özelinde “depremler”, geçmişten günümüze hayatımızın yıkıcı bir parçası olarak var olmuştur. Depremler, dünyanın hemen her yerinde meydana gelmekte ve toplumu yıkıcı etkisi ile can kaybı yaşatacak düzeyde olumsuz etkilemektedir. 6 şubat 2023 tarihinde gerçekleşen Kahramanmaraş merkezli depremler, Türkiye’de yaşanan afetler dikkate alınacak olursa yıkıcı ve can kaybı yaşanan büyük depremlerin arasında yerini almıştır. Yaşanan süreçte deprem ve etkilerinin derinden hissedildiği şehirlerimizden biri de Malatya ilimizdir. Malatya ili, yaşamını kaybeden insan sayısı dikkate alındığında diğer illere oranla daha az etkilenmiş gibi görünüyor olsa da, orta ve ağır hasarlı bina sayısı oranı ve sayısının çok yüksek olması sebebi ile toplum nezdin de farkına tam olarak varılamayan bir yıkım yaşamıştır. Bu araştırma 6 şubat depremleri örnekleminde lisans düzeyi müzik bölümü öğrencilerinin bir doğal afet olan deprem sürecinde yaşadıkları olumsuz etkileri tespit etmek amacıyla yürütülmüştür. Araştırmada karma bir desen kullanılmıştır. Kaynak taraması ve konuya yönelik durumun tespiti aşamasında betimsel bir yaklaşım sergilenirken, deprem sürecinden etkilenen konservatuvar müzik bölümün öğrencilerinin konuya yönelik düşüncelerinin tespitinde ise yarı yapılandırılmış kişisel görüşme tekniği tercih edilmiştir. Araştırma İnönü Üniversitesi Devlet Konservatuvarı ve GSTF Müzik Bölümlerinde lisans düzeyinde öğrenim gören 30 örneklem ile sınır tutulmuştur. Örneklemler random yöntemi ile belirlenmiştir. Araştırma verileri çeşitli frekans değerlere dönüştürülerek grafik haline getirilmiş ve uzman görüşleri doğrultusunda yorumlanmıştır. Araştırma neticesinde, müzik bölümü öğrencilerinin yaşanan süreçten son derece olumsuz etkilendiği, bir bölümünün yakın aile bireyleri ve sevdiklerinin hayatını kaybettiği, süreç içerisinde eğitim-öğretim ortamından uzaklaştıkları, çeşitli barınma sorunları yaşadıkları, ekonomik problemlerle karşılaştıkları, deprem korkusu, tedirginlik ve endişe duyguları ile yüz yüze kaldıkları elde edilen sonuçlardan ilk akla gelenlerdir.
{"title":"6 ŞUBAT 2023 DEPREMLERİNİN MALATYA İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ MÜZİK BÖLÜMÜ ÖĞRENCİLERİ ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ","authors":"Ünal İmi̇k, C. Aydoğdu","doi":"10.22252/ijca.1410794","DOIUrl":"https://doi.org/10.22252/ijca.1410794","url":null,"abstract":"Doğal afetler ve özelinde “depremler”, geçmişten günümüze hayatımızın yıkıcı bir parçası olarak var olmuştur. Depremler, dünyanın hemen her yerinde meydana gelmekte ve toplumu yıkıcı etkisi ile can kaybı yaşatacak düzeyde olumsuz etkilemektedir. 6 şubat 2023 tarihinde gerçekleşen Kahramanmaraş merkezli depremler, Türkiye’de yaşanan afetler dikkate alınacak olursa yıkıcı ve can kaybı yaşanan büyük depremlerin arasında yerini almıştır. Yaşanan süreçte deprem ve etkilerinin derinden hissedildiği şehirlerimizden biri de Malatya ilimizdir. Malatya ili, yaşamını kaybeden insan sayısı dikkate alındığında diğer illere oranla daha az etkilenmiş gibi görünüyor olsa da, orta ve ağır hasarlı bina sayısı oranı ve sayısının çok yüksek olması sebebi ile toplum nezdin de farkına tam olarak varılamayan bir yıkım yaşamıştır. Bu araştırma 6 şubat depremleri örnekleminde lisans düzeyi müzik bölümü öğrencilerinin bir doğal afet olan deprem sürecinde yaşadıkları olumsuz etkileri tespit etmek amacıyla yürütülmüştür. Araştırmada karma bir desen kullanılmıştır. Kaynak taraması ve konuya yönelik durumun tespiti aşamasında betimsel bir yaklaşım sergilenirken, deprem sürecinden etkilenen konservatuvar müzik bölümün öğrencilerinin konuya yönelik düşüncelerinin tespitinde ise yarı yapılandırılmış kişisel görüşme tekniği tercih edilmiştir. Araştırma İnönü Üniversitesi Devlet Konservatuvarı ve GSTF Müzik Bölümlerinde lisans düzeyinde öğrenim gören 30 örneklem ile sınır tutulmuştur. Örneklemler random yöntemi ile belirlenmiştir. Araştırma verileri çeşitli frekans değerlere dönüştürülerek grafik haline getirilmiş ve uzman görüşleri doğrultusunda yorumlanmıştır. Araştırma neticesinde, müzik bölümü öğrencilerinin yaşanan süreçten son derece olumsuz etkilendiği, bir bölümünün yakın aile bireyleri ve sevdiklerinin hayatını kaybettiği, süreç içerisinde eğitim-öğretim ortamından uzaklaştıkları, çeşitli barınma sorunları yaşadıkları, ekonomik problemlerle karşılaştıkları, deprem korkusu, tedirginlik ve endişe duyguları ile yüz yüze kaldıkları elde edilen sonuçlardan ilk akla gelenlerdir.","PeriodicalId":507787,"journal":{"name":"İnönü Üniversitesi Kültür ve Sanat Dergisi","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-01-01","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139126098","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Geleneksel Türk müziği, sözlü eserleriyle insan sesine dayanan önemli bir gelenek olmasının yanı sıra enstrümanistlere de çeşitli formlarda özgürlük alanı sunmaktadır. Saz eserlerine ve taksimlere sazendelerin tecrübeleri ve becerilerini sergileyebildikleri bir yer olarak bakarsak, geleneksel örgüden uzaklaşmamıza ve yenilikler aramamıza gerek kalmamaktadır. Binlerce yıllık tarihiyle varlığını sürdüren Ney, geleneksel üslubun haricinde modern müzik içerisinde varlığını göstermektedir. Ney sesinin adeta bir “ihtiyaç” haline gelen bu değişimi, icracılarının yenilik arayışları ile var olabilme sürecine dönüşmüştür. Bu araştırma, modernleşen müziğin dönüşümünde, batı müziği orkestraları içinde aranan ve bu orkestralarda önemli bir ses haline gelen Ney çalgısının orkestrasyon içindeki müzikal yaklaşımını ele almaktadır. Bu araştırmada, toplumsal ve kültürel değişimlerin, geleneksel bir çalgı olan Ney’in müzikal sürecindeki etkileşimi ve tarihsel gelişimi analiz edilmiştir.
{"title":"A STUDY ON THE TRANSPOSITION PRACTICE OF THE NEY INSTRUMENT IN THE ORCESTRA","authors":"T. Sağer, Sinem Hondoroğlu","doi":"10.22252/ijca.1411065","DOIUrl":"https://doi.org/10.22252/ijca.1411065","url":null,"abstract":"Geleneksel Türk müziği, sözlü eserleriyle insan sesine dayanan önemli bir gelenek olmasının yanı sıra enstrümanistlere de çeşitli formlarda özgürlük alanı sunmaktadır. Saz eserlerine ve taksimlere sazendelerin tecrübeleri ve becerilerini sergileyebildikleri bir yer olarak bakarsak, geleneksel örgüden uzaklaşmamıza ve yenilikler aramamıza gerek kalmamaktadır. Binlerce yıllık tarihiyle varlığını sürdüren Ney, geleneksel üslubun haricinde modern müzik içerisinde varlığını göstermektedir. Ney sesinin adeta bir “ihtiyaç” haline gelen bu değişimi, icracılarının yenilik arayışları ile var olabilme sürecine dönüşmüştür. Bu araştırma, modernleşen müziğin dönüşümünde, batı müziği orkestraları içinde aranan ve bu orkestralarda önemli bir ses haline gelen Ney çalgısının orkestrasyon içindeki müzikal yaklaşımını ele almaktadır. Bu araştırmada, toplumsal ve kültürel değişimlerin, geleneksel bir çalgı olan Ney’in müzikal sürecindeki etkileşimi ve tarihsel gelişimi analiz edilmiştir.","PeriodicalId":507787,"journal":{"name":"İnönü Üniversitesi Kültür ve Sanat Dergisi","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-01-01","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139125462","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Bu çalışmanın amacı, TRT repertuvarında yer alan Ardahan Türkülerinin, müziksel özellikler ve değerler eğitimi açısından incelenmesidir. Araştırmada nitel araştırma desenlerinden biri olan durum çalışması deseni kullanılmıştır. Bu amaçla, TRT repertuvarında yer alan 24 adet türkü yapısal özellikleri ve değerler eğitimi boyutuyla incelenmiş ve analiz edilmiştir. Araştırma sonucunda; incelenen türkülerin Uşşak, Hüseyni, Segâh, Hicaz ve Çargâh makamı dizilerinden oluştuğu; türkülerde basit, birleşik ve karma usullerin kullanıldığı tespit edilmiştir. Bununla birlikte konu-tema-değerler eğitimi açısından ele alınan türkülerde aşk-sevda, ayrılık, göç, gurbet, kader, ağıt, hayvan sevgisi gibi konular işlenirken sevgi değerinin ön plana çıktığı görülmüştür. Ayrıca araştırmadan elde edilen sonuçlar doğrultusunda, Ardahan ilinin Âşıklık Geleneğinin yoğun yaşatıldığı yörelerden biri olması sebebiyle TRT Repertuvarı dışında kalan yöre türkülerinin de derlenerek hem değerler eğitimi hem de müziksel özellikleri bakımında derinlemesine incelenerek alana katkı sunması sağlanabilir önerisi getirilmiştir.
本研究旨在从音乐特点和价值观教育方面分析 TRT 曲目中的阿尔达汉民歌。本研究采用了定性研究设计之一的案例研究设计。为此,研究人员对 TRT 曲目中的 24 首民歌从结构特征和价值观教育方面进行了研究和分析。研究结果表明,所分析的民歌由乌沙克、胡赛尼、塞加、希卡兹和恰尔加姆音阶组成;民歌中使用了简单、组合和混合方法。此外,从主题--主题--价值教育的角度分析,民歌中爱情的价值被放在首位,而爱情--爱情、分离、迁徙、侨居、命运、哀叹、动物之爱等主题也被涵盖在内。此外,根据研究结果,由于阿尔达汉省是吟游诗人传统保留较多的地区之一,建议对《TRT 曲目汇编》之外的当地民歌进行汇编,并从价值观教育和音乐特点两方面进行深入分析,为该领域做出贡献。
{"title":"ARDAHAN FOLK SONGS IN TRT REPERTOIRE MUSICAL CHARACTERISTICS AND EXAMINATION IN TERMS OF VALUES EDUCATION","authors":"Doğukan Dursun, Betül KARAGÖZ DURSUN","doi":"10.22252/ijca.1406368","DOIUrl":"https://doi.org/10.22252/ijca.1406368","url":null,"abstract":"Bu çalışmanın amacı, TRT repertuvarında yer alan Ardahan Türkülerinin, müziksel özellikler ve değerler eğitimi açısından incelenmesidir. Araştırmada nitel araştırma desenlerinden biri olan durum çalışması deseni kullanılmıştır. Bu amaçla, TRT repertuvarında yer alan 24 adet türkü yapısal özellikleri ve değerler eğitimi boyutuyla incelenmiş ve analiz edilmiştir. Araştırma sonucunda; incelenen türkülerin Uşşak, Hüseyni, Segâh, Hicaz ve Çargâh makamı dizilerinden oluştuğu; türkülerde basit, birleşik ve karma usullerin kullanıldığı tespit edilmiştir. Bununla birlikte konu-tema-değerler eğitimi açısından ele alınan türkülerde aşk-sevda, ayrılık, göç, gurbet, kader, ağıt, hayvan sevgisi gibi konular işlenirken sevgi değerinin ön plana çıktığı görülmüştür. Ayrıca araştırmadan elde edilen sonuçlar doğrultusunda, Ardahan ilinin Âşıklık Geleneğinin yoğun yaşatıldığı yörelerden biri olması sebebiyle TRT Repertuvarı dışında kalan yöre türkülerinin de derlenerek hem değerler eğitimi hem de müziksel özellikleri bakımında derinlemesine incelenerek alana katkı sunması sağlanabilir önerisi getirilmiştir.","PeriodicalId":507787,"journal":{"name":"İnönü Üniversitesi Kültür ve Sanat Dergisi","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-01-01","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139129402","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Abdal Musa Sultan, yaşamının üzerinden asırlar geçmesine karşın Anadolu coğrafyasındaki Alevi-Bektaşi inancına mensup topluluklar arasında özel ve saygın bir konum da yer alan önemli bir şahsiyettir. Söz konusu önemini, ilgili topluluklar arasında adına yapılan cem ayinleri ve lokma ritüelleri aracılığıyla bile görebilmek mümkündür. Bu araştırma da Abdal Musa Birlik Cemleri ve Lokması; kültürel, müziksel ve dini olgular açısından kendine özgü karakteristik uygulama şekillerini özünde taşıyan Arguvan yöresi bağlamında ele alınmıştır. Araştırma bulgularından yola çıkarak; Abdal Musa Cemlerinin yürütülmesi muhabbet, muhakeme, ilgili cem ritüelleri ve lokma duası/töreni olarak çeşitli bölümlerden oluştuğu belirlenmekte olup cem törenleri yapılmaksızın sadece lokma ve dualar ile de sınırlı tutulabildiği tespit edilmektedir. Bu cemlerdeki müzik olgusu ise yöredeki diğer cemlere benzer şekilde deyiş, duvaz, mersiye semah, tevhit formlarından meydana gelmekte olup ilgili cemin dedesi veya cem aşığının tercihine göre mersiyeler de icra edilebilir. Araştırma süresince; doküman incelemesi, gözlem ve görüşme yöntemlerinden yararlanılmış olup elde edilen veriler ise nitel araştırma yöntemleri kapsamında değerlendirilmiştir.
阿卜杜勒-穆萨-苏丹是一位重要人物,在安纳托利亚属于阿列维-贝克塔什信仰的群体中具有特殊和受人尊敬的地位,尽管他的一生已经过去了几个世纪。甚至可以通过相关社区以他的名义举行的 cem 仪式和 lokma 仪式看出他的重要性。本研究以阿尔古万地区为背景,分析了阿卜杜勒-穆萨-尤尼蒂-塞姆和洛克玛,阿尔古万地区在文化、音乐和宗教现象方面有着自己独特的应用形式。根据研究结果,可以确定阿卜杜勒-穆萨合一仪式由对话、判决、相关的墓地仪式和洛迦玛祈祷/仪式等多个部分组成,还可以确定合一仪式可以仅限于洛迦玛和祈祷,而不包括墓地仪式。这些墓地的音乐现象与该地区的其他墓地类似,由成语、duvaz、mersiye semah、tevhit 形式组成,mersiye 也可以根据相关墓地的祖父或墓地爱好者的喜好进行表演。在研究过程中,使用了文件分析、观察和访谈方法,并在定性研究方法的范围内对所获得的数据进行了评估。
{"title":"ARGUVAN YÖRESİ ABDAL MUSA BİRLİK CEMLERİ VE LOKMASI","authors":"C. Aydoğdu, Ünal İmi̇k","doi":"10.22252/ijca.1410783","DOIUrl":"https://doi.org/10.22252/ijca.1410783","url":null,"abstract":"Abdal Musa Sultan, yaşamının üzerinden asırlar geçmesine karşın Anadolu coğrafyasındaki Alevi-Bektaşi inancına mensup topluluklar arasında özel ve saygın bir konum da yer alan önemli bir şahsiyettir. Söz konusu önemini, ilgili topluluklar arasında adına yapılan cem ayinleri ve lokma ritüelleri aracılığıyla bile görebilmek mümkündür. Bu araştırma da Abdal Musa Birlik Cemleri ve Lokması; kültürel, müziksel ve dini olgular açısından kendine özgü karakteristik uygulama şekillerini özünde taşıyan Arguvan yöresi bağlamında ele alınmıştır. Araştırma bulgularından yola çıkarak; Abdal Musa Cemlerinin yürütülmesi muhabbet, muhakeme, ilgili cem ritüelleri ve lokma duası/töreni olarak çeşitli bölümlerden oluştuğu belirlenmekte olup cem törenleri yapılmaksızın sadece lokma ve dualar ile de sınırlı tutulabildiği tespit edilmektedir. Bu cemlerdeki müzik olgusu ise yöredeki diğer cemlere benzer şekilde deyiş, duvaz, mersiye semah, tevhit formlarından meydana gelmekte olup ilgili cemin dedesi veya cem aşığının tercihine göre mersiyeler de icra edilebilir. Araştırma süresince; doküman incelemesi, gözlem ve görüşme yöntemlerinden yararlanılmış olup elde edilen veriler ise nitel araştırma yöntemleri kapsamında değerlendirilmiştir.","PeriodicalId":507787,"journal":{"name":"İnönü Üniversitesi Kültür ve Sanat Dergisi","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-01-01","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139128195","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Ham güzelliği ve kırılganlığıyla insan vücuduna odaklanan etkileyici heykelleriyle, uluslararası alanda ünlü çağdaş heykeltıraşlardan biri olan Belçikalı sanatçı, Berlinde De Bruyckere (1964-…), yaşam ve ölüme, acı ve ıstıraba dair varoluşsal soruları ele aldığı eserleriyle izleyiciye insan varoluşunun bedene sabitlenmesi üzerine sorgulamalar yaptırmaktadır. Bedenin ve varoluşun kırılganlığını gözler önüne seren De Bruyckere’nin mutasyon ve ampütasyona uğramış beden tasvirleri bu araştırmanın konusudur. Bu bağlamda özellikle eserlerinde yapıbozumunu kullanan sanatçılardan biri olan De Bruyckere’yle ilgili literatür taraması yapılmış, sanatçının bu bağlamdaki eserlerinin hangileri olduğu tespit edilmiş ve seçilen eserler üzerinden konu bağlamında analizler yapılmıştır. Bu araştırma, yapıbozuma uğrayan bedenlerin günümüz sanatının anlaşılmasını sağlaması açısından önemli görülmektedir. Yapılan araştırma neticesinde denebilir ki, onun metamorfoza uğrayan heykelleri parçalanmış gövdelerle büyümekte, gelişmekte ve de çürüyerek yok olup yeniden doğmaktadır. Parçalanmış figürlerin kütleselliğini göstermeye çalışan sanatçı, aynı zamanda izleyicilere kişisel ve kolektif deneyimler arasında bir bağlantı kurma fırsatı yaratma gayesindedir. Hem dünyevi hem de dini metaforlarla dolu bedenselliğin temsili niteliğindeki varoluşsal kaygılar taşıyan eserlerindeki bedenleri acı, ıstırap, yaşam ve ölümün temsili niteliğindedir.
比利时艺术家 Berlinde De Bruyckere(1964-......)是国际知名的当代雕塑家之一,她的雕塑作品以人体的原始美和脆弱性为主题,令人印象深刻。De Bruyckere 对变异和截肢身体的描绘揭示了身体和存在的脆弱性,是本研究的主题。在此背景下,对 De Bruyckere(在其作品中使用解构手法的艺术家之一)进行了文献综述,确定了该艺术家在此背景下的作品,并在此主题背景下对所选作品进行了分析。这项研究对于了解当今的解构身体艺术具有重要意义。研究结果表明,他的变形雕塑作品可以说是生长、发展、腐烂、消失,并以肢解的身体重生。这位艺术家努力展现支离破碎的人物形象的庞大性,也旨在为观众创造机会,在个人和集体经验之间建立联系。她的作品中的躯体充满了世俗和宗教隐喻,是痛苦、苦难、生命和死亡的代表。
{"title":"BİÇİMSİZ BİR VAROLUŞ; SANATTA BEDENİN YAPIBOZUMU BERLİNDE DE BRUYCKERE","authors":"Meral Batur","doi":"10.22252/ijca.1402136","DOIUrl":"https://doi.org/10.22252/ijca.1402136","url":null,"abstract":"Ham güzelliği ve kırılganlığıyla insan vücuduna odaklanan etkileyici heykelleriyle, uluslararası alanda ünlü çağdaş heykeltıraşlardan biri olan Belçikalı sanatçı, Berlinde De Bruyckere (1964-…), yaşam ve ölüme, acı ve ıstıraba dair varoluşsal soruları ele aldığı eserleriyle izleyiciye insan varoluşunun bedene sabitlenmesi üzerine sorgulamalar yaptırmaktadır. Bedenin ve varoluşun kırılganlığını gözler önüne seren De Bruyckere’nin mutasyon ve ampütasyona uğramış beden tasvirleri bu araştırmanın konusudur. Bu bağlamda özellikle eserlerinde yapıbozumunu kullanan sanatçılardan biri olan De Bruyckere’yle ilgili literatür taraması yapılmış, sanatçının bu bağlamdaki eserlerinin hangileri olduğu tespit edilmiş ve seçilen eserler üzerinden konu bağlamında analizler yapılmıştır. Bu araştırma, yapıbozuma uğrayan bedenlerin günümüz sanatının anlaşılmasını sağlaması açısından önemli görülmektedir. Yapılan araştırma neticesinde denebilir ki, onun metamorfoza uğrayan heykelleri parçalanmış gövdelerle büyümekte, gelişmekte ve de çürüyerek yok olup yeniden doğmaktadır. Parçalanmış figürlerin kütleselliğini göstermeye çalışan sanatçı, aynı zamanda izleyicilere kişisel ve kolektif deneyimler arasında bir bağlantı kurma fırsatı yaratma gayesindedir. Hem dünyevi hem de dini metaforlarla dolu bedenselliğin temsili niteliğindeki varoluşsal kaygılar taşıyan eserlerindeki bedenleri acı, ıstırap, yaşam ve ölümün temsili niteliğindedir.","PeriodicalId":507787,"journal":{"name":"İnönü Üniversitesi Kültür ve Sanat Dergisi","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-12-27","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139153844","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Müzik bilimleri içerisinde önemli bir yere sahip olan piyano alanına ilişkin Web of Science [WoS] veri tabanında yayınlanan makalelerin literatür incelemesi yapılmıştır. WoS’da ilgili alanda nitelikli bir araştırmanın nasıl ortaya koyulabileceği problemi çerçevesinde güncel çalışmaların üretilmesi, araştırmalar arasında sürdürülebilir bağın kurulması yönünden araştırmacılara zihin haritası sunmak önemlidir. Piyano alanında yayınlanan makalelerin niteliklerinin belirlenmesi, yapılacak olan çalışmalara etkin olarak yön verilmesi ve araştırmacılara rehberlik edilmesi amaçlanmıştır. Problem ve alt problemler doğrultusunda istatistiksel verilere ulaşmak amacıyla nicel bir araştırma yöntemi olan bibliyometri kullanılmıştır. Müzik konusunda bütün araştırma alanlarında 13979 kayıt, müzik/müzik araştırmaları kategorisinde 10903 yayın ve piyano alanında 2067 makale ortaya çıkmıştır. Piyano alanına ilişkin ülkelerin ortak yazarlık işbirliği incelendiğinde az sayıda coğrafi komşuluğa dayalı uluslararası işbirlikleri bulunmuştur (Avusturya-Belçika). Zaman serisi tahmin modeline göre 2022 yılında 42 (Güven Aralığı: GA % = 19-64) makale, 2026 yılında ise 41 (CI % = 16-66) makalenin yayınlanacağı tahmin edilmiştir. Trend konuları belirlemek için yapılan analize göre en çok kullanılan anahtar kelimeler sırasıyla piyano, piyano pedagojisi, müzik eğitimi, piyano performansı, performans ve müzik analizidir. Bu bulgular ışığında literatürün aksine ülkelerin ortak yazarlık işbirliğinde coğrafi komşuluğa dayalı uluslararası işbirliklerinin makale üretiminde etkili olmadığı; önümüzdeki beş yıllık süreçte piyano konusundaki makale sayısının yatay bir eğilim göstereceği; çalışılan konu alanı ile belirlenen anahtar kelimelerin birbiriyle doğrudan ilişkili olduğu sonuçlarına varılmıştır. Bu makale, müzik alanında çalışan bilim adamları ve öğrencileri için piyanonun küresel çıktısı hakkında yararlı bir kaynak olabilir.
{"title":"Web of Science Veri Tabanına Dayalı Piyano Üzerine Yapılan Makalelerin Bibliyometrik Değerlendirmesi","authors":"Amaç Pala","doi":"10.22252/ijca.1390974","DOIUrl":"https://doi.org/10.22252/ijca.1390974","url":null,"abstract":"Müzik bilimleri içerisinde önemli bir yere sahip olan piyano alanına ilişkin Web of Science [WoS] veri tabanında yayınlanan makalelerin literatür incelemesi yapılmıştır. WoS’da ilgili alanda nitelikli bir araştırmanın nasıl ortaya koyulabileceği problemi çerçevesinde güncel çalışmaların üretilmesi, araştırmalar arasında sürdürülebilir bağın kurulması yönünden araştırmacılara zihin haritası sunmak önemlidir. Piyano alanında yayınlanan makalelerin niteliklerinin belirlenmesi, yapılacak olan çalışmalara etkin olarak yön verilmesi ve araştırmacılara rehberlik edilmesi amaçlanmıştır. Problem ve alt problemler doğrultusunda istatistiksel verilere ulaşmak amacıyla nicel bir araştırma yöntemi olan bibliyometri kullanılmıştır. Müzik konusunda bütün araştırma alanlarında 13979 kayıt, müzik/müzik araştırmaları kategorisinde 10903 yayın ve piyano alanında 2067 makale ortaya çıkmıştır. Piyano alanına ilişkin ülkelerin ortak yazarlık işbirliği incelendiğinde az sayıda coğrafi komşuluğa dayalı uluslararası işbirlikleri bulunmuştur (Avusturya-Belçika). Zaman serisi tahmin modeline göre 2022 yılında 42 (Güven Aralığı: GA % = 19-64) makale, 2026 yılında ise 41 (CI % = 16-66) makalenin yayınlanacağı tahmin edilmiştir. Trend konuları belirlemek için yapılan analize göre en çok kullanılan anahtar kelimeler sırasıyla piyano, piyano pedagojisi, müzik eğitimi, piyano performansı, performans ve müzik analizidir. Bu bulgular ışığında literatürün aksine ülkelerin ortak yazarlık işbirliğinde coğrafi komşuluğa dayalı uluslararası işbirliklerinin makale üretiminde etkili olmadığı; önümüzdeki beş yıllık süreçte piyano konusundaki makale sayısının yatay bir eğilim göstereceği; çalışılan konu alanı ile belirlenen anahtar kelimelerin birbiriyle doğrudan ilişkili olduğu sonuçlarına varılmıştır. Bu makale, müzik alanında çalışan bilim adamları ve öğrencileri için piyanonun küresel çıktısı hakkında yararlı bir kaynak olabilir.","PeriodicalId":507787,"journal":{"name":"İnönü Üniversitesi Kültür ve Sanat Dergisi","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-12-26","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139156216","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Bu çalışmada, modern davul setlerinde yaygın olarak kullanılan sentetik davul derileri, yapısal farklılıklar açısından incelenmiştir. Sentetik davul derileri, yapısal olarak temelde tek kat ve çift kat olmak üzere iki ana kategoriye ayrılmaktadır. Bu çalışma, bu temel fiziksel yapısal farklılıkların tınısal etkilerini, STFT (Short-Time Fourier Transform) ve Welch yöntemleri kullanılarak analiz etmeyi amaçlamaktadır. Yapılan tınısal analizler sonucunda, tek kat ve çift kat sentetik davul derileri arasındaki bu temel fiziksel yapısal farklılıkların ses üzerindeki etkileri sistematik bir şekilde ortaya konulmuştur. Bu bulgular, davul sesi kalitesi ve performansı üzerine önemli etkileri olan yapısal özelliklerin daha derinlemesine anlaşılmasına katkı sağlamaktadır.
{"title":"SENTETİK DAVUL DERİLERİNİN YAPISAL FARKLILIKLARININ TINISAL ETKİLERİ; TEK KAT ve ÇİFT KAT KARŞILAŞTIRMASI","authors":"Arda Eden, Osman Halil İmi̇k","doi":"10.22252/ijca.1401081","DOIUrl":"https://doi.org/10.22252/ijca.1401081","url":null,"abstract":"Bu çalışmada, modern davul setlerinde yaygın olarak kullanılan sentetik davul derileri, yapısal farklılıklar açısından incelenmiştir. Sentetik davul derileri, yapısal olarak temelde tek kat ve çift kat olmak üzere iki ana kategoriye ayrılmaktadır. Bu çalışma, bu temel fiziksel yapısal farklılıkların tınısal etkilerini, STFT (Short-Time Fourier Transform) ve Welch yöntemleri kullanılarak analiz etmeyi amaçlamaktadır. Yapılan tınısal analizler sonucunda, tek kat ve çift kat sentetik davul derileri arasındaki bu temel fiziksel yapısal farklılıkların ses üzerindeki etkileri sistematik bir şekilde ortaya konulmuştur. Bu bulgular, davul sesi kalitesi ve performansı üzerine önemli etkileri olan yapısal özelliklerin daha derinlemesine anlaşılmasına katkı sağlamaktadır.","PeriodicalId":507787,"journal":{"name":"İnönü Üniversitesi Kültür ve Sanat Dergisi","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-12-26","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139156990","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
“Mezzotint Peyzajlar ile Barok Dönemi: Samuel William Reynolds” isimli araştırmanın konusu; barok dönemi mezzotint ustalarından Samuel William Reynolds’un peyzaj baskıresimlerinin mezzotint tekniğinin olanakları bağlamında ve ışık gölge kavramı ile incelenmesidir. Bu araştırmada amaç; Samuel William Reynolds’un, çukur baskı/gravür yöntemlerinden biri olan mezzotint ile yapmış olduğu peyzaj baskıresimlerini barok dönem özellikleri çerçevesinde incelemek, çözümlemek ve alan yazınsalına kazandırmaktır. Çalışma kapsamında, Samuel William Reynolds adına yazılmış kitaplardan ve notlarından, sanatçı ve yaşadığı dönem incelenmiştir. Çalışmanın kuramsal kısmında eser inceleme ve kaynak tarama gibi nitel araştırma yöntemleri kullanılarak mezzotint tekniği ve tarihsel süreçlerinin anlatıldığı kitaplardan yararlanılmıştır. Yumuşak ton geçişleri ve zengin ve kadifemsi siyahlar içeren baskıresimlerin oluşturulmasına olanak tanıyan mezzotint tekniği hakkında özellikle Türkçe kaynak sıkıntısı bulunması, barok dönemine tarihlenen tekniğin imkanlarının ve sanatçının eserlerinin tanınması, gelecekteki araştırmalara kaynak ve örneklem olması, teknik hakkındaki bilincin arttırılması ve genç baskıresim sanatçılarının yeni eğilimler kazanması ve bir disiplin olarak baskıresim literatürünün genişlemesi açısından önem arz etmiştir. “Mezzotint Peyzajlar ile Barok Dönemi: Samuel William Reynolds” isimli araştırmada; barok dönemini kapsayan bir anlayış ile ışık-gölge kavramı, Samuel William Reynolds’un mezzotint tekniğiyle üretilen peyzaj konulu baskıresimlerinin teknik yetkinliği ve seçilen konuları nasıl ele aldığına yönelik tespitlerde bulunulmuştur. Sanatçının peyzajlarındaki kompozisyon tutumu ve mezzotint tekniğinin olanaklarıyla eserlerini görselleştirme duyarlılığı gözlemlenmiş, tekniğin eser üretimi üzerindeki etkisinin önemi vurgulanmıştır
"巴洛克时期的水墨风景画:塞缪尔-威廉-雷诺兹 "的研究目的是,结合夹色技术的可能性和光影概念,分析巴洛克时期的夹色大师之一塞缪尔-威廉-雷诺兹的风景版画。 本研究的目的是在巴洛克时期特征的框架内,分析塞缪尔-威廉-雷诺兹(Samuel William Reynolds)使用凹版印刷/雕刻方法之一的水墨画制作的风景版画,并将其纳入该领域的文献中。 在研究范围内,从塞缪尔-威廉-雷诺兹的著作和笔记中分析了这位艺术家及其所处的时代。在研究的理论部分,使用了作品分析和文献综述等定性研究方法,并利用了有关水墨画技术及其历史进程的书籍。 由于缺乏有关夹色技术的资源,尤其是土耳其语资源,而这种技术可以创作出色调过渡柔和、黑色浓郁、如天鹅绒般细腻的版画,因此对于认识巴洛克时期夹色技术的可能性和艺术家的作品、作为未来研究的来源和样本、提高对夹色技术的认识、年轻版画艺术家获得新趋势以及扩大版画文献作为一门学科来说,都具有重要意义。 "巴洛克时期的水墨风景:塞缪尔-威廉-雷诺兹",通过对巴洛克时期光与影概念的理解,确定了塞缪尔-威廉-雷诺兹用灰版技术创作的风景版画的技术能力,以及他是如何处理所选主题的。艺术家在风景画创作中的构图态度以及他对利用灰版技术将其作品视觉化的敏感性得到了观察,技术对作品制作的影响的重要性也得到了强调。
{"title":"MEZZOTİNT PEYZAJLAR İLE BAROK DÖNEMİ: SAMUEL WILLIAM REYNOLDS","authors":"Selvihan KILIÇ ATEŞ","doi":"10.22252/ijca.1399410","DOIUrl":"https://doi.org/10.22252/ijca.1399410","url":null,"abstract":"“Mezzotint Peyzajlar ile Barok Dönemi: Samuel William Reynolds” isimli araştırmanın konusu; barok dönemi mezzotint ustalarından Samuel William Reynolds’un peyzaj baskıresimlerinin mezzotint tekniğinin olanakları bağlamında ve ışık gölge kavramı ile incelenmesidir. Bu araştırmada amaç; Samuel William Reynolds’un, çukur baskı/gravür yöntemlerinden biri olan mezzotint ile yapmış olduğu peyzaj baskıresimlerini barok dönem özellikleri çerçevesinde incelemek, çözümlemek ve alan yazınsalına kazandırmaktır. Çalışma kapsamında, Samuel William Reynolds adına yazılmış kitaplardan ve notlarından, sanatçı ve yaşadığı dönem incelenmiştir. Çalışmanın kuramsal kısmında eser inceleme ve kaynak tarama gibi nitel araştırma yöntemleri kullanılarak mezzotint tekniği ve tarihsel süreçlerinin anlatıldığı kitaplardan yararlanılmıştır. Yumuşak ton geçişleri ve zengin ve kadifemsi siyahlar içeren baskıresimlerin oluşturulmasına olanak tanıyan mezzotint tekniği hakkında özellikle Türkçe kaynak sıkıntısı bulunması, barok dönemine tarihlenen tekniğin imkanlarının ve sanatçının eserlerinin tanınması, gelecekteki araştırmalara kaynak ve örneklem olması, teknik hakkındaki bilincin arttırılması ve genç baskıresim sanatçılarının yeni eğilimler kazanması ve bir disiplin olarak baskıresim literatürünün genişlemesi açısından önem arz etmiştir. “Mezzotint Peyzajlar ile Barok Dönemi: Samuel William Reynolds” isimli araştırmada; barok dönemini kapsayan bir anlayış ile ışık-gölge kavramı, Samuel William Reynolds’un mezzotint tekniğiyle üretilen peyzaj konulu baskıresimlerinin teknik yetkinliği ve seçilen konuları nasıl ele aldığına yönelik tespitlerde bulunulmuştur. Sanatçının peyzajlarındaki kompozisyon tutumu ve mezzotint tekniğinin olanaklarıyla eserlerini görselleştirme duyarlılığı gözlemlenmiş, tekniğin eser üretimi üzerindeki etkisinin önemi vurgulanmıştır","PeriodicalId":507787,"journal":{"name":"İnönü Üniversitesi Kültür ve Sanat Dergisi","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-12-14","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139180081","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Tarihçiler ve arkeologlar, dünya tarihinin ve kültürünün oluşumunda birçok medeniyet kuran kadim Türklerin gerçek tarihinin Orta Asya, Hazar çevresi toprakları ve Anadolu bölgesi olduğunu ispatlamışlar. 2000 yılı aşkın bir süredir dünya siyasetine yön veren bazı siyasi çevrelerin, dünya kültür ve tarihinin gelişmesinde özel bir rolü olan kadim Türklerin tarihini ve kültürünü kıskanıp, dünya halklarına bu tarihin gerçeklerine karşı yanlış bir tarihi teorilerini telkin etmeleri üzücüdür. Onlar uzun yıllar böylece gerçek tarihsel gerçekleri dünya toplumundan saklayarak hain arzularını gerçekleştirmeyi başardılar. Yüzyıllardır ki, eğitim sistemlerinde tarih ve kültür eğitimi alan insanlar, ister istemez ders kitaplarının veya tarih ve kültür tarihini yazan bilim adamlarının ortaya koyduğu fikirlere ve bilimsel önermelere inanarak, gerçek tarihin onların yazdıkları gibi olduğuna inanmışlardır. Durum böyle oldukta, yetişmekte olan genç neslin psikolojik durumu duydukları, okudukları kitaplarda yazılana göre şekillenerek, bunların bilimsel gerçekler olduğuna inanmışlardı. Dünya tarihçileri, politikacıları ve bilim adamları çok iyi olarak biliyorlar ki, Haylar, yani Ermeniler kadim çağlarda toplum şekilde Kafkasya’da yaşamamışlar. Çar Rusya’sı XIX yüzyılda Ermenilerin Kafkasya'ya tehcir politikasını hayata geçirmek için I. Nicolas'ın 1836'da ve 1878.yılda Ermenilerin Rusya'dan Kafkasya'ya taşınması için bir kararname çıkardığı bir gerçektir. Kararnamenin temel amaçlarından biri Rus Osmanlı savaşından sonra Türkiye ile Azerbaycan sınırları arasında bir tampon bölge oluşturmak, diğer ana konu ise 18.yy sonu ve 19.yy başlarında Stavropol, Rostov ve Rusya'nın diğer şehirlerinde sayıları artan Ermenilerin Rusya'dan özerklik istemesine ve daha sonra bu toprakları ele geçirmesinin önüne geçmek idi.
{"title":"TÜRK DÜNYASI KÜLTÜREL MİRASINDA AZERBAYCAN’IN TARİH ÖNCESİ MÜZİK TARİHİ","authors":"Rafig İmrani̇","doi":"10.22252/ijca.1329399","DOIUrl":"https://doi.org/10.22252/ijca.1329399","url":null,"abstract":"Tarihçiler ve arkeologlar, dünya tarihinin ve kültürünün oluşumunda birçok medeniyet kuran kadim Türklerin gerçek tarihinin Orta Asya, Hazar çevresi toprakları ve Anadolu bölgesi olduğunu ispatlamışlar. 2000 yılı aşkın bir süredir dünya siyasetine yön veren bazı siyasi çevrelerin, dünya kültür ve tarihinin gelişmesinde özel bir rolü olan kadim Türklerin tarihini ve kültürünü kıskanıp, dünya halklarına bu tarihin gerçeklerine karşı yanlış bir tarihi teorilerini telkin etmeleri üzücüdür. Onlar uzun yıllar böylece gerçek tarihsel gerçekleri dünya toplumundan saklayarak hain arzularını gerçekleştirmeyi başardılar. Yüzyıllardır ki, eğitim sistemlerinde tarih ve kültür eğitimi alan insanlar, ister istemez ders kitaplarının veya tarih ve kültür tarihini yazan bilim adamlarının ortaya koyduğu fikirlere ve bilimsel önermelere inanarak, gerçek tarihin onların yazdıkları gibi olduğuna inanmışlardır. Durum böyle oldukta, yetişmekte olan genç neslin psikolojik durumu duydukları, okudukları kitaplarda yazılana göre şekillenerek, bunların bilimsel gerçekler olduğuna inanmışlardı. Dünya tarihçileri, politikacıları ve bilim adamları çok iyi olarak biliyorlar ki, Haylar, yani Ermeniler kadim çağlarda toplum şekilde Kafkasya’da yaşamamışlar. Çar Rusya’sı XIX yüzyılda Ermenilerin Kafkasya'ya tehcir politikasını hayata geçirmek için I. Nicolas'ın 1836'da ve 1878.yılda Ermenilerin Rusya'dan Kafkasya'ya taşınması için bir kararname çıkardığı bir gerçektir. Kararnamenin temel amaçlarından biri Rus Osmanlı savaşından sonra Türkiye ile Azerbaycan sınırları arasında bir tampon bölge oluşturmak, diğer ana konu ise 18.yy sonu ve 19.yy başlarında Stavropol, Rostov ve Rusya'nın diğer şehirlerinde sayıları artan Ermenilerin Rusya'dan özerklik istemesine ve daha sonra bu toprakları ele geçirmesinin önüne geçmek idi.","PeriodicalId":507787,"journal":{"name":"İnönü Üniversitesi Kültür ve Sanat Dergisi","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-12-13","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139180957","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}