Pub Date : 2023-07-26DOI: 10.52836/sayistay.1319323
Muhammad Usman
Social accountability is central to democratic accountability and governance. The participation and inclusion of citizens in the works of the government improves transparency and public trust. The Department of the Auditor General of Pakistan (DAGP) provides the necessary support to the Public Accounts Committees of the national and provincial assemblies in carrying out their legislative oversight on the operations of the executive to hold them accountable. The government of Pakistan and the World Bank have initiated the Program for Results (PforR) for improving public financial management and accountability, which calls for taking measures to improve social accountability and citizen participatory audit. As a result of this program, the DAGP has introduced the Citizen Participatory Audit (CPA) initiative to integrate the citizens in the audit process. Although, based on the experiences of other SAIs, the DAGP’s CPA is an encouraging initiative towards social inclusion and participatory governance to promote social accountability, it would not be as successful as anticipated unless certain impediments and challenges identified through SWOT and PEST analyses are overcome.
{"title":"EVALUATION OF THE CITIZEN PARTICIPATORY AUDIT BY THE DEPARTMENT OF THE AUDITOR GENERAL OF PAKISTAN","authors":"Muhammad Usman","doi":"10.52836/sayistay.1319323","DOIUrl":"https://doi.org/10.52836/sayistay.1319323","url":null,"abstract":"Social accountability is central to democratic accountability and governance. The participation and inclusion of citizens in the works of the government improves transparency and public trust. The Department of the Auditor General of Pakistan (DAGP) provides the necessary support to the Public Accounts Committees of the national and provincial assemblies in carrying out their legislative oversight on the operations of the executive to hold them accountable. The government of Pakistan and the World Bank have initiated the Program for Results (PforR) for improving public financial management and accountability, which calls for taking measures to improve social accountability and citizen participatory audit. As a result of this program, the DAGP has introduced the Citizen Participatory Audit (CPA) initiative to integrate the citizens in the audit process. Although, based on the experiences of other SAIs, the \u0000DAGP’s CPA is an encouraging initiative towards social inclusion and participatory governance to promote social accountability, it would not be as successful as anticipated unless certain impediments and challenges identified through SWOT and PEST analyses are overcome.","PeriodicalId":288711,"journal":{"name":"Sayıştay Dergisi","volume":"29 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-07-26","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"115395132","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-07-23DOI: 10.52836/sayistay.1280487
Hilal Alpdoğan
Ekonomik büyümenin sağlanması, hükümetlerin ekonomi politikalarının öncelikli hedeflerinin başında gelmektedir. Ancak ekonomik büyüme tek başına arzulanan bir durum olmayıp, beraberinde gelir dağılımında adaleti gerçekleştirmesi ve buna bağlı olarak yoksulluğu azaltması beklenmektedir. Bu üç önemli makroekonomik gösterge arasındaki ilişkinin bilinmesi, gelir dağılımındaki eşitsizliği ve yoksulluğu azaltan bir ekonomik büyüme hedefine ulaşmada önemli katkılar sağlar. Bu amaçla ARDL Sınır Testi ile Türkiye’de yoksulluk, gelir eşitsizliği ve ekonomik büyüme arasındaki kısa ve uzun dönemli ilişki analiz edilmiştir. Analizde kullanılan değişkenler ve veri seti, çalışmayı benzerlerinden ayıran özelliktedir. Çalışmanın ampirik sonucuna göre kısa ve uzun dönemde değişkenler arasında istatistiksel olarak anlamlı nedensellik ilişkisi söz konusudur. Uzun dönemde ekonomik büyüme ve kişi başına düşen gelirdeki değişim insani gelişme endeksini pozitif yönde etkilerken, gelir dağılımındaki değişim negatif yönde etkilenmektedir.
{"title":"TÜRKİYE’DE EKONOMİK BÜYÜME, GELİR DAĞILIMI VE YOKSULLUK İLİŞKİSİ","authors":"Hilal Alpdoğan","doi":"10.52836/sayistay.1280487","DOIUrl":"https://doi.org/10.52836/sayistay.1280487","url":null,"abstract":"Ekonomik büyümenin sağlanması, hükümetlerin ekonomi politikalarının öncelikli hedeflerinin başında gelmektedir. Ancak ekonomik büyüme tek başına arzulanan bir durum olmayıp, beraberinde gelir dağılımında adaleti gerçekleştirmesi ve buna bağlı olarak yoksulluğu azaltması beklenmektedir. Bu üç önemli makroekonomik gösterge arasındaki ilişkinin bilinmesi, gelir dağılımındaki eşitsizliği ve yoksulluğu azaltan bir ekonomik büyüme hedefine ulaşmada önemli katkılar sağlar. Bu amaçla ARDL Sınır Testi ile Türkiye’de yoksulluk, gelir eşitsizliği ve ekonomik büyüme arasındaki kısa ve uzun dönemli ilişki analiz edilmiştir. Analizde kullanılan değişkenler ve veri seti, çalışmayı benzerlerinden ayıran özelliktedir. Çalışmanın ampirik sonucuna göre kısa ve uzun dönemde değişkenler arasında istatistiksel olarak anlamlı nedensellik ilişkisi söz konusudur. Uzun dönemde ekonomik büyüme ve kişi başına düşen gelirdeki değişim insani gelişme endeksini pozitif yönde etkilerken, gelir dağılımındaki değişim negatif yönde etkilenmektedir.","PeriodicalId":288711,"journal":{"name":"Sayıştay Dergisi","volume":"126 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-07-23","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"128053853","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-07-17DOI: 10.52836/sayistay.1282020
Mert Akyüz, Muhammed Şehid Görüş
International trade can be affected by various economic events, including domestic and global developments, such as economic crises, exchange rate volatilities, natural resource explorations, and globalization. In addition, trade uncertainty is an important factor that affects the trade volume of an economy. Recently, trade uncertainty has increased episodically in the world with trade wars between the US and China, and this uncertainty has spilled over to other countries, thereby affecting trade volumes. This study attempts to understand and explain the role of World Trade Uncertainty (WTU) on both export and import in the Turkish economy for the period from 1998:Q1 to 2021:Q4. Therefore, this study utilizes the Autoregressive Distributed Lag (ARDL) bounds test. The research findings presented here reveal that there is a long-run nexus between the variables in both models. The results also show that an increase in WTU negatively affects export, while it has no statistically significant effect on Turkish import for the period examined.
{"title":"DÜNYA TİCARET BELİRSİZLİĞİNİN ULUSLARARASI TİCARETE ETKİSİ: TÜRKİYE EKONOMİSİ ÖRNEĞİ","authors":"Mert Akyüz, Muhammed Şehid Görüş","doi":"10.52836/sayistay.1282020","DOIUrl":"https://doi.org/10.52836/sayistay.1282020","url":null,"abstract":"International trade can be affected by various economic events, including domestic and global developments, such as economic crises, exchange rate volatilities, natural resource explorations, and globalization. In addition, trade uncertainty is an important factor that affects the trade volume of an economy. Recently, trade uncertainty has increased episodically in the world with trade wars between the US and China, and this uncertainty has spilled over to other countries, thereby affecting trade volumes. This study attempts to understand and explain the role of World Trade Uncertainty (WTU) on both export and import in the Turkish economy for the period from 1998:Q1 to 2021:Q4. Therefore, this study utilizes the Autoregressive Distributed Lag (ARDL) bounds test. The research findings presented here reveal that there is a long-run nexus between the variables in both models. The results also show that an increase in WTU negatively affects export, while it has no statistically significant effect on Turkish import for the period examined.","PeriodicalId":288711,"journal":{"name":"Sayıştay Dergisi","volume":"45 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-07-17","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"121443734","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-07-17DOI: 10.52836/sayistay.1274266
Ahmet İnneci̇
Küreselleşme süreci ve bilgi ve iletişim teknolojilerindeki gelişim birçok alanda olduğu gibi geleneksel çalışma modellerinde de önemli değişimleri beraberinde getirmiştir. Geleneksel iş modelleri yerine uzaktan çalışmaya dayalı iş modellerinin gelişimi, dijital göçebe olarak ifade edilen yeni bir çalışan grubunun ortaya çıkmasına neden olmuştur. Teknoloji desteği ile konumdan bağımsız, fiilen bir işyerinde bulunmaksızın işini uzaktan yapabilen dijital göçebelerin vergilendirilmesi ülkeler açısından çeşitli zorlukları beraberinde getirmiş ve yeni vergi politikalarını gerekli kılmıştır. Dijital göçebe olarak çalışanların vergilendirilmesine ilişkin fırsatları, riskleri ve başlıca sorun alanlarını analiz eden bu çalışma, ülke örnekleri bağlamında mevcut uygulamaları da irdeleyerek, tüm ülkeler için daha adil, sağlıklı ve sürdürülebilir bir vergilendirme sisteminin oluşturulması için gecikmeksizin girişimde bulunulması gereğine vurgu yapmaktadır. Henüz yasal bir düzenleme yapmamış olan Türkiye için de bu alanda oluşabilecek vergisel kayıpları en aza indirmek ve fırsatlardan daha etkili şekilde yararlanmak için önlem alınması gerekliliğine işaret edilmiştir
{"title":"DİJİTAL ÇAĞIN BİR VERGİ SORUNU: DİJİTAL GÖÇEBELERİN VERGİLENDİRİLMESİ","authors":"Ahmet İnneci̇","doi":"10.52836/sayistay.1274266","DOIUrl":"https://doi.org/10.52836/sayistay.1274266","url":null,"abstract":"Küreselleşme süreci ve bilgi ve iletişim teknolojilerindeki gelişim birçok alanda olduğu gibi geleneksel çalışma modellerinde de önemli değişimleri beraberinde getirmiştir. Geleneksel iş modelleri yerine uzaktan çalışmaya dayalı iş modellerinin gelişimi, dijital göçebe olarak ifade edilen yeni bir çalışan grubunun ortaya çıkmasına neden olmuştur. Teknoloji desteği ile konumdan bağımsız, fiilen bir işyerinde bulunmaksızın işini uzaktan yapabilen dijital göçebelerin vergilendirilmesi ülkeler açısından çeşitli zorlukları beraberinde getirmiş ve yeni vergi politikalarını gerekli kılmıştır. Dijital göçebe olarak çalışanların vergilendirilmesine ilişkin fırsatları, riskleri ve başlıca sorun alanlarını analiz eden bu çalışma, ülke örnekleri bağlamında mevcut uygulamaları da irdeleyerek, tüm ülkeler için daha adil, sağlıklı ve sürdürülebilir bir vergilendirme sisteminin oluşturulması için gecikmeksizin girişimde bulunulması gereğine vurgu yapmaktadır. Henüz yasal bir düzenleme yapmamış olan Türkiye için de bu alanda oluşabilecek vergisel kayıpları en aza indirmek ve fırsatlardan daha etkili şekilde yararlanmak için önlem alınması gerekliliğine işaret edilmiştir","PeriodicalId":288711,"journal":{"name":"Sayıştay Dergisi","volume":"20 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-07-17","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"122061078","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-04-14DOI: 10.52836/sayistay.1238249
Meryem Derya Yeşi̇ltaş, Azmi Yalçin, Sefer Yilmaz
This study aims to examines how authentic leadership affects employees' flow experiences and the indirect effect of authentic leadership on flow at work through psychological climate. This study offers a different perspective in terms of testing for the first time the connection between authentic leadership and flow at work through the business environment. The sample of the research consists of 391 public sector employees from different cities in Turkey. In the research, convenience and snowball sampling methods were used together. Results show that that perceived authentic leadership has a positive and significant impact on the perceived psychological climate. Perceived authentic leadership and perceived psychological climate effect positively to flow at work. The most important finding of the study is that psychological climate positively mediates the effect of perceived authentic leadership on the flow at work experience.
{"title":"OTANTİK LİDERLİĞİN İŞTE AKIŞA ETKİSİ: PSİKOLOJİK İKLİMİN ROLÜ","authors":"Meryem Derya Yeşi̇ltaş, Azmi Yalçin, Sefer Yilmaz","doi":"10.52836/sayistay.1238249","DOIUrl":"https://doi.org/10.52836/sayistay.1238249","url":null,"abstract":"This study aims to examines how authentic leadership affects employees' flow experiences and the indirect effect of authentic leadership on flow at work through psychological climate. This study offers a different perspective in terms of testing for the first time the connection between authentic leadership and flow at work through the business environment. The sample of the research consists of 391 public sector employees from different cities in Turkey. In the research, convenience and snowball sampling methods were used together. Results show that that perceived authentic leadership has a positive and significant impact on the perceived psychological climate. Perceived authentic leadership and perceived psychological climate effect positively to flow at work. The most important finding of the study is that psychological climate positively mediates the effect of perceived authentic leadership on the flow at work experience.","PeriodicalId":288711,"journal":{"name":"Sayıştay Dergisi","volume":"25 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-04-14","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"128231767","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-04-14DOI: 10.52836/sayistay.1225010
Abdulkerim Eroğlu
Bütçe fonlarının kullanım yetkisini alan yürütmenin yüksek denetim kurumu tarafından denetlenmesi özel öneme sahip bir konudur. Dolayısıyla yüksek denetim kurumunun yürütmeden bağımsız kılınması kurum faaliyetlerinin güvenirliğini de desteklemektedir. Bu amaçla uygulanan vatandaş katılımlı denetim uygulamalarının, sınırlı düzeyde de olsa, az sayıda ülke tarafından benimsendiği dikkat çekmektedir. Temel argüman vatandaş katılımı olmakla birlikte uygulamalar arasında önemli araçsal farklılıklar bulunmaktadır. Bu kapsamda, çalışmada yüksek denetim sürecinde vatandaş katılımının genel çerçevesi ele alınmış ve ülkeler uygulamalarının yapısı ortaya konulmuştur. Vatandaşların katılım düzeyi ve katılımcılık odağının ülkeler arasında farklılık arz ettiği görülmüş ve iyi uygulama için bazı öneriler geliştirilmeye çalışılmıştır.
{"title":"Yüksek Denetim Sürecinin Güçlendirilmesi: Katılımcılık Esaslı Denetim","authors":"Abdulkerim Eroğlu","doi":"10.52836/sayistay.1225010","DOIUrl":"https://doi.org/10.52836/sayistay.1225010","url":null,"abstract":"Bütçe fonlarının kullanım yetkisini alan yürütmenin yüksek denetim kurumu tarafından denetlenmesi özel öneme sahip bir konudur. Dolayısıyla yüksek denetim kurumunun yürütmeden bağımsız kılınması kurum faaliyetlerinin güvenirliğini de desteklemektedir. Bu amaçla uygulanan vatandaş katılımlı denetim uygulamalarının, sınırlı düzeyde de olsa, az sayıda ülke tarafından benimsendiği dikkat çekmektedir. Temel argüman vatandaş katılımı olmakla birlikte uygulamalar arasında önemli araçsal farklılıklar bulunmaktadır. Bu kapsamda, çalışmada yüksek denetim sürecinde vatandaş katılımının genel çerçevesi ele alınmış ve ülkeler uygulamalarının yapısı ortaya konulmuştur. Vatandaşların katılım düzeyi ve katılımcılık odağının ülkeler arasında farklılık arz ettiği görülmüş ve iyi uygulama için bazı öneriler geliştirilmeye çalışılmıştır.","PeriodicalId":288711,"journal":{"name":"Sayıştay Dergisi","volume":"85 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-04-14","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"117263709","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-04-14DOI: 10.52836/sayistay.1245051
Çiğdem Tuğaç
Günümüzde yaygın bir biçimde kullanılan yapay zekâ uygulamaları, dünya gündemindeki acil sorunlara çözümler geliştirilmesini desteklemektedir. Bu kapsamda en önemli kullanım alanlarından biri Birleşmiş Milletler 2030 Gündemi ve Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarının (SKA’ların) gerçekleştirilmesidir. Yapay zekâ sistemlerinin, Birleşmiş Milletler’in 2030 yılına dek ekonomik, çevresel ve sosyal sürdürülebilirliği sağlamaya en kapsamlı eylem çağrısı olan SKA’lar için önemli fırsatlar ve olumlu katkılar sunmasının yanı sıra, çeşitli sınırlılıkları ve olumsuz sonuçları da söz konusudur. Dolayısıyla yapay zekânın, SKA’ların gerçekleştirilmesinde etkili sonuçlar üretmesi ve sürdürülebilir yapay zekâ sistemlerinin geliştirilebilmesi büyük önem taşımaktadır. Yapay zekâ uygulamalarının SKA’ların gerçekleştirilmesindeki rolünün değerlendirilmesini amaçlayan bu çalışmada, yapay zekânın olumlu katkılarının yanında, beraberinde getirdiği riskler de ele alınmış; özellikle etik sorunların önemle değerlendirilmesi ve bu kapsamda beşerî, idari ve hukuki kapasitenin geliştirilmesi gereği vurgulanmış; yapay zekanın bu olumsuzlukları ortadan kaldıracak şekilde geliştirilmesi ve sunduğu çözümlerin, SKA’ların hedefleriyle de uyumlu olarak dengeli, sürdürülebilir ve herkesin erişimini mümkün kılacak şekilde hayata geçirilmesinin önemi tartışılmıştır.
{"title":"The Role of Artificial Intelligence Applications in the Realization of the United Nations Sustainable Development Goals","authors":"Çiğdem Tuğaç","doi":"10.52836/sayistay.1245051","DOIUrl":"https://doi.org/10.52836/sayistay.1245051","url":null,"abstract":"Günümüzde yaygın bir biçimde kullanılan yapay zekâ uygulamaları, dünya gündemindeki acil sorunlara çözümler geliştirilmesini desteklemektedir. Bu kapsamda en önemli kullanım alanlarından biri Birleşmiş Milletler 2030 Gündemi ve Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarının (SKA’ların) gerçekleştirilmesidir. Yapay zekâ sistemlerinin, Birleşmiş Milletler’in 2030 yılına dek ekonomik, çevresel ve sosyal sürdürülebilirliği\u0000sağlamaya en kapsamlı eylem çağrısı olan SKA’lar için önemli fırsatlar ve olumlu katkılar sunmasının yanı sıra, çeşitli sınırlılıkları ve olumsuz sonuçları da söz konusudur. Dolayısıyla yapay zekânın, SKA’ların gerçekleştirilmesinde etkili sonuçlar üretmesi ve sürdürülebilir yapay zekâ sistemlerinin geliştirilebilmesi büyük önem taşımaktadır. Yapay zekâ uygulamalarının SKA’ların gerçekleştirilmesindeki rolünün değerlendirilmesini amaçlayan bu çalışmada, yapay zekânın olumlu katkılarının yanında, beraberinde\u0000getirdiği riskler de ele alınmış; özellikle etik sorunların önemle değerlendirilmesi ve bu kapsamda beşerî, idari ve hukuki kapasitenin geliştirilmesi gereği vurgulanmış; yapay zekanın bu olumsuzlukları ortadan kaldıracak şekilde geliştirilmesi ve sunduğu çözümlerin, SKA’ların hedefleriyle de uyumlu olarak dengeli, sürdürülebilir ve herkesin erişimini mümkün kılacak şekilde hayata geçirilmesinin önemi tartışılmıştır.","PeriodicalId":288711,"journal":{"name":"Sayıştay Dergisi","volume":"25 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-04-14","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"114519796","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-04-14DOI: 10.52836/sayistay.1261309
Sedat Polat, İhsan Öztunç
Kamu alımlarında rekabet ilkesi; alım sürecinin eşit, adil, saydam ve yarışmaya elverişli bir ortamda geçmesini ifade etmektedir. Söz konusu sürecin tesisinde rol oynayan önemli faktörlerden biri alım usulleridir. Bu çalışmanın amacı, rekabet ilkesi çerçevesinde Türkiye’deki kamu alım usullerinin değerlendirilmesidir. Bu kapsamda 2011-2021 yılları arasındaki kamu alımlarının dağılımı ve seyrine yönelik incelemelerde bulunulmuştur. Araştırma sonucunda açık ihale usulünün ihale usulleri içerisindeki payının yüksekliğinin rekabet açısından olumlu olduğu ancak 2017 sonrasında bu usulün payındaki azalışın dikkat çekici boyutlara ulaştığı tespit edilmiştir. Buna karşılık rekabetçi olmayan pazarlık ihalelerinin payı ise yükseliş eğilimine girmiştir. Tenzilat miktarları göz önüne alındığında son dönemdeki seyrin rekabet ve kamu yararı açısından tartışılması gerekmektedir. Ayrıca genel ihale sistematiğinin dışında olan doğrudan temin ve istisna alımların payındaki seyirde 2016 yılı sonrasında rekabet ilkesiyle ters yönde hareket etmektedir. Bu kapsamda ilana dayanmayan ve katılımcı sınırlaması içeren alım usullerinden mümkün olduğu kadar kaçınılması gerekmektedir.
{"title":"REKABET İLKESİ KAPSAMINDA KAMU ALIM USULLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ","authors":"Sedat Polat, İhsan Öztunç","doi":"10.52836/sayistay.1261309","DOIUrl":"https://doi.org/10.52836/sayistay.1261309","url":null,"abstract":"Kamu alımlarında rekabet ilkesi; alım sürecinin eşit, adil, saydam ve yarışmaya elverişli bir ortamda geçmesini ifade etmektedir. Söz konusu sürecin tesisinde rol oynayan önemli faktörlerden biri alım usulleridir. Bu çalışmanın amacı, rekabet ilkesi çerçevesinde Türkiye’deki kamu alım usullerinin değerlendirilmesidir. Bu kapsamda 2011-2021 yılları arasındaki kamu alımlarının dağılımı ve seyrine yönelik incelemelerde bulunulmuştur. Araştırma sonucunda açık ihale usulünün ihale usulleri içerisindeki payının yüksekliğinin rekabet açısından olumlu olduğu ancak 2017 sonrasında bu usulün payındaki azalışın\u0000dikkat çekici boyutlara ulaştığı tespit edilmiştir. Buna karşılık rekabetçi olmayan pazarlık ihalelerinin payı ise yükseliş eğilimine girmiştir. Tenzilat miktarları göz önüne alındığında son dönemdeki seyrin rekabet ve kamu yararı açısından tartışılması gerekmektedir. Ayrıca genel ihale sistematiğinin dışında olan doğrudan temin ve istisna alımların payındaki seyirde 2016 yılı sonrasında rekabet ilkesiyle ters yönde hareket etmektedir. Bu kapsamda ilana dayanmayan ve katılımcı sınırlaması içeren alım usullerinden mümkün olduğu kadar kaçınılması gerekmektedir.","PeriodicalId":288711,"journal":{"name":"Sayıştay Dergisi","volume":"14 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-04-14","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"116479437","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-04-14DOI: 10.52836/sayistay.1224987
Orçun Ki̇remi̇tci̇
Kamu işletmeleri, kamu kaynakları ile kurulsalar da kısmen veya tamamen özel hukuk hükümlerine tabi faaliyet göstermektedirler. Dolayısıyla, kamu işletmelerince görülen hizmetler karşılığı alınan bedellerin niteliği ve sınırları açısından net bir yargıya varmak mümkün değildir. Çalışmamızda, kamu işletmelerinin fiyat tarifelerini belirleme yetkileri, bu yetkinin sınırları, aynı hizmetin farklı bedeller karşılığında görülüp görülemeyeceği hususları idare hukuku esasları çerçevesinde irdelenmiştir. Verimlilik ve karlılık esasıyla görülen iktisadi kamu hizmetlerinin bedeli kar içerebilir. Ancak karın hangi düzeyde olacağı somut durumun özelliğine göre değişebilmektedir. Bu somut durum kamu işletmesinin piyasada tekel konumunda olup olmaması kıstas alınarak belirlenmiştir. Kamu işletmesi tekel değilse rekabet ihlaline yol açmamak için piyasa düzeyinde kar etmelidir. Kamu işletmesi, piyasada tekelse de kar edebilir fakat kar miktarı; bakım, onarım, yenileme, Ar-Ge giderleri gibi kalemlerden ibaret olacağından, bu tutarlar kar olarak nitelense de geniş anlamda maliyettir. Hem tekelli hem de tekelsiz kamu hizmetlerinin bedeli her yararlanandan eşit miktarda alınır. Ancak, bir pozitif statü hakkı kapsamında yasal bir dayanak bulunuyorsa eşitlik ilkesine istisna olarak kamu işletmesi tarifeyi farklılaştırabilir veya kademelendirebilir.
{"title":"AUTHORITY OF PUBLIC ENTERPRISES TO REGULATION OF TARIFF","authors":"Orçun Ki̇remi̇tci̇","doi":"10.52836/sayistay.1224987","DOIUrl":"https://doi.org/10.52836/sayistay.1224987","url":null,"abstract":"Kamu işletmeleri, kamu kaynakları ile kurulsalar da kısmen veya tamamen özel hukuk hükümlerine tabi faaliyet göstermektedirler. Dolayısıyla, kamu işletmelerince görülen hizmetler karşılığı alınan bedellerin niteliği ve sınırları açısından net bir yargıya varmak mümkün değildir. Çalışmamızda, kamu işletmelerinin fiyat tarifelerini belirleme yetkileri, bu yetkinin sınırları, aynı hizmetin farklı bedeller karşılığında görülüp görülemeyeceği hususları idare hukuku esasları çerçevesinde irdelenmiştir. Verimlilik ve karlılık esasıyla görülen iktisadi kamu hizmetlerinin bedeli kar içerebilir. Ancak karın hangi düzeyde olacağı somut durumun özelliğine göre değişebilmektedir. Bu somut durum kamu işletmesinin piyasada tekel konumunda olup olmaması kıstas alınarak belirlenmiştir. Kamu işletmesi tekel değilse rekabet ihlaline yol açmamak için piyasa düzeyinde kar etmelidir. Kamu işletmesi, piyasada tekelse de kar edebilir fakat kar miktarı; bakım, onarım, yenileme, Ar-Ge giderleri gibi kalemlerden ibaret olacağından, bu tutarlar kar olarak nitelense de geniş anlamda maliyettir. Hem tekelli hem de tekelsiz kamu hizmetlerinin bedeli her yararlanandan eşit miktarda alınır. Ancak, bir pozitif statü hakkı kapsamında yasal bir dayanak bulunuyorsa eşitlik ilkesine istisna olarak kamu işletmesi tarifeyi farklılaştırabilir veya kademelendirebilir.","PeriodicalId":288711,"journal":{"name":"Sayıştay Dergisi","volume":"204 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-04-14","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"131875233","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-01-02DOI: 10.52836/sayistay.1217903
Evren SAPMAZ VERAL
Through the fast-paced global economy, our planet witnesses worsening records on global warming, ecological deterioration, and biodiversity losses each year. While ‘over’ or even ‘hyper’ consumption is experienced in various, especially in the developed parts of the world, resources are being depleted to meet infinite desires rather than basic needs. The growth in population and consumption is expected to further deplete natural resources and aggravate excessive waste generation. Behind the scenes, as one of the triggering strategies of this excessive and continuous consumption, planned obsolescence, which has been widely employed since the 1929 Great Depression, remains a prevalent strategy in practice. With the aim to draw attention to this hidden and well-established strategy, this study examines the planned obsolescence issue and its practices, seeks to answer why planned obsolescence poses a threat to environmental security, whilst evaluates the effectiveness of the recent EU policies and actions to tackle this issue.
{"title":"PLANNED OBSOLESCENCE: A HIDDEN THREAT TO ENVIRONMENTAL SECURITY AND THE RECENT EU POLICY","authors":"Evren SAPMAZ VERAL","doi":"10.52836/sayistay.1217903","DOIUrl":"https://doi.org/10.52836/sayistay.1217903","url":null,"abstract":"Through the fast-paced global economy, our planet witnesses worsening records on global warming, ecological deterioration, and biodiversity losses each year. While ‘over’ or even ‘hyper’ consumption is experienced in various, especially in the developed parts of the world, resources are being depleted to meet infinite desires rather than basic needs. The growth in population and consumption is expected to further deplete natural resources and aggravate excessive waste generation. Behind the scenes, as one of the triggering strategies of this excessive and continuous consumption, planned obsolescence, which has been widely employed since the 1929 Great Depression, remains a prevalent strategy in practice. With the aim to draw attention to this hidden and well-established strategy, this study examines the planned obsolescence issue and its practices, seeks to answer why planned obsolescence poses a threat to environmental security, whilst evaluates the effectiveness of the recent EU policies and actions to tackle this issue.","PeriodicalId":288711,"journal":{"name":"Sayıştay Dergisi","volume":"28 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-01-02","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"133623174","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
京公网安备 11010802042870号
京ICP备2023020795号-1
扫码关注我们
求助内容：
应助结果提醒方式：