Pub Date : 2023-10-23DOI: 10.35379/cusosbil.1303594
Yeşim KUBAR, Öznur KAYMAZ
Gelişen teknoloji ve yenilikler ile birlikte dünya nüfusunun artması sonucu gereksinimler de artmakta bu nedenle daha fazla üretim yapmak gerekmektedir. Üretimin arttırılması ve ürünlerin kullanılması esnasında enerji gerekmektedir ve hayatın her noktasında ihtiyaç duyulan bu enerji kıt bir kaynaktır. Enerji verimliliği politikalarının etkinliği, enerji kaynaklarında dışa bağımlılığı azaltarak sürdürülebilir kalkınmaya katkı sağlamaktadır. Enerjinin eskisine nazaran verimli kullanımı enerji tasarrufunu ortaya çıkararak literatürde Rebound Etkisi olarak adlandırılmaktadır. Bu çalışma G-20 ülkelerinin 1980-2015 yıllık verilerinden faydalanarak enerji kullanımı–enerji verimliliği ilişkisini Jevons Paradoksu çerçevesinde incelenmiştir. Çalışmanın bağımlı değişkeni enerji kullanımı, bağımsız değişkenleri ise şehir nüfusu, kişi başı GSYH, ticari açıklık, enerji ithalatı, enerji yoğunluğu ve enerji tüketiminden oluşmaktadır. Çalışmada panel veri analizi kullanılmıştır. Uzun dönem tahmincisi analiz sonuçlarına göre; kişi başı GSYH meydana gelen % 1 bir birimlik artışın enerji kullanımını % 0.13 azalttığı, enerji ithalatındaki % 1 bir birimlik artışın ise enerji kullanımını yüzde 0.21 birim artırdığı belirlenmiştir. Ayrıca, enerji yoğunluğundaki % 1 bir birimlik artışın enerji kullanımını yüzde 0.012 oranında azalttığı ve şehir nüfusundaki % 1 bir birimlik artışın enerji kullanımını yüzde 0.81 birim azalttığı sonuçlarına ulaşılmıştır. Elde edilen analiz bulguları sonucu jevons paradoksu desteklenmemektedir.
{"title":"G-20 ÜLKELERİNDE JEVONS PARADOKSUNUN GEÇERLİLİĞİ ÜZERİNE PANEL VERİ ANALİZİ","authors":"Yeşim KUBAR, Öznur KAYMAZ","doi":"10.35379/cusosbil.1303594","DOIUrl":"https://doi.org/10.35379/cusosbil.1303594","url":null,"abstract":"Gelişen teknoloji ve yenilikler ile birlikte dünya nüfusunun artması sonucu gereksinimler de artmakta bu nedenle daha fazla üretim yapmak gerekmektedir. Üretimin arttırılması ve ürünlerin kullanılması esnasında enerji gerekmektedir ve hayatın her noktasında ihtiyaç duyulan bu enerji kıt bir kaynaktır. Enerji verimliliği politikalarının etkinliği, enerji kaynaklarında dışa bağımlılığı azaltarak sürdürülebilir kalkınmaya katkı sağlamaktadır. Enerjinin eskisine nazaran verimli kullanımı enerji tasarrufunu ortaya çıkararak literatürde Rebound Etkisi olarak adlandırılmaktadır. Bu çalışma G-20 ülkelerinin 1980-2015 yıllık verilerinden faydalanarak enerji kullanımı–enerji verimliliği ilişkisini Jevons Paradoksu çerçevesinde incelenmiştir. Çalışmanın bağımlı değişkeni enerji kullanımı, bağımsız değişkenleri ise şehir nüfusu, kişi başı GSYH, ticari açıklık, enerji ithalatı, enerji yoğunluğu ve enerji tüketiminden oluşmaktadır. Çalışmada panel veri analizi kullanılmıştır. Uzun dönem tahmincisi analiz sonuçlarına göre; kişi başı GSYH meydana gelen % 1 bir birimlik artışın enerji kullanımını % 0.13 azalttığı, enerji ithalatındaki % 1 bir birimlik artışın ise enerji kullanımını yüzde 0.21 birim artırdığı belirlenmiştir. Ayrıca, enerji yoğunluğundaki % 1 bir birimlik artışın enerji kullanımını yüzde 0.012 oranında azalttığı ve şehir nüfusundaki % 1 bir birimlik artışın enerji kullanımını yüzde 0.81 birim azalttığı sonuçlarına ulaşılmıştır. Elde edilen analiz bulguları sonucu jevons paradoksu desteklenmemektedir.","PeriodicalId":487822,"journal":{"name":"Çukurova üniversitesi sosyal bilimler enstitüsü dergisi","volume":"30 3","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-10-23","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"135322438","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-10-23DOI: 10.35379/cusosbil.1287650
Enver GÜNAY, Onur ÇELİK
Göç hareketleri, ölüm, korku, baskı ya da daha iyi gelir ve sosyal yaşam koşulları gibi faktörler ile yakından ilişkilidir. Geçmişten günümüzde çeşitliliği artan göç hareketleri, göçmen, mülteci ve sığınmacı gibi yeni kavramları ortaya çıkararak bu alanla ilgili hukuki terminolojiyi derinleştirmektedir. Göçe teşvik eden ve zorlayan faktörlerin göç üzerindeki olası etkilerini araştırma hususunda yararlanılan ve genişletilebilir bir yapıya sahip olan çekim modeli, yapılan birçok göç araştırmasında kullanılmaktadır. Bu çalışmada, Dünya’da en çok göç veren ülkelerin yer aldığı Afrika, Asya ve Orta Doğu’dan, en çok göçmen kabul eden Avrupa ülkelerine göç hareketleri, 6 orijin ülke ve 10 varış noktası özelinde 2015-2020 dönemi için statik panel veri analizi ile incelenmiştir. Driscoll-Kraay regresyon analizi uygulanan çekim modelinden elde edilen bulgulara göre, göç edilen bölgedeki nüfus ve gelir düzeyi göç hareketlerini etkilerken; genişletilmiş çekim modelinden ekonomik, sosyal ve siyasi faktörlerin göç hareketleri üzerinde anlamlı olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Mesafe faktörü her iki modelde de göçü etkileyen anlamlı bir değişken olarak tespit edilmiştir. Ekonomik ve siyasi koşulların göç üzerindeki anlamlı etkisi, göç edenlerin hem göçmen hem de mülteci/sığınmacı kimliğine sahip olduğunu göstermektedir. Bu sonuçlara göre, göç politikalarının göçmen kimliğini dikkate alan çerçevede oluşturulması önerilmektedir.
{"title":"EVALUATION OF THE PROSPERITY SEEKING AND IDENTITY OF MIGRATION TO EUROPE WITHIN THE SCOPE OF THE AUGMENTED GRAVITY MODEL","authors":"Enver GÜNAY, Onur ÇELİK","doi":"10.35379/cusosbil.1287650","DOIUrl":"https://doi.org/10.35379/cusosbil.1287650","url":null,"abstract":"Göç hareketleri, ölüm, korku, baskı ya da daha iyi gelir ve sosyal yaşam koşulları gibi faktörler ile yakından ilişkilidir. Geçmişten günümüzde çeşitliliği artan göç hareketleri, göçmen, mülteci ve sığınmacı gibi yeni kavramları ortaya çıkararak bu alanla ilgili hukuki terminolojiyi derinleştirmektedir. Göçe teşvik eden ve zorlayan faktörlerin göç üzerindeki olası etkilerini araştırma hususunda yararlanılan ve genişletilebilir bir yapıya sahip olan çekim modeli, yapılan birçok göç araştırmasında kullanılmaktadır. Bu çalışmada, Dünya’da en çok göç veren ülkelerin yer aldığı Afrika, Asya ve Orta Doğu’dan, en çok göçmen kabul eden Avrupa ülkelerine göç hareketleri, 6 orijin ülke ve 10 varış noktası özelinde 2015-2020 dönemi için statik panel veri analizi ile incelenmiştir. Driscoll-Kraay regresyon analizi uygulanan çekim modelinden elde edilen bulgulara göre, göç edilen bölgedeki nüfus ve gelir düzeyi göç hareketlerini etkilerken; genişletilmiş çekim modelinden ekonomik, sosyal ve siyasi faktörlerin göç hareketleri üzerinde anlamlı olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Mesafe faktörü her iki modelde de göçü etkileyen anlamlı bir değişken olarak tespit edilmiştir. Ekonomik ve siyasi koşulların göç üzerindeki anlamlı etkisi, göç edenlerin hem göçmen hem de mülteci/sığınmacı kimliğine sahip olduğunu göstermektedir. Bu sonuçlara göre, göç politikalarının göçmen kimliğini dikkate alan çerçevede oluşturulması önerilmektedir.","PeriodicalId":487822,"journal":{"name":"Çukurova üniversitesi sosyal bilimler enstitüsü dergisi","volume":"31 5","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-10-23","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"135322442","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-10-23DOI: 10.35379/cusosbil.1324510
Enes BALOĞLU
Journalistic practices are negatively affected by digitalization and economic developments. In particular, digitalization both extends the working hours of journalists and makes them more accessible than ever before. The accessibility of journalists online exposes them not only to positive feedback but also to negative feedback. In this sense, one of the most important problems of journalists is online harassment. Therefore, this study analyzes the comments on political information, opinions or news shared by women journalists in Turkey on Twitter. In this context, the online harassment that political journalists in Turkey are exposed to on Twitter is analyzed. The study mainly aims to reveal the types of online harassment Turkish women political journalists face on Twitter. According to the results of the study, the majority (60.97%) of the comments made to women journalists consist of negative discourse.The most common negative discourse against women journalists (n=31,489) is swearing.The data obtained allows for the comparison of the types of online harassment faced by journalists in different countries and the identification of similarities and differences.
{"title":"ONLARIN SUÇU DEĞİL: TWITTER’DA KADIN POLİTİKA GAZETECİLERİNE YÖNELİK ÇEVRİMİÇİ TACİZ","authors":"Enes BALOĞLU","doi":"10.35379/cusosbil.1324510","DOIUrl":"https://doi.org/10.35379/cusosbil.1324510","url":null,"abstract":"Journalistic practices are negatively affected by digitalization and economic developments. In particular, digitalization both extends the working hours of journalists and makes them more accessible than ever before. The accessibility of journalists online exposes them not only to positive feedback but also to negative feedback. In this sense, one of the most important problems of journalists is online harassment. Therefore, this study analyzes the comments on political information, opinions or news shared by women journalists in Turkey on Twitter. In this context, the online harassment that political journalists in Turkey are exposed to on Twitter is analyzed. The study mainly aims to reveal the types of online harassment Turkish women political journalists face on Twitter. According to the results of the study, the majority (60.97%) of the comments made to women journalists consist of negative discourse.The most common negative discourse against women journalists (n=31,489) is swearing.The data obtained allows for the comparison of the types of online harassment faced by journalists in different countries and the identification of similarities and differences.","PeriodicalId":487822,"journal":{"name":"Çukurova üniversitesi sosyal bilimler enstitüsü dergisi","volume":"52 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-10-23","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"135322248","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-10-10DOI: 10.35379/cusosbil.1201556
Şule ERGÜN, Fatma Meral HALİFEOĞLU
Diyarbakır Ziya Gökalp İlkokulu, 19. yüzyıldan günümüze ulaşan kültürel bir varlıktır. Yapıldığı dönemde Diyarbakır İnas Rüşdiyesi (Kız Ortaokulu) olarak hizmet veren yapı, günümüzde de eğitim amaçlı olarak kullanılmaktadır. Ancak yapı, benzer işlevi ile kullanımını sürdürse de yapının kullanıcı profili, kullanım şekli ve yoğunluğu yapıldığı dönemle farklılık göstermektedir. Bu değişim ve yoğunluk yapının tarihi, teknik, kültürel ve mimari birçok özgün niteliğine zarar verebilmektedir. Bu çalışmada, öncelikle tarihi yapıların özgün işlevini sürdürürken günümüz kullanımının getirdiği koşullara uyarlanmasının önemi ve gereği ile karşılaşılan bazı sorunlar ifade edilmiş ve Diyarbakır Ziya Gökalp İlkokulu’nun koruma sorunları üzerinden bir değerlendirme yapılmıştır. Çalışmada, literatür taraması ve alan araştırmaları yapılarak Diyarbakır Ziya Gökalp İlkokulu’nun tarihi, konumu, mimarisi, geçirdiği onarımlar ve günümüz koruma sorunları aktarılmıştır. Yapının mevcut durumu ile sahip olduğu mekânsal ve teknik olanakların üstünde bir kullanım ile işlevini sürdürdüğü saptanmıştır. Yapıda kullanım şekli ve yoğunluğu açısından yapıya yük getirmeyecek, yapının özgün kültürel ve mekânsal değerlerini ortaya çıkaracak bir planlamaya gereksinim duyulmaktadır. Bu amaçla çalışmada analiz-tespit-belgeleme çalışmaları yapılmıştır ve bu sorunlara bakım, onarım, eğitim gibi konular özelinde öneriler geliştirilmiştir.
{"title":"EVALUATION OF CONCERVATION PROBLEMS REGARDING FUNCTIONAL SUSTAINABILITY: DIYARBAKIR ZIYA GOKALP PRIMARY SCHOOL","authors":"Şule ERGÜN, Fatma Meral HALİFEOĞLU","doi":"10.35379/cusosbil.1201556","DOIUrl":"https://doi.org/10.35379/cusosbil.1201556","url":null,"abstract":"Diyarbakır Ziya Gökalp İlkokulu, 19. yüzyıldan günümüze ulaşan kültürel bir varlıktır. Yapıldığı dönemde Diyarbakır İnas Rüşdiyesi (Kız Ortaokulu) olarak hizmet veren yapı, günümüzde de eğitim amaçlı olarak kullanılmaktadır. Ancak yapı, benzer işlevi ile kullanımını sürdürse de yapının kullanıcı profili, kullanım şekli ve yoğunluğu yapıldığı dönemle farklılık göstermektedir. Bu değişim ve yoğunluk yapının tarihi, teknik, kültürel ve mimari birçok özgün niteliğine zarar verebilmektedir. Bu çalışmada, öncelikle tarihi yapıların özgün işlevini sürdürürken günümüz kullanımının getirdiği koşullara uyarlanmasının önemi ve gereği ile karşılaşılan bazı sorunlar ifade edilmiş ve Diyarbakır Ziya Gökalp İlkokulu’nun koruma sorunları üzerinden bir değerlendirme yapılmıştır. Çalışmada, literatür taraması ve alan araştırmaları yapılarak Diyarbakır Ziya Gökalp İlkokulu’nun tarihi, konumu, mimarisi, geçirdiği onarımlar ve günümüz koruma sorunları aktarılmıştır. Yapının mevcut durumu ile sahip olduğu mekânsal ve teknik olanakların üstünde bir kullanım ile işlevini sürdürdüğü saptanmıştır. Yapıda kullanım şekli ve yoğunluğu açısından yapıya yük getirmeyecek, yapının özgün kültürel ve mekânsal değerlerini ortaya çıkaracak bir planlamaya gereksinim duyulmaktadır. Bu amaçla çalışmada analiz-tespit-belgeleme çalışmaları yapılmıştır ve bu sorunlara bakım, onarım, eğitim gibi konular özelinde öneriler geliştirilmiştir.","PeriodicalId":487822,"journal":{"name":"Çukurova üniversitesi sosyal bilimler enstitüsü dergisi","volume":"12 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-10-10","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"136295326","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-10-09DOI: 10.35379/cusosbil.1318679
H. Ufuk KORKMAZ
Girişimciler işletmelerinin sürdürülebilirliğini sağlama, kar elde edebilme ve büyüme hedefleriyle harekete geçmektedir. Müşterileri elde etme, elde tutma ve mevcut müşteriler aracılığıyla yeni potansiyel müşteriler yaratma, bu hedeflerin gerçekleştirilmesinde önemli bir öneme sahiptir. Bu nedenle girişimciler; müşterilerin problem ya da ihtiyaçlarını belirleyebilmeyi amaç edinmelidir. Belirlenen problemin çözülmesi ya da ihtiyacın karşılanması ise fırsatların ortaya çıkmasına imkân sağlamaktadır. Ortaya çıkan fırsat; bir iş fikrine dönüştürülürken değer önerisi ile güçlendirilmelidir. Yenilikçi yönü gelişmiş, katma değeri yüksek ve teknolojik olan bir iş fikri ve yeni ürün geliştirmede değer önerisi önemli görülmektedir. Bu çalışmanın amacı; pazardaki fırsatın ürüne dönüştürülmesinde değer önerisinin önemine dikkat çekmektir. Girişimcilik ekosistemine dahil olmak isteyen potansiyel girişimcilerin iş fikirlerini değer önerisini dikkate alarak geliştirmeleri amacıyla Dünya çapında başarı yakalamış olan ve yatırım almaya hak kazanarak Unicorn olarak adlandırılmış firmaların değer önerilerinden yola çıkılarak öneriler verilmektedir. Teknolojinin yoğun olarak hayatımızda olduğu günümüzde özellikle dijital teknoloji destekli ürün ya da hizmetler ortaya çıkarmayı planlayan girişimcilerin değer önerilerinde; hız, yenilik, esneklik, kullanıcı dostu tasarımı olan web sitesi, güvenilir erişim ve uygun maliyet gibi özellikleri vurgulamalarının rakiplerine karşı avantaj sağlayacağı düşünülmektedir. Girişimcilerin güçlü bir değer önerisi oluşturmasının; rakiplerden farklılaşma, kar elde etme ve büyüme hedeflerini gerçekleştirmelerini ve böylece sürdürülebilir bir işletme olmalarını destekleyeceği düşünülmektedir.
{"title":"THE IMPORTANCE OF VALUE PROPOSITION ON THE ROAD FROM OPPORTUNITY TO PRODUCT","authors":"H. Ufuk KORKMAZ","doi":"10.35379/cusosbil.1318679","DOIUrl":"https://doi.org/10.35379/cusosbil.1318679","url":null,"abstract":"Girişimciler işletmelerinin sürdürülebilirliğini sağlama, kar elde edebilme ve büyüme hedefleriyle harekete geçmektedir. Müşterileri elde etme, elde tutma ve mevcut müşteriler aracılığıyla yeni potansiyel müşteriler yaratma, bu hedeflerin gerçekleştirilmesinde önemli bir öneme sahiptir. Bu nedenle girişimciler; müşterilerin problem ya da ihtiyaçlarını belirleyebilmeyi amaç edinmelidir. Belirlenen problemin çözülmesi ya da ihtiyacın karşılanması ise fırsatların ortaya çıkmasına imkân sağlamaktadır. Ortaya çıkan fırsat; bir iş fikrine dönüştürülürken değer önerisi ile güçlendirilmelidir. Yenilikçi yönü gelişmiş, katma değeri yüksek ve teknolojik olan bir iş fikri ve yeni ürün geliştirmede değer önerisi önemli görülmektedir. Bu çalışmanın amacı; pazardaki fırsatın ürüne dönüştürülmesinde değer önerisinin önemine dikkat çekmektir. Girişimcilik ekosistemine dahil olmak isteyen potansiyel girişimcilerin iş fikirlerini değer önerisini dikkate alarak geliştirmeleri amacıyla Dünya çapında başarı yakalamış olan ve yatırım almaya hak kazanarak Unicorn olarak adlandırılmış firmaların değer önerilerinden yola çıkılarak öneriler verilmektedir. Teknolojinin yoğun olarak hayatımızda olduğu günümüzde özellikle dijital teknoloji destekli ürün ya da hizmetler ortaya çıkarmayı planlayan girişimcilerin değer önerilerinde; hız, yenilik, esneklik, kullanıcı dostu tasarımı olan web sitesi, güvenilir erişim ve uygun maliyet gibi özellikleri vurgulamalarının rakiplerine karşı avantaj sağlayacağı düşünülmektedir. Girişimcilerin güçlü bir değer önerisi oluşturmasının; rakiplerden farklılaşma, kar elde etme ve büyüme hedeflerini gerçekleştirmelerini ve böylece sürdürülebilir bir işletme olmalarını destekleyeceği düşünülmektedir.","PeriodicalId":487822,"journal":{"name":"Çukurova üniversitesi sosyal bilimler enstitüsü dergisi","volume":"14 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-10-09","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"135094407","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-10-05DOI: 10.35379/cusosbil.1314623
İlkay AKLAN, Atakan AKÇAY
Bu çalışmada Orta Anadolu Bölgesi’nin Kapadokya bölümünde, Nevşehir il sınırları içerisinde yer alan Ovaören-Yassıhöyük’te tespit edilen Geç Demir Çağı tabakasının özellikle mimari gelenekleri üzerinden bir değerlendirme yapılması amaçlanmıştır. Yerleşimde şimdiye kadar 3 mimari evresi tespit edilen Geç Demir Çağı tabakasından elde edilen veriler, Ovaören’in bu dönemde kırsal karakterli bir merkez olduğunu göstermektedir. Bölgede verimli tarım arazilerine hâkim alanlarda kurulan yerleşmelerin seramik ve mimari özelinde benzer özellikler gösterdiği bilinmekle birlikte, Ovaören Geç Demir Çağı tabakasında tespit edilen yapı katları, yerleşimin söz konusu süreç içerisinde bir takım değişiklikler geçirdiğini açığa çıkarmıştır. Bu kapsamda kazı çalışmaları sırasında tespit edilen veriler, bölge merkezleri ile karşılaştırılarak detaylı olarak incelenmiş ve Geç Demir Çağı tabakasında gün ışığına çıkarılan mimari geleneklerin değişimi kronolojik olarak sunulmuştur.
{"title":"The Story of Rural: Ovaören in the Late Iron Age","authors":"İlkay AKLAN, Atakan AKÇAY","doi":"10.35379/cusosbil.1314623","DOIUrl":"https://doi.org/10.35379/cusosbil.1314623","url":null,"abstract":"Bu çalışmada Orta Anadolu Bölgesi’nin Kapadokya bölümünde, Nevşehir il sınırları içerisinde yer alan Ovaören-Yassıhöyük’te tespit edilen Geç Demir Çağı tabakasının özellikle mimari gelenekleri üzerinden bir değerlendirme yapılması amaçlanmıştır. Yerleşimde şimdiye kadar 3 mimari evresi tespit edilen Geç Demir Çağı tabakasından elde edilen veriler, Ovaören’in bu dönemde kırsal karakterli bir merkez olduğunu göstermektedir. Bölgede verimli tarım arazilerine hâkim alanlarda kurulan yerleşmelerin seramik ve mimari özelinde benzer özellikler gösterdiği bilinmekle birlikte, Ovaören Geç Demir Çağı tabakasında tespit edilen yapı katları, yerleşimin söz konusu süreç içerisinde bir takım değişiklikler geçirdiğini açığa çıkarmıştır. Bu kapsamda kazı çalışmaları sırasında tespit edilen veriler, bölge merkezleri ile karşılaştırılarak detaylı olarak incelenmiş ve Geç Demir Çağı tabakasında gün ışığına çıkarılan mimari geleneklerin değişimi kronolojik olarak sunulmuştur.","PeriodicalId":487822,"journal":{"name":"Çukurova üniversitesi sosyal bilimler enstitüsü dergisi","volume":"100 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-10-05","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"135481958","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-09-22DOI: 10.35379/cusosbil.1243961
Buse ERTAN, Azmi YALÇIN
Günümüzde küreselleşme ve teknolojinin gelişmesi örgütler için çevresel belirsizlik yaratmaktadır. Çevresel değişimin hızı ve sürekliliği ise örgütlerin hayatta kalabilme gücünü zayıflatmaktadır. Örgütlerin belirsizliklerle dolu ve sürekli değişen çevrede faaliyetlerine devam edebilmesi için etkili bir liderliğe sahip olması şarttır. Bu çalışmada hem literatüre hem de uygulayıcılara katkı sağlamak amacıyla etkili bir liderlik tarzı olan hizmetkâr liderliğin, örgütlere rekabet avantajı sağlayan örgütsel vatandaşlık davranışı üzerindeki etkisi ele alınmaktadır. Araştırmada ele alınan bu ilişkide, lider-üye etkileşiminin aracı rolü incelenmektedir. Bu çalışmada hizmetkâr liderliğin örgütsel vatandaşlık davranışına etkisinde, lider-üye etkileşiminin aracılık rolü sosyal mübadele teorisine dayandırılmaktadır. Araştırma, Adana’da faaliyet gösteren kâr amacı gütmeyen kuruluşlarda çalışan 191 kişinin katılımıyla gerçekleştirilmiştir. Anketlerin eksik cevaplanması nedeniyle 18 katılımcının cevapları değerlendirme dışı bırakılmıştır. Yapılan analizler sonucunda, hizmetkâr liderliğin örgütsel vatandaşlık davranışı üzerinde pozitif ve anlamlı bir etkiye sahip olduğu ve hizmetkâr liderliğin örgütsel vatandaşlık davranışına etkisinde lider-üye etkileşiminin tam aracılık rolü olduğu bulunmuştur.
{"title":"Kâr Amacı Gütmeyen Kuruluşlarda Hizmetkâr Liderliğin Örgütsel Vatandaşlık Davranışı Üzerine Etkisi","authors":"Buse ERTAN, Azmi YALÇIN","doi":"10.35379/cusosbil.1243961","DOIUrl":"https://doi.org/10.35379/cusosbil.1243961","url":null,"abstract":"Günümüzde küreselleşme ve teknolojinin gelişmesi örgütler için çevresel belirsizlik yaratmaktadır. Çevresel değişimin hızı ve sürekliliği ise örgütlerin hayatta kalabilme gücünü zayıflatmaktadır. Örgütlerin belirsizliklerle dolu ve sürekli değişen çevrede faaliyetlerine devam edebilmesi için etkili bir liderliğe sahip olması şarttır. Bu çalışmada hem literatüre hem de uygulayıcılara katkı sağlamak amacıyla etkili bir liderlik tarzı olan hizmetkâr liderliğin, örgütlere rekabet avantajı sağlayan örgütsel vatandaşlık davranışı üzerindeki etkisi ele alınmaktadır. Araştırmada ele alınan bu ilişkide, lider-üye etkileşiminin aracı rolü incelenmektedir. Bu çalışmada hizmetkâr liderliğin örgütsel vatandaşlık davranışına etkisinde, lider-üye etkileşiminin aracılık rolü sosyal mübadele teorisine dayandırılmaktadır. Araştırma, Adana’da faaliyet gösteren kâr amacı gütmeyen kuruluşlarda çalışan 191 kişinin katılımıyla gerçekleştirilmiştir. Anketlerin eksik cevaplanması nedeniyle 18 katılımcının cevapları değerlendirme dışı bırakılmıştır. Yapılan analizler sonucunda, hizmetkâr liderliğin örgütsel vatandaşlık davranışı üzerinde pozitif ve anlamlı bir etkiye sahip olduğu ve hizmetkâr liderliğin örgütsel vatandaşlık davranışına etkisinde lider-üye etkileşiminin tam aracılık rolü olduğu bulunmuştur.","PeriodicalId":487822,"journal":{"name":"Çukurova üniversitesi sosyal bilimler enstitüsü dergisi","volume":"20 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-09-22","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"136015921","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-09-15DOI: 10.35379/cusosbil.1310486
Ela YILMAZ
Kahve bitkisinin Afrika Kıtası’nda başlayan, Yemen üzerinden Osmanlı topraklarına geçerek İstanbul’a sonrasında ise elçiler ve seyyahlar aracılığıyla Avrupa’ya ve tüm dünyaya yayılan serüveninin sonunda kahve bitkisi artık vazgeçilmez bir tüketim ürünü olur. Yüzyıllardır tüketilen kahve dünyanın ortak bir içeceği olsa da her ülke kendine özgü hazırlama, pişirme ve sunum yöntemleri geliştirmiş böylece farklı tat ve aromalarda birçok kahve çeşidi ortaya çıkmıştır. 16. yüzyıldan itibaren Osmanlı toplumunda tüketilen, sosyal ve kültürel yaşamın bir parçası olan Türk Kahvesi de bu farklı kahve türlerinden biri olmuştur. Türk Kahvesi, geleneksel teknikler uygulanarak gerçekleştirilen hazırlama ve pişirme evreleri ile seremoniye dönüşen sunumuyla birlikte karakteristik bir kimlik kazanmıştır. Türk Kahvesi’nin kavurma, soğutma, öğütme, saklama, pişirme ve servis edilme sürecinde kullanılan araç ve gereçler ise estetik ve sanatsal değeri olan eserlerin ortaya çıkmasını sağlamıştır. Bu makalede, Adana Müzesi koleksiyonunda bulunan hem işlevsel hem de estetik değeri olan, toplumun geleneğini ve maddi kültürünü yansıtan eserlerden örneklerle Osmanlı Dönemi kahve kültürü değerlendirilmiştir.
{"title":"Adana Müzesi Eserlerinden Örneklerle Osmanlı Dönemi'nde Kahve Kültürü","authors":"Ela YILMAZ","doi":"10.35379/cusosbil.1310486","DOIUrl":"https://doi.org/10.35379/cusosbil.1310486","url":null,"abstract":"Kahve bitkisinin Afrika Kıtası’nda başlayan, Yemen üzerinden Osmanlı topraklarına geçerek İstanbul’a sonrasında ise elçiler ve seyyahlar aracılığıyla Avrupa’ya ve tüm dünyaya yayılan serüveninin sonunda kahve bitkisi artık vazgeçilmez bir tüketim ürünü olur. Yüzyıllardır tüketilen kahve dünyanın ortak bir içeceği olsa da her ülke kendine özgü hazırlama, pişirme ve sunum yöntemleri geliştirmiş böylece farklı tat ve aromalarda birçok kahve çeşidi ortaya çıkmıştır. 16. yüzyıldan itibaren Osmanlı toplumunda tüketilen, sosyal ve kültürel yaşamın bir parçası olan Türk Kahvesi de bu farklı kahve türlerinden biri olmuştur. Türk Kahvesi, geleneksel teknikler uygulanarak gerçekleştirilen hazırlama ve pişirme evreleri ile seremoniye dönüşen sunumuyla birlikte karakteristik bir kimlik kazanmıştır. Türk Kahvesi’nin kavurma, soğutma, öğütme, saklama, pişirme ve servis edilme sürecinde kullanılan araç ve gereçler ise estetik ve sanatsal değeri olan eserlerin ortaya çıkmasını sağlamıştır. Bu makalede, Adana Müzesi koleksiyonunda bulunan hem işlevsel hem de estetik değeri olan, toplumun geleneğini ve maddi kültürünü yansıtan eserlerden örneklerle Osmanlı Dönemi kahve kültürü değerlendirilmiştir.","PeriodicalId":487822,"journal":{"name":"Çukurova üniversitesi sosyal bilimler enstitüsü dergisi","volume":"2 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-09-15","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"135396331","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}