Bu çalışmada, kombuça yapımında fermentasyon için kullanılan sakkaroza alternatif olarak agave şurubunun (AŞ) kullanılma potansiyeli araştırıldı. Kombuçaya %3 (AŞ3), %5 (AŞ5) ve %7 (AŞ7) konsantrasyonlarda AŞ ilave edildikten sonra bazı fizikokimyasal, antioksidan ve mikrobiyolojik analizlerin yanı sıra toplam fenolik madde miktarı belirlendi. En düşük pH değeri AŞ7 kombuçada depolamanın 7. ve 14. günlerinde sırasıyla 3.13±0.13 ve 2.91±0.15 olarak ölçüldü. En yüksek toplam çözünür kuru madde AŞ7 kombuçada 0. günde 7.81±0.28 °Bx olarak tespit edildi. En yüksek DPPH aktivitesi AŞ7'de 14. günde %71±1.02, metal şelatlama aktivitesi AŞ7 kombuçada depolamanın 14. gününde %71.5 ve toplam fenolik madde miktarının AŞ7'nin 7. ve 14. günlerinde sırasıyla 412±0.81 mg GAE/L ve 438±0.89 mg GAE/L seviyelerinde olduğu görüldü. En yüksek asetik asit, laktik asit ve maya sayılarına AŞ7’nin 7. ve 14. günlerinde tespit edildi. Sonuçlar, agave şurubunun kombuça için sakkaroza alternatif şeker kaynağı olabileceğini ve agaveden gelen polifenollerin antioksidan kapasitesiyi arttırdığını göstermiştir. Özellikle, AŞ7’nin 7 ve 14 günlük depolanma sürelerinde belirlenen en yüksek fonksiyonel özelliklerden dolayı bu süreler arasında tüketilmesi tavsiye edilebilir.
{"title":"Kombuça Fermentasyonunda Şeker Kaynağı Olarak Agave (Agave salmiana) Şurubunun Kullanımı","authors":"Mehmet Fuat Gülhan","doi":"10.29002/asujse.1456495","DOIUrl":"https://doi.org/10.29002/asujse.1456495","url":null,"abstract":"Bu çalışmada, kombuça yapımında fermentasyon için kullanılan sakkaroza alternatif olarak agave şurubunun (AŞ) kullanılma potansiyeli araştırıldı. Kombuçaya %3 (AŞ3), %5 (AŞ5) ve %7 (AŞ7) konsantrasyonlarda AŞ ilave edildikten sonra bazı fizikokimyasal, antioksidan ve mikrobiyolojik analizlerin yanı sıra toplam fenolik madde miktarı belirlendi. En düşük pH değeri AŞ7 kombuçada depolamanın 7. ve 14. günlerinde sırasıyla 3.13±0.13 ve 2.91±0.15 olarak ölçüldü. En yüksek toplam çözünür kuru madde AŞ7 kombuçada 0. günde 7.81±0.28 °Bx olarak tespit edildi. En yüksek DPPH aktivitesi AŞ7'de 14. günde %71±1.02, metal şelatlama aktivitesi AŞ7 kombuçada depolamanın 14. gününde %71.5 ve toplam fenolik madde miktarının AŞ7'nin 7. ve 14. günlerinde sırasıyla 412±0.81 mg GAE/L ve 438±0.89 mg GAE/L seviyelerinde olduğu görüldü. En yüksek asetik asit, laktik asit ve maya sayılarına AŞ7’nin 7. ve 14. günlerinde tespit edildi. Sonuçlar, agave şurubunun kombuça için sakkaroza alternatif şeker kaynağı olabileceğini ve agaveden gelen polifenollerin antioksidan kapasitesiyi arttırdığını göstermiştir. Özellikle, AŞ7’nin 7 ve 14 günlük depolanma sürelerinde belirlenen en yüksek fonksiyonel özelliklerden dolayı bu süreler arasında tüketilmesi tavsiye edilebilir.","PeriodicalId":7626,"journal":{"name":"Aksaray University Journal of Science and Engineering","volume":"58 5","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-06-12","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"141350312","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Exposure to ultraviolet (UV) rays of the sun can cause important health problems such as skin cancer, cataracts, eye problems, and suppression of the immune system. UV accumulated in our eyes throughout our lives can cause irreversible damage. Sunglasses are the most important tool in protecting our eyes from UV and helping us see. Good sunglasses should absorb UVA and UVB radiation, preventing eye damage. Statistical analysis of 311 participants in an optical store, the UV protection of sunglasses, the reflection of UV rays on the surface, the harms of imitation glasses, the lens color preferred by the users, the reasons for using sunglasses, the frequency of use of the users were made with the SPSS program. Determining people's knowledge level about sunglasses use and sharing the results will reduce the financial cost to the country and reduce cataract formation, making a significant contribution to the literature.
{"title":"DETERMINING THE ATTITUDES OF THE PEOPLE WHO COME TO THE OPTICAL STORE IN ESKISEHIR TOWARD THE USE OF SUNGLASSES","authors":"Hülya Kuru Mutlu, Zeliha Öz, Alaettin Ünsal","doi":"10.29002/asujse.1435743","DOIUrl":"https://doi.org/10.29002/asujse.1435743","url":null,"abstract":"Exposure to ultraviolet (UV) rays of the sun can cause important health problems such as skin cancer, cataracts, eye problems, and suppression of the immune system. UV accumulated in our eyes throughout our lives can cause irreversible damage. Sunglasses are the most important tool in protecting our eyes from UV and helping us see. Good sunglasses should absorb UVA and UVB radiation, preventing eye damage. Statistical analysis of 311 participants in an optical store, the UV protection of sunglasses, the reflection of UV rays on the surface, the harms of imitation glasses, the lens color preferred by the users, the reasons for using sunglasses, the frequency of use of the users were made with the SPSS program. Determining people's knowledge level about sunglasses use and sharing the results will reduce the financial cost to the country and reduce cataract formation, making a significant contribution to the literature.","PeriodicalId":7626,"journal":{"name":"Aksaray University Journal of Science and Engineering","volume":"4 3","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-06-11","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"141356203","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Bu çalışmada, üretici firmalar tarafından üretilmiş olan toplu elemanların (Lumped Components) kullanımı göz önünde bulundurularak RF Enerji Hasadı devresi incelenmiştir. Bütün simülasyonlar Advanced Design System (ADS) 2016 programı kullanılarak yapılmıştır. Sistem 50 Ω iç dirence sahip bir antenden, 2.450 GHz (Wi-Fi) frekansında çalışacak şekilde düşünülmüştür. Doğrultma devresi için HSMS2850, HSMS2852, HSMS285B, HSMS285C, HSMS2860, HSMS2862, HSMS286B, HSMS2820, HSMS2822, HSMS2810 ve SMS7630 Schottky diyotlarının kullanımı göz önünde bulundurulmuştur. Her bir diyot için bu frekansta sistemin veriminin en yüksek olduğu yük direnci ve -50 dBm ile 30 dBm aralığındaki giriş gücü belirlenmiştir. Verimi yükseltmek amacıyla L tipi (L-C) empedans uyumlama devresi tasarımı yapılmış, elde edilen değerlere yakın değerleri veren Murata ürünler kullanılmıştır. Son olarak, üretici firma ürünlerinin kullanılmasıyla ideal değerlerden uzaklaşan verimi ideale yaklaştırabilmek için açık – seri iletim hattı (Transmission Line (TL)) kullanılarak, elde edilen sistemin çıkış gerilimi ve verimliliği analiz edilmiştir. İncelenen diyotlar arasında en yüksek verim SMS 7630 diyotu için 2.7 kΩ yük direncinde -1 dBm giriş gücünde % 46,053 olarak elde edilmiştir.
{"title":"Determination of Parameters for 2.45 GHz Wi-Fi RF Energy Harvesting","authors":"Sertaç Kaan Tokyay, Filiz Sari","doi":"10.29002/asujse.1400173","DOIUrl":"https://doi.org/10.29002/asujse.1400173","url":null,"abstract":"Bu çalışmada, üretici firmalar tarafından üretilmiş olan toplu elemanların (Lumped Components) kullanımı göz önünde bulundurularak RF Enerji Hasadı devresi incelenmiştir. Bütün simülasyonlar Advanced Design System (ADS) 2016 programı kullanılarak yapılmıştır. Sistem 50 Ω iç dirence sahip bir antenden, 2.450 GHz (Wi-Fi) frekansında çalışacak şekilde düşünülmüştür. Doğrultma devresi için HSMS2850, HSMS2852, HSMS285B, HSMS285C, HSMS2860, HSMS2862, HSMS286B, HSMS2820, HSMS2822, HSMS2810 ve SMS7630 Schottky diyotlarının kullanımı göz önünde bulundurulmuştur. Her bir diyot için bu frekansta sistemin veriminin en yüksek olduğu yük direnci ve -50 dBm ile 30 dBm aralığındaki giriş gücü belirlenmiştir. Verimi yükseltmek amacıyla L tipi (L-C) empedans uyumlama devresi tasarımı yapılmış, elde edilen değerlere yakın değerleri veren Murata ürünler kullanılmıştır. Son olarak, üretici firma ürünlerinin kullanılmasıyla ideal değerlerden uzaklaşan verimi ideale yaklaştırabilmek için açık – seri iletim hattı (Transmission Line (TL)) kullanılarak, elde edilen sistemin çıkış gerilimi ve verimliliği analiz edilmiştir. İncelenen diyotlar arasında en yüksek verim SMS 7630 diyotu için 2.7 kΩ yük direncinde -1 dBm giriş gücünde % 46,053 olarak elde edilmiştir.","PeriodicalId":7626,"journal":{"name":"Aksaray University Journal of Science and Engineering","volume":"88 8","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-12-28","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139151979","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Bitki yüzeyleri, yaklaşık 460 milyon yıl boyunca pek çok yapıyı geliştirerek, çok çeşitli yüksek derecede uyarlanabilir özellikler ortaya çıkarmıştır. Bunlar arasında, hidrofilikten son derece su itici veya süperhidrofobikliğe kadar değişen derecelerde yüzey hidrasyonu sergileyen bitki kütikülleri vardır. Bu makale, süperhidrofobik yüzeylere sahip bitkilerin temel mimarisini sunarak, bu benzersiz özelliklerin biyolojik işlevlerini araştırmaktadır. Bu tür bitkiler suyu etkili bir şekilde itebilir ve sudan "hoşlanmadıkları" izlenimini verebilir. Hücresel gravürler ve epidermal hücre kıvrımları veya epikutiküler mumlar gibi mikroskobik yüzey detayları gibi özellikler, hidrasyon seviyelerinin kontrolünde önemli bir rol oynamaktadır. Ayrıca bitki yüzeyi hidrofobikliğine katkıda bulunan hiyerarşik ve diğer yapısal adaptasyonlara genel bir bakış sunuyoruz. Bu bitkilerden ilham alan biyomimetik mühendislik, benzer su itici özelliklere sahip malzemelerin oluşturulmasına olanak sağlayabilir. Bu anlayış, tarım sektöründe hastalığa dayanıklı mahsullerin geliştirilmesinin önünü açmaktadır. Makalede ayrıca kendi kendini temizleme yetenekleri, azaltılmış hidrodinamik sürtünme, kılcal bazlı sıvı taşınması ve diğer biyo-ilhamlı malzemeler dahil olmak üzere süperhidrofobik yüzeylerin mevcut ve olası uygulamaları tartışılmaktadır.
{"title":"Bitki Morfolojisi, Süperhidrofilikten Süperhidrofobiye Kadar Değişen Islatma Özelliklerine Sahip Yüzeylerin Biyo-İlhamlı Tasarımı","authors":"İvan AL-JAF, Murat Kaya","doi":"10.29002/asujse.1392277","DOIUrl":"https://doi.org/10.29002/asujse.1392277","url":null,"abstract":"Bitki yüzeyleri, yaklaşık 460 milyon yıl boyunca pek çok yapıyı geliştirerek, çok çeşitli yüksek derecede uyarlanabilir özellikler ortaya çıkarmıştır. Bunlar arasında, hidrofilikten son derece su itici veya süperhidrofobikliğe kadar değişen derecelerde yüzey hidrasyonu sergileyen bitki kütikülleri vardır. Bu makale, süperhidrofobik yüzeylere sahip bitkilerin temel mimarisini sunarak, bu benzersiz özelliklerin biyolojik işlevlerini araştırmaktadır. Bu tür bitkiler suyu etkili bir şekilde itebilir ve sudan \"hoşlanmadıkları\" izlenimini verebilir. Hücresel gravürler ve epidermal hücre kıvrımları veya epikutiküler mumlar gibi mikroskobik yüzey detayları gibi özellikler, hidrasyon seviyelerinin kontrolünde önemli bir rol oynamaktadır. Ayrıca bitki yüzeyi hidrofobikliğine katkıda bulunan hiyerarşik ve diğer yapısal adaptasyonlara genel bir bakış sunuyoruz. Bu bitkilerden ilham alan biyomimetik mühendislik, benzer su itici özelliklere sahip malzemelerin oluşturulmasına olanak sağlayabilir. Bu anlayış, tarım sektöründe hastalığa dayanıklı mahsullerin geliştirilmesinin önünü açmaktadır. Makalede ayrıca kendi kendini temizleme yetenekleri, azaltılmış hidrodinamik sürtünme, kılcal bazlı sıvı taşınması ve diğer biyo-ilhamlı malzemeler dahil olmak üzere süperhidrofobik yüzeylerin mevcut ve olası uygulamaları tartışılmaktadır.","PeriodicalId":7626,"journal":{"name":"Aksaray University Journal of Science and Engineering","volume":"16 82","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-12-12","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139007636","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Rajaa Umran, Abbas Mol, Amal Umran Mosa, Murat Kaya
Intact chitosan film was produced from Bradyporus sp. (Orthoptera, Insecta) and characterized by Fourier Transform Infrared Spectroscopy (FTIR), Thermogravimetric Analysis (TGA), X-ray diffractometer (XRD), Scanning Electron Microscopy (SEM) and elemental analysis. MTT test was performed to determine the cytotoxic effects of chitosan. Chitosan administered at optimal and overdose intervals was applied to HEK293 cells for 24, 48 and 72 hours. In the MTT cytotoxicity test, the IC 50 dose of chitosan was 1427 µM at 24 hours, 808.9 µM at 48 hours, and 611.6 µM at 72 hours. Considering all the conducted analyses and cytotoxic experiments, the obtained intact novel chitosan film from the insects could find applications for biotechnological applications.
{"title":"Characterization of intact chitosan obtained from Bradyporus sp. (Orthoptera, Insecta) and its cytotoxicity on human cell line (HEK293)","authors":"Rajaa Umran, Abbas Mol, Amal Umran Mosa, Murat Kaya","doi":"10.29002/asujse.1382667","DOIUrl":"https://doi.org/10.29002/asujse.1382667","url":null,"abstract":"Intact chitosan film was produced from Bradyporus sp. (Orthoptera, Insecta) and \u0000characterized by Fourier Transform Infrared Spectroscopy (FTIR), Thermogravimetric \u0000Analysis (TGA), X-ray diffractometer (XRD), Scanning Electron Microscopy (SEM) and \u0000elemental analysis. MTT test was performed to determine the cytotoxic effects of chitosan. \u0000Chitosan administered at optimal and overdose intervals was applied to HEK293 cells for 24, \u000048 and 72 hours. In the MTT cytotoxicity test, the IC 50 dose of chitosan was 1427 µM at 24 \u0000hours, 808.9 µM at 48 hours, and 611.6 µM at 72 hours. Considering all the conducted \u0000analyses and cytotoxic experiments, the obtained intact novel chitosan film from the insects \u0000could find applications for biotechnological applications.","PeriodicalId":7626,"journal":{"name":"Aksaray University Journal of Science and Engineering","volume":"2 4","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-12-11","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"138979029","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Bu çalışmada Türkiye’nin İç Anadolu Bölgesinde bulunan turizm faaliyetleri yüksek bir il olan Nevşehir ilinin hava kalitesi incelenmiştir. Son üç yıla ait veriler (2020,2021,2022) mevsimlik ve yıllık olarak değerlendirilmiştir. Bu veriler üç adet parametreye göre: Partikül madde, sülfür dioksit ve karbon monoksit (PM10, SO2 ve CO) ele alınmıştır. Nüfus artışı, taşıt trafiğinde artış, meteorolojik olaylar, endüstrileşme hava kirliliğini etkileyen oldukça önemli faktörlerdir. Bu faktörler Nevşehir ilinde de özellikle kış aylarında hava kirletici parametrelerin artışına sebep olmaktadır. Nevşehir ilinde kışların uzun geçmesiyle birlikte hava kirleticilerin etkinliğini daha uzun süre sürdürmesine yol açmaktadır. Yıllara göre bakıldığında ise CO parametresinde azalma gözlemlenmiştir. Bunun yanı sıra, PM10’da ise az miktarda bir artış söz konusudur. Bu kapsamda, dünyanın en çok turist çeken bölgelerinden biri olan Kapadokya bölgesi içerisindeki Nevşehir ilinin hava kalitesinin değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Özetle, dünyanın ve Türkiye’nin farklı noktalarından turist ziyaretine uğrayan Nevşehir iline ait veriler incelendiğinde genel olarak hava kalitesi iyi olarak değerlendirilebilmektedir.
{"title":"SEASONAL AND ANNUAL EVALUATION OF NEVŞEHIR PROVINCE AIR QUALITY","authors":"Şennur Merve Yakut","doi":"10.29002/asujse.1358937","DOIUrl":"https://doi.org/10.29002/asujse.1358937","url":null,"abstract":"Bu çalışmada Türkiye’nin İç Anadolu Bölgesinde bulunan turizm faaliyetleri yüksek bir il olan Nevşehir ilinin hava kalitesi incelenmiştir. Son üç yıla ait veriler (2020,2021,2022) mevsimlik ve yıllık olarak değerlendirilmiştir. Bu veriler üç adet parametreye göre: Partikül madde, sülfür dioksit ve karbon monoksit (PM10, SO2 ve CO) ele alınmıştır. Nüfus artışı, taşıt trafiğinde artış, meteorolojik olaylar, endüstrileşme hava kirliliğini etkileyen oldukça önemli faktörlerdir. Bu faktörler Nevşehir ilinde de özellikle kış aylarında hava kirletici parametrelerin artışına sebep olmaktadır. Nevşehir ilinde kışların uzun geçmesiyle birlikte hava kirleticilerin etkinliğini daha uzun süre sürdürmesine yol açmaktadır. Yıllara göre bakıldığında ise CO parametresinde azalma gözlemlenmiştir. Bunun yanı sıra, PM10’da ise az miktarda bir artış söz konusudur. Bu kapsamda, dünyanın en çok turist çeken bölgelerinden biri olan Kapadokya bölgesi içerisindeki Nevşehir ilinin hava kalitesinin değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Özetle, dünyanın ve Türkiye’nin farklı noktalarından turist ziyaretine uğrayan Nevşehir iline ait veriler incelendiğinde genel olarak hava kalitesi iyi olarak değerlendirilebilmektedir.","PeriodicalId":7626,"journal":{"name":"Aksaray University Journal of Science and Engineering","volume":"11 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-11-08","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139282882","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Ako Hamasaeed Abdulqadi̇r, İsmail Şen, Gökhan Zengin, Y. Cakmak
Günümüzde yaygın olarak görülen bazı kronik hastalıkların hala bilinen bir tedavisi yoktur. Bu nedenle bu hastalıkların tedavisi için yöntem ve ilaç geliştirme çalışmaları devam etmektedir. Sentetik ilaçlar tedavide başarılı bir şekilde kullanılsa bile, bazı yan etkileri nedeniyle bu ilaç geliştirme çalışmalarında doğal ürünlerin tercih edilmesi giderek yaygınlaşmaktadır. Bu çalışma Anchusa azurea var. kurdica köklerinin antioksidan ve enzim inhibisyon aktivitelerinin belirlenerek bitkinin diyabet, Alzheimer ve kanser gibi hastalıkların tedavisinde kullanılabilme potansiyelinin ortaya konulmasına odaklanmıştır. Burada kök kısımlarından farklı çözücüler ile elde edilen özütlerinin antioksidan aktiviteleri serbest radikal giderme aktivitesi (DPPH, ABTS), FRAP, CUPRAC, fosfomolibdat ve metal şelatlama aktivite testleri ile belirlenmiştir. Enzim inhibisyon aktiviteleri kolinesteraz (asetil ve bütiril), α-amilaz, α-glukozidaz ve tirozinaz enzimleri için araştırılmıştır. Ayrıca özütlerin toplam fenolik ve flavonoid içerikleri yanında fenolik bileşimleri de belirlenmiştir. Antioksidan aktivite testlerinde genel olarak metanol özütü diğerlerine kıyasla yüksek aktivite gösterirken, enzim inhibisyonunda etil asetat özütü daha aktif bulunmuştur. Metanol ekstraktındaki toplam fenolik içerik 22,12 mg GAE/g ekstrakt olarak bulunurken, flavonoid içeriği tüm ekstraktlarda oldukça düşük seviyelerde bulunmuştur. Özütlerin fenolik bileşimlerinde kuersetin ve rosmarinik asit yüksek oranda bulunan fenolik bileşenler olmuştur. Elde edilen verilere göre A. azurea var. kurdica kök özütleri iyi düzeyde antioksidan ve enzim inhibisyon aktivitesi göstermiştir. Sonuçlar bitkinin kronik hastalıklarının tedavisine yönelik ilaç geliştirme çalışmalarında hammadde olarak kullanım potansiyelinin yüksek olduğunu göstermiştir.
如今，一些常见的慢性疾病仍然没有已知的治疗方法。因此，治疗这些疾病的方法和药物开发研究仍在继续。即使合成药物已成功用于治疗，但由于存在一些副作用，在这些药物开发研究中，人们越来越倾向于使用天然产品。本研究的重点是确定 Anchusa azurea var. kurdica 根的抗氧化活性和酶抑制活性，以揭示该植物治疗糖尿病、老年痴呆症和癌症等疾病的潜力。通过自由基清除活性（DPPH、ABTS）、FRAP、CUPRAC、磷钼酸盐和金属螯合活性测试，确定了不同溶剂从根部提取物的抗氧化活性。对胆碱酯酶（乙酰和丁酰）、α-淀粉酶、α-葡萄糖苷酶和酪氨酸酶的酶抑制活性进行了研究。此外，还测定了提取物的总酚和类黄酮含量以及酚组成。在抗氧化活性测试中，甲醇提取物的活性普遍高于其他提取物，而乙酸乙酯提取物的酶抑制活性更高。甲醇提取物中的总酚含量为 22.12 毫克 GAE/克，而所有提取物中的类黄酮含量都很低。在提取物的酚类成分中，槲皮素和迷迭香酸是含量最高的酚类化合物。根据获得的数据，A. azurea var. kurdica 根提取物显示出良好的抗氧化和酶抑制活性。研究结果表明，该植物具有很高的潜力，可作为治疗慢性疾病的药物开发研究的原料。
{"title":"Anchusa azurea var. kurdica köklerinin farklı özütlerinin yaygın kronik hastalıkların tedavisinde kullanım potansiyellerinin belirlenmesi","authors":"Ako Hamasaeed Abdulqadi̇r, İsmail Şen, Gökhan Zengin, Y. Cakmak","doi":"10.29002/asujse.1369488","DOIUrl":"https://doi.org/10.29002/asujse.1369488","url":null,"abstract":"Günümüzde yaygın olarak görülen bazı kronik hastalıkların hala bilinen bir tedavisi yoktur. Bu nedenle bu hastalıkların tedavisi için yöntem ve ilaç geliştirme çalışmaları devam etmektedir. Sentetik ilaçlar tedavide başarılı bir şekilde kullanılsa bile, bazı yan etkileri nedeniyle bu ilaç geliştirme çalışmalarında doğal ürünlerin tercih edilmesi giderek yaygınlaşmaktadır. Bu çalışma Anchusa azurea var. kurdica köklerinin antioksidan ve enzim inhibisyon aktivitelerinin belirlenerek bitkinin diyabet, Alzheimer ve kanser gibi hastalıkların tedavisinde kullanılabilme potansiyelinin ortaya konulmasına odaklanmıştır. Burada kök kısımlarından farklı çözücüler ile elde edilen özütlerinin antioksidan aktiviteleri serbest radikal giderme aktivitesi (DPPH, ABTS), FRAP, CUPRAC, fosfomolibdat ve metal şelatlama aktivite testleri ile belirlenmiştir. Enzim inhibisyon aktiviteleri kolinesteraz (asetil ve bütiril), α-amilaz, α-glukozidaz ve tirozinaz enzimleri için araştırılmıştır. Ayrıca özütlerin toplam fenolik ve flavonoid içerikleri yanında fenolik bileşimleri de belirlenmiştir. Antioksidan aktivite testlerinde genel olarak metanol özütü diğerlerine kıyasla yüksek aktivite gösterirken, enzim inhibisyonunda etil asetat özütü daha aktif bulunmuştur. Metanol ekstraktındaki toplam fenolik içerik 22,12 mg GAE/g ekstrakt olarak bulunurken, flavonoid içeriği tüm ekstraktlarda oldukça düşük seviyelerde bulunmuştur. Özütlerin fenolik bileşimlerinde kuersetin ve rosmarinik asit yüksek oranda bulunan fenolik bileşenler olmuştur. Elde edilen verilere göre A. azurea var. kurdica kök özütleri iyi düzeyde antioksidan ve enzim inhibisyon aktivitesi göstermiştir. Sonuçlar bitkinin kronik hastalıklarının tedavisine yönelik ilaç geliştirme çalışmalarında hammadde olarak kullanım potansiyelinin yüksek olduğunu göstermiştir.","PeriodicalId":7626,"journal":{"name":"Aksaray University Journal of Science and Engineering","volume":"30 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-10-26","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139313260","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Butterfly species are one of the indicator groups for biodiversity change and habitat monitoring. However, studies on the habitat and altitude preferences of butterfly species have rarely been evaluated. A study was carried out on the species diversity of butterfly fauna in different habitats and altitudes from Kozluk district of Batman Province. The survey was conducted in 43 locations between 2020-2021. Evaluations were executed for 1.982 butterfly samples caught from the research area. 103 species are diagnosed in 7 families of butterfly; Argynnidae: 15, Libytheidae: 1, Lycaenidae: 34, Papilionidae: 4, Pieridae: 15, Satyridae: 19, Hesperiidae: 15. Among them, 64 species are newly recorded in Kozluk and 34 species in Batman. The species of Libythea celtis (Laicharting, 1782), together with its family, has been added to fauna of Batman, the number of butterfly species in Batman increased from 90 to 124. The altitude and habitat preferences of the specimens in the investigated area and the number of species in the locations of the families are presented and discussed. The majority of the species are determined in oak forests and riverside biotopes. Geçitaltı location is the location with the highest number of species. The butterflies are mostly detected between 600-1000 m a.s.l. altitudes with a rate of 72% in the field area. This study is utilizable both to the specification of the distribution areas of the species and to the learning of their ecology.
{"title":"An Analysis of Butterfly Diversity in Kozluk District (Batman) and Their Preferences for Habitat and Altitude","authors":"Mehmet ASTAN, Erdem SEVEN","doi":"10.29002/asujse.1214266","DOIUrl":"https://doi.org/10.29002/asujse.1214266","url":null,"abstract":"Butterfly species are one of the indicator groups for biodiversity change and habitat monitoring. However, studies on the habitat and altitude preferences of butterfly species have rarely been evaluated. A study was carried out on the species diversity of butterfly fauna in different habitats and altitudes from Kozluk district of Batman Province. The survey was conducted in 43 locations between 2020-2021. Evaluations were executed for 1.982 butterfly samples caught from the research area. 103 species are diagnosed in 7 families of butterfly; Argynnidae: 15, Libytheidae: 1, Lycaenidae: 34, Papilionidae: 4, Pieridae: 15, Satyridae: 19, Hesperiidae: 15. Among them, 64 species are newly recorded in Kozluk and 34 species in Batman. The species of Libythea celtis (Laicharting, 1782), together with its family, has been added to fauna of Batman, the number of butterfly species in Batman increased from 90 to 124. The altitude and habitat preferences of the specimens in the investigated area and the number of species in the locations of the families are presented and discussed. The majority of the species are determined in oak forests and riverside biotopes. Geçitaltı location is the location with the highest number of species. The butterflies are mostly detected between 600-1000 m a.s.l. altitudes with a rate of 72% in the field area. This study is utilizable both to the specification of the distribution areas of the species and to the learning of their ecology.","PeriodicalId":7626,"journal":{"name":"Aksaray University Journal of Science and Engineering","volume":"49 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-08-14","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"135308439","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Papilledema is edema in the area where the optic nerve meets the eye as a result of increased pressure inside the head. This disease can result in very serious problems, such as abnormal optical changes, decreased visual acuity, and even permanent blindness if left untreated. In this study, an image processing based solution was presented for the detection of papilledema severity from color fundus images using transfer learning approaches. The image dataset includes 295 papilledema images, 295 pseudopapilledema images, and 779 control images. Histogram equalization and the 3D box filter were used for image preprocessing. The images were enhanced with the histogram equalization method and denoised with the 3D box filter method. Then, the performances of EfficentNet-B0, GoogLeNet, MobileNetV2, NASNetMobile, and ResNet-101 transfer learning approaches were compared. The hold-out method was used to calculate the performance of transfer learning. In the experiments, the MobileNetV2 approach had the highest performance with 0.96 overall accuracy and 0.94 Cohen's Kappa. The results of the experiments proved that the combination of the histogram equalization, the 3D box filter, and the MobileNetV2 transfer learning approach can be used for automatic detection of papilledema severity. Compared to other similar studies that are known in the literature, the overall accuracy was higher.
{"title":"Detection of Papilledema Severity from Color Fundus Images using Transfer Learning Approaches","authors":"Merve Kokulu, H. Göker","doi":"10.29002/asujse.1280766","DOIUrl":"https://doi.org/10.29002/asujse.1280766","url":null,"abstract":"Papilledema is edema in the area where the optic nerve meets the eye as a result of increased pressure inside the head. This disease can result in very serious problems, such as abnormal optical changes, decreased visual acuity, and even permanent blindness if left untreated. In this study, an image processing based solution was presented for the detection of papilledema severity from color fundus images using transfer learning approaches. The image dataset includes 295 papilledema images, 295 pseudopapilledema images, and 779 control images. Histogram equalization and the 3D box filter were used for image preprocessing. The images were enhanced with the histogram equalization method and denoised with the 3D box filter method. Then, the performances of EfficentNet-B0, GoogLeNet, MobileNetV2, NASNetMobile, and ResNet-101 transfer learning approaches were compared. The hold-out method was used to calculate the performance of transfer learning. In the experiments, the MobileNetV2 approach had the highest performance with 0.96 overall accuracy and 0.94 Cohen's Kappa. The results of the experiments proved that the combination of the histogram equalization, the 3D box filter, and the MobileNetV2 transfer learning approach can be used for automatic detection of papilledema severity. Compared to other similar studies that are known in the literature, the overall accuracy was higher.","PeriodicalId":7626,"journal":{"name":"Aksaray University Journal of Science and Engineering","volume":"252 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-07-26","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"75840332","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
It is known that financial performance is one of the most important criteria for company evaluations. While the financial performance evaluations of companies operating in different sectors can be evaluated under different criteria, it is possible to evaluate the financial performance of companies operating in the same sector using certain financial ratios. When Turkey's export items are analyzed, it is seen how important the Automotive sector, which is one of the most important income items, is for the country. In this study, performance evaluations of 8 companies traded in this sector on BIST (Borsa Istanbul), including the COVID-19 pandemic period, were made using Multi-Criteria Decision Making Methods, based on their 2017-2021 year-end financials and 5-year average financial data. 13 financial ratios were used for performance evaluations. Criteria weights of financial ratios were determined using the CRITIC method over 5-year average data. Performance evaluations of companies were made using TOPSIS and ELECTRE methods. The results were visualized using Bilateral Superiority Graph.
{"title":"Evaluation of Performances of Automotive Sector Companies Traded in BIST, Including the COVID-19 Pandemic Period, with TOPSIS, ELECTRE and CRITIC Methods","authors":"Gürkan Kaplan","doi":"10.29002/asujse.1225001","DOIUrl":"https://doi.org/10.29002/asujse.1225001","url":null,"abstract":"It is known that financial performance is one of the most important criteria for company evaluations. While the financial performance evaluations of companies operating in different sectors can be evaluated under different criteria, it is possible to evaluate the financial performance of companies operating in the same sector using certain financial ratios. When Turkey's export items are analyzed, it is seen how important the Automotive sector, which is one of the most important income items, is for the country. In this study, performance evaluations of 8 companies traded in this sector on BIST (Borsa Istanbul), including the COVID-19 pandemic period, were made using Multi-Criteria Decision Making Methods, based on their 2017-2021 year-end financials and 5-year average financial data. 13 financial ratios were used for performance evaluations. Criteria weights of financial ratios were determined using the CRITIC method over 5-year average data. Performance evaluations of companies were made using TOPSIS and ELECTRE methods. The results were visualized using Bilateral Superiority Graph.","PeriodicalId":7626,"journal":{"name":"Aksaray University Journal of Science and Engineering","volume":"73 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-07-25","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139355109","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
京公网安备 11010802042870号
京ICP备2023020795号-1
扫码关注我们
求助内容：
应助结果提醒方式：