Pub Date : 2023-06-15DOI: 10.33188/vetheder.1252618
Hüban Göçmen, B. Boynukara
Bu çalışmada, Tekirdağ ilinde bir tavuk çiftliğinde saptanan Corynebacterium ve Arcanobacterium spp. enfeksiyon olgusu sunuldu. Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Veteriner Fakültesi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Laboratuvarına gözde tek taraflı şiddetli keratokonjunktivitise bağlı kapanma, yüzde ödem ve solunum güçlüğü şikâyetiyle getirilen bir tavuğa nekropsi yapıldı. Tavuğun gözünden alınan irin ve diğer nekropsi materyallerinden (akciğer, kalp, karaciğer,dalak) uygun besi yerlerine ekimler yapıldı. İzole edilen bakterilerin identifikasyonu amacıyla rutin biyokimyasal testler uygulandı. Nekropsi makrsoskobik incelemede; gözün tamamen kapandığı ve içerisinin irinle dolu olduğu, akciğerde konjeste alanlar ve multifokal renk değişimleri ile kalpte hafif bir büyüme gözlendi. Materyallerden yapılan ekimlerde Columbia agar (%5 koyun kanlı) ve Tryptic Soy agarda üreme olurken, Mac Conkey ve Eosin Methylene Blue agarda üreme görülmedi. Karaciğer ve dalaktan yapılan ekimlerde üreme olmadı. Gram boyamada Gram pozitif çomaklar ve kokobasiller tespit edildi. Biyokimyasal testlerle; gözden alınan irinden Corynebacterium spp., akciğerden alınan örnekten Arcanobacterium spp. ve kalpten alınan örnekten Corynebacterium spp. izole ve identifiye edildi. İzole edilen bu etkenler kanatlı hayvan türleri için potansiyel hastalık riski oluşturması açısından kayda değer bulundu.
本研究介绍了特基尔达省一家养鸡场发生的一例棒状杆菌和阿卡诺杆菌感染病例。特基尔达-纳米克-凯末尔大学(Tekirdağ Namık Kemal University)兽医系微生物实验室接诊了一只鸡,主诉为严重角结膜炎导致的单侧闭眼、面部水肿和呼吸困难。从鸡眼中提取的脓液和其他尸检材料(肺、心、肝、脾)在适当的培养基上进行培养。对分离出的细菌进行了常规生化检验。解剖大体镜检查显示,鸡眼完全闭合并充满脓液,肺部有充血区和多灶性颜色变化,心脏轻微肿大。接种材料在哥伦比亚琼脂(5%羊血)和胰蛋白酶大豆琼脂上显示有生长,而在麦康凯和曙红亚甲蓝琼脂上未观察到生长。肝脏和脾脏的培养物中也没有生长。革兰氏染色显示革兰氏阳性杆菌和球菌。通过生化测试,从眼部脓液中分离并鉴定出了棒状杆菌属,从肺部分离并鉴定出了阿卡诺杆菌属,从心脏分离并鉴定出了棒状杆菌属。发现这些分离出来的病原体对家禽物种的潜在疾病风险很大。
{"title":"Isolation of Corynebacterium spp. and Arcanobacterium spp. from a chicken with keratoconjunctivitis","authors":"Hüban Göçmen, B. Boynukara","doi":"10.33188/vetheder.1252618","DOIUrl":"https://doi.org/10.33188/vetheder.1252618","url":null,"abstract":"Bu çalışmada, Tekirdağ ilinde bir tavuk çiftliğinde saptanan Corynebacterium ve Arcanobacterium spp. enfeksiyon olgusu sunuldu. Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Veteriner Fakültesi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Laboratuvarına gözde tek taraflı şiddetli keratokonjunktivitise bağlı kapanma, yüzde ödem ve solunum güçlüğü şikâyetiyle getirilen bir tavuğa nekropsi yapıldı. Tavuğun gözünden alınan irin ve diğer nekropsi materyallerinden (akciğer, kalp, karaciğer,dalak) uygun besi yerlerine ekimler yapıldı. İzole edilen bakterilerin identifikasyonu amacıyla rutin biyokimyasal testler uygulandı. Nekropsi makrsoskobik incelemede; gözün tamamen kapandığı ve içerisinin irinle dolu olduğu, akciğerde konjeste alanlar ve multifokal renk değişimleri ile kalpte hafif bir büyüme gözlendi. Materyallerden yapılan ekimlerde Columbia agar (%5 koyun kanlı) ve Tryptic Soy agarda üreme olurken, Mac Conkey ve Eosin Methylene Blue agarda üreme görülmedi. Karaciğer ve dalaktan yapılan ekimlerde üreme olmadı. Gram boyamada Gram pozitif çomaklar ve kokobasiller tespit edildi. Biyokimyasal testlerle; gözden alınan irinden Corynebacterium spp., akciğerden alınan örnekten Arcanobacterium spp. ve kalpten alınan örnekten Corynebacterium spp. izole ve identifiye edildi. İzole edilen bu etkenler kanatlı hayvan türleri için potansiyel hastalık riski oluşturması açısından kayda değer bulundu.","PeriodicalId":103596,"journal":{"name":"Veteriner Hekimler Derneği Dergisi","volume":"4 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-06-15","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"126559091","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-03-28DOI: 10.33188/vetheder.1206837
U. Kaya, Hüseyin Özkan, Murat Yazlik, Güven Güngör, Baran Çamdevi̇ren, İrem Karaaslan, Sevda Dalkiran, Hasan Hüseyin Keçeli̇, Aytaç Akçay, Akın Yakan
This study aimed to determine the effect of milk fatty acid composition, breed, and pregnancy status on total milk fat in dairy cows. The study was conducted with a total of 400 milk samples collected form healthy Holstein and Simmental cows. Milk samples were collected for total milk fat and fatty acid analysis. To investigate the effects of milk fatty acids, breed and pregnancy status on total milk fat, multiple linear regression analysis was performed. As a result of the analysis, breed, pregnancy status, C11:0, C14:0, C18:0, C18:1 ω9 and C18:3 ω6 were found to be statistically significant (p
{"title":"Sütçü ineklerde toplam süt yağı üzerine etkisi olan yağ asitleri ve bazı fenotipik karakterlerin çoklu doğrusal regresyon ile belirlenmesi","authors":"U. Kaya, Hüseyin Özkan, Murat Yazlik, Güven Güngör, Baran Çamdevi̇ren, İrem Karaaslan, Sevda Dalkiran, Hasan Hüseyin Keçeli̇, Aytaç Akçay, Akın Yakan","doi":"10.33188/vetheder.1206837","DOIUrl":"https://doi.org/10.33188/vetheder.1206837","url":null,"abstract":"This study aimed to determine the effect of milk fatty acid composition, breed, and pregnancy status on total milk fat in dairy cows. The study was conducted with a total of 400 milk samples collected form healthy Holstein and Simmental cows. Milk samples were collected for total milk fat and fatty acid analysis. To investigate the effects of milk fatty acids, breed and pregnancy status on total milk fat, multiple linear regression analysis was performed. As a result of the analysis, breed, pregnancy status, C11:0, C14:0, C18:0, C18:1 ω9 and C18:3 ω6 were found to be statistically significant (p","PeriodicalId":103596,"journal":{"name":"Veteriner Hekimler Derneği Dergisi","volume":"51 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-03-28","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"133463365","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2022-12-28DOI: 10.33188/vetheder.1177510
Hakan Seri̇n, Seyit Mehmet Taşdelen, Davut Seyhan, Tamer Çağlayan, M. Teki̇n
Örnekleme dağılımlarının temelini oluşturan Ki-kare, t ve F dağılımlarını sırasıyla Karl Pearson, William Sealy Gosset ve Ronal Aylmer Fisher istatistik bilimine kazandırmıştır. Karl Pearson, normal dağılım göstermeyen veriler için o dönemde yaptığı çalışmalar sonucu Ki-kare dağılımını elde etmiştir. Sonraki yıllarda Fisher, Ki-kare dağılımı üzerine yaptığı çalışmalar ile serbestlik derecesinde bir düzeltme yapmıştır. Bu durum Karl Pearson tarafından hoş karşılanmamış ancak çevresindeki bilim insanlarının etkisiyle bu modifikasyonu kabul etmek zorunda kalmıştır. Ayrıca, Fisher z dağılımının normalliği ile ilgili çalışmalar yapmış, bu konuda makale yazmış ve “Biometrika” dergisine göndermiştir. Ancak dönemin ünlü istatistik dergisi olan “Biometrika”ya başkanlık yapan Karl Pearson Fisher ile arasındaki rekabetten dolayı makalesini geri çevirmiştir. William Sealy Gosset o dönemde ünlü bir bira fabrikasında istatistikçi olarak çalışırken en iyi kalite ve verime sahip arpaları tespit etmek için yaptığı çalışmalar sonucu t dağılımını keşfetmiştir. Gosset’e mektup yazan Fisher, t dağılımında standart sapma hesaplamasında bir düzeltme tavsiye etmiştir. Bununla birlikte, Fisher makalelerinde t dağılımına değinerek t dağılımının bilim dünyasına tanıtımına katkıda bulunmuştur. Ronald Aylmer Fisher Rothamsted’ta mahsul çalışmaları yaparken mevcut yöntemlerin yetersizliği ile karşılaşmış ve t dağılımından yola çıkarak yaptığı çalışmalar sonucu F dağılımını keşfetmiştir. F dağılımının keşfi ile birlikte ileri düzey veri analizinde yeni bir dönem başlamıştır.
{"title":"Örnekleme dağılımlarının tarihsel gelişimi: Ki-kare, t ve F dağılımları","authors":"Hakan Seri̇n, Seyit Mehmet Taşdelen, Davut Seyhan, Tamer Çağlayan, M. Teki̇n","doi":"10.33188/vetheder.1177510","DOIUrl":"https://doi.org/10.33188/vetheder.1177510","url":null,"abstract":"Örnekleme dağılımlarının temelini oluşturan Ki-kare, t ve F dağılımlarını sırasıyla Karl Pearson, William Sealy Gosset ve Ronal Aylmer Fisher istatistik bilimine kazandırmıştır. Karl Pearson, normal dağılım göstermeyen veriler için o dönemde yaptığı çalışmalar sonucu Ki-kare dağılımını elde etmiştir. Sonraki yıllarda Fisher, Ki-kare dağılımı üzerine yaptığı çalışmalar ile serbestlik derecesinde bir düzeltme yapmıştır. Bu durum Karl Pearson tarafından hoş karşılanmamış ancak çevresindeki bilim insanlarının etkisiyle bu modifikasyonu kabul etmek zorunda kalmıştır. Ayrıca, Fisher z dağılımının normalliği ile ilgili çalışmalar yapmış, bu konuda makale yazmış ve “Biometrika” dergisine göndermiştir. Ancak dönemin ünlü istatistik dergisi olan “Biometrika”ya başkanlık yapan Karl Pearson Fisher ile arasındaki rekabetten dolayı makalesini geri çevirmiştir. William Sealy Gosset o dönemde ünlü bir bira fabrikasında istatistikçi olarak çalışırken en iyi kalite ve verime sahip arpaları tespit etmek için yaptığı çalışmalar sonucu t dağılımını keşfetmiştir. Gosset’e mektup yazan Fisher, t dağılımında standart sapma hesaplamasında bir düzeltme tavsiye etmiştir. Bununla birlikte, Fisher makalelerinde t dağılımına değinerek t dağılımının bilim dünyasına tanıtımına katkıda bulunmuştur. Ronald Aylmer Fisher Rothamsted’ta mahsul çalışmaları yaparken mevcut yöntemlerin yetersizliği ile karşılaşmış ve t dağılımından yola çıkarak yaptığı çalışmalar sonucu F dağılımını keşfetmiştir. F dağılımının keşfi ile birlikte ileri düzey veri analizinde yeni bir dönem başlamıştır.","PeriodicalId":103596,"journal":{"name":"Veteriner Hekimler Derneği Dergisi","volume":"94 10","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-12-28","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"120884640","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2022-12-27DOI: 10.33188/vetheder.1159178
Mine Herdoğan, Feyzanur Mart, Hasan Ali Çay, Durmuş Kahraman, M. Inanç, Şükrü Güngör, Ayhan Ata
Suni tohumlama, tarihteki ilk reprodüktif biyoteknolojik uygulamadır. Günümüzde süt sığırcılığının gelişiminde üstlendiği rol ve insanlarda tüp bebek çalışmalarına öncülük etmesinden dolayı oldukça önemlidir. Yardımcı üreme teknikleri, cinsiyeti belirlenmiş sperma üretimi, çiftleşme ile bulaşan hastalıkların önüne geçilmesi, verim özellikleri yönünden üstün hayvanlar elde edilmesi ve dünyada büyük bir endüstriye dönüşmüş olan spermanın dondurularak saklanması ve satışı gibi birçok pratiğin ortaya çıkmasına yol açmıştır. Antonie van Leeuwenhoek’un spermatozoonu ilk kez mikroskop altında görüntülemesinden yaklaşık yüz yıl sonra, Lazzaro Spallanzani tarafından ilk kez bir köpekte gerçekleştirilen suni tohumlama uygulaması günümüze dek gelişimini sürdürmüştür. Canlıların kendine benzer özellikte bireyler meydana getirmesinde (Reprodüksiyon) önemli bir araç olan suni tohumlamanın, tarihsel süreci de merak uyandırıcı ve ilham vericidir. Bu derlemede, suni tohumlama ve ışığında gelişen biyoteknolojik uygulamaların tarihsel sürecine dair Türkçe ve yabancı kaynaklar incelenerek önemli dönüm noktalarına değinilmiştir.
人工授精是历史上最早的生殖生物技术应用。如今,它在奶牛育种的发展和人类体外受精研究的先驱中发挥着重要作用。辅助生殖技术导致了许多实践的出现,如生产性别决定的精液、预防交配传播的疾病、获得产量特性优良的动物,以及精液的冷冻、储存和销售,这已成为世界上的一个重要产业。在安东尼-范-列文虎克(Antonie van Leeuwenhoek)首次在显微镜下观察到精子一百年后,拉扎罗-斯帕兰扎尼(Lazzaro Spallanzani)首次在狗身上进行了人工授精,这一实践一直发展至今。人工授精是培育具有相似特征个体(繁殖)的重要工具,其历史进程也是引人入胜、鼓舞人心的。本综述研究了土耳其和国外有关人工授精历史进程和生物技术应用发展的资料,并提到了重要的里程碑。
{"title":"Suni tohumlamanın tarihsel gelişimi ve dönüm noktaları","authors":"Mine Herdoğan, Feyzanur Mart, Hasan Ali Çay, Durmuş Kahraman, M. Inanç, Şükrü Güngör, Ayhan Ata","doi":"10.33188/vetheder.1159178","DOIUrl":"https://doi.org/10.33188/vetheder.1159178","url":null,"abstract":"Suni tohumlama, tarihteki ilk reprodüktif biyoteknolojik uygulamadır. Günümüzde süt sığırcılığının gelişiminde üstlendiği rol ve insanlarda tüp bebek çalışmalarına öncülük etmesinden dolayı oldukça önemlidir. Yardımcı üreme teknikleri, cinsiyeti belirlenmiş sperma üretimi, çiftleşme ile bulaşan hastalıkların önüne geçilmesi, verim özellikleri yönünden üstün hayvanlar elde edilmesi ve dünyada büyük bir endüstriye dönüşmüş olan spermanın dondurularak saklanması ve satışı gibi birçok pratiğin ortaya çıkmasına yol açmıştır. Antonie van Leeuwenhoek’un spermatozoonu ilk kez mikroskop altında görüntülemesinden yaklaşık yüz yıl sonra, Lazzaro Spallanzani tarafından ilk kez bir köpekte gerçekleştirilen suni tohumlama uygulaması günümüze dek gelişimini sürdürmüştür. Canlıların kendine benzer özellikte bireyler meydana getirmesinde (Reprodüksiyon) önemli bir araç olan suni tohumlamanın, tarihsel süreci de merak uyandırıcı ve ilham vericidir. Bu derlemede, suni tohumlama ve ışığında gelişen biyoteknolojik uygulamaların tarihsel sürecine dair Türkçe ve yabancı kaynaklar incelenerek önemli dönüm noktalarına değinilmiştir.","PeriodicalId":103596,"journal":{"name":"Veteriner Hekimler Derneği Dergisi","volume":"14 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-12-27","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"129751862","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2022-12-21DOI: 10.33188/vetheder.1183380
Özge Özgenç, S. Sevin
The objective of this study is to determine the effects of bee venom on the proliferation capacity of mesenchymal stem cells and wound healing. For this purpose, mesenchymal stem cells were isolated from canine adipose tissue and bee venom samples were collected from Apis mellifera anatoliaca in Muğla provinces. Cell viability test was performed on mesenchymal stem cells exposed to different concentrations (50 ppm, 25 ppm, 12,5 ppm, 6,25 ppm, 3,125 ppm, and 1,56 ppm) of bee venom. And wound healing assay was performed on cells treated with the same doses and imaged every two hours for 16 hours. Even while we have a better understanding of the mechanisms of action of bee venom components, there are still many unsolved questions on the subject.
{"title":"Wound healing effects of bee venom on adipose tissue derived mesenchymal stem cells","authors":"Özge Özgenç, S. Sevin","doi":"10.33188/vetheder.1183380","DOIUrl":"https://doi.org/10.33188/vetheder.1183380","url":null,"abstract":"The objective of this study is to determine the effects of bee venom on the proliferation capacity of mesenchymal stem cells and wound healing. For this purpose, mesenchymal stem cells were isolated from canine adipose tissue and bee venom samples were collected from Apis mellifera anatoliaca in Muğla provinces. Cell viability test was performed on mesenchymal stem cells exposed to different concentrations (50 ppm, 25 ppm, 12,5 ppm, 6,25 ppm, 3,125 ppm, and 1,56 ppm) of bee venom. And wound healing assay was performed on cells treated with the same doses and imaged every two hours for 16 hours. Even while we have a better understanding of the mechanisms of action of bee venom components, there are still many unsolved questions on the subject.","PeriodicalId":103596,"journal":{"name":"Veteriner Hekimler Derneği Dergisi","volume":"2 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-12-21","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"133526744","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2022-12-05DOI: 10.33188/vetheder.1147187
Aytaç Ünsal Adaca
Veteriner hekimler için iletişim becerileri, en az klinik beceriler kadar önem taşımaktadır. Müfredata eklenecek iletişim becerileri dersleriyle öğrencilere bu becerilerin kazandırılabilmektedir. Uluslararası alanda tıp, hemşirelik, eczacılık ve veteriner hekimliğinde iletişim ve konsültasyon becerileri eğitimlerinde sıklıkla Calgary-Cambrigde Kılavuzlarından yararlanılmaktadır. Yapılan bu çalışma ile orijinali İngilizce olan bu kılavuzların Türkçeye uyarlanması ve gerek öğrencilerin gerekse veteriner hekimlerin bu kılavuzlarda yer alan bilgilere anadilde erişebilmesi hedeflenmiştir. Bu amaçla, orijinal kılavuzlar dört farklı kişi tarafından İngilizceden Türkçeye çevrilmiş, yedi farklı uzman tarafından dil bilgisi, anlaşılırlık, içerik açısından incelenmiş ve kültürel uyarlama yapılmıştır. Hazırlanan taslak, … Üniversitesi Veteriner Fakültesinde 2021-2022 Eğitim Öğretim Yılında öğrenim gören ve tesadüfi örnekleme yoluyla seçilen 10 gönüllü intörn veteriner hekim tarafından değerlendirilmiş, ardından dilbilgisi ve semantik değerlendirme için son kontrol amacıyla bir dil bilimciye başvurulmuştur. Medikal tercüme editörü olarak görev yapan dil bilimci, taslağın Türkçeden İngilizceye geri çevirisini yaparak iki metnin uyumunu değerlendirmiştir. 7 ana başlık, 19 alt başlık, 73 maddeye ek olarak üç diyagramdan oluşan kılavuzlar “Veteriner Hekimliğinde İletişim Becerileri İçin Calgary-Cambridge Kılavuzları” başlığıyla Türkçeleştirilmiştir. Yapılan çalışma sonucunda ana dilde erişime açılan bu kılavuzların, hasta sahibi ile iletişim sürecinde yalnızca öğrenciler için değil, aynı zamanda klinisyenler için de faydalı olacağı düşünülmektedir. Dahası fakültelerin klinik bilimlerinde görev yapan akademisyenler bu kılavuzlardan yararlandıkları takdirde, öğrencilerin lisans müfredatına ek olarak gizli müfredat aracılığıyla da iletişim becerilerini geliştirebileceği ileri sürülebilir.
{"title":"Veteriner hekimliğinde iletişim becerileri için Calgary-Cambridge Kılavuzlarının Türkçeye uyarlanması","authors":"Aytaç Ünsal Adaca","doi":"10.33188/vetheder.1147187","DOIUrl":"https://doi.org/10.33188/vetheder.1147187","url":null,"abstract":"Veteriner hekimler için iletişim becerileri, en az klinik beceriler kadar önem taşımaktadır. Müfredata eklenecek iletişim becerileri dersleriyle öğrencilere bu becerilerin kazandırılabilmektedir. Uluslararası alanda tıp, hemşirelik, eczacılık ve veteriner hekimliğinde iletişim ve konsültasyon becerileri eğitimlerinde sıklıkla Calgary-Cambrigde Kılavuzlarından yararlanılmaktadır. Yapılan bu çalışma ile orijinali İngilizce olan bu kılavuzların Türkçeye uyarlanması ve gerek öğrencilerin gerekse veteriner hekimlerin bu kılavuzlarda yer alan bilgilere anadilde erişebilmesi hedeflenmiştir. Bu amaçla, orijinal kılavuzlar dört farklı kişi tarafından İngilizceden Türkçeye çevrilmiş, yedi farklı uzman tarafından dil bilgisi, anlaşılırlık, içerik açısından incelenmiş ve kültürel uyarlama yapılmıştır. Hazırlanan taslak, … Üniversitesi Veteriner Fakültesinde 2021-2022 Eğitim Öğretim Yılında öğrenim gören ve tesadüfi örnekleme yoluyla seçilen 10 gönüllü intörn veteriner hekim tarafından değerlendirilmiş, ardından dilbilgisi ve semantik değerlendirme için son kontrol amacıyla bir dil bilimciye başvurulmuştur. Medikal tercüme editörü olarak görev yapan dil bilimci, taslağın Türkçeden İngilizceye geri çevirisini yaparak iki metnin uyumunu değerlendirmiştir. 7 ana başlık, 19 alt başlık, 73 maddeye ek olarak üç diyagramdan oluşan kılavuzlar “Veteriner Hekimliğinde İletişim Becerileri İçin Calgary-Cambridge Kılavuzları” başlığıyla Türkçeleştirilmiştir. Yapılan çalışma sonucunda ana dilde erişime açılan bu kılavuzların, hasta sahibi ile iletişim sürecinde yalnızca öğrenciler için değil, aynı zamanda klinisyenler için de faydalı olacağı düşünülmektedir. Dahası fakültelerin klinik bilimlerinde görev yapan akademisyenler bu kılavuzlardan yararlandıkları takdirde, öğrencilerin lisans müfredatına ek olarak gizli müfredat aracılığıyla da iletişim becerilerini geliştirebileceği ileri sürülebilir.","PeriodicalId":103596,"journal":{"name":"Veteriner Hekimler Derneği Dergisi","volume":"4 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-12-05","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"116776161","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2022-12-05DOI: 10.33188/vetheder.1183990
Yusuf Bi̇çer, Gonca Sönmez, Gamze Turkal, Tahir Yılmaz, Muhammed Hüdai Çulha, Gürkan Uçar
Süt ve süt ürünleri içerdikleri yüksek besin değeriyle günlük diyetin önemli bir parçasını oluşturmaktadır. Ancak bu önemli özelliklerinin yanı sıra en fazla hile yapılan gıdalar arasında yer almaktadır. Koyun-keçi sütü ve ürünlerine inek sütünün karıştırılması süt ve süt ürünlerinde en sık karşılaşılan hilelerin başında gelmektedir. Bu durum tüketicileri yalnız ekonomik kayba uğratmakla kalmamakta, aynı zamanda halk sağlığı sorunlarına da yol açabilmektedir. Bu çalışmada koyun ve keçi sütlerine farklı oranlarda karıştırılan inek sütü miktarının TaqMan Real-Time PCR ile tespit edilmesi amaçlanmıştır. Bu amaçla %1, %5, %10, %25, %75 ve %90 oranlarında keçi ve koyun sütlerine inek sütü karıştırılmıştır. Ayrıca saf inek sütünden elde edilen DNA sulandırılarak PCR işleminin duyarlılığı araştırılmıştır. Sonuç olarak koyun ve keçi sütlerine karıştırılan %1 inek sütü ve 0,003 ng DNA varlığı tespit edilmiştir. Araştırma sonucunda TaqMan Real-Time PCR’ın koyun ve keçi sütlerine karıştırılan düşük düzeydeki inek sütünün tespit edilmesinde güvenilir ve hassas bir yöntem olarak kullanılabileceği düşünülmektedir.
牛奶和乳制品营养价值高,是日常饮食的重要组成部分。然而,除了这些重要特点外,它也是最容易上当受骗的食品之一。将牛奶与绵羊-山羊奶及其制品混合是牛奶和乳制品中最常见的欺诈行为之一。这种情况不仅给消费者造成经济损失,还可能引发公共卫生问题。本研究旨在通过 TaqMan Real-Time PCR 检测不同比例的牛奶与绵羊奶和山羊奶的混合量。为此,在牛奶中混合了 1%、5%、10%、25%、25%、75% 和 90% 的山羊奶和绵羊奶。此外,还通过稀释从纯牛乳中获得的 DNA 来研究 PCR 过程的灵敏度。结果,检测到 1%的牛奶和 0.003 ng DNA 混入绵羊奶和山羊奶中。研究结果表明,TaqMan Real-Time PCR 是一种可靠而灵敏的方法,可用于检测绵羊奶和山羊奶中的低浓度牛奶掺假物。
{"title":"Koyun ve Keçi Sütlerinde İnek Sütünün TaqMan Real-Time PCR İle Tespit Edilmesi","authors":"Yusuf Bi̇çer, Gonca Sönmez, Gamze Turkal, Tahir Yılmaz, Muhammed Hüdai Çulha, Gürkan Uçar","doi":"10.33188/vetheder.1183990","DOIUrl":"https://doi.org/10.33188/vetheder.1183990","url":null,"abstract":"Süt ve süt ürünleri içerdikleri yüksek besin değeriyle günlük diyetin önemli bir parçasını oluşturmaktadır. Ancak bu önemli özelliklerinin yanı sıra en fazla hile yapılan gıdalar arasında yer almaktadır. Koyun-keçi sütü ve ürünlerine inek sütünün karıştırılması süt ve süt ürünlerinde en sık karşılaşılan hilelerin başında gelmektedir. Bu durum tüketicileri yalnız ekonomik kayba uğratmakla kalmamakta, aynı zamanda halk sağlığı sorunlarına da yol açabilmektedir. Bu çalışmada koyun ve keçi sütlerine farklı oranlarda karıştırılan inek sütü miktarının TaqMan Real-Time PCR ile tespit edilmesi amaçlanmıştır. Bu amaçla %1, %5, %10, %25, %75 ve %90 oranlarında keçi ve koyun sütlerine inek sütü karıştırılmıştır. Ayrıca saf inek sütünden elde edilen DNA sulandırılarak PCR işleminin duyarlılığı araştırılmıştır. Sonuç olarak koyun ve keçi sütlerine karıştırılan %1 inek sütü ve 0,003 ng DNA varlığı tespit edilmiştir. Araştırma sonucunda TaqMan Real-Time PCR’ın koyun ve keçi sütlerine karıştırılan düşük düzeydeki inek sütünün tespit edilmesinde güvenilir ve hassas bir yöntem olarak kullanılabileceği düşünülmektedir.","PeriodicalId":103596,"journal":{"name":"Veteriner Hekimler Derneği Dergisi","volume":"1 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-12-05","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"129334854","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2022-09-25DOI: 10.33188/vetheder.1130376
Cemil Kürekci, S. Şahin
Salmonella enterica subsp. enterica serovar Infantis (S. Infantis) izolatlarının tespiti ve küresel yayılımı Türkiye’de dahil olmak üzere bir çok ülkede kanatlı ve kanatlı et örneklerinde artan oranda rapor edilmektedir. Ayrıca, S. Infantis Avrupa Birliği ülkelerinde ve Türkiye’de insanda salmonelloza neden olan en yaygın serotiplerden birisidir, bu nedenle de insan sağlığı açısından risk teşkil etmektedir. Bu durum genellikle çeşitli antimikrobiyal direnç ve virulens genleri ile ilişkilendirilen pESI (∼280 kb) olarak adlandırılan büyük bir megaplazmidin varlığı ile açıklanmaktadır. S. Infantis izolatlarında çoklu ilaç direnci belirlenmiş olup bu da insanlarda vakaların tedavisi sorusunu gündeme getirmektedir. Dolayısıyla, bu derlemede yeni ortaya çıkan problem epidemiyolojik ve genomik açıdan değerlendirildi. Sonuç olarak, insan olgularındaki S. Infantis’in gerçek prevalansının tam olarak açıklığa kavuşturulması gerektiği söylenebilir. Türkiye’de S. Infantis’in insanlara bulaşma yolunu araştıran herhangi bir çalışma olmamasına rağmen, asıl bulaşma kaynağının tavuk eti tüketimi olduğuna inanılmaktadır. Bu yüzden, insan ve hayvan kökenli izolatlarda tüm genom analizi yapılması ile S. Infantis epidemiyolojisinin anlaşılmasına katkı sağlayacaktır. Sonuçta, S. Infantis’in kanatlı hayvanların bağırsaklarında taşınmasını kontrol etmek için yeni politikalar başlatılabilir.
{"title":"Salmonella Infantis","authors":"Cemil Kürekci, S. Şahin","doi":"10.33188/vetheder.1130376","DOIUrl":"https://doi.org/10.33188/vetheder.1130376","url":null,"abstract":"Salmonella enterica subsp. enterica serovar Infantis (S. Infantis) izolatlarının tespiti ve küresel yayılımı Türkiye’de dahil olmak üzere bir çok ülkede kanatlı ve kanatlı et örneklerinde artan oranda rapor edilmektedir. Ayrıca, S. Infantis Avrupa Birliği ülkelerinde ve Türkiye’de insanda salmonelloza neden olan en yaygın serotiplerden birisidir, bu nedenle de insan sağlığı açısından risk teşkil etmektedir. Bu durum genellikle çeşitli antimikrobiyal direnç ve virulens genleri ile ilişkilendirilen pESI (∼280 kb) olarak adlandırılan büyük bir megaplazmidin varlığı ile açıklanmaktadır. S. Infantis izolatlarında çoklu ilaç direnci belirlenmiş olup bu da insanlarda vakaların tedavisi sorusunu gündeme getirmektedir. Dolayısıyla, bu derlemede yeni ortaya çıkan problem epidemiyolojik ve genomik açıdan değerlendirildi. Sonuç olarak, insan olgularındaki S. Infantis’in gerçek prevalansının tam olarak açıklığa kavuşturulması gerektiği söylenebilir. Türkiye’de S. Infantis’in insanlara bulaşma yolunu araştıran herhangi bir çalışma olmamasına rağmen, asıl bulaşma kaynağının tavuk eti tüketimi olduğuna inanılmaktadır. Bu yüzden, insan ve hayvan kökenli izolatlarda tüm genom analizi yapılması ile S. Infantis epidemiyolojisinin anlaşılmasına katkı sağlayacaktır. Sonuçta, S. Infantis’in kanatlı hayvanların bağırsaklarında taşınmasını kontrol etmek için yeni politikalar başlatılabilir.","PeriodicalId":103596,"journal":{"name":"Veteriner Hekimler Derneği Dergisi","volume":"71 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-09-25","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"122606056","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2022-09-19DOI: 10.33188/vetheder.1125196
Özlem VAROL AVCILAR, Yahya Faruk Karataş, E. Yılmaz
Bu çalışmada Beslenme ve Diyetetik Bölümü öğrencilerinin yumurtanın tüketim durumunun ve tercihlerinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Çalışma eğitimine devam eden 181 kız ve 15 erkek öğrencinin katılımıyla gerçekleştirilmiştir. Hazırlanan anket formunda öğrencilerin sosyodemografik özellikleri ile yumurta tüketim durumu ve tercihleri ile ilgili sorulara yer verilmiştir. Çalışmada yumurta tüketen öğrencilerin oranının %90.8 olduğu tespit edilmiştir. Öğrencilerin özellikle yumurtayı sabah öğünlerinde (%94.4) tükettikleri ve daha çok haşlanmış ve omlet olarak tercih ettikleri belirlenmiştir. Yumurta satın alırken kabuk renginin çoğunlukla önemsenmediği, yumurta sarısının ise daha çok koyu sarı olarak tercih gördüğü belirlenmiştir. Yumurta ambalajının çoğunlukla kapalı karton viyol olması istendiği ve 30’lu paket sunumun tercih edildiği görülmüştür. Yumurta satın alırken organik yumurta tercihinin daha yüksek olduğu ve bu yumurtaların güvenli, sağlıklı ve doğal-ekolojik olarak algılandığı tespit edilmiştir. Öğrencilerin satışa sunulan yumurtaların tüy, kalıntı gibi unsurları içermesini pazarlama stratejisi olarak algıladıkları ve bunun satışı olumsuz etkilediği düşüncesine sahip oldukları belirlenmiştir. Gençlerde sağlıklı ve dengeli beslenmenin en önemli kaynaklarından biri olan yumurtanın tüketim durumunun ve tercihlerinin belirlenmesi gelecekte konu ile ilgili üretimden sofraya gelene kadarki süreçte yapılacak çalışmalara yol gösterici olacaktır.
{"title":"Üniversite öğrencilerinde yumurta tüketim durumu ve tercihlerinin belirlenmesi","authors":"Özlem VAROL AVCILAR, Yahya Faruk Karataş, E. Yılmaz","doi":"10.33188/vetheder.1125196","DOIUrl":"https://doi.org/10.33188/vetheder.1125196","url":null,"abstract":"Bu çalışmada Beslenme ve Diyetetik Bölümü öğrencilerinin yumurtanın tüketim durumunun ve tercihlerinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Çalışma eğitimine devam eden 181 kız ve 15 erkek öğrencinin katılımıyla gerçekleştirilmiştir. Hazırlanan anket formunda öğrencilerin sosyodemografik özellikleri ile yumurta tüketim durumu ve tercihleri ile ilgili sorulara yer verilmiştir. Çalışmada yumurta tüketen öğrencilerin oranının %90.8 olduğu tespit edilmiştir. Öğrencilerin özellikle yumurtayı sabah öğünlerinde (%94.4) tükettikleri ve daha çok haşlanmış ve omlet olarak tercih ettikleri belirlenmiştir. Yumurta satın alırken kabuk renginin çoğunlukla önemsenmediği, yumurta sarısının ise daha çok koyu sarı olarak tercih gördüğü belirlenmiştir. Yumurta ambalajının çoğunlukla kapalı karton viyol olması istendiği ve 30’lu paket sunumun tercih edildiği görülmüştür. Yumurta satın alırken organik yumurta tercihinin daha yüksek olduğu ve bu yumurtaların güvenli, sağlıklı ve doğal-ekolojik olarak algılandığı tespit edilmiştir. Öğrencilerin satışa sunulan yumurtaların tüy, kalıntı gibi unsurları içermesini pazarlama stratejisi olarak algıladıkları ve bunun satışı olumsuz etkilediği düşüncesine sahip oldukları belirlenmiştir. Gençlerde sağlıklı ve dengeli beslenmenin en önemli kaynaklarından biri olan yumurtanın tüketim durumunun ve tercihlerinin belirlenmesi gelecekte konu ile ilgili üretimden sofraya gelene kadarki süreçte yapılacak çalışmalara yol gösterici olacaktır.","PeriodicalId":103596,"journal":{"name":"Veteriner Hekimler Derneği Dergisi","volume":"52 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-09-19","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"126332748","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2022-08-29DOI: 10.33188/vetheder.1100056
Rüştü Karataş, Sena Erkinay
Sticker sarkomu veya Sticker tümörü, bulaşıcı lenfosarkom, bulaşıcı granulom olarak da bilinen Transmissible Veneral Tümör (TVT), kalabalık ve serbest halde yaşayan özellikle kısırlaştırılmamış köpeklerde yaygın olarak görülen benign reticuloendotelial tümördür. Dünyanın her yerinde görülen bu hastalık çiftleşme ile bulaştığından Transmissible Veneral Tümör adını almıştır. Tümör sadece çiftleşme ile değil, lezyonların kaşınması, koklanması, yalanması, ısırılması gibi temaslarla da bulaşabilir. 2yaşında kısırlaştırılmamış, dişi, Husky ırkı sokak köpeği vaginal akıntı şikayeti ile barınağımıza getirildi. Fiziksel muayene, tam kan sayımı ve sitolojik muayenenin ardından TVT tanısı konuldu. En yaygın kullanılan antineoplastik ajan Vincristine sülfat ile uygun tedavi protokolü oluşturuldu. Tedavi süreci fiziksel muayene, hemogram değerleri ve sitolojik muayeneler ile takip edildi. Hastanın diğer hayvanlarla teması olmayacak şekilde barınak düzenlendi ve bulaş riski ortadan kaldırıldı. Hayvanların birbiriyle sürekli temas halinde olduğu barınak koşullarında doğru tanı ve tedavi yöntemi ile hızlı bir şekilde başarıya ulaşıldığı için hastamızın vaka raporu olması amaçlanmıştır.
{"title":"Vaginal ülser odakları ile karakterize TVT olgusunda hematolojik değişimlerin incelenmesi","authors":"Rüştü Karataş, Sena Erkinay","doi":"10.33188/vetheder.1100056","DOIUrl":"https://doi.org/10.33188/vetheder.1100056","url":null,"abstract":"Sticker sarkomu veya Sticker tümörü, bulaşıcı lenfosarkom, bulaşıcı granulom olarak da bilinen Transmissible Veneral Tümör (TVT), kalabalık ve serbest halde yaşayan özellikle kısırlaştırılmamış köpeklerde yaygın olarak görülen benign reticuloendotelial tümördür. Dünyanın her yerinde görülen bu hastalık çiftleşme ile bulaştığından Transmissible Veneral Tümör adını almıştır. Tümör sadece çiftleşme ile değil, lezyonların kaşınması, koklanması, yalanması, ısırılması gibi temaslarla da bulaşabilir. 2yaşında kısırlaştırılmamış, dişi, Husky ırkı sokak köpeği vaginal akıntı şikayeti ile barınağımıza getirildi. Fiziksel muayene, tam kan sayımı ve sitolojik muayenenin ardından TVT tanısı konuldu. En yaygın kullanılan antineoplastik ajan Vincristine sülfat ile uygun tedavi protokolü oluşturuldu. Tedavi süreci fiziksel muayene, hemogram değerleri ve sitolojik muayeneler ile takip edildi. Hastanın diğer hayvanlarla teması olmayacak şekilde barınak düzenlendi ve bulaş riski ortadan kaldırıldı. Hayvanların birbiriyle sürekli temas halinde olduğu barınak koşullarında doğru tanı ve tedavi yöntemi ile hızlı bir şekilde başarıya ulaşıldığı için hastamızın vaka raporu olması amaçlanmıştır.","PeriodicalId":103596,"journal":{"name":"Veteriner Hekimler Derneği Dergisi","volume":"54 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-08-29","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"129189999","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}