Pub Date : 2023-09-15DOI: 10.16953/deusosbil.1298211
İlkay GÜLERYÜZ, Lütfi SÜRÜCÜ
İşletmelerin etkinliğini artırarak daha iyi bir işleyişe sahip olmaları için liderlik yaklaşımlarını yerinde ve hedefe yönelik kullanmaları önem taşımaktadır. Bu araştırma, kapsayıcı liderliğin çalışanların proaktif davranışlarına ve psikolojik açıdan güvenli hissetmelerine olan etkisine odaklanmaktadır. Bu maksatla kapsayıcı lider, proaktif davranış ve psikolojik güvenlik değişkenlerini içeren bir model önerilmiştir. Bu modelin test edilmesi için de İstanbul ve Ankara illerinde çeşitli sektörlerde faaliyet gösteren çalışanlardan anket aracılığıyla veriler toplanmıştır (N=381). Elde edilen veriler, SPSS- 27 ve AMOS-22 yazılımları kullanılarak analiz edilmiştir. Analizler sonucunda, kapsayıcı liderliğin hem proaktif davranışlar hem de psikolojik güvelik üzerinde ayrı ayrı anlamlı ve pozitif yönlü bir etkisinin olduğu ortaya konulmuştur. Ayrıca literatürde daha önce ele alınmamış olan, psikolojik güvenliğin, kapsayıcı liderliğin proaktif davranışlara etkisindeki aracı rolü de test edilmiş olup, aracı (mediate) rolün olduğu gözlemlenmiştir. Böylece önerilen model literatürde özgün bir konuma gelmektedir. Analizler sonucunda elde edilen bulgular, kapsayıcı liderliğin başta proaktif davranışlar olmak üzere etkilediği örgütsel davranış başlıklarını zenginleştirmektedir. Ayrıca bu bulguların hem akademik literatüre hem de işletme yöneticilerine uygulamalar esnasında katkı sağlayacağı değerlendirilmektedir.
{"title":"INCLUSIVE LEADERSHIP AND PROACTIVE BEHAVIORS: THE ROLE OF PSYCHOLOGICAL SAFETY","authors":"İlkay GÜLERYÜZ, Lütfi SÜRÜCÜ","doi":"10.16953/deusosbil.1298211","DOIUrl":"https://doi.org/10.16953/deusosbil.1298211","url":null,"abstract":"İşletmelerin etkinliğini artırarak daha iyi bir işleyişe sahip olmaları için liderlik yaklaşımlarını yerinde ve hedefe yönelik kullanmaları önem taşımaktadır. Bu araştırma, kapsayıcı liderliğin çalışanların proaktif davranışlarına ve psikolojik açıdan güvenli hissetmelerine olan etkisine odaklanmaktadır. Bu maksatla kapsayıcı lider, proaktif davranış ve psikolojik güvenlik değişkenlerini içeren bir model önerilmiştir. Bu modelin test edilmesi için de İstanbul ve Ankara illerinde çeşitli sektörlerde faaliyet gösteren çalışanlardan anket aracılığıyla veriler toplanmıştır (N=381). Elde edilen veriler, SPSS- 27 ve AMOS-22 yazılımları kullanılarak analiz edilmiştir. Analizler sonucunda, kapsayıcı liderliğin hem proaktif davranışlar hem de psikolojik güvelik üzerinde ayrı ayrı anlamlı ve pozitif yönlü bir etkisinin olduğu ortaya konulmuştur. Ayrıca literatürde daha önce ele alınmamış olan, psikolojik güvenliğin, kapsayıcı liderliğin proaktif davranışlara etkisindeki aracı rolü de test edilmiş olup, aracı (mediate) rolün olduğu gözlemlenmiştir. Böylece önerilen model literatürde özgün bir konuma gelmektedir. Analizler sonucunda elde edilen bulgular, kapsayıcı liderliğin başta proaktif davranışlar olmak üzere etkilediği örgütsel davranış başlıklarını zenginleştirmektedir. Ayrıca bu bulguların hem akademik literatüre hem de işletme yöneticilerine uygulamalar esnasında katkı sağlayacağı değerlendirilmektedir.","PeriodicalId":30201,"journal":{"name":"Dokuz Eylul Universitesi Sosyal Bilimler Enstitusu Dergisi","volume":"184 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-09-15","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"135354820","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-09-15DOI: 10.16953/deusosbil.1271695
Mustafa Alper AÇIKKAPI, Adem TÜZEMEN
Bu çalışmada, plastik bazlı endüstriyel tüketim malzemelerinin imalatını gerçekleştiren bir işletmenin mevcut tesis yerleşim düzeninin yeniden tasarlanması suretiyle, işletmede üretilen 4 farklı ürünün üretilmesi sürecinde, streç film üretiminde oluşan toplam taşıma mesafesinin azaltılması ve buna bağlı olarak da taşıma sürelerinin iyileştirilmesi amaçlanmıştır. Bu bağlamda; çalışmanın birinci bölümü olan Giriş başlığında tesis yerleşim tasarımı kavramı hakkında genel bilgilere yer verilmiş, konuya ilişkin literatürde yer alan muhtelif çalışmalar izah edilmiş ve akabinde tesisin mevcut yerleşim planı aktarılmıştır. Çalışmanın ikinci bölümünde işletmede üretilen streç film ürününün iş akış şemasına yer verilerek her bir iş istasyonu arasında oluşan taşıma mesafeleri ve taşıma süreleri sunulmuştur. Çalışmanın üçüncü bölümünde işletmenin mevcut tesis yerleşim düzeninin ARENA programı ile simülasyonu izah edilmiştir. Çalışmanın dördüncü bölümünde, işletmenin mevcut tesis yerleşimine alternatif olarak deneme-yanılma yöntemi aracılığıyla 3 farklı senaryo oluşturulmuş, bu senaryolara göre oluşan taşıma mesafeleri ve simüle edilmiş taşıma süreleri bağlamında en fazla iyileştirmenin sağlandığı alternatif çözüm tespit edilmiştir. Çalışmanın Sonuç bölümünde ise, çalışmada elde edilen sonuçlar irdelenmiştir.
{"title":"PLASTİK BAZLI ENDÜSTRİYEL ÜRÜN ÜRETİMİNE YÖNELİK TESİS YERLEŞİMİNİN YENİDEN TASARLANMASI ÜZERİNE BİR SİMÜLASYON ÇALIŞMASI","authors":"Mustafa Alper AÇIKKAPI, Adem TÜZEMEN","doi":"10.16953/deusosbil.1271695","DOIUrl":"https://doi.org/10.16953/deusosbil.1271695","url":null,"abstract":"Bu çalışmada, plastik bazlı endüstriyel tüketim malzemelerinin imalatını gerçekleştiren bir işletmenin mevcut tesis yerleşim düzeninin yeniden tasarlanması suretiyle, işletmede üretilen 4 farklı ürünün üretilmesi sürecinde, streç film üretiminde oluşan toplam taşıma mesafesinin azaltılması ve buna bağlı olarak da taşıma sürelerinin iyileştirilmesi amaçlanmıştır. Bu bağlamda; çalışmanın birinci bölümü olan Giriş başlığında tesis yerleşim tasarımı kavramı hakkında genel bilgilere yer verilmiş, konuya ilişkin literatürde yer alan muhtelif çalışmalar izah edilmiş ve akabinde tesisin mevcut yerleşim planı aktarılmıştır. Çalışmanın ikinci bölümünde işletmede üretilen streç film ürününün iş akış şemasına yer verilerek her bir iş istasyonu arasında oluşan taşıma mesafeleri ve taşıma süreleri sunulmuştur. Çalışmanın üçüncü bölümünde işletmenin mevcut tesis yerleşim düzeninin ARENA programı ile simülasyonu izah edilmiştir. Çalışmanın dördüncü bölümünde, işletmenin mevcut tesis yerleşimine alternatif olarak deneme-yanılma yöntemi aracılığıyla 3 farklı senaryo oluşturulmuş, bu senaryolara göre oluşan taşıma mesafeleri ve simüle edilmiş taşıma süreleri bağlamında en fazla iyileştirmenin sağlandığı alternatif çözüm tespit edilmiştir. Çalışmanın Sonuç bölümünde ise, çalışmada elde edilen sonuçlar irdelenmiştir.","PeriodicalId":30201,"journal":{"name":"Dokuz Eylul Universitesi Sosyal Bilimler Enstitusu Dergisi","volume":"53 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-09-15","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"135355139","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Arrogant behaviors negatively affect relations and communication within the organization. The primary purpose of the research is to determine the effects of colleague arrogance on collaboration, organizational gossip, and emotional exhaustion. Quantitative research method was adopted. Within the scope of the research, a questionnaire form was prepared on an online platform and applied between 16 January-10 February 2023. The questionnaire was sent to the academicians via e-mail, and 391 academicians participated. Looking at the results of the regression analysis, the perception of colleague arrogance has a negative and significant effect on the collaboration of academicians. The perception of colleague arrogance positively and significantly affects the emotional exhaustion of academicians. When we look at another finding, colleague arrogance positively and significantly affects negative work gossip. At the same time, the perception of colleague arrogance does not have a significant effect on positive work gossip. In conclusion, we think this research has brought a different and vital perspective to the perception of colleague arrogance. In organizational arrogance research, the importance of investigating the emotions and behaviors that occur in individuals has been put forward first.
{"title":"Örgütsel kibirlilik algısının örgüt içi duygu ve davranışlara etkisi","authors":"Emre YAŞAR, Harun Reşit GÜNDOĞAN, Bilal Nadir ALKAN, Nesrin AYDIN ALAKUŞ","doi":"10.16953/deusosbil.1259867","DOIUrl":"https://doi.org/10.16953/deusosbil.1259867","url":null,"abstract":"Arrogant behaviors negatively affect relations and communication within the organization. The primary purpose of the research is to determine the effects of colleague arrogance on collaboration, organizational gossip, and emotional exhaustion. Quantitative research method was adopted. Within the scope of the research, a questionnaire form was prepared on an online platform and applied between 16 January-10 February 2023. The questionnaire was sent to the academicians via e-mail, and 391 academicians participated. Looking at the results of the regression analysis, the perception of colleague arrogance has a negative and significant effect on the collaboration of academicians. The perception of colleague arrogance positively and significantly affects the emotional exhaustion of academicians. When we look at another finding, colleague arrogance positively and significantly affects negative work gossip. At the same time, the perception of colleague arrogance does not have a significant effect on positive work gossip. In conclusion, we think this research has brought a different and vital perspective to the perception of colleague arrogance. In organizational arrogance research, the importance of investigating the emotions and behaviors that occur in individuals has been put forward first.","PeriodicalId":30201,"journal":{"name":"Dokuz Eylul Universitesi Sosyal Bilimler Enstitusu Dergisi","volume":"355 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-09-15","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"135354817","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-09-15DOI: 10.16953/deusosbil.1280693
Berfin YORGUN, Nur ÇELİK İLAL, Uğur ÇALIŞKAN, Hivda ULUSOY
Son zamanlarda, mobil uygulamalar, diğer alanlarda olduğu gibi turizmde de ürün ve hizmetlerin geliştirilmesinde önemli bir araç haline gelmekte ve mobil uygulamalara yönelik yapılan çalışma sayısı artmaktadır. Özellikle Covid 19 salgınından sonra yoğun bir talep gören kamp ve karavan turizmi, değişen tüketici tercihlerine de farklı bir deneyim sunmaktadır. Gelişen bir pazar olan kamp karavan turizminin dijitalleşmesi ise pazarın sürdürülebilirliği ve tüketici taleplerine karşılık vermesi açısından faydalı olacaktır. Bu çalışma, Türkiye’deki kamp karavan turizmi mobil uygulamalarının mevcut durumunu ve ziyaretçilerin mobil uygulamalardan beklentilerini ortaya koymayı amaçlamaktadır. Öncelikle kamp karavan mobil uygulamalarına yönelik kullanıcı yorumları incelenmiş, sonrasında kamp karavan tesislerinde konaklayan 21 ziyaretçi ile görüşmeler gerçekleştirilmiştir. Çalışma sonuçları, kamp ve karavan turizmine yönelik mobil uygulamaların içerik bakımından ziyaretçiler için yerel halk ve çevreyi de gözeterek kriterler çerçevesinde geliştirilmesi gerektiğini ortaya koymaktadır. Genel olarak sonuçlar hem bu alanda çalışan araştırmacılara hem de mobil uygulama tasarımcılarına yönelik öneriler sunmaktadır.
{"title":"OPINIONS ON CAMP CARAVAN TOURISM MOBILE APPLICATIONS","authors":"Berfin YORGUN, Nur ÇELİK İLAL, Uğur ÇALIŞKAN, Hivda ULUSOY","doi":"10.16953/deusosbil.1280693","DOIUrl":"https://doi.org/10.16953/deusosbil.1280693","url":null,"abstract":"Son zamanlarda, mobil uygulamalar, diğer alanlarda olduğu gibi turizmde de ürün ve hizmetlerin geliştirilmesinde önemli bir araç haline gelmekte ve mobil uygulamalara yönelik yapılan çalışma sayısı artmaktadır. Özellikle Covid 19 salgınından sonra yoğun bir talep gören kamp ve karavan turizmi, değişen tüketici tercihlerine de farklı bir deneyim sunmaktadır. Gelişen bir pazar olan kamp karavan turizminin dijitalleşmesi ise pazarın sürdürülebilirliği ve tüketici taleplerine karşılık vermesi açısından faydalı olacaktır. Bu çalışma, Türkiye’deki kamp karavan turizmi mobil uygulamalarının mevcut durumunu ve ziyaretçilerin mobil uygulamalardan beklentilerini ortaya koymayı amaçlamaktadır. Öncelikle kamp karavan mobil uygulamalarına yönelik kullanıcı yorumları incelenmiş, sonrasında kamp karavan tesislerinde konaklayan 21 ziyaretçi ile görüşmeler gerçekleştirilmiştir. Çalışma sonuçları, kamp ve karavan turizmine yönelik mobil uygulamaların içerik bakımından ziyaretçiler için yerel halk ve çevreyi de gözeterek kriterler çerçevesinde geliştirilmesi gerektiğini ortaya koymaktadır. Genel olarak sonuçlar hem bu alanda çalışan araştırmacılara hem de mobil uygulama tasarımcılarına yönelik öneriler sunmaktadır.","PeriodicalId":30201,"journal":{"name":"Dokuz Eylul Universitesi Sosyal Bilimler Enstitusu Dergisi","volume":"47 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-09-15","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"135354811","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-09-15DOI: 10.16953/deusosbil.1287937
Şahabettin MUTLU, Yavuz KOŞAN
Karar verme stilleri ile ilgili literatürde farklı kategorilendirmeler bulunmaktadır. Bu durum karar verme stillerinin diğer değişkenlerle ilişkilerinde karmaşık sonuçlara yol açmaktadır. Özellikle karar verme stillerinin şekillendiği aile ortamında bu stillerin anne baba tutumları ile ilişkileri yeterince açığa çıkarılmamıştır. Mevcut çalışmada bu iki değişken arasındaki karmaşık ilişkileri açığa çıkarmak için çok değişkenli ilişkileri açığa çıkarmada kullanılan Kanonik Korelasyon Analizi kullanılmıştır. Bu doğrultuda çeşitli üniversitelerden uygun örnekleme yöntemi ile 378 (302 kadın ve 76 erkek) katılımcıdan veri toplanmıştır. Toplanan veriler, Kanonik Korelasyon Analizi ile analiz edilmiştir. Kanonik Korelasyon analizi sonucunda, algılanan anne baba tutumu ve karar verme stilleri veri setlerinin % 8.1’lik bir varyansı paylaştıkları belirlenmiştir. Araştırmada ayrıca karar verme stilleri veri setinin % 40’ının kendi alt boyutları, %3’ünün ise anne baba tutumları alt boyutları tarafından açıklandığı; anne baba tutumları veri setinin ise % 67’sinin kendi alt boyutları, % 6’sının da karar verme stilleri alt boyutları tarafından açıklandığı bulgulanmıştır. Bu bulgular neticesinde anne baba tutumları ile karar verme stilleri arasında çok değişkenli yaklaşımın, basit korelasyondan daha fazla açıklayıcı bir güce sahip olduğu, bu iki değişken kümesi arasındaki doğrudan ilişkilerin zayıf olduğu ve dolaylı ilişkilerin araştırılması gerektiği sonuçlarına ulaşılmıştır.
{"title":"ALGILANAN ANNE BABA TUTUMLARI İLE KARAR VERME STİLLERİ ARASINDAKİ İLİŞKİLERİN KANONİK KORELASYON ANALİZİ İLE İNCELENMESİ","authors":"Şahabettin MUTLU, Yavuz KOŞAN","doi":"10.16953/deusosbil.1287937","DOIUrl":"https://doi.org/10.16953/deusosbil.1287937","url":null,"abstract":"Karar verme stilleri ile ilgili literatürde farklı kategorilendirmeler bulunmaktadır. Bu durum karar verme stillerinin diğer değişkenlerle ilişkilerinde karmaşık sonuçlara yol açmaktadır. Özellikle karar verme stillerinin şekillendiği aile ortamında bu stillerin anne baba tutumları ile ilişkileri yeterince açığa çıkarılmamıştır. Mevcut çalışmada bu iki değişken arasındaki karmaşık ilişkileri açığa çıkarmak için çok değişkenli ilişkileri açığa çıkarmada kullanılan Kanonik Korelasyon Analizi kullanılmıştır. Bu doğrultuda çeşitli üniversitelerden uygun örnekleme yöntemi ile 378 (302 kadın ve 76 erkek) katılımcıdan veri toplanmıştır. Toplanan veriler, Kanonik Korelasyon Analizi ile analiz edilmiştir. Kanonik Korelasyon analizi sonucunda, algılanan anne baba tutumu ve karar verme stilleri veri setlerinin % 8.1’lik bir varyansı paylaştıkları belirlenmiştir. Araştırmada ayrıca karar verme stilleri veri setinin % 40’ının kendi alt boyutları, %3’ünün ise anne baba tutumları alt boyutları tarafından açıklandığı; anne baba tutumları veri setinin ise % 67’sinin kendi alt boyutları, % 6’sının da karar verme stilleri alt boyutları tarafından açıklandığı bulgulanmıştır. Bu bulgular neticesinde anne baba tutumları ile karar verme stilleri arasında çok değişkenli yaklaşımın, basit korelasyondan daha fazla açıklayıcı bir güce sahip olduğu, bu iki değişken kümesi arasındaki doğrudan ilişkilerin zayıf olduğu ve dolaylı ilişkilerin araştırılması gerektiği sonuçlarına ulaşılmıştır.","PeriodicalId":30201,"journal":{"name":"Dokuz Eylul Universitesi Sosyal Bilimler Enstitusu Dergisi","volume":"8 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-09-15","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"135354812","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-09-15DOI: 10.16953/deusosbil.1282604
Melek SEVER, Fatima Zehra ALLAHVERDİ
Çocukluk döneminde yaşanan duygusal, fiziksel, cinsel ve ekonomik istismar kişiyi ruhsal yönde olumsuz olarak etkilemektedir. Bu istismarları yaşayan kişiler birden fazla psikopatolojiyi aynı anda geliştirebilirken bu kişilerde en sık rastlanan psikopatoloji Travma Sonrası Stres Bozukluğu (TSSB)’dur. Özellikle fiziksel ve cinsel istismar yaşayan çocukların bu bozukluğu geliştirme riski daha yüksektir. Bu çalışmanın amacı çocukluk döneminde maruz kalınan istismardan dolayı TSSB geliştiren bireyler için etkili, kanıtlanmış, güncel psikolojik tedavileri araştırmaktır. Cinsel istismardan dolayı TSSB geliştiren bireyler için kanıtlanmış müdahale teknikleri: Travma Odaklı Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT), Diyalektik Davranış Terapi (DDT), Duygu ve Kişilerarası İlişkiyi Düzenleme Becerisi Eğitimi (STAIR), Travma için Duygu Odaklı Terapi (DOT), Göz Hareketleriyle Duyarsızlaştırma ve Yeniden İşlemleme (EMDR), Yeniden Senaryolaştırma (Imagery Rescripting, IR)’dır.
{"title":"Çocukluk Döneminde Maruz Kalınan İstismar Nedeniyle Travma Sonrası Stres Bozukluğu Yaşayan Bireylere Özgü Etkili Psikolojik Tedaviler","authors":"Melek SEVER, Fatima Zehra ALLAHVERDİ","doi":"10.16953/deusosbil.1282604","DOIUrl":"https://doi.org/10.16953/deusosbil.1282604","url":null,"abstract":"Çocukluk döneminde yaşanan duygusal, fiziksel, cinsel ve ekonomik istismar kişiyi ruhsal yönde olumsuz olarak etkilemektedir. Bu istismarları yaşayan kişiler birden fazla psikopatolojiyi aynı anda geliştirebilirken bu kişilerde en sık rastlanan psikopatoloji Travma Sonrası Stres Bozukluğu (TSSB)’dur. Özellikle fiziksel ve cinsel istismar yaşayan çocukların bu bozukluğu geliştirme riski daha yüksektir. Bu çalışmanın amacı çocukluk döneminde maruz kalınan istismardan dolayı TSSB geliştiren bireyler için etkili, kanıtlanmış, güncel psikolojik tedavileri araştırmaktır. Cinsel istismardan dolayı TSSB geliştiren bireyler için kanıtlanmış müdahale teknikleri: Travma Odaklı Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT), Diyalektik Davranış Terapi (DDT), Duygu ve Kişilerarası İlişkiyi Düzenleme Becerisi Eğitimi (STAIR), Travma için Duygu Odaklı Terapi (DOT), Göz Hareketleriyle Duyarsızlaştırma ve Yeniden İşlemleme (EMDR), Yeniden Senaryolaştırma (Imagery Rescripting, IR)’dır.","PeriodicalId":30201,"journal":{"name":"Dokuz Eylul Universitesi Sosyal Bilimler Enstitusu Dergisi","volume":"14 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-09-15","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"135354815","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-09-15DOI: 10.16953/deusosbil.1317368
Asiye Ayben ÇELİK
İçinde yaşadığımız çağda iklim krizi, açlık, cinsiyet eşitsizlikleri, çevre kirliliği, gıda israfı gibi küresel sorunların varlığı, sadece hükümetlerin değil, girişimcilerin de sosyal fayda yaratma motivasyonu ile aksiyon aldıkları bir çevre yaratmıştır. Bu çevrede toplumsal fayda yaratma önceliğiyle kurulan sosyal girişimler, sürdürülebilir bir iş modeli kapsamında sosyal sorunlar için çözüm üreten değer önerileriyle hizmet vermektedir. Misyon odaklı bu girişimler, ölçülebilir sosyal etkiyi amaçlamakta, elde ettikleri gelir ile sürdürülebilirliği sağlarken kârlarını tekrar yatırıma döndürmektedirler. Bu çalışma ile Türkiye’deki girişimcilik ekosistemi içinde doğmuş, sürdürülebilir kalkınma amaçlarından öncelikli olarak Sorumlu Üretim ve Tüketim’e odaklanarak gıda israfına yönelik değer önerisi yaratan Fazla Gıda A.Ş., iş fikrinin doğuşu ve doğrulanması süreci, iş modeli, büyüme sürecinde ekosistem içinde yararlandığı finansman kaynakları, bir sosyal girişim olarak inovatif yönü, etki odaklı oluşu ve sürdürülebilir kalkınmaya katkısı örnek olay kapsamında incelenmektedir. Böylece çalışma ile sosyal girişimci adaylarına iş fikrinin doğuşundan ticarileşmesine deneyimleyecekleri süreçleri görmeleri ve girişimcilik ekosisteminde faydalanabilecekleri araçları tanımaları hususunda panoramik bir görünüm sunarak alana katkı sağlamak amaçlanmaktadır. Bu yönüyle özgün olan çalışmada, Fazla Gıda A.Ş.’nin, sosyal inovasyonu gerçekleştirmede sunduğu değer önerisi, hedef müşteri segmentlerine uygun yenilikçi çözümleri, iş ve gelir modelleri, kullandığı kanallar, büyüme sürecinde aldığı yerli ve yabancı yatırımlar, girişimcilik ekosisteminde girdiği yarışmalar, hızlandırma programları ve kazandığı ödüller ve son olarak etki odaklı bir sosyal girişim olarak benimsediği sürdürülebilir kalkınma amaçları irdelenmektedir.
在我们生活的时代,气候危机、饥饿、性别不平等、环境污染、食物浪费等全球性问题的存在创造了一种环境,在这种环境中,不仅政府,而且企业家也以创造社会效益为动机采取行动。在这种环境下,以创造社会效益为优先事项的社会企业在可持续商业模式的范围内,以解决社会问题为价值主张。这些以使命为导向的举措旨在产生可衡量的社会影响,确保其创收的可持续性,并将利润再投资。Fazla Gıda A.Ş.公司诞生于土耳其的创业生态系统,通过将负责任的生产和消费作为可持续发展目标中的一个优先事项,为食物浪费创造了价值主张,本研究在案例研究的范围内,从商业理念的诞生和验证过程、商业模式、成长过程中受益于生态系统的资金来源、作为社会企业的创新方面、影响导向以及对可持续发展的贡献等方面,对该公司进行了研究。因此,本研究旨在为社会企业家候选人提供一个全景视角,让他们了解从商业理念诞生到商业化的过程,并认识到他们可以从创业生态系统中获益的工具,从而为该领域做出贡献。在这项独特的研究中,研究了 Fazla Gıda A.Ş. 在实现社会创新方面的价值主张、适合目标客户群的创新解决方案、商业和收入模式、使用的渠道、成长过程中获得的国内外投资、在创业生态系统中获得的竞赛、加速计划和奖项,以及作为一家以影响为导向的社会企业所采取的可持续发展目标。
{"title":"SOSYAL GİRİŞİMCİLİK KAVRAMI VE TÜRKİYE GİRİŞİMCİLİK EKOSİSTEMİNDE BİR SOSYAL GİRİŞİM ÖRNEĞİ: FAZLA GIDA A.Ş.","authors":"Asiye Ayben ÇELİK","doi":"10.16953/deusosbil.1317368","DOIUrl":"https://doi.org/10.16953/deusosbil.1317368","url":null,"abstract":"İçinde yaşadığımız çağda iklim krizi, açlık, cinsiyet eşitsizlikleri, çevre kirliliği, gıda israfı gibi küresel sorunların varlığı, sadece hükümetlerin değil, girişimcilerin de sosyal fayda yaratma motivasyonu ile aksiyon aldıkları bir çevre yaratmıştır. Bu çevrede toplumsal fayda yaratma önceliğiyle kurulan sosyal girişimler, sürdürülebilir bir iş modeli kapsamında sosyal sorunlar için çözüm üreten değer önerileriyle hizmet vermektedir. Misyon odaklı bu girişimler, ölçülebilir sosyal etkiyi amaçlamakta, elde ettikleri gelir ile sürdürülebilirliği sağlarken kârlarını tekrar yatırıma döndürmektedirler. Bu çalışma ile Türkiye’deki girişimcilik ekosistemi içinde doğmuş, sürdürülebilir kalkınma amaçlarından öncelikli olarak Sorumlu Üretim ve Tüketim’e odaklanarak gıda israfına yönelik değer önerisi yaratan Fazla Gıda A.Ş., iş fikrinin doğuşu ve doğrulanması süreci, iş modeli, büyüme sürecinde ekosistem içinde yararlandığı finansman kaynakları, bir sosyal girişim olarak inovatif yönü, etki odaklı oluşu ve sürdürülebilir kalkınmaya katkısı örnek olay kapsamında incelenmektedir. Böylece çalışma ile sosyal girişimci adaylarına iş fikrinin doğuşundan ticarileşmesine deneyimleyecekleri süreçleri görmeleri ve girişimcilik ekosisteminde faydalanabilecekleri araçları tanımaları hususunda panoramik bir görünüm sunarak alana katkı sağlamak amaçlanmaktadır. Bu yönüyle özgün olan çalışmada, Fazla Gıda A.Ş.’nin, sosyal inovasyonu gerçekleştirmede sunduğu değer önerisi, hedef müşteri segmentlerine uygun yenilikçi çözümleri, iş ve gelir modelleri, kullandığı kanallar, büyüme sürecinde aldığı yerli ve yabancı yatırımlar, girişimcilik ekosisteminde girdiği yarışmalar, hızlandırma programları ve kazandığı ödüller ve son olarak etki odaklı bir sosyal girişim olarak benimsediği sürdürülebilir kalkınma amaçları irdelenmektedir.","PeriodicalId":30201,"journal":{"name":"Dokuz Eylul Universitesi Sosyal Bilimler Enstitusu Dergisi","volume":"2 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-09-15","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"135354822","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-09-15DOI: 10.16953/deusosbil.1342500
Yakup ÖZKAYA
Belediyeler tarafından yerine getirilen kamu hizmetlerini Kamu Denetçiliği Kurumu (KDK) kararlarını referans alarak iyi yönetim ilkeleri çerçevesinde incelemeyi amaçlayan bu çalışma, üç bölüm olarak kurgulanmıştır. Belediyelerin Anayasa ve kanunlar ile belirlenen faaliyetlerinin kamusal hizmet olduğunu açıklayan birinci bölümden sonra dünyada ve Türkiye’de iyi yönetim ilkelerinin ne ifade ettiği açıklanmıştır. Son bölümde nitel analize yer verilmiştir. 2019-2023 yıllarını kapsayan çalışmada, KDK tarafından belediye hizmetleri ile ilgili verilen toplamda 362 karar Maxqda Analytics Pro 2022 isimli nitel veri analiz programı ile incelenmiştir. Vatandaşların, en fazla vergi/ödeme işlemleri, yapı kayıt/ruhsat, su, imar, yol ve altyapı gibi konularda KDK’ya başvuru yaptığı görülmüştür. Bu başvurulara karşı verilen kararlarda idarelerin genel olarak iyi yönetim ilkelerine uyma oranının uymama oranından yüksek olduğu ortaya çıkmıştır. Bununla birlikte idarelerin; “idarelerin makul sürede karar verme”, “hesap verilebilirlik”, “şeffaflık”, “kararın geciktirilmeksizin bildirilmesi”, “kararın gerekçeli olması” ve “kanunlara uygunluk” ilkelerine büyük oranda uyduğu saptanmıştır. İdarelerin en zayıf olduğu ilke ise “karara karşı başvuru yolları ve sürelerinin gösterilmesi” ilkesidir. Dürüstlük, nezaket, haklı beklentiye uygunluk gibi hukuki dayanağı olmayan iyi yönetim değerlerine uyulmadığı tespit edilmiştir.
{"title":"A QUALITATIVE RESEARCH ON OMBUDSMAN INSTITUTION (KDK) DECISIONS PUBLIC SERVICES IMPLEMENTED BY MUNICIPALITIES WITHIN THE FRAMEWORK OF GOOD GOVERNANCE PRINCIPLES","authors":"Yakup ÖZKAYA","doi":"10.16953/deusosbil.1342500","DOIUrl":"https://doi.org/10.16953/deusosbil.1342500","url":null,"abstract":"Belediyeler tarafından yerine getirilen kamu hizmetlerini Kamu Denetçiliği Kurumu (KDK) kararlarını referans alarak iyi yönetim ilkeleri çerçevesinde incelemeyi amaçlayan bu çalışma, üç bölüm olarak kurgulanmıştır. Belediyelerin Anayasa ve kanunlar ile belirlenen faaliyetlerinin kamusal hizmet olduğunu açıklayan birinci bölümden sonra dünyada ve Türkiye’de iyi yönetim ilkelerinin ne ifade ettiği açıklanmıştır. Son bölümde nitel analize yer verilmiştir. 2019-2023 yıllarını kapsayan çalışmada, KDK tarafından belediye hizmetleri ile ilgili verilen toplamda 362 karar Maxqda Analytics Pro 2022 isimli nitel veri analiz programı ile incelenmiştir. Vatandaşların, en fazla vergi/ödeme işlemleri, yapı kayıt/ruhsat, su, imar, yol ve altyapı gibi konularda KDK’ya başvuru yaptığı görülmüştür. Bu başvurulara karşı verilen kararlarda idarelerin genel olarak iyi yönetim ilkelerine uyma oranının uymama oranından yüksek olduğu ortaya çıkmıştır. Bununla birlikte idarelerin; “idarelerin makul sürede karar verme”, “hesap verilebilirlik”, “şeffaflık”, “kararın geciktirilmeksizin bildirilmesi”, “kararın gerekçeli olması” ve “kanunlara uygunluk” ilkelerine büyük oranda uyduğu saptanmıştır. İdarelerin en zayıf olduğu ilke ise “karara karşı başvuru yolları ve sürelerinin gösterilmesi” ilkesidir. Dürüstlük, nezaket, haklı beklentiye uygunluk gibi hukuki dayanağı olmayan iyi yönetim değerlerine uyulmadığı tespit edilmiştir.","PeriodicalId":30201,"journal":{"name":"Dokuz Eylul Universitesi Sosyal Bilimler Enstitusu Dergisi","volume":"184 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-09-15","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"135354810","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-09-15DOI: 10.16953/deusosbil.1255118
Rabia ERTEN, Özge KELEBEK
Bu çalışma kapsamında ekolojik sistem kuramının kavramları ve sunduğu fikirler bağlamında System Crasher (Nora Fingschdeith, 2019) filminin başkahramanı olan 9 yaşındaki Benni isimli koruyucu bakım hizmetinden yararlanan çocuğun gelişim sürecine etki eden çevresel faktörlerin detaylı bir şekilde ortaya çıkarılması amaçlanmıştır. Buna ek olarak System Crasher filminin ekolojik sistem kuramı bağlamında değerlendirilmesinin sosyal hizmet eğitiminde kuramsal bilginin öğretilmesinde nasıl kullanılabileceği sorusuna da cevap aranmıştır. Çalışmada nitel araştırma yöntemi kullanılarak film incelenmiş ve içerik analizi uygulanmıştır. Filmdeki sahnelerin canlandırılmasına yardımcı olacak veriler betimsel anlatım yolu ile aktarılmıştır. Ekolojik sistem kuramı Benni’nin gelişim sürecini, yaşadığı problemlerin kaynaklarını ve bu doğrultuda yapılacak müdahalelerin neler olabileceğini daha geniş bir perspektiften anlama imkânı sunmuştur. Benni özelinde yapılan bu araştırma; ekolojik sistem kuramının sunduğu bilgi zemininden yararlanarak korunma ihtiyacı olan çocuklara yönelik biyopsikososyal değerlendirme ve müdahalelerin gerekli olduğu temel argümanını ortaya koymaktadır. Aynı zamanda System Crasher filmi örneğinde yapılan bu değerlendirme, sosyal hizmet eğitiminde kuramsal bilginin öğretilmesinde filmlerin kullanımının nasıl olacağına dair fikir vermektedir.
{"title":"EXAMINATION OF THE CHILD IN NEED OF PROTECTION WITHIN THE CONTEXT OF ECOLOGICAL SYSTEM THEORY: THE EXAMPLE OF THE MOVIE SYSTEM CRASHER","authors":"Rabia ERTEN, Özge KELEBEK","doi":"10.16953/deusosbil.1255118","DOIUrl":"https://doi.org/10.16953/deusosbil.1255118","url":null,"abstract":"Bu çalışma kapsamında ekolojik sistem kuramının kavramları ve sunduğu fikirler bağlamında System Crasher (Nora Fingschdeith, 2019) filminin başkahramanı olan 9 yaşındaki Benni isimli koruyucu bakım hizmetinden yararlanan çocuğun gelişim sürecine etki eden çevresel faktörlerin detaylı bir şekilde ortaya çıkarılması amaçlanmıştır. Buna ek olarak System Crasher filminin ekolojik sistem kuramı bağlamında değerlendirilmesinin sosyal hizmet eğitiminde kuramsal bilginin öğretilmesinde nasıl kullanılabileceği sorusuna da cevap aranmıştır. Çalışmada nitel araştırma yöntemi kullanılarak film incelenmiş ve içerik analizi uygulanmıştır. Filmdeki sahnelerin canlandırılmasına yardımcı olacak veriler betimsel anlatım yolu ile aktarılmıştır. Ekolojik sistem kuramı Benni’nin gelişim sürecini, yaşadığı problemlerin kaynaklarını ve bu doğrultuda yapılacak müdahalelerin neler olabileceğini daha geniş bir perspektiften anlama imkânı sunmuştur. Benni özelinde yapılan bu araştırma; ekolojik sistem kuramının sunduğu bilgi zemininden yararlanarak korunma ihtiyacı olan çocuklara yönelik biyopsikososyal değerlendirme ve müdahalelerin gerekli olduğu temel argümanını ortaya koymaktadır. Aynı zamanda System Crasher filmi örneğinde yapılan bu değerlendirme, sosyal hizmet eğitiminde kuramsal bilginin öğretilmesinde filmlerin kullanımının nasıl olacağına dair fikir vermektedir.","PeriodicalId":30201,"journal":{"name":"Dokuz Eylul Universitesi Sosyal Bilimler Enstitusu Dergisi","volume":"22 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-09-15","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"135354813","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-09-15DOI: 10.16953/deusosbil.1281717
Yesim ALİ̇EFENDİ̇OGLU, Parla GÜNEŞ
Kent mekânı dinamik ve değişken bir yapıya sahiptir. Mekânın çözümlenmesi, geçmişten bugüne değişkenlik göstermektedir. Bu değişimler fiziksel, toplumsal, tarihsel, kültürel, ekonomik, politik ve idari faktörlerin bir arada değerlendirilmesi ile mümkündür. Faktörlerin tamamı ise mekânın asıl aktörleri olan bireyler, sivil toplum kuruluşları, sektörel bileşenler ve yerel yönetim erkleri ile şekillenmektedir. Mekânın kimlik algısı geçmişten geleceğe uzanan bütünlük ile analiz edilebilmektedir. Kenti doğru okuyabilmek ve aynı zamanda okutabilmek mekânın kültürel değerlere uygun olarak şekillenmesi, halkın yönetime katılımı, şehir planlama ilkeleri ve planlama çalışmaları, kentlilik bilinci, aidiyet olgusu gibi kavramların büyük rol üstlenmesi ile mümkün kılınmaktadır. Mekânın yönetim erkleri ise kültürel mirası korumak ve kent dokusunun katılımcı yaklaşımlar ile desteklenmesi konusunda ön plana çıkmaktadır. Çalışma kapsamında mekânın okunması amaçlanarak kentlinin mekân-kimlik algısı çözümlenmiştir. Mekânda öne çıkan alanlar, siyasi ve kültürel kırılma dönemleri, planlama çalışmaları ile mekândaki odak noktalarının yer değiştirmesi ve mekânın aktörlerinin kentsel algısı irdelenmiştir. Rize ili Pazar ilçesi örneği ele alınarak yapılan çalışmada geçmişten bugüne fiziki değişiklik gösteren mekân ele alınırken soyut anlamda mekân aktörlerinin algısı da anket çalışması ile desteklenmiştir. 1970’li yıllarda ilk çalışmalardan günümüze kadar süren planlama süreci mekânda fiziki değişimler gerçekleşmiştir. Planlama çalışmaları ile alınan kararlar doğrultusunda ticaret merkezi çevresinde yoğunlaşan kentin, sahil aksı boyunca doğu-batı doğrultusunda geliştiği görülmüştür. Yapılan ankette ise planlama döneminin hareketlilik gösterdiği 1980’li yıllar başlangıç alınarak; döneme tanıklık eden kişilerle mekân-kimlik algısı ölçülmüş, kentin kimliğini oluşturan unsurlar tespit edilmiştir.
{"title":"MEKAN ALGISI İLE KENTSEL KİMLİK: PAZAR İLÇESİ ÖRNEĞİ","authors":"Yesim ALİ̇EFENDİ̇OGLU, Parla GÜNEŞ","doi":"10.16953/deusosbil.1281717","DOIUrl":"https://doi.org/10.16953/deusosbil.1281717","url":null,"abstract":"Kent mekânı dinamik ve değişken bir yapıya sahiptir. Mekânın çözümlenmesi, geçmişten bugüne değişkenlik göstermektedir. Bu değişimler fiziksel, toplumsal, tarihsel, kültürel, ekonomik, politik ve idari faktörlerin bir arada değerlendirilmesi ile mümkündür. Faktörlerin tamamı ise mekânın asıl aktörleri olan bireyler, sivil toplum kuruluşları, sektörel bileşenler ve yerel yönetim erkleri ile şekillenmektedir. Mekânın kimlik algısı geçmişten geleceğe uzanan bütünlük ile analiz edilebilmektedir. Kenti doğru okuyabilmek ve aynı zamanda okutabilmek mekânın kültürel değerlere uygun olarak şekillenmesi, halkın yönetime katılımı, şehir planlama ilkeleri ve planlama çalışmaları, kentlilik bilinci, aidiyet olgusu gibi kavramların büyük rol üstlenmesi ile mümkün kılınmaktadır. Mekânın yönetim erkleri ise kültürel mirası korumak ve kent dokusunun katılımcı yaklaşımlar ile desteklenmesi konusunda ön plana çıkmaktadır. Çalışma kapsamında mekânın okunması amaçlanarak kentlinin mekân-kimlik algısı çözümlenmiştir. Mekânda öne çıkan alanlar, siyasi ve kültürel kırılma dönemleri, planlama çalışmaları ile mekândaki odak noktalarının yer değiştirmesi ve mekânın aktörlerinin kentsel algısı irdelenmiştir. Rize ili Pazar ilçesi örneği ele alınarak yapılan çalışmada geçmişten bugüne fiziki değişiklik gösteren mekân ele alınırken soyut anlamda mekân aktörlerinin algısı da anket çalışması ile desteklenmiştir. 1970’li yıllarda ilk çalışmalardan günümüze kadar süren planlama süreci mekânda fiziki değişimler gerçekleşmiştir. Planlama çalışmaları ile alınan kararlar doğrultusunda ticaret merkezi çevresinde yoğunlaşan kentin, sahil aksı boyunca doğu-batı doğrultusunda geliştiği görülmüştür. Yapılan ankette ise planlama döneminin hareketlilik gösterdiği 1980’li yıllar başlangıç alınarak; döneme tanıklık eden kişilerle mekân-kimlik algısı ölçülmüş, kentin kimliğini oluşturan unsurlar tespit edilmiştir.","PeriodicalId":30201,"journal":{"name":"Dokuz Eylul Universitesi Sosyal Bilimler Enstitusu Dergisi","volume":"29 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-09-15","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"135354821","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}