Turkiye’de 1950’li yillarda yasanan kirsaldan kentlere yonelik goc hareketi, kentlerde carpik yapilasmaya ve altyapi sorunlarinin olusmasina neden olmustur. Deprem, su taskini ve toprak kaymasi gibi doga olaylari sonucunda yasanan can ve mal kayiplari bu sorunlar ile yuzlesilmesini gerektirmistir. Nitekim, yakin gecmiste yasanan 1999 Marmara Depremi, 2009 Istanbul Ayamama Deresi Taskini ve 2011 Van Depremi, doga olaylarinin kolayca afetlere donusebilecegini gostermistir. Nihayetinde, 2012 yilinda yururluge giren 6306 sayili Afet Riski Altindaki Alanlarin Donusturulmesi Hakkinda Kanun ile birlikte afetler oncesinde alinmasi gereken tedbirler hakkinda ciddi adimlar atilmistir. Kanunun yururluge girdigi tarihten itibaren tum Turkiye’de oldugu gibi Antalya’da da riskli alan ve yapilarin tespitinde buyuk ilerleme saglanmistir. Kanun kapsaminda, Antalya kent merkezi sinirlari icerisinde uc adet riskli alan belirlenmis ve 7.000 adet dolayinda yapi riskli ilan edilmistir. Bu calismada; Antalya kent merkezinde mevcut yapilasma gozlemsel olarak incelenmis, yapilasmanin genel karakteristigi degerlendirilmis ve kent merkezinde gerceklestirilen kentsel donusum projeleri orneklenerek donusum uygulamalari hakkinda oneriler gelistirilmistir.
{"title":"Antalya Kent Merkezinde Kentsel Dönüşüm Uygulamaları","authors":"Deniz Bayraktar, E. Bayraktar","doi":"10.20854/BUJSE.517563","DOIUrl":"https://doi.org/10.20854/BUJSE.517563","url":null,"abstract":"Turkiye’de 1950’li yillarda yasanan kirsaldan kentlere yonelik goc hareketi, kentlerde carpik yapilasmaya ve altyapi sorunlarinin olusmasina neden olmustur. Deprem, su taskini ve toprak kaymasi gibi doga olaylari sonucunda yasanan can ve mal kayiplari bu sorunlar ile yuzlesilmesini gerektirmistir. Nitekim, yakin gecmiste yasanan 1999 Marmara Depremi, 2009 Istanbul Ayamama Deresi Taskini ve 2011 Van Depremi, doga olaylarinin kolayca afetlere donusebilecegini gostermistir. Nihayetinde, 2012 yilinda yururluge giren 6306 sayili Afet Riski Altindaki Alanlarin Donusturulmesi Hakkinda Kanun ile birlikte afetler oncesinde alinmasi gereken tedbirler hakkinda ciddi adimlar atilmistir. Kanunun yururluge girdigi tarihten itibaren tum Turkiye’de oldugu gibi Antalya’da da riskli alan ve yapilarin tespitinde buyuk ilerleme saglanmistir. Kanun kapsaminda, Antalya kent merkezi sinirlari icerisinde uc adet riskli alan belirlenmis ve 7.000 adet dolayinda yapi riskli ilan edilmistir. Bu calismada; Antalya kent merkezinde mevcut yapilasma gozlemsel olarak incelenmis, yapilasmanin genel karakteristigi degerlendirilmis ve kent merkezinde gerceklestirilen kentsel donusum projeleri orneklenerek donusum uygulamalari hakkinda oneriler gelistirilmistir.","PeriodicalId":302972,"journal":{"name":"Beykent Üniversitesi Fen ve Mühendislik Bilimleri Dergisi","volume":"31 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2019-08-05","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"123032683","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Gumusun nano boyuta indirilmesi, onun aktivasyonunu arttirarak bakteri, mantar ve virusler uzerindeki etkisini daha da arttirmaktadir. Nano boyutlarda (0-200 nm) gumusle temas eden bakteri, virus veya mantar hucrelerinin metabolizmasi bozulmakta ve elektriksel etkilesimle enzimleri etkisiz hale gelerek hucreleri olmektedir. Nano gumus emprenye edilen antibakteriyel tekstillerde, anti-bakteriyel etki iyonize nano gumus miktari ile dogru orantilidir. Bu dogrultuda uc boyutlu kumaslarda daha fazla nano gumus iyonu emprenyesi mumkun olmakta ve antibakteriyel etkinlik artmaktadir. Bu calismada, nano gumus emprenye edilmis uc boyutlu kumaslarin antibakteriyel etkinligi, m aya bakterileri ( Saccharomyces cerevisiae) kullanilarak incelenmistir. Nano gumus emprenye edilmis uc boyutlu kumaslarda, ilk 3 dakika icerisinde bakterilerin cogalmadigi aksine yok olmaya basladigi gorulmustur. Nano gumus emprenye edilen uc boyutlu kumaslarda, bakteriler kumas icerisine nufus etmeden kumas yuzeyinde etkisiz hale gelmektedir. 24 saat icerisinde, kumas yuzeyinde maya bakterileri ureyip gelisemeden kumas uzerinde kuru ve olu bir tabaka olusturmaktadirlar.
{"title":"Nano Gümüş Emprenye Edilmiş Üç Boyutlu Kumaşlarda Anti-Bakteryel Etkinlik","authors":"Gamze Taylan, Ayşe Tulpar, Alparslan Demirural, Tarık Baykara","doi":"10.20854/BUJSE.454358","DOIUrl":"https://doi.org/10.20854/BUJSE.454358","url":null,"abstract":"Gumusun nano boyuta indirilmesi, onun aktivasyonunu arttirarak bakteri, mantar ve virusler uzerindeki etkisini daha da arttirmaktadir. Nano boyutlarda (0-200 nm) gumusle temas eden bakteri, virus veya mantar hucrelerinin metabolizmasi bozulmakta ve elektriksel etkilesimle enzimleri etkisiz hale gelerek hucreleri olmektedir. Nano gumus emprenye edilen antibakteriyel tekstillerde, anti-bakteriyel etki iyonize nano gumus miktari ile dogru orantilidir. Bu dogrultuda uc boyutlu kumaslarda daha fazla nano gumus iyonu emprenyesi mumkun olmakta ve antibakteriyel etkinlik artmaktadir. Bu calismada, nano gumus emprenye edilmis uc boyutlu kumaslarin antibakteriyel etkinligi, m aya bakterileri ( Saccharomyces cerevisiae) kullanilarak incelenmistir. Nano gumus emprenye edilmis uc boyutlu kumaslarda, ilk 3 dakika icerisinde bakterilerin cogalmadigi aksine yok olmaya basladigi gorulmustur. Nano gumus emprenye edilen uc boyutlu kumaslarda, bakteriler kumas icerisine nufus etmeden kumas yuzeyinde etkisiz hale gelmektedir. 24 saat icerisinde, kumas yuzeyinde maya bakterileri ureyip gelisemeden kumas uzerinde kuru ve olu bir tabaka olusturmaktadirlar.","PeriodicalId":302972,"journal":{"name":"Beykent Üniversitesi Fen ve Mühendislik Bilimleri Dergisi","volume":"227 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2019-08-05","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"123257260","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Cimento uretimi ile ortaya cikan karbondioksit salinimi nedeni ile son yillarda cimento yerine kullanilabilecek malzeme arayislarinda bir artis gorulmektedir. Cimentoya eklenti olarak kullanilan bu tur malzemeler genelde endustriyel atiklardan tercih edilerek cevre kirliligini onlemek amaclanmaktadir. Cam tozunun beton karisiminda cimentoya eklenti olarak kullanilmasi da cevresel atiklarin degerlendirilmesini amaclamaktadir. Pencere ve kapilarda kullanilan camlar, ampullerde kullanilan camlar, sus esyalarinda kullanilan camlarin tamami camin kirilmasi ile atik hale gelmekte ve kullanilamaz olmaktadir. Bu camlarin mikron seviyesinde ogutulmesi ile tekrardan kullanima kazandirilmasi mumkun olmaktadir. Camin kimyasal icerigi incelendiginde cimentoya benzer kimyasal birlesimlerden olustugu ve cimentonun gerceklestirdigi kimyasal tepkimeleri saglayabilecegi gorulmektedir. Bu ozelligi kullanilarak cimento yerine cevre dostu bir malzeme olarak kullanilmasi mumkun olmaktadir. Bu calisma da bir kontrol numunesi ve cam tozunun cimento yerine sirasiyla %10, %15 ve %20 oranlarda kullanildigi karisimlar hazirlanmistir. Buhar kuru uygulanan karisimlarin 7 gunluk ve 28 gunluk basinc dayanimlari karsilastirilmistir.
{"title":"CAM TOZUNUN BETON BASINÇ DAYANIMINA ETKİSİ","authors":"M. Uzun, M. Çöğürcü, Ülkü Sultan Keskin","doi":"10.20854/bujse.459301","DOIUrl":"https://doi.org/10.20854/bujse.459301","url":null,"abstract":"Cimento uretimi ile ortaya cikan karbondioksit salinimi nedeni ile son yillarda cimento yerine kullanilabilecek malzeme arayislarinda bir artis gorulmektedir. Cimentoya eklenti olarak kullanilan bu tur malzemeler genelde endustriyel atiklardan tercih edilerek cevre kirliligini onlemek amaclanmaktadir. Cam tozunun beton karisiminda cimentoya eklenti olarak kullanilmasi da cevresel atiklarin degerlendirilmesini amaclamaktadir. Pencere ve kapilarda kullanilan camlar, ampullerde kullanilan camlar, sus esyalarinda kullanilan camlarin tamami camin kirilmasi ile atik hale gelmekte ve kullanilamaz olmaktadir. Bu camlarin mikron seviyesinde ogutulmesi ile tekrardan kullanima kazandirilmasi mumkun olmaktadir. Camin kimyasal icerigi incelendiginde cimentoya benzer kimyasal birlesimlerden olustugu ve cimentonun gerceklestirdigi kimyasal tepkimeleri saglayabilecegi gorulmektedir. Bu ozelligi kullanilarak cimento yerine cevre dostu bir malzeme olarak kullanilmasi mumkun olmaktadir. Bu calisma da bir kontrol numunesi ve cam tozunun cimento yerine sirasiyla %10, %15 ve %20 oranlarda kullanildigi karisimlar hazirlanmistir. Buhar kuru uygulanan karisimlarin 7 gunluk ve 28 gunluk basinc dayanimlari karsilastirilmistir.","PeriodicalId":302972,"journal":{"name":"Beykent Üniversitesi Fen ve Mühendislik Bilimleri Dergisi","volume":"59 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2019-01-02","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"116710840","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Olumlu ve agir yaralanmalarin sik yasandigi insaat sektorunde, is kazalarin onune gecilmesi yonunde atilacak her adim hem can kayiplarinin onlenmesi acisindan hem de isgucu ve maddi kayiplarin ulke ekonomisine etkisi acisindan cok buyuk bir oneme sahiptir. Yalnizca ulkemizde degil, bircok ulkede is kazalari ve is guvenligi sorunlarinin bir turlu kontrol altina alinamamakta ve bu durum bu konunun ele alinmasi zorunlulugunu daha da on plana cikarmaktadir. Sektorde yer alan uygulamalara bakildiginda, sahada en dusuk kademede calisan teknik personelden, yonetici pozisyonunda calisan kisilere kadar genel olarak Isci Sagligi ve Is Guvenligi konusunda bilgi eksikligi gorulmektedir. Şantiyelerde ISG kontrol ve denetim mekanizmasinin saha ekibinden ayri olarak yonetilmesi, ISG kontrol ve denetim ekibinin saha imalatlarindan ve is programindan habersiz olmasi ISG faaliyetlerinin de sahada plansiz olarak yurutulmesine ve dolayisiyla da problemlere ve is kazalarina sebep olmaktadir. ISG ekibi ve teknik ekip arasindaki koordinasyon eksikligi entegre bir sisteme ihtiyaci dogurmaktadir. Bu problemin cozumune iliskin gerceklestirilen bu calismanin amaci, isci sagligi ve is guvenligi (ISIG) yonetim sistemi ile suresel planlama sistemi arasindaki koordinasyon eksikliginin giderilmesi amaci ile insaat yapim isleri is programina entegre edilmis bir isci sagligi ve is guvenligi (ISIG) bilgi belge sistemi yaratmaktir. ISO 45001 VE ISG ic tuzugune ilave olarak odak grup calismasi yapilarak bir ISIG bilgi belge yonetim sistemi olusturulmustur Uygulama projesine iliskin is programi Primavera programi P6 versiyonunda CPM teknigi kullanilarak hazirlanmis ve ISIG yonetim sistemi icerisinde olusturulan aktiviteler, belgeler ve prosedurler; odak gruptaki is guvenligi uzmanlari destegi ile uygulama insaat is programa entegre edilmistir. Bu calisma ile saha ekipleri ile ISG kontrol denetim ekipleri arasindaki koordinasyon eksikligi probleminin onune gecilmesi hedeflenmektedir.
{"title":"İŞÇİ SAĞLIĞI VE İŞ GÜVENLİĞİ (İSİG) SİSTEMİNİN İNŞAAT UYGULAMA İŞ PROGRAMINA ENTEGRASYONU","authors":"Merve Sevim, G. E. Gürcanlı","doi":"10.20854/bujse.447676","DOIUrl":"https://doi.org/10.20854/bujse.447676","url":null,"abstract":"Olumlu ve agir yaralanmalarin sik yasandigi insaat sektorunde, is kazalarin onune gecilmesi yonunde atilacak her adim hem can kayiplarinin onlenmesi acisindan hem de isgucu ve maddi kayiplarin ulke ekonomisine etkisi acisindan cok buyuk bir oneme sahiptir. Yalnizca ulkemizde degil, bircok ulkede is kazalari ve is guvenligi sorunlarinin bir turlu kontrol altina alinamamakta ve bu durum bu konunun ele alinmasi zorunlulugunu daha da on plana cikarmaktadir. Sektorde yer alan uygulamalara bakildiginda, sahada en dusuk kademede calisan teknik personelden, yonetici pozisyonunda calisan kisilere kadar genel olarak Isci Sagligi ve Is Guvenligi konusunda bilgi eksikligi gorulmektedir. Şantiyelerde ISG kontrol ve denetim mekanizmasinin saha ekibinden ayri olarak yonetilmesi, ISG kontrol ve denetim ekibinin saha imalatlarindan ve is programindan habersiz olmasi ISG faaliyetlerinin de sahada plansiz olarak yurutulmesine ve dolayisiyla da problemlere ve is kazalarina sebep olmaktadir. ISG ekibi ve teknik ekip arasindaki koordinasyon eksikligi entegre bir sisteme ihtiyaci dogurmaktadir. Bu problemin cozumune iliskin gerceklestirilen bu calismanin amaci, isci sagligi ve is guvenligi (ISIG) yonetim sistemi ile suresel planlama sistemi arasindaki koordinasyon eksikliginin giderilmesi amaci ile insaat yapim isleri is programina entegre edilmis bir isci sagligi ve is guvenligi (ISIG) bilgi belge sistemi yaratmaktir. ISO 45001 VE ISG ic tuzugune ilave olarak odak grup calismasi yapilarak bir ISIG bilgi belge yonetim sistemi olusturulmustur Uygulama projesine iliskin is programi Primavera programi P6 versiyonunda CPM teknigi kullanilarak hazirlanmis ve ISIG yonetim sistemi icerisinde olusturulan aktiviteler, belgeler ve prosedurler; odak gruptaki is guvenligi uzmanlari destegi ile uygulama insaat is programa entegre edilmistir. Bu calisma ile saha ekipleri ile ISG kontrol denetim ekipleri arasindaki koordinasyon eksikligi probleminin onune gecilmesi hedeflenmektedir.","PeriodicalId":302972,"journal":{"name":"Beykent Üniversitesi Fen ve Mühendislik Bilimleri Dergisi","volume":"29 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2018-12-31","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"122813030","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Bedia Bati, İ. Çeli̇k, Neşe Eray, Abdullah Turan, Elifnur Alkan
Bu calisma yuksek yagli diyetle induklenmis sicanlarda Gundelia tournefortii L. (Kenger) bitki ekstrelerinin hematolojik parametreler uzerine etkilerinin arastirilmasi amaciyla gerceklestirilmistir. Bu amacla canli agirliklari 150-200 gr olan toplam 24 adet Wistar-albino irki erkek sican, her grupta 6 sican olacak sekilde toplam 4 gruba ayrildi. Gruplar ''Normal Kontrol (NK)'', ''Obez Kontrol (OK)'', ''Obez+ Gundelia tournefortii (200mg/kg)(OG1)'' ve ''Obez+ Gundelia tournefortii (400mg/kg)(OG2)'' olacak sekilde olusturuldu. 12 hafta boyunca devam eden uygulama sonunda sicanlar sakrifiye edilerek, kan ornekleri alindi. Tam kanda total lokosit (WBC), Eritrosit (RBC), Hemoglobin (HGB), Hematokrit (HCT), Ortalama Alyuvar Hacmi (MCV), Ortalama Alyuvar Hemoglobin Konsantrasyonu (MCHC), Ortalama Alyuvar Hemoglobini (MCH), Trombosit (PLT), Trombosit Dagilim Genisligi (PDW), Buyuk Hucreli Trombosit Orani (PLCR), Prokalsitonin (PCT), Eritrosit Dagilim Genisligi (RDW) ve Ortalama Trombosit Hacmi (MPV) olcumleri yapildi. Analiz sonuclarina gore; PDW, HCT ve WBC parametre degerleri icin OK grubu ile kiyaslandiginda hem OG1 hem de OG2 gruplarinda istatiksel olarak anlamli bir farklilik belirlenmis iken PLCR ve MPV parametre degerleri icin ise OK grubu ile kiyaslandiginda OG1 grubunda istatiksel olarak anlamli bir farklilik belirlenmistir. Bu parametreler disinda WBC, RBC, HGB, MCV, MCH, MCHC, RDW, PLT, PCT ve RDW parametre degerleri icin OG1 ve OG2 gruplarinda hem NK hem de OK gruplariyla yapilan karsilastirmalarda dalgalanmalar gorulmesine ragmen, bu degisimler istatistiksel olarak anlamli bulunmamistir. Sonuc olarak; Gundelia tournefortii bitki ekstresinin, yuksek yagli diyet ile obezite olusturulan sicanlarda ortaya cikan hiperkolesterolemik sartlarda hematolojik degerler uzerinde olumsuz sayilabilecek bazi etkilere karsi etkili olabilecegi soylenilebilir.
{"title":"Yüksek Yağlı Diyetle Beslenen Sıçanlarda Gundelia tournefortii L. Bitki Ekstresinin Hematolojik Parametreler Üzerine Etkisi","authors":"Bedia Bati, İ. Çeli̇k, Neşe Eray, Abdullah Turan, Elifnur Alkan","doi":"10.20854/BUJSE.468579","DOIUrl":"https://doi.org/10.20854/BUJSE.468579","url":null,"abstract":"Bu calisma yuksek yagli diyetle induklenmis sicanlarda Gundelia tournefortii L. (Kenger) bitki ekstrelerinin hematolojik parametreler uzerine etkilerinin arastirilmasi amaciyla gerceklestirilmistir. Bu amacla canli agirliklari 150-200 gr olan toplam 24 adet Wistar-albino irki erkek sican, her grupta 6 sican olacak sekilde toplam 4 gruba ayrildi. Gruplar ''Normal Kontrol (NK)'', ''Obez Kontrol (OK)'', ''Obez+ Gundelia tournefortii (200mg/kg)(OG1)'' ve ''Obez+ Gundelia tournefortii (400mg/kg)(OG2)'' olacak sekilde olusturuldu. 12 hafta boyunca devam eden uygulama sonunda sicanlar sakrifiye edilerek, kan ornekleri alindi. Tam kanda total lokosit (WBC), Eritrosit (RBC), Hemoglobin (HGB), Hematokrit (HCT), Ortalama Alyuvar Hacmi (MCV), Ortalama Alyuvar Hemoglobin Konsantrasyonu (MCHC), Ortalama Alyuvar Hemoglobini (MCH), Trombosit (PLT), Trombosit Dagilim Genisligi (PDW), Buyuk Hucreli Trombosit Orani (PLCR), Prokalsitonin (PCT), Eritrosit Dagilim Genisligi (RDW) ve Ortalama Trombosit Hacmi (MPV) olcumleri yapildi. Analiz sonuclarina gore; PDW, HCT ve WBC parametre degerleri icin OK grubu ile kiyaslandiginda hem OG1 hem de OG2 gruplarinda istatiksel olarak anlamli bir farklilik belirlenmis iken PLCR ve MPV parametre degerleri icin ise OK grubu ile kiyaslandiginda OG1 grubunda istatiksel olarak anlamli bir farklilik belirlenmistir. Bu parametreler disinda WBC, RBC, HGB, MCV, MCH, MCHC, RDW, PLT, PCT ve RDW parametre degerleri icin OG1 ve OG2 gruplarinda hem NK hem de OK gruplariyla yapilan karsilastirmalarda dalgalanmalar gorulmesine ragmen, bu degisimler istatistiksel olarak anlamli bulunmamistir. Sonuc olarak; Gundelia tournefortii bitki ekstresinin, yuksek yagli diyet ile obezite olusturulan sicanlarda ortaya cikan hiperkolesterolemik sartlarda hematolojik degerler uzerinde olumsuz sayilabilecek bazi etkilere karsi etkili olabilecegi soylenilebilir.","PeriodicalId":302972,"journal":{"name":"Beykent Üniversitesi Fen ve Mühendislik Bilimleri Dergisi","volume":"9 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2018-12-31","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"133049094","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Zeynep Gergin, Mert Akbaş, Muhammed Furkan Yurt, Alptuğ Ömer Aktüre
Marka algisi musterinin markaya dair yargilarini kapsar ve uc alt faktor ile olculur. ‘Iliski degeri’ musterinin markaya baglanmasina neden olan olcutleri belirler. ‘Marka degeri’ markanin bilinirligi ve kurumsal etik ile bicimlenir. ‘Algilanan objektif deger’ musterinin urunden aldigi toplam faydaya deger bicmesidir ve kalite ile iliskilidir. Boylece kalitenin arttirilmasi musteri algisinin yukseltilmesine hizmet edecektir. Kalite Fonksiyonu Gocerimi, musteri beklentilerini teknik ozellikler ile iliskilendirerek, kalitenin beklentiler dogrultusunda iyilestirilmesini saglayan bir aractir. KFG uygulamasiyla yapilacak kalite iyilestirmeleri neticesinde marka algisinin arttirilmasi da basarilacaktir. Bu calismada tasinabilir sarj cihazlari marka algisinin arttirilmasi icin KFG uygulamasi yapilmistir. Gelistirilen anket satis elemanlari ve tuketicilerden olusan iki farkli orneklem grubu tarafindan cevaplanmistir. Anket sonuclariyla musteri algisi degerlendirilmis, KFG matrisi yapilandirilarak analiz edilmistir. Mevcut musteri algisinin uc alt faktor bazinda acilimi ve iyilestirme onerileri firmaya sunulmustur.
{"title":"KALİTE FONKSİYONU GÖÇERİMİ YÖNTEMİYLE MÜŞTERİNİN MARKA ALGISININ ARTTIRILMASI : TAŞINABİLİR ŞARJ CİHAZLARI ÜRETEN BİR FİRMADA UYGULAMA","authors":"Zeynep Gergin, Mert Akbaş, Muhammed Furkan Yurt, Alptuğ Ömer Aktüre","doi":"10.20854/BUJSE.402147","DOIUrl":"https://doi.org/10.20854/BUJSE.402147","url":null,"abstract":"Marka algisi musterinin markaya dair yargilarini kapsar ve uc alt faktor ile olculur. ‘Iliski degeri’ musterinin markaya baglanmasina neden olan olcutleri belirler. ‘Marka degeri’ markanin bilinirligi ve kurumsal etik ile bicimlenir. ‘Algilanan objektif deger’ musterinin urunden aldigi toplam faydaya deger bicmesidir ve kalite ile iliskilidir. Boylece kalitenin arttirilmasi musteri algisinin yukseltilmesine hizmet edecektir. Kalite Fonksiyonu Gocerimi, musteri beklentilerini teknik ozellikler ile iliskilendirerek, kalitenin beklentiler dogrultusunda iyilestirilmesini saglayan bir aractir. KFG uygulamasiyla yapilacak kalite iyilestirmeleri neticesinde marka algisinin arttirilmasi da basarilacaktir. Bu calismada tasinabilir sarj cihazlari marka algisinin arttirilmasi icin KFG uygulamasi yapilmistir. Gelistirilen anket satis elemanlari ve tuketicilerden olusan iki farkli orneklem grubu tarafindan cevaplanmistir. Anket sonuclariyla musteri algisi degerlendirilmis, KFG matrisi yapilandirilarak analiz edilmistir. Mevcut musteri algisinin uc alt faktor bazinda acilimi ve iyilestirme onerileri firmaya sunulmustur.","PeriodicalId":302972,"journal":{"name":"Beykent Üniversitesi Fen ve Mühendislik Bilimleri Dergisi","volume":"10 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2018-06-28","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"125252098","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Deprem aninda yerel zemin kosullarina bagli olarak yapilarda meydana gelen hasarlar gercek zemin parametreleriyle modellenerek yapi-temel-zemin davranisinin dogru bir sekilde analiz edilmesini saglar. Bu calisma kapsaminda, yuzeysel temelli bir yapi grubu (farkli temel genisligine sahip) 2 boyutlu sonlu elemanlar yontemi ile dinamik davranisi iki farkli deprem yonu kullanilarak incelenmistir. Ilk asamada deprem ivme kaydi binalara D-B yonlu ( x-x yonlu), ikinci asamada ise K-G yonlu ( y-y y onlu) etki ettirilmistir. Farkli kat yuksekliklerine sahip yapi grubu kendi icinde degerlendirildiginde, K-G yonlu analizlerde, ivme kaydinin maksimum oldugu zaman araliginda en buyuk yerdegistirme 5 katli binanin tepe noktasida 0.55 m elde edilmistir. Benzer kat adedine sahip bir binada temel genisligi 2 kati kadar artirildiginda, elde edilen yatay yer degistirme degeri daha dusuk elde edilmistir. Her iki dogrultudaki ivme kaydinin binalara etki ettirildigi durumlar karsilastirildiginda; K-G yonlu durumda elde edilen yer degistirme degerleri D-B dogrultusunda elde edilen yer degistirme degerlerine gore %50 oraninda azalmistir. Deprem bolgelerinde insa edilecek yapilar icin, depreme dayanikliligi incelenirken onemli bir parametre de binaya etkiyen deprem yonudur. Inceleme alani D-B dogrultulu bir fay sistemi icerisinde yer almaktadir. Dolayisiyla, calismadan elde edilen dinamik analizler incelendiginde, D-B uzantili binalarin diger yonlerde yer alan ayni ozelliklere sahip binalara gore daha az hasar aldigi tespit edilmistir.
{"title":"YÜZEYSEL TEMELLİ YAPI GRUBUNUN DİNAMİK DAVRANIŞININ İNCELENMESİ","authors":"Ayse Bengu Sunbul, Zeki Gündüz, Hüseyin Mungan","doi":"10.20854/BUJSE.409770","DOIUrl":"https://doi.org/10.20854/BUJSE.409770","url":null,"abstract":"Deprem aninda yerel zemin kosullarina bagli olarak yapilarda meydana gelen hasarlar gercek zemin parametreleriyle modellenerek yapi-temel-zemin davranisinin dogru bir sekilde analiz edilmesini saglar. Bu calisma kapsaminda, yuzeysel temelli bir yapi grubu (farkli temel genisligine sahip) 2 boyutlu sonlu elemanlar yontemi ile dinamik davranisi iki farkli deprem yonu kullanilarak incelenmistir. Ilk asamada deprem ivme kaydi binalara D-B yonlu ( x-x yonlu), ikinci asamada ise K-G yonlu ( y-y y onlu) etki ettirilmistir. Farkli kat yuksekliklerine sahip yapi grubu kendi icinde degerlendirildiginde, K-G yonlu analizlerde, ivme kaydinin maksimum oldugu zaman araliginda en buyuk yerdegistirme 5 katli binanin tepe noktasida 0.55 m elde edilmistir. Benzer kat adedine sahip bir binada temel genisligi 2 kati kadar artirildiginda, elde edilen yatay yer degistirme degeri daha dusuk elde edilmistir. Her iki dogrultudaki ivme kaydinin binalara etki ettirildigi durumlar karsilastirildiginda; K-G yonlu durumda elde edilen yer degistirme degerleri D-B dogrultusunda elde edilen yer degistirme degerlerine gore %50 oraninda azalmistir. Deprem bolgelerinde insa edilecek yapilar icin, depreme dayanikliligi incelenirken onemli bir parametre de binaya etkiyen deprem yonudur. Inceleme alani D-B dogrultulu bir fay sistemi icerisinde yer almaktadir. Dolayisiyla, calismadan elde edilen dinamik analizler incelendiginde, D-B uzantili binalarin diger yonlerde yer alan ayni ozelliklere sahip binalara gore daha az hasar aldigi tespit edilmistir.","PeriodicalId":302972,"journal":{"name":"Beykent Üniversitesi Fen ve Mühendislik Bilimleri Dergisi","volume":"1 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2018-06-28","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"131963384","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Islevsel olarak eskimis fakat yapisal omurlerini tamamlamamis binalara gerektigi kadar onem verilmemistir. Bazen ilk durumlarina geri dondurulmeye calisilmis cogu zaman da kendi haline birakilmis ya da curumeye terk edilmislerdir. Yasam dongusu kavrami, bir baslangic, orta ve bir sonun olmasidir; Tum organizmalar degisen uzunluklarda yasam donguleri yasar ve binalar aynidir. Yeniden kullanim ekonomik ve cevresel surdurulebilirlige katki saglamanin yaninda sosyokulturel surdurulebilirlik icin de arti deger tasimaktadir. Bu calismada, mimarlikta islev donusumu icin teorik bir vurgulama yapilmakta ve islev donusumu, eskime ve binalarda yasam dongusu arasindaki iliski ornekler uzerinden aciklanmaktadir.
{"title":"BİNALARDA İŞLEV DÖNÜŞÜMÜNÜN YAŞAM DÖNGÜSÜNDEKİ YERİ VE ETKİSİNİN ÖRNEKLER ÜZERİNDEN İNCELENMESİ","authors":"Buket Giresun, Seda Tönük","doi":"10.20854/BUJSE.306660","DOIUrl":"https://doi.org/10.20854/BUJSE.306660","url":null,"abstract":"Islevsel olarak eskimis fakat yapisal omurlerini tamamlamamis binalara gerektigi kadar onem verilmemistir. Bazen ilk durumlarina geri dondurulmeye calisilmis cogu zaman da kendi haline birakilmis ya da curumeye terk edilmislerdir. Yasam dongusu kavrami, bir baslangic, orta ve bir sonun olmasidir; Tum organizmalar degisen uzunluklarda yasam donguleri yasar ve binalar aynidir. Yeniden kullanim ekonomik ve cevresel surdurulebilirlige katki saglamanin yaninda sosyokulturel surdurulebilirlik icin de arti deger tasimaktadir. Bu calismada, mimarlikta islev donusumu icin teorik bir vurgulama yapilmakta ve islev donusumu, eskime ve binalarda yasam dongusu arasindaki iliski ornekler uzerinden aciklanmaktadir.","PeriodicalId":302972,"journal":{"name":"Beykent Üniversitesi Fen ve Mühendislik Bilimleri Dergisi","volume":"34 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2018-06-28","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"128488927","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Elektronik olarak iletken bir polimer olan polipirol (PPy), yuksek yuzey alani ve olaganustu elektriksel ve mekanik ozelliklere sahip karbon kumaslar ileri elektrot malzemeleri arasindadir. PPy / C kaplamali kumaslar spesifik kapasitans, enerji yogunlugu ve kararliligi iyilestirmek icin tamamlayici faydalar sunmaktadir. Bu makalede, karbon liflerinden bezayagi dokuma kumasi, kaplama maddesi olarak Poliuretan yapili bilesik ile Pirol monomeri karistirilarak kaplanmistir. Elde edilen pirol kaplanmis karbon kumasin mikro yapisinin ve ara yuzey ozelliklerinin incelenmesi icin SEM (Taramali Elektron Mikroskobu) goruntuleme ve malzemenin kimyasal bag yapilarini, molekullerin bag titresimleri veya donme enerji seviyelerinden otekine gecisleriyle saglanan enerjideki degisimleri gostererek maddenin analizi icin FTIR (Fourier Donusumlu Infrared Analizi) yapilmistir. Elektromanyetik ozelliklerinin olculdugu EMSE degerlerinde ham karbon kumasa gore, kalkanlama degerlerinde az da olsa bir artis gozlenmistir.
{"title":"PİROL İLE KAPLANAN KARBON KUMAŞLARIN ELEKTROMANYETİK KALKANLAMA ÖZELLİKLERİNİN İNCELENMESİ","authors":"Rana Yılmaz, A. Ağirgan, Mehtap Ağirgan","doi":"10.20854/bujse.359981","DOIUrl":"https://doi.org/10.20854/bujse.359981","url":null,"abstract":"Elektronik olarak iletken bir polimer olan polipirol (PPy), yuksek yuzey alani ve olaganustu elektriksel ve mekanik ozelliklere sahip karbon kumaslar ileri elektrot malzemeleri arasindadir. PPy / C kaplamali kumaslar spesifik kapasitans, enerji yogunlugu ve kararliligi iyilestirmek icin tamamlayici faydalar sunmaktadir. Bu makalede, karbon liflerinden bezayagi dokuma kumasi, kaplama maddesi olarak Poliuretan yapili bilesik ile Pirol monomeri karistirilarak kaplanmistir. Elde edilen pirol kaplanmis karbon kumasin mikro yapisinin ve ara yuzey ozelliklerinin incelenmesi icin SEM (Taramali Elektron Mikroskobu) goruntuleme ve malzemenin kimyasal bag yapilarini, molekullerin bag titresimleri veya donme enerji seviyelerinden otekine gecisleriyle saglanan enerjideki degisimleri gostererek maddenin analizi icin FTIR (Fourier Donusumlu Infrared Analizi) yapilmistir. Elektromanyetik ozelliklerinin olculdugu EMSE degerlerinde ham karbon kumasa gore, kalkanlama degerlerinde az da olsa bir artis gozlenmistir.","PeriodicalId":302972,"journal":{"name":"Beykent Üniversitesi Fen ve Mühendislik Bilimleri Dergisi","volume":"46 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2018-06-28","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"128015612","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Toplu beslenme alanlarinda yiyecek ve iceceklerin gerekli enerji ve besin ogelerini karsilayacak sekilde planlanmasi gerekmektedir. Menu planlamada besin ogelerinin cesitliligi, hedeflerin birden fazla olmasi ve yiyecekler arasinda uyum aranmasi planlama surecini karmasik hale getirmektedir. Bu calismada hastanelerde personel, diyabet, mide ve karaciger hastalari icin bir aylik menu plani olusturulmustur. Verilerin kesin deger araliklari ile belirtilememesi nedeni ile Bulanik Hedef Programlama kullanilmistir. Bu nedenle kisilerin almasi gereken gunluk besin degerleri %5 bulaniklastirilmistir. Olusturulan matematiksel model ILOG 12.6.2 surumu ile cozulmustur. Cozum sonucu olusturulan menuler zamandan tasarruf edilmesini saglayarak sistematik bir yapi ortaya cikarmistir.
{"title":"HASTANELERDE ÖZEL HASTALAR İÇİN BULANIK HEDEF PROGRAMLAMA İLE MENÜ PLANLAMASI","authors":"Tamer Eren, Safiye Özlem Kaçmaz, Nesrin Şengül","doi":"10.20854/bujse.330745","DOIUrl":"https://doi.org/10.20854/bujse.330745","url":null,"abstract":"Toplu beslenme alanlarinda yiyecek ve iceceklerin gerekli enerji ve besin ogelerini karsilayacak sekilde planlanmasi gerekmektedir. Menu planlamada besin ogelerinin cesitliligi, hedeflerin birden fazla olmasi ve yiyecekler arasinda uyum aranmasi planlama surecini karmasik hale getirmektedir. Bu calismada hastanelerde personel, diyabet, mide ve karaciger hastalari icin bir aylik menu plani olusturulmustur. Verilerin kesin deger araliklari ile belirtilememesi nedeni ile Bulanik Hedef Programlama kullanilmistir. Bu nedenle kisilerin almasi gereken gunluk besin degerleri %5 bulaniklastirilmistir. Olusturulan matematiksel model ILOG 12.6.2 surumu ile cozulmustur. Cozum sonucu olusturulan menuler zamandan tasarruf edilmesini saglayarak sistematik bir yapi ortaya cikarmistir.","PeriodicalId":302972,"journal":{"name":"Beykent Üniversitesi Fen ve Mühendislik Bilimleri Dergisi","volume":"1 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2018-06-28","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"132970422","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}