Teknolojinin gelişmesi, dolayısıyla icatların ve keşiflerin artmasıyla yeni terimler üretilmekte ya da başka dillerden alınmaktadır. Terimlerin üretilmesi bilinçli ve ciddi bir çalışmanın sonucunda ortaya çıkar ya da çıkmalıdır. Çünkü terimler kullanıldığı dilin kültürel yapısını yansıtmaktadır. Rastgele kullanılan, yabancı dillerden olduğu gibi alınan terimler dilin kurallarını bozduğu gibi kültürel yapıya da zarar vermektedir. Terim ve terim bilimi konusunda bugüne kadar Türkiye’de ve dünyada birçok araştırma yapılmıştır. Bu çalışmalarda kimi zaman doğrudan yeni terim önerileri verilmiş kimi zaman da terim üretme öneri ve koşulları sıralanmıştır. Türkiye’de yapılan çalışmalarda Türkiye Türkçesinin yanı sıra çağdaş Türk lehçelerinde terim ve terim bilimi konusu incelenmiştir. Ancak çağdaş Türk lehçelerinde terim bilimi konusu bütüncül şekilde ele alınmamıştır. İncelemesi yapılan bu eser Türk dünyası terim bilimi çalışmalarında bu eksikliği gidermesi açısından önemlidir.
{"title":"Türk Dünyasında Terim Çalışmaları","authors":"Yasin Karadeniz","doi":"10.31451/ejatd.1406524","DOIUrl":"https://doi.org/10.31451/ejatd.1406524","url":null,"abstract":"Teknolojinin gelişmesi, dolayısıyla icatların ve keşiflerin artmasıyla yeni terimler üretilmekte ya da başka dillerden alınmaktadır. Terimlerin üretilmesi bilinçli ve ciddi bir çalışmanın sonucunda ortaya çıkar ya da çıkmalıdır. Çünkü terimler kullanıldığı dilin kültürel yapısını yansıtmaktadır. Rastgele kullanılan, yabancı dillerden olduğu gibi alınan terimler dilin kurallarını bozduğu gibi kültürel yapıya da zarar vermektedir. Terim ve terim bilimi konusunda bugüne kadar Türkiye’de ve dünyada birçok araştırma yapılmıştır. Bu çalışmalarda kimi zaman doğrudan yeni terim önerileri verilmiş kimi zaman da terim üretme öneri ve koşulları sıralanmıştır. Türkiye’de yapılan çalışmalarda Türkiye Türkçesinin yanı sıra çağdaş Türk lehçelerinde terim ve terim bilimi konusu incelenmiştir. Ancak çağdaş Türk lehçelerinde terim bilimi konusu bütüncül şekilde ele alınmamıştır. İncelemesi yapılan bu eser Türk dünyası terim bilimi çalışmalarında bu eksikliği gidermesi açısından önemlidir.","PeriodicalId":432011,"journal":{"name":"AVRASYA TERİM DERGİSİ","volume":"36 10","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-12-28","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139149619","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Bu yazı İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Ormancılık Fakültesinden Prof. Dr. Orhan Sevgi'nin “Cumhuriyet’in 100. Yılına 100 Kitap” projesi çerçevesinde İÜC yayın evinden çıkardığı "Ormancılık Terimbilimi" kitabının incelemesi üzerinedir.
本文是对伊斯坦布尔大学-切拉帕萨林学院 Orhan Sevgi 教授博士在 "共和国 100 年 100 本图书 "项目框架内出版的《林业术语》一书的评论。
{"title":"MESLEK DİLİ OLUŞTURMADA BİR ÖRNEK KİTAP: ORMANCILIK TERİMBİLİMİ","authors":"Şermin Kalafat","doi":"10.31451/ejatd.1403762","DOIUrl":"https://doi.org/10.31451/ejatd.1403762","url":null,"abstract":"Bu yazı İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Ormancılık Fakültesinden Prof. Dr. Orhan Sevgi'nin “Cumhuriyet’in 100. Yılına 100 Kitap” projesi çerçevesinde İÜC yayın evinden çıkardığı \"Ormancılık Terimbilimi\" kitabının incelemesi üzerinedir.","PeriodicalId":432011,"journal":{"name":"AVRASYA TERİM DERGİSİ","volume":"34 6","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-12-28","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139149864","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Tarih öncesi zamanlarda belirli bitkileri yiyen hayvanların öldüğünü fark eden mağara sakinlerine kadar uzanan bir geçmişe sahip olan zehir kavramı, insanlık tarihinde büyük önem taşımıştır. Özellikle bu amaçla bitkilerin kullanımı oldukça yaygındır. Bazen zehirlemek bazen de çok düşük dozlarda tedavi amaçlı kullanımı ile geçmişten günümüze zehirli bitkiler çeşitli kültürlerde yerini almıştır. Bu kullanımlar halkın yaşadığı çevreyi gözlemlemesi ile elde ettiği verilere dayanmakta ve geleneksel bilgi kapsamında değerlendirilmektedir. Bitkilerin kök, yaprak, çiçek, meyve, tohum vb. kısımları zehirli bileşikler içerebilir. Zehir sözcüğünün bazı bitkilerin yöresel adlarında kullanıldığı bilinmektedir. Bununla birlikte Türkiye’de zehirli bitkilerin yöresel adlandırılmasında zehir anlamını taşıyan ağu, ağı, avu ve zıkkım gibi kelimeler kullanılmış olup sıklıkla ağı veya ağu kelimeleri ile türevleri kullanılmaktadır. Türkiye’de yaklaşık 200 tür zehirli bitki bulunur. Fakat bu bitkilerin yöresel adlandırılmalarında bazı türler bu kelimeler kullanılarak adlandırılmaktadır. Bu çalışmada bitkilerin yöresel kullanımlarını tespit eden çalışmalar ve bitkiadları sözlükleri esas alınarak ağı, ağu ve türevleri ile oluşturulan bitkiadları ve bunların adlandırıldığı türler belirlenmiştir. Çalışmada 15 familyaya ait 28 taksonun yöresel adlandırmasında zehirli olduğunu belirten kelimeler ile adlandırma yapıldığı tespit edilmiştir. Bu adlandırmaların Türkiye genelinde yaygın olduğu ve 25 ilde kullanıldığı saptanmıştır. Bu isimler arasında ağı ve türevleri ile adlandırılan 18 bitkiadı ve ağu ve türevleri ile adlandırılan ise 34 bitkiadı yer almaktadır. Türkiye’de bu kelime türevleri ile adlandırılan bitkiler arasında en yaygın olanları sırasıyla; Nerium oleander L., Arum dioscoridis Sm., Drimia maritima (L.) Stearn, Rhododendron ponticum L. subsp. ponticum ve Rhododendron luteum Sweet türleridir. En fazla ağu ve ağı adlarının tercih edildiği belirlenmiştir. Yapılan bu çalışma ile Türkiye’de zehirli bitki türlerine verilen yöresel adların çok çeşitli olduğu ortaya konulmuştur.
{"title":"AĞI ve AĞU SÖZCÜKLERİNİN YÖRESEL BİTKİADLARINDA KULLANIMININ DEĞERLENDİRİLMESİ","authors":"Naciye Zeynep Nomer, Ece Sevgi̇","doi":"10.31451/ejatd.1392868","DOIUrl":"https://doi.org/10.31451/ejatd.1392868","url":null,"abstract":"Tarih öncesi zamanlarda belirli bitkileri yiyen hayvanların öldüğünü fark eden mağara sakinlerine kadar uzanan bir geçmişe sahip olan zehir kavramı, insanlık tarihinde büyük önem taşımıştır. Özellikle bu amaçla bitkilerin kullanımı oldukça yaygındır. Bazen zehirlemek bazen de çok düşük dozlarda tedavi amaçlı kullanımı ile geçmişten günümüze zehirli bitkiler çeşitli kültürlerde yerini almıştır. Bu kullanımlar halkın yaşadığı çevreyi gözlemlemesi ile elde ettiği verilere dayanmakta ve geleneksel bilgi kapsamında değerlendirilmektedir. Bitkilerin kök, yaprak, çiçek, meyve, tohum vb. kısımları zehirli bileşikler içerebilir. Zehir sözcüğünün bazı bitkilerin yöresel adlarında kullanıldığı bilinmektedir. Bununla birlikte Türkiye’de zehirli bitkilerin yöresel adlandırılmasında zehir anlamını taşıyan ağu, ağı, avu ve zıkkım gibi kelimeler kullanılmış olup sıklıkla ağı veya ağu kelimeleri ile türevleri kullanılmaktadır. Türkiye’de yaklaşık 200 tür zehirli bitki bulunur. Fakat bu bitkilerin yöresel adlandırılmalarında bazı türler bu kelimeler kullanılarak adlandırılmaktadır. Bu çalışmada bitkilerin yöresel kullanımlarını tespit eden çalışmalar ve bitkiadları sözlükleri esas alınarak ağı, ağu ve türevleri ile oluşturulan bitkiadları ve bunların adlandırıldığı türler belirlenmiştir. Çalışmada 15 familyaya ait 28 taksonun yöresel adlandırmasında zehirli olduğunu belirten kelimeler ile adlandırma yapıldığı tespit edilmiştir. Bu adlandırmaların Türkiye genelinde yaygın olduğu ve 25 ilde kullanıldığı saptanmıştır. Bu isimler arasında ağı ve türevleri ile adlandırılan 18 bitkiadı ve ağu ve türevleri ile adlandırılan ise 34 bitkiadı yer almaktadır. Türkiye’de bu kelime türevleri ile adlandırılan bitkiler arasında en yaygın olanları sırasıyla; Nerium oleander L., Arum dioscoridis Sm., Drimia maritima (L.) Stearn, Rhododendron ponticum L. subsp. ponticum ve Rhododendron luteum Sweet türleridir. En fazla ağu ve ağı adlarının tercih edildiği belirlenmiştir. Yapılan bu çalışma ile Türkiye’de zehirli bitki türlerine verilen yöresel adların çok çeşitli olduğu ortaya konulmuştur.","PeriodicalId":432011,"journal":{"name":"AVRASYA TERİM DERGİSİ","volume":"579 2","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-12-20","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139169997","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Türk ellerinin ortak terminoloji sorununu ele alan bu çalışma, sorunun çözüm yollarını tartışmakta ve daha önce dile getirilmemiş bir yöntemle meseleye yaklaşmaktadır. Terimler, dilin söz varlığı içinde önemli bir yere sahiptir. Hayatın her alanında meydana gelen değişimlere ve gelişmelere bağlı olarak her gün yeni yeni terimler ortaya çıkmaktadır. Türk lehçelerinin bu yeni terimlere kendi imkânları çerçevesinde karşılık bulması, bir yönüyle o lehçeyi geliştiren ve zenginleştiren bir çabayken bir yönüyle de, kardeş lehçeleri birbirinden uzaklaştıran acımasız bir süreçtir. Bu süreci durdurmak için Türk lehçelerinin acil biçimde eyleme geçmeleri gerekmektedir. Uluslararası terimlerin ortak terim olarak kabul edilmesi, Türk lehçelerini yozlaştıracağından uygun bir yöntem değildir. Aynı şekilde, herhangi bir Türk lehçesinin (örneğin Türkiye Türkçesinin) terimlerini ortak terim olarak kabul etmek de, Türk ellerindeki “lehçe fanatizmi” duygusu sebebiyle çok mümkün görünmemektedir. Bu makalede, sorunun çözümünün ortak mirastan hareketle mümkün olabileceği değerlendirilmiştir. Türk dilinin başlangıçtan XIII. yüzyıla kadarki eserleri Türk ellerinin ortak mirasıdır. Bu döneme ait 10 bin civarında söz varlığı bulunmaktadır. Bunlar içinde Kaşgarlı Mahmut’un Divân’ı en önemli eserdir. Barındırdığı 7,500 civarındaki söz varlığı, çağdaş Türk ellerini birleştiren en önemli dil malzemesini teşkil eder. Buradaki söz varlığından hareketle ve Eski Türkçedeki 140 civarındaki ekler yardımıyla üretilecek bir terminoloji Türk ellerinin ortak terminoloji sorununu çözebilecektir. Bu yöntemle lehçelere kazandırılacak binlerce terim, Türk elleri arasında birlik ve beraberliğe, ortak gelecek ve işbirliğine hizmet edecektir.
{"title":"TÜRK DEVLETLER TEŞKİLATI, TÜRKLÜĞÜN GELECEĞİ VE TERİM MESELESİ: ATA MİRASI TEMELİNDE AYRIŞTIRAN DEĞİL BİRLEŞTİREN TERİMİNOLOJİE GEÇİŞ","authors":"İ. Şahi̇n","doi":"10.31451/ejatd.1398472","DOIUrl":"https://doi.org/10.31451/ejatd.1398472","url":null,"abstract":"Türk ellerinin ortak terminoloji sorununu ele alan bu çalışma, sorunun çözüm yollarını tartışmakta ve daha önce dile getirilmemiş bir yöntemle meseleye yaklaşmaktadır. Terimler, dilin söz varlığı içinde önemli bir yere sahiptir. Hayatın her alanında meydana gelen değişimlere ve gelişmelere bağlı olarak her gün yeni yeni terimler ortaya çıkmaktadır. Türk lehçelerinin bu yeni terimlere kendi imkânları çerçevesinde karşılık bulması, bir yönüyle o lehçeyi geliştiren ve zenginleştiren bir çabayken bir yönüyle de, kardeş lehçeleri birbirinden uzaklaştıran acımasız bir süreçtir. Bu süreci durdurmak için Türk lehçelerinin acil biçimde eyleme geçmeleri gerekmektedir. Uluslararası terimlerin ortak terim olarak kabul edilmesi, Türk lehçelerini yozlaştıracağından uygun bir yöntem değildir. Aynı şekilde, herhangi bir Türk lehçesinin (örneğin Türkiye Türkçesinin) terimlerini ortak terim olarak kabul etmek de, Türk ellerindeki “lehçe fanatizmi” duygusu sebebiyle çok mümkün görünmemektedir. Bu makalede, sorunun çözümünün ortak mirastan hareketle mümkün olabileceği değerlendirilmiştir. Türk dilinin başlangıçtan XIII. yüzyıla kadarki eserleri Türk ellerinin ortak mirasıdır. Bu döneme ait 10 bin civarında söz varlığı bulunmaktadır. Bunlar içinde Kaşgarlı Mahmut’un Divân’ı en önemli eserdir. Barındırdığı 7,500 civarındaki söz varlığı, çağdaş Türk ellerini birleştiren en önemli dil malzemesini teşkil eder. Buradaki söz varlığından hareketle ve Eski Türkçedeki 140 civarındaki ekler yardımıyla üretilecek bir terminoloji Türk ellerinin ortak terminoloji sorununu çözebilecektir. Bu yöntemle lehçelere kazandırılacak binlerce terim, Türk elleri arasında birlik ve beraberliğe, ortak gelecek ve işbirliğine hizmet edecektir.","PeriodicalId":432011,"journal":{"name":"AVRASYA TERİM DERGİSİ","volume":"49 2","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-12-19","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139172224","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Sözleşmelerde kullanılan terimlerin gerekli tanımlarının yapılmamış olması veya yetersiz yapılması halinde proje maliyetleri artmakta, projede belirtilen işin süresi uzamakta ve buna bağlı olarak da taraflar arasında anlaşmazlıklar yaşanmaktadır. Bu nedenle tanımlar başlığı altında yer alacak her bir terimin kapsamının noksansız bir şekilde açıklanması, muğlaklığı ve belirsizliği azaltarak aynı zamanda kapsam dışı kalan kısmı da açıklığa kavuşturacaktır. Bu çalışma sözleşmelerde kullanılan, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu, 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu ve Yapım İşleri Genel Şartnamesi, AIA (American Institute of Architects) A201 2017 ve FIDIC (Federation Internationale Des Ingenieurs Conseils) kırmızı kitap 2017 standart formlarında tanımlanan terimlere ilişkin eksiklikleri belirlemek ve bu eksikliklerin giderilmesine ilişkin önerilerde bulunmak amacıyla yapılmıştır. Araştırma sonucunda, standart formlar ve özel sektörde yapılan sözleşmeler de hâlâ terimlerin tanımlarının eksik ve yetersiz olduğu tespit edilmiştir.
{"title":"İNŞAAT SÖZLEŞMELERİNDE KULLANILAN TERİMLER ÜZERİNE BİR İNCELEME","authors":"Hasan Bakirci","doi":"10.31451/ejatd.1372880","DOIUrl":"https://doi.org/10.31451/ejatd.1372880","url":null,"abstract":"Sözleşmelerde kullanılan terimlerin gerekli tanımlarının yapılmamış olması veya yetersiz yapılması halinde proje maliyetleri artmakta, projede belirtilen işin süresi uzamakta ve buna bağlı olarak da taraflar arasında anlaşmazlıklar yaşanmaktadır. Bu nedenle tanımlar başlığı altında yer alacak her bir terimin kapsamının noksansız bir şekilde açıklanması, muğlaklığı ve belirsizliği azaltarak aynı zamanda kapsam dışı kalan kısmı da açıklığa kavuşturacaktır. Bu çalışma sözleşmelerde kullanılan, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu, 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu ve Yapım İşleri Genel Şartnamesi, AIA (American Institute of Architects) A201 2017 ve FIDIC (Federation Internationale Des Ingenieurs Conseils) kırmızı kitap 2017 standart formlarında tanımlanan terimlere ilişkin eksiklikleri belirlemek ve bu eksikliklerin giderilmesine ilişkin önerilerde bulunmak amacıyla yapılmıştır. Araştırma sonucunda, standart formlar ve özel sektörde yapılan sözleşmeler de hâlâ terimlerin tanımlarının eksik ve yetersiz olduğu tespit edilmiştir.","PeriodicalId":432011,"journal":{"name":"AVRASYA TERİM DERGİSİ","volume":"191 2","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-12-13","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139181448","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Fizik terminolojileri, öğrencilerin etkileşim içinde oldukları tüm ders kitapları, ders materyalleri ve sınıf içi deneyimleri açısından ve ayrıca bu alanda çalışan Fizik Eğitimcileri ile fizikçiler, fizik alanıyla ilgilenenler, optisyenler, dil hizmeti sağlayıcıları ve daha özelde çevirmenler için elzemdir. Bu çalışma, fiziğin optik alt alanı özelinde Fransızca-İngilizce-Türkçe üç dilli belirleyici bir terminolojinin oluşturulmasına odaklanmaktadır. Çalışmanın önemi, fiziğin optik alt alanında Fransızca-İngilizce-Türkçe dillerinde belirleyici bir terminolojinin oluşturulmasıyla, gerek Fransızcadan Türkçeye optik alanı özelinde terminoloji eksikliğinin giderilmesine katkı sağlamasından gerekse Fransızca-İngilizce-Türkçe üç dilli optik terminolojisi ihtiyacına yanıt vermesinden gelmektedir. Araştırma, “belirleyici terminoloji çalışması” ilkelerine göre yürütülmüştür. Bu çerçevede, fiziğin optik alt alanında ilgili dillerde standartlaşmayı sağlamak için, güncel ve güvenilir kaynaklara başvurularak belirli belirtimlerin kullanılması önerilmektedir. Bu çalışmada sunulan Fransızca-İngilizce-Türkçe optik terminolojisi, fiziğin optik alanındaki tüm terimleri kapsadığı iddiasında olmamakla birlikte, optik alanında Fransızca-İngilizce-Türkçe dillerinde standart, önerilen veya tercih edilen kullanımları sunarak, alan dilinde tutarlılığın sağlanmasına ve optik terminolojisine ihtiyaç duyanların güncel ve standart bir terminoloji kullanmasına imkân tanıyabilir.
{"title":"FİZİĞİN OPTİK ALT ALANI: BELİRLEYİCİ BİR TERMİNOLOJİ ÇALIŞMASI","authors":"H. Kurt, Ceylan YILDIRIM YAŞAR","doi":"10.31451/ejatd.1274060","DOIUrl":"https://doi.org/10.31451/ejatd.1274060","url":null,"abstract":"Fizik terminolojileri, öğrencilerin etkileşim içinde oldukları tüm ders kitapları, ders materyalleri ve sınıf içi deneyimleri açısından ve ayrıca bu alanda çalışan Fizik Eğitimcileri ile fizikçiler, fizik alanıyla ilgilenenler, optisyenler, dil hizmeti sağlayıcıları ve daha özelde çevirmenler için elzemdir. Bu çalışma, fiziğin optik alt alanı özelinde Fransızca-İngilizce-Türkçe üç dilli belirleyici bir terminolojinin oluşturulmasına odaklanmaktadır. Çalışmanın önemi, fiziğin optik alt alanında Fransızca-İngilizce-Türkçe dillerinde belirleyici bir terminolojinin oluşturulmasıyla, gerek Fransızcadan Türkçeye optik alanı özelinde terminoloji eksikliğinin giderilmesine katkı sağlamasından gerekse Fransızca-İngilizce-Türkçe üç dilli optik terminolojisi ihtiyacına yanıt vermesinden gelmektedir. Araştırma, “belirleyici terminoloji çalışması” ilkelerine göre yürütülmüştür. Bu çerçevede, fiziğin optik alt alanında ilgili dillerde standartlaşmayı sağlamak için, güncel ve güvenilir kaynaklara başvurularak belirli belirtimlerin kullanılması önerilmektedir. Bu çalışmada sunulan Fransızca-İngilizce-Türkçe optik terminolojisi, fiziğin optik alanındaki tüm terimleri kapsadığı iddiasında olmamakla birlikte, optik alanında Fransızca-İngilizce-Türkçe dillerinde standart, önerilen veya tercih edilen kullanımları sunarak, alan dilinde tutarlılığın sağlanmasına ve optik terminolojisine ihtiyaç duyanların güncel ve standart bir terminoloji kullanmasına imkân tanıyabilir.","PeriodicalId":432011,"journal":{"name":"AVRASYA TERİM DERGİSİ","volume":"18 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-08-29","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"133524173","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Peyzaj terimi, bir yeryüzü parçasının doğal ve kültürel özelliklerini ifade etmedeki bütünleyici yaklaşımı ile birçok alanda tercih edilmeye başlamıştır. Uluslararası kaynaklar incelendiğinde, peyzaj teriminin ekoloji, çevre bilimleri, yer bilimleri, çevre araştırmaları, fiziki coğrafya, biyolojik çeşitlilik koruma, bitki bilimleri ve ormancılık gibi alanlarda kullanıldığı görünmektedir. Bu bilgiler ışığında, çalışmanın amacı; peyzaj mimarlığı haricindeki meslek alanlarında peyzaj ve peyzaj sözcüğünün geçtiği terimleri (peyzaj terimleri) tespit etmek ve farklı alanlardaki kullanımlarının değerlendirilmesi olarak belirlenmiştir. Bu çerçevede, Ulusal Tez Merkezindeki lisansüstü tez çalışmalarının özet kısımları incelenmiş ve peyzaj teriminin kullanımı analiz edilmiştir. Çalışma sonuçlarına göre, tespit edilen 820 tez çalışmasında toplam 9 farklı YÖK Temel Alanında 234 farklı peyzaj teriminin kullanıldığı tespit edilmiştir. En sık kullanılan terimler sırasıyla peyzaj (192), “kültürel Peyzaj (49)”, “peyzaj mimarlığı” (45),“peyzaj değeri” (33), “doğal peyzaj” (33), “peyzaj düzenlemeleri” (33), “peyzaj mimarları” (32), “peyzaj alanı” (30), “peyzaj çalışmaları” (26), “kentsel peyzaj” (26), “işitsel peyzaj” (26), “kültürel peyzaj alanı” (23) olarak belirlenmiştir. Bilim alanları açısından en yüksek terim çeşitliliği sırasıyla Mimarlık, Planlama ve Tasarım, Ziraat, Orman ve Su Ürünleri, Mühendislik, Sosyal, Beşerî ve İdari Bilimler alanlarında görülmüştür. Peyzaj terimi hakkında daha kapsamlı araştırmaların ve tartışmaların farklı bilim alanları bağlamında yapılmasının terimin gelişimine önemli katkılar sunacağına inanılmaktadır.
{"title":"PEYZAJ TERİMLERİNİN MULTİDİSİPLİNER KULLANIMI: LİSANSÜSTÜ TEZLER ÜZERİNE BİR İNCELEME","authors":"E. Sari, Selim Bayraktar, Mert Ekşi̇","doi":"10.31451/ejatd.1277073","DOIUrl":"https://doi.org/10.31451/ejatd.1277073","url":null,"abstract":"Peyzaj terimi, bir yeryüzü parçasının doğal ve kültürel özelliklerini ifade etmedeki bütünleyici yaklaşımı ile birçok alanda tercih edilmeye başlamıştır. Uluslararası kaynaklar incelendiğinde, peyzaj teriminin ekoloji, çevre bilimleri, yer bilimleri, çevre araştırmaları, fiziki coğrafya, biyolojik çeşitlilik koruma, bitki bilimleri ve ormancılık gibi alanlarda kullanıldığı görünmektedir. Bu bilgiler ışığında, çalışmanın amacı; peyzaj mimarlığı haricindeki meslek alanlarında peyzaj ve peyzaj sözcüğünün geçtiği terimleri (peyzaj terimleri) tespit etmek ve farklı alanlardaki kullanımlarının değerlendirilmesi olarak belirlenmiştir. Bu çerçevede, Ulusal Tez Merkezindeki lisansüstü tez çalışmalarının özet kısımları incelenmiş ve peyzaj teriminin kullanımı analiz edilmiştir. Çalışma sonuçlarına göre, tespit edilen 820 tez çalışmasında toplam 9 farklı YÖK Temel Alanında 234 farklı peyzaj teriminin kullanıldığı tespit edilmiştir. En sık kullanılan terimler sırasıyla peyzaj (192), “kültürel Peyzaj (49)”, “peyzaj mimarlığı” (45),“peyzaj değeri” (33), “doğal peyzaj” (33), “peyzaj düzenlemeleri” (33), “peyzaj mimarları” (32), “peyzaj alanı” (30), “peyzaj çalışmaları” (26), “kentsel peyzaj” (26), “işitsel peyzaj” (26), “kültürel peyzaj alanı” (23) olarak belirlenmiştir. Bilim alanları açısından en yüksek terim çeşitliliği sırasıyla Mimarlık, Planlama ve Tasarım, Ziraat, Orman ve Su Ürünleri, Mühendislik, Sosyal, Beşerî ve İdari Bilimler alanlarında görülmüştür. Peyzaj terimi hakkında daha kapsamlı araştırmaların ve tartışmaların farklı bilim alanları bağlamında yapılmasının terimin gelişimine önemli katkılar sunacağına inanılmaktadır.","PeriodicalId":432011,"journal":{"name":"AVRASYA TERİM DERGİSİ","volume":"129 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-08-16","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"124231666","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Terminoloji, belli bir uzmanlık alanındaki kavramlara karşılık gelen terimleri ve onlarla ilgili çalışmaları kapsamaktadır. Her türlü bilimsel araştırmada bilgi edinme ve aktarma terimler aracılığıyla gerçekleştiğinden, terimlerle ilgili hususlar (türetim, adlandırma, karşıladığı anlam, açıklık vd.) büyük öneme sahiptir. Farklı sebeplerle ortaya çıkan (çeviri, dilsel boşluk, yazım farklılıkları, çok terimlilik, çokanlamlılık vd.) terimsel sorunlar bilimsel çalışmalardaki terim birliği ve tutarlılığının sağlanmasını engellemektedir. Çalışmamızda Türkçede kullanılan bavul sözcükler(suitcase words) terimi ele alınacaktır. Bu terimin tanımına ve nasıl kullanıldığına; araştırmacıların bu terime bakış açılarındaki başkalığa ve birbirinin yerine kullanma (portmanto, çokanlamlılık) sebebiyle ortaya çıkan terim karışıklığına dikkat çekmek amaçlanmaktadır.
{"title":"BAVUL SÖZCÜKLER (SUİTCASE WORDS) TERİMİ ÜZERİNE","authors":"Selenay Koşumcu","doi":"10.31451/ejatd.1283543","DOIUrl":"https://doi.org/10.31451/ejatd.1283543","url":null,"abstract":"Terminoloji, belli bir uzmanlık alanındaki kavramlara karşılık gelen terimleri ve onlarla ilgili çalışmaları kapsamaktadır. Her türlü bilimsel araştırmada bilgi edinme ve aktarma terimler aracılığıyla gerçekleştiğinden, terimlerle ilgili hususlar (türetim, adlandırma, karşıladığı anlam, açıklık vd.) büyük öneme sahiptir. Farklı sebeplerle ortaya çıkan (çeviri, dilsel boşluk, yazım farklılıkları, çok terimlilik, çokanlamlılık vd.) terimsel sorunlar bilimsel çalışmalardaki terim birliği ve tutarlılığının sağlanmasını engellemektedir. Çalışmamızda Türkçede kullanılan bavul sözcükler(suitcase words) terimi ele alınacaktır. Bu terimin tanımına ve nasıl kullanıldığına; araştırmacıların bu terime bakış açılarındaki başkalığa ve birbirinin yerine kullanma (portmanto, çokanlamlılık) sebebiyle ortaya çıkan terim karışıklığına dikkat çekmek amaçlanmaktadır.","PeriodicalId":432011,"journal":{"name":"AVRASYA TERİM DERGİSİ","volume":"4 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-07-10","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"123953177","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Türkiye, yıllardan bu yana yatırımların önemli bir kısmının ormanlık alanlardan imara açılan alanlarda yapıldığı bir ülkedir. Orman alanları, tabiat parkları, milli parklar, sit alanları ve hatta askeri alanlar dahil olmak üzere koruma statüsü altındaki alanlarda da dahi maden, taş ve kum ocağı, mega projeler, enerji nakil hatları, RES gibi yatırımlara konu olmaktadır. Bütün bu uygulamalarda öncelikli olarak, eğer alan 25 hektardan büyükse kanunen ÇED alınması gerekmektedir. Halen tamamlanmış ve devam etmekte ve sürekli vatandaşla-şirketleri karşı karşıya getiren süreçlerde ÇED Raporlarındaki eksiklik ve tartışmalı konuların da payı büyüktür. Prof. Dr. Orhan SEVGİ, tam da bu noktada, ÇED raporlarındaki eksiklik ve tartışmalı durumların ortaya çıkmasına neden olan KAVRAM ve TERİM konusuna değinmiştir. Halen ülkemizin en tartışmalı projelerinden olan İstanbul Havalimanı ve Kanalı örneklerinden hareketle biyoloji ve ekoloji alanlarındaki kavram ve terimlerin kullanımındaki eksiklikleri gözler önüne sermekte ve ilgili tüm kesimlere yanlış/doğru ayrımını yapma konusunda ışık tutmaktadır.
{"title":"ÇED RAPORLARINDA KAVRAM VE TERİM KULLANIMI","authors":"Ünal Akkemi̇k","doi":"10.31451/ejatd.1276279","DOIUrl":"https://doi.org/10.31451/ejatd.1276279","url":null,"abstract":"Türkiye, yıllardan bu yana yatırımların önemli bir kısmının ormanlık alanlardan imara açılan alanlarda yapıldığı bir ülkedir. Orman alanları, tabiat parkları, milli parklar, sit alanları ve hatta askeri alanlar dahil olmak üzere koruma statüsü altındaki alanlarda da dahi maden, taş ve kum ocağı, mega projeler, enerji nakil hatları, RES gibi yatırımlara konu olmaktadır. Bütün bu uygulamalarda öncelikli olarak, eğer alan 25 hektardan büyükse kanunen ÇED alınması gerekmektedir. Halen tamamlanmış ve devam etmekte ve sürekli vatandaşla-şirketleri karşı karşıya getiren süreçlerde ÇED Raporlarındaki eksiklik ve tartışmalı konuların da payı büyüktür. Prof. Dr. Orhan SEVGİ, tam da bu noktada, ÇED raporlarındaki eksiklik ve tartışmalı durumların ortaya çıkmasına neden olan KAVRAM ve TERİM konusuna değinmiştir. Halen ülkemizin en tartışmalı projelerinden olan İstanbul Havalimanı ve Kanalı örneklerinden hareketle biyoloji ve ekoloji alanlarındaki kavram ve terimlerin kullanımındaki eksiklikleri gözler önüne sermekte ve ilgili tüm kesimlere yanlış/doğru ayrımını yapma konusunda ışık tutmaktadır.","PeriodicalId":432011,"journal":{"name":"AVRASYA TERİM DERGİSİ","volume":"11 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-04-28","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"131949145","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Ekoloji alanındaki bilgi gün geçtikçe daha artmakta ve buna bağlı olarak ekoloji kapsamından üretilen kavram ve terimler tüm dillerde olduğu gibi Türkçede de artmaktadır. Bununla birlikte ekoloji kavram ve terimlerinin yazılışında bazı sorunlar görülmektedir. Bu çalışma, İngilizcede eco(-)Sözük (combining form) ile üretilen kavram ve terimlerin Türkçe yazım birliğinin oluşturulması üzerine odaklanmıştır. Türkçede eko şeklinde yazımlarla ilgili 4 sınıf belirlemiş ve bu sınıflara yönelik modeller oluşturulmuştur. Bu modeller, ekoSözcük, ekoSözcük, eko-Sözcük ve ekolojik Sözcük şeklinde belirlenmiştir. Türkçede birleştirme şekli olmadığı için eko ifadesini ayrı ayrı yazmak uygun değildir. Benzer şekilde eko-kelime yazımları, özellikle Türkçe'de önek kullanımı olmadığı için gramer olarak doğru değildir. Bu terimler içinde eko Sözcük, ekoSözcük ve eko-Sözcük yazımlarında eğer eko ekolojik anlamındaysa, bu kullanımların yerine ekolojik Sözcük şeklinde kullanılması önerilmektedir. Türkçede ekoSözcük yazımlarında İngilizce okunuşları kullanılıyorsa, kelimenin Türkçesi belirlenene kadar italik yazılarak kullanılması önerilmektedir.
{"title":"Eko Kökenli Terim ve Kavramlarının Yazım Birliği Sorunu","authors":"Orhan Sevgi̇","doi":"10.31451/ejatd.1265015","DOIUrl":"https://doi.org/10.31451/ejatd.1265015","url":null,"abstract":"Ekoloji alanındaki bilgi gün geçtikçe daha artmakta ve buna bağlı olarak ekoloji kapsamından üretilen kavram ve terimler tüm dillerde olduğu gibi Türkçede de artmaktadır. Bununla birlikte ekoloji kavram ve terimlerinin yazılışında bazı sorunlar görülmektedir. Bu çalışma, İngilizcede eco(-)Sözük (combining form) ile üretilen kavram ve terimlerin Türkçe yazım birliğinin oluşturulması üzerine odaklanmıştır. Türkçede eko şeklinde yazımlarla ilgili 4 sınıf belirlemiş ve bu sınıflara yönelik modeller oluşturulmuştur. Bu modeller, ekoSözcük, ekoSözcük, eko-Sözcük ve ekolojik Sözcük şeklinde belirlenmiştir. Türkçede birleştirme şekli olmadığı için eko ifadesini ayrı ayrı yazmak uygun değildir. Benzer şekilde eko-kelime yazımları, özellikle Türkçe'de önek kullanımı olmadığı için gramer olarak doğru değildir. Bu terimler içinde eko Sözcük, ekoSözcük ve eko-Sözcük yazımlarında eğer eko ekolojik anlamındaysa, bu kullanımların yerine ekolojik Sözcük şeklinde kullanılması önerilmektedir. Türkçede ekoSözcük yazımlarında İngilizce okunuşları kullanılıyorsa, kelimenin Türkçesi belirlenene kadar italik yazılarak kullanılması önerilmektedir.","PeriodicalId":432011,"journal":{"name":"AVRASYA TERİM DERGİSİ","volume":"24 3 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-04-17","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"123558449","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}