Bu çalışmanın amacı, öğretmen rollerinin özelliklerine ilişkin bir çözümleme yapmaktır. Betimsel nitelik taşıyan bu çalışmada dokümantasyon yöntemi kullanılmıştır. Araştırmanın veri kaynağını öğretmen rollerine ilişkin ulaşılan alanyazın oluşturmaktadır. Bu araştırmada nitel veri analiz türlerinden betimsel analiz kullanılmıştır. Bu açıdan ilgili alanyazının incelenmesi sonucu, öğretmen rollerinin tasnifine ilişkin farklı yaklaşımların benimsendiği görülmüştür. Dolayısıyla bu çalışmada değerlendirilen öğretmen rolleri; pasif aktarıcı teknisyen öğretmen, yansıtıcı pratisyen öğretmen ve dönüştürücü entelektüel öğretmen rolü ile sınırlandırılmıştır. Araştırma sonuçlarına göre pasif aktarıcı teknisyen öğretmen rolünün genel özelliği, öğretmenin yeni bir bilginin veya kuramın yaratılmasından sorumlu olmaksızın, kendisi için belirlenmiş olanı yerine getirmek olduğu tespit edilmiştir. Yansıtıcı pratisyen öğretmen rolünün genel özelliği, öğretmenin öğretme eylemine etkisinin farkında olarak bunları sorgulaması, öğretirken içinde bulunduğu kurumsal ve kültürel bağlam konusuna duyarlı olması, program geliştirme sürecine katılması, okulun değişim çabalarına dâhil olması ve mesleki gelişimi için sorumluluk alması olarak belirlenmiştir. Dönüştürücü entelektüel öğretmen rolünü genel özelliği ise öğretmenin sahip olduğu sosyopolitik bilinçle harekete geçme konusunda kendinden emin olarak sınıfın sınırlarının dışına taşıp sadece eğitimsel ilerleme için değil, kişisel ve toplumsal dönüşüm için de çaba göstermesi olarak ifade edilebilir. Araştırma sonuçlarına dayalı olarak öğretme özgürlük, özerklik ve etkililiği için öğretmenlerin hizmet öncesi ve hizmetiçi eğitimleri desteklenerek güçlendirilmeleri önerilebilir.
{"title":"Öğretmen Rollerinin Özellikleri Üzerine Bir Çözümleme","authors":"Ayhan Ural","doi":"10.37217/tebd.1396521","DOIUrl":"https://doi.org/10.37217/tebd.1396521","url":null,"abstract":"Bu çalışmanın amacı, öğretmen rollerinin özelliklerine ilişkin bir çözümleme yapmaktır. Betimsel nitelik taşıyan bu çalışmada dokümantasyon yöntemi kullanılmıştır. Araştırmanın veri kaynağını öğretmen rollerine ilişkin ulaşılan alanyazın oluşturmaktadır. Bu araştırmada nitel veri analiz türlerinden betimsel analiz kullanılmıştır. Bu açıdan ilgili alanyazının incelenmesi sonucu, öğretmen rollerinin tasnifine ilişkin farklı yaklaşımların benimsendiği görülmüştür. Dolayısıyla bu çalışmada değerlendirilen öğretmen rolleri; pasif aktarıcı teknisyen öğretmen, yansıtıcı pratisyen öğretmen ve dönüştürücü entelektüel öğretmen rolü ile sınırlandırılmıştır. Araştırma sonuçlarına göre pasif aktarıcı teknisyen öğretmen rolünün genel özelliği, öğretmenin yeni bir bilginin veya kuramın yaratılmasından sorumlu olmaksızın, kendisi için belirlenmiş olanı yerine getirmek olduğu tespit edilmiştir. Yansıtıcı pratisyen öğretmen rolünün genel özelliği, öğretmenin öğretme eylemine etkisinin farkında olarak bunları sorgulaması, öğretirken içinde bulunduğu kurumsal ve kültürel bağlam konusuna duyarlı olması, program geliştirme sürecine katılması, okulun değişim çabalarına dâhil olması ve mesleki gelişimi için sorumluluk alması olarak belirlenmiştir. Dönüştürücü entelektüel öğretmen rolünü genel özelliği ise öğretmenin sahip olduğu sosyopolitik bilinçle harekete geçme konusunda kendinden emin olarak sınıfın sınırlarının dışına taşıp sadece eğitimsel ilerleme için değil, kişisel ve toplumsal dönüşüm için de çaba göstermesi olarak ifade edilebilir. Araştırma sonuçlarına dayalı olarak öğretme özgürlük, özerklik ve etkililiği için öğretmenlerin hizmet öncesi ve hizmetiçi eğitimleri desteklenerek güçlendirilmeleri önerilebilir.","PeriodicalId":477316,"journal":{"name":"Türk Eğitim Bilimleri Dergisi","volume":" 38","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-03-25","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"140385298","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Bu çalışmada ortaokul öğrencilerinin zaman ve kronolojiyi algılama becerilerini yordayacak ve bu konuya ilişkin kapsamı temsil edecek sayıda madde ile geçerli ve güvenilir bir ölçek geliştirilmesi amaçlanmıştır. Bu amaç doğrultusunda ilgili literatür ve uzman görüşleri neticesinde ölçek maddeleri oluşturulmuştur. 4’lü likert tipinde hazırlanan aday ölçek maddeleri 2022-2023 Güz döneminde Uşak ilinde öğrenim görmekte olan toplam 514 ortaokul öğrencine uygulanmıştır. Yapılan AFA neticesinde 5 faktörlü ve 21 maddeden oluşan yapıya ulaşılmıştır. Ölçekten alınabilecek en düşük puan 21 iken en yüksek puan 84’tür. Ölçeğin geneline ilişkin Cronbach’s Alpha katsayısı ,87 olarak hesaplanmıştır. Öte yandan açıklanan toplam varyans %50,79 düzeyindedir. AFA sonucunda elde edilen yapı DFA ile doğrulanmıştır. Analizler neticesinde elde edilen ölçeğin ortaokul öğrencilerinin zaman ve kronolojiyi algılama beceri düzeylerini ölçmek için kullanılabilecek geçerli ve güvenilir bir ölçme aracı olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
{"title":"Ortaokul Öğrencilerinin Zaman ve Kronolojiyi Algılama Becerisine Yönelik Bir Ölçek Geliştirme Çalışması","authors":"Nail Deği̇rmenci̇, A. Ünal, Bülent Aksoy","doi":"10.37217/tebd.1319366","DOIUrl":"https://doi.org/10.37217/tebd.1319366","url":null,"abstract":"Bu çalışmada ortaokul öğrencilerinin zaman ve kronolojiyi algılama becerilerini yordayacak ve bu konuya ilişkin kapsamı temsil edecek sayıda madde ile geçerli ve güvenilir bir ölçek geliştirilmesi amaçlanmıştır. Bu amaç doğrultusunda ilgili literatür ve uzman görüşleri neticesinde ölçek maddeleri oluşturulmuştur. 4’lü likert tipinde hazırlanan aday ölçek maddeleri 2022-2023 Güz döneminde Uşak ilinde öğrenim görmekte olan toplam 514 ortaokul öğrencine uygulanmıştır. Yapılan AFA neticesinde 5 faktörlü ve 21 maddeden oluşan yapıya ulaşılmıştır. Ölçekten alınabilecek en düşük puan 21 iken en yüksek puan 84’tür. Ölçeğin geneline ilişkin Cronbach’s Alpha katsayısı ,87 olarak hesaplanmıştır. Öte yandan açıklanan toplam varyans %50,79 düzeyindedir. AFA sonucunda elde edilen yapı DFA ile doğrulanmıştır. Analizler neticesinde elde edilen ölçeğin ortaokul öğrencilerinin zaman ve kronolojiyi algılama beceri düzeylerini ölçmek için kullanılabilecek geçerli ve güvenilir bir ölçme aracı olduğu sonucuna ulaşılmıştır.","PeriodicalId":477316,"journal":{"name":"Türk Eğitim Bilimleri Dergisi","volume":"32 3","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-02-13","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"140457383","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Mevcut araştırmada, özel eğitim öğretmen adaylarının ağır ve çoklu yetersizliği olan çocuklara yönelik metaforik algıları incelenmiştir. Nitel araştırma yöntemlerinden fenomenoloji (olgubilim) ile desenlenen çalışmanın katılımcılarını Türkiye genelindeki farklı üniversitelerde özel eğitim öğretmenliği lisans programlarına devam eden 133 öğretmen adayı oluşturmaktadır. Araştırma verileri, gerekli etik izinler alınarak 12 gün süresince elektronik ortamda toplanmıştır. Çevrim içi anket aracılığı ile elde edilen veriler, nitel araştırma analiz tekniklerinden içerik analizi kullanılarak çözümlenmiştir. Çalışmanın sonucunda, öğretmen adayları tarafından toplam 76 farklı metafor geliştirilmiştir. Söz konusu metaforlar sekiz kategoriye ayrılarak ele alınmıştır. Bu kategoriler 1) karmaşıklık, 2) değerlilik, 3) gizemlilik, 4) farklılık, 5) zorluk, 6) gelişebilirlik, 7) saflık/masumluk ve 8) diğer olarak belirlenmiştir. Özel eğitim öğretmen adayları genel olarak ağır ve çoklu yetersizliği olan çocuklar için olumlu metaforlar üretmiş ve söz konusu kavrama yönelik tanım özelliklerine vurgu yapan metaforlar tercih etmişlerdir. Araştırma bulguları alanyazın çerçevesinde tartışılarak öğretmen yetiştirme uygulamalarına ve ileriye dönük araştırma önerilerinde bulunulmuştur.
{"title":"Özel Eğitim Öğretmen Adaylarının Ağır ve Çoklu Yetersizliği Olan Çocuklara İlişkin Metaforik Algıları","authors":"Sevil Filiz, Derya Uyar, Pınar Şafak","doi":"10.37217/tebd.1336884","DOIUrl":"https://doi.org/10.37217/tebd.1336884","url":null,"abstract":"Mevcut araştırmada, özel eğitim öğretmen adaylarının ağır ve çoklu yetersizliği olan çocuklara yönelik metaforik algıları incelenmiştir. Nitel araştırma yöntemlerinden fenomenoloji (olgubilim) ile desenlenen çalışmanın katılımcılarını Türkiye genelindeki farklı üniversitelerde özel eğitim öğretmenliği lisans programlarına devam eden 133 öğretmen adayı oluşturmaktadır. Araştırma verileri, gerekli etik izinler alınarak 12 gün süresince elektronik ortamda toplanmıştır. Çevrim içi anket aracılığı ile elde edilen veriler, nitel araştırma analiz tekniklerinden içerik analizi kullanılarak çözümlenmiştir. Çalışmanın sonucunda, öğretmen adayları tarafından toplam 76 farklı metafor geliştirilmiştir. Söz konusu metaforlar sekiz kategoriye ayrılarak ele alınmıştır. Bu kategoriler 1) karmaşıklık, 2) değerlilik, 3) gizemlilik, 4) farklılık, 5) zorluk, 6) gelişebilirlik, 7) saflık/masumluk ve 8) diğer olarak belirlenmiştir. Özel eğitim öğretmen adayları genel olarak ağır ve çoklu yetersizliği olan çocuklar için olumlu metaforlar üretmiş ve söz konusu kavrama yönelik tanım özelliklerine vurgu yapan metaforlar tercih etmişlerdir. Araştırma bulguları alanyazın çerçevesinde tartışılarak öğretmen yetiştirme uygulamalarına ve ileriye dönük araştırma önerilerinde bulunulmuştur.","PeriodicalId":477316,"journal":{"name":"Türk Eğitim Bilimleri Dergisi","volume":"25 4","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-02-12","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"140458261","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Ergenlik bireylerde biyolojik, psikolojik ve sosyal değişimlerin meydana geldiği bir dönemdir ve ergen bireyler bu dönemde yetişkinliğe doğru adım atmaktadırlar. Ergen bireylerde yaşanan bu değişim onların stres düzeylerini, okul hayatında oldukları için akademik öz yeterliklerini, meydana gelen psikososyal değişimler ise psikolojik sağlamlıklarını etkileyebilmektedir. Bu araştırmanın amacı ergenlerde algılanan stres, akademik öz yeterlik ve psikolojik sağlamlık arasındaki ilişkinin incelenmesidir. Bu araştırma korelasyonel desene sahip nicel bir çalışmadır. Bu araştırmanın çalışma grubu uygun örnekleme ile seçilen 464 lise öğrencisinden oluşmuştur. Araştırmanın verileri Kişisel Bilgi Formu, Algılanan Stres Ölçeği, Akademik Öz Yeterlik Ölçeği, Çocuk ve Genç Psikolojik Sağlamlık Ölçeği ile elde edilmiştir. Bütün istatistiksel analizler SPSS 25 programı kullanılarak yapılmıştır. Verileri analiz etmek için Pearson Korelasyonel Analizi, Çoklu Regresyon Analizi, Bağımsız Örneklem t Testi ve Tek Yönlü ANOVA kullanılmıştır. Araştırma sonuçları algılanan stresleri yüksek olan ergenlerin psikolojik sağlamlıklarının düşük olduğunu, akademik öz yeterlikleri yüksek olan ergenlerin psikolojik sağlamlıklarının yüksek olduğunu göstermiştir. Ayrıca cinsiyet, sınıf düzeyi ve okul türü ile psikolojik sağlamlık arasında anlamlı bir farklılık olmadığı bulunmuştur. Öğrencilere algılanan stres, akademik öz yeterlik ve psikolojik sağlamlık konularında psikoeğitsel müdahale çalışmaları yapılabilir.
青春期是个体发生生理、心理和社会变化的时期,青少年在这一时期迈向成年。青少年的这种变化会影响他们的压力水平,影响他们在学校生活中的学业自我效能感,而社会心理的变化也会影响他们的心理复原力。本研究旨在探讨青少年感知压力、学业自我效能感和心理复原力之间的关系。本研究是一项采用相关设计的定量研究。本研究的研究小组由 464 名高中生组成,采用方便抽样法。研究数据通过个人信息表、感知压力量表、学业自我效能感量表、儿童和青少年复原力量表获得。所有统计分析均使用 SPSS 25 软件进行。数据分析采用了皮尔逊相关分析、多元回归分析、独立样本 t 检验和单向方差分析。研究结果显示,感知压力高的青少年心理复原力低,而学业自我效能感高的青少年心理复原力高。此外,研究还发现,性别、年级和学校类型与心理复原力之间没有显著差异。可以针对感知压力、学业自我效能感和心理复原力开展心理教育干预研究。
{"title":"Ergenlerde Algılanan Stres, Akademik Öz Yeterlik ve Psikolojik Sağlamlık Arasındaki İlişkinin İncelenmesi","authors":"Ahmet Karcı, Seher Balcı Çelik","doi":"10.37217/tebd.1324851","DOIUrl":"https://doi.org/10.37217/tebd.1324851","url":null,"abstract":"Ergenlik bireylerde biyolojik, psikolojik ve sosyal değişimlerin meydana geldiği bir dönemdir ve ergen bireyler bu dönemde yetişkinliğe doğru adım atmaktadırlar. Ergen bireylerde yaşanan bu değişim onların stres düzeylerini, okul hayatında oldukları için akademik öz yeterliklerini, meydana gelen psikososyal değişimler ise psikolojik sağlamlıklarını etkileyebilmektedir. Bu araştırmanın amacı ergenlerde algılanan stres, akademik öz yeterlik ve psikolojik sağlamlık arasındaki ilişkinin incelenmesidir. Bu araştırma korelasyonel desene sahip nicel bir çalışmadır. Bu araştırmanın çalışma grubu uygun örnekleme ile seçilen 464 lise öğrencisinden oluşmuştur. Araştırmanın verileri Kişisel Bilgi Formu, Algılanan Stres Ölçeği, Akademik Öz Yeterlik Ölçeği, Çocuk ve Genç Psikolojik Sağlamlık Ölçeği ile elde edilmiştir. Bütün istatistiksel analizler SPSS 25 programı kullanılarak yapılmıştır. Verileri analiz etmek için Pearson Korelasyonel Analizi, Çoklu Regresyon Analizi, Bağımsız Örneklem t Testi ve Tek Yönlü ANOVA kullanılmıştır. Araştırma sonuçları algılanan stresleri yüksek olan ergenlerin psikolojik sağlamlıklarının düşük olduğunu, akademik öz yeterlikleri yüksek olan ergenlerin psikolojik sağlamlıklarının yüksek olduğunu göstermiştir. Ayrıca cinsiyet, sınıf düzeyi ve okul türü ile psikolojik sağlamlık arasında anlamlı bir farklılık olmadığı bulunmuştur. Öğrencilere algılanan stres, akademik öz yeterlik ve psikolojik sağlamlık konularında psikoeğitsel müdahale çalışmaları yapılabilir.","PeriodicalId":477316,"journal":{"name":"Türk Eğitim Bilimleri Dergisi","volume":"45 7","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-02-12","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"140458027","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Ümmühan Güliz Orhan, Ayşe Seis, Muhammet Gel, .. F. Evran Acar
Bu çalışmanın amacı; öğrencilerin ekstra programın sağladığı faydalar hakkındaki görüşlerinin neler olduğunun araştırılmasıdır. Literatürde kişilerin çok yönlü gelişimi için derslerin dışında kalan, öğrencilerin gönüllü olarak katıldıkları sosyal, akademik, sanatsal vb. etkinlikler ekstra program olarak ifade edilmektedir. Tarama modeliyle gerçekleştirilen araştırmada 13 maddeden oluşan “Ekstra Programa Katılım Ölçeği” kullanılmış ve 12-18 yaş dönemindeki ortaokul ve lise öğrencilerinden 690 öğrenciden veriler toplanmıştır. Öğrencilere ayrıca ekstra programın ölçekte belirtilmeyen faydalarının neler olduğu sorusu yöneltilmiş ve verilen cevaplar betimsel analiz yöntemiyle analiz edilmiştir. Araştırma sonuçlarına göre; öğrenciler ekstra programın 3,24 “orta” düzeyde faydalı olduğunu düşünmektedirler. Ayrıca ekstra programın sosyal, akademik, fiziksel, duyuşsal, kişilik gelişimi ve iyi oluşları için faydalı olduğunu belirtmişlerdir. Öğrenci görüşleri; okula devam durumuna, aldıkları başarı belgelerine göre anlamlı fark göstermezken cinsiyete, sınıf düzeyine, akademik başarıya yönelik algıya, kitap okuma oranına, okula ve derslere duygu durumuna göre anlamlı farklılık göstermektedir.
{"title":"Ekstra Program ve Öğrencilere Katkısı","authors":"Ümmühan Güliz Orhan, Ayşe Seis, Muhammet Gel, .. F. Evran Acar","doi":"10.37217/tebd.1334666","DOIUrl":"https://doi.org/10.37217/tebd.1334666","url":null,"abstract":"Bu çalışmanın amacı; öğrencilerin ekstra programın sağladığı faydalar hakkındaki görüşlerinin neler olduğunun araştırılmasıdır. Literatürde kişilerin çok yönlü gelişimi için derslerin dışında kalan, öğrencilerin gönüllü olarak katıldıkları sosyal, akademik, sanatsal vb. etkinlikler ekstra program olarak ifade edilmektedir. Tarama modeliyle gerçekleştirilen araştırmada 13 maddeden oluşan “Ekstra Programa Katılım Ölçeği” kullanılmış ve 12-18 yaş dönemindeki ortaokul ve lise öğrencilerinden 690 öğrenciden veriler toplanmıştır. Öğrencilere ayrıca ekstra programın ölçekte belirtilmeyen faydalarının neler olduğu sorusu yöneltilmiş ve verilen cevaplar betimsel analiz yöntemiyle analiz edilmiştir. Araştırma sonuçlarına göre; öğrenciler ekstra programın 3,24 “orta” düzeyde faydalı olduğunu düşünmektedirler. Ayrıca ekstra programın sosyal, akademik, fiziksel, duyuşsal, kişilik gelişimi ve iyi oluşları için faydalı olduğunu belirtmişlerdir. Öğrenci görüşleri; okula devam durumuna, aldıkları başarı belgelerine göre anlamlı fark göstermezken cinsiyete, sınıf düzeyine, akademik başarıya yönelik algıya, kitap okuma oranına, okula ve derslere duygu durumuna göre anlamlı farklılık göstermektedir.","PeriodicalId":477316,"journal":{"name":"Türk Eğitim Bilimleri Dergisi","volume":"128 3","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-02-05","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"140461551","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Bu çalışmada ergenlerde bağlanma stilleri ve sosyal medya bağımlılıkları arasındaki ilişkide duygu düzenleme yöntemleri ve bazı değişkenlerin (cinsiyet, yaş, devam edilen lise türü ve algılanan ebeveyn tutumları) düzenleyicilik rolleri incelenmiştir. Araştırmaya 2020-2021 eğitim öğretim yılında Ankara ilinde resmi liselerde öğrenimlerine devam eden 586 ergen katılmıştır. Araştırma ilişkisel tarama modelinde tasarlanmıştır. Verilerin toplanmasında; “Kişisel Bilgi Formu”, “Ergenler İçin Sosyal Medya Bağımlılığı Ölçeği” ve “Ergenler İçin Duygu Düzenleme Ölçeği” kullanılmıştır. Ergenlerin bağlanma stilleri ve sosyal medya bağımlılıkları arasındaki ilişkide değişkenlerin düzenleyici rolleri düzenleyici etki analizi ile incelenmiştir. Çalışma sonrasında ergenlerin %29,9’unun sosyal medya bağımlısı oldukları anlaşılmıştır. Katılımcıların daha çok güvenli ve daha az olarak da kaçınan bağlanma stiline sahip oldukları anlaşılmıştır. Duygu düzenleme yöntemleri boyutunda ise ergenlerin daha çok içsel işlevsel ve en az olarak da dışsal işlevsel olmayan duygu düzenlemeye sahip oldukları belirlenmiştir. Ergenlerde sosyal medya bağımlılığı ile güvenli bağlanma stili arasında düşük düzeyde negatif yönde, kaçınan bağlanma stili arasında çok düşük düzeyde pozitif yönde, kaygılı-kararsız bağlanma stili arasında ise düşük düzeyde pozitif yönde anlamlı bir ilişki olduğu görülmüştür. Değişkenlerinin düzenleyicilik rolleri düzenleyici etki analizi ile incelenmiştir. Bulgular; ergenlerin sosyal medya bağımlılık düzeyleri ile güvenli bağlanma stilleri arasında duygu düzenlemenin düzenleyici bir role sahip olduğu ancak diğer değişkenlerin ise düzenleyici rollerinin olmadığı yönündedir. Araştırma bulguları, alanyazına bağlı olarak tartışılmış ve önerilerde bulunulmuştur.
{"title":"Covid-19 Pandemi Sürecinde Ergenlerin Bağlanma Stilleri İle Sosyal Medya Bağımlılık Durumları Arasındaki İlişkide Duygu Düzenleme Yöntemlerinin Ve Bazı Değişkenlerin Düzenleyicilik Rolü","authors":"Derya Kiliç, Zehni Koç","doi":"10.37217/tebd.1287439","DOIUrl":"https://doi.org/10.37217/tebd.1287439","url":null,"abstract":"Bu çalışmada ergenlerde bağlanma stilleri ve sosyal medya bağımlılıkları arasındaki ilişkide duygu düzenleme yöntemleri ve bazı değişkenlerin (cinsiyet, yaş, devam edilen lise türü ve algılanan ebeveyn tutumları) düzenleyicilik rolleri incelenmiştir. Araştırmaya 2020-2021 eğitim öğretim yılında Ankara ilinde resmi liselerde öğrenimlerine devam eden 586 ergen katılmıştır. Araştırma ilişkisel tarama modelinde tasarlanmıştır. Verilerin toplanmasında; “Kişisel Bilgi Formu”, “Ergenler İçin Sosyal Medya Bağımlılığı Ölçeği” ve “Ergenler İçin Duygu Düzenleme Ölçeği” kullanılmıştır. Ergenlerin bağlanma stilleri ve sosyal medya bağımlılıkları arasındaki ilişkide değişkenlerin düzenleyici rolleri düzenleyici etki analizi ile incelenmiştir. Çalışma sonrasında ergenlerin %29,9’unun sosyal medya bağımlısı oldukları anlaşılmıştır. Katılımcıların daha çok güvenli ve daha az olarak da kaçınan bağlanma stiline sahip oldukları anlaşılmıştır. Duygu düzenleme yöntemleri boyutunda ise ergenlerin daha çok içsel işlevsel ve en az olarak da dışsal işlevsel olmayan duygu düzenlemeye sahip oldukları belirlenmiştir. Ergenlerde sosyal medya bağımlılığı ile güvenli bağlanma stili arasında düşük düzeyde negatif yönde, kaçınan bağlanma stili arasında çok düşük düzeyde pozitif yönde, kaygılı-kararsız bağlanma stili arasında ise düşük düzeyde pozitif yönde anlamlı bir ilişki olduğu görülmüştür. Değişkenlerinin düzenleyicilik rolleri düzenleyici etki analizi ile incelenmiştir. Bulgular; ergenlerin sosyal medya bağımlılık düzeyleri ile güvenli bağlanma stilleri arasında duygu düzenlemenin düzenleyici bir role sahip olduğu ancak diğer değişkenlerin ise düzenleyici rollerinin olmadığı yönündedir. Araştırma bulguları, alanyazına bağlı olarak tartışılmış ve önerilerde bulunulmuştur.","PeriodicalId":477316,"journal":{"name":"Türk Eğitim Bilimleri Dergisi","volume":"45 12","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-01-26","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"140493185","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Bu araştırmada, görsel sanatlar etkinliklerinde bir yöntem olarak Kübizm’i kullanmaya yönelik okul öncesi öğretmenlerin ihtiyaçlarının belirlenmesi amaçlanmıştır. Araştırma, nitel araştırma yöntemlerinden durum çalışması modeline göre yürütülmüştür. Araştırmanın çalışma grubunu kolay ulaşılabilir durum örneklemesi yoluyla, 2022-2023 eğitim öğretim yılı bahar döneminde Kars ili merkezinde Milli Eğitim Bakanlığına bağlı bağımsız anaokullarında grup öğretmeni olarak görev yapmakta olan 43 okul öncesi öğretmeni oluşturmuştur. Veri toplama aracı olarak araştırmacılar tarafından geliştirilen “Kübist Yaklaşımlı Sanat Eğitimi Programı İhtiyaç Analizi Formu” kullanılmıştır. Veriler, MAXQDA programı kullanılarak içerik analizi yoluyla analiz edilmiştir. Araştırma sonucunda öğretmenlerin en çok bilgi sahibi olduklarını ve programlarında yer verdiklerini belirttikleri sanatçı ve eserlerinin Kübizm sanat akımının temsilcilerinden Pablo Picasso olmasına karşın; programa entegre etme, yöntem teknik ve farklı becerileri geliştirmede araç olarak kullanma gibi pek çok ihtiyaçlarının olduğu tespit edilmiştir. Bu doğrultuda, sanat akımları, sanatçıları ve eserleri ele alınarak okul öncesi çocuklara yönelik programların geliştirilmesine ve öğretmen eğitimlerine ihtiyaç duyulduğu sonucuna ulaşılmıştır.
{"title":"Görsel Sanatlar Etkinliklerinde Bir Yöntem Olarak Kübizm’i Kullanmak: Okul Öncesi Öğretmenlerin İhtiyaçları","authors":"Raziye Erkul Hatipoğlu, Adalet Kandır","doi":"10.37217/tebd.1372058","DOIUrl":"https://doi.org/10.37217/tebd.1372058","url":null,"abstract":"Bu araştırmada, görsel sanatlar etkinliklerinde bir yöntem olarak Kübizm’i kullanmaya yönelik okul öncesi öğretmenlerin ihtiyaçlarının belirlenmesi amaçlanmıştır. Araştırma, nitel araştırma yöntemlerinden durum çalışması modeline göre yürütülmüştür. Araştırmanın çalışma grubunu kolay ulaşılabilir durum örneklemesi yoluyla, 2022-2023 eğitim öğretim yılı bahar döneminde Kars ili merkezinde Milli Eğitim Bakanlığına bağlı bağımsız anaokullarında grup öğretmeni olarak görev yapmakta olan 43 okul öncesi öğretmeni oluşturmuştur. Veri toplama aracı olarak araştırmacılar tarafından geliştirilen “Kübist Yaklaşımlı Sanat Eğitimi Programı İhtiyaç Analizi Formu” kullanılmıştır. Veriler, MAXQDA programı kullanılarak içerik analizi yoluyla analiz edilmiştir. Araştırma sonucunda öğretmenlerin en çok bilgi sahibi olduklarını ve programlarında yer verdiklerini belirttikleri sanatçı ve eserlerinin Kübizm sanat akımının temsilcilerinden Pablo Picasso olmasına karşın; programa entegre etme, yöntem teknik ve farklı becerileri geliştirmede araç olarak kullanma gibi pek çok ihtiyaçlarının olduğu tespit edilmiştir. Bu doğrultuda, sanat akımları, sanatçıları ve eserleri ele alınarak okul öncesi çocuklara yönelik programların geliştirilmesine ve öğretmen eğitimlerine ihtiyaç duyulduğu sonucuna ulaşılmıştır.","PeriodicalId":477316,"journal":{"name":"Türk Eğitim Bilimleri Dergisi","volume":"222 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-01-22","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"140500333","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Müzik eğitiminde performans görevleri 2006 yılında uygulanmaya başlayan yapılandırmacı yaklaşım ile ölçme değerlendirme çalışmaları arasında yer alan etkinliklerdir. Bu görevlerin öğrencilerin günlük yaşamları ile ilişkilendirilmesi gereken ve beklenen etkinlikler olarak, ilgilerini çekmek, müzik bilgilerini arttırmak ve müziğin farklı yönlerini tanımalarına fırsat sunmak gibi yararları bulunmaktadır. Müzik derslerinde, öğretmenlerin müziğin birçok boyutunu dikkate alacak şekilde performans görevleri vermelerine olanak sağlamak amacıyla yapılan bu çalışma, müzik derslerinin çeşitli boyut ve yönlerini ödevler ile ilişkilendirmesi ve yeni örnek görev konuları sunması açısından nitel araştırmalar kapsamında ele alınabilir. Bu çalışmada, müzik eğitiminde performans görevlerinin, bir performans görevleri verilirken ne tür hususlara dikkat edilebileceği, bu görevlere ilişkin raporların nasıl hazırlanabileceği ve hangi konuların hangi hedeflerle ilişkili olarak görev konusu olabileceği üzerinde durulmuştur. Çalışmada literatür tarama yöntemi ile veriler toplanmıştır. Ayrıca müzik eğitimcilerinin faydalanmaları için müzik dersi öğretim programının amaçları, müzik eğitiminin öğrenme alanları, müziğin bilişsel, duyuşsal, devinişsel hedefleri ve müzik eğitiminin bireysel, toplumsal, kültürel, eğitimsel işlevleri ile ilişkilendirilerek performans görev örnekleri sunulmuştur.
{"title":"Examınatıon Of Performance Tasks From Varıous Perspectıves And Examples Of Performance Tasks In Musıc Educatıon","authors":"Emel Funda Türkmen, İlknur ÖZAL GÖNCÜ","doi":"10.37217/tebd.1301019","DOIUrl":"https://doi.org/10.37217/tebd.1301019","url":null,"abstract":"Müzik eğitiminde performans görevleri 2006 yılında uygulanmaya başlayan yapılandırmacı yaklaşım ile ölçme değerlendirme çalışmaları arasında yer alan etkinliklerdir. Bu görevlerin öğrencilerin günlük yaşamları ile ilişkilendirilmesi gereken ve beklenen etkinlikler olarak, ilgilerini çekmek, müzik bilgilerini arttırmak ve müziğin farklı yönlerini tanımalarına fırsat sunmak gibi yararları bulunmaktadır. Müzik derslerinde, öğretmenlerin müziğin birçok boyutunu dikkate alacak şekilde performans görevleri vermelerine olanak sağlamak amacıyla yapılan bu çalışma, müzik derslerinin çeşitli boyut ve yönlerini ödevler ile ilişkilendirmesi ve yeni örnek görev konuları sunması açısından nitel araştırmalar kapsamında ele alınabilir. Bu çalışmada, müzik eğitiminde performans görevlerinin, bir performans görevleri verilirken ne tür hususlara dikkat edilebileceği, bu görevlere ilişkin raporların nasıl hazırlanabileceği ve hangi konuların hangi hedeflerle ilişkili olarak görev konusu olabileceği üzerinde durulmuştur. Çalışmada literatür tarama yöntemi ile veriler toplanmıştır. Ayrıca müzik eğitimcilerinin faydalanmaları için müzik dersi öğretim programının amaçları, müzik eğitiminin öğrenme alanları, müziğin bilişsel, duyuşsal, devinişsel hedefleri ve müzik eğitiminin bireysel, toplumsal, kültürel, eğitimsel işlevleri ile ilişkilendirilerek performans görev örnekleri sunulmuştur.","PeriodicalId":477316,"journal":{"name":"Türk Eğitim Bilimleri Dergisi","volume":"25 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-01-16","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"140506048","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Bu çalışmada öğretmen adaylarının eleştirel düşünmeye yönelik algılarının metafor analizi yöntemi ile ortaya çıkarılması amaçlanmıştır. Nitel araştırma desenlerinden biri olan görüngü bilim deseni kullanılarak çalışma yürütülmüştür. Almanca, bilgisayar ve öğretim teknolojileri, fen bilgisi, ilköğretim matematik, İngilizce, okul öncesi, özel eğitim, rehberlik ve psikolojik danışmanlık, resim-iş, sınıf, sosyal bilgiler ve Türkçe öğretmenliği bölümlerinde öğrenim gören 244 öğretmen adayının çalışmaya katılımı sağlanmıştır. Eleştirel düşünme algısını ortaya çıkarmak için “Eleştirel düşünme … gibidir. Çünkü …” ifadesinin öğretmen adayları tarafından tamamlanması sağlanmıştır. Elde edilen veriler içerik analizi yöntemi ile çözümlenmiş ve anlamlandırılmıştır. Toplamda 140 farklı metafor, benzerlik ve ortak özelliklerine göre 9 tema altında gruplandırılmıştır. Temalar frekans değerlerine göre şu şekilde sıralanmıştır; “nesne”, “yaşam”, “doğal çevre”, “meslek”, “soyut kavram”, “bakış açısı”, “aile ve sosyal çevre”, “vücudun bir parçası” ve “yenilik”. Cinsiyet açısından temalar incelendiğinde ise “nesne”, “doğal çevre”, “soyut kavram” ve “vücudun bir parçası” kategorilerinde kadın öğretmen adaylarının ağırlıklı olduğu gözlenmiştir. Bununla birlikte “yaşam”, “meslek”, “bakış açısı”, “aile ve sosyal çevre” ve “yenilik” kategorilerinde kadın ve erkek öğretmen adaylarının ağırlıklarının benzer olduğu belirlenmiştir. Erkek öğretmen adaylarının tamamen baskın olduğu herhangi bir kategori ise bulunmamaktadır.
{"title":"Öğretmen Adaylarının Eleştirel Düşünmeye Yönelik Metaforik Algıları","authors":"Eyüp Yurt","doi":"10.37217/tebd.1377585","DOIUrl":"https://doi.org/10.37217/tebd.1377585","url":null,"abstract":"Bu çalışmada öğretmen adaylarının eleştirel düşünmeye yönelik algılarının metafor analizi yöntemi ile ortaya çıkarılması amaçlanmıştır. Nitel araştırma desenlerinden biri olan görüngü bilim deseni kullanılarak çalışma yürütülmüştür. Almanca, bilgisayar ve öğretim teknolojileri, fen bilgisi, ilköğretim matematik, İngilizce, okul öncesi, özel eğitim, rehberlik ve psikolojik danışmanlık, resim-iş, sınıf, sosyal bilgiler ve Türkçe öğretmenliği bölümlerinde öğrenim gören 244 öğretmen adayının çalışmaya katılımı sağlanmıştır. Eleştirel düşünme algısını ortaya çıkarmak için “Eleştirel düşünme … gibidir. Çünkü …” ifadesinin öğretmen adayları tarafından tamamlanması sağlanmıştır. Elde edilen veriler içerik analizi yöntemi ile çözümlenmiş ve anlamlandırılmıştır. Toplamda 140 farklı metafor, benzerlik ve ortak özelliklerine göre 9 tema altında gruplandırılmıştır. Temalar frekans değerlerine göre şu şekilde sıralanmıştır; “nesne”, “yaşam”, “doğal çevre”, “meslek”, “soyut kavram”, “bakış açısı”, “aile ve sosyal çevre”, “vücudun bir parçası” ve “yenilik”. Cinsiyet açısından temalar incelendiğinde ise “nesne”, “doğal çevre”, “soyut kavram” ve “vücudun bir parçası” kategorilerinde kadın öğretmen adaylarının ağırlıklı olduğu gözlenmiştir. Bununla birlikte “yaşam”, “meslek”, “bakış açısı”, “aile ve sosyal çevre” ve “yenilik” kategorilerinde kadın ve erkek öğretmen adaylarının ağırlıklarının benzer olduğu belirlenmiştir. Erkek öğretmen adaylarının tamamen baskın olduğu herhangi bir kategori ise bulunmamaktadır.","PeriodicalId":477316,"journal":{"name":"Türk Eğitim Bilimleri Dergisi","volume":"29 12","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-01-16","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"140505886","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Bu makale, sosyal bilgiler dersinde ürün temelli öğrenme modelinin 5. sınıf öğrencilerinin akademik başarılarına etkisini belirlemek, öğrenci görüşlerinin neler olduğunu saptamak amacıyla yapılmıştır. 2020-2021 yılında, Ankara’da özel bir okulda gerçekleştirilen araştırmanın çalışma grubunda amaçlı örneklem kullanılmıştır. Ürün temelli öğrenme modeli deney grubuna uygulanırken, kontrol grubuna müdahale edilmemiştir. Araştırmada karma araştırma yöntemleri içerisinde yer alan müdahale deseni kullanılmıştır. Nicel veriler, akademik başarı testi ile nitel veriler, yarı yapılandırılmış görüşme formu ile toplanmıştır. Çalışmanın, nicel verileri analiz edilirken ilişkili örneklemler t testi ve Mann Whitney U testinden, nitel veriler analiz edilirken içerik analizinden faydalanılmıştır. Nicel bulgularda deney grubu öğrencilerinin akademik başarı ön test ve son test puanları arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Kontrol grubunda akademik başarı ön test ve son test puanları arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık görülse de etki büyüklüğü puanına bakıldığında yüksek etki etmediği belirlenmiştir. Deney ve kontrol grubu son test puanlarında anlamlı bir farklılık olmadığı sonucuna varılmıştır. Çalışmanın nitel bulgularında; öğretim yöntem ve tekniği, derslerin ürün temelli öğrenme modeli ile işlenmesi, ürün temelli öğrenme modelinin kullanımı temalarına varılmıştır. Bu sonuçlardan, modelin eğlenceli olduğu, daha iyi anlamaya ve kalıcılığa yardımcı olduğu, yaparak öğrenmeye, daha üretken olmaya, sosyalleşmeye ve gelecek yaşamlarına katkı sağladığı sonuçlarına erişilmiştir.
本文旨在确定基于产品的学习模式对五年级学生社会学课程学习成绩的影响,并确定学生的意见。2020-2021 年在安卡拉一所私立学校进行的研究中,研究小组采用了有目的抽样法。实验组采用了基于产品的学习模式,而对照组则未进行干预。本研究采用了混合研究方法中的干预设计。定量数据通过学业成绩测试收集,定性数据通过半结构化访谈表收集。定量数据采用配对样本 t 检验和曼-惠特尼 U 检验,定性数据采用内容分析。定量研究结果表明,实验组学生的学业成绩前测和后测成绩在统计学上没有显著差异。虽然对照组学生的学业成绩前测和后测成绩在统计上有显著差异,但确定效应大小得分并不高。结论是实验组和对照组的后测成绩没有明显差异。在定性研究结果中,得出了教学方法和技巧、用基于产品的学习模式授课、基于产品的学习模式的使用等主题。从这些结果中得出的结论是,这种模式很有趣,有助于更好地理解和保持知识,有助于在实践中学习,提高工作效率,促进社交,并对他们未来的生活作出贡献。
{"title":"Sosyal Bilgiler Dersinde Ürün Temelli Öğrenme: Öğrenci Başarısı ve Görüşleri","authors":"Seda Samuk, Ercenk Hamarat","doi":"10.37217/tebd.1330606","DOIUrl":"https://doi.org/10.37217/tebd.1330606","url":null,"abstract":"Bu makale, sosyal bilgiler dersinde ürün temelli öğrenme modelinin 5. sınıf öğrencilerinin akademik başarılarına etkisini belirlemek, öğrenci görüşlerinin neler olduğunu saptamak amacıyla yapılmıştır. 2020-2021 yılında, Ankara’da özel bir okulda gerçekleştirilen araştırmanın çalışma grubunda amaçlı örneklem kullanılmıştır. Ürün temelli öğrenme modeli deney grubuna uygulanırken, kontrol grubuna müdahale edilmemiştir. Araştırmada karma araştırma yöntemleri içerisinde yer alan müdahale deseni kullanılmıştır. Nicel veriler, akademik başarı testi ile nitel veriler, yarı yapılandırılmış görüşme formu ile toplanmıştır. Çalışmanın, nicel verileri analiz edilirken ilişkili örneklemler t testi ve Mann Whitney U testinden, nitel veriler analiz edilirken içerik analizinden faydalanılmıştır. Nicel bulgularda deney grubu öğrencilerinin akademik başarı ön test ve son test puanları arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Kontrol grubunda akademik başarı ön test ve son test puanları arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık görülse de etki büyüklüğü puanına bakıldığında yüksek etki etmediği belirlenmiştir. Deney ve kontrol grubu son test puanlarında anlamlı bir farklılık olmadığı sonucuna varılmıştır. Çalışmanın nitel bulgularında; öğretim yöntem ve tekniği, derslerin ürün temelli öğrenme modeli ile işlenmesi, ürün temelli öğrenme modelinin kullanımı temalarına varılmıştır. Bu sonuçlardan, modelin eğlenceli olduğu, daha iyi anlamaya ve kalıcılığa yardımcı olduğu, yaparak öğrenmeye, daha üretken olmaya, sosyalleşmeye ve gelecek yaşamlarına katkı sağladığı sonuçlarına erişilmiştir.","PeriodicalId":477316,"journal":{"name":"Türk Eğitim Bilimleri Dergisi","volume":"42 7","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-01-14","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"140509036","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}