Pub Date : 2019-06-19DOI: 10.26650/mecmua.2019.77.1.0015
Muhammed Demirel, Melik Kartal
The act is one of the most important elements for the existence of a crime in criminal law. In this respect, the number of acts has an impact upon the number of crimes. As a matter of fact the general rule in Turkish criminal law is that: the number of crimes is determined by the number of acts and the number of punishments is determined by the number of crimes. This is named as a real joinder rule. However, if this rule is applied without exception, some unfair consequences may occur. In order to prevent these unfair consequences, some exceptions are provided in the Turkish Penal Code. One of them is the regulation of the successive crime. Indeed, according to the provision of Turkish Penal Code (TPC) art. 43/1: where a person commits the same act, more than once, against the same person, at different times in the course of carrying out a decision to commit a crime, a single penalty shall be given. However, this punishment may be increased from one-fourth to three-fourths. Although the other institutions of criminal law are included in the penal codes of many countries, the successive crime is not provided in the penal codes of many countries. As a consequence, the studies about successive crime in foreign doctrines are limited. In this respect, our study is not only important in terms of the Turkish doctrine but also in terms of foreign doctrines. In this study, the conditions for the application of successive crime that is an exception of the real joinder rule were examined. While this issue was handled, the legal basement of successive crime was put forward and it was benefited from Turkish doctrine and Turkish court decisions.
{"title":"The Conditions for the Application of Successive Crime in the Turkish Criminal Code","authors":"Muhammed Demirel, Melik Kartal","doi":"10.26650/mecmua.2019.77.1.0015","DOIUrl":"https://doi.org/10.26650/mecmua.2019.77.1.0015","url":null,"abstract":"The act is one of the most important elements for the existence of a crime in criminal law. In this respect, the number of acts has an impact upon the number of crimes. As a matter of fact the general rule in Turkish criminal law is that: the number of crimes is determined by the number of acts and the number of punishments is determined by the number of crimes. This is named as a real joinder rule. However, if this rule is applied without exception, some unfair consequences may occur. In order to prevent these unfair consequences, some exceptions are provided in the Turkish Penal Code. One of them is the regulation of the successive crime. Indeed, according to the provision of Turkish Penal Code (TPC) art. 43/1: where a person commits the same act, more than once, against the same person, at different times in the course of carrying out a decision to commit a crime, a single penalty shall be given. However, this punishment may be increased from one-fourth to three-fourths. Although the other institutions of criminal law are included in the penal codes of many countries, the successive crime is not provided in the penal codes of many countries. As a consequence, the studies about successive crime in foreign doctrines are limited. In this respect, our study is not only important in terms of the Turkish doctrine but also in terms of foreign doctrines. In this study, the conditions for the application of successive crime that is an exception of the real joinder rule were examined. While this issue was handled, the legal basement of successive crime was put forward and it was benefited from Turkish doctrine and Turkish court decisions.","PeriodicalId":53728,"journal":{"name":"Istanbul Hukuk Mecmuasi","volume":"74 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.1,"publicationDate":"2019-06-19","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"69060822","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2019-06-19DOI: 10.26650/MECMUA.2019.77.1.0008
Gülen Sinem Tek
Tasinmaz yuku, bir tasinmazin malikini yalniz o tasinmaz ile sorumlu olacak sekilde, diger bir kisiye bir seyi vermek veya yapmak ile yukumlu kilan ayni haktir. Tasinmaz yukune ayni karakterini veren teminat unsuru, olumlu edim ile siki bir bag icindedir. Bu yonu ile, irtifak haklarina baglanan ikincil yapma edimleri ile benzerlik gosterir. Ne var ki, irtifak hakkina bagli yapma ediminin, irtifak sozlesmesinde kararlastirilarak tescile yansitilmasi, irtifaka oranla daha agir bir yuk arz edememesi ve varliginin irtifaka bagli olmasina karsilik; irtifak ile ayni tasinmazi yukumlese de, tasinmaz yuku kural olarak bagimsizdir. Bununla birlikte, tasinmaz yukunun irtifak hakkina bagli olarak kurulabilmesi de mumkundur. Bu cercevede, tasinmaz yukunun baglanacagi irtifakin esyaya bagli ya da kisisel olmasi bir fark yaratmamak ile beraber, surekli olmasi lazimdir. Ayni sekilde, soz konusu irtifak ile bu tasinmaz yuku arasinda bir ic baglantinin; tasinmaz yuku ile irtifakin ayni tasinmazi konu almasi ve tasinmaz yukunun irtifakin kullanilmasini kolaylastiracak, mumkun kilacak ya da emniyet altina alacak sekilde kurulmasi seklinde saglanmasi gerekir. Ancak, tasinmaz yuku irtifak hakkina bagli yan borctan farkli olarak, irtifaktan daha agir bir yuk getirebilir. Tasinmaz yukunun irtifaka baglanmasi ile, irtifak ayakta kaldigi muddetce, tasinmazin yukten kurtarilmasi talep edilemeyecek; irtifak hakki sona erdiginde tasinmaz yuku de sona erecektir. Bunun sonucunda, irtifak ile yuklu tasinmazin bolunmesi halinde, irtifakin nakledilemedigi parsellerden tasinmaz yuku de terkin edilecektir.
{"title":"İrtifak Hakkına Bağlı Taşınmaz Yükü","authors":"Gülen Sinem Tek","doi":"10.26650/MECMUA.2019.77.1.0008","DOIUrl":"https://doi.org/10.26650/MECMUA.2019.77.1.0008","url":null,"abstract":"Tasinmaz yuku, bir tasinmazin malikini yalniz o tasinmaz ile sorumlu olacak sekilde, diger bir kisiye bir seyi vermek veya yapmak ile yukumlu kilan ayni haktir. Tasinmaz yukune ayni karakterini veren teminat unsuru, olumlu edim ile siki bir bag icindedir. Bu yonu ile, irtifak haklarina baglanan ikincil yapma edimleri ile benzerlik gosterir. Ne var ki, irtifak hakkina bagli yapma ediminin, irtifak sozlesmesinde kararlastirilarak tescile yansitilmasi, irtifaka oranla daha agir bir yuk arz edememesi ve varliginin irtifaka bagli olmasina karsilik; irtifak ile ayni tasinmazi yukumlese de, tasinmaz yuku kural olarak bagimsizdir. Bununla birlikte, tasinmaz yukunun irtifak hakkina bagli olarak kurulabilmesi de mumkundur. Bu cercevede, tasinmaz yukunun baglanacagi irtifakin esyaya bagli ya da kisisel olmasi bir fark yaratmamak ile beraber, surekli olmasi lazimdir. Ayni sekilde, soz konusu irtifak ile bu tasinmaz yuku arasinda bir ic baglantinin; tasinmaz yuku ile irtifakin ayni tasinmazi konu almasi ve tasinmaz yukunun irtifakin kullanilmasini kolaylastiracak, mumkun kilacak ya da emniyet altina alacak sekilde kurulmasi seklinde saglanmasi gerekir. Ancak, tasinmaz yuku irtifak hakkina bagli yan borctan farkli olarak, irtifaktan daha agir bir yuk getirebilir. Tasinmaz yukunun irtifaka baglanmasi ile, irtifak ayakta kaldigi muddetce, tasinmazin yukten kurtarilmasi talep edilemeyecek; irtifak hakki sona erdiginde tasinmaz yuku de sona erecektir. Bunun sonucunda, irtifak ile yuklu tasinmazin bolunmesi halinde, irtifakin nakledilemedigi parsellerden tasinmaz yuku de terkin edilecektir.","PeriodicalId":53728,"journal":{"name":"Istanbul Hukuk Mecmuasi","volume":"1 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.1,"publicationDate":"2019-06-19","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"69060655","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2019-06-19DOI: 10.26650/MECMUA.2019.77.1.0013
Derya Belgin Güneş
Bu calismada, ceza mahkemesinden verilen ve esasa iliskin nihai bir karar olan ceza verilmesine yer olmadigi kararinin, hukuk mahkemesi bakimindan baglayici etkisi ele alinmaktadir. Baglayici etki olarak soz konusu kararin oncelikle hukuk mahkemesi bakimindan kesin hukum etkisi incelenmektedir. Ceza verilmesine yer olmadigi kararinin hukuk mahkemesindeki etkileri hakkinda hukukumuzda acik ve genel bir duzenleme mevcut degildir. Bu nedenle Turk Borclar Kanunu’nun 74. maddesi ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 214. maddesinin yorumlanarak ceza verilmesine yer olmadigi kararinin hukuk mahkemesi bakimindan kesin hukum etkisinin izah edilmesi gerekir. Bununla beraber ceza verilmesine yer olmadigi kararinin verilme sebepleri tek tek ele alinarak hukuk mahkemesindeki etkisinin incelenmesi de gerekir. Ceza verilmesine yer olmadigi karari, fiilin hukuka aykiriligi ve failin o fiili isledigi hususlarinda hukuk mahkemesi bakimindan baglayici iken ceza verilmesine yer olmadigi kararinin verilme gerekceleri bakimindan hukuk mahkemesi bagli degildir. Ceza verilmesine yer olmadigi kararinin hukuk mahkemesi bakimindan baglayici olmadigi haller de bu calisma kapsaminda incelenmektedir. Ceza verilmesine yer olmadigi kararinin hukuk mahkemesi bakimindan baglayici oldugu bir diger husus ise unsur etkisidir. Ceza verilmesine yer olmadigi karari, hukuk mahkemesinde yargilamanin yenilenmesi sebebi olusturuyorsa, usuli bir unsur etkisine sahip olmaktadir. Son olarak ceza zamanasiminin daha uzun olmasi halinde, ceza verilmesine yer olmadigi kararinin haksiz fiil zamanasimini uzatici etkiye sahip olup olmadigi konusu da islenmektedir.
在卡利斯马达,马克梅辛登和马克梅辛登都是卡拉里宁的支持者。因此,法院裁决的不平等性在于审查法院的法律影响。该裁决的法院不存在该裁决,该裁决的效力hakkinda hukukumuzda acik和genel bir duzenleme也不存在。因此,土耳其博克拉尔法第74条。《司法与公正法》第214条。文章称,法院关于无处惩罚的裁决应该解释法律的效力。因此,不作出决定的唯一原因是审查法院的影响。司法部门不关心不受惩罚的决定、档案的法律特权,以及当档案想要受到惩罚时不强加给司法部门的决定。事实上,法院的裁决与判决无关,而是在这一诽谤的范围内进行审查。另一件事是,法院对不作出的决定负有责任。这是一个很好的例子,我是一个非常好的例子。最后,当我的刑期更长时,这也是一个问题,即要做出的决定是否会对不公平的判决时间产生广泛影响。
{"title":"Ceza Mahkemesi Tarafından Ceza Verilmesine Yer Olmadığına İlişkin Kararın Hukuk Mahkemesi Kararlarına Tesiri","authors":"Derya Belgin Güneş","doi":"10.26650/MECMUA.2019.77.1.0013","DOIUrl":"https://doi.org/10.26650/MECMUA.2019.77.1.0013","url":null,"abstract":"Bu calismada, ceza mahkemesinden verilen ve esasa iliskin nihai bir karar olan ceza verilmesine yer olmadigi kararinin, hukuk mahkemesi bakimindan baglayici etkisi ele alinmaktadir. Baglayici etki olarak soz konusu kararin oncelikle hukuk mahkemesi bakimindan kesin hukum etkisi incelenmektedir. Ceza verilmesine yer olmadigi kararinin hukuk mahkemesindeki etkileri hakkinda hukukumuzda acik ve genel bir duzenleme mevcut degildir. Bu nedenle Turk Borclar Kanunu’nun 74. maddesi ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 214. maddesinin yorumlanarak ceza verilmesine yer olmadigi kararinin hukuk mahkemesi bakimindan kesin hukum etkisinin izah edilmesi gerekir. Bununla beraber ceza verilmesine yer olmadigi kararinin verilme sebepleri tek tek ele alinarak hukuk mahkemesindeki etkisinin incelenmesi de gerekir. Ceza verilmesine yer olmadigi karari, fiilin hukuka aykiriligi ve failin o fiili isledigi hususlarinda hukuk mahkemesi bakimindan baglayici iken ceza verilmesine yer olmadigi kararinin verilme gerekceleri bakimindan hukuk mahkemesi bagli degildir. Ceza verilmesine yer olmadigi kararinin hukuk mahkemesi bakimindan baglayici olmadigi haller de bu calisma kapsaminda incelenmektedir. Ceza verilmesine yer olmadigi kararinin hukuk mahkemesi bakimindan baglayici oldugu bir diger husus ise unsur etkisidir. Ceza verilmesine yer olmadigi karari, hukuk mahkemesinde yargilamanin yenilenmesi sebebi olusturuyorsa, usuli bir unsur etkisine sahip olmaktadir. Son olarak ceza zamanasiminin daha uzun olmasi halinde, ceza verilmesine yer olmadigi kararinin haksiz fiil zamanasimini uzatici etkiye sahip olup olmadigi konusu da islenmektedir.","PeriodicalId":53728,"journal":{"name":"Istanbul Hukuk Mecmuasi","volume":"46 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.1,"publicationDate":"2019-06-19","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"69060767","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2019-06-19DOI: 10.26650/MECMUA.2019.77.1.0004
Ahmet Hakan Dağdelen
Divan’in onune gelen asagidaki olayin konusu, ayipli malin degistirilmesine kadar gecen surede, tuketiciden bu malin kullanilmasina karsilik olarak bir bedel talep edilip edilemeyecegine iliskindir. Alman Mevzuati saticiya bu yonde imkân sunarak, alicidan bu bedeli talep etmesine izin vermektedir. Divan’a yoneltilen soruda, Alman Mevzuati’ndaki bu kabulun Topluluk Hukuku ile bagdasip bagdasmadigi incelenmektedir. Divan, saticinin secilen tedbir turunu ivazsiz gerceklestirmek zorunda oldugundan hareketle, Alman Mevzuati’ni Topluluk Hukuku ile bagdasir bulmamistir. Her ne kadar hukmun gerekcesi tartismaya acik ve hukumde alicinin da ayipli malin satim bedelinden onceden yarar elde ediyor olusu uzerinde durulmasa da, hukum vardigi sonuc ile adil gorunmektedir.
{"title":"Tüketici İşlemlerinde Sözleşmeye Aykırı Tüketim Malının İkame Edilmesine Kadarki Sürede Bu Malın Kullanımına Karşılık Değer Tazminatı İstenememesi Avrupa Adalet Divanı’nın 17.4.2008 tarihli C-404/06 numaralı dava dosyasına ilişkin hükmü","authors":"Ahmet Hakan Dağdelen","doi":"10.26650/MECMUA.2019.77.1.0004","DOIUrl":"https://doi.org/10.26650/MECMUA.2019.77.1.0004","url":null,"abstract":"Divan’in onune gelen asagidaki olayin konusu, ayipli malin degistirilmesine kadar gecen surede, tuketiciden bu malin kullanilmasina karsilik olarak bir bedel talep edilip edilemeyecegine iliskindir. Alman Mevzuati saticiya bu yonde imkân sunarak, alicidan bu bedeli talep etmesine izin vermektedir. Divan’a yoneltilen soruda, Alman Mevzuati’ndaki bu kabulun Topluluk Hukuku ile bagdasip bagdasmadigi incelenmektedir. Divan, saticinin secilen tedbir turunu ivazsiz gerceklestirmek zorunda oldugundan hareketle, Alman Mevzuati’ni Topluluk Hukuku ile bagdasir bulmamistir. Her ne kadar hukmun gerekcesi tartismaya acik ve hukumde alicinin da ayipli malin satim bedelinden onceden yarar elde ediyor olusu uzerinde durulmasa da, hukum vardigi sonuc ile adil gorunmektedir.","PeriodicalId":53728,"journal":{"name":"Istanbul Hukuk Mecmuasi","volume":" ","pages":""},"PeriodicalIF":0.1,"publicationDate":"2019-06-19","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"49473561","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2019-06-19DOI: 10.26650/MECMUA.2019.77.1.0016
A. Arısoy
Medeni yargilama hukukunda vakialar her seydir: Hak ve borclar vakialardan dogar, davanin sebebi vakialardir ve hukukun resen uygulanmasi, diger bir deyisle bizatihi yargilama faaliyetinin yapilabilmesi icin vakialara ihtiyac vardir. Vakialar hicbir siniflandirmaya sigmaz; onemli olan hukuken onemli, cekismeli ve uyusmazligin cozumune etkili olmalaridir. Hukuken onemli, cekismeli ve uyusmazligin cozumune etkili oldugu takdirde her bir vakianin ispati gerekir ve bu vakialar ispatlandigi takdirde Turk hukuku bu vakialara resen uygulanmak suretiyle hukum verilecektir (HMK m. 33; iura novit curia).
{"title":"Medeni Yargılama Hukukunda Hâkimin Türk Hukukunu Resen Uygulamasının Temeli: Vakıalar, Vakıaların Önemi, Vakıaların Çeşitli Yönlerden Sınıflandırılması ve Vakıaların Tespiti","authors":"A. Arısoy","doi":"10.26650/MECMUA.2019.77.1.0016","DOIUrl":"https://doi.org/10.26650/MECMUA.2019.77.1.0016","url":null,"abstract":"Medeni yargilama hukukunda vakialar her seydir: Hak ve borclar vakialardan dogar, davanin sebebi vakialardir ve hukukun resen uygulanmasi, diger bir deyisle bizatihi yargilama faaliyetinin yapilabilmesi icin vakialara ihtiyac vardir. Vakialar hicbir siniflandirmaya sigmaz; onemli olan hukuken onemli, cekismeli ve uyusmazligin cozumune etkili olmalaridir. Hukuken onemli, cekismeli ve uyusmazligin cozumune etkili oldugu takdirde her bir vakianin ispati gerekir ve bu vakialar ispatlandigi takdirde Turk hukuku bu vakialara resen uygulanmak suretiyle hukum verilecektir (HMK m. 33; iura novit curia).","PeriodicalId":53728,"journal":{"name":"Istanbul Hukuk Mecmuasi","volume":"7 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.1,"publicationDate":"2019-06-19","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"69060881","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2019-06-19DOI: 10.26650/MECMUA.2019.77.1.0012
Mesut Serdar Çeki̇n
Blockchain teknolojisi sifrelenmis halde verileri kayit altina alan, merkezi bir muessese tarafindan tutulmayan ve sifrelenmis haldeki butun bilgilerin sisteme dâhil olan herkesle paylasildigi bir sicil niteligi tasimaktadir. Bu sicilde yapilan islemler, bloklar halinde kaydedilmekte, bu bloklar birbirleriyle baglantili hale getirilmekte ve her yeni islemin onaylanabilmesi icin onceki islemlere dair bilgilerin degistirilmemis halde aynen muhafaza edilmis olmasi sarti aranmaktadir. Bu sebeple blockchain teknolojisi, araci kurumlari ortadan kaldiran, her katilimciya esit imkânlar sunan ve manipule edilmesi neredeyse imkânsiz olan bir teknoloji olarak degerlendirilmektedir. Ozellikle ‘Bitcoin’ olarak nitelendirilen dijital para birimi, bu teknolojiye dayanmakla birlikte, blockchainin uygulama alani bununla sinirli degildir. Bununla birlikte blockchain teknolojisinin yeksenak bir gorunumu soz konusu degildir. Bilakis kamuya acik ya da kapali olarak kurulabilen aglarda islemlerin onaylanmasi da zaman ve onaylayacak kisiler acisindan farklilik gosterebilmektedir. Blockchain aginda gerceklestirilen islemlere bir cerceve sunan akilli sozlesmeler ise, sistem katilimcilarinin aralarinda sadece kripto para islemlerinin otesine gecerek bir cok farkli islem yapma imkani tanimaktadir. Ozellikle sozlesmelerin ifasi asamasinda taraflara buyuk kolayliklar sunabilecek ve zamanda tasarruf saglayacak bu tur sozlesmelerin de bircok farkli gorunus turleri mevcuttur. Bununla birlikte islem gecmisinin degistirilemeyecegi esasina dayanan blockchain teknolojisi ve bu teknolojiyle baglantili olarak akilli sozlesmeler, ayni zamanda veri koruma hukuku ve borclar hukuku acisindan bircok sorunu da beraberinde getirmektedir. Calismanin amaci, blok-zinciri teknolojisinin mevcut hukuk duzenimiz acisindan, ozellikle veri koruma hukuku ve borclar hukuku acisindan degerlendirilmesidir.
区块链技术是一种以数字数据形式分布的电路,不受中央处理器的支持,并以对称数据的形式分布给任何有权访问系统的人。我是亚皮兰·伊斯莱姆勒,我是哈琳德·凯德迪尔梅科特,我是比尔比尔勒里尔·巴格兰蒂利,我是她唯一的朋友。因此,消除了车辆机构的区块链技术被认为是一种几乎不可能为每个杀手提供和操纵监狱条件的技术。特别是,被定义为“比特币”的数字货币单位并没有对区块链的应用领域感到愤怒,而是基于这项技术。然而,区块链技术并不是一个冻结的现象。近年来,科学家们已经能够批准他们的愿望,认为它们是紧急的或不对公众开放的,而那些愿意批准的人将能够将自己与痛苦区分开来。如果区块链老化的问题不是外科医生的问题,那么在夜间系统杀手之间的加密货币危机中,有可能引入许多不同的选择。特别是,骨折的表现可以很容易地呈现在侧面,并且有几种不同的观点可以节省时间。然而,基于伊斯兰之夜不退化的区块链技术也导致了与该技术相关的许多问题,包括数据保护法和债务法。Calismanin amaci,blok zinciri技术是从现有的hukuk duzenimiz acisind、ozellikle veri koruma hukuku和borclar hukuku acisind中去除的。
{"title":"Borçlar Hukuku ile Veri Koruma Hukuku Açısından Blockchain Teknolojisi ve Akıllı Sözleşmeler: Hukuk Düzenimizde Bir Paradigma Değişimine Gerek Var Mı?","authors":"Mesut Serdar Çeki̇n","doi":"10.26650/MECMUA.2019.77.1.0012","DOIUrl":"https://doi.org/10.26650/MECMUA.2019.77.1.0012","url":null,"abstract":"Blockchain teknolojisi sifrelenmis halde verileri kayit altina alan, merkezi bir muessese tarafindan tutulmayan ve sifrelenmis haldeki butun bilgilerin sisteme dâhil olan herkesle paylasildigi bir sicil niteligi tasimaktadir. Bu sicilde yapilan islemler, bloklar halinde kaydedilmekte, bu bloklar birbirleriyle baglantili hale getirilmekte ve her yeni islemin onaylanabilmesi icin onceki islemlere dair bilgilerin degistirilmemis halde aynen muhafaza edilmis olmasi sarti aranmaktadir. Bu sebeple blockchain teknolojisi, araci kurumlari ortadan kaldiran, her katilimciya esit imkânlar sunan ve manipule edilmesi neredeyse imkânsiz olan bir teknoloji olarak degerlendirilmektedir. Ozellikle ‘Bitcoin’ olarak nitelendirilen dijital para birimi, bu teknolojiye dayanmakla birlikte, blockchainin uygulama alani bununla sinirli degildir. Bununla birlikte blockchain teknolojisinin yeksenak bir gorunumu soz konusu degildir. Bilakis kamuya acik ya da kapali olarak kurulabilen aglarda islemlerin onaylanmasi da zaman ve onaylayacak kisiler acisindan farklilik gosterebilmektedir. Blockchain aginda gerceklestirilen islemlere bir cerceve sunan akilli sozlesmeler ise, sistem katilimcilarinin aralarinda sadece kripto para islemlerinin otesine gecerek bir cok farkli islem yapma imkani tanimaktadir. Ozellikle sozlesmelerin ifasi asamasinda taraflara buyuk kolayliklar sunabilecek ve zamanda tasarruf saglayacak bu tur sozlesmelerin de bircok farkli gorunus turleri mevcuttur. Bununla birlikte islem gecmisinin degistirilemeyecegi esasina dayanan blockchain teknolojisi ve bu teknolojiyle baglantili olarak akilli sozlesmeler, ayni zamanda veri koruma hukuku ve borclar hukuku acisindan bircok sorunu da beraberinde getirmektedir. Calismanin amaci, blok-zinciri teknolojisinin mevcut hukuk duzenimiz acisindan, ozellikle veri koruma hukuku ve borclar hukuku acisindan degerlendirilmesidir.","PeriodicalId":53728,"journal":{"name":"Istanbul Hukuk Mecmuasi","volume":"1 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.1,"publicationDate":"2019-06-19","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"47021016","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun Kapsamında Konut Finansmanı Sözleşmeleri","authors":"Y. Yilmaz","doi":"10.26650/MECMUA.2019.77.1.0010","DOIUrl":"https://doi.org/10.26650/MECMUA.2019.77.1.0010","url":null,"abstract":"6502 sayili Tuketicinin Korunmasi Hakkinda Kanunda (TKHK) konut finansmani sozlesmesi, konut edinmeleri amaciyla; tuketicilere kredi kullandirilmasi, konutlarin finansal kiralama yoluyla tuketicilere kiralanmasi, sahip olduklari konutlarin teminati altinda tuketicilere kredi kullandirilmasi ve bu kredilerin yeniden finansmani amaciyla kredi kullandirilmasina yonelik sozlesme olarak tanimlanmistir. Konut finansmani sozlesmeleri Tuketicinin Korunmasi Hakkinda Kanunda duzenlenmek sureti ile tuketici islemi olarak kabul edilmistir. Bu cercevede 6502 sayili TKHK kapsaminda konut finansmani sozlesmesinden bahsedebilmek icin bu sozlesmenin tuketici ile konut finansmani kurulusu arasinda kurulmasi gerekmektedir. Gercekten de kanunda sayilanlar disinda baska gercek veya tuzel kisilerden kredi temin edilmesi halinde yapilan sozlesmenin konut finansmani sozlesmesi olarak kabul edilmesi mumkun degildir. Calismamizda tuketicilerin konut edinmeleri amaciyla kurulan finansman sozlesmeleri 6502 sayili TKHK kapsaminda sozlesmenin tanimi, taraflari, unsurlari, turleri, hukuki niteligi, bagli kredi, taraflarin karsilikli haklari ve borclari ile sozlesmenin sona ermesi hususlari cercevesinde inceleme konusu yapilacaktir. Belirtilmelidir ki konut finansmani sisteminin, tuketicilerin ihtiyac duyduklari konutu edinmek amaciyla konut finansmani kurulusuyla konut finansmani sozlesmesi yapmasi ve teminatli kredi alacaginin menkul kiymete baglanarak tedavule konulmasi seklinde iki asamasi bulunmakta ise de calismamizda sadece konut finansmani sisteminin birinci asamasi, yani tuketici ile konut finansmani kurulusu arasinda konut edinme amaciyla yapilan kredi sozlesmeleri incelenecektir.","PeriodicalId":53728,"journal":{"name":"Istanbul Hukuk Mecmuasi","volume":"1 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.1,"publicationDate":"2019-06-19","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"69060710","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2019-06-19DOI: 10.26650/MECMUA.2019.77.1.0002
Ali Paslı, Hasan Akay
Ayrilma hakki bir boyutuyla, sirketler toplulugu kapsaminda TTK m. 202/2; halka acik sirketler kapsaminda ise SerPK m. 24 hukmu kapsaminda duzenlenmis olup anilan hukumlerin birlikte uygulanip uygulanamayacagi ve uygulanabileceginin kabulu hâlinde bu uygulamanin ne sekilde olabilecegi tartismasi, guncelligini korumaktadir. Belirtelim ki, pay sahibi SerPK m. 24 hukmu uyarinca ayrilma hakkini kullansa dahi, ayrilma hakki bedelinin ayrica TTK m. 202/2 hukmune gore hesaplanmasini da talep edebilecektir. Bu talep, paylarin yeniden satin alinmasi niteliginde degildir; zira ayrilma hakki yenilik doguran bir hak olmasi nedeniyle kullanilmakla tukenmektedir; talep, sadece ayrilma bedelinin yeniden hesaplanmasina iliskin olacaktir. Ayrilma hakki doguran islemlerin sinirli sayida olup olmadigina yonelik tartisma bir yana, bu islemlerin neler oldugu ve ozellikle sirket islemi niteliginde olmasinin gerekip gerekmedigi bu calismanin konusunu olusturmamaktadir. Pay sahibinin ayrilma bedelinin (yeniden/TTK m. 202/2 hukmune gore) hesaplanmasina yonelik bu talebi, mahkemeler araciligiyla ileri surulebilmekte olup SPK’nin bu hususta idari bir yetkisi bulunmamaktadir; pay sahibi de bu hususta SPK’ya muracaat etme hakkini haiz degildir. SerPK m. 24 ve TTK m. 202/2 hukumlerinin birlikte uygulanip uygulanamayacagi noktasinda muhtelif ihtimaller gundeme gelmekteyse de, TTK m. 202/2 hukmunun lafzi ve SerPK m. 27 hukmunun TTK m. 208 hukmune yonelik ongordugu duzenlemenin SerPK m. 24 hukmunde TTK m. 202/2 hukmu icin ongorulmemis olmasi, SerPK m. 24 ve TTK m. 202/2 hukumlerinin birlikte uygulanabilecegine isaret eden baslica hususlardir.
根据定义,TTK m.202/2,在电路社区中;halka acik sirketler kapsaminda ise SerPK m.24 hukmu kapsamina duzenlenmis olup anilan hukumlin birlikte vigulanip vigulanamayacagi ve vigulanabileceginin kabulu hâlinde bu vigulananicegini ne sekilde olabilecegi tartismasi,gunselligini korumaktadir。假设股东SerPK根据第24条使用区分权,区分权也将要求根据TTK m.202/2计算账单。布塔勒普、叶尼登缎面;因为分离权是因为创新权而被使用的;该请求将仅链接到分销价格的重新计算。一方面,这与calismus无关,因为要区分的正确岛屿是愤怒的,它们不需要是calismus。这一要求是为了确保付款持有人不会因司法干预而受到监控而以分离的价格重新计算(更新/TTK m.202/2法律),并且SPK无权行使这一自由裁量权;这处房产的所有者不愿意攻击SPK。即使SerPK m.24和TTK m.202/2法律不同时适用,也有必要在SerPK m.202/2法和SerPK m.27 hukmun-TTK m.208 hukmun-TTK m.24 hukmunde TTK m.202/2执法中实施必要的概率。SerPK m。24 ve TTK m。202/2 Hukumlerin birlikte vigulanabilecegine isaret eden baslica hususlardir。
{"title":"Halka Açık Anonim Ortaklıklarda Ayrılma Hakkını Kullanan Pay Sahibinin, Şirketler Topluluğu Düzenlemelerinden Yararlanma Olanağı (TTK m. 202/2 ve SerPK m. 24 Hükümlerinin Karşılıklı Uygulama Alanı)","authors":"Ali Paslı, Hasan Akay","doi":"10.26650/MECMUA.2019.77.1.0002","DOIUrl":"https://doi.org/10.26650/MECMUA.2019.77.1.0002","url":null,"abstract":"Ayrilma hakki bir boyutuyla, sirketler toplulugu kapsaminda TTK m. 202/2; halka acik sirketler kapsaminda ise SerPK m. 24 hukmu kapsaminda duzenlenmis olup anilan hukumlerin birlikte uygulanip uygulanamayacagi ve uygulanabileceginin kabulu hâlinde bu uygulamanin ne sekilde olabilecegi tartismasi, guncelligini korumaktadir. Belirtelim ki, pay sahibi SerPK m. 24 hukmu uyarinca ayrilma hakkini kullansa dahi, ayrilma hakki bedelinin ayrica TTK m. 202/2 hukmune gore hesaplanmasini da talep edebilecektir. Bu talep, paylarin yeniden satin alinmasi niteliginde degildir; zira ayrilma hakki yenilik doguran bir hak olmasi nedeniyle kullanilmakla tukenmektedir; talep, sadece ayrilma bedelinin yeniden hesaplanmasina iliskin olacaktir. Ayrilma hakki doguran islemlerin sinirli sayida olup olmadigina yonelik tartisma bir yana, bu islemlerin neler oldugu ve ozellikle sirket islemi niteliginde olmasinin gerekip gerekmedigi bu calismanin konusunu olusturmamaktadir. Pay sahibinin ayrilma bedelinin (yeniden/TTK m. 202/2 hukmune gore) hesaplanmasina yonelik bu talebi, mahkemeler araciligiyla ileri surulebilmekte olup SPK’nin bu hususta idari bir yetkisi bulunmamaktadir; pay sahibi de bu hususta SPK’ya muracaat etme hakkini haiz degildir. SerPK m. 24 ve TTK m. 202/2 hukumlerinin birlikte uygulanip uygulanamayacagi noktasinda muhtelif ihtimaller gundeme gelmekteyse de, TTK m. 202/2 hukmunun lafzi ve SerPK m. 27 hukmunun TTK m. 208 hukmune yonelik ongordugu duzenlemenin SerPK m. 24 hukmunde TTK m. 202/2 hukmu icin ongorulmemis olmasi, SerPK m. 24 ve TTK m. 202/2 hukumlerinin birlikte uygulanabilecegine isaret eden baslica hususlardir.","PeriodicalId":53728,"journal":{"name":"Istanbul Hukuk Mecmuasi","volume":"1 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.1,"publicationDate":"2019-06-19","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"69060199","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2019-06-19DOI: 10.26650/MECMUA.2019.77.1.0014
Nuray Ekşi
BMMYK, 1949 yilinda BM Genel Kurulu tarafindan alinan bir kararla BM’nin yan organi olarak Cenevre’de kurulmustur. BMMYK’nin gorevleri, 1950 yilinda BM Genel Kurulu ile kabul edilen Tuzugu’nun yani sira daha sonra muhtelif tarihlerde BM Genel Kurulu tarafindan alinan kararlarla belirlenmistir. BMMYK’nin Tuzugune gore, BMMYK insani, sosyal amaclarla faaliyette bulunan ve siyasi nitelik tasimayan bir organdir. Calismamizda oncelikle 1960 yilindan beri Turkiye’de faaliyette bulunan BMMYK’nin kurulusu ve gorev alani uzerinde durulacaktir. Daha sonra Turkiye ile BMMYK arasinda 2016 yilinda yapilan ev sahibi ulke anlasmasi incelenecektir. Bu baglamda, ev sahibi ulke anlasmasinin yapilmasinin sebepleri, bu anlasma uyarinca BMMYK’ya taninan haklar, dokunulmazliklar, imtiyazlar ve kolayliklar aciklanacaktir. Calismamizda ayrica gecmisten gunumuze kadar olan surecte bazi antlasma ve yasal duzenlemelerde yer alan BMMYK ile is birligine iliskin hukumler irdelenecektir. BMMYK’nin Turkiye’deki rolu 2013 yilindan itibaren degismistir. Bu degisiklige yol acan etkenler tespit edilecek; BMMYK’nin Turkiye acisindan degisen rolunun sonuclari degerlendirilecektir. Calismamizda yaptigimiz tespitler ve onerilerimiz ise sonuc kisminda belirtilecektir.
{"title":"Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği’nin Türkiye’deki Faaliyetleri ve Türk İltica Sisteminde Değişen Rolü","authors":"Nuray Ekşi","doi":"10.26650/MECMUA.2019.77.1.0014","DOIUrl":"https://doi.org/10.26650/MECMUA.2019.77.1.0014","url":null,"abstract":"BMMYK, 1949 yilinda BM Genel Kurulu tarafindan alinan bir kararla BM’nin yan organi olarak Cenevre’de kurulmustur. BMMYK’nin gorevleri, 1950 yilinda BM Genel Kurulu ile kabul edilen Tuzugu’nun yani sira daha sonra muhtelif tarihlerde BM Genel Kurulu tarafindan alinan kararlarla belirlenmistir. BMMYK’nin Tuzugune gore, BMMYK insani, sosyal amaclarla faaliyette bulunan ve siyasi nitelik tasimayan bir organdir. Calismamizda oncelikle 1960 yilindan beri Turkiye’de faaliyette bulunan BMMYK’nin kurulusu ve gorev alani uzerinde durulacaktir. Daha sonra Turkiye ile BMMYK arasinda 2016 yilinda yapilan ev sahibi ulke anlasmasi incelenecektir. Bu baglamda, ev sahibi ulke anlasmasinin yapilmasinin sebepleri, bu anlasma uyarinca BMMYK’ya taninan haklar, dokunulmazliklar, imtiyazlar ve kolayliklar aciklanacaktir. Calismamizda ayrica gecmisten gunumuze kadar olan surecte bazi antlasma ve yasal duzenlemelerde yer alan BMMYK ile is birligine iliskin hukumler irdelenecektir. BMMYK’nin Turkiye’deki rolu 2013 yilindan itibaren degismistir. Bu degisiklige yol acan etkenler tespit edilecek; BMMYK’nin Turkiye acisindan degisen rolunun sonuclari degerlendirilecektir. Calismamizda yaptigimiz tespitler ve onerilerimiz ise sonuc kisminda belirtilecektir.","PeriodicalId":53728,"journal":{"name":"Istanbul Hukuk Mecmuasi","volume":" ","pages":""},"PeriodicalIF":0.1,"publicationDate":"2019-06-19","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"47343080","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2019-06-19DOI: 10.26650/MECMUA.2019.77.1.0009
Gülşah Bostancı Bozbayındır
Bilisim ve iletisim teknolojilerinin hizli gelisimi ve ulasilabilirligi, taciz ve benzer nitelikteki olaylarin internet uzerinden gerceklestirilmeleri sonucunu dogurmaktadir. Yuz yuze tacizden farkli olarak siber taciz ya da zorbalik olaylari cok cesitli fiilleri kapsayacak bicimde ve bu nedenle bircok gorunum bicimini de iceren dunya genelinde yeni bir fenomen haline gelmistir. Her ne kadar henuz siber tacize iliskin gerek Avrupa gerekse dunya genelinde ortak bir tanim yapilmamissa da en basitiyle internet uzerinden gerceklestirilen taciz, zorbalik anlamina gelmektedir. Siber taciz vakalarinin islenme sikligi ve sayisi her gecen gun daha da artma egilimi gostermekte, tacizcilerin internet kullanma orani da artis gostermesi ile beraber ozellikle cocuklarin bu fiillere maruz kalma ihtimali de yukselmektedir. Internet ortaminda gerceklesen siber taciz vakalari cocuklarin guvenligi ve refahi bakimindan buyuk bir endise kaynagi teskil etmektedir. Bu nedenle, calismamizda siber taciz kavraminin basat unsurlarini tespit etmeye calistik. Bu unsurlar, yuksek seviye anonimlik, magdurun kendini savunma imkanlarinin buyuk olcude kisitlanmis olmasi ve tekerrur ihtimalinin oldukca yuksek olmasidir. Calismamizda, siber taciz kavraminin bu ayirici vasiflarini sirasiyla tahlil edecegiz. Bu kavramsal analizin akabinde, karsilastirmali hukukta siber taciz konusunda benimsenen yaklasim ve cozumleri degerlendirecegiz. Nihayet, siber taciz fiillerinin suc haline getirilip getirilmemesi gerektigi sorusunu ve ceza hukuku disindaki cozum ihtimallerini ele alacagiz.
{"title":"Cyberbullying and Criminal Law","authors":"Gülşah Bostancı Bozbayındır","doi":"10.26650/MECMUA.2019.77.1.0009","DOIUrl":"https://doi.org/10.26650/MECMUA.2019.77.1.0009","url":null,"abstract":"Bilisim ve iletisim teknolojilerinin hizli gelisimi ve ulasilabilirligi, taciz ve benzer nitelikteki olaylarin internet uzerinden gerceklestirilmeleri sonucunu dogurmaktadir. Yuz yuze tacizden farkli olarak siber taciz ya da zorbalik olaylari cok cesitli fiilleri kapsayacak bicimde ve bu nedenle bircok gorunum bicimini de iceren dunya genelinde yeni bir fenomen haline gelmistir. Her ne kadar henuz siber tacize iliskin gerek Avrupa gerekse dunya genelinde ortak bir tanim yapilmamissa da en basitiyle internet uzerinden gerceklestirilen taciz, zorbalik anlamina gelmektedir. Siber taciz vakalarinin islenme sikligi ve sayisi her gecen gun daha da artma egilimi gostermekte, tacizcilerin internet kullanma orani da artis gostermesi ile beraber ozellikle cocuklarin bu fiillere maruz kalma ihtimali de yukselmektedir. Internet ortaminda gerceklesen siber taciz vakalari cocuklarin guvenligi ve refahi bakimindan buyuk bir endise kaynagi teskil etmektedir. Bu nedenle, calismamizda siber taciz kavraminin basat unsurlarini tespit etmeye calistik. Bu unsurlar, yuksek seviye anonimlik, magdurun kendini savunma imkanlarinin buyuk olcude kisitlanmis olmasi ve tekerrur ihtimalinin oldukca yuksek olmasidir. Calismamizda, siber taciz kavraminin bu ayirici vasiflarini sirasiyla tahlil edecegiz. Bu kavramsal analizin akabinde, karsilastirmali hukukta siber taciz konusunda benimsenen yaklasim ve cozumleri degerlendirecegiz. Nihayet, siber taciz fiillerinin suc haline getirilip getirilmemesi gerektigi sorusunu ve ceza hukuku disindaki cozum ihtimallerini ele alacagiz.","PeriodicalId":53728,"journal":{"name":"Istanbul Hukuk Mecmuasi","volume":" ","pages":""},"PeriodicalIF":0.1,"publicationDate":"2019-06-19","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"47880359","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}