Teknolojiyi yoğun bir şekilde kullanan ergenlerin siber ortamlarda zorbalığa maruz kaldıkları ve bu durumu çözmeye yönelik girişimlerinin de sınırlı olduğu görülmektedir. Bu anlamda söz konusu sorunun çözümüne yönelik müdahalelere ihtiyaç duyulmaktadır. Bu araştırmada, insani değerler temelli hazırlanan psiko-eğitim programının, ergenlerin siber zorbalığa ilişkin duyarlılıkları ve baş etme düzeyleri üzerindeki etkisinin incelenmesi amaçlanmıştır. Yarı deneysel desene göre tasarlanan araştırmanın çalışma grubunda, Karadeniz bölgesindeki bir ortaöğretim kurumunda 9., 10. ve 11. sınıflarda öğrenim görmekte olan 10 deney ve 10 kontrol grubunda olmak üzere toplam 20 erkek ortaöğretim öğrencisi yer almaktadır. Kişisel Bilgi Formu, Siber Zorbalığa İlişkin Duyarlılık Ölçeği ve Ergenlere Yönelik Siber Zorbalıkla Başa Çıkma Ölçeği araştırmada veri toplama araçları olarak kullanılmıştır. Deney grubuna 8 oturumdan oluşan ve her oturumda bir insani değerin ön plana çıktığı eğitim programı uygulanmıştır. Deney grubundaki öğrencilerin ailelerine ise yine 2 oturumluk siber zorbalıkla ilgili bir eğitim verilmiştir. Kontrol grubuna ise hiçbir müdahalede bulunulmamıştır. Ön test, son test ve izleme testi sonuçları karışık ölçümler için iki faktörlü varyans analizi tekniği ile analiz edilmiştir. Bulgular, insani değer yönelimli psiko-eğitim programının ergenlerin siber zorbalıkla ilişkili duyarlılıklarını ve başa çıkma düzeylerini arttırdığını göstermiştir. Sonuç olarak, değerler baz alınarak oluşturulan müdahale programının ergenlerin şu anki önemli problemlerinden biri olan siber zorbalık üzerinde etkisinin olduğu söylenebilir.
{"title":"Testing The Efficiency of the Human Value Oriented Cyber Bullying Psycho-Education Program","authors":"Çiğdem Berber Çelik, Semanur Hacioğlu, Hatice Terzi̇","doi":"10.34234/ded.1295628","DOIUrl":"https://doi.org/10.34234/ded.1295628","url":null,"abstract":"Teknolojiyi yoğun bir şekilde kullanan ergenlerin siber ortamlarda zorbalığa maruz kaldıkları ve bu durumu çözmeye yönelik girişimlerinin de sınırlı olduğu görülmektedir. Bu anlamda söz konusu sorunun çözümüne yönelik müdahalelere ihtiyaç duyulmaktadır. Bu araştırmada, insani değerler temelli hazırlanan psiko-eğitim programının, ergenlerin siber zorbalığa ilişkin duyarlılıkları ve baş etme düzeyleri üzerindeki etkisinin incelenmesi amaçlanmıştır. Yarı deneysel desene göre tasarlanan araştırmanın çalışma grubunda, Karadeniz bölgesindeki bir ortaöğretim kurumunda 9., 10. ve 11. sınıflarda öğrenim görmekte olan 10 deney ve 10 kontrol grubunda olmak üzere toplam 20 erkek ortaöğretim öğrencisi yer almaktadır. Kişisel Bilgi Formu, Siber Zorbalığa İlişkin Duyarlılık Ölçeği ve Ergenlere Yönelik Siber Zorbalıkla Başa Çıkma Ölçeği araştırmada veri toplama araçları olarak kullanılmıştır. Deney grubuna 8 oturumdan oluşan ve her oturumda bir insani değerin ön plana çıktığı eğitim programı uygulanmıştır. Deney grubundaki öğrencilerin ailelerine ise yine 2 oturumluk siber zorbalıkla ilgili bir eğitim verilmiştir. Kontrol grubuna ise hiçbir müdahalede bulunulmamıştır. Ön test, son test ve izleme testi sonuçları karışık ölçümler için iki faktörlü varyans analizi tekniği ile analiz edilmiştir. Bulgular, insani değer yönelimli psiko-eğitim programının ergenlerin siber zorbalıkla ilişkili duyarlılıklarını ve başa çıkma düzeylerini arttırdığını göstermiştir. Sonuç olarak, değerler baz alınarak oluşturulan müdahale programının ergenlerin şu anki önemli problemlerinden biri olan siber zorbalık üzerinde etkisinin olduğu söylenebilir.","PeriodicalId":131317,"journal":{"name":"Değerler Eğitimi Dergisi","volume":"38 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-10-26","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139313575","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Bu araştırmada ortaokul öğrencilerinin dijital hak ve sorumluluk bilinci ile sosyal ve duygusal öğrenme becerileri arasındaki ilişki incelenmiştir. Bu bağlamda belirlenen çalışma grubu İstanbul ili Kartal ilçesindeki ortaokullarda yedinci ve sekizinci sınıflarında öğrenim gören 380 öğrenciden oluşmaktadır. Araştırmanın veri toplama aracı olarak dijital vatandaşlık ölçeği ve sosyal ve duygusal öğrenme ölçeği kullanılmıştır. Araştırma kapsamında elde edilen veriler araştırmanın amacına yönelik olarak tarama ve betimsel ilişkisel/korelasyonel desenle analiz edilmiştir. Araştırma sonuçlarına göre ortaokul öğrencilerinin dijital hak ve sorumluluk bilinci düzeyinin artması ile sosyal ve duygusal öğrenme becerilerinin de arttığı tespit edilmiştir. Ortaokul öğrencilerinin dijital hak ve sorumluluk bilinci ve sosyal ve duygusal öğrenme beceri düzeyleri ile yaş ve cinsiyet değişkenleri arasında anlamlı ilişki bulunurken sınıf düzeyi değişkeni arasında anlamlı ilişki olmadığı saptanmıştır. Araştırma sonuçları kapsamında öğrencilere dijital hak ve sorumluluklarının yanı sıra sosyal ve duygusal öğrenme bilincinin de önemini anlatan eğitimler vermenin öğrencilere dijital beceri kazandırma noktasında faydalı olacağı tavsiyesinde bulunulmuştur.
{"title":"The Relationship between the Digital Rights and Responsibility Awareness and Social and Emotional Learning Skills of Secondary School Students","authors":"Hakan Öngören, Ali Yilmaz","doi":"10.34234/ded.1331264","DOIUrl":"https://doi.org/10.34234/ded.1331264","url":null,"abstract":"Bu araştırmada ortaokul öğrencilerinin dijital hak ve sorumluluk bilinci ile sosyal ve duygusal öğrenme becerileri arasındaki ilişki incelenmiştir. Bu bağlamda belirlenen çalışma grubu İstanbul ili Kartal ilçesindeki ortaokullarda yedinci ve sekizinci sınıflarında öğrenim gören 380 öğrenciden oluşmaktadır. Araştırmanın veri toplama aracı olarak dijital vatandaşlık ölçeği ve sosyal ve duygusal öğrenme ölçeği kullanılmıştır. Araştırma kapsamında elde edilen veriler araştırmanın amacına yönelik olarak tarama ve betimsel ilişkisel/korelasyonel desenle analiz edilmiştir. Araştırma sonuçlarına göre ortaokul öğrencilerinin dijital hak ve sorumluluk bilinci düzeyinin artması ile sosyal ve duygusal öğrenme becerilerinin de arttığı tespit edilmiştir. Ortaokul öğrencilerinin dijital hak ve sorumluluk bilinci ve sosyal ve duygusal öğrenme beceri düzeyleri ile yaş ve cinsiyet değişkenleri arasında anlamlı ilişki bulunurken sınıf düzeyi değişkeni arasında anlamlı ilişki olmadığı saptanmıştır. Araştırma sonuçları kapsamında öğrencilere dijital hak ve sorumluluklarının yanı sıra sosyal ve duygusal öğrenme bilincinin de önemini anlatan eğitimler vermenin öğrencilere dijital beceri kazandırma noktasında faydalı olacağı tavsiyesinde bulunulmuştur.","PeriodicalId":131317,"journal":{"name":"Değerler Eğitimi Dergisi","volume":"115 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-10-26","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139313647","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Öğrencilerin öğrenmelerinde etkili şartlardan biri olan onların ilgi ve ihtiyaçları program değerlendirme ve geliştirme çalışmalarında dikkate alınan bir husustur. Din eğitimi esnasında ilgi duyduğu, merak ettiği bir konuyla karşılaşan öğrencinin öğrenme isteği daha yüksek olacak ve öğrenmenin gerçekleşmesi daha kolay sağlanacaktır. Araştırmada DKAB Dersi öğretim programı kazanımları, öğrencilerin ilgi ve ihtiyaçlarına ilişkin düşünceleri ışığında incelenmiştir. Bu çalışmanın amacı 2018 yılında hazırlanan DKAB Dersi Öğretim Programı, on birinci sınıf Dünya ve Ahiret, Kur’an’a Göre Hz. Muhammed üniteleri kazanımlarının, öğrencilerin ilgi, ihtiyaç ve beklentileri ile uyumunu ortaya çıkarmaktır. Çalışmada nitel ve nicel verilerin kullanıldığı karma araştırma yöntemi kullanılmıştır. Araştırmaya katılım gönüllülük esasına dayalı gerçekleştirilmiştir. Buna göre Kayseri il merkezinde bulunan 5 anadolu lisesinde öğrenim görmekte olan veya mezun 294 öğrenciden anket formuna cevap alınmış ve 13 öğrenciyle yarı yapılandırılmış mülakat yapılmıştır. Sonuç olarak, en yoğun öğrenci ilgisinin 11. sınıf DKAB dersinde Kuran’a göre Hz. Muhammet ünitesi kazanımlarına olduğu görülmüştür. Öğrencilerin en yüksek oranda öğrendiklerini düşündükleri kazanımlar da aynı ünitenin kazanımlarıdır. Ayrıca öğrencilerin dünya hayatı ve ahiret hayatı arasındaki ilişkiyi tam olarak anlayamadıkları, cenaze uğurlama uygulamalarını sadece teorik boyutta düşünerek okulda öğrenilmesine gerek görmedikleri, Hz. Muhammed’in örnek şahsiyeti ile ona bağlılık ve itaatin öğretiminde mucizevi veya tehditkâr söylemlerden rahatsız oldukları tespit edilmiştir.
{"title":"11. Sınıf Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Dersi “Dünya ve Ahiret” ile “Kur’an’a Göre Hz. Muhammed” Ünite Kazanımlarının Öğrencilerin İlgi ve İhtiyaçları ile Uyumu ve Öğrenmeleriyle İlişkisi (Kayseri Örneği)","authors":"Hatice Ari, Süleyman Akyürek","doi":"10.34234/ded.1285872","DOIUrl":"https://doi.org/10.34234/ded.1285872","url":null,"abstract":"Öğrencilerin öğrenmelerinde etkili şartlardan biri olan onların ilgi ve ihtiyaçları program değerlendirme ve geliştirme çalışmalarında dikkate alınan bir husustur. Din eğitimi esnasında ilgi duyduğu, merak ettiği bir konuyla karşılaşan öğrencinin öğrenme isteği daha yüksek olacak ve öğrenmenin gerçekleşmesi daha kolay sağlanacaktır. Araştırmada DKAB Dersi öğretim programı kazanımları, öğrencilerin ilgi ve ihtiyaçlarına ilişkin düşünceleri ışığında incelenmiştir. Bu çalışmanın amacı 2018 yılında hazırlanan DKAB Dersi Öğretim Programı, on birinci sınıf Dünya ve Ahiret, Kur’an’a Göre Hz. Muhammed üniteleri kazanımlarının, öğrencilerin ilgi, ihtiyaç ve beklentileri ile uyumunu ortaya çıkarmaktır. Çalışmada nitel ve nicel verilerin kullanıldığı karma araştırma yöntemi kullanılmıştır. Araştırmaya katılım gönüllülük esasına dayalı gerçekleştirilmiştir. Buna göre Kayseri il merkezinde bulunan 5 anadolu lisesinde öğrenim görmekte olan veya mezun 294 öğrenciden anket formuna cevap alınmış ve 13 öğrenciyle yarı yapılandırılmış mülakat yapılmıştır. Sonuç olarak, en yoğun öğrenci ilgisinin 11. sınıf DKAB dersinde Kuran’a göre Hz. Muhammet ünitesi kazanımlarına olduğu görülmüştür. Öğrencilerin en yüksek oranda öğrendiklerini düşündükleri kazanımlar da aynı ünitenin kazanımlarıdır. Ayrıca öğrencilerin dünya hayatı ve ahiret hayatı arasındaki ilişkiyi tam olarak anlayamadıkları, cenaze uğurlama uygulamalarını sadece teorik boyutta düşünerek okulda öğrenilmesine gerek görmedikleri, Hz. Muhammed’in örnek şahsiyeti ile ona bağlılık ve itaatin öğretiminde mucizevi veya tehditkâr söylemlerden rahatsız oldukları tespit edilmiştir.","PeriodicalId":131317,"journal":{"name":"Değerler Eğitimi Dergisi","volume":"87 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-10-25","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139313771","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Bu araştırmada 4-6 yaş Kur’an kursu programında bulunan Allah, dua, sevgi adalet, saygı gibi soyut kavramların öğretiminde yaşanan problemlerin ve bu kavramların öğretimini etkileyen faktörlerin belirlenmesi amaçlanmıştır. Bu çerçevede araştırmanın temel problemi “4-6 yaş Kur’an kursu öğretim programındaki soyut kavramların öğretimi nasıl yapılmaktadır?” olarak belirlenmiştir. Araştırma, nitel araştırma yöntemlerinden durum çalışmasına göre tasarlanmıştır. Çalışma grubu ‘Kadrolu 4-6 yaş Kur’an Kursu öğreticileri’ olarak belirlenmiştir. Veri toplama aracı olarak yarı yapılandırılmış görüşme formu kullanılmıştır. Görüşmeler deşifre edilerek içerik analizine tabi tutulmuştur. Araştırma sonucuna göre soyut kavramların öğretiminde yaşanan problem kavram yanılgısıdır. Bununla birlikte soyut kavramların öğretimini olumlu ve olumsuz etkileyen faktörler vardır. Olumlu etkileyen faktörler; hazır bulunuşluk, kullanılan yöntem ve materyaller, akran öğretimi, öğretici-aile iletişimi, kurum içi iş birliği ve hizmet içi eğitimdir. Olumsuz etkileyen faktörler ise yaş (gelişim seviyesi), öğretici yeterliliği, program ünite dağılımı, materyal eksikliği ve sosyal çevredir (aile, arkadaş ve medya). Bunlar doğrultusunda 4-6 yaş Kur’an kursu öğreticilerine, alan uzmanları tarafından soyut kavramların öğretimini konu alan hizmet içi eğitim, seminer ve konferansların verilmesi ve kaynak program olan İlahiyat Fakültelerinde de 4-6 yaş Kur’an kursu programını ve 4-6 yaş gelişim özelliklerini temele alan seçmeli ders ve staj uygulamalarının eklenmesi önerilmektedir.
{"title":"Öğreticilerin Gözünden 4-6 Yaş Kur’an Kursu Öğretim Programındaki Soyut Kavramların Öğretimi Üzerine Nitel Bir Araştırma","authors":"Fatma Çelik, Ahmet Çakmak","doi":"10.34234/ded.1182442","DOIUrl":"https://doi.org/10.34234/ded.1182442","url":null,"abstract":"Bu araştırmada 4-6 yaş Kur’an kursu programında bulunan Allah, dua, sevgi adalet, saygı gibi soyut kavramların öğretiminde yaşanan problemlerin ve bu kavramların öğretimini etkileyen faktörlerin belirlenmesi amaçlanmıştır. Bu çerçevede araştırmanın temel problemi “4-6 yaş Kur’an kursu öğretim programındaki soyut kavramların öğretimi nasıl yapılmaktadır?” olarak belirlenmiştir. Araştırma, nitel araştırma yöntemlerinden durum çalışmasına göre tasarlanmıştır. Çalışma grubu ‘Kadrolu 4-6 yaş Kur’an Kursu öğreticileri’ olarak belirlenmiştir. Veri toplama aracı olarak yarı yapılandırılmış görüşme formu kullanılmıştır. Görüşmeler deşifre edilerek içerik analizine tabi tutulmuştur. Araştırma sonucuna göre soyut kavramların öğretiminde yaşanan problem kavram yanılgısıdır. Bununla birlikte soyut kavramların öğretimini olumlu ve olumsuz etkileyen faktörler vardır. Olumlu etkileyen faktörler; hazır bulunuşluk, kullanılan yöntem ve materyaller, akran öğretimi, öğretici-aile iletişimi, kurum içi iş birliği ve hizmet içi eğitimdir. Olumsuz etkileyen faktörler ise yaş (gelişim seviyesi), öğretici yeterliliği, program ünite dağılımı, materyal eksikliği ve sosyal çevredir (aile, arkadaş ve medya). Bunlar doğrultusunda 4-6 yaş Kur’an kursu öğreticilerine, alan uzmanları tarafından soyut kavramların öğretimini konu alan hizmet içi eğitim, seminer ve konferansların verilmesi ve kaynak program olan İlahiyat Fakültelerinde de 4-6 yaş Kur’an kursu programını ve 4-6 yaş gelişim özelliklerini temele alan seçmeli ders ve staj uygulamalarının eklenmesi önerilmektedir.","PeriodicalId":131317,"journal":{"name":"Değerler Eğitimi Dergisi","volume":"9 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-06-25","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"134372979","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Toplum için vazgeçilmez olan aile dinler için de önemini her zaman korumaya devam etmiştir. Din ve aile arasındaki yakın ilişkinin varlığı bilinse de bilim dünyası ihmal ettiği bu alana son yıllarda ilgi göstermeye başlamıştır. Çalışmamız Türkiye’de aileye Manevi Danışmanlık ve Rehberlik Hizmeti vermekle yükümlü olan Aile ve Dini Rehberlik Merkezlerinin (ADRB) kurulma gerekçesi, görev ve faaliyetleri, ADRB’de görev yapan uzmanların eğitimi, mesleki yeterlilikleri, zorlandıkları alanlar, destek alan kişilerin talep ve beklentileri ile ilgili genel bir resim ortaya koymaktır. Çalışmanın, ADRB ile ilgili yapılacak çalışmalar için kaynak oluşturmanın yanı sıra ADRB’nin mevcut sorun ve ihtiyaçların tespiti, gerekli iyileştirmenin yapılması ve sunulan dini-manevi danışmanlık hizmetinin etkililiğinin artırtılmasına da katkı sağlayacağı düşünülmektedir.
{"title":"Ailelere Yönelik Manevi Danışmanlık ve Rehberlik: Aile ve Dini Rehberlik Büroları","authors":"Hatice Kilinçer","doi":"10.34234/ded.1265651","DOIUrl":"https://doi.org/10.34234/ded.1265651","url":null,"abstract":"Toplum için vazgeçilmez olan aile dinler için de önemini her zaman korumaya devam etmiştir. Din ve aile arasındaki yakın ilişkinin varlığı bilinse de bilim dünyası ihmal ettiği bu alana son yıllarda ilgi göstermeye başlamıştır. Çalışmamız Türkiye’de aileye Manevi Danışmanlık ve Rehberlik Hizmeti vermekle yükümlü olan Aile ve Dini Rehberlik Merkezlerinin (ADRB) kurulma gerekçesi, görev ve faaliyetleri, ADRB’de görev yapan uzmanların eğitimi, mesleki yeterlilikleri, zorlandıkları alanlar, destek alan kişilerin talep ve beklentileri ile ilgili genel bir resim ortaya koymaktır. Çalışmanın, ADRB ile ilgili yapılacak çalışmalar için kaynak oluşturmanın yanı sıra ADRB’nin mevcut sorun ve ihtiyaçların tespiti, gerekli iyileştirmenin yapılması ve sunulan dini-manevi danışmanlık hizmetinin etkililiğinin artırtılmasına da katkı sağlayacağı düşünülmektedir.","PeriodicalId":131317,"journal":{"name":"Değerler Eğitimi Dergisi","volume":"32 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-06-25","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"121352063","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Bu araştırmanın amacı İlahiyat Fakültelerinin Din Eğitimi Anabilim Dalı’nda görev yapmakta olan akademisyenlerin, değerlerin uygulanışı konusundaki deneyimlerini ve bu deneyimlerle ilişkili olan görüşlerini ortaya koymaya çalışmaktır. Araştırma nitel araştırma yöntemlerinden olan fenomenolojik desen ile yürütülmüştür. Çalışma grubunun belirlenmesinde maksimum çeşitlilik örneklemesi kullanılmıştır. Bu doğrultuda araştırmaya farklı üniversitelerde görev yapan 12 akademisyen katılmıştır. Araştırma verileri yarı yapılandırılmış görüşme formu ile toplanmıştır. Elde edilen veriler içerik analizi ile çözümlenmiştir. Görüşme formu bilimsel bir titizlikle oluşturulmuş olup yanıt alınan formlar yine aynı hassasiyetle araştırmacılar tarafından incelenerek kategorize edilmiştir. Birbiri ile ilişkili olan kategoriler ise temalar altında toplanmıştır. Araştırmanın, günümüzde değerlerin din eğitimi alanındaki akademisyenler tarafından nasıl algılandığını ve değer eğitimine yönelik beklenti ve düşüncelerini tespit etmek suretiyle, üniversitelerde değer eğitimine ve öğretimine yönelik alana katkı sağlayacağı düşünülmektedir.
{"title":"Academics’ Perceptions of Values Education in Higher Education: A Phenomenological Inquiry in the Field of Religious Education Field","authors":"Tuba Kurt, M. Koyuncu","doi":"10.34234/ded.1232671","DOIUrl":"https://doi.org/10.34234/ded.1232671","url":null,"abstract":"Bu araştırmanın amacı İlahiyat Fakültelerinin Din Eğitimi Anabilim Dalı’nda görev yapmakta olan akademisyenlerin, değerlerin uygulanışı konusundaki deneyimlerini ve bu deneyimlerle ilişkili olan görüşlerini ortaya koymaya çalışmaktır. Araştırma nitel araştırma yöntemlerinden olan fenomenolojik desen ile yürütülmüştür. Çalışma grubunun belirlenmesinde maksimum çeşitlilik örneklemesi kullanılmıştır. Bu doğrultuda araştırmaya farklı üniversitelerde görev yapan 12 akademisyen katılmıştır. Araştırma verileri yarı yapılandırılmış görüşme formu ile toplanmıştır. Elde edilen veriler içerik analizi ile çözümlenmiştir. Görüşme formu bilimsel bir titizlikle oluşturulmuş olup yanıt alınan formlar yine aynı hassasiyetle araştırmacılar tarafından incelenerek kategorize edilmiştir. Birbiri ile ilişkili olan kategoriler ise temalar altında toplanmıştır. Araştırmanın, günümüzde değerlerin din eğitimi alanındaki akademisyenler tarafından nasıl algılandığını ve değer eğitimine yönelik beklenti ve düşüncelerini tespit etmek suretiyle, üniversitelerde değer eğitimine ve öğretimine yönelik alana katkı sağlayacağı düşünülmektedir.","PeriodicalId":131317,"journal":{"name":"Değerler Eğitimi Dergisi","volume":"78 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-06-25","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"133088328","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Hristiyanlığın egemen olduğu bir ülkede yaygın din eğitimi pratiklerini bütün ayrıntılarıyla ve birincil kaynaklardan görmek hem eğitimciler hem de araştırmacılar için önemli bir referans noktasıdır. Hristiyanlık eğitimi verilen ülkelerde ailede din eğitiminin nasıl sunulduğu noktasında akademik kaynaklara ihtiyaç duyulmaktadır. Amerika’da Hristiyan bir ailenin bebeklik ve çocukluk dönemi din eğitimi sürecini teorik ve pratik yönleriyle inceleyen “ChildFaith” isimli eser, din eğitimi ile ilgili birçok çalışması olan yazarların akademik tecrübeleri ve kendi çocuklarını yetiştirirken edindikleri tecrübeyle kaleme alınmıştır. Bu eser Amerika’da orta sınıf bir ailede yaygın din eğitiminin genel bir çerçevesini sunması açısından oldukça kapsamlı ve günceldir. Bu çalışmanın amacı, çocuğun din eğitiminin imkânını ve süreçlerini ortaya koyan, ebeveynlerin sorumluluklarına dikkat çeken ve onlara çeşitli tavsiyeler sunan “ChildFaith” adlı kitabın örnekliğinde Amerikalı Hristiyan ailede din eğitimini ortaya koymaktır. Çalışmamızda nitel araştırma yöntemlerinden doküman incelemesi yöntemi kullanılmıştır. İlgili kitap incelenmiş, konunun daha iyi anlaşılması için ilgili diğer çalışmalara da müracaat edilmiştir. Sonuç olarak gelişimsel anlamda yaklaşık on yaşına kadar, eğitimli Hristiyan bir ailede nasıl bir din eğitimi verildiği genel hatlarıyla incelenmiştir. Söz konusu kitapta temel olarak, bebeklik döneminden itibaren din eğitimine başlanabileceği ve gelişim dönemlerine uygun olarak çeşitli yöntemlerin izlenmesiyle çocuğun dini-manevi gelişiminin aile tarafından desteklenmesinin mümkün olduğu vurgulanmış ve ebeveynlere bu konuda yol göstermek amaçlanmıştır.
{"title":"Amerikalı Hristiyan Ailede Din Eğitimi Süreçlerine Örnek Olarak ChildFaith Adlı Eserin İncelenmesi","authors":"Hülya Baştürk","doi":"10.34234/ded.1199949","DOIUrl":"https://doi.org/10.34234/ded.1199949","url":null,"abstract":"Hristiyanlığın egemen olduğu bir ülkede yaygın din eğitimi pratiklerini bütün ayrıntılarıyla ve birincil kaynaklardan görmek hem eğitimciler hem de araştırmacılar için önemli bir referans noktasıdır. Hristiyanlık eğitimi verilen ülkelerde ailede din eğitiminin nasıl sunulduğu noktasında akademik kaynaklara ihtiyaç duyulmaktadır. Amerika’da Hristiyan bir ailenin bebeklik ve çocukluk dönemi din eğitimi sürecini teorik ve pratik yönleriyle inceleyen “ChildFaith” isimli eser, din eğitimi ile ilgili birçok çalışması olan yazarların akademik tecrübeleri ve kendi çocuklarını yetiştirirken edindikleri tecrübeyle kaleme alınmıştır. Bu eser Amerika’da orta sınıf bir ailede yaygın din eğitiminin genel bir çerçevesini sunması açısından oldukça kapsamlı ve günceldir. Bu çalışmanın amacı, çocuğun din eğitiminin imkânını ve süreçlerini ortaya koyan, ebeveynlerin sorumluluklarına dikkat çeken ve onlara çeşitli tavsiyeler sunan “ChildFaith” adlı kitabın örnekliğinde Amerikalı Hristiyan ailede din eğitimini ortaya koymaktır. Çalışmamızda nitel araştırma yöntemlerinden doküman incelemesi yöntemi kullanılmıştır. İlgili kitap incelenmiş, konunun daha iyi anlaşılması için ilgili diğer çalışmalara da müracaat edilmiştir. Sonuç olarak gelişimsel anlamda yaklaşık on yaşına kadar, eğitimli Hristiyan bir ailede nasıl bir din eğitimi verildiği genel hatlarıyla incelenmiştir. Söz konusu kitapta temel olarak, bebeklik döneminden itibaren din eğitimine başlanabileceği ve gelişim dönemlerine uygun olarak çeşitli yöntemlerin izlenmesiyle çocuğun dini-manevi gelişiminin aile tarafından desteklenmesinin mümkün olduğu vurgulanmış ve ebeveynlere bu konuda yol göstermek amaçlanmıştır.","PeriodicalId":131317,"journal":{"name":"Değerler Eğitimi Dergisi","volume":"33 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-06-25","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"124634574","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Bu araştırmada Anadolu İmam Hatip liselerindeki (AİHL) Akaid dersi öğretim programının temel amaçlarının gerçekleşme durumu dersi alan AİHL öğrencileri ve bu derse giren meslek dersi öğretmenlerinin görüşleri ışığında incelenmeye çalışılmıştır. Araştırmada Akaid dersinin inançla ilgili hususlarda sağlıklı bilgi ve tutumlar kazandırma, iman esaslarını bir bütün olarak içselleştirme, öğrencilerin inanç gelişimi sürecinde yaşadıkları problemlerle baş etme becerilerini geliştirme durumu, dersin işleniş sürecinde yaşanan zorluklar ve nedenleri ile de ilişkilendirilerek irdelenmiştir. Araştırmaya 21 AİHL öğrencisi ve 9 AİHL meslek dersi öğretmeni katılmıştır. Durum deseni ve yarı yapılandırılmış görüşme yoluyla elde edilen veriler ışığında araştırmada, katılımcı öğrencilerin genelde Akaid dersinin inançla ilgili hususlarda sağlıklı bilgi kazandırdığını düşündüğü, öğretmenlerin ise tersini düşündüğü anlaşılmıştır. Buna karşın, katılımcı öğrenci ve öğretmenler, dersin inançla ilgili hususlarda sağlıklı tutum kazandırdığı görüşünde birleşmişlerdir. İman esaslarını bir bütün olarak içselleştirme bağlamında, katılımcı öğrencilerin çoğunlukla bu hedefin gerçekleştiğini, öğretmenlerin ise daha çok tersini düşündükleri görülmüştür. Akaid dersinin öğrencilerin inanç gelişimi sürecinde yaşadıkları problemlerle baş etme becerilerini geliştirme noktasında ise her iki katılımcı grup yine zıt yönlere ayrılmıştır. Araştırmada, söz konusu katılımcıların Akaid dersi konusunda farklı yönlere evrilen kanaatleri gerekçeleriyle birlikte incelenmiş ve dersin teori ve pratiğiyle ilgili çeşitli iyileştirme önerileri sunulmuştur.
{"title":"Öğretmen ve Öğrenci Görüşlerine Göre Anadolu İmam Hatip Lisesi Akaid Dersi Öğretim Programının Temel Amaçlarının Gerçekleşme Durumu","authors":"Medine Bektaş, C. Osmanoğlu","doi":"10.34234/ded.1293028","DOIUrl":"https://doi.org/10.34234/ded.1293028","url":null,"abstract":"Bu araştırmada Anadolu İmam Hatip liselerindeki (AİHL) Akaid dersi öğretim programının temel amaçlarının gerçekleşme durumu dersi alan AİHL öğrencileri ve bu derse giren meslek dersi öğretmenlerinin görüşleri ışığında incelenmeye çalışılmıştır. Araştırmada Akaid dersinin inançla ilgili hususlarda sağlıklı bilgi ve tutumlar kazandırma, iman esaslarını bir bütün olarak içselleştirme, öğrencilerin inanç gelişimi sürecinde yaşadıkları problemlerle baş etme becerilerini geliştirme durumu, dersin işleniş sürecinde yaşanan zorluklar ve nedenleri ile de ilişkilendirilerek irdelenmiştir. Araştırmaya 21 AİHL öğrencisi ve 9 AİHL meslek dersi öğretmeni katılmıştır. Durum deseni ve yarı yapılandırılmış görüşme yoluyla elde edilen veriler ışığında araştırmada, katılımcı öğrencilerin genelde Akaid dersinin inançla ilgili hususlarda sağlıklı bilgi kazandırdığını düşündüğü, öğretmenlerin ise tersini düşündüğü anlaşılmıştır. Buna karşın, katılımcı öğrenci ve öğretmenler, dersin inançla ilgili hususlarda sağlıklı tutum kazandırdığı görüşünde birleşmişlerdir. İman esaslarını bir bütün olarak içselleştirme bağlamında, katılımcı öğrencilerin çoğunlukla bu hedefin gerçekleştiğini, öğretmenlerin ise daha çok tersini düşündükleri görülmüştür. Akaid dersinin öğrencilerin inanç gelişimi sürecinde yaşadıkları problemlerle baş etme becerilerini geliştirme noktasında ise her iki katılımcı grup yine zıt yönlere ayrılmıştır. Araştırmada, söz konusu katılımcıların Akaid dersi konusunda farklı yönlere evrilen kanaatleri gerekçeleriyle birlikte incelenmiş ve dersin teori ve pratiğiyle ilgili çeşitli iyileştirme önerileri sunulmuştur.","PeriodicalId":131317,"journal":{"name":"Değerler Eğitimi Dergisi","volume":"2 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-06-25","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"134314596","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Öğretmenlerin duygu durumlarının, öğretimin niteliğini etkilediği gibi değerler eğitimine yönelik tutumla da ilişkili olduğu düşünülmektedir. Bu çalışmada, değerler eğitimini tüm derslerde uygulayan ilköğretim sınıf öğretmenleri ile değerlerin bir öğrenme alanı olarak yer aldığı Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi (DKAB) dersini okutan öğretmenlerin duygu durumları ile değerler eğitimine yönelik tutumları arasındaki ilişkinin incelenmesi amaçlanmaktadır. Bu amaca ulaşabilmek adına çalışmada ilişkisel tarama modeli kullanılmıştır. Araştırmanın örneklemini, uygun örnekleme ile ulaşılan 233 sınıf ve yine ilkokullarda derse giren 110 DKAB öğretmeni oluşturmaktadır. Veri toplama aracı olarak Değerler Eğitimi Tutum Ölçeği ile Pozitif ve Negatif Duygu Ölçeği kullanılmıştır. Elde edilen verilere, normallik dağılımına bağlı olarak parametrik olmayan testler uygulanmıştır. Çalışma bulgularına göre DKAB öğretmenlerinin sınıf öğretmenlerine göre değerler eğitimine yönelik tutumları daha olumlu bulunmuştur. Sınıf öğretmenlerinin değerler eğitimine yönelik tutumlar ile pozitif duygular arasında pozitif yönde zayıf, negatif duygularla ise ters yönde zayıf bir korelasyon olduğu sonuçlarına ulaşılmıştır.
{"title":"A Research on the Relationship between Emotional States and Values Education Attitudes of Classroom Teachers and Religious Culture and Moral Knowledge Teachers","authors":"Cihat Yaşaroğlu, Eyup Tabara","doi":"10.34234/ded.1263656","DOIUrl":"https://doi.org/10.34234/ded.1263656","url":null,"abstract":"Öğretmenlerin duygu durumlarının, öğretimin niteliğini etkilediği gibi değerler eğitimine yönelik tutumla da ilişkili olduğu düşünülmektedir. Bu çalışmada, değerler eğitimini tüm derslerde uygulayan ilköğretim sınıf öğretmenleri ile değerlerin bir öğrenme alanı olarak yer aldığı Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi (DKAB) dersini okutan öğretmenlerin duygu durumları ile değerler eğitimine yönelik tutumları arasındaki ilişkinin incelenmesi amaçlanmaktadır. Bu amaca ulaşabilmek adına çalışmada ilişkisel tarama modeli kullanılmıştır. Araştırmanın örneklemini, uygun örnekleme ile ulaşılan 233 sınıf ve yine ilkokullarda derse giren 110 DKAB öğretmeni oluşturmaktadır. Veri toplama aracı olarak Değerler Eğitimi Tutum Ölçeği ile Pozitif ve Negatif Duygu Ölçeği kullanılmıştır. Elde edilen verilere, normallik dağılımına bağlı olarak parametrik olmayan testler uygulanmıştır. Çalışma bulgularına göre DKAB öğretmenlerinin sınıf öğretmenlerine göre değerler eğitimine yönelik tutumları daha olumlu bulunmuştur. Sınıf öğretmenlerinin değerler eğitimine yönelik tutumlar ile pozitif duygular arasında pozitif yönde zayıf, negatif duygularla ise ters yönde zayıf bir korelasyon olduğu sonuçlarına ulaşılmıştır.","PeriodicalId":131317,"journal":{"name":"Değerler Eğitimi Dergisi","volume":"5 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-06-25","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"124965040","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Bu çalışmada, ebeveyn tutumlarının okul öncesi çocuklarının sosyal değer kazanımlarına etkisi incelenmiştir. İlişkisel tarama modelinde gerçekleştirilen çalışmada, çalışma grubunu okul öncesi kurumlarında eğitimini sürdüren 210 çocuk ve bu çocukların anneleri (n=210) oluşturmaktadır. Çocuklara ilişkin veriler bireysel olarak ölçeğin uygulanmasıyla, anne-babalara ilişkin veriler ise annelere uygulanan ölçeklerle toplanmıştır. Veri toplamada Anne-Baba Tutum Ölçeği, Eşlerin Çocuk Yetiştirme Tutumlarını Değerlendirme Ölçeği ve Okul Öncesi Sosyal Değer Kazanımı Ölçeğinden yararlanılmıştır. Veriler Pearson Koralesyon Katsayısı ve regresyon analiziyle incelenmiştir. Araştırma neticesinde, annelerin demokratik tutumu arttıkça çocukların iş birliği değeri kazanımının arttığı belirlenmiştir. Babaların aşırı hoşgörülü tutumu arttıkça çocukların sorumluluk değeri ve genel olarak sosyal değer kazanımlarının, demokratik tutumu arttıkça çocukların nezaket değeri kazanımlarının arttığı bulunmuştur. Anne tutumlarının çocukların sosyal değer kazanımını yordamadığı, fakat babaların çocuklarına yönelik tutumları ve özellikle aşırı hoşgörülü tutumlarının çocukların sosyal değer kazanımını yordadığı bulunmuştur. Çalışmadan elde edilen sonuçlar alan yazın verileri ile tartışılarak anne-babalara, öğretmen ve araştırmacılara öneriler geliştirilmiştir.
{"title":"Examining the Relationship Between Parental Attitudes and Preschool Children’s Social Value Acquisition*","authors":"Neslihan Yurt, Arzu Özyürek","doi":"10.34234/ded.1248344","DOIUrl":"https://doi.org/10.34234/ded.1248344","url":null,"abstract":"Bu çalışmada, ebeveyn tutumlarının okul öncesi çocuklarının sosyal değer kazanımlarına etkisi incelenmiştir. İlişkisel tarama modelinde gerçekleştirilen çalışmada, çalışma grubunu okul öncesi kurumlarında eğitimini sürdüren 210 çocuk ve bu çocukların anneleri (n=210) oluşturmaktadır. Çocuklara ilişkin veriler bireysel olarak ölçeğin uygulanmasıyla, anne-babalara ilişkin veriler ise annelere uygulanan ölçeklerle toplanmıştır. Veri toplamada Anne-Baba Tutum Ölçeği, Eşlerin Çocuk Yetiştirme Tutumlarını Değerlendirme Ölçeği ve Okul Öncesi Sosyal Değer Kazanımı Ölçeğinden yararlanılmıştır. Veriler Pearson Koralesyon Katsayısı ve regresyon analiziyle incelenmiştir. Araştırma neticesinde, annelerin demokratik tutumu arttıkça çocukların iş birliği değeri kazanımının arttığı belirlenmiştir. Babaların aşırı hoşgörülü tutumu arttıkça çocukların sorumluluk değeri ve genel olarak sosyal değer kazanımlarının, demokratik tutumu arttıkça çocukların nezaket değeri kazanımlarının arttığı bulunmuştur. Anne tutumlarının çocukların sosyal değer kazanımını yordamadığı, fakat babaların çocuklarına yönelik tutumları ve özellikle aşırı hoşgörülü tutumlarının çocukların sosyal değer kazanımını yordadığı bulunmuştur. Çalışmadan elde edilen sonuçlar alan yazın verileri ile tartışılarak anne-babalara, öğretmen ve araştırmacılara öneriler geliştirilmiştir.","PeriodicalId":131317,"journal":{"name":"Değerler Eğitimi Dergisi","volume":"91 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-06-25","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"122424763","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}