01 Ocak 2019’da yururluge giren Turkiye Bina Deprem Yonetmeligi (TBDY-2018) ile yapilan degisikliklerin en onemlilerinden biri deprem yer hareketi spektrum hesabinin, yapinin bulundugu konuma ve zemin degerlerine gore yapilacak olmasidir. Bu calismanin amaci, spektrum egrilerinin hesabindaki bu onemli degisikligin, yapiya gelen kuvvet ve yapida meydana gelen deplasman degerlerindeki degisime etkisini arastirmaktir. Calismanin ilk bolumunde, her iki yonetmelige gore (TBDY-2018 ve Turk Deprem Yonetmeligi 2007 (TDY-2007)), taban kesme kuvveti ve maksimum goreli kat otelemelerinin hesap esaslari ile ilgili genel bilgiler verilmistir. Sayisal analizler icin oncelikle 1996 tarihli deprem tehlike haritasinda sirasiyla 1., 2., 3. ve 4. bolgede yer alan Sakarya-Serdivan, Kocaeli-Kandira, Eskisehir-Sivrihisar ve Ankara-Yenimahalle konumlari belirlenmistir. Belirlenen her konumda 4 farkli zemin cinsi dikkate alinarak uc adet farkli kat sayilarina sahip (4, 7 ve 10 katli) yapilar olusturulmustur. Tasarim depremi altinda IDECAD programi yardimiyla, TBDY-2018 ve TDY-2007 yonetmelikleri hesap esaslarina gore, belirlenen yapilarin analizleri gerceklestirilmistir. Analizler sonucunda elde edilen taban kesme kuvvetleri ve maksimum goreli kat otelemeleri tablo ve grafiklerle sunulmustur. Elde edilen sonuclara gore taban kesme kuvvetinin, kat sayisi arttikca eski yonetmelige kiyasla daha dusuk degerler verdigi, maksimum etkin goreli kat otelemelerinin her yukseklikteki binada ozellikle zemin degerleri olumsuz sartlara dogru gittikce eski yonetmelige nazaran cok daha buyuk degerler verdigi gorulmustur.
{"title":"Çok Katli Betonarme Binalarda 2018 Deprem Yönetmeliği İle Tanimlanan Spektrum Eğrilerinin Etkisi","authors":"Yusuf Sümer, Mehtap Hamsici","doi":"10.21541/apjes.641250","DOIUrl":"https://doi.org/10.21541/apjes.641250","url":null,"abstract":"01 Ocak 2019’da yururluge giren Turkiye Bina Deprem Yonetmeligi (TBDY-2018) ile yapilan degisikliklerin en onemlilerinden biri deprem yer hareketi spektrum hesabinin, yapinin bulundugu konuma ve zemin degerlerine gore yapilacak olmasidir. Bu calismanin amaci, spektrum egrilerinin hesabindaki bu onemli degisikligin, yapiya gelen kuvvet ve yapida meydana gelen deplasman degerlerindeki degisime etkisini arastirmaktir. Calismanin ilk bolumunde, her iki yonetmelige gore (TBDY-2018 ve Turk Deprem Yonetmeligi 2007 (TDY-2007)), taban kesme kuvveti ve maksimum goreli kat otelemelerinin hesap esaslari ile ilgili genel bilgiler verilmistir. Sayisal analizler icin oncelikle 1996 tarihli deprem tehlike haritasinda sirasiyla 1., 2., 3. ve 4. bolgede yer alan Sakarya-Serdivan, Kocaeli-Kandira, Eskisehir-Sivrihisar ve Ankara-Yenimahalle konumlari belirlenmistir. Belirlenen her konumda 4 farkli zemin cinsi dikkate alinarak uc adet farkli kat sayilarina sahip (4, 7 ve 10 katli) yapilar olusturulmustur. Tasarim depremi altinda IDECAD programi yardimiyla, TBDY-2018 ve TDY-2007 yonetmelikleri hesap esaslarina gore, belirlenen yapilarin analizleri gerceklestirilmistir. Analizler sonucunda elde edilen taban kesme kuvvetleri ve maksimum goreli kat otelemeleri tablo ve grafiklerle sunulmustur. Elde edilen sonuclara gore taban kesme kuvvetinin, kat sayisi arttikca eski yonetmelige kiyasla daha dusuk degerler verdigi, maksimum etkin goreli kat otelemelerinin her yukseklikteki binada ozellikle zemin degerleri olumsuz sartlara dogru gittikce eski yonetmelige nazaran cok daha buyuk degerler verdigi gorulmustur.","PeriodicalId":294830,"journal":{"name":"Academic Platform Journal of Engineering and Science","volume":"23 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2020-05-26","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"129536375","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Bu calisma, Tokat cevresinde yayilis gosteren ve ekonomik bakimdan onem arz eden bazi bitkilerin, etnobotanik ozelliklerinin belirlenmesi amaciyla yurutulmustur. Bu amacla Erodium cicutarium L. L´HERIT. (Geraniaceae) , Fumaria officinalis L. (Papaveraceae) , Scandix pecten-veneris L. (Apiaceae) , Stellaria media L. VILL. subsp. media L. VILL (Caryophyllaceae) , Plantago lanceolata L. (Plantaginaceae) , Rumex acetosella L. (Polygonaceae) , Tragopogon pratensis subsp . pratensis L. (Asteraceae) olmak uzere toplam 7 takson incelenmistir. Turler cicekli donemlerinde toplanmis, herbaryum ornegi haline getirilmistir. Yapilandirilmis ve yari yapilandirilmis gorusme yontemi kullanilarak yore halkindan bilgiler edinilmistir. Bu amacla 297 yore insani ile gorusulmus ve katilimcilarin ozellikleri belirlenmistir. Ayrica, bitkilerin kullanim degerleri (UV) de hesaplanmistir. Bitkilerin tumu, pisirilerek besin olarak tuketilmektedir. Geleneksel tedavide en fazla kullanilan Stellaria media subsp. media ’dir. Bu bitkilerin hemoroid ve mide kanamalarinda faydali oldugu yore halki tarafindan ifade edilmistir. Ayrica Scandix pecten veneris ve Plantago lanceolata’ nin agri kesici, Rumex acetosella ’nin kan sekerini duzenleyici, Erodium cicutarium sindirim sistemi organlarindaki yaralari iyilestirici, Tragopogon pratensis subsp. pratensis’ in sindirim sistemini duzenleyici, Fumaria officinalis’ in idrar sokturucu olarak geleneksel tedavide kullanildigi ifade edilmektedir. Ayrica bahsedilen turlerden ciceklendikten sonra, hayvan yemi olarak da faydalanilmaktadir.
{"title":"Tokat Çevresinde Yayılış Gösteren Bazı Tıbbi ve Yenilebilir Bitkilerin Etnobotanik Özelliklerinin Belirlenmesi Üzerine Bir Araştırma","authors":"Sibel Ulcay, Gülcan Şenel","doi":"10.21541/apjes.485388","DOIUrl":"https://doi.org/10.21541/apjes.485388","url":null,"abstract":"Bu calisma, Tokat cevresinde yayilis gosteren ve ekonomik bakimdan onem arz eden bazi bitkilerin, etnobotanik ozelliklerinin belirlenmesi amaciyla yurutulmustur. Bu amacla Erodium cicutarium L. L´HERIT. (Geraniaceae) , Fumaria officinalis L. (Papaveraceae) , Scandix pecten-veneris L. (Apiaceae) , Stellaria media L. VILL. subsp. media L. VILL (Caryophyllaceae) , Plantago lanceolata L. (Plantaginaceae) , Rumex acetosella L. (Polygonaceae) , Tragopogon pratensis subsp . pratensis L. (Asteraceae) olmak uzere toplam 7 takson incelenmistir. Turler cicekli donemlerinde toplanmis, herbaryum ornegi haline getirilmistir. Yapilandirilmis ve yari yapilandirilmis gorusme yontemi kullanilarak yore halkindan bilgiler edinilmistir. Bu amacla 297 yore insani ile gorusulmus ve katilimcilarin ozellikleri belirlenmistir. Ayrica, bitkilerin kullanim degerleri (UV) de hesaplanmistir. Bitkilerin tumu, pisirilerek besin olarak tuketilmektedir. Geleneksel tedavide en fazla kullanilan Stellaria media subsp. media ’dir. Bu bitkilerin hemoroid ve mide kanamalarinda faydali oldugu yore halki tarafindan ifade edilmistir. Ayrica Scandix pecten veneris ve Plantago lanceolata’ nin agri kesici, Rumex acetosella ’nin kan sekerini duzenleyici, Erodium cicutarium sindirim sistemi organlarindaki yaralari iyilestirici, Tragopogon pratensis subsp. pratensis’ in sindirim sistemini duzenleyici, Fumaria officinalis’ in idrar sokturucu olarak geleneksel tedavide kullanildigi ifade edilmektedir. Ayrica bahsedilen turlerden ciceklendikten sonra, hayvan yemi olarak da faydalanilmaktadir.","PeriodicalId":294830,"journal":{"name":"Academic Platform Journal of Engineering and Science","volume":"38 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2020-01-28","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"122615395","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Magnezyum alasimlari ozellikle dusuk yogunluklari ve yuksek spesifik dayanimlari nedeniyle gunden gune daha genis alanlarda kullanim imkani bulmaktadir. Bu alasimlarin endustriyel uygulamalarda daha yuksek oranda kullaniminin onundeki en buyuk engel hegzagonal siki paket olan kristal kafes yapisindan dolayi geleneksel yontemlerle plastik deformasyon islemlerinin zor olmasidir. Bu zorluklarin ustesinden gelmek icin kullanilabilecek yontemlerden biri toz metalurjisi (TM) ile uretimdir. Bu calismada ticari olmayan bir tozmetal magnezyum alasimi toz metalurjisi yontemiyle gelistirilmis ve gelistirilen alasimin mikroyapisal ozellikleri incelenmistir. Calisma sonucunda magnezyuma yapilan Sn ilavesi ile tane boyutunda ve dolayisiyla sertlik degerlerinde yukselme tespit edilmistir. Ayrica magnezyuma yapilan Sn ilavesi ile Mg 2 Sn fazinin olustugu gorulmustur. Kalay ilavesi ile daha dusuk sicakliklarda yapilan sinterleme islemlerinde yuksek yogunluk degerlerine ulasilabildigi tespit edilmistir.
{"title":"Toz Metalurjisi Yöntemiyle Mg-Sn Alaşımı Üretimi ve Karakterizasyonu","authors":"A. Gökçe","doi":"10.21541/APJES.581814","DOIUrl":"https://doi.org/10.21541/APJES.581814","url":null,"abstract":"Magnezyum alasimlari ozellikle dusuk yogunluklari ve yuksek spesifik dayanimlari nedeniyle gunden gune daha genis alanlarda kullanim imkani bulmaktadir. Bu alasimlarin endustriyel uygulamalarda daha yuksek oranda kullaniminin onundeki en buyuk engel hegzagonal siki paket olan kristal kafes yapisindan dolayi geleneksel yontemlerle plastik deformasyon islemlerinin zor olmasidir. Bu zorluklarin ustesinden gelmek icin kullanilabilecek yontemlerden biri toz metalurjisi (TM) ile uretimdir. Bu calismada ticari olmayan bir tozmetal magnezyum alasimi toz metalurjisi yontemiyle gelistirilmis ve gelistirilen alasimin mikroyapisal ozellikleri incelenmistir. Calisma sonucunda magnezyuma yapilan Sn ilavesi ile tane boyutunda ve dolayisiyla sertlik degerlerinde yukselme tespit edilmistir. Ayrica magnezyuma yapilan Sn ilavesi ile Mg 2 Sn fazinin olustugu gorulmustur. Kalay ilavesi ile daha dusuk sicakliklarda yapilan sinterleme islemlerinde yuksek yogunluk degerlerine ulasilabildigi tespit edilmistir.","PeriodicalId":294830,"journal":{"name":"Academic Platform Journal of Engineering and Science","volume":"24 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2020-01-28","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"132077500","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
This study aimed to determine optimum cutting parameters for recovering the best surface roughness during PMD 23 powder metal machining with ceramic sharp cutting tool at CNC turning center. Experiments for this aim were carried out on 27 samples in 80 mm diameter and 200 mm length prepared at turning center by application of cutting parameters determined with Taguchi method. Three different cutting speeds (200, 350, 500 m/min.), three different feed rates (0,1–0,2–0,3 mm/rev) and three different tool nose radius (0,4-0,8-1,2 mm) were used and depth of cut was applied stable as 0,8 mm in the experiments. Later, surface roughness of experiment sample and the roughness change was evaluated with respect to cutting speed, feed rate and tool nose radius. Variant analysis (ANOVA) were used to investigate characteristics of the processes. As a result of the experimental study, it was found out that feed rate and tool radius of cutting parameters had an effect on surface roughness, but the effect of cutting speed was not significant.
{"title":"Determination of Ceramic Cutting Tool Performance on Machining of Steel (PMD23) Produced by Powder","authors":"A. Çoban","doi":"10.21541/apjes.547749","DOIUrl":"https://doi.org/10.21541/apjes.547749","url":null,"abstract":"This study aimed to determine optimum cutting parameters for recovering the best surface roughness during PMD 23 powder metal machining with ceramic sharp cutting tool at CNC turning center. Experiments for this aim were carried out on 27 samples in 80 mm diameter and 200 mm length prepared at turning center by application of cutting parameters determined with Taguchi method. Three different cutting speeds (200, 350, 500 m/min.), three different feed rates (0,1–0,2–0,3 mm/rev) and three different tool nose radius (0,4-0,8-1,2 mm) were used and depth of cut was applied stable as 0,8 mm in the experiments. Later, surface roughness of experiment sample and the roughness change was evaluated with respect to cutting speed, feed rate and tool nose radius. Variant analysis (ANOVA) were used to investigate characteristics of the processes. As a result of the experimental study, it was found out that feed rate and tool radius of cutting parameters had an effect on surface roughness, but the effect of cutting speed was not significant.","PeriodicalId":294830,"journal":{"name":"Academic Platform Journal of Engineering and Science","volume":"54 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2020-01-28","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"123286929","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"SMAW ve GTAW Metotları ile Kaynaklanmış Yüksek Sıcaklık ve Basınç Dirençli Nükleer Enerji Santrali Çeliğinin Mekanik Özelliklerine Kaynak Sonrası Isıl İşleminin Etkisi.","authors":"Polat Topuz","doi":"10.21541/apjes.422153","DOIUrl":"https://doi.org/10.21541/apjes.422153","url":null,"abstract":"","PeriodicalId":294830,"journal":{"name":"Academic Platform Journal of Engineering and Science","volume":"31 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2019-12-01","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"122237922","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Sena Azdemir, Mucahit Fatih Ballı, Muhammet Erikli, Çağrı Sel
The Iron and Steel Industry is a process industry and subject to continuous production. In the iron and steel sector, many companies producing solid steel form using raw iron ore work for full-day shifts. Production process is costly and laborious. Liquid iron ore must be continuously transported between the casting operations. Transportation problems cause high financial losses. In this study, we aim to increase the efficiency of torpedoes transferring the liquid steel between the casting operations in an iron and steel company. We introduce an event-based simulation model and propose not using the torpedo causing bottleneck in production. The torpedo used in the production is decided by Topsis method which is a multi-criteria decision-making approach. Comparing to existing system and the proposed approach using the simulation model, it has been observed that production quantity increases by %9,06 (13.215.33 tons of liquid iron on average per month) while the waste of time decreases by %66,35.
{"title":"Demir Çelik Endüstrisinde Torpido Taşıma Sistemi Benzetimi","authors":"Sena Azdemir, Mucahit Fatih Ballı, Muhammet Erikli, Çağrı Sel","doi":"10.21541/apjes.529025","DOIUrl":"https://doi.org/10.21541/apjes.529025","url":null,"abstract":"The Iron and Steel Industry is a process industry and subject to continuous production. In the iron and steel sector, many companies producing solid steel form using raw iron ore work for full-day shifts. Production process is costly and laborious. Liquid iron ore must be continuously transported between the casting operations. Transportation problems cause high financial losses. In this study, we aim to increase the efficiency of torpedoes transferring the liquid steel between the casting operations in an iron and steel company. We introduce an event-based simulation model and propose not using the torpedo causing bottleneck in production. The torpedo used in the production is decided by Topsis method which is a multi-criteria decision-making approach. Comparing to existing system and the proposed approach using the simulation model, it has been observed that production quantity increases by %9,06 (13.215.33 tons of liquid iron on average per month) while the waste of time decreases by %66,35.","PeriodicalId":294830,"journal":{"name":"Academic Platform Journal of Engineering and Science","volume":"52 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2019-09-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"130042437","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Strategic management is the philosophy of the creation which provides a goal, a plan and a model for the competitive advantage. Companies define their own goals and generate the plan for goal according to this management philosophy. However, company can utilize successively from this philosophy so long as it is able to be adapted to all management systems such as product, inventory, manufacturing and etc... Purchasing management system is the one of them. It is a basic management unit where decisions, goals and plans are structured according to production and customer requirements which give the competitive advantage to each company. All of them can be managed strategically by being focused on the appropriate purchasing conditions including low-cost, high quality, and on-time delivery. In this study, we will determine variables and the relationships between them which affect in achieving the strategies of the company in terms of purchasing management system. Fuzzy cognitive mapping method will be selected in order to find them out because this method creates a map by using some strategies for system. The results will be presented at the end of the study.
{"title":"Modeling Relationship Maps for The Factors of Purchasing Management System According to Selected Key Drivers Using Fuzzy Cognitive Maps","authors":"Tugba Tunacan, Bayram Topal, Alper Göksu","doi":"10.21541/apjes.477434","DOIUrl":"https://doi.org/10.21541/apjes.477434","url":null,"abstract":"Strategic management is the philosophy of the creation which provides a goal, a plan and a model for the competitive advantage. Companies define their own goals and generate the plan for goal according to this management philosophy. However, company can utilize successively from this philosophy so long as it is able to be adapted to all management systems such as product, inventory, manufacturing and etc... Purchasing management system is the one of them. It is a basic management unit where decisions, goals and plans are structured according to production and customer requirements which give the competitive advantage to each company. All of them can be managed strategically by being focused on the appropriate purchasing conditions including low-cost, high quality, and on-time delivery. In this study, we will determine variables and the relationships between them which affect in achieving the strategies of the company in terms of purchasing management system. Fuzzy cognitive mapping method will be selected in order to find them out because this method creates a map by using some strategies for system. The results will be presented at the end of the study.","PeriodicalId":294830,"journal":{"name":"Academic Platform Journal of Engineering and Science","volume":"129 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2019-09-28","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"125105406","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Figen Özboz, Seda Ulu, Abdülkadir Akyol, M. Uysal, Harun Gul, A. Alp, A. Aydın
Kompleks sulfurlu cinko cevherinden cinko kazanimi genellikle yuksek sicaklik prosesleriyle gerceklesmektedir. Cinko ekstraksiyon proseslerinin icerdigi kavurma islemleri, yuksek sicakliklar gerektirmesi ve cevreye zararli kukurtlu gazlarin cikisindan dolayi alternatif yontemler arayisina neden olmaktadir. Bu calismada Rize Bolgesi kompleks sulfurlu cinko cevherlerinin hidro-elektrometalurjik bir proses olan anodik oksitleme lic islemi arastirilmistir. Lic calismalarinda mekanik olarak aktive edilmis cevherden cinko kazanimina sulfurik asit derisimi ve elektrotlar arasi mesafenin etkileri incelenmistir. Elde edilen cozeltiler AAS ile analiz edilip cinko ekstraksiyon verimliligi hesaplanmistir. Bu calismada en yuksek Zn ekstraksiyon verimi cozelti derisiminin 3M ve elektrotlar arasi mesafenin 3 cm oldugu kosullarda elde edilmistir.
从含硫复杂的锌矿石中回收锌,通常是通过高温工艺来实现的。锌提取工艺中的焙烧过程需要高温,并且会排放对环境有害的含硫气体,因此需要寻找替代方法。本研究调查了阳极氧化特许工艺,这是一种针对里泽地区复杂含硫锌矿的水电冶金工艺。研究了硫酸浓度和电极间距对从机械活化矿石中回收锌的影响。获得的溶液通过 AAS 进行分析,并计算出锌的提取效率。在这项研究中,溶液浓度为 3M、电极间距为 3 cm 的条件下,锌提取效率最高。
{"title":"Kompleks Sülfürlü Çinko Cevherlerinden Anodik Oksitleme ile Zn Kazanımına H2SO4 Derişimi ve Elektrotlar Arası Mesafenin Etkisi","authors":"Figen Özboz, Seda Ulu, Abdülkadir Akyol, M. Uysal, Harun Gul, A. Alp, A. Aydın","doi":"10.21541/apjes.467309","DOIUrl":"https://doi.org/10.21541/apjes.467309","url":null,"abstract":"Kompleks sulfurlu cinko cevherinden cinko kazanimi genellikle yuksek sicaklik prosesleriyle gerceklesmektedir. Cinko ekstraksiyon proseslerinin icerdigi kavurma islemleri, yuksek sicakliklar gerektirmesi ve cevreye zararli kukurtlu gazlarin cikisindan dolayi alternatif yontemler arayisina neden olmaktadir. Bu calismada Rize Bolgesi kompleks sulfurlu cinko cevherlerinin hidro-elektrometalurjik bir proses olan anodik oksitleme lic islemi arastirilmistir. Lic calismalarinda mekanik olarak aktive edilmis cevherden cinko kazanimina sulfurik asit derisimi ve elektrotlar arasi mesafenin etkileri incelenmistir. Elde edilen cozeltiler AAS ile analiz edilip cinko ekstraksiyon verimliligi hesaplanmistir. Bu calismada en yuksek Zn ekstraksiyon verimi cozelti derisiminin 3M ve elektrotlar arasi mesafenin 3 cm oldugu kosullarda elde edilmistir.","PeriodicalId":294830,"journal":{"name":"Academic Platform Journal of Engineering and Science","volume":"58 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2019-09-28","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"130915889","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Sevgi Yilmaz, M. A. Irmak, Emral Mutlu, Hasan Yılmaz
Gunumuzde yapilmis olan bircok termal konfor calismasina bakildiginda; sicak iklimlerde bitkilerin tek baslarina ya da topluluklar halinde serinletme etkileri arastirilmaktadir. Kis aylari icin yapilan calismalarda ise bitkilerin isitma etkisi daha cok onem arz etmektedir. Bitkilerin isitma etkisi kentlerde iklimi iyilestirirken ayni zamanda kentin isinmasinda da enerji tasarrufu saglamaktadir. Yapilan calismalar bitkilerin aksine sert zeminlerin kisin serinletme etkisinin fazla, yazin ise daha sicak oldugunu gostermektedir. Bu calismada, ekstrem kis kenti kosullari bulunan Erzurum’da Ata Botanik Bahcesindeki bitkilerin ve sert zeminin termal konfora etkisi arastirilmistir. Yuzey sicakliklari 2017 kis aylari boyunca havanin acik oldugu farkli gunlerde, saat 09:00, 13:00 ve 16:00 da hassas termal kamera ile goruntuler alinmistir. Ayni zamanda, Sky-View Factor (SVF) olcumleri ile sicaklik ve nem degerleri de analiz edilmistir. Kis aylarinda Saricam ( Pinus sylvestris L.) ile Hus ( Betula alba L.) topluluklari ve alandaki otoparktan alinan olcumlerde en iyi termal konforu, ortalama 1.8 °C daha sicak cikan Saricam ( Pinus sylvestris L.) topluluklari saglamistir. Karla kapli otoparklarin yaydigi yuzey sicakliginin digerlerine gore ortalama 3.2 °C daha serin ciktigi belirlenmistir. Yapilan calisma gostermistir ki; sert gecen kis kentlerinde termal konforu saglamak amaciyla ibreli agac koruluklari olusturulmali ve genis sert zeminler olusturmaktan kacinilmalidir. Ayrica dogal bitkilerin kentsel mekanda kullanilmasi termal konforlu, enerji tasarruflu ve ekolojik planlamalar icin gereklidir.
{"title":"Soğuk İklim Bölgelerinde Bitki Topluluklarının Sıcaklık Etkileri: Erzurum Ata Botanik Bahçesi","authors":"Sevgi Yilmaz, M. A. Irmak, Emral Mutlu, Hasan Yılmaz","doi":"10.21541/apjes.482207","DOIUrl":"https://doi.org/10.21541/apjes.482207","url":null,"abstract":"Gunumuzde yapilmis olan bircok termal konfor calismasina bakildiginda; sicak iklimlerde bitkilerin tek baslarina ya da topluluklar halinde serinletme etkileri arastirilmaktadir. Kis aylari icin yapilan calismalarda ise bitkilerin isitma etkisi daha cok onem arz etmektedir. Bitkilerin isitma etkisi kentlerde iklimi iyilestirirken ayni zamanda kentin isinmasinda da enerji tasarrufu saglamaktadir. Yapilan calismalar bitkilerin aksine sert zeminlerin kisin serinletme etkisinin fazla, yazin ise daha sicak oldugunu gostermektedir. Bu calismada, ekstrem kis kenti kosullari bulunan Erzurum’da Ata Botanik Bahcesindeki bitkilerin ve sert zeminin termal konfora etkisi arastirilmistir. Yuzey sicakliklari 2017 kis aylari boyunca havanin acik oldugu farkli gunlerde, saat 09:00, 13:00 ve 16:00 da hassas termal kamera ile goruntuler alinmistir. Ayni zamanda, Sky-View Factor (SVF) olcumleri ile sicaklik ve nem degerleri de analiz edilmistir. Kis aylarinda Saricam ( Pinus sylvestris L.) ile Hus ( Betula alba L.) topluluklari ve alandaki otoparktan alinan olcumlerde en iyi termal konforu, ortalama 1.8 °C daha sicak cikan Saricam ( Pinus sylvestris L.) topluluklari saglamistir. Karla kapli otoparklarin yaydigi yuzey sicakliginin digerlerine gore ortalama 3.2 °C daha serin ciktigi belirlenmistir. Yapilan calisma gostermistir ki; sert gecen kis kentlerinde termal konforu saglamak amaciyla ibreli agac koruluklari olusturulmali ve genis sert zeminler olusturmaktan kacinilmalidir. Ayrica dogal bitkilerin kentsel mekanda kullanilmasi termal konforlu, enerji tasarruflu ve ekolojik planlamalar icin gereklidir.","PeriodicalId":294830,"journal":{"name":"Academic Platform Journal of Engineering and Science","volume":"1 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2019-09-28","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"129888501","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Son yillarda, hizli nufus artisi ve ekonomik gelismeler sonucunda ulkemizde buro binalarinin sayisinda onemli artislar gorulmektedir. Insa edilen bu binalar oldukca buyuk ve mimari acidan karmasik tasarima sahip olmaktadirlar. Bu tip karmasik yapilara sahip buro binalarinin insasindan sonra hatali projelendirmenin degistirilebilmesinin zorlugundan ve yuksek maliyetlerinden dolayi yangin tesisati ve acil durumlarda binada bulunanlarin tahliye senaryolari, bina proje asamasinda iken planlanmalidir. Buro binalari da bu planlari dikkate alarak ozenle insa edilmelidir. Ayrica bina icerisinde calisanlarin sayisi ve yerlesimine gore belirli araliklarla tahliye senaryolari gelistirimleri ve tatbikatlar uygulanmalidir. Tahliyenin onceden planlanmis senaryolara bagli olarak baslamamasi halinde, optik yogunluk sonucu bogulma kaynakli olumlerle karsilasma orani azimsanmayacak kadar fazladir. Bu sebeple mutlaka guncel tahliye senaryolari hazirlanmali, mumkun oldugu kadar tatbikatlar yapilmali ve gelisen yazilim teknolojisini kullanilarak en efektif tahliye senaryosunun tespiti yapilmalidir. Bu calismada, hem insani hem de yapisal tahliye unsurlari ile ilgili olarak 6 farkli senaryo hazirlanmis ve bu senaryolarin tatbikati bilgisayar destekli simulasyonlar yardimiyla yapilmistir. Elde edilen sonuclar neticesinde en uygun tahliye senaryosu tespit edilmistir.
{"title":"Büro Binaları Acil Tahliye Senaryolarının Simülasyon Destekli Oluşturulması","authors":"Recai Aksoy, Gökhan Coşkun, H. S. Soyhan","doi":"10.21541/apjes.480926","DOIUrl":"https://doi.org/10.21541/apjes.480926","url":null,"abstract":"Son yillarda, hizli nufus artisi ve ekonomik gelismeler sonucunda ulkemizde buro binalarinin sayisinda onemli artislar gorulmektedir. Insa edilen bu binalar oldukca buyuk ve mimari acidan karmasik tasarima sahip olmaktadirlar. Bu tip karmasik yapilara sahip buro binalarinin insasindan sonra hatali projelendirmenin degistirilebilmesinin zorlugundan ve yuksek maliyetlerinden dolayi yangin tesisati ve acil durumlarda binada bulunanlarin tahliye senaryolari, bina proje asamasinda iken planlanmalidir. Buro binalari da bu planlari dikkate alarak ozenle insa edilmelidir. Ayrica bina icerisinde calisanlarin sayisi ve yerlesimine gore belirli araliklarla tahliye senaryolari gelistirimleri ve tatbikatlar uygulanmalidir. Tahliyenin onceden planlanmis senaryolara bagli olarak baslamamasi halinde, optik yogunluk sonucu bogulma kaynakli olumlerle karsilasma orani azimsanmayacak kadar fazladir. Bu sebeple mutlaka guncel tahliye senaryolari hazirlanmali, mumkun oldugu kadar tatbikatlar yapilmali ve gelisen yazilim teknolojisini kullanilarak en efektif tahliye senaryosunun tespiti yapilmalidir. Bu calismada, hem insani hem de yapisal tahliye unsurlari ile ilgili olarak 6 farkli senaryo hazirlanmis ve bu senaryolarin tatbikati bilgisayar destekli simulasyonlar yardimiyla yapilmistir. Elde edilen sonuclar neticesinde en uygun tahliye senaryosu tespit edilmistir.","PeriodicalId":294830,"journal":{"name":"Academic Platform Journal of Engineering and Science","volume":"2015 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2019-09-28","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"127642938","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}