Amaç: Bu araştırma bir ruh sağlığı ve hastalıkları hastanesinde sağlık hizmeti veren çalışanların el hijyeni inanç ve uygulamalarının incelenmesi amacıyla yapılmıştır. Yöntem: Araştırmanın türü tanımlayıcı olup ruh sağlığı ve hastalıkları hastanesinde sağlık bakım hizmeti veren çalışanlarla yapılmıştır. Evren 279 sağlık çalışanından oluşmaktadır. Çalışma kapsamında örneklem seçimine gidilmemiş evrenin tamamına ulaşılması hedeflenmiştir. 240 katılımcı ile veri toplama sonlandırılmıştır. Veriler tanımlayıcı bilgi formu, El Hijyeni İnanç Skalası (EHİS) ve El Hijyeni Uygulama Envanteri (EHUE) aracılığı ile toplanmıştır. Veriler SPSS programı ile analiz edilmiş, non-parametrik testlerle birlikte sayı, yüzde, medyan ve aritmetik ortalama değerleri kullanılmıştır. Araştırmanın etik kurul izni, kurum izni ve katılımcıların onamları alınmıştır. Bulgular: Çalışmaya katılan bireylerin yaş ortalaması 39.90±7.71 (min/mak:21-62), %62.1’i kadın, %78.3’ü evli, %60’ı lisans mezunudur. Araştırmadaki bireylerin EHUE puan ortalamaları 67.60±4.02 (min/mak: 42-70), EHİS puan ortalamaları ise 82.56±8.62 (min/mak: 54-110) dur. Katılımcıların EHİS ile EHUE puan ortalamaları arasında pozitif yönde zayıf bir ilişki olduğu saptanmıştır (r: 0.281; p
{"title":"BİR RUH SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI HASTANESİNDE SAĞLIK HİZMETİ VEREN ÇALIŞANLARIN EL HİJYENİ İNANÇ VE UYGULAMALARININ İNCELENMESİ","authors":"Figen Çavuşoğlu, Derya Sevi̇nç, Nejla Yi̇ği̇t","doi":"10.47115/jshs.1210110","DOIUrl":"https://doi.org/10.47115/jshs.1210110","url":null,"abstract":"Amaç: Bu araştırma bir ruh sağlığı ve hastalıkları hastanesinde sağlık hizmeti veren çalışanların el hijyeni inanç ve uygulamalarının incelenmesi amacıyla yapılmıştır. \u0000Yöntem: Araştırmanın türü tanımlayıcı olup ruh sağlığı ve hastalıkları hastanesinde sağlık bakım hizmeti veren çalışanlarla yapılmıştır. Evren 279 sağlık çalışanından oluşmaktadır. Çalışma kapsamında örneklem seçimine gidilmemiş evrenin tamamına ulaşılması hedeflenmiştir. 240 katılımcı ile veri toplama sonlandırılmıştır. Veriler tanımlayıcı bilgi formu, El Hijyeni İnanç Skalası (EHİS) ve El Hijyeni Uygulama Envanteri (EHUE) aracılığı ile toplanmıştır. Veriler SPSS programı ile analiz edilmiş, non-parametrik testlerle birlikte sayı, yüzde, medyan ve aritmetik ortalama değerleri kullanılmıştır. Araştırmanın etik kurul izni, kurum izni ve katılımcıların onamları alınmıştır. \u0000Bulgular: Çalışmaya katılan bireylerin yaş ortalaması 39.90±7.71 (min/mak:21-62), %62.1’i kadın, %78.3’ü evli, %60’ı lisans mezunudur. Araştırmadaki bireylerin EHUE puan ortalamaları 67.60±4.02 (min/mak: 42-70), EHİS puan ortalamaları ise 82.56±8.62 (min/mak: 54-110) dur. Katılımcıların EHİS ile EHUE puan ortalamaları arasında pozitif yönde zayıf bir ilişki olduğu saptanmıştır (r: 0.281; p","PeriodicalId":406312,"journal":{"name":"Samsun Sağlık Bilimleri Dergisi","volume":"17 18","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-12-11","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139010665","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Amaç: Bu araştırma diyabetik ketoasidoz tanısıyla pediatri yoğun bakım ünitesine yatan çocukların ilk bulguları ve günlük yaşam aktivitelerinin değerlendirilmesini belirlemek amacıyla yapıldı. Yöntem: Araştırma bir çocuk hastanesinde Ekim-Aralık 2021 tarihleri arasında yürütüldü. İlişki arayıcı, kesitsel türde yapılmış olan araştırmanın örneklemini, diyabetik ketoasidoz tablosuyla yatışı yapılan 54 çocuk araştırmaya dahil edilmiştir. Verilerin toplanmasında Wong Baker Ağrı Değerlendirme Ölçeği, Glaskov Koma Skalası ve Katz Günlük Yaşam Aktiviteleri (GYA) indeksi kullanıldı. Bulgular: Çalışmaya dahil edilen çocukların günlük yaşam aktiviteleri indeksi, Wong Baker Ağrı değerlendirme ve glaskow koma skalası, oral açılma süresi, ateş, nabız vd. parametrelerin birbirleriyle ilişki durumunu belirlemek için pearson Correletion testi yapıldı. Pearson Correletion testinde r=0 “Hiç ilişki yok”, r= 1 “mükemmel ilişki” olduğunu, < ±0.3 “zayıf ilişki” olduğunu, 0.3 ile 0.5 arasındaki değerler "orta düzeyde ilişki" olduğunu, 0.50 ile 0.70 arasındaki değerler "iyi düzeyde ilişki" olduğunu ve >0.7 değerleri "güçlü ilişki" olduğunu göstermektedir. GYA indeksi ile VAS arasında negatif yönde orta düzeyde (r=-.321) ilişki olduğu, GYA indeksi ile GKS arasında pozitif yönde iyi düzeyde (r=.540) ilişki olduğu, VAS ile GKS arasında negatif yönde orta düzeyde (r=-.416) ilişki olduğu görülmektedir. Sonuç: Sonuç olarak GYA ile VAS arasında negatif yönde bir ilişki olduğu, GYA indeksi ile GKS arasında pozitif yönde iyi düzeyde, VAS ile GKS arasında negatif yönde orta düzeyde ilişki olduğu görülmektedir.
{"title":"Diyabetik Ketoasidoz Tanısıyla Pediatri Yoğun Bakım Ünitesine Yatan Çocukların İlk Bulguları ve Günlük Yaşam Aktivitelerinin Değerlendirilmesi","authors":"Gülbeyaz Baran, E. Turan, Mensure Turan","doi":"10.47115/jshs.1131127","DOIUrl":"https://doi.org/10.47115/jshs.1131127","url":null,"abstract":"Amaç: Bu araştırma diyabetik ketoasidoz tanısıyla pediatri yoğun bakım ünitesine yatan çocukların ilk bulguları ve günlük yaşam aktivitelerinin değerlendirilmesini belirlemek amacıyla yapıldı. \u0000Yöntem: Araştırma bir çocuk hastanesinde Ekim-Aralık 2021 tarihleri arasında yürütüldü. \u0000İlişki arayıcı, kesitsel türde yapılmış olan araştırmanın örneklemini, diyabetik ketoasidoz tablosuyla yatışı yapılan 54 çocuk araştırmaya dahil edilmiştir. Verilerin toplanmasında Wong Baker Ağrı Değerlendirme Ölçeği, Glaskov Koma Skalası ve Katz Günlük Yaşam Aktiviteleri (GYA) indeksi kullanıldı. \u0000 Bulgular: Çalışmaya dahil edilen çocukların günlük yaşam aktiviteleri indeksi, Wong Baker Ağrı değerlendirme ve glaskow koma skalası, oral açılma süresi, ateş, nabız vd. parametrelerin birbirleriyle ilişki durumunu belirlemek için pearson Correletion testi yapıldı. Pearson Correletion testinde r=0 “Hiç ilişki yok”, r= 1 “mükemmel ilişki” olduğunu, < ±0.3 “zayıf ilişki” olduğunu, 0.3 ile 0.5 arasındaki değerler \"orta düzeyde ilişki\" olduğunu, 0.50 ile 0.70 arasındaki değerler \"iyi düzeyde ilişki\" olduğunu ve >0.7 değerleri \"güçlü ilişki\" olduğunu göstermektedir. GYA indeksi ile VAS arasında negatif yönde orta düzeyde (r=-.321) ilişki olduğu, GYA indeksi ile GKS arasında pozitif yönde iyi düzeyde (r=.540) ilişki olduğu, VAS ile GKS arasında negatif yönde orta düzeyde (r=-.416) ilişki olduğu görülmektedir. \u0000Sonuç: Sonuç olarak GYA ile VAS arasında negatif yönde bir ilişki olduğu, GYA indeksi ile GKS arasında pozitif yönde iyi düzeyde, VAS ile GKS arasında negatif yönde orta düzeyde ilişki olduğu görülmektedir.","PeriodicalId":406312,"journal":{"name":"Samsun Sağlık Bilimleri Dergisi","volume":"3 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-06-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"130323638","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Amaç Bu araştırmada 112 acil sağlık hizmetleri çalışanlarına yönelik şiddet ve ilişkili faktörlerin incelenmesi amaçlanmıştır. Yöntem Ocak-Nisan 2023 tarihleri arasında yürütülen bu çalışma kesitsel tiptedir. Bu çalışma 112 acil sağlık hizmetlerinde çalışan 275 kişi ile yapılmış olup, çalışmanın yapılması için gerekli kurum izni ve etik kurul onayı alınmıştır. Çalışmanın verileri hazırlanan anket formu ile Google Docs aracılığıyla online olarak toplanmıştır. Verilerin analizinde Ki-Kare testi kullanılmıştır. Değerlendirme yapılırken p
{"title":"112 Acil Sağlık Hizmetleri Çalışanlarına Yönelik Şiddet ve İlişkili Faktörlerin İncelenmesi","authors":"Ayşe Gökçe, Serdar Derya","doi":"10.47115/jshs.1308587","DOIUrl":"https://doi.org/10.47115/jshs.1308587","url":null,"abstract":"Amaç \u0000Bu araştırmada 112 acil sağlık hizmetleri çalışanlarına yönelik şiddet ve ilişkili faktörlerin incelenmesi amaçlanmıştır. \u0000Yöntem \u0000Ocak-Nisan 2023 tarihleri arasında yürütülen bu çalışma kesitsel tiptedir. Bu çalışma 112 acil sağlık hizmetlerinde çalışan 275 kişi ile yapılmış olup, çalışmanın yapılması için gerekli kurum izni ve etik kurul onayı alınmıştır. Çalışmanın verileri hazırlanan anket formu ile Google Docs aracılığıyla online olarak toplanmıştır. Verilerin analizinde Ki-Kare testi kullanılmıştır. Değerlendirme yapılırken p","PeriodicalId":406312,"journal":{"name":"Samsun Sağlık Bilimleri Dergisi","volume":"109 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-06-29","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"121992516","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Amaç: Geçmişten günümüze bazı geleneksel, tamamlayıcı ve alternatif tedavi yöntemleri gebeler tarafından kullanılmaktadır. Gebeler doğum eyleminde Anastatica Hierochuntica bitkisini suyun içine koyarak bitkinin açılmasıyla serviksin açılacağına, doğumu kısaltacağına, doğum sancısını azaltacağına ve bebeğin su gibi akmasını sağlayacağına inanırlar. Bu çalışmanın amacı, doğum eyleminde Anastatica Hierochuntica bitkisi kullanan kadınların doğum sürelerini belirlemek için yapıldı. Olgu sunumu: Bu çalışmada doğum sırasında Anastatica Hierochuntica'nın kullanıldığı 4 vaka incelenmiştir. Sonuç: Olgular arasında, otu suya koyan ve sonrasında suyu içen kadınların doğum sürelerinin daha kısa olduğu bulundu.
{"title":"ANASTATİCA HİEROCHUNTİCA KULLANIMININ VAJİNAL DOĞUMUN SÜRESİNE ETKİSİ: OLGU SUNUM","authors":"Sümeyye Bal, Emin Koç, Nevin HOTUN ŞAHİN","doi":"10.47115/jshs.1186092","DOIUrl":"https://doi.org/10.47115/jshs.1186092","url":null,"abstract":"Amaç: Geçmişten günümüze bazı geleneksel, tamamlayıcı ve alternatif tedavi yöntemleri gebeler tarafından kullanılmaktadır. Gebeler doğum eyleminde Anastatica Hierochuntica bitkisini suyun içine koyarak bitkinin açılmasıyla serviksin açılacağına, doğumu kısaltacağına, doğum sancısını azaltacağına ve bebeğin su gibi akmasını sağlayacağına inanırlar. Bu çalışmanın amacı, doğum eyleminde Anastatica Hierochuntica bitkisi kullanan kadınların doğum sürelerini belirlemek için yapıldı. \u0000Olgu sunumu: Bu çalışmada doğum sırasında Anastatica Hierochuntica'nın kullanıldığı 4 vaka incelenmiştir. \u0000Sonuç: Olgular arasında, otu suya koyan ve sonrasında suyu içen kadınların doğum sürelerinin daha kısa olduğu bulundu.","PeriodicalId":406312,"journal":{"name":"Samsun Sağlık Bilimleri Dergisi","volume":"77 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-06-08","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"114083149","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Amaç: Araştırma, sağlıkla ilgili alanlarda öğrenim gören gençlerin human papilloma virüs enfeksiyonuna ilişkin bilgilerini belirlemek amacıyla yapılmıştır. Yöntem: Tanımlayıcı tipteki araştırmanın örneklemini, XXXXXXX Üniversitesi’nin sağlıkla ilgili alanlarında öğrenim gören son sınıf gençleri arasından çalışmaya katılmayı kabul eden 270 genç oluşturmuştur. Veriler, araştırmacılar tarafından ilgili literatür incelenerek oluşturulan “Veri Toplama Formu” ile toplanmıştır. Araştırmadan elde edilen verilerin değerlendirilmesinde, Kruskal Wallis H, Mann Whitney U testleri ile sayı, yüzde, aritmetik ortalama ve ortanca kullanılmıştır. Bulgular: Gençlerin yarısından fazlasının daha önce human papilloma virüs enfeksiyonu ile ilgili bilgi aldıkları (%67.4), korunmada aşıyı (%64.8), bulaşma yollarını (%53) ve kansere sebep olduğunu (%78.1) bildikleri belirlenmiştir. Gençlerin, üçte birinden az bir kısmının, tanıda pap smear testinin kullanıldığını (%29.3), aşı uygulanmasında en uygun kişileri (%20) ve en uygun yaş aralığını (%5.2) bildikleri belirlenmiştir. Araştırmada gençlerin human papilloma virüs enfeksiyonu bilgi puanı ortancasının 39 olduğu ve bilgi puan ortancasının; Tıp (60.7) ve Hemşirelik (46.4) bölümlerinde öğrenim gören gençlerde en yüksek düzeyde olduğu belirlenmiştir (p
{"title":"THE KNOWLEDGE OF YOUNG PEOPLE STUDYING AT THE UNIVERSITY ABOUT HUMAN PAPILLOMA VIRUS INFECTION","authors":"Derya ÖZTÜRK ÖZEN, Fusun Terzioğlu","doi":"10.47115/jshs.1193444","DOIUrl":"https://doi.org/10.47115/jshs.1193444","url":null,"abstract":"Amaç: Araştırma, sağlıkla ilgili alanlarda öğrenim gören gençlerin human papilloma virüs enfeksiyonuna ilişkin bilgilerini belirlemek amacıyla yapılmıştır. \u0000Yöntem: Tanımlayıcı tipteki araştırmanın örneklemini, XXXXXXX Üniversitesi’nin sağlıkla ilgili alanlarında öğrenim gören son sınıf gençleri arasından çalışmaya katılmayı kabul eden 270 genç oluşturmuştur. Veriler, araştırmacılar tarafından ilgili literatür incelenerek oluşturulan “Veri Toplama Formu” ile toplanmıştır. Araştırmadan elde edilen verilerin değerlendirilmesinde, Kruskal Wallis H, Mann Whitney U testleri ile sayı, yüzde, aritmetik ortalama ve ortanca kullanılmıştır. \u0000Bulgular: Gençlerin yarısından fazlasının daha önce human papilloma virüs enfeksiyonu ile ilgili bilgi aldıkları (%67.4), korunmada aşıyı (%64.8), bulaşma yollarını (%53) ve kansere sebep olduğunu (%78.1) bildikleri belirlenmiştir. Gençlerin, üçte birinden az bir kısmının, tanıda pap smear testinin kullanıldığını (%29.3), aşı uygulanmasında en uygun kişileri (%20) ve en uygun yaş aralığını (%5.2) bildikleri belirlenmiştir. Araştırmada gençlerin human papilloma virüs enfeksiyonu bilgi puanı ortancasının 39 olduğu ve bilgi puan ortancasının; Tıp (60.7) ve Hemşirelik (46.4) bölümlerinde öğrenim gören gençlerde en yüksek düzeyde olduğu belirlenmiştir (p","PeriodicalId":406312,"journal":{"name":"Samsun Sağlık Bilimleri Dergisi","volume":"41 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-05-31","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"116751570","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Abstract Aim: This research was conducted as a descriptive study to determine the marital adjustment differences between infertile and fertile women. Method:This cross-sectional study was conducted in a city center in eastern Turkey between January 2017 and December 2017. No sample selection was made, all volunteer women were included in the study, and the study was conducted on 96 women in total, n=48 infertile, n=48 fertile women. The data were collected by the snowball method, using a questionnaire prepared by the researcher using the literature, and the marital adjustment scale (MAS). Descriptive statistics were made using the Statistical Package for the Social Sciences (SPSS 20.0) package program to evaluate the data. Result: While 66.7% of infertile women are between the ages of 25-34, 56.3% of fertile women are between the ages of 25-34, and the average age of both groups is similar. 37.5% of infertile women and 70.8% of fertile women state that they have a happy marriage, and women with a happy marriage are higher in the fertile group. While 93.8% of the women in the infertile group answered yes to the question of whether it is necessary to have children for a happy marriage, 68.8% of the fertile group answered yes. While 54.2% of infertile women stated that they felt worthless, only 2.1% of fertile women stated that they felt worthless. Mean marital adjustment score of infertile women is 34.58±10.18, (min-max=0-60) mean score of marital adjustment scale of fertile women is 40.60±9.80, (min-max=0-60) is higher found. The marital adjustment scale scores of the women in both infertile and fertile groups included in the study compared to those who felt emotionally close to their spouses, did not feel emotional closeness, received support from their spouses, could not receive support, had good communication with their spouses, did not have good communication, were interested in their spouses, and could not receive attention from their spouses. Conclusion: In this study, it was determined that infertility brought along various problems in women's marriages. For this reason, it is recommended to increase supportive multidimensional studies that deal with the social and psychological dimensions of infertility. Keywords: Infertility, Fertility, Marital adjustment
{"title":"İNFERTİL KADINLAR İLE FERTİL KADINLAR ARASINDA EVLİLİK UYUMU FARKLARININ BELİRLENMESİ","authors":"Nevra KARACA BIÇAKÇI, R. Türk","doi":"10.47115/jshs.1193629","DOIUrl":"https://doi.org/10.47115/jshs.1193629","url":null,"abstract":"Abstract \u0000Aim: This research was conducted as a descriptive study to determine the marital adjustment differences between infertile and fertile women. \u0000Method:This cross-sectional study was conducted in a city center in eastern Turkey between January 2017 and December 2017. No sample selection was made, all volunteer women were included in the study, and the study was conducted on 96 women in total, n=48 infertile, n=48 fertile women. The data were collected by the snowball method, using a questionnaire prepared by the researcher using the literature, and the marital adjustment scale (MAS). Descriptive statistics were made using the Statistical Package for the Social Sciences (SPSS 20.0) package program to evaluate the data. \u0000Result: While 66.7% of infertile women are between the ages of 25-34, 56.3% of fertile women are between the ages of 25-34, and the average age of both groups is similar. 37.5% of infertile women and 70.8% of fertile women state that they have a happy marriage, and women with a happy marriage are higher in the fertile group. While 93.8% of the women in the infertile group answered yes to the question of whether it is necessary to have children for a happy marriage, 68.8% of the fertile group answered yes. While 54.2% of infertile women stated that they felt worthless, only 2.1% of fertile women stated that they felt worthless. Mean marital adjustment score of infertile women is 34.58±10.18, (min-max=0-60) mean score of marital adjustment scale of fertile women is 40.60±9.80, (min-max=0-60) is higher found. The marital adjustment scale scores of the women in both infertile and fertile groups included in the study compared to those who felt emotionally close to their spouses, did not feel emotional closeness, received support from their spouses, could not receive support, had good communication with their spouses, did not have good communication, were interested in their spouses, and could not receive attention from their spouses. \u0000Conclusion: In this study, it was determined that infertility brought along various problems in women's marriages. For this reason, it is recommended to increase supportive multidimensional studies that deal with the social and psychological dimensions of infertility. \u0000Keywords: Infertility, Fertility, Marital adjustment","PeriodicalId":406312,"journal":{"name":"Samsun Sağlık Bilimleri Dergisi","volume":"41 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-05-16","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"125524863","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Amaç: Tip 2 diyabetli hastaların moral düzeylerini ve etkileyen faktörleri belirlemektir. Gereç ve Yöntem: Araştırma tanımlayıcı olarak, Mart 2019-Haziran 2020 tarihleri arasında yapıldı. Araştırma Türkiye’nin güneyindeki bir devlet hastanesinin dahiliye polikliniğinde takip edilen 183 yetişkin tip 2 diyabet hastası ile tamamlandı. Verilerin toplanmasında Hasta Tanıtım Formu, Philadelphia Geriatri Merkezi Moral Ölçeği (PGMMÖ) kullanıldı. Bulgular: Araştırmaya dahil edilenlerin çoğu 50-65 yaş aralığında, kadın, evli, ilkokul/ortaokul mezunu, çalışmayan ve gelir durumu orta düzeyde olan hastalardır. Araştırma, çoğu 6 ay-5 yıl arası tip 2 diyabet hastası olan, ailede diyabet öyküsü bulunan, oral antidiyabetik ilaç kullanan, diyabet eğitimi almamış, elde ayakta uyuşma komplikasyonu mevcut hastalardan oluşmaktadır. Hastaların PGMMÖ toplam puan ortalaması 7.77±4.26 idi. Sonuç ve Öneriler: Tip 2 diyabetli hastaların moral düzeyleri düşük olarak bulunmuştur. Moral düzeylerini etkileyen faktörler belirlenmiştir.
{"title":"Tip 2 Diyabetli Hastalarda Moral ve Etkileyen Faktörlerin Belirlenmesi","authors":"Tuğba Karan, Seyhan ÇITLIK SARITAŞ","doi":"10.47115/jshs.1145567","DOIUrl":"https://doi.org/10.47115/jshs.1145567","url":null,"abstract":"Amaç: Tip 2 diyabetli hastaların moral düzeylerini ve etkileyen faktörleri belirlemektir. \u0000Gereç ve Yöntem: Araştırma tanımlayıcı olarak, Mart 2019-Haziran 2020 tarihleri arasında yapıldı. Araştırma Türkiye’nin güneyindeki bir devlet hastanesinin dahiliye polikliniğinde takip edilen 183 yetişkin tip 2 diyabet hastası ile tamamlandı. Verilerin toplanmasında Hasta Tanıtım Formu, Philadelphia Geriatri Merkezi Moral Ölçeği (PGMMÖ) kullanıldı. \u0000Bulgular: Araştırmaya dahil edilenlerin çoğu 50-65 yaş aralığında, kadın, evli, ilkokul/ortaokul mezunu, çalışmayan ve gelir durumu orta düzeyde olan hastalardır. Araştırma, çoğu 6 ay-5 yıl arası tip 2 diyabet hastası olan, ailede diyabet öyküsü bulunan, oral antidiyabetik ilaç kullanan, diyabet eğitimi almamış, elde ayakta uyuşma komplikasyonu mevcut hastalardan oluşmaktadır. Hastaların PGMMÖ toplam puan ortalaması 7.77±4.26 idi. \u0000Sonuç ve Öneriler: Tip 2 diyabetli hastaların moral düzeyleri düşük olarak bulunmuştur. Moral düzeylerini etkileyen faktörler belirlenmiştir.","PeriodicalId":406312,"journal":{"name":"Samsun Sağlık Bilimleri Dergisi","volume":"47 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-05-05","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"134040221","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
E. Özcan, Cansu KARADENİZ BENLİ, Seval AĞAÇDİKEN ALKAN
Hemşirelik, bilim ve sanata dayalı ve oldukça zengin geçmişi olan bir meslektir. Geçmişten günümüze hemşireler sevgi ve şefkatle hasta bakımı vermiş ve çeşitli bakış açıları ve dönemlerden etkilenmiştir. Hemşirelik paradigması kuruluş paradigmasından uzaklaşarak bir meslek olmanın önündeki en önemli engel yaratan durum hemşireliğin hekimin yardımcısı olarak görülmesidir. Sonrasında meydana gelen bir paradigma değişikliği ile “bakım” ve “eşitlik” kavramları öne çıkmaya başlamıştır. Postmodernizm dönemi de hemşireliği etkileyen bir dönem olmuştur. Bu dönemde feminizm, yorumsama ve fenomonoloji gibi yeni kavramlar ortaya çıkmış ve hemşirelik epistemoloji ve ontolojisini de etkilemiştir. Postmodernizimle birlikte hemşireler; pozitivist paradigmayı reddetmiş, bireyler için bütüncül bakım ve bireysel güçlendirmeye odaklanmıştır. Postmodernizmin hemşirelik üzerinde olumlu ve olumsuz çeşitli yansımaları bulunmaktadır. Hemşirelerin uygulamalarını sıradanlıktan kurtarıp daha yaratıcı ve eğlenceli hale getirmesi yararlı yansıması iken postmodern düşüncenin hemşirelikteki en önemli eksikliği aterkil ve kapitalist sistemin hemşireler üzerindeki baskıcı etkisine duyarsız kalması ve bu konuda herhangi bir şey yapmaması olarak ele alınabilmektedir.
{"title":"HEMŞİRELİK FELSEFESİNDE PARADİGMA DEĞİŞİMİ: POSTMODERNİZM","authors":"E. Özcan, Cansu KARADENİZ BENLİ, Seval AĞAÇDİKEN ALKAN","doi":"10.47115/jshs.1134443","DOIUrl":"https://doi.org/10.47115/jshs.1134443","url":null,"abstract":"Hemşirelik, bilim ve sanata dayalı ve oldukça zengin geçmişi olan bir meslektir. \u0000Geçmişten günümüze hemşireler sevgi ve şefkatle hasta bakımı vermiş ve çeşitli bakış açıları \u0000ve dönemlerden etkilenmiştir. Hemşirelik paradigması kuruluş paradigmasından uzaklaşarak \u0000bir meslek olmanın önündeki en önemli engel yaratan durum hemşireliğin hekimin yardımcısı \u0000olarak görülmesidir. Sonrasında meydana gelen bir paradigma değişikliği ile “bakım” ve \u0000“eşitlik” kavramları öne çıkmaya başlamıştır. Postmodernizm dönemi de hemşireliği etkileyen \u0000bir dönem olmuştur. Bu dönemde feminizm, yorumsama ve fenomonoloji gibi yeni kavramlar \u0000ortaya çıkmış ve hemşirelik epistemoloji ve ontolojisini de etkilemiştir. Postmodernizimle \u0000birlikte hemşireler; pozitivist paradigmayı reddetmiş, bireyler için bütüncül bakım ve bireysel \u0000güçlendirmeye odaklanmıştır. Postmodernizmin hemşirelik üzerinde olumlu ve olumsuz \u0000çeşitli yansımaları bulunmaktadır. Hemşirelerin uygulamalarını sıradanlıktan kurtarıp daha \u0000yaratıcı ve eğlenceli hale getirmesi yararlı yansıması iken postmodern düşüncenin \u0000hemşirelikteki en önemli eksikliği aterkil ve kapitalist sistemin hemşireler üzerindeki baskıcı \u0000etkisine duyarsız kalması ve bu konuda herhangi bir şey yapmaması olarak ele \u0000alınabilmektedir.","PeriodicalId":406312,"journal":{"name":"Samsun Sağlık Bilimleri Dergisi","volume":"65 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-04-18","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"126166947","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Amaç: Bu çalışmanın amacı, adölesanlarda e-sağlık okuryazarlığı ile COVID-19’un kontrolü algısı arasındaki ilişkiyi belirlemektir. Yöntem: Tanımlayıcı ve ilişki arayıcı türde planlanan araştırma, Nisan-Ağustos 2021 tarihleri arasında araştırmaya katılmaya gönüllü olan 303 adölesan ile gerçekleştirildi. Veriler, çevrimiçi olarak Katılımcı Bilgi Formu, Adölesanlarda E-Sağlık Okuryazarlığı Ölçeği ve COVID-19’un Kontrolü Algısı Ölçeği (PCo-COVID-19) ile toplanmıştır. Bulgular: Katılımcıların yaş ortalaması 19.36±2.29 yıl, %76.6'sı kadın, %23.4'ü erkek ve %71.3'ü üniversite mezunudur. Adölesanlarda E-Sağlık Okuryazarlığı Ölçeği puan ortalaması 27.49±6.51'dir. PCo-COVID-19'un toplam puan ortalaması 2.85±0.50 olarak belirlendi. Adölesanların E-Sağlık okuryazarlığı ile COVID-19 kontrolü algısı arasında pozitif bir ilişki bulundu (r=0.262, p
{"title":"ADÖLESANLARDA E-SAĞLIK OKURYAZARLIĞI VE COVID-19’UN KONTROLÜ ALGISI ARASINDAKİ İLİŞKİ","authors":"Gözde Yıldız DAŞ GEÇİM, Merve ALTINER YAŞ","doi":"10.47115/jshs.1183520","DOIUrl":"https://doi.org/10.47115/jshs.1183520","url":null,"abstract":"Amaç: Bu çalışmanın amacı, adölesanlarda e-sağlık okuryazarlığı ile COVID-19’un kontrolü algısı arasındaki ilişkiyi belirlemektir. \u0000Yöntem: Tanımlayıcı ve ilişki arayıcı türde planlanan araştırma, Nisan-Ağustos 2021 tarihleri arasında araştırmaya katılmaya gönüllü olan 303 adölesan ile gerçekleştirildi. Veriler, çevrimiçi olarak Katılımcı Bilgi Formu, Adölesanlarda E-Sağlık Okuryazarlığı Ölçeği ve COVID-19’un Kontrolü Algısı Ölçeği (PCo-COVID-19) ile toplanmıştır. \u0000Bulgular: Katılımcıların yaş ortalaması 19.36±2.29 yıl, %76.6'sı kadın, %23.4'ü erkek ve %71.3'ü üniversite mezunudur. Adölesanlarda E-Sağlık Okuryazarlığı Ölçeği puan ortalaması 27.49±6.51'dir. PCo-COVID-19'un toplam puan ortalaması 2.85±0.50 olarak belirlendi. Adölesanların E-Sağlık okuryazarlığı ile COVID-19 kontrolü algısı arasında pozitif bir ilişki bulundu (r=0.262, p","PeriodicalId":406312,"journal":{"name":"Samsun Sağlık Bilimleri Dergisi","volume":"33 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-04-17","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"124980098","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Amaç: Araştırmanın amacı, hiperemezis gravidarumlu gebelerde depresif semptomlar ve kişilik özelliklerinin bulantı kusma şiddeti ile ilişkisinin belirlenmesidir. Yöntem: Tanımlayıcı ve ilişki arayıcı tipte olan araştırma 100 hiperemezis gravidarumlu gebe ile yürütülmüştür. Araştırma İç Anadolu Bölgesinde bulunan bir ildeki bir kamu hastanesinin gebe polikliniğinde yapılmıştır. Araştırma verileri, Katılımcı Tanıtım Formu, Gebeliğe Özgü Bulantı Kusma Değerlendirme Skalası, Cervantes Kişilik Ölçeği ve Edinburgh Postpartum Depresyon Ölçeği kullanılarak elde edilmiştir. Araştırma verilerinin değerlendirilmesinde tanımlayıcı istatistikler, ki kare testi, ANOVA testi kullanılmıştır. Bulgular: Araştırmada gebelerin %60’ ının bulantı kusma şiddetinin orta düzeyde olduğu saptanmıştır. Bulantı kusmanın gebelerin %87’ sinin günlük aktivitesini etkilediği, %90’ nın fiziksel aktivitesini etkilediği görülmüştür. Bulantı kusması şiddetli olan gebelerin daha fazla depresif semptom gösterdiği saptanmıştır (p=0.036). Kişilik özellikleri ile bulantı kusma şiddeti arasında ise anlamlı bir ilişki bulunmamıştır (p>0.05). Sonuç ve öneriler: Araştırmada şiddetli bulantı kusması olan gebelerin daha fazla depresif semptom gösterdiği bulunmuştur. Hiperemezis gravidarumlu gebeler ile çalışan sağlık profesyonellerinin hastalarını depresif semptomlar yönünden değerlendirmesi önerilmektedir.
{"title":"HİPEREMEZİS GRAVİDARUMLU GEBELERDE DEPRESİF SEMPTOMLAR VE KİŞİLİK ÖZELLİKLERİNİN BULANTI KUSMA ŞİDDETİ İLE İLİŞKİSİ","authors":"Gülçin Nacar, Gamze Derman, Ceylan GÜZEL İNAL","doi":"10.47115/jshs.1179397","DOIUrl":"https://doi.org/10.47115/jshs.1179397","url":null,"abstract":"Amaç: Araştırmanın amacı, hiperemezis gravidarumlu gebelerde depresif semptomlar ve kişilik özelliklerinin bulantı kusma şiddeti ile ilişkisinin belirlenmesidir. \u0000Yöntem: Tanımlayıcı ve ilişki arayıcı tipte olan araştırma 100 hiperemezis gravidarumlu gebe ile yürütülmüştür. Araştırma İç Anadolu Bölgesinde bulunan bir ildeki bir kamu hastanesinin gebe polikliniğinde yapılmıştır. Araştırma verileri, Katılımcı Tanıtım Formu, Gebeliğe Özgü Bulantı Kusma Değerlendirme Skalası, Cervantes Kişilik Ölçeği ve Edinburgh Postpartum Depresyon Ölçeği kullanılarak elde edilmiştir. Araştırma verilerinin değerlendirilmesinde tanımlayıcı istatistikler, ki kare testi, ANOVA testi kullanılmıştır. \u0000Bulgular: Araştırmada gebelerin %60’ ının bulantı kusma şiddetinin orta düzeyde olduğu saptanmıştır. Bulantı kusmanın gebelerin %87’ sinin günlük aktivitesini etkilediği, %90’ nın fiziksel aktivitesini etkilediği görülmüştür. Bulantı kusması şiddetli olan gebelerin daha fazla depresif semptom gösterdiği saptanmıştır (p=0.036). Kişilik özellikleri ile bulantı kusma şiddeti arasında ise anlamlı bir ilişki bulunmamıştır (p>0.05). \u0000Sonuç ve öneriler: Araştırmada şiddetli bulantı kusması olan gebelerin daha fazla depresif semptom gösterdiği bulunmuştur. Hiperemezis gravidarumlu gebeler ile çalışan sağlık profesyonellerinin hastalarını depresif semptomlar yönünden değerlendirmesi önerilmektedir.","PeriodicalId":406312,"journal":{"name":"Samsun Sağlık Bilimleri Dergisi","volume":"312 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-04-17","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"121210659","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
京公网安备 11010802042870号
京ICP备2023020795号-1
扫码关注我们
求助内容：
应助结果提醒方式：