Pub Date : 2018-12-21DOI: 10.20488/SANATTASARIM.529764
Elif Özgen
Saglik yapilari, toplumsal bilincte olumsuz cagrisimlari olan mekanlari icermektedir. Bu anlamda alginin kirilmasi ve toplumsal olarak, duygusal bag kurulmasina izin verecek ortamlarin olusturulmasi bilincin yon degisimini desteklemektedir. Toplumda ozellikle devlete ait saglik kurumlarinin mekan algisi, sinirli kapasite ve imkanlarla hizmet sunulmasina iliskindir. Yetersizlik dusuncesi, durumu; akademik ve hizmetli personel, hasta ve hasta yakinlari yani tum kullanicilar icin olumsuz psikolojik duygular uyanmasina sebep olmaktadir. Ancak kapasite, hiz, imkan problemlerinin cozumune iliskin uygulamalar, Endustri Devrimi’nden gunumuze miras kalan bir mekan bicimlenisinin sonucu olarak gorulebilir. Hastane tasarimcilarinin, insani nesne olarak algilama egiliminden uzaklasarak; iyilesmenin yalnizca doktor ve tibbi aletlerin varligindan cikartilip, butuncul olarak ele almasi gereklilik halini almistir. Calisma hastane yapilari uzerinden iyilestirme mekanlari ile ilgili teorik altyapi olusturarak, insan ve mekan etkilesiminin iyilesme uzerindeki etkisini incelemektedir.
{"title":"İnsan - Mekan Etkileşiminde Sağlık Yapıları Ve Mekanın İyileştirici Rolü","authors":"Elif Özgen","doi":"10.20488/SANATTASARIM.529764","DOIUrl":"https://doi.org/10.20488/SANATTASARIM.529764","url":null,"abstract":"Saglik yapilari, toplumsal bilincte olumsuz cagrisimlari olan mekanlari icermektedir. Bu anlamda alginin kirilmasi ve toplumsal olarak, duygusal bag kurulmasina izin verecek ortamlarin olusturulmasi bilincin yon degisimini desteklemektedir. Toplumda ozellikle devlete ait saglik kurumlarinin mekan algisi, sinirli kapasite ve imkanlarla hizmet sunulmasina iliskindir. Yetersizlik dusuncesi, durumu; akademik ve hizmetli personel, hasta ve hasta yakinlari yani tum kullanicilar icin olumsuz psikolojik duygular uyanmasina sebep olmaktadir. Ancak kapasite, hiz, imkan problemlerinin cozumune iliskin uygulamalar, Endustri Devrimi’nden gunumuze miras kalan bir mekan bicimlenisinin sonucu olarak gorulebilir. Hastane tasarimcilarinin, insani nesne olarak algilama egiliminden uzaklasarak; iyilesmenin yalnizca doktor ve tibbi aletlerin varligindan cikartilip, butuncul olarak ele almasi gereklilik halini almistir. Calisma hastane yapilari uzerinden iyilestirme mekanlari ile ilgili teorik altyapi olusturarak, insan ve mekan etkilesiminin iyilesme uzerindeki etkisini incelemektedir.","PeriodicalId":56168,"journal":{"name":"Anadolu Universitesi Sanat & Tasarim Dergisi-Anadolu University Journal of Art & Design","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.1,"publicationDate":"2018-12-21","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"47367319","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2018-12-21DOI: 10.20488/SANATTASARIM.529772
Murat Ertürk, Erhan Üzümcü
Son zamanlarda sikca karsilasilan, e-kitaba yonelik gelistirmelerin olmasi gereken duzeyde olmadigina yonelik tartismalar, e-kitabin gelecegini gundeme getirmistir. Boylece e-kitap ve e-kitabin getirdigi dijital okuma deneyimine yonelik yararli bir tartisma ortami dogmustur. E-kitap gelistirmeleri sonucunda ortaya cikan hibrit kitap, etkilesimli dijital anlati gibi yeni bicimlerin, sosyal okuma deneyimine yonelik deneysel yaklasimlarin okurun okuma aliskanliklari uzerindeki etkilerini kapsar. Tasarimcilarin da icerisinde bulundugu yayincilik sektorundeki aktorlerin bu aliskanliklar uzerine egilmesi ve kendine pay cikarmasi gerekir. Bu cerceveden yola cikarak makalede, yeni nesil dijital bicimlerin getirdigi dijital okuma deneyimi ve bu deneyimi tasarlayan baslica aktor olan tasarimcinin rolune deginilmis, dijital yayincilik alaninda arastirma ve uygulama icin gerekli sektorel ve akademik arastirmalarin, yenilesime acik anlayisin ve bilgi alisverisinin gerekliligine vurgu yapilmistir.
{"title":"Yeni Nesil Dijital Okuma Deneyimi Ve E-kitabın Geleceği","authors":"Murat Ertürk, Erhan Üzümcü","doi":"10.20488/SANATTASARIM.529772","DOIUrl":"https://doi.org/10.20488/SANATTASARIM.529772","url":null,"abstract":"Son zamanlarda sikca karsilasilan, e-kitaba yonelik gelistirmelerin olmasi gereken duzeyde olmadigina yonelik tartismalar, e-kitabin gelecegini gundeme getirmistir. Boylece e-kitap ve e-kitabin getirdigi dijital okuma deneyimine yonelik yararli bir tartisma ortami dogmustur. E-kitap gelistirmeleri sonucunda ortaya cikan hibrit kitap, etkilesimli dijital anlati gibi yeni bicimlerin, sosyal okuma deneyimine yonelik deneysel yaklasimlarin okurun okuma aliskanliklari uzerindeki etkilerini kapsar. Tasarimcilarin da icerisinde bulundugu yayincilik sektorundeki aktorlerin bu aliskanliklar uzerine egilmesi ve kendine pay cikarmasi gerekir. Bu cerceveden yola cikarak makalede, yeni nesil dijital bicimlerin getirdigi dijital okuma deneyimi ve bu deneyimi tasarlayan baslica aktor olan tasarimcinin rolune deginilmis, dijital yayincilik alaninda arastirma ve uygulama icin gerekli sektorel ve akademik arastirmalarin, yenilesime acik anlayisin ve bilgi alisverisinin gerekliligine vurgu yapilmistir.","PeriodicalId":56168,"journal":{"name":"Anadolu Universitesi Sanat & Tasarim Dergisi-Anadolu University Journal of Art & Design","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.1,"publicationDate":"2018-12-21","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"67620728","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2018-12-21DOI: 10.20488/sanattasarim.529687
B. Okan
Sanatin nasil ve neden ortaya ciktigi konusunda degisik gorusler vardir. Insanlarin sanati, icgudusel ihtiyac ve istekleri icin mi, vahsi hayvanlarla mucadele icin mi yoksa bereket beklentisi icin mi yarattiklari gorusleri hakimdir. Insanin ilk olarak doganin gucu karsisinda korumasizligindan, acizliginden dolayi yoneldigi sanatsal cabalar, bugun gunumuz sanatcisi tarafindan farkli yaklasimlar ile devam etmektedir. Bu yaratim, ilkel insanda tamamen inanc boyutunda iken, gunumuz sanatcisinda kendini ifade etmenin bir ifadesidir Gunumuz sanatcisi ve Primitif donem sanatcisi arasindaki amac farkina ragmen, gunumuz sanatcisinin dogada aradigi ve sanatinda yansittigi buyu ve aura ilkellerde gozlemledigimiz etkiye es degerdedir. Her iki yorumlayici, kendi amaclari ve inanclari dogrultusunda dogaya anlam katmislardir. Primitif sanat yasamin gorkeminden cok insanin ve yasamin ozunu ifade eder. Bicim anlayisi, anlami yansitma, yorumlama gucu ve yalinligin hissettirdigi gerilim duygusu gunumuz sanatcisini da etkilemistir. Gunumuz sanatina ve ilkel toplum sanatina baktigimizda formu bicimleme tutkusunun farkli temellere dayandigini soyleyebiliriz. Temelde yatan sebeplerin farkliligina ragmen ilkellerin bicim anlayisi, yakaladiklari sadelik ve soyutlama yetenegi bugunun sanatcisini etkilemistir.
{"title":"Primitivizm Ve Günümüz Sanatına Etkileri","authors":"B. Okan","doi":"10.20488/sanattasarim.529687","DOIUrl":"https://doi.org/10.20488/sanattasarim.529687","url":null,"abstract":"Sanatin nasil ve neden ortaya ciktigi konusunda degisik gorusler vardir. Insanlarin sanati, icgudusel ihtiyac ve istekleri icin mi, vahsi hayvanlarla mucadele icin mi yoksa bereket beklentisi icin mi yarattiklari gorusleri hakimdir. Insanin ilk olarak doganin gucu karsisinda korumasizligindan, acizliginden dolayi yoneldigi sanatsal cabalar, bugun gunumuz sanatcisi tarafindan farkli yaklasimlar ile devam etmektedir. Bu yaratim, ilkel insanda tamamen inanc boyutunda iken, gunumuz sanatcisinda kendini ifade etmenin bir ifadesidir Gunumuz sanatcisi ve Primitif donem sanatcisi arasindaki amac farkina ragmen, gunumuz sanatcisinin dogada aradigi ve sanatinda yansittigi buyu ve aura ilkellerde gozlemledigimiz etkiye es degerdedir. Her iki yorumlayici, kendi amaclari ve inanclari dogrultusunda dogaya anlam katmislardir. Primitif sanat yasamin gorkeminden cok insanin ve yasamin ozunu ifade eder. Bicim anlayisi, anlami yansitma, yorumlama gucu ve yalinligin hissettirdigi gerilim duygusu gunumuz sanatcisini da etkilemistir. Gunumuz sanatina ve ilkel toplum sanatina baktigimizda formu bicimleme tutkusunun farkli temellere dayandigini soyleyebiliriz. Temelde yatan sebeplerin farkliligina ragmen ilkellerin bicim anlayisi, yakaladiklari sadelik ve soyutlama yetenegi bugunun sanatcisini etkilemistir.","PeriodicalId":56168,"journal":{"name":"Anadolu Universitesi Sanat & Tasarim Dergisi-Anadolu University Journal of Art & Design","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.1,"publicationDate":"2018-12-21","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"67620707","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2018-12-21DOI: 10.20488/SANATTASARIM.529719
Tuba Gütekin, Ezgi Tokdil
Arastirmada Hegel’in bilinc ve ozbilinc kavramlari uzerinden Efendi-Kole diyalektigi analiz edilerek mutlaklasma, ozgurlesme ve kendinin bilincinde olma durumlari Hegel’in tarih yorumu etkisinde incelenmektedir. Ardindan sanat alaninda ozbilincin devreye girdigi donem ve sanat yaratimlarinda elestirel soylem dili arastirmaya dahil edilerek, sanatcinin kendisi etrafindaki gerceklik karsisinda gelistirdigi farkindalik ve ortaya konulan sanat eserleri ile bilincli bir baskaldiri gerceklestirmesi ve bunun sanat tarihindeki yansimalari olan farkli donemlere ait sanat hareketleri elestirel bilinc odaginda yeniden yorumlanmaktadir. Bu farkindaliga bir baskaldiri niteligi tasiyan feminist soylem dili ve elestirel bilincin sanat alaninda gostergeleri Barbara Kruger ornekleminde analiz edilmektedir. Barbara Kruger’in calismalari Hegel’in Efendi-Kole diyalektigi baglaminda incelenerek ornekleme alinan calismalar ve mekan tasarimlari ile yazigorsel figurlu kolaj tasarimlari bagimli ve bagimsiz ozbilinc gostergeleri ile cozumlenmektedir. Arastirmanin yontemi evren ve orneklem uzerinde yapilan betimsel bir arastirmadir. Benzesim modelinden yararlanilan arastirmada iliskisel tarama modelinde karsilastirma turu tarama yontemi kullanilmistir.
{"title":"Hegel’in Efendi Köle Diyalektiğinin Barbara Kruger’in Eserlerinde Bağımlı Ve Bağımsız Özbilinç Göstergeleri İle Çözümlenmesi","authors":"Tuba Gütekin, Ezgi Tokdil","doi":"10.20488/SANATTASARIM.529719","DOIUrl":"https://doi.org/10.20488/SANATTASARIM.529719","url":null,"abstract":"Arastirmada Hegel’in bilinc ve ozbilinc kavramlari uzerinden Efendi-Kole diyalektigi analiz edilerek mutlaklasma, ozgurlesme ve kendinin bilincinde olma durumlari Hegel’in tarih yorumu etkisinde incelenmektedir. Ardindan sanat alaninda ozbilincin devreye girdigi donem ve sanat yaratimlarinda elestirel soylem dili arastirmaya dahil edilerek, sanatcinin kendisi etrafindaki gerceklik karsisinda gelistirdigi farkindalik ve ortaya konulan sanat eserleri ile bilincli bir baskaldiri gerceklestirmesi ve bunun sanat tarihindeki yansimalari olan farkli donemlere ait sanat hareketleri elestirel bilinc odaginda yeniden yorumlanmaktadir. Bu farkindaliga bir baskaldiri niteligi tasiyan feminist soylem dili ve elestirel bilincin sanat alaninda gostergeleri Barbara Kruger ornekleminde analiz edilmektedir. Barbara Kruger’in calismalari Hegel’in Efendi-Kole diyalektigi baglaminda incelenerek ornekleme alinan calismalar ve mekan tasarimlari ile yazigorsel figurlu kolaj tasarimlari bagimli ve bagimsiz ozbilinc gostergeleri ile cozumlenmektedir. Arastirmanin yontemi evren ve orneklem uzerinde yapilan betimsel bir arastirmadir. Benzesim modelinden yararlanilan arastirmada iliskisel tarama modelinde karsilastirma turu tarama yontemi kullanilmistir.","PeriodicalId":56168,"journal":{"name":"Anadolu Universitesi Sanat & Tasarim Dergisi-Anadolu University Journal of Art & Design","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.1,"publicationDate":"2018-12-21","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"49617652","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2018-12-21DOI: 10.20488/SANATTASARIM.530160
E. Baranseli, Soner Kaya, Mine Şen
Internet teknolojilerinin gundelik hayatin vazgecilmez bir parcasi haline gelmesi, farkli ozelliklerdeki kullanicilarin ihtiyaclarina yonelik arayuz tasarim alternatiflerini gundeme getirmistir. Her yas grubundan insanin kullanimina acik olan sosyal medyanin arayuz tasarimlari icin, farkli yas gruplarina yonelik farkli tasarim cozumlerine ihtiyac duyulmaktadir. SnapChat gibi uygulamalarda oldugu gibi sadece arayuz tasarimi farklilastirilarak belli yas gruplarindan olusan hedef kitleye ulasmak mumkun olabilmektedir. Arayuz tasarimlari ozellestirilerek sadece belli ozellikteki insan topluluklarina hizmet verebilmektedir. Bu baglamda farkli yas gruplarinin kullanici arayuz tasarimlari ile olan etkilesimleri, ihtiyaclari ve karsilastiklari zorluklari belirlemek onem kazanmistir. Bu ihtiyaclarin belirlenmesi adina, 60 yas ustu sosyal medya kullanicilarinin demografik ozelliklerinin, sosyal medya ve kullanici arayuz tasarimlari ile ilgili tutumlarina yonelik bir arastirma yapmak bu makalenin amacidir. Arastirma surecinde belirlenen hedef kitleden 137 sos- yal medya kullanicisina sosyal medya etkilesimleri ve ihtiyaclari ile ilgili sorular yoneltilmis, cikan sonuclar arastirmada yanitlari aranan 4 soru uzerinden yorumlanmistir. Arastirmada one cikan sonuclardan biri, 60 yas ustu kullanicilarin, sosyal medya sitelerini, baglandiklari cihazlar uzerin- den yakinlastirmaya ihtiyac duymalaridir. Sosyal medya uygulamalarinda arkaplan renklerinin sadeligi, metinlerin daha buyuk gorunmeleri bu yas grubu kullanicilar icin onemli kriterler olarak degerlendirilmektedir. Bu arastirma sonucunda farkli yas gruplarina yonelik arayuz tasarimlari ihtiyaci ve bu arayuzlerin kisisellestirme ozelligine sahip olmasi gerekliligi on plana cikmistir.
{"title":"60 Yaş Üstü Sosyal Medya Kullanıcılarının Kullanıcı Arayüzü Deneyimlerinin İncelenmesine Yönelik Bir Araştırma Çalışması","authors":"E. Baranseli, Soner Kaya, Mine Şen","doi":"10.20488/SANATTASARIM.530160","DOIUrl":"https://doi.org/10.20488/SANATTASARIM.530160","url":null,"abstract":"Internet teknolojilerinin gundelik hayatin vazgecilmez bir parcasi haline gelmesi, farkli ozelliklerdeki kullanicilarin ihtiyaclarina yonelik arayuz tasarim alternatiflerini gundeme getirmistir. Her yas grubundan insanin kullanimina acik olan sosyal medyanin arayuz tasarimlari icin, farkli yas gruplarina yonelik farkli tasarim cozumlerine ihtiyac duyulmaktadir. SnapChat gibi uygulamalarda oldugu gibi sadece arayuz tasarimi farklilastirilarak belli yas gruplarindan olusan hedef kitleye ulasmak mumkun olabilmektedir. Arayuz tasarimlari ozellestirilerek sadece belli ozellikteki insan topluluklarina hizmet verebilmektedir. Bu baglamda farkli yas gruplarinin kullanici arayuz tasarimlari ile olan etkilesimleri, ihtiyaclari ve karsilastiklari zorluklari belirlemek onem kazanmistir. Bu ihtiyaclarin belirlenmesi adina, 60 yas ustu sosyal medya kullanicilarinin demografik ozelliklerinin, sosyal medya ve kullanici arayuz tasarimlari ile ilgili tutumlarina yonelik bir arastirma yapmak bu makalenin amacidir. Arastirma surecinde belirlenen hedef kitleden 137 sos- yal medya kullanicisina sosyal medya etkilesimleri ve ihtiyaclari ile ilgili sorular yoneltilmis, cikan sonuclar arastirmada yanitlari aranan 4 soru uzerinden yorumlanmistir. Arastirmada one cikan sonuclardan biri, 60 yas ustu kullanicilarin, sosyal medya sitelerini, baglandiklari cihazlar uzerin- den yakinlastirmaya ihtiyac duymalaridir. Sosyal medya uygulamalarinda arkaplan renklerinin sadeligi, metinlerin daha buyuk gorunmeleri bu yas grubu kullanicilar icin onemli kriterler olarak degerlendirilmektedir. Bu arastirma sonucunda farkli yas gruplarina yonelik arayuz tasarimlari ihtiyaci ve bu arayuzlerin kisisellestirme ozelligine sahip olmasi gerekliligi on plana cikmistir.","PeriodicalId":56168,"journal":{"name":"Anadolu Universitesi Sanat & Tasarim Dergisi-Anadolu University Journal of Art & Design","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.1,"publicationDate":"2018-12-21","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"67621303","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2018-12-21DOI: 10.20488/sanattasarim.529700
Özge Kandemir
Gunumuzde farkli alanlarin kapsamina giren tasarim kavraminin temelde ne oldugunun anlasilmasina duyulan ihtiyacin giderek arttigi gorulmektedir. Bu nedenle, tasarim kavraminin kokeninin ne oldugunun ve ozunun ne anlama geldiginin sorgulanarak anlasilmasi, yasanacak tasarim surecinin yapisini, tasarim surecini etkileyen faktorleri ve aciga cikan/cikacak olan sonuc urunlere yonelik yaklasimi belirlemede giderek onem kazanmistir. Tasarim kavramina yonelik degisen yaklasim, tasarim arastirmalari alani icerisinde gunumuzde “paradigma degisimi” olarak nitelendirilen oze donuk bir yonelim gostermektedir. Bu cercevede ele alinan calismada “Tasarim Kavrami” irdelenerek kavramin ozunun yakalanmasi ve bu ozun barindirdigi alt acilimlarin belir lenerek ortaya konulmasi hedeflenmistir. Tasarim Kavramina yonelik sorgulamalarin dogurdugu, paradigma degisimi olarak nitelendirilen yaklasim biciminin mekan tasarimi icin yeni ve yeniden ortaya cikardigi kavramlar belirlenerek aktarilmaya calisilmistir.
{"title":"Tasarım Kavramında Yaşanan Öze Dönük Paradigma Değişimi Ve Mekân Tasarımına Yönelik Açılımları","authors":"Özge Kandemir","doi":"10.20488/sanattasarim.529700","DOIUrl":"https://doi.org/10.20488/sanattasarim.529700","url":null,"abstract":"Gunumuzde farkli alanlarin kapsamina giren tasarim kavraminin temelde ne oldugunun anlasilmasina duyulan ihtiyacin giderek arttigi gorulmektedir. Bu nedenle, tasarim kavraminin kokeninin ne oldugunun ve ozunun ne anlama geldiginin sorgulanarak anlasilmasi, yasanacak tasarim surecinin yapisini, tasarim surecini etkileyen faktorleri ve aciga cikan/cikacak olan sonuc urunlere yonelik yaklasimi belirlemede giderek onem kazanmistir. Tasarim kavramina yonelik degisen yaklasim, tasarim arastirmalari alani icerisinde gunumuzde “paradigma degisimi” olarak nitelendirilen oze donuk bir yonelim gostermektedir. Bu cercevede ele alinan calismada “Tasarim Kavrami” irdelenerek kavramin ozunun yakalanmasi ve bu ozun barindirdigi alt acilimlarin belir lenerek ortaya konulmasi hedeflenmistir. Tasarim Kavramina yonelik sorgulamalarin dogurdugu, paradigma degisimi olarak nitelendirilen yaklasim biciminin mekan tasarimi icin yeni ve yeniden ortaya cikardigi kavramlar belirlenerek aktarilmaya calisilmistir.","PeriodicalId":56168,"journal":{"name":"Anadolu Universitesi Sanat & Tasarim Dergisi-Anadolu University Journal of Art & Design","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.1,"publicationDate":"2018-12-21","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"49267718","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2018-12-21DOI: 10.20488/sanattasarim.530173
Ercan Yılmaz
Ratip Asir Acudogu 1898’de Istanbul’da dogmus ve 1957’de yine Istanbul’da yasama veda etmistir. 1918 yilinda Sanayii Nefise Mektebi Heykel Subesi’nde basladigi ogrenimini daha sonra Almanya’da Munih Guzel Sanatlar Akademisi, Fransa’da Julian Akademisi ve donemin unlu heykeltirasi Bourdelle’in atolyesinde surdurmus, 1928’de yurda donmustur. Mustakil Ressamlar ve Heykeltiraslar Birligi’nin 1928’deki kuruculari arasinda yer almis olan Acudogu, 1929’da ilk kez Edirne’de basladigi Resim Ogretmenligi gorevini daha sonra Istanbul’da olumune dek surdurmustur. Sanat egitimciligi gorevine paralel olarak heykel alanindaki uretkenligine hic ara vermeyen sanatci, yasami boyunca pek cok yapita da imza atmistir. Bu yapitlarindan en onemlileri Menemen Kubilay Aniti, Bolu Ataturk Aniti (Nejat Sirel ile birlikte), Erzincan Inonu Aniti ve Ankara Universitesi Ziraat Fakultesi Ataturk Aniti’dir. Ratip Asir Acudogu’nun anit eserleri Cumhuriyet’in ilk yillarindan itibaren, sanatin ve heykelin ulkenin kulturel gundeminde nasil onemli bir yer isgal ettigini gozler onune sermektedir. Sanatcinin yasam hikayesi ise ilk kusak Turk heykeltiraslarinin zorlu yasam kosullarina ragmen tutku ve adanmislikla mesleklerine bagliliklarinin onemli bir gostergesi niteligindedir.
{"title":"Cumhuriyetin İlk Heykeltıraşlarından Ratip Aşir Acudoğu: Yaşamı ve Anıtları","authors":"Ercan Yılmaz","doi":"10.20488/sanattasarim.530173","DOIUrl":"https://doi.org/10.20488/sanattasarim.530173","url":null,"abstract":"Ratip Asir Acudogu 1898’de Istanbul’da dogmus ve 1957’de yine Istanbul’da yasama veda etmistir. 1918 yilinda Sanayii Nefise Mektebi Heykel Subesi’nde basladigi ogrenimini daha sonra Almanya’da Munih Guzel Sanatlar Akademisi, Fransa’da Julian Akademisi ve donemin unlu heykeltirasi Bourdelle’in atolyesinde surdurmus, 1928’de yurda donmustur. Mustakil Ressamlar ve Heykeltiraslar Birligi’nin 1928’deki kuruculari arasinda yer almis olan Acudogu, 1929’da ilk kez Edirne’de basladigi Resim Ogretmenligi gorevini daha sonra Istanbul’da olumune dek surdurmustur. Sanat egitimciligi gorevine paralel olarak heykel alanindaki uretkenligine hic ara vermeyen sanatci, yasami boyunca pek cok yapita da imza atmistir. Bu yapitlarindan en onemlileri Menemen Kubilay Aniti, Bolu Ataturk Aniti (Nejat Sirel ile birlikte), Erzincan Inonu Aniti ve Ankara Universitesi Ziraat Fakultesi Ataturk Aniti’dir. Ratip Asir Acudogu’nun anit eserleri Cumhuriyet’in ilk yillarindan itibaren, sanatin ve heykelin ulkenin kulturel gundeminde nasil onemli bir yer isgal ettigini gozler onune sermektedir. Sanatcinin yasam hikayesi ise ilk kusak Turk heykeltiraslarinin zorlu yasam kosullarina ragmen tutku ve adanmislikla mesleklerine bagliliklarinin onemli bir gostergesi niteligindedir.","PeriodicalId":56168,"journal":{"name":"Anadolu Universitesi Sanat & Tasarim Dergisi-Anadolu University Journal of Art & Design","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.1,"publicationDate":"2018-12-21","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"67621425","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Balzac’in “dusunmek gormektir” tanimindan hareketle, sanatin gostermek oldugu tezini one surebiliriz. Deleuze’e gore de; insanin kaosla mucadelesi ‘sanat’, ‘bilim’ ve ‘felsefe’ denilen uc dusunce bicimi ortaya koymustur. Bu metin, Deleuze’un bu onermesine dayanarak, sanatin gosterdigi seyin dusunceden beslendigi gerceginden yola cikip, ‘gorsel dilin nasil kuruldugu?’ ve ‘dusuncenin nasil gorsellestigi?’ problemini cagdas sanat pratiklerinde malzeme ile kurulan iliskiler baglaminda inceler. Dusuncenin gorsellesmesi sureclerinde, malzemenin, cagdas sanat pratiklerinde izledigimiz seyri bu metnin temel dayanagi konumundadir.
{"title":"Çağdaş Sanatın Dili - Malzemenin Sözü","authors":"Berna Karaçalı","doi":"10.17490/sanat.2018.24","DOIUrl":"https://doi.org/10.17490/sanat.2018.24","url":null,"abstract":"Balzac’in “dusunmek gormektir” tanimindan hareketle, sanatin gostermek oldugu tezini one surebiliriz. Deleuze’e gore de; insanin kaosla mucadelesi ‘sanat’, ‘bilim’ ve ‘felsefe’ denilen uc dusunce bicimi ortaya koymustur. Bu metin, Deleuze’un bu onermesine dayanarak, sanatin gosterdigi seyin dusunceden beslendigi gerceginden yola cikip, ‘gorsel dilin nasil kuruldugu?’ ve ‘dusuncenin nasil gorsellestigi?’ problemini cagdas sanat pratiklerinde malzeme ile kurulan iliskiler baglaminda inceler. Dusuncenin gorsellesmesi sureclerinde, malzemenin, cagdas sanat pratiklerinde izledigimiz seyri bu metnin temel dayanagi konumundadir.","PeriodicalId":56168,"journal":{"name":"Anadolu Universitesi Sanat & Tasarim Dergisi-Anadolu University Journal of Art & Design","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.1,"publicationDate":"2018-11-28","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"80553056","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Fiziksel cevre, okul oncesi egitim yaklasimlarinin cogunda yardimci ogretici olarak gorev alir. Egitim cevresini olusturan ogeler sahip olduklari soyut ve somut degerler araciligiyla cocuk kullanicilari ile etkilesime gecer ve boylelikle cocuk gelisimini destekler. Bu yonuyle egitim cevreleri yardimci ogreticiler olarak kabul edilir. Bu calisma, Marmara Universitesi Prof. Dr. Ayla Oktay Okul Oncesi Egitim Uygulama Birimi derslikleri ic mekan tasariminin tasidigi ogreticilik potansiyelinin degerlendirilmesi amaciyla gerceklestirilmistir. Bu calisma kapsaminda, belirtilen egitim cevresinin sahip oldugu cocuk gelisimini destekleyici degerler ve tasidigi potansiyel gozlem, cocuk ve yetiskin kullanicilarla sozlu gorusme, arastirmaci ve gonullu kullanicilarin gerceklestirdigi video cekimlerinden elde edilen veriler dogrultusunda incelenmistir. Arastirma sonucunda, tasarim mudahalelerinin belirtilen mekaninin ogreticilik potansiyelinin ortaya cikmasi ve destekleyici gucunun artmasindaki gucu ortaya cikmistir.
{"title":"İç Mekan Tasarımının Öğretici Potansiyeli: Marmara Üniversitesi Prof. Dr. Ayla Oktay Okul Öncesi Eğitim Uygulama Birimi Örneği","authors":"İlayda Soyupak, Meltem Eti Proto","doi":"10.17490/sanat.2018.22","DOIUrl":"https://doi.org/10.17490/sanat.2018.22","url":null,"abstract":"Fiziksel cevre, okul oncesi egitim yaklasimlarinin cogunda yardimci ogretici olarak gorev alir. Egitim cevresini olusturan ogeler sahip olduklari soyut ve somut degerler araciligiyla cocuk kullanicilari ile etkilesime gecer ve boylelikle cocuk gelisimini destekler. Bu yonuyle egitim cevreleri yardimci ogreticiler olarak kabul edilir. Bu calisma, Marmara Universitesi Prof. Dr. Ayla Oktay Okul Oncesi Egitim Uygulama Birimi derslikleri ic mekan tasariminin tasidigi ogreticilik potansiyelinin degerlendirilmesi amaciyla gerceklestirilmistir. Bu calisma kapsaminda, belirtilen egitim cevresinin sahip oldugu cocuk gelisimini destekleyici degerler ve tasidigi potansiyel gozlem, cocuk ve yetiskin kullanicilarla sozlu gorusme, arastirmaci ve gonullu kullanicilarin gerceklestirdigi video cekimlerinden elde edilen veriler dogrultusunda incelenmistir. Arastirma sonucunda, tasarim mudahalelerinin belirtilen mekaninin ogreticilik potansiyelinin ortaya cikmasi ve destekleyici gucunun artmasindaki gucu ortaya cikmistir.","PeriodicalId":56168,"journal":{"name":"Anadolu Universitesi Sanat & Tasarim Dergisi-Anadolu University Journal of Art & Design","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.1,"publicationDate":"2018-11-28","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"81123634","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Bir dokumanin yapilabilmesi icin atki ve cozgu ipliklerinin olmasi gerekir. Dokumada cozgu ipliklerinin gerilmesi ve germe islemi icin de bir duzenege ihtiyac vardir. Bu duzenege “tezgah” denir. Dokuma sirasinda dokumanin baslangicinda ve bitisinde uclarda kalan cozgu fazlaliklarina “sacak” denir. Bu sacaklar dokumanin sokulmemesi, uzun omurlu olmasi ve dokumanin estetik gorunumune katki saglamasi icin cesitli tekniklerle baglanir ya da orulur. Bu bakimindan sacaklar dokumalarin vazgecilmez bir parcasidir. Sacaklar genellikle tek parca olan yaygi ortu ve benzeri tekstillerde gorulur. Bu makalede yalnizca hali ve kilimlerde gorulen sacaklar uzerinde durulacaktir. Konuya ornek olarak Malazgirt yoresi hali kilimleri ele alinmistir. Her yorenin kendine has desen, renk, malzeme ve dokuma teknikleri oldugu gibi, sacak orme teknikleri de vardir. Sacaklarin gorunumune ve teknigine verilen onem, dokumanin islevine, kalitesine, kompozisyonuna gore degisir. Gunumuzde makine uretimi hali ve kilimlerin cesitleri hizla arttigindan, el halisi ve kilimler giderek dokunmaz olmaktadir. Dogal olarak sacak orme ve baglama teknikleri de kaybolacaktir. Bu konunun ele alinmasi sacaklarin belgelenmesi acisindan onem kazanmaktadir.
{"title":"Malazgirt Yöresi Halı-Kilimlerinde Saçaklar","authors":"Şükrü Burhanlı, Şerife Atlihan","doi":"10.17490/SANAT.2018.26","DOIUrl":"https://doi.org/10.17490/SANAT.2018.26","url":null,"abstract":"Bir dokumanin yapilabilmesi icin atki ve cozgu ipliklerinin olmasi gerekir. Dokumada cozgu ipliklerinin gerilmesi ve germe islemi icin de bir duzenege ihtiyac vardir. Bu duzenege “tezgah” denir. Dokuma sirasinda dokumanin baslangicinda ve bitisinde uclarda kalan cozgu fazlaliklarina “sacak” denir. Bu sacaklar dokumanin sokulmemesi, uzun omurlu olmasi ve dokumanin estetik gorunumune katki saglamasi icin cesitli tekniklerle baglanir ya da orulur. Bu bakimindan sacaklar dokumalarin vazgecilmez bir parcasidir. Sacaklar genellikle tek parca olan yaygi ortu ve benzeri tekstillerde gorulur. Bu makalede yalnizca hali ve kilimlerde gorulen sacaklar uzerinde durulacaktir. Konuya ornek olarak Malazgirt yoresi hali kilimleri ele alinmistir. Her yorenin kendine has desen, renk, malzeme ve dokuma teknikleri oldugu gibi, sacak orme teknikleri de vardir. Sacaklarin gorunumune ve teknigine verilen onem, dokumanin islevine, kalitesine, kompozisyonuna gore degisir. Gunumuzde makine uretimi hali ve kilimlerin cesitleri hizla arttigindan, el halisi ve kilimler giderek dokunmaz olmaktadir. Dogal olarak sacak orme ve baglama teknikleri de kaybolacaktir. Bu konunun ele alinmasi sacaklarin belgelenmesi acisindan onem kazanmaktadir.","PeriodicalId":56168,"journal":{"name":"Anadolu Universitesi Sanat & Tasarim Dergisi-Anadolu University Journal of Art & Design","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.1,"publicationDate":"2018-11-28","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"72920812","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}