Bu araştırmada devlet okullarında görev yapan öğretmenlerin algılarına göre okul müdürlerinin sergiledikleri liderlik stilleri ile iletişim becerileri arasındaki ilişkinin incelenmesi amaçlanmaktadır. Araştırma ilişkisel tarama modelinde desenlenmiştir. Araştırmanın örneklemi Kahramanmaraş merkez ilçelerinde 2021-2022 eğitim öğretim yılında görev yapan, basit seçkisiz örnekleme yöntemi ile belirlenen 447 öğretmenden oluşmaktadır. Araştırma verileri Akan, Yıldırım ve Yalçın (2014) tarafından geliştirilen “Liderlik Stilleri Ölçeği” ve Şimşek (2003) tarafından geliştirilen “İletişim Becerileri Ölçeği” aracılığı ile toplanmıştır. Veriler analiz edilirken betimsel analizler için aritmetik ortalama, standart sapma; ilişkisel analizler için Pearson Momentler Çarpımı Korelasyon Katsayısı analizi ve çoklu regresyon analizi yöntemleri kullanılmıştır. Araştırma sonucunda öğretmenlerin algılarına göre okul müdürlerinin dönüşümcü liderlik davranışlarının yüksek düzeyde, sürdürümcü liderlik davranışlarının orta düzeyde, serbest bırakıcı liderlik davranışlarının düşük düzeyde şeklinde belirlenmiştir. Ayrıca öğretmen algılarına göre okul yöneticilerinin iletişim becerilerinin de yüksek düzeyde algılandığı sonucuna ulaşılmıştır. Okul müdürlerinin dönüşümcü liderlik stilleri ile iletişim becerileri arasında anlamlı, pozitif yönde güçlü bir ilişki olduğu araştırmanın bir diğer sonucudur. Dönüşümcü liderlik stilinin iletişim becerilerini anlamlı ve olumlu şekilde yordadığı ancak sürdürümcü liderlik stili ve serbest bırakıcı liderlik stili değişkenlerinin ise iletişim becerilerini anlamlı şekilde yordamadığı görülmüştür. Bu doğrultuda liderlik stilleri ve iletişim becerilerine yönelik olumlu algı olduğu ve bu durumun devamlılığı için eğitim paydaşlarının bilinçlendirilmesine yönelik etkinlikler planlanabilir.
{"title":"Investigation on the Relationship Between the Leadership Styles of School Principals’ and Communication Skills","authors":"Bayram Bozkurt, Abdülkadir Kaya","doi":"10.30703/cije.1083005","DOIUrl":"https://doi.org/10.30703/cije.1083005","url":null,"abstract":"Bu araştırmada devlet okullarında görev yapan öğretmenlerin algılarına göre okul müdürlerinin sergiledikleri liderlik stilleri ile iletişim becerileri arasındaki ilişkinin incelenmesi amaçlanmaktadır. Araştırma ilişkisel tarama modelinde desenlenmiştir. Araştırmanın örneklemi Kahramanmaraş merkez ilçelerinde 2021-2022 eğitim öğretim yılında görev yapan, basit seçkisiz örnekleme yöntemi ile belirlenen 447 öğretmenden oluşmaktadır. Araştırma verileri Akan, Yıldırım ve Yalçın (2014) tarafından geliştirilen “Liderlik Stilleri Ölçeği” ve Şimşek (2003) tarafından geliştirilen “İletişim Becerileri Ölçeği” aracılığı ile toplanmıştır. Veriler analiz edilirken betimsel analizler için aritmetik ortalama, standart sapma; ilişkisel analizler için Pearson Momentler Çarpımı Korelasyon Katsayısı analizi ve çoklu regresyon analizi yöntemleri kullanılmıştır. Araştırma sonucunda öğretmenlerin algılarına göre okul müdürlerinin dönüşümcü liderlik davranışlarının yüksek düzeyde, sürdürümcü liderlik davranışlarının orta düzeyde, serbest bırakıcı liderlik davranışlarının düşük düzeyde şeklinde belirlenmiştir. Ayrıca öğretmen algılarına göre okul yöneticilerinin iletişim becerilerinin de yüksek düzeyde algılandığı sonucuna ulaşılmıştır. Okul müdürlerinin dönüşümcü liderlik stilleri ile iletişim becerileri arasında anlamlı, pozitif yönde güçlü bir ilişki olduğu araştırmanın bir diğer sonucudur. Dönüşümcü liderlik stilinin iletişim becerilerini anlamlı ve olumlu şekilde yordadığı ancak sürdürümcü liderlik stili ve serbest bırakıcı liderlik stili değişkenlerinin ise iletişim becerilerini anlamlı şekilde yordamadığı görülmüştür. Bu doğrultuda liderlik stilleri ve iletişim becerilerine yönelik olumlu algı olduğu ve bu durumun devamlılığı için eğitim paydaşlarının bilinçlendirilmesine yönelik etkinlikler planlanabilir.","PeriodicalId":268391,"journal":{"name":"Cumhuriyet International Journal of Education","volume":"9 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-06-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"128398522","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Bu araştırmada 2019-2020 eğitim-öğretim yılı güz döneminde Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Eğitim Fakültesi Sosyal bilgiler öğretmenliği lisans programında öğrenim gören öğretmen adaylarının “coğrafya” kavramına ilişkin algılarını metafor yoluyla ortaya çıkarmayı amaçlamaktadır. Bu sayede araştırmacılar, araştırma kapsamında yer alan katılımcıların metafor çağrışımlarından yola çıkarak coğrafya bilimine yönelik algılarını ve coğrafya kavramına yükledikleri anlamları incelemişlerdir. Çalışmanın örnekleminde toplamda 118 sosyal bilgiler öğretmen adayının görüşleri yer alırken yöntem olarak nitel araştırma yöntemlerinden olgubilim araştırma deseni kullanılmıştır. Araştırma kapsamında metaforla ilgili elde edilen verilerin değerlendirilmesinde ise içerik analizi yönteminden yararlanılmıştır. İçerik analizi ile elde edilen veriler tanımlanır ve veriler içinde saklanan gerçekler derinlemesine ortaya çıkarılır. İçerik analizinde yapılan temel işlem birbirine benzeyen verileri belirli temalar çerçevesinde birleştirmektir. Verilerin analizi için öğretmen adaylarından, veri toplama aracı olarak kullanılan yarı yapılandırılmış görüşme formunda yer alan “Coğrafya …………. gibidir; çünkü…………….’’ cümlesini tamamlamaları istenmiştir. Araştırmanın bulgularına göre öğretmen adayları “coğrafya” kavramına yönelik olarak 68 metafor üretmişlerdir. Öğretmen adayları tarafından üretilen bu metaforlar 9 kategori altında toplanmıştır. Araştırmanı sonucuna göre öğretmen adaylarının % 32,20’si coğrafyayı yaşam ve yaşamın kaynağı, % 17’si yol gösteren, yansıtıcı olarak algıladıkları görülmektedir. Ayrıca katılımcılar tarafından geliştirilen tüm metaforların olumlu olması öğretmen adaylarının coğrafya ile ilgili algılarının olumlu yönde olduğunu göstermektedir.
{"title":"Examination Of The Pre-Service Teachers’ Perceptions Studying In The Social Studies Teaching Undergraduate Program Regarding The Concept Of Geography Via Metaphor","authors":"Fatih Kartal, Abdulkadır Ergün","doi":"10.30703/cije.1022104","DOIUrl":"https://doi.org/10.30703/cije.1022104","url":null,"abstract":"Bu araştırmada 2019-2020 eğitim-öğretim yılı güz döneminde Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Eğitim Fakültesi Sosyal bilgiler öğretmenliği lisans programında öğrenim gören öğretmen adaylarının “coğrafya” kavramına ilişkin algılarını metafor yoluyla ortaya çıkarmayı amaçlamaktadır. Bu sayede araştırmacılar, araştırma kapsamında yer alan katılımcıların metafor çağrışımlarından yola çıkarak coğrafya bilimine yönelik algılarını ve coğrafya kavramına yükledikleri anlamları incelemişlerdir. Çalışmanın örnekleminde toplamda 118 sosyal bilgiler öğretmen adayının görüşleri yer alırken yöntem olarak nitel araştırma yöntemlerinden olgubilim araştırma deseni kullanılmıştır. Araştırma kapsamında metaforla ilgili elde edilen verilerin değerlendirilmesinde ise içerik analizi yönteminden yararlanılmıştır. İçerik analizi ile elde edilen veriler tanımlanır ve veriler içinde saklanan gerçekler derinlemesine ortaya çıkarılır. İçerik analizinde yapılan temel işlem birbirine benzeyen verileri belirli temalar çerçevesinde birleştirmektir. Verilerin analizi için öğretmen adaylarından, veri toplama aracı olarak kullanılan yarı yapılandırılmış görüşme formunda yer alan “Coğrafya …………. gibidir; çünkü…………….’’ cümlesini tamamlamaları istenmiştir. Araştırmanın bulgularına göre öğretmen adayları “coğrafya” kavramına yönelik olarak 68 metafor üretmişlerdir. Öğretmen adayları tarafından üretilen bu metaforlar 9 kategori altında toplanmıştır. Araştırmanı sonucuna göre öğretmen adaylarının % 32,20’si coğrafyayı yaşam ve yaşamın kaynağı, % 17’si yol gösteren, yansıtıcı olarak algıladıkları görülmektedir. Ayrıca katılımcılar tarafından geliştirilen tüm metaforların olumlu olması öğretmen adaylarının coğrafya ile ilgili algılarının olumlu yönde olduğunu göstermektedir.","PeriodicalId":268391,"journal":{"name":"Cumhuriyet International Journal of Education","volume":"268 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-06-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"123287188","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
This study aimed to determine the views of pre-service teachers on sustainable development and implementation process in the pre-school period. In the study, phenomenology design, one of the qualitative research designs, was used. The research was carried out with pre-service teachers studying in the fourth year of the Department of Pre-school Education at a state university in the Eastern Black Sea region of Turkey in the 2018-2019 academic year. In the study, an exemplary activity that can be applied in terms of sustainable development was designed by pre-service teachers to include the stages of the 7R model and was used to 15 children in the children 66-72 months. Research data were collected through interviews with pre-service teachers and observations of pre-service teachers. In the data analysis, descriptive and content analysis techniques were used together. As a result of the pre-service teachers' opinions, it was seen that their awareness increased, they were informed and happy, and the resources were insufficient. In terms of children, it has been observed that cognitive (sea creatures, water pollution, waste, recycling information), affective (respect for living things, nature protection, etc.) and motor (collection of garbage and waste, recycling materials, etc.) skill areas are positively supported. It is considered to be a guiding resource for pre-school teachers who want to apply the subject of sustainable development and for teacher candidates in the context of activity development
{"title":"Pre-school Teachers' Views on Sustainable Development Practices and Practice Example","authors":"Meltem Duran","doi":"10.30703/cije.1027686","DOIUrl":"https://doi.org/10.30703/cije.1027686","url":null,"abstract":"This study aimed to determine the views of pre-service teachers on sustainable development and implementation process in the pre-school period. In the study, phenomenology design, one of the qualitative research designs, was used. The research was carried out with pre-service teachers studying in the fourth year of the Department of Pre-school Education at a state university in the Eastern Black Sea region of Turkey in the 2018-2019 academic year. In the study, an exemplary activity that can be applied in terms of sustainable development was designed by pre-service teachers to include the stages of the 7R model and was used to 15 children in the children 66-72 months. Research data were collected through interviews with pre-service teachers and observations of pre-service teachers. In the data analysis, descriptive and content analysis techniques were used together. As a result of the pre-service teachers' opinions, it was seen that their awareness increased, they were informed and happy, and the resources were insufficient. In terms of children, it has been observed that cognitive (sea creatures, water pollution, waste, recycling information), affective (respect for living things, nature protection, etc.) and motor (collection of garbage and waste, recycling materials, etc.) skill areas are positively supported. It is considered to be a guiding resource for pre-school teachers who want to apply the subject of sustainable development and for teacher candidates in the context of activity development","PeriodicalId":268391,"journal":{"name":"Cumhuriyet International Journal of Education","volume":"9 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-06-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"125303044","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Bu araştırmada, uzaktan eğitim sürecinde sınıf öğretmenlerinin matematik öğretimine ilişkin deneyimlerinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Nitel araştırma yöntemlerinden fenomenoloji deseninde yürütülen araştırmanın katılımcıları, amaçlı örnekleme yöntemlerinden ölçüt örnekleme yöntemi ile belirlenen 20 sınıf öğretmeninden oluşmaktadır. Araştırmanın verileri, yarı yapılandırılmış görüşme formu aracılığı ile toplanmış ve içerik analizi yöntemi ile analiz edilmiştir. Araştırmada, sınıf öğretmenlerinin uzaktan yürütülen matematik öğretimi sürecinde, ders planının aşamalarına uymadıkları, ölçme ve değerlendirme etkinliklerini sonuç odaklı gerçekleştirdikleri ve öğrencilerin matematik ödevlerini kendi kendilerine yaptıklarından emin olmadıkları sonuçlarına ulaşılmıştır. Bunun yanında, derse devamı ve motivasyonu artırmak için veli ile iletişim kurma, dersi eğlenceli şekilde sürdürme ve oyunlaştırma gibi faaliyetler yaptıkları da belirlenmiştir. Ayrıca, sınıf öğretmenlerinin uzaktan yürütülen matematik derslerini somutlaştıramama ve materyalleri etkili kullanamama gibi problemler yaşadıkları, uzaktan eğitim nedeniyle bazı matematik kazanımlarını anlatmakta zorlandıkları, web araçlarını yeterince kullanamadıkları da araştırmanın sonuçları arasındadır. Araştırmada sınıf öğretmenleri, devam sorunu yaşayan öğrencilerin büyük çoğunluğunun tablet, bilgisayar ve internete ulaşma problemi yaşadıklarını da belirtmişlerdir
{"title":"Experiences of Classroom Teachers on Mathematics Teaching in the Process of Distance Education","authors":"Yusuf Ergen, Esranur Özişik, Yunus Bülbül","doi":"10.30703/cije.960710","DOIUrl":"https://doi.org/10.30703/cije.960710","url":null,"abstract":"Bu araştırmada, uzaktan eğitim sürecinde sınıf öğretmenlerinin matematik öğretimine ilişkin deneyimlerinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Nitel araştırma yöntemlerinden fenomenoloji deseninde yürütülen araştırmanın katılımcıları, amaçlı örnekleme yöntemlerinden ölçüt örnekleme yöntemi ile belirlenen 20 sınıf öğretmeninden oluşmaktadır. Araştırmanın verileri, yarı yapılandırılmış görüşme formu aracılığı ile toplanmış ve içerik analizi yöntemi ile analiz edilmiştir. Araştırmada, sınıf öğretmenlerinin uzaktan yürütülen matematik öğretimi sürecinde, ders planının aşamalarına uymadıkları, ölçme ve değerlendirme etkinliklerini sonuç odaklı gerçekleştirdikleri ve öğrencilerin matematik ödevlerini kendi kendilerine yaptıklarından emin olmadıkları sonuçlarına ulaşılmıştır. Bunun yanında, derse devamı ve motivasyonu artırmak için veli ile iletişim kurma, dersi eğlenceli şekilde sürdürme ve oyunlaştırma gibi faaliyetler yaptıkları da belirlenmiştir. Ayrıca, sınıf öğretmenlerinin uzaktan yürütülen matematik derslerini somutlaştıramama ve materyalleri etkili kullanamama gibi problemler yaşadıkları, uzaktan eğitim nedeniyle bazı matematik kazanımlarını anlatmakta zorlandıkları, web araçlarını yeterince kullanamadıkları da araştırmanın sonuçları arasındadır. Araştırmada sınıf öğretmenleri, devam sorunu yaşayan öğrencilerin büyük çoğunluğunun tablet, bilgisayar ve internete ulaşma problemi yaşadıklarını da belirtmişlerdir","PeriodicalId":268391,"journal":{"name":"Cumhuriyet International Journal of Education","volume":"16 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-06-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"126738640","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Bu çalışmada, öğretmenlerin algılarına göre okul müdürlerinin paylaşılan liderlik davranışlarının çok boyutlu olarak incelenmesi amaçlanmıştır. Araştırma, nicel ve nitel yöntemlerin bir arada kullanıldığı bir karma yöntem araştırmasıdır. Araştırmada karma araştırma desenlerinden sıralı açımlayıcı desen kullanılmıştır. Nicel araştırma süreci 430 öğretmen ile yürütülmüş ve elde edilen veriler t testi, Anova ve post hoc testleri ile analiz edilmiştir. Nicel veri analizinin sonucunda öğretmen algılarına göre, okul müdürlerinin paylaşılan liderlik davranışlarının düşük düzeyde olduğu; öğretmenlerin cinsiyet ve kıdem değişkenlerinin anlamlı bir farklılık oluşturduğu görülmüştür. Nitel araştırma sürecinde aynı örneklem içinden gönüllü olarak seçilen 20 öğretmen ile paylaşılan liderlik kavramı ve okul müdürlerinin paylaşılan liderlik davranışları bağlamında görüşmeler yapılmış ve elde edilen veriler içerik analizi tekniğinden yararlanarak çözümlenmiştir. Nitel bulgular neticesinde; öğretmenlerin paylaşılan liderlik kavramını, “Yönetim Becerileri”, “Bireysel Farklılıklara Saygı”, “Takım Çalışması ve Dayanışma”, “Motivasyon” ve “Yenilikçilik” olmak üzere beş farklı tema başlığında tanımladığı tespit edilmiştir. Karma araştırma sonucunda elde edilen nicel ve nitel bulgular birleştirildiğinde; öğretmenlerin algılarına göre okul müdürlerinin paylaşılan liderlik davranışlarının düşük olduğu ve okul müdürlerinin paylaşılan liderlik için tanımlanan ilgili beş tema bağlamında davranışlarına dikkat etmeleri durumunda, öğretmen algılarına göre okul müdürlerinin paylaşılan liderlik davranış düzeylerinin yükseleceği sonucuna ulaşılmıştır. Okullarda paylaşılan liderliği ortaya çıkaracak bir örgütsel yapının ve işleyişin hayata geçirilmesi ve okulun tüm paydaşlarını paylaşılan liderlik yaklaşımı doğrultusunda bilgilendirecek çeşitli hizmet içi eğitim seminerlerinin verilmesi önerilmiştir.
{"title":"Investigation of Shared Leadership Behaviours of School Principals According to Teachers' Perception","authors":"Orkun Osman Bilgivar, E. Yalcin","doi":"10.30703/cije.1017621","DOIUrl":"https://doi.org/10.30703/cije.1017621","url":null,"abstract":"Bu çalışmada, öğretmenlerin algılarına göre okul müdürlerinin paylaşılan liderlik davranışlarının çok boyutlu olarak incelenmesi amaçlanmıştır. Araştırma, nicel ve nitel yöntemlerin bir arada kullanıldığı bir karma yöntem araştırmasıdır. Araştırmada karma araştırma desenlerinden sıralı açımlayıcı desen kullanılmıştır. Nicel araştırma süreci 430 öğretmen ile yürütülmüş ve elde edilen veriler t testi, Anova ve post hoc testleri ile analiz edilmiştir. Nicel veri analizinin sonucunda öğretmen algılarına göre, okul müdürlerinin paylaşılan liderlik davranışlarının düşük düzeyde olduğu; öğretmenlerin cinsiyet ve kıdem değişkenlerinin anlamlı bir farklılık oluşturduğu görülmüştür. Nitel araştırma sürecinde aynı örneklem içinden gönüllü olarak seçilen 20 öğretmen ile paylaşılan liderlik kavramı ve okul müdürlerinin paylaşılan liderlik davranışları bağlamında görüşmeler yapılmış ve elde edilen veriler içerik analizi tekniğinden yararlanarak çözümlenmiştir. Nitel bulgular neticesinde; öğretmenlerin paylaşılan liderlik kavramını, “Yönetim Becerileri”, “Bireysel Farklılıklara Saygı”, “Takım Çalışması ve Dayanışma”, “Motivasyon” ve “Yenilikçilik” olmak üzere beş farklı tema başlığında tanımladığı tespit edilmiştir. Karma araştırma sonucunda elde edilen nicel ve nitel bulgular birleştirildiğinde; öğretmenlerin algılarına göre okul müdürlerinin paylaşılan liderlik davranışlarının düşük olduğu ve okul müdürlerinin paylaşılan liderlik için tanımlanan ilgili beş tema bağlamında davranışlarına dikkat etmeleri durumunda, öğretmen algılarına göre okul müdürlerinin paylaşılan liderlik davranış düzeylerinin yükseleceği sonucuna ulaşılmıştır. Okullarda paylaşılan liderliği ortaya çıkaracak bir örgütsel yapının ve işleyişin hayata geçirilmesi ve okulun tüm paydaşlarını paylaşılan liderlik yaklaşımı doğrultusunda bilgilendirecek çeşitli hizmet içi eğitim seminerlerinin verilmesi önerilmiştir.","PeriodicalId":268391,"journal":{"name":"Cumhuriyet International Journal of Education","volume":"298 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-06-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"124263435","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
In this study, interpersonal emotion regulation strategies and intolerance of uncertainty levels of individuals were investigated. A descriptive study was conducted and the relational screening method was used. The study group of the research consists of 320 individuals. As data collection tools, "Personal Information and Questionnaire Form", to determine individuals’ emotion regulation strategies "Interpersonal Emotion Regulation Scale (IERS)", to measure the intolerance of uncertainty levels "Intolerance of Uncertainty Scale (IUS-12)" were employed. In addition to the descriptive statistics (mean, standard deviation, frequencies), independent samples t-test, one-way ANOVA, Pearson’s Product-Moment Correlation and multiple linear regression analyses were conducted since the assumptions of the parametric tests were met. As a result of the statistical analyses, while no statistically significant difference was yielded in all sub-dimensions of interpersonal emotion regulation based on the individuals’ mean scores according to the gender variable, a significant difference was revealed regarding the sub-dimension of gaining a perspective in favour of the 41-50 age group in terms of the age variable, and in favour of married individuals with respect to the marital status variable. It was detected that there is a negative relationship between intolerance of uncertainty and the sub-dimensions of interpersonal emotion regulation. In addition, it was observed that as sub-dimensions of the intolerance of uncertainty, %10 of the variation in the concern for the future, and %3 of the variation in the inhibitory anxiety are predicted by interpersonal emotion regulation variable
{"title":"A Research on Interpersonal Emotion Regulation Strategies and Intolerance of Uncertainty in The COVID-19 Process","authors":"Fatıma Firdevs ADAM KARDUZ, Fikri Keleşoğlu","doi":"10.30703/cije.1003610","DOIUrl":"https://doi.org/10.30703/cije.1003610","url":null,"abstract":"In this study, interpersonal emotion regulation strategies and intolerance of uncertainty levels of individuals were investigated. A descriptive study was conducted and the relational screening method was used. The study group of the research consists of 320 individuals. As data collection tools, \"Personal Information and Questionnaire Form\", to determine individuals’ emotion regulation strategies \"Interpersonal Emotion Regulation Scale (IERS)\", to measure the intolerance of uncertainty levels \"Intolerance of Uncertainty Scale (IUS-12)\" were employed. In addition to the descriptive statistics (mean, standard deviation, frequencies), independent samples t-test, one-way ANOVA, Pearson’s Product-Moment Correlation and multiple linear regression analyses were conducted since the assumptions of the parametric tests were met. As a result of the statistical analyses, while no statistically significant difference was yielded in all sub-dimensions of interpersonal emotion regulation based on the individuals’ mean scores according to the gender variable, a significant difference was revealed regarding the sub-dimension of gaining a perspective in favour of the 41-50 age group in terms of the age variable, and in favour of married individuals with respect to the marital status variable. It was detected that there is a negative relationship between intolerance of uncertainty and the sub-dimensions of interpersonal emotion regulation. In addition, it was observed that as sub-dimensions of the intolerance of uncertainty, %10 of the variation in the concern for the future, and %3 of the variation in the inhibitory anxiety are predicted by interpersonal emotion regulation variable","PeriodicalId":268391,"journal":{"name":"Cumhuriyet International Journal of Education","volume":"29 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-06-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"125335495","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Bu araştırmada, dörtgenlerde alan konusuna yönelik etkinlik temelli tasarlanmış bir öğrenme ortamının öğrencilerin kavramsal ve işlemsel bilgilerinin gelişimine etkisini incelemek amaçlanmıştır. Araştırmanın katılımcılarını İstanbul’da bulunan bir ortaokulun iki şubesinde öğrenim görmekte olan7. sınıf öğrencileri oluşturmaktadır. Şubeler rasgele biçimde deney ve kontrol grubu olarak atanmıştır. Her iki şubede de öğretim araştırmacı öğretmen rolündeki birinci sırada yer alan yazar tarafından yürütülmüştür. Araştırma bağlamında 2 hafta süren öğretim süreci deney grubunda etkinlik temelli, kontrol grubunda ise geleneksel olarak gerçekleşmiştir. Araştırmada ön-test son-test kontrol gruplu yarı deneysel yöntem kullanılmıştır. Araştırmanın veri toplama araçlarını, literatürde kavramsal ve işlemsel bilgiye yönelik ortaya konan kriterler temelinde oluşturan iki test oluşturmaktadır. Katılımcıların testlerde sergiledikleri performanslar rubrikler kullanılarak sayısallaştırılmış ve arasında anlamlı bir farklılığın olup olmadığı Mann-Whitney U testi ile sınanmıştır. Öğretim süreci öncesinde uygulanan testten elde edilen bulgular, iki grubun kavramsal ve işlemsel bilgi açısından denk olduğunu göstermiştir. Müdahale sonrasında uygulanan testten elde edilen bulgular ise kavramsal bilgi açısından deney grubu lehine anlamlı bir farklılık olduğunu fakat işlemsel bilgi açısından gruplar arasında anlamlı farklılık bulunmadığını ortaya koymuştur. Bununla birlikte testlerde yer alan sorulara verilen cevaplar bazı öğrencilerin alan ve çevre kavramlarını ayırt edemediklerini, alan formüllerini problem durumlarına uygulamada sıkıntı yaşadıklarını ortaya koymuştur. Elde edilen sonuçlar ışığında ele alınan konunun öğretimine yönelik önerilerde bulunulmuştur.
{"title":"An Investigation of the Effect of Activity Based Teaching on Students' Conceptual and Procedural Knowledge About Area Measurement of Quadrilaterals","authors":"Demet Gülsoy, Erdem Çekmez","doi":"10.30703/cije.890306","DOIUrl":"https://doi.org/10.30703/cije.890306","url":null,"abstract":"Bu araştırmada, dörtgenlerde alan konusuna yönelik etkinlik temelli tasarlanmış bir öğrenme ortamının öğrencilerin kavramsal ve işlemsel bilgilerinin gelişimine etkisini incelemek amaçlanmıştır. Araştırmanın katılımcılarını İstanbul’da bulunan bir ortaokulun iki şubesinde öğrenim görmekte olan7. sınıf öğrencileri oluşturmaktadır. Şubeler rasgele biçimde deney ve kontrol grubu olarak atanmıştır. Her iki şubede de öğretim araştırmacı öğretmen rolündeki birinci sırada yer alan yazar tarafından yürütülmüştür. Araştırma bağlamında 2 hafta süren öğretim süreci deney grubunda etkinlik temelli, kontrol grubunda ise geleneksel olarak gerçekleşmiştir. Araştırmada ön-test son-test kontrol gruplu yarı deneysel yöntem kullanılmıştır. Araştırmanın veri toplama araçlarını, literatürde kavramsal ve işlemsel bilgiye yönelik ortaya konan kriterler temelinde oluşturan iki test oluşturmaktadır. Katılımcıların testlerde sergiledikleri performanslar rubrikler kullanılarak sayısallaştırılmış ve arasında anlamlı bir farklılığın olup olmadığı Mann-Whitney U testi ile sınanmıştır. Öğretim süreci öncesinde uygulanan testten elde edilen bulgular, iki grubun kavramsal ve işlemsel bilgi açısından denk olduğunu göstermiştir. Müdahale sonrasında uygulanan testten elde edilen bulgular ise kavramsal bilgi açısından deney grubu lehine anlamlı bir farklılık olduğunu fakat işlemsel bilgi açısından gruplar arasında anlamlı farklılık bulunmadığını ortaya koymuştur. Bununla birlikte testlerde yer alan sorulara verilen cevaplar bazı öğrencilerin alan ve çevre kavramlarını ayırt edemediklerini, alan formüllerini problem durumlarına uygulamada sıkıntı yaşadıklarını ortaya koymuştur. Elde edilen sonuçlar ışığında ele alınan konunun öğretimine yönelik önerilerde bulunulmuştur.","PeriodicalId":268391,"journal":{"name":"Cumhuriyet International Journal of Education","volume":"55 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-06-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"124498033","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
The purpose of this research is to examine parental participation in the literacy learning process of students with special learning disability, based on the views of parents and teachers. This study is designed as phenomenological research. During the data collection process of the research, teacher and parent interviews were conducted. Descriptive analysis was performed using the MAXQDA qualitative data analysis program. As a result of the study, parents state that children with special learning disability have negative experiences due to the difficulties and unwillingness of the child in learning academic skills during the literacy education process. On the other hand, teachers stated that they could not get the support they expected from the family due to the insufficient teacher-parent communication and cooperation in the literacy education process of the child, and the inadequate and incorrect information that the families have. In addition, teachers stated that they need to cooperate with families and have the family help their children doing homework and repeat the studies with their children at home. Parents, on the other hand, stated that to be able to participate in their children's education, they need to acquire knowledge and skills about special learning disability, sound-based sentence methods and teaching principles. Although all of the teachers emphasized the need for family participation in the literacy education process and for families to receive education on this issue, they stated that they have not provided any training to the parents before.
{"title":"Özel Öğrenme Güçlüğü Yaşayan Öğrencilerin İlk Okuma-Yazma Öğrenme Sürecine Ebeveyn Katılımına İlişkin Bir İnceleme","authors":"Didem KAYAHAN YÜKSEL, Esma Emmi̇oglu","doi":"10.30703/cije.950273","DOIUrl":"https://doi.org/10.30703/cije.950273","url":null,"abstract":"The purpose of this research is to examine parental participation in the literacy learning process of students with special learning disability, based on the views of parents and teachers. This study is designed as phenomenological research. During the data collection process of the research, teacher and parent interviews were conducted. Descriptive analysis was performed using the MAXQDA qualitative data analysis program. As a result of the study, parents state that children with special learning disability have negative experiences due to the difficulties and unwillingness of the child in learning academic skills during the literacy education process. On the other hand, teachers stated that they could not get the support they expected from the family due to the insufficient teacher-parent communication and cooperation in the literacy education process of the child, and the inadequate and incorrect information that the families have. In addition, teachers stated that they need to cooperate with families and have the family help their children doing homework and repeat the studies with their children at home. Parents, on the other hand, stated that to be able to participate in their children's education, they need to acquire knowledge and skills about special learning disability, sound-based sentence methods and teaching principles. Although all of the teachers emphasized the need for family participation in the literacy education process and for families to receive education on this issue, they stated that they have not provided any training to the parents before.","PeriodicalId":268391,"journal":{"name":"Cumhuriyet International Journal of Education","volume":"145 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-06-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"129894980","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Bu araştırma, öğretmen adaylarının öğrenim gördükleri üniversiteye ne kadar sadakatli olduklarını belirlemeyi amaçlayan tarama modelinde bir çalışmadır. Araştırmanın örneklemini Afyon Kocatepe Üniversitesi, Eğitim Fakültesi’ nde öğrenim görmekte olan 348 öğretmen adayı oluşturmaktadır. Öğretmen adaylarının öğrenim gördükleri üniversiteye sadakatini incelemek amacıyla, Helgesen ve Nesset (2007a) tarafından geliştirilen ve Korumaz ve Tekel (2017) tarafından Türkçeye uyarlanarak geçerlik ve güvenirlik çalışması yapılan “Öğrenci Sadakati Ölçeği” kullanılmıştır. Bu araştırma kapsamında, Öğrenci Sadakati Ölçeği’ nin yapı geçerliğini gerçekleştirmek üzere Doğrulayıcı Faktör Analizi (DFA) kullanılmıştır. Modelin uyum iyiliği değerleri incelendiğinde modelin kabul edilebilir bir model olduğu tespit edilmiştir. Öğretmen adaylarının üniversitesine duyduğu sadakatin memnunum düzeyinde olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Bununla birlikte, kadın öğretmen adaylarının erkek öğretmen adaylarına göre, fakültenin imkânları ve çalışma alanının imajından daha memnun olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Sosyal Bilgiler öğretmen adaylarının çalışma alanının imajından diğer lisans programlarında öğrenim gören öğretmen adaylarına kıyasla daha az memnun olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Ayrıca İlköğretim Matematik öğretmen adaylarının çalışma alanının imajından sınıf öğretmen adayları hariç diğer lisans programlarında öğrenim gören öğretmen adaylarına kıyasla daha memnun olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
{"title":"Eğitim Fakültelerindeki Öğrenci Sadakatinin İncelenmesi","authors":"N. Yıldırım","doi":"10.30703/cije.1006422","DOIUrl":"https://doi.org/10.30703/cije.1006422","url":null,"abstract":"Bu araştırma, öğretmen adaylarının öğrenim gördükleri üniversiteye ne kadar sadakatli olduklarını belirlemeyi amaçlayan tarama modelinde bir çalışmadır. Araştırmanın örneklemini Afyon Kocatepe Üniversitesi, Eğitim Fakültesi’ nde öğrenim görmekte olan 348 öğretmen adayı oluşturmaktadır. Öğretmen adaylarının öğrenim gördükleri üniversiteye sadakatini incelemek amacıyla, Helgesen ve Nesset (2007a) tarafından geliştirilen ve Korumaz ve Tekel (2017) tarafından Türkçeye uyarlanarak geçerlik ve güvenirlik çalışması yapılan “Öğrenci Sadakati Ölçeği” kullanılmıştır. Bu araştırma kapsamında, Öğrenci Sadakati Ölçeği’ nin yapı geçerliğini gerçekleştirmek üzere Doğrulayıcı Faktör Analizi (DFA) kullanılmıştır. Modelin uyum iyiliği değerleri incelendiğinde modelin kabul edilebilir bir model olduğu tespit edilmiştir. Öğretmen adaylarının üniversitesine duyduğu sadakatin memnunum düzeyinde olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Bununla birlikte, kadın öğretmen adaylarının erkek öğretmen adaylarına göre, fakültenin imkânları ve çalışma alanının imajından daha memnun olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Sosyal Bilgiler öğretmen adaylarının çalışma alanının imajından diğer lisans programlarında öğrenim gören öğretmen adaylarına kıyasla daha az memnun olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Ayrıca İlköğretim Matematik öğretmen adaylarının çalışma alanının imajından sınıf öğretmen adayları hariç diğer lisans programlarında öğrenim gören öğretmen adaylarına kıyasla daha memnun olduğu sonucuna ulaşılmıştır.","PeriodicalId":268391,"journal":{"name":"Cumhuriyet International Journal of Education","volume":"19 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-06-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"116865558","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Liselerde öğrenim gören öğrencilerin alan tercihlerinin etkileri eğitim, meslek, kariyer ve sosyal yaşamlarında ömürleri boyunca hissedilmektedir. Bu çalışmanın temel amacı, fen bilimleri alanını seçen öğrencilerin alan seçimlerine etki eden faktörleri, süreçte yaşadıkları sıkıntıları ve geleceğe yönelik beklentilerini belirlemektir. Araştırmada uygulama-işbirliği odaklı eylem araştırması modeli kullanılmıştır. Araştırma, araştırmacının 12 yıl boyunca öğretmenlik yaptığı bir lisede 266 öğrenci ve dokuz öğretmen ile yürütülmüştür. Ölçme aracı olarak alan seçimi anketi ve yarı yapılandırılmış görüşme formları kullanılmıştır. Nicel verilerin t-testi ve ANOVA analizlerinden elde edilen bulgularına göre, fen bilimleri alanı seçiminde akademik not ortalaması düşük öğrencilerin dış yönlendirmelerden kaynaklı alan seçimi gerçekleştirdikleri, aile gelir düzeyleri düşük ve orta düzeyde olan öğrencilerin dış yönlendirme ve mesleki beklentilerinin üst düzeylerde olduğu ortaya çıkmıştır. Fen alanının tercihi sonucunda mesleki itibar, maddi getiri ve kariyer beklentisi gibi öğrencilerde ileriye yönelik beklentiler oluşmakta, kişisel yetkinliklerin bunları destekleyecek düzeyde olmaması durumlarında ise ilerleyen süreçlerde sıkıntılar yaşanabilmektedir. Alan tercihinin bireylerin gelecek yaşantılarını derinden etkileyeceği dikkate alınarak, ilköğretim birinci sınıftan itibaren öğrencilerin kişilik, sosyal, sanatsal ve akademik yetenekleri dikkate alınarak yönelimlerine paydaşlarla işbirliği içerisinde karar verilmesi faydalı olacaktır.
{"title":"The Factors Affecting the Field Choices of the Students Choosing the Field of Science, the Problems They Experienced in the Process and their Expectations","authors":"A. Kumaş","doi":"10.30703/cije.1073265","DOIUrl":"https://doi.org/10.30703/cije.1073265","url":null,"abstract":"Liselerde öğrenim gören öğrencilerin alan tercihlerinin etkileri eğitim, meslek, kariyer ve sosyal yaşamlarında ömürleri boyunca hissedilmektedir. Bu çalışmanın temel amacı, fen bilimleri alanını seçen öğrencilerin alan seçimlerine etki eden faktörleri, süreçte yaşadıkları sıkıntıları ve geleceğe yönelik beklentilerini belirlemektir. Araştırmada uygulama-işbirliği odaklı eylem araştırması modeli kullanılmıştır. Araştırma, araştırmacının 12 yıl boyunca öğretmenlik yaptığı bir lisede 266 öğrenci ve dokuz öğretmen ile yürütülmüştür. Ölçme aracı olarak alan seçimi anketi ve yarı yapılandırılmış görüşme formları kullanılmıştır. Nicel verilerin t-testi ve ANOVA analizlerinden elde edilen bulgularına göre, fen bilimleri alanı seçiminde akademik not ortalaması düşük öğrencilerin dış yönlendirmelerden kaynaklı alan seçimi gerçekleştirdikleri, aile gelir düzeyleri düşük ve orta düzeyde olan öğrencilerin dış yönlendirme ve mesleki beklentilerinin üst düzeylerde olduğu ortaya çıkmıştır. Fen alanının tercihi sonucunda mesleki itibar, maddi getiri ve kariyer beklentisi gibi öğrencilerde ileriye yönelik beklentiler oluşmakta, kişisel yetkinliklerin bunları destekleyecek düzeyde olmaması durumlarında ise ilerleyen süreçlerde sıkıntılar yaşanabilmektedir. Alan tercihinin bireylerin gelecek yaşantılarını derinden etkileyeceği dikkate alınarak, ilköğretim birinci sınıftan itibaren öğrencilerin kişilik, sosyal, sanatsal ve akademik yetenekleri dikkate alınarak yönelimlerine paydaşlarla işbirliği içerisinde karar verilmesi faydalı olacaktır.","PeriodicalId":268391,"journal":{"name":"Cumhuriyet International Journal of Education","volume":"50 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-06-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"114196122","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}