首页 > 最新文献

SDÜ SAĞLIK BİLİMLERİ DERGİSİ最新文献

英文 中文
Hidroksizinin Tablet Formülasyonunda Analizi için Yeni Bir RP-HPLC Tekniği
Pub Date : 2023-06-22 DOI: 10.22312/sdusbed.1293274
İkbal Demet Nane
Alerji ilaçları, alerjik reaksiyonları hafifletmek ve semptomları kontrol altına almak için kullanılan farmasötik ürünlerdir. Günümüzde alerji ilaçlarının önemi, artan alerjik hastalık prevalansı ve semptomların etkili bir şekilde yönetilmesinin gerekliliği nedeniyle giderek artmaktadır. Bu araştırmada alerjik bir ilaç olan hidroksizinin tayin edilmesinde yeni bir metot önerilmiştir. Bu araştırmanın amacı, tablet formundaki piperazin türevi ilaç etken maddesi hidroksizini analiz etmek için bir RP-HPLC metodu geliştirmek ve doğrulamaktır. Optimum sıvı kromatografik ayırma koşullarını belirlemek için mobil faz pH'ı ile alıkonma süresi arasındaki korelasyona dayanan sistematik bir yaklaşım kullanılmıştır. Hidroksizinin tayini, Xbridge C18 kolonunda (3 um, 150 x 4,6 mm, I.D.), pH 6'ya ayarlanmış %45 (v/v) asetonitril içeren asetonitril-su ikili karışımında sağlanmıştır. Çalışma 0,8 mL/dakika akış hızında, 37 °C kolon sıcaklığı ve 230 nm dalga boyunda gerçekleştirilmiştir.
抗过敏药物是用于缓解过敏反应和控制症状的药品。如今,由于过敏性疾病的发病率越来越高,且需要有效的症状控制,抗过敏药物的重要性与日俱增。本研究提出了一种测定抗过敏药物羟嗪的新方法。本研究旨在开发和验证一种 RP-HPLC 方法,用于分析片剂形式的哌嗪衍生物药物活性成分羟嗪。采用基于流动相 pH 值和保留时间之间相关性的系统方法来确定最佳液相色谱分离条件。羟嗪的测定采用 Xbridge C18 色谱柱(3 µm,150 x 4.6 mm,内径),流动相为含 45%(v/v)乙腈的乙腈-水二元混合物,pH 值调至 6。流速为 0.8 mL/min,柱温为 37 °C,波长为 230 nm。
{"title":"Hidroksizinin Tablet Formülasyonunda Analizi için Yeni Bir RP-HPLC Tekniği","authors":"İkbal Demet Nane","doi":"10.22312/sdusbed.1293274","DOIUrl":"https://doi.org/10.22312/sdusbed.1293274","url":null,"abstract":"Alerji ilaçları, alerjik reaksiyonları hafifletmek ve semptomları kontrol altına almak için kullanılan farmasötik ürünlerdir. Günümüzde alerji ilaçlarının önemi, artan alerjik hastalık prevalansı ve semptomların etkili bir şekilde yönetilmesinin gerekliliği nedeniyle giderek artmaktadır. Bu araştırmada alerjik bir ilaç olan hidroksizinin tayin edilmesinde yeni bir metot önerilmiştir. Bu araştırmanın amacı, tablet formundaki piperazin türevi ilaç etken maddesi hidroksizini analiz etmek için bir RP-HPLC metodu geliştirmek ve doğrulamaktır. Optimum sıvı kromatografik ayırma koşullarını belirlemek için mobil faz pH'ı ile alıkonma süresi arasındaki korelasyona dayanan sistematik bir yaklaşım kullanılmıştır. Hidroksizinin tayini, Xbridge C18 kolonunda (3 um, 150 x 4,6 mm, I.D.), pH 6'ya ayarlanmış %45 (v/v) asetonitril içeren asetonitril-su ikili karışımında sağlanmıştır. Çalışma 0,8 mL/dakika akış hızında, 37 °C kolon sıcaklığı ve 230 nm dalga boyunda gerçekleştirilmiştir.","PeriodicalId":448097,"journal":{"name":"SDÜ SAĞLIK BİLİMLERİ DERGİSİ","volume":"61 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-06-22","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"126296920","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
Menstrual Profiles and Anxiety Levels of Young Women by Dysmenorrhea Status 痛经状态对年轻女性月经状况和焦虑水平的影响
Pub Date : 2023-06-05 DOI: 10.22312/sdusbed.1161211
Zümrüt Bilgin
Amaç: Bu çalışma, dismenore durumlarına göre menstrüel profillerini ve anksiyete düzeylerini belirlemek amacıyla yapılmıştır. Materyal-Metot: Tanımlayıcı ve karşılaştırmalı tipteki araştırma 04 Nisan - 31 Mayıs 2022 tarihleri arasında bir üniversitenin sağlık bilimleri fakültesinde yapılmıştır. Çalışmaya 18-45 yaş arasında 247 dismenoresi olan, 91 dismenoresi olmayan toplam 338 kadın öğrenci katılmıştır. Veriler “Tanıtıcı Bilgi Formu” ve “Sürekli Kaygı Envanteri” kullanılarak toplanmıştır. Bulgular: Araştırmaya katılan kadın öğrencilerin yaş ortalaması 21,11±2,76’yıldır. Öğrencilerin %69,5’inin vücut kitle indeksi 18,5-24,9 aralığında olduğu, %70,1’inin kaygılı biri kişiliğe sahip olduğu, %73,1’inin dismenoresi olduğu belirlenmiştir. Çalışmada kadın öğrencilerin dismenore durumuna göre adet ağrısı yaşama sıklığı, adet ağrısının başlama zamanı, adet dönemindeki ağrının şiddeti, ailede dismenore öyküsü arasında anlamlı fark saptanmıştır (p<0.05). Dismenoresi olan ve olmayan grupların sürekli kaygı envanteri puan ortalaması arasında fark bulunmamıştır (p>0,05).Sonuç: Bu çalışmanın sonucunda dismenoresi olan ve olmayan grupların menstrüasyon profilleri farklılık gösterirken, sürekli kaygı envanteri puan ortalaması açısından gruplar benzerlik göstermiştir. Kadınlara, menstrüel döneme özgü semptomlara yönelik danışmanlık desteği verilmesi önerilir.
{"title":"Menstrual Profiles and Anxiety Levels of Young Women by Dysmenorrhea Status","authors":"Zümrüt Bilgin","doi":"10.22312/sdusbed.1161211","DOIUrl":"https://doi.org/10.22312/sdusbed.1161211","url":null,"abstract":"Amaç: Bu çalışma, dismenore durumlarına göre menstrüel profillerini ve anksiyete düzeylerini belirlemek amacıyla yapılmıştır. \u0000\u0000Materyal-Metot: Tanımlayıcı ve karşılaştırmalı tipteki araştırma 04 Nisan - 31 Mayıs 2022 tarihleri arasında bir üniversitenin sağlık bilimleri fakültesinde yapılmıştır. Çalışmaya 18-45 yaş arasında 247 dismenoresi olan, 91 dismenoresi olmayan toplam 338 kadın öğrenci katılmıştır. Veriler “Tanıtıcı Bilgi Formu” ve “Sürekli Kaygı Envanteri” kullanılarak toplanmıştır. \u0000\u0000Bulgular: Araştırmaya katılan kadın öğrencilerin yaş ortalaması 21,11±2,76’yıldır. Öğrencilerin %69,5’inin vücut kitle indeksi 18,5-24,9 aralığında olduğu, %70,1’inin kaygılı biri kişiliğe sahip olduğu, %73,1’inin dismenoresi olduğu belirlenmiştir. Çalışmada kadın öğrencilerin dismenore durumuna göre adet ağrısı yaşama sıklığı, adet ağrısının başlama zamanı, adet dönemindeki ağrının şiddeti, ailede dismenore öyküsü arasında anlamlı fark saptanmıştır (p<0.05). Dismenoresi olan ve olmayan grupların sürekli kaygı envanteri puan ortalaması arasında fark bulunmamıştır (p>0,05).\u0000\u0000Sonuç: Bu çalışmanın sonucunda dismenoresi olan ve olmayan grupların menstrüasyon profilleri farklılık gösterirken, sürekli kaygı envanteri puan ortalaması açısından gruplar benzerlik göstermiştir. Kadınlara, menstrüel döneme özgü semptomlara yönelik danışmanlık desteği verilmesi önerilir.","PeriodicalId":448097,"journal":{"name":"SDÜ SAĞLIK BİLİMLERİ DERGİSİ","volume":"29 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-06-05","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"124062296","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
Romatoid Artrit'li Bireylerde Ayak/Ayak Bileği ile İlgili Fonksiyonel Durumun İncelenmesi
Pub Date : 2023-06-05 DOI: 10.22312/sdusbed.1254897
Elif GUR KABUL, Sinem Bozcuk, Bilge BAŞAKCI ÇALIK, Sinem Kuru, Murat Yi̇ği̇t
Objective=The aim of this study was to examine the functional limitations of foot/ankle in terms of age in individuals with Rheumatoid Arthritis (RA).Material-Method=Forty individuals diagnosed with RA were included in the study. Individuals with RA were divided into two groups (under 65 years old (n:24) and 65 years old and over (n:16)).Functional status of foot/ankle were evaluated with Foot and Ankle Outcome Score (FAOS), general health status with Visual Analogue Scale (VAS), and disability level with Health Assessment Questionnaire (HAQ). FAOS consists of five subtests: pain, other symptoms, activities of daily living, sport and recreational function, and foot/ankle related quality of life. Relationships between continuous variables were evaluated with Pearson Correlation Analysis.Results=HAQ had low to moderate correlation with FAOS_pain (r:-0.435), FAOS_activities of daily living (r:-0.647), FAOS_sport and recreational function (r:-0.495) and FAOS_total (r:-0.582) in RA with under 65 years old while HAQ had moderate to high correlation with FAOS_other symptoms (r:-0.579), FAOS_pain (r:-0.702), FAOS_activities of daily living (r:-0.868), FAOS_sport and recreational function (r:-0.683) and FAOS_total (r:-0.806) (p<0.05) in RA with 65 years old and over. In addition, VAS had moderate correlation with FAOS_pain (r:-0.517), FAOS_activities of daily living (r:-0.590), FAOS_sport and recreational function (r:-0.550) and FAOS_total (r:-0.587) in RA with 65 years old and over (p<0.05). Conclusion=Although functional limitations related to foot/ankle affect disability levels of RA of all ages, this effect is greater for RA aged 65 and over.In addition, functional limitations related to foot/ankle cause a worse perception of general health status of RA patients aged 65 and over.
目的:本研究的目的是研究类风湿性关节炎(RA)患者的足/踝功能限制与年龄的关系。材料-方法:40名确诊为类风湿性关节炎的患者被纳入研究。RA患者被分为两组(65岁以下24例)和65岁以上16例)。采用足踝结局评分法(FAOS)评估足/踝功能状态,采用视觉模拟量表(VAS)评估一般健康状况,采用健康评估问卷(HAQ)评估残疾水平。FAOS包括五个子测试:疼痛、其他症状、日常生活活动、运动和娱乐功能以及足/踝关节相关的生活质量。用Pearson相关分析评价连续变量之间的关系。结果:65岁以下RA患者HAQ与FAOS_pain (r:-0.435)、faos_日常生活活动(r:-0.647)、FAOS_sport和recreational function (r:-0.495)、FAOS_total (r:-0.582)呈中高相关性;65岁及以上RA患者HAQ与faos_其他症状(r:-0.579)、FAOS_pain (r:-0.702)、FAOS_activities (r:-0.868)、FAOS_sport和recreational function (r:-0.683)、FAOS_total (r:-0.806)呈中高相关性(p<0.05)。此外,VAS与65岁及以上RA患者FAOS_pain (r:-0.517)、faos_日常生活活动(r:-0.590)、faos_运动和娱乐功能(r:-0.550)、FAOS_total (r:-0.587)有中度相关性(p<0.05)。结论:虽然足/踝关节相关的功能限制影响所有年龄段RA的残疾水平,但对65岁及以上的RA的影响更大。此外,与足/踝关节相关的功能限制导致65岁及以上RA患者对总体健康状况的感知较差。
{"title":"Romatoid Artrit'li Bireylerde Ayak/Ayak Bileği ile İlgili Fonksiyonel Durumun İncelenmesi","authors":"Elif GUR KABUL, Sinem Bozcuk, Bilge BAŞAKCI ÇALIK, Sinem Kuru, Murat Yi̇ği̇t","doi":"10.22312/sdusbed.1254897","DOIUrl":"https://doi.org/10.22312/sdusbed.1254897","url":null,"abstract":"Objective=The aim of this study was to examine the functional limitations of foot/ankle in terms of age in individuals with Rheumatoid Arthritis (RA).\u0000\u0000Material-Method=Forty individuals diagnosed with RA were included in the study. Individuals with RA were divided into two groups (under 65 years old (n:24) and 65 years old and over (n:16)).Functional status of foot/ankle were evaluated with Foot and Ankle Outcome Score (FAOS), general health status with Visual Analogue Scale (VAS), and disability level with Health Assessment Questionnaire (HAQ). FAOS consists of five subtests: pain, other symptoms, activities of daily living, sport and recreational function, and foot/ankle related quality of life. Relationships between continuous variables were evaluated with Pearson Correlation Analysis.\u0000\u0000Results=HAQ had low to moderate correlation with FAOS_pain (r:-0.435), FAOS_activities of daily living (r:-0.647), FAOS_sport and recreational function (r:-0.495) and FAOS_total (r:-0.582) in RA with under 65 years old while HAQ had moderate to high correlation with FAOS_other symptoms (r:-0.579), FAOS_pain (r:-0.702), FAOS_activities of daily living (r:-0.868), FAOS_sport and recreational function (r:-0.683) and FAOS_total (r:-0.806) (p<0.05) in RA with 65 years old and over. In addition, VAS had moderate correlation with FAOS_pain (r:-0.517), FAOS_activities of daily living (r:-0.590), FAOS_sport and recreational function (r:-0.550) and FAOS_total (r:-0.587) in RA with 65 years old and over (p<0.05). \u0000\u0000Conclusion=Although functional limitations related to foot/ankle affect disability levels of RA of all ages, this effect is greater for RA aged 65 and over.In addition, functional limitations related to foot/ankle cause a worse perception of general health status of RA patients aged 65 and over.","PeriodicalId":448097,"journal":{"name":"SDÜ SAĞLIK BİLİMLERİ DERGİSİ","volume":"8 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-06-05","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"117250133","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
Acil Serviste Geriatrik Psikiyatri Hastalarının Değerlendirilmesi
Pub Date : 2023-06-05 DOI: 10.22312/sdusbed.1176153
Habibe Selmin Özensoy, Ahmet Erdem, Meltem Gürü, Miray Tümer
Objective: Besides the known co-morbidities, emergency department (ED) applications reveal an increasing trend due to the complications originating from the increase in the elderly population in the society. In addition, ED applications with psychiatric symptoms also continuously rise in numbers. Along these lines, in the current study, we focus on the fundamental causes associated with the ED applications of geriatric patients (> 64 years old ) with psychiatric symptoms.Materials and Methods: The patients who applied to our ED with psychiatric symptoms between February 2019 and August 2019 and who had a psychiatry consultation were evaluated retrospectively. The demographic data, co-morbidities, known psychiatric diseases, admission symptoms, and outcome diagnoses of the patients were recorded. The results were evaluated statistically.Results: A total of 43.2 % of male patients who were over the age of 65, and 43.3 % of female patients were admitted to our ED with the most common complaint of anxiety. No significant relations were detected between suicide attempts and the presence of psychiatric disease in elderly patients (p = 0.93). Delirium was the most common diagnosis in the geriatric population without any known psychiatric disease (n = 10). All patients were diagnosed with depression, delirium, and dementia, respectively, after the emergency psychiatric evaluation.Conclusion: Healthcare costs and morbidity-mortality rates of the senior patients with psychiatric symptoms can be significantly diminished upon the diagnosis of depression, delirium, and dementia via psychiatric examinations.
目的:除了已知的合并症外,由于社会老年人口的增加而引起的并发症,急诊科(ED)的应用呈现出增加的趋势。此外,具有精神症状的ED应用也在不断增加。沿着这些思路,在当前的研究中,我们关注与老年患者(> 64岁)有精神症状的ED应用相关的根本原因。材料与方法:回顾性评估2019年2月至2019年8月期间就诊于我院急诊科并有精神科症状的患者。记录患者的人口学资料、合并症、已知精神疾病、入院症状和结局诊断。对结果进行统计学评价。结果:共有43.2%的65岁以上男性患者和43.3%的女性患者以最常见的焦虑主诉入住我们的急诊科。老年患者自杀企图与存在精神疾病之间无显著关系(p = 0.93)。谵妄是无任何已知精神疾病的老年人群中最常见的诊断(n = 10)。在紧急精神病学评估后,所有患者分别被诊断为抑郁症、谵妄和痴呆。结论:经精神科检查诊断为抑郁、谵妄和痴呆的老年精神症状患者,其医疗费用和病死率可显著降低。
{"title":"Acil Serviste Geriatrik Psikiyatri Hastalarının Değerlendirilmesi","authors":"Habibe Selmin Özensoy, Ahmet Erdem, Meltem Gürü, Miray Tümer","doi":"10.22312/sdusbed.1176153","DOIUrl":"https://doi.org/10.22312/sdusbed.1176153","url":null,"abstract":"Objective: Besides the known co-morbidities, emergency department (ED) applications reveal an increasing trend due to the complications originating from the increase in the elderly population in the society. In addition, ED applications with psychiatric symptoms also continuously rise in numbers. Along these lines, in the current study, we focus on the fundamental causes associated with the ED applications of geriatric patients (> 64 years old ) with psychiatric symptoms.\u0000\u0000Materials and Methods: The patients who applied to our ED with psychiatric symptoms between February 2019 and August 2019 and who had a psychiatry consultation were evaluated retrospectively. The demographic data, co-morbidities, known psychiatric diseases, admission symptoms, and outcome diagnoses of the patients were recorded. The results were evaluated statistically.\u0000\u0000Results: A total of 43.2 % of male patients who were over the age of 65, and 43.3 % of female patients were admitted to our ED with the most common complaint of anxiety. No significant relations were detected between suicide attempts and the presence of psychiatric disease in elderly patients (p = 0.93). Delirium was the most common diagnosis in the geriatric population without any known psychiatric disease (n = 10). All patients were diagnosed with depression, delirium, and dementia, respectively, after the emergency psychiatric evaluation.\u0000\u0000Conclusion: Healthcare costs and morbidity-mortality rates of the senior patients with psychiatric symptoms can be significantly diminished upon the diagnosis of depression, delirium, and dementia via psychiatric examinations.","PeriodicalId":448097,"journal":{"name":"SDÜ SAĞLIK BİLİMLERİ DERGİSİ","volume":"8 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-06-05","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"130594206","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
The Relationship Between Personality Traits and Stress Levels of Primary Health Care Workers in The Covid-19 Pandemic Process Covid-19大流行过程中初级卫生保健工作者人格特质与压力水平的关系
Pub Date : 2023-05-10 DOI: 10.22312/sdusbed.1115777
Tuğçe Salbur, B. Altinel
Amaç: Bu çalışma Covid-19 pandemi sürecinde birinci basamak sağlık çalışanlarının kişilik özellikleri ile stres düzeyleri arasındaki ilişkiyi incelemek amacıyla yapılmıştır. Materyal-Metot: Tanımlayıcı ilişki arayıcı tipteki bu araştırma Haziran 2021-Eylül 2021 tarihleri arasında, Konya il ve ilçelerinde çalışan 256 birinci basamak sağlık çalışanı ile yürütülmüştür. Veriler “Tanıtıcı Bilgi Formu”, “Algılanan Stres Ölçeği” ve “Büyük Beş Kişilik Testi-50” ile online ortamda toplanmıştır. Veriler sayı, yüzde, ortalama, t testi, ANOVA ve pearson korelasyon testi ile değerlendirilmiştir. Bulgular: Bu çalışmada sağlık çalışanlarının Büyük Beş Kişilik Testi-50 Dışa Dönüklük alt boyutu puan ortalaması 32,93±7,13; Uyumluluk-Yumuşak Başlılık alt boyutu puan ortalaması 39,77±4,51; Sorumluluk-Özdenetim alt boyutu puan ortalaması 41,35±5,45; Duygusal Dengelilik alt boyut puan ortalaması 30,33±7,51 ve Zeka/Hayal Gücü alt boyut puan ortalaması 39,00±4,66, Algılanan Stres Ölçeği puan ortalaması ise 27,97±6,95 olarak bulunmuştur. Çalışmaya katılan birinci basamak sağlık çalışanlarının cinsiyeti, eğitim durumu ve Covid-19 pozitif hastayla teması ile Algılanan Stres Ölçeği puan ortalaması arasında istatistiksel açıdan anlamlı bir fark bulunmuştur (p<0,05). Algılanan Stres Ölçeği puan ortalaması ile Büyük Beş Kişilik Testi-50 alt boyutlarından Uyumluluk-Yumuşak Başlılık alt boyut puan ortalaması ile negatif yönde zayıf düzeyde ve Duygusal Dengelilik alt boyut puan ortalaması ile negatif yönde orta düzeyde bir ilişki olduğu belirlenmiştir (p<0,001). Sonuçlar: Sağlık çalışanlarının desteklenmesinin, motive edici aktivitelerin ve stresle baş etme eğitimlerinin düzenlenmesi pandemi gibi süreçlerde faydalı olacağı düşünülmektedir.
{"title":"The Relationship Between Personality Traits and Stress Levels of Primary Health Care Workers in The Covid-19 Pandemic Process","authors":"Tuğçe Salbur, B. Altinel","doi":"10.22312/sdusbed.1115777","DOIUrl":"https://doi.org/10.22312/sdusbed.1115777","url":null,"abstract":"Amaç: Bu çalışma Covid-19 pandemi sürecinde birinci basamak sağlık çalışanlarının kişilik özellikleri ile stres düzeyleri arasındaki ilişkiyi incelemek amacıyla yapılmıştır. \u0000Materyal-Metot: Tanımlayıcı ilişki arayıcı tipteki bu araştırma Haziran 2021-Eylül 2021 tarihleri arasında, Konya il ve ilçelerinde çalışan 256 birinci basamak sağlık çalışanı ile yürütülmüştür. Veriler “Tanıtıcı Bilgi Formu”, “Algılanan Stres Ölçeği” ve “Büyük Beş Kişilik Testi-50” ile online ortamda toplanmıştır. Veriler sayı, yüzde, ortalama, t testi, ANOVA ve pearson korelasyon testi ile değerlendirilmiştir. \u0000Bulgular: Bu çalışmada sağlık çalışanlarının Büyük Beş Kişilik Testi-50 Dışa Dönüklük alt boyutu puan ortalaması 32,93±7,13; Uyumluluk-Yumuşak Başlılık alt boyutu puan ortalaması 39,77±4,51; Sorumluluk-Özdenetim alt boyutu puan ortalaması 41,35±5,45; Duygusal Dengelilik alt boyut puan ortalaması 30,33±7,51 ve Zeka/Hayal Gücü alt boyut puan ortalaması 39,00±4,66, Algılanan Stres Ölçeği puan ortalaması ise 27,97±6,95 olarak bulunmuştur. Çalışmaya katılan birinci basamak sağlık çalışanlarının cinsiyeti, eğitim durumu ve Covid-19 pozitif hastayla teması ile Algılanan Stres Ölçeği puan ortalaması arasında istatistiksel açıdan anlamlı bir fark bulunmuştur (p<0,05). Algılanan Stres Ölçeği puan ortalaması ile Büyük Beş Kişilik Testi-50 alt boyutlarından Uyumluluk-Yumuşak Başlılık alt boyut puan ortalaması ile negatif yönde zayıf düzeyde ve Duygusal Dengelilik alt boyut puan ortalaması ile negatif yönde orta düzeyde bir ilişki olduğu belirlenmiştir (p<0,001). \u0000Sonuçlar: Sağlık çalışanlarının desteklenmesinin, motive edici aktivitelerin ve stresle baş etme eğitimlerinin düzenlenmesi pandemi gibi süreçlerde faydalı olacağı düşünülmektedir.","PeriodicalId":448097,"journal":{"name":"SDÜ SAĞLIK BİLİMLERİ DERGİSİ","volume":"28 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-05-10","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"115259292","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
Asetilsalisilik Asit ve Salisilik Asitin Paklitaksel ile Eş Uygulamasının Prostat Kanseri Hücreleri Üzerindeki Olası Sinerjistik Etkilerinin Otofaji, ER stresi ve Apoptotik Hücre Ölümü ile İlişkisinin Araştırılması
Pub Date : 2023-05-05 DOI: 10.22312/sdusbed.1206166
Yalçın Erzurumlu, Deniz Çatakli, Hatice Kübra Doğan
Prostat kanseri, dünya genelinde erkeklerde en sık görülen ikinci kanser türüdür ve kansere bağlı ölüm nedenleri arasında beşinci sırada yer almaktadır. Kemoterapötikler ve anti-androjenler prostat kanseri tedavisinde sıklıkla kullanılan yaklaşımlar olmasına karşın kazanılan ilaç direnci ve gelişen kastrasyona direnç mekanizmaları nedeniyle kullanımları sınırlanmaktadır. Bu nedenle mevcut tedavilere ait yan etkilerin giderilmesi ve hali hazırda kullanılan ajanların terapötik etkinliklerinin geliştirilebilmesi için yeni yaklaşımlara olan ihtiyaç devam etmektedir. Bu çalışma kapsamında, asetilsalisilik asit (ASA) ve salisilik asit (SA)’in tek başına veya kemoterapiye dirençli çeşitli kanser türlerinin tedavisinde sıklıkla kullanılan bir anti-mitotik ajan olan Paklitaksel ile kombine uygulamalarının prostat kanseri hücrelerinde katlanmamış protein yanıtı (UPR) sinyalinin PERK kolu, otofaji ve apoptotik hücre ölümü aracılı olası etki mekanizmaları incelendi. Bulgularımız, Paklitaksel’in ASA ve SA ile kombinasyonunun otofaji mekanizmasını uyardığını ve UPR’nin PERK kolu aktivasyonu aracılı CHOP uyarımına ve apoptotik proteinler olan kaspaz-3 ve PARP-1 kesimine neden olarak prostat kanseri hücrelerinde güçlü anti-kanser etkiler sergilediğini göstermiştir. Bu sonuçlar, prostat kanseri tedavisinde ASA ve SA’nın Paklitaksel ile kombinasyonunun Paklitaksel’in anti-kanser etkinliğini geliştirerek etkili bir tedavi yaklaşımı sunabileceğini düşündürmektedir.
前列腺癌是全球男性第二大常见癌症,也是导致癌症相关死亡的第五大原因。虽然化疗药物和抗雄激素是治疗前列腺癌的常用方法,但由于耐药性和阉割抗性机制,这些药物的使用受到限制。因此,我们仍然需要新的方法来消除现有治疗方法的副作用,并提高现有药物的疗效。在这项研究中,我们研究了乙酰水杨酸(ASA)和水杨酸(SA)单独或与紫杉醇(一种常用于治疗各种化疗耐药癌症的抗有丝分裂药物)联合使用对前列腺癌细胞中未折叠蛋白反应(UPR)信号的 PERK 臂、自噬和细胞凋亡的可能作用机制。我们的研究结果表明,紫杉醇与 ASA 和 SA 联用可刺激自噬机制,并通过激活 UPR 的 PERK 部分以及凋亡蛋白 caspase-3 和 PARP-1 的裂解诱导 CHOP 刺激,从而对前列腺癌细胞产生强效抗癌作用。这些结果表明,ASA 和 SA 与紫杉醇联合治疗前列腺癌可提高紫杉醇的抗癌疗效,是一种有效的治疗方法。
{"title":"Asetilsalisilik Asit ve Salisilik Asitin Paklitaksel ile Eş Uygulamasının Prostat Kanseri Hücreleri Üzerindeki Olası Sinerjistik Etkilerinin Otofaji, ER stresi ve Apoptotik Hücre Ölümü ile İlişkisinin Araştırılması","authors":"Yalçın Erzurumlu, Deniz Çatakli, Hatice Kübra Doğan","doi":"10.22312/sdusbed.1206166","DOIUrl":"https://doi.org/10.22312/sdusbed.1206166","url":null,"abstract":"Prostat kanseri, dünya genelinde erkeklerde en sık görülen ikinci kanser türüdür ve kansere bağlı ölüm nedenleri arasında beşinci sırada yer almaktadır. Kemoterapötikler ve anti-androjenler prostat kanseri tedavisinde sıklıkla kullanılan yaklaşımlar olmasına karşın kazanılan ilaç direnci ve gelişen kastrasyona direnç mekanizmaları nedeniyle kullanımları sınırlanmaktadır. Bu nedenle mevcut tedavilere ait yan etkilerin giderilmesi ve hali hazırda kullanılan ajanların terapötik etkinliklerinin geliştirilebilmesi için yeni yaklaşımlara olan ihtiyaç devam etmektedir. Bu çalışma kapsamında, asetilsalisilik asit (ASA) ve salisilik asit (SA)’in tek başına veya kemoterapiye dirençli çeşitli kanser türlerinin tedavisinde sıklıkla kullanılan bir anti-mitotik ajan olan Paklitaksel ile kombine uygulamalarının prostat kanseri hücrelerinde katlanmamış protein yanıtı (UPR) sinyalinin PERK kolu, otofaji ve apoptotik hücre ölümü aracılı olası etki mekanizmaları incelendi. Bulgularımız, Paklitaksel’in ASA ve SA ile kombinasyonunun otofaji mekanizmasını uyardığını ve UPR’nin PERK kolu aktivasyonu aracılı CHOP uyarımına ve apoptotik proteinler olan kaspaz-3 ve PARP-1 kesimine neden olarak prostat kanseri hücrelerinde güçlü anti-kanser etkiler sergilediğini göstermiştir. Bu sonuçlar, prostat kanseri tedavisinde ASA ve SA’nın Paklitaksel ile kombinasyonunun Paklitaksel’in anti-kanser etkinliğini geliştirerek etkili bir tedavi yaklaşımı sunabileceğini düşündürmektedir.","PeriodicalId":448097,"journal":{"name":"SDÜ SAĞLIK BİLİMLERİ DERGİSİ","volume":"28 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-05-05","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"130871791","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
The Efficacy of Dehydration Time on Discoloration of Teeth: An In Vitro Study 脱水时间对牙齿变色影响的体外研究
Pub Date : 2023-04-24 DOI: 10.22312/sdusbed.1209305
Gunseli Katirci
Amaç: Bu in vitro çalışmanın amacı, dehidratasyon süresinin çekilmiş insan dişlerindeki renk değişimine etkisinin bir spektrofotometre kullanılarak belirlenmesidir.Materyal-Metot: 15 adet çekilmiş insan üst keser dişi kullanıldı. Dişlere ait renk analizi bir spektrofotometre cihazıyla (SpectroShade Micro, MHT, İtalya) gerçekleştirildi. Başlangıç renk ölçümü, diş yüzeyindeki fazla su uzaklaştırıldıktan sonra yapıldı. 2. ve 3. ölçümler sırasıyla, dişler 1 ve 2 saat kurutulduktan sonra gerçekleştirildi. Tüm ölçümler beyaz ve siyah olmak üzere iki farklı zemin kullanılarak yapıldı. Dişlerin L*, a* ve b* değerleri tespit edildi ve iki ayrı ölçüm aşaması arasında oluşan renk değişim (ΔE) değerleri hesaplandı. Farklı dehidratasyon zamanı arasındaki L*, a*, b* ve ΔE değerleri arasındaki fark karşılaştırıldı. İstatistiksel analiz, genelleştirilmiş lineer model, Tukey HSD testi, iki yönlü Robust testi ve Bonferroni post-hoc düzeltmesi ile yapıldı. Tüm testlerde anlamlılık düzeyi p<0,05 idi.Bulgular: Zaman ana etkisi, L* değerleri üzerinde istatistiksel fark yarattı. Başlangıç L* değerleri ortalaması; dehidratasyondan sonra elde edilen L* değerleri ortalamasından küçük idi (p<0.05, Varyans analizi). Örneklerden, beyaz zeminde elde edilen b* değerlerinin ortalaması; siyah zeminde elde edilen b* değerlerinin ortalamasından daha düşük idi (p<0.05, Varyans analizi). Faklı zaman aralıklarında ve farklı zeminlerde, örneklerden elde edilen ΔE değerleri arasında istatistiksel fark yoktu (p>0.05, Robust testi). Sonuç: Bu çalışmanın bulgularından, dehidratasyon süresinin dişlerin rengini etkileyebileceği ve dehidratasyondan 1 saat sonra ve daha uzun sürede diş renginin olduğundan daha açık görünebileceği sonucuna ulaşılabilir.
材料-方法本体外研究旨在使用分光光度计确定脱水时间对人类拔出牙齿颜色变化的影响。使用分光光度计(SpectroShade Micro,意大利 MHT 公司)对牙齿进行颜色分析。最初的颜色测量是在去除牙齿表面多余水分后进行的。第二次和第三次测量分别在牙齿干燥 1 小时和 2 小时后进行。所有测量均在白色和黑色两种不同背景下进行。测定牙齿的 L*、a* 和 b* 值,并计算两个不同测量阶段之间的颜色变化 (ΔE) 值。比较不同脱水时间的 L*、a*、b* 和 ΔE 值之间的差异。统计分析采用广义线性模型、Tukey HSD 检验、双向 Robust 检验和 Bonferroni 事后校正。所有检验的显著性水平均为 p0.05(稳健检验)。结论从本研究的结果可以得出结论,脱水时间的长短可能会影响牙齿的颜色,脱水 1 小时及更长时间后,牙齿的颜色可能会比实际颜色浅。
{"title":"The Efficacy of Dehydration Time on Discoloration of Teeth: An In Vitro Study","authors":"Gunseli Katirci","doi":"10.22312/sdusbed.1209305","DOIUrl":"https://doi.org/10.22312/sdusbed.1209305","url":null,"abstract":"Amaç: Bu in vitro çalışmanın amacı, dehidratasyon süresinin çekilmiş insan dişlerindeki renk değişimine etkisinin bir spektrofotometre kullanılarak belirlenmesidir.\u0000Materyal-Metot: 15 adet çekilmiş insan üst keser dişi kullanıldı. Dişlere ait renk analizi bir spektrofotometre cihazıyla (SpectroShade Micro, MHT, İtalya) gerçekleştirildi. Başlangıç renk ölçümü, diş yüzeyindeki fazla su uzaklaştırıldıktan sonra yapıldı. 2. ve 3. ölçümler sırasıyla, dişler 1 ve 2 saat kurutulduktan sonra gerçekleştirildi. Tüm ölçümler beyaz ve siyah olmak üzere iki farklı zemin kullanılarak yapıldı. Dişlerin L*, a* ve b* değerleri tespit edildi ve iki ayrı ölçüm aşaması arasında oluşan renk değişim (ΔE) değerleri hesaplandı. Farklı dehidratasyon zamanı arasındaki L*, a*, b* ve ΔE değerleri arasındaki fark karşılaştırıldı. İstatistiksel analiz, genelleştirilmiş lineer model, Tukey HSD testi, iki yönlü Robust testi ve Bonferroni post-hoc düzeltmesi ile yapıldı. Tüm testlerde anlamlılık düzeyi p<0,05 idi.\u0000Bulgular: Zaman ana etkisi, L* değerleri üzerinde istatistiksel fark yarattı. Başlangıç L* değerleri ortalaması; dehidratasyondan sonra elde edilen L* değerleri ortalamasından küçük idi (p<0.05, Varyans analizi). Örneklerden, beyaz zeminde elde edilen b* değerlerinin ortalaması; siyah zeminde elde edilen b* değerlerinin ortalamasından daha düşük idi (p<0.05, Varyans analizi). Faklı zaman aralıklarında ve farklı zeminlerde, örneklerden elde edilen ΔE değerleri arasında istatistiksel fark yoktu (p>0.05, Robust testi). \u0000Sonuç: Bu çalışmanın bulgularından, dehidratasyon süresinin dişlerin rengini etkileyebileceği ve dehidratasyondan 1 saat sonra ve daha uzun sürede diş renginin olduğundan daha açık görünebileceği sonucuna ulaşılabilir.","PeriodicalId":448097,"journal":{"name":"SDÜ SAĞLIK BİLİMLERİ DERGİSİ","volume":"65 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-04-24","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"133224045","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
Analysis of Extended Spectrum Beta Lactamase Frequency in Klebsiella spp Isolates 克雷伯氏菌扩展谱β -内酰胺酶频率分析
Pub Date : 2023-04-13 DOI: 10.22312/sdusbed.1206024
M. Bayraktar, Esma Ceylan, Bashar Ibrahim
The issue of increasing resistance to antibiotics in recent years has become an important problem all over the world. Our aim is to determine the antimicrobial resistance profile and Extended Spectrum Beta-Lactamase (ESBL) rates in Klebsiella spp isolates to prevent the gradual increase in multi-resistant isolates as a result of unconscious antibiotic use thereby contributing to the faster effective treatment of infections. A total of 100 Klebsiella spp were isolated and identified from various clinical specimens. Antibiotic susceptibility tests were performed using the Kirby-Bauer method. The presence of extended-spectrum beta-lactamases (ESBL) was detected using the Double Disc Synergy Test (DDST) and E-test methods. The rates of ESBL-producing strains were 46.1% in 6 K. oxytoca and 56.3% in 49 K. pneumoniae. These strains were found to be 38% in 38 adult patients and 17% in 17 pediatric patients, and this difference was statistically significant (p <0.05). The ESBL rate was 31% in 31 male patients and 24% in 24 female patients, and this difference was not statistically significant (p>0.05). This rate was found to be high in patients hospitalized in the pediatric service and intensive care unit. 67 out of 100 strains were found to be suspicious for ESBL by Disk Diffusion Test (DDT). DDST and E-tests were applied as confirmatory tests. The sensitivity of the DDST and E tests was 100%. Screening for ESBL in Klebsiella spp and other members of Enterobacteriaceae isolates is necessary to reduce further selection and spread of these increasingly broad-spectrum antimicrobial-resistant enteric pathogens.
近年来,抗生素耐药性的增加已成为世界范围内的一个重要问题。我们的目的是确定克雷伯氏菌分离株的抗菌素耐药谱和扩展谱β -内酰胺酶(ESBL)率,以防止由于无意识使用抗生素而导致多重耐药分离株逐渐增加,从而有助于更快有效地治疗感染。从各类临床标本中分离鉴定克雷伯氏菌100株。采用Kirby-Bauer法进行抗生素敏感性试验。采用双盘协同试验(DDST)和E-test方法检测广谱β -内酰胺酶(ESBL)的存在。产esbl的菌株6株产esbl的比例为46.1%,49株产esbl的比例为56.3%。38例成人患者中有38%,17例儿童患者中有17%,差异有统计学意义(p < 0.05)。在儿科服务和重症监护病房住院的患者中,发现这一比率很高。经滴滴涕(DDT)检测,100株菌株中有67株为ESBL可疑菌株。采用DDST和e -test作为验证性试验。DDST和E试验的灵敏度均为100%。筛查克雷伯氏菌和其他肠杆菌科分离株的ESBL对于减少这些日益广谱耐药肠道病原体的进一步选择和传播是必要的。
{"title":"Analysis of Extended Spectrum Beta Lactamase Frequency in Klebsiella spp Isolates","authors":"M. Bayraktar, Esma Ceylan, Bashar Ibrahim","doi":"10.22312/sdusbed.1206024","DOIUrl":"https://doi.org/10.22312/sdusbed.1206024","url":null,"abstract":"The issue of increasing resistance to antibiotics in recent years has become an important problem all over the world. Our aim is to determine the antimicrobial resistance profile and Extended Spectrum Beta-Lactamase (ESBL) rates in Klebsiella spp isolates to prevent the gradual increase in multi-resistant isolates as a result of unconscious antibiotic use thereby contributing to the faster effective treatment of infections. A total of 100 Klebsiella spp were isolated and identified from various clinical specimens. Antibiotic susceptibility tests were performed using the Kirby-Bauer method. The presence of extended-spectrum beta-lactamases (ESBL) was detected using the Double Disc Synergy Test (DDST) and E-test methods. The rates of ESBL-producing strains were 46.1% in 6 K. oxytoca and 56.3% in 49 K. pneumoniae. These strains were found to be 38% in 38 adult patients and 17% in 17 pediatric patients, and this difference was statistically significant (p <0.05). The ESBL rate was 31% in 31 male patients and 24% in 24 female patients, and this difference was not statistically significant (p>0.05). This rate was found to be high in patients hospitalized in the pediatric service and intensive care unit. 67 out of 100 strains were found to be suspicious for ESBL by Disk Diffusion Test (DDT). DDST and E-tests were applied as confirmatory tests. The sensitivity of the DDST and E tests was 100%. Screening for ESBL in Klebsiella spp and other members of Enterobacteriaceae isolates is necessary to reduce further selection and spread of these increasingly broad-spectrum antimicrobial-resistant enteric pathogens.","PeriodicalId":448097,"journal":{"name":"SDÜ SAĞLIK BİLİMLERİ DERGİSİ","volume":"99 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-04-13","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"116162600","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
Investigation of Antituberculosis Activity of Some Compounds Containing Benzimidazole Core Against M. tuberculosis H37Rv Strain 含苯并咪唑核心化合物对结核分枝杆菌H37Rv抗结核活性的研究
Pub Date : 2023-04-13 DOI: 10.22312/sdusbed.1218463
Suna Kizilyildirim, Berfin Sucu, S. Akkoç, F. Köksal
Tüberküloz, bulaşıcı hastalıklara bağlı ölümlerin başlıca nedenlerinden biridir. Tüberküloz tedavisinin uzun ve karmaşık olması, ilaç direncini yaygınlaşmaktadır. Tüberküloz tedavisinde umut olacak bazı benzimidazol türevi bileşiklerin antitüberküloz aktivite sergilediği bildirilmiştir. Çalışmada, referans M. tuberculosis H37Rv suşuna karşı sentezlenen benzimidazol çekirdeği içeren 3 farklı bileşiğin (A1: 1-(2-metilbenzonitril)-3-(naftalen-1-il-metil)-1H-benzo[d]imidazol-3-yum klorür, A2: 1-(2-hidroksietil)-3-(2-(piperidinyum-1-il)etil klorür)-1H-benzo[d]imidazol-3-yum bromür, A3: 1-(3-metilbenzil)-3-(2-(piperidin-1-il)etil)-1H-benzo[d]imidazol-3-yum klorür) antitüberküloz aktivitesinin tespiti amaçlandı.Benzimidazol çekirdeği içeren bileşiklerin (A1, A2 ve A3), M. tuberculosis H37Rv suşuna karşı antitüberküloz aktiviteleri in vitro şartlarda BACTEC MGIT 960 sistemi kullanılarak araştırıldı.Çalışmada A1, A2 ve A3 bileşiklerinin M. tuberculosis H37Rv suşuna karşı herhangi bir antitüberküloz aktivite göstermediği tespit edildi.Sonuç olarak, farklı benzimidazol bileşikler sentezlenerek antitüberküloz aktivite çalışmalarının devam edilmesi gerektiği düşünülmektedir.
结核病是传染病致死的主要原因之一。由于结核病的治疗时间长且复杂,因此耐药性十分普遍。据报道,一些苯并咪唑衍生物化合物具有抗结核活性,在治疗结核病方面很有前景。在本研究中,参考 M.A3: 1-(3-甲基苄基)-3-(2-(哌啶-1-基)乙基)-1H-苯并[d]咪唑-3-百溴化物。在体外条件下,使用 BACTEC MGIT 960 系统研究了含有苯并咪唑核心的化合物(A1、A2 和 A3)对结核杆菌 H37Rv 株的抗结核活性。 结果表明,化合物 A1、A2 和 A3 对结核杆菌 H37Rv 株没有显示出任何抗结核活性。 因此,认为应通过合成不同的苯并咪唑化合物继续进行抗结核活性研究。
{"title":"Investigation of Antituberculosis Activity of Some Compounds Containing Benzimidazole Core Against M. tuberculosis H37Rv Strain","authors":"Suna Kizilyildirim, Berfin Sucu, S. Akkoç, F. Köksal","doi":"10.22312/sdusbed.1218463","DOIUrl":"https://doi.org/10.22312/sdusbed.1218463","url":null,"abstract":"Tüberküloz, bulaşıcı hastalıklara bağlı ölümlerin başlıca nedenlerinden biridir. Tüberküloz tedavisinin uzun ve karmaşık olması, ilaç direncini yaygınlaşmaktadır. Tüberküloz tedavisinde umut olacak bazı benzimidazol türevi bileşiklerin antitüberküloz aktivite sergilediği bildirilmiştir. Çalışmada, referans M. tuberculosis H37Rv suşuna karşı sentezlenen benzimidazol çekirdeği içeren 3 farklı bileşiğin (A1: 1-(2-metilbenzonitril)-3-(naftalen-1-il-metil)-1H-benzo[d]imidazol-3-yum klorür, A2: 1-(2-hidroksietil)-3-(2-(piperidinyum-1-il)etil klorür)-1H-benzo[d]imidazol-3-yum bromür, A3: 1-(3-metilbenzil)-3-(2-(piperidin-1-il)etil)-1H-benzo[d]imidazol-3-yum klorür) antitüberküloz aktivitesinin tespiti amaçlandı.\u0000Benzimidazol çekirdeği içeren bileşiklerin (A1, A2 ve A3), M. tuberculosis H37Rv suşuna karşı antitüberküloz aktiviteleri in vitro şartlarda BACTEC MGIT 960 sistemi kullanılarak araştırıldı.\u0000Çalışmada A1, A2 ve A3 bileşiklerinin M. tuberculosis H37Rv suşuna karşı herhangi bir antitüberküloz aktivite göstermediği tespit edildi.\u0000Sonuç olarak, farklı benzimidazol bileşikler sentezlenerek antitüberküloz aktivite çalışmalarının devam edilmesi gerektiği düşünülmektedir.","PeriodicalId":448097,"journal":{"name":"SDÜ SAĞLIK BİLİMLERİ DERGİSİ","volume":"47 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-04-13","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"127363898","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
Periodontal Hastalıklarda Depresyon ve Anksiyete Düzeylerinin Değerlendirilmesi
Pub Date : 2023-04-13 DOI: 10.22312/sdusbed.1226465
Aysegul Sari
Amaç: Bu çalışmanın amacı, periodontal hastalıkların ve periodontal hastalık farkındalığının depresyon ve anksiyete düzeyleri ile ilişkisini değerlendirmektir. Materyal-Metot: Çalışmaya toplamda 200 birey (85 erkek ve 115 kadın, 18-64 yaş aralığı) olmak üzere, 67 periodontal sağlıklı (PS grup) birey, 70 Gingivitis hastası (G grup) ve 63 Periodontitis hastası (P grup) dahil edildi. Katılımcıların klinik periodontal klinik indeksleri ve periodontal hastalık farkındalıklarına ilişkin şikayetleri kaydedildi. Hastaların depresyon ve anksiyete seviyeleri Beck deresyon ve anksiyete ölçekleriyle değerlendirildi. Bulgular: Beck depresyon ve anksiyete skorları P ve G gruplarında PS grubundan daha yüksekti (P=0.001). Dişeti kanaması, hassasiyet, ağız kokusu, estetik problem şikâyeti olan hastalarda depresyon ve anksiteye skorları şikâyeti olmayanlara göre daha yüksekti (P0.005). Mobilite ve apse şikâyeti olan hastalarda depresyon skorları şikâyeti olmayanlara göre daha yüksekti (P0.005). Çok değişkenli Binary lojistik regresyon analizinde Beck depresyon skoru P grubundan PS grubuna doğru gittikçe 11,95 (%95 GA: 3,1-46,06, P=0.001) kat artmıştır. Hassasiyet şikâyeti varlığı, Beck depresyon skorunu şikâyetin yokluğuna göre 4,61 kat arttırırken (%95 GA: 1,58-13,43, P=0.005); mobilite şikâyeti varlığı skoru 3,73 kat arttırmıştır (%95 GA: 1,12-12,44, P=0.032). Sonuç: Periodontal hastalık varlığı depresyon ve anksiyete düzeylerini etkileyebilir ve periodontal hastalık farkındalığı ile depresyon ilişkili olabilir. Depresyon periodontal hastalıkların seyrini etkileyebilir.
研究目的本研究旨在评估牙周疾病和牙周疾病意识与抑郁和焦虑水平之间的关系。材料-方法: 本研究共纳入了 200 人(男性 85 人,女性 115 人,年龄范围为 18-64 岁),包括 67 名牙周健康者(PS 组)、70 名牙龈炎患者(G 组)和 63 名牙周炎患者(P 组)。研究记录了参与者的牙周临床指标和对牙周疾病认识的主诉。采用贝克抑郁和焦虑量表评估患者的抑郁和焦虑水平。结果显示P组和G组的贝克抑郁和焦虑评分高于PS组(P=0.001)。主诉牙龈出血、敏感、口臭和美观问题的患者的抑郁和焦虑评分高于无主诉的患者(P0.005)。有活动度和脓肿主诉的患者抑郁评分高于无主诉的患者(P0.005)。在多变量二元逻辑回归分析中,从P组到PS组,Beck抑郁评分增加了11.95(95% CI:3.1-46.06,P=0.001)倍。出现触痛主诉会使贝克抑郁评分增加 4.61 倍(95% CI:1.58-13.43,P=0.005),而出现行动不便主诉会使评分增加 3.73 倍(95% CI:1.12-12.44,P=0.032)。结论牙周病的存在可能会影响抑郁和焦虑水平,牙周病意识可能与抑郁有关。抑郁可能会影响牙周病的病程。
{"title":"Periodontal Hastalıklarda Depresyon ve Anksiyete Düzeylerinin Değerlendirilmesi","authors":"Aysegul Sari","doi":"10.22312/sdusbed.1226465","DOIUrl":"https://doi.org/10.22312/sdusbed.1226465","url":null,"abstract":"Amaç: Bu çalışmanın amacı, periodontal hastalıkların ve periodontal hastalık farkındalığının depresyon ve anksiyete düzeyleri ile ilişkisini değerlendirmektir. \u0000Materyal-Metot: Çalışmaya toplamda 200 birey (85 erkek ve 115 kadın, 18-64 yaş aralığı) olmak üzere, 67 periodontal sağlıklı (PS grup) birey, 70 Gingivitis hastası (G grup) ve 63 Periodontitis hastası (P grup) dahil edildi. Katılımcıların klinik periodontal klinik indeksleri ve periodontal hastalık farkındalıklarına ilişkin şikayetleri kaydedildi. Hastaların depresyon ve anksiyete seviyeleri Beck deresyon ve anksiyete ölçekleriyle değerlendirildi. \u0000Bulgular: Beck depresyon ve anksiyete skorları P ve G gruplarında PS grubundan daha yüksekti (P=0.001). Dişeti kanaması, hassasiyet, ağız kokusu, estetik problem şikâyeti olan hastalarda depresyon ve anksiteye skorları şikâyeti olmayanlara göre daha yüksekti (P0.005). Mobilite ve apse şikâyeti olan hastalarda depresyon skorları şikâyeti olmayanlara göre daha yüksekti (P0.005). Çok değişkenli Binary lojistik regresyon analizinde Beck depresyon skoru P grubundan PS grubuna doğru gittikçe 11,95 (%95 GA: 3,1-46,06, P=0.001) kat artmıştır. Hassasiyet şikâyeti varlığı, Beck depresyon skorunu şikâyetin yokluğuna göre 4,61 kat arttırırken (%95 GA: 1,58-13,43, P=0.005); mobilite şikâyeti varlığı skoru 3,73 kat arttırmıştır (%95 GA: 1,12-12,44, P=0.032). \u0000Sonuç: Periodontal hastalık varlığı depresyon ve anksiyete düzeylerini etkileyebilir ve periodontal hastalık farkındalığı ile depresyon ilişkili olabilir. Depresyon periodontal hastalıkların seyrini etkileyebilir.","PeriodicalId":448097,"journal":{"name":"SDÜ SAĞLIK BİLİMLERİ DERGİSİ","volume":"12 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-04-13","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"129659644","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
期刊
SDÜ SAĞLIK BİLİMLERİ DERGİSİ
全部 Acc. Chem. Res. ACS Applied Bio Materials ACS Appl. Electron. Mater. ACS Appl. Energy Mater. ACS Appl. Mater. Interfaces ACS Appl. Nano Mater. ACS Appl. Polym. Mater. ACS BIOMATER-SCI ENG ACS Catal. ACS Cent. Sci. ACS Chem. Biol. ACS Chemical Health & Safety ACS Chem. Neurosci. ACS Comb. Sci. ACS Earth Space Chem. ACS Energy Lett. ACS Infect. Dis. ACS Macro Lett. ACS Mater. Lett. ACS Med. Chem. Lett. ACS Nano ACS Omega ACS Photonics ACS Sens. ACS Sustainable Chem. Eng. ACS Synth. Biol. Anal. Chem. BIOCHEMISTRY-US Bioconjugate Chem. BIOMACROMOLECULES Chem. Res. Toxicol. Chem. Rev. Chem. Mater. CRYST GROWTH DES ENERG FUEL Environ. Sci. Technol. Environ. Sci. Technol. Lett. Eur. J. Inorg. Chem. IND ENG CHEM RES Inorg. Chem. J. Agric. Food. Chem. J. Chem. Eng. Data J. Chem. Educ. J. Chem. Inf. Model. J. Chem. Theory Comput. J. Med. Chem. J. Nat. Prod. J PROTEOME RES J. Am. Chem. Soc. LANGMUIR MACROMOLECULES Mol. Pharmaceutics Nano Lett. Org. Lett. ORG PROCESS RES DEV ORGANOMETALLICS J. Org. Chem. J. Phys. Chem. J. Phys. Chem. A J. Phys. Chem. B J. Phys. Chem. C J. Phys. Chem. Lett. Analyst Anal. Methods Biomater. Sci. Catal. Sci. Technol. Chem. Commun. Chem. Soc. Rev. CHEM EDUC RES PRACT CRYSTENGCOMM Dalton Trans. Energy Environ. Sci. ENVIRON SCI-NANO ENVIRON SCI-PROC IMP ENVIRON SCI-WAT RES Faraday Discuss. Food Funct. Green Chem. Inorg. Chem. Front. Integr. Biol. J. Anal. At. Spectrom. J. Mater. Chem. A J. Mater. Chem. B J. Mater. Chem. C Lab Chip Mater. Chem. Front. Mater. Horiz. MEDCHEMCOMM Metallomics Mol. Biosyst. Mol. Syst. Des. Eng. Nanoscale Nanoscale Horiz. Nat. Prod. Rep. New J. Chem. Org. Biomol. Chem. Org. Chem. Front. PHOTOCH PHOTOBIO SCI PCCP Polym. Chem.
×
引用
GB/T 7714-2015
复制
MLA
复制
APA
复制
导出至
BibTeX EndNote RefMan NoteFirst NoteExpress
×
0
微信
客服QQ
Book学术公众号 扫码关注我们
反馈
×
意见反馈
请填写您的意见或建议
请填写您的手机或邮箱
×
提示
您的信息不完整,为了账户安全,请先补充。
现在去补充
×
提示
您因"违规操作"
具体请查看互助需知
我知道了
×
提示
现在去查看 取消
×
提示
确定
Book学术官方微信
Book学术文献互助
Book学术文献互助群
群 号:481959085
Book学术
文献互助 智能选刊 最新文献 互助须知 联系我们:info@booksci.cn
Book学术提供免费学术资源搜索服务,方便国内外学者检索中英文文献。致力于提供最便捷和优质的服务体验。
Copyright © 2023 Book学术 All rights reserved.
ghs 京公网安备 11010802042870号 京ICP备2023020795号-1