Pub Date : 2024-03-05DOI: 10.22312/sdusbed.1390048
Cansel İZGİ TEZCAN, G. Suna, Aydın Karabulak
Bu çalışmanın amacı, e-sağlık mobil uygulamaları üzerinden beslenme ve egzersiz danışmanlığı alan bireylerin vücut kompozisyonu ve bazı kan parametreleri üzerindeki etkinliğini belirlemektir. Çalışma, herhangi bir kronik hastalığı olmayan 41,25±6,95 yaş aralığındaki 12 sedanter kadın birey üzerinde gerçekleştirilmiştir. 8 haftalık bir müdahale süresi planlanmış ve uygulanmıştır. Bireylerin fiziksel aktivite düzeyi fiziksel aktivite saptama formu ile değerlendirilmiştir. Katılımcılar e-sağlık mobil uygulaması üzerinden diyet ve egzersiz programı desteği almıştır. Katılımcıların antropometrik ölçümleri, vücut ağırlığı ve bazı biyokimyasal parametreler analiz edilmiştir. Egzersiz ve beslenme desteği öncesi ve sonrası fark olup olmadığının belirlenmesi için veriler grup içi ‘Paired t testi’ kullanılarak analiz edilmiştir. Çalışmamızda p<0.05 istatistiksel olarak anlamlı kabul edilmiştir. Çalışmanın bulguları incelendiğinde, katılımcıların vücut ağırlığı, vücut kütle indeksi (BKİ), bel çevresi, kalça çevresi, bel/boy ve bel/kalça oranı değerlerinde istatistiksel olarak anlamlı değişiklikler olduğu tespit edilmiştir (p<0,05). Ortalama olarak, bireylerin vücut ağırlığı 4,64±1,03 kg azalmıştır ve vücut ağırlığında %6,88'lik bir azalma saptanmıştır. Açlık plazma glikozu (APG) ve insülin değerlerinde anlamlı bir düşüş tespit edilirken (p<0,05), karaciğer enzimlerinden AST ve ALT değerlerinde anlamlı farklılık bulunmamıştır (p>0,05). Kan lipid profili incelendiğinde, trigliserid (TG) ve kolesterol sonuçlarında anlamlı farklılıklar olduğu belirlenmiştir (p<0,05), ancak LDL-K ve HDL-K değerlerinde anlamlı farklılık tespit edilmemiştir (p>0,05). Serum elektrolitlerinde (sodyum, potasyum, kalsiyum, magnezyum, fosfor ve klor) anlamlı farklılıklar bulunmamıştır (p>0,05). Sonuç olarak, e-sağlık mobil uygulamaları üzerinden verilen beslenme ve egzersiz programının, bireylerin vücut ağırlığı kaybı, antropometrik ölçümleri ve bazı kan parametreleri üzerinde etkili olduğu tespit edilmiştir.
本研究旨在确定通过电子健康移动应用程序进行营养和运动咨询对身体成分和一些血液参数的影响。研究对象为 12 名久坐不动的女性,年龄为(41.25±6.95)岁,无任何慢性疾病。计划并实施了为期 8 周的干预。参与者的体力活动水平通过体力活动检测表进行评估。参与者通过电子健康移动应用程序接受饮食和运动计划支持。对人体测量、体重和一些生化参数进行了分析。数据采用 "配对 t 检验 "进行分析,以确定运动和营养支持前后是否存在差异。P0.05)。在分析血脂概况时,确定甘油三酯(TG)和胆固醇结果存在显著差异(P0.05)。总之,通过电子健康移动应用程序提供的营养和运动计划对体重减轻、人体测量和个人的一些血液参数有效。
{"title":"Examination of the Effect of E-Health Mobile Application-Supported Nutrition and Exercise Programs on Body Composition and Certain Blood Parameters in Adult Individuals","authors":"Cansel İZGİ TEZCAN, G. Suna, Aydın Karabulak","doi":"10.22312/sdusbed.1390048","DOIUrl":"https://doi.org/10.22312/sdusbed.1390048","url":null,"abstract":"Bu çalışmanın amacı, e-sağlık mobil uygulamaları üzerinden beslenme ve egzersiz danışmanlığı alan bireylerin vücut kompozisyonu ve bazı kan parametreleri üzerindeki etkinliğini belirlemektir. \u0000Çalışma, herhangi bir kronik hastalığı olmayan 41,25±6,95 yaş aralığındaki 12 sedanter kadın birey üzerinde gerçekleştirilmiştir. 8 haftalık bir müdahale süresi planlanmış ve uygulanmıştır. Bireylerin fiziksel aktivite düzeyi fiziksel aktivite saptama formu ile değerlendirilmiştir. Katılımcılar e-sağlık mobil uygulaması üzerinden diyet ve egzersiz programı desteği almıştır. Katılımcıların antropometrik ölçümleri, vücut ağırlığı ve bazı biyokimyasal parametreler analiz edilmiştir. Egzersiz ve beslenme desteği öncesi ve sonrası fark olup olmadığının belirlenmesi için veriler grup içi ‘Paired t testi’ kullanılarak analiz edilmiştir. Çalışmamızda p<0.05 istatistiksel olarak anlamlı kabul edilmiştir.\u0000Çalışmanın bulguları incelendiğinde, katılımcıların vücut ağırlığı, vücut kütle indeksi (BKİ), bel çevresi, kalça çevresi, bel/boy ve bel/kalça oranı değerlerinde istatistiksel olarak anlamlı değişiklikler olduğu tespit edilmiştir (p<0,05). Ortalama olarak, bireylerin vücut ağırlığı 4,64±1,03 kg azalmıştır ve vücut ağırlığında %6,88'lik bir azalma saptanmıştır. Açlık plazma glikozu (APG) ve insülin değerlerinde anlamlı bir düşüş tespit edilirken (p<0,05), karaciğer enzimlerinden AST ve ALT değerlerinde anlamlı farklılık bulunmamıştır (p>0,05). Kan lipid profili incelendiğinde, trigliserid (TG) ve kolesterol sonuçlarında anlamlı farklılıklar olduğu belirlenmiştir (p<0,05), ancak LDL-K ve HDL-K değerlerinde anlamlı farklılık tespit edilmemiştir (p>0,05). Serum elektrolitlerinde (sodyum, potasyum, kalsiyum, magnezyum, fosfor ve klor) anlamlı farklılıklar bulunmamıştır (p>0,05).\u0000Sonuç olarak, e-sağlık mobil uygulamaları üzerinden verilen beslenme ve egzersiz programının, bireylerin vücut ağırlığı kaybı, antropometrik ölçümleri ve bazı kan parametreleri üzerinde etkili olduğu tespit edilmiştir.","PeriodicalId":448097,"journal":{"name":"SDÜ SAĞLIK BİLİMLERİ DERGİSİ","volume":"198 2","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-03-05","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"140265355","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2024-02-13DOI: 10.22312/sdusbed.1384414
Tuğba Arslan, Muhammet Zeki Gülteki̇n, Serdar Arslan, Gökmen Yapali
Objective: The aim of the study was to compare the sociodemographic characteristics of children with upper extremity fractures with those of children without upper extremity fractures. Materials and Methods: A total of 161 participants (age:11.24±2.95, female:53, male:108), 100 of whom were admitted to the orthopedics and traumatology clinic in 2022 with upper extremity fractures and 61 without upper extremity fractures, were included in the study. Participants; age, height, weight, mother's education level, mother's age, father's education level, father's age and monthly income of the family were recorded. Fracture and recurrent fracture rates of the participants who were members of a family whose monthly income was below the minimum wage and those who were included in a family with a monthly income above the minimum wage were compared. Results: The age, height and weight of the participants without upper extremity fractures were greater than those with upper extremity fractures (p<0.01). The body mass index of those with upper extremity fractures was lower than those without upper extremity fractures (p=0.001). While the number of upper extremity fractures in the participants who were members of families with a monthly income below the minimum wage was 79 (63.70%), the number of fractures in the participants who were members of families with an income above the minimum wage was 21 (56.80%) (p=0.44). In addition, when those with upper extremity fractures were evaluated independently from those without upper extremity fractures; While the number of recurrent upper extremity fractures was 7 (33.3%) in the participants who grew up in families with an income above the minimum wage, the number of recurrent upper extremity fractures was 11 (13.9%) in the participants who grew up in families with an income above the minimum wage (p= 0.04). Conclusion: Low body mass index may increase the rate of upper extremity fractures in children. For this reason, families should be informed about the possibility of physical development of children at risk for upper extremity fractures. In addition, the rate of recurrent upper extremity fractures is higher in children of families with a relatively high monthly income. Families with relatively high incomes should be made aware of the safety measures to be taken against accidents in their living spaces.
{"title":"Aile Gelir Düzeyinin Pediatrik Üst Ekstremite Kırık Oranına Etkisi","authors":"Tuğba Arslan, Muhammet Zeki Gülteki̇n, Serdar Arslan, Gökmen Yapali","doi":"10.22312/sdusbed.1384414","DOIUrl":"https://doi.org/10.22312/sdusbed.1384414","url":null,"abstract":"Objective: The aim of the study was to compare the sociodemographic characteristics of children with upper extremity fractures with those of children without upper extremity fractures. \u0000\u0000Materials and Methods: A total of 161 participants (age:11.24±2.95, female:53, male:108), 100 of whom were admitted to the orthopedics and traumatology clinic in 2022 with upper extremity fractures and 61 without upper extremity fractures, were included in the study. Participants; age, height, weight, mother's education level, mother's age, father's education level, father's age and monthly income of the family were recorded. Fracture and recurrent fracture rates of the participants who were members of a family whose monthly income was below the minimum wage and those who were included in a family with a monthly income above the minimum wage were compared.\u0000\u0000Results: The age, height and weight of the participants without upper extremity fractures were greater than those with upper extremity fractures (p<0.01). The body mass index of those with upper extremity fractures was lower than those without upper extremity fractures (p=0.001). While the number of upper extremity fractures in the participants who were members of families with a monthly income below the minimum wage was 79 (63.70%), the number of fractures in the participants who were members of families with an income above the minimum wage was 21 (56.80%) (p=0.44). In addition, when those with upper extremity fractures were evaluated independently from those without upper extremity fractures; While the number of recurrent upper extremity fractures was 7 (33.3%) in the participants who grew up in families with an income above the minimum wage, the number of recurrent upper extremity fractures was 11 (13.9%) in the participants who grew up in families with an income above the minimum wage (p= 0.04).\u0000\u0000Conclusion: Low body mass index may increase the rate of upper extremity fractures in children. For this reason, families should be informed about the possibility of physical development of children at risk for upper extremity fractures. In addition, the rate of recurrent upper extremity fractures is higher in children of families with a relatively high monthly income. Families with relatively high incomes should be made aware of the safety measures to be taken against accidents in their living spaces.","PeriodicalId":448097,"journal":{"name":"SDÜ SAĞLIK BİLİMLERİ DERGİSİ","volume":"123 ","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-02-13","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"140457166","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2024-01-17DOI: 10.22312/sdusbed.1395383
Işık Tuncer
Amaç: Kadın erişkinlerde cerrahi tasarımlar ve genital estetik ameliyatlarda dış genital organların doğru ve kapsamlı ölçümleri estetik değerlendirme açısından büyük önem taşımaktadır. Bu çalışmanın amacı, estetik cerrahi için başvuran Türk kadın yetişkinlerin dış genital organlarının oranlarını incelemek ve yaş, boy, kilo, VKİ ve medeni durumdaki varyasyonların önemini belirleyerek operasyonlar için morfometrik referansları oluşturmaktır. Gereç ve Yöntemler: Çalışmaya 319 olguya ait dış genital ölçümleri dahil edildi ve travma veya yanıkların neden olduğu genital deformite ve erkekten kadına transseksüel operasyonlar dahil olmak üzere plastik cerrahi için temel veriler ve morfometrik referans sağlandı. Klitoral bezin standart ölçümleri, bezin tabanından üretral orifise olan mesafe, perine uzunluğu, labia majora uzunluk ve genişliği ve labia minora uzunluk ve genişliği alındı. Ayrıca klitorisin üretraya, üretranın vajinaya ve vajinanın anüse olan mesafesi ölçüldü. Çalışma 2019-2020 yılları arasında gerçekleştirilmiştir. Çalışma için etik onay XXX Üniversitesi Etik Kurulu’ndan (2019/2124) alınmıştır. Bulgular: Yaş, vücut kitle indeksi, parite kaydedildi ve her ölçüm için geniş bir aralıkta değerler not edildi. Dış genital organ ölçümleri ile yaş ve VKİ arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki gözlendi (P
{"title":"The Relationship Between Normal External Genitalia Size Of Women Aged 15-82 And Age, Height, Weight, BMI, Parity","authors":"Işık Tuncer","doi":"10.22312/sdusbed.1395383","DOIUrl":"https://doi.org/10.22312/sdusbed.1395383","url":null,"abstract":"Amaç: Kadın erişkinlerde cerrahi tasarımlar ve genital estetik ameliyatlarda dış genital organların doğru ve kapsamlı ölçümleri estetik değerlendirme açısından büyük önem taşımaktadır. Bu çalışmanın amacı, estetik cerrahi için başvuran Türk kadın yetişkinlerin dış genital organlarının oranlarını incelemek ve yaş, boy, kilo, VKİ ve medeni durumdaki varyasyonların önemini belirleyerek operasyonlar için morfometrik referansları oluşturmaktır. \u0000Gereç ve Yöntemler: Çalışmaya 319 olguya ait dış genital ölçümleri dahil edildi ve travma veya yanıkların neden olduğu genital deformite ve erkekten kadına transseksüel operasyonlar dahil olmak üzere plastik cerrahi için temel veriler ve morfometrik referans sağlandı. Klitoral bezin standart ölçümleri, bezin tabanından üretral orifise olan mesafe, perine uzunluğu, labia majora uzunluk ve genişliği ve labia minora uzunluk ve genişliği alındı. Ayrıca klitorisin üretraya, üretranın vajinaya ve vajinanın anüse olan mesafesi ölçüldü. Çalışma 2019-2020 yılları arasında gerçekleştirilmiştir. Çalışma için etik onay XXX Üniversitesi Etik Kurulu’ndan (2019/2124) alınmıştır. \u0000Bulgular: Yaş, vücut kitle indeksi, parite kaydedildi ve her ölçüm için geniş bir aralıkta değerler not edildi. Dış genital organ ölçümleri ile yaş ve VKİ arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki gözlendi (P","PeriodicalId":448097,"journal":{"name":"SDÜ SAĞLIK BİLİMLERİ DERGİSİ","volume":"41 11","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-01-17","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139526695","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-12-21DOI: 10.22312/sdusbed.1339456
A. Başer, Gülşah ŞEHİTOĞLU ALPAĞUT, G. Kolcu
Amaç: Bu çalışmanın amacı, doktorlar arasında iş yaşam kalitesi ve iş stresi arasındaki ilişkiyi derinlemesine incelemektir. Yöntem: Bu çalışma nicel bir araştırma deseni olan kesitsel tanımlayıcı bir çalışma olarak tasarlanmıştır. Birinci bölüm sosyo-demografik verilerin toplandığı araştırmacılar tarafından hazırlanan bölüm, ikinci bölüm ve üçüncü bölüm de ise iş yaşam kalitesi ölçeği ve iş stresi ölçeğinden oluşmaktadır. Bulgular: Çalışmaya 115 kişi katıldı (n:115). “Pandemi döneminde COVID-19 ile ilgili eğitim aldınız mı?” sorusuna çalışmaya katılan doktorların 62’si (%53,91) evet, 53’ü (%46,09) hayır cevabını vermiştir. Çalışmaya katılan doktorlar “Pandemi döneminde COVID-19 ile ilgili eğitim aldınız mı?” sorusu için iş yaşam kalitesinde istatistiksel anlamlı fark olduğu görülmekle (p=0,010) birlikte iş stresi yönünden fark saptanmadı (p=0,069) Tartışma: Çalışma sonuçları, iş yaşam kalitesi ile iş stresi arasında negatif bir ilişki olduğunu göstermiştir. Ayrıca, çalışmaya katılan doktorların pandemi döneminde COVID-19 ile ilgili çalışmalar ve eğitimler aldığı görülmüştür. Bu çalışma doktorların iş yaşam kalitesi ve iş stresi düzeyleri arasındaki ilişkiyi ortaya koymuştur. Elde edilen bulgular, iş yaşam kalitesinin iş stresini etkileyebileceğini ve daha iyi bir iş yaşam kalitesinin daha düşük iş stresi ile ilişkili olduğunu göstermektedir.
{"title":"The Effect of Work Stress Due To Physicians Due To COVID-19, on Quality of Work Life","authors":"A. Başer, Gülşah ŞEHİTOĞLU ALPAĞUT, G. Kolcu","doi":"10.22312/sdusbed.1339456","DOIUrl":"https://doi.org/10.22312/sdusbed.1339456","url":null,"abstract":"Amaç: Bu çalışmanın amacı, doktorlar arasında iş yaşam kalitesi ve iş stresi arasındaki ilişkiyi derinlemesine incelemektir. Yöntem: Bu çalışma nicel bir araştırma deseni olan kesitsel tanımlayıcı bir çalışma olarak tasarlanmıştır. Birinci bölüm sosyo-demografik verilerin toplandığı araştırmacılar tarafından hazırlanan bölüm, ikinci bölüm ve üçüncü bölüm de ise iş yaşam kalitesi ölçeği ve iş stresi ölçeğinden oluşmaktadır. Bulgular: Çalışmaya 115 kişi katıldı (n:115). “Pandemi döneminde COVID-19 ile ilgili eğitim aldınız mı?” sorusuna çalışmaya katılan doktorların 62’si (%53,91) evet, 53’ü (%46,09) hayır cevabını vermiştir. Çalışmaya katılan doktorlar “Pandemi döneminde COVID-19 ile ilgili eğitim aldınız mı?” sorusu için iş yaşam kalitesinde istatistiksel anlamlı fark olduğu görülmekle (p=0,010) birlikte iş stresi yönünden fark saptanmadı (p=0,069) Tartışma: Çalışma sonuçları, iş yaşam kalitesi ile iş stresi arasında negatif bir ilişki olduğunu göstermiştir. Ayrıca, çalışmaya katılan doktorların pandemi döneminde COVID-19 ile ilgili çalışmalar ve eğitimler aldığı görülmüştür. Bu çalışma doktorların iş yaşam kalitesi ve iş stresi düzeyleri arasındaki ilişkiyi ortaya koymuştur. Elde edilen bulgular, iş yaşam kalitesinin iş stresini etkileyebileceğini ve daha iyi bir iş yaşam kalitesinin daha düşük iş stresi ile ilişkili olduğunu göstermektedir.","PeriodicalId":448097,"journal":{"name":"SDÜ SAĞLIK BİLİMLERİ DERGİSİ","volume":"5 8","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-12-21","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139167282","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-12-12DOI: 10.22312/sdusbed.1368783
Semih Bulut, Emel Güler
Bitkisel içerikli ürünlerin kullanımı tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de giderek artmaktadır. Serbest eczacılar bitkisel içerikli ürünlerin kullanımında halk sağlığı açısından kritik öneme sahiptir. Bu araştırma ile Isparta ilinde görev yapan serbest eczacıların bitkisel ürünler hakkında davranışları incelenmiştir. Araştırma 20.10.2022-20.03.2023 tarihleri arasında Isparta il merkezinde hizmet sunan serbest eczacılar ile yapılmıştır. Araştırmada anket formları kullanılmış ve tanımlayıcı istatistikler yüzde ve frekans değerleri ile gösterilmiştir. Eczacıların %54,3’ü bitkisel ürünleri sıklıkla sattığını bildirmiştir. Eczacılar bitkisel içerikli ürünleri %61,4 oranı ile bağışıklık sistemini destekleme amaçlı satmaktadır. Eczanelerdeki bitkisel ürünlerin %51,4'ünün pediatrik hasta grubu için tercih edildiği görülmüştür. Eczacıların %45,7’sinin bitkisel ürünler hakkında ürün satış temsilcilerinden bilgi aldığı ve %41,4’ünün fitofarmakovijilans kavramını daha önce duymadığı tespit edilmiştir. Araştırmada eczacıların %92,9’u bitkisel ürünlerin güvenliği hakkında endişe duyarken, %95,7’si bitkisel ürünler ile ilgili yasal düzenlemeleri yetersiz bulmuştur. Sonuç olarak serbest eczacılar bitkisel ürünler hakkında hastalara doğru tavsiyelerde bulunmalı ve bu konuda güçlü bir bilgi birikimine sahip olmalıdır. Eczacıların bitkisel ürünlerle ilgili güncel donanıma sahip olmaları için meslek içi eğitimler planlanmalıdır. Bitkisel ürünlerle ilgili yasal düzenlemeler sorumlu otoriteler tarafından daha ayrıntılı yapılmalıdır.
{"title":"Isparta İlindeki Serbest Eczacıların Bitkisel Ürünler Hakkında Davranışlarının Değerlendirilmesi","authors":"Semih Bulut, Emel Güler","doi":"10.22312/sdusbed.1368783","DOIUrl":"https://doi.org/10.22312/sdusbed.1368783","url":null,"abstract":"Bitkisel içerikli ürünlerin kullanımı tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de giderek artmaktadır. Serbest eczacılar bitkisel içerikli ürünlerin kullanımında halk sağlığı açısından kritik öneme sahiptir. Bu araştırma ile Isparta ilinde görev yapan serbest eczacıların bitkisel ürünler hakkında davranışları incelenmiştir. Araştırma 20.10.2022-20.03.2023 tarihleri arasında Isparta il merkezinde hizmet sunan serbest eczacılar ile yapılmıştır. Araştırmada anket formları kullanılmış ve tanımlayıcı istatistikler yüzde ve frekans değerleri ile gösterilmiştir. Eczacıların %54,3’ü bitkisel ürünleri sıklıkla sattığını bildirmiştir. Eczacılar bitkisel içerikli ürünleri %61,4 oranı ile bağışıklık sistemini destekleme amaçlı satmaktadır. Eczanelerdeki bitkisel ürünlerin %51,4'ünün pediatrik hasta grubu için tercih edildiği görülmüştür. Eczacıların %45,7’sinin bitkisel ürünler hakkında ürün satış temsilcilerinden bilgi aldığı ve %41,4’ünün fitofarmakovijilans kavramını daha önce duymadığı tespit edilmiştir. Araştırmada eczacıların %92,9’u bitkisel ürünlerin güvenliği hakkında endişe duyarken, %95,7’si bitkisel ürünler ile ilgili yasal düzenlemeleri yetersiz bulmuştur. Sonuç olarak serbest eczacılar bitkisel ürünler hakkında hastalara doğru tavsiyelerde bulunmalı ve bu konuda güçlü bir bilgi birikimine sahip olmalıdır. Eczacıların bitkisel ürünlerle ilgili güncel donanıma sahip olmaları için meslek içi eğitimler planlanmalıdır. Bitkisel ürünlerle ilgili yasal düzenlemeler sorumlu otoriteler tarafından daha ayrıntılı yapılmalıdır.","PeriodicalId":448097,"journal":{"name":"SDÜ SAĞLIK BİLİMLERİ DERGİSİ","volume":"45 6","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-12-12","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139182626","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-12-07DOI: 10.22312/sdusbed.1377114
Bayram Sönmez Ünüvar, Elif Esra Özmen
Temporomandibular joint (TMJ) pain is a widespread health issue causing discomfort, pain, and distress in the jaw joint and surrounding muscles. It significantly impacts daily activities and diminishes the overall quality of life. As individuals increasingly turn to online platforms for health information, the accuracy and reliability of such information become pivotal. The accuracy, quality, and reliability of online information, especially concerning therapeutic exercises like those for TMJ pain, are of paramount importance. This study aims to assess the content, quality, and readability of online information related to TMJ pain exercises in the Turkish language. A total of 54 websites obtained from Google searches using the keyword "jaw pain exercises" were examined. Evaluation criteria included Ateshman Readability Scale, DISCERN, and JAMA, which were employed to assess medical accuracy, content quality, clarity, and suitability for the general readership. The results revealed that the online information on these platforms generally lacked quality and was not sufficiently understandable for the intended audience, particularly patients. Many sites provided incomplete or vague information about the correct techniques for exercises, potentially leading to incorrect applications by patients, adversely affecting their treatment outcomes. These findings highlight the deficiency and inaccuracy of exercise guidelines available on online platforms, posing a potential risk to patients' treatment processes. It emphasizes the importance of healthcare professionals monitoring online resources, ensuring their accuracy, and making them more comprehensible. Access to accurate and reliable information is crucial for patients, empowering them to make informed decisions about their health and treatment options.
{"title":"Temporomandibular Eklem Ağrısı için Egzersizle ilgili Çevrimiçi Bilgilerin İçeriğinin, Kalitesinin ve Okunabilirliğinin İncelenmesi","authors":"Bayram Sönmez Ünüvar, Elif Esra Özmen","doi":"10.22312/sdusbed.1377114","DOIUrl":"https://doi.org/10.22312/sdusbed.1377114","url":null,"abstract":"Temporomandibular joint (TMJ) pain is a widespread health issue causing discomfort, pain, and distress in the jaw joint and surrounding muscles. It significantly impacts daily activities and diminishes the overall quality of life. As individuals increasingly turn to online platforms for health information, the accuracy and reliability of such information become pivotal. The accuracy, quality, and reliability of online information, especially concerning therapeutic exercises like those for TMJ pain, are of paramount importance. This study aims to assess the content, quality, and readability of online information related to TMJ pain exercises in the Turkish language. A total of 54 websites obtained from Google searches using the keyword \"jaw pain exercises\" were examined. Evaluation criteria included Ateshman Readability Scale, DISCERN, and JAMA, which were employed to assess medical accuracy, content quality, clarity, and suitability for the general readership. The results revealed that the online information on these platforms generally lacked quality and was not sufficiently understandable for the intended audience, particularly patients. Many sites provided incomplete or vague information about the correct techniques for exercises, potentially leading to incorrect applications by patients, adversely affecting their treatment outcomes. These findings highlight the deficiency and inaccuracy of exercise guidelines available on online platforms, posing a potential risk to patients' treatment processes. It emphasizes the importance of healthcare professionals monitoring online resources, ensuring their accuracy, and making them more comprehensible. Access to accurate and reliable information is crucial for patients, empowering them to make informed decisions about their health and treatment options.","PeriodicalId":448097,"journal":{"name":"SDÜ SAĞLIK BİLİMLERİ DERGİSİ","volume":"67 5-6","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-12-07","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139185348","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-11-21DOI: 10.22312/sdusbed.1347385
Firdevs Mert Sivri, S. Akkoç, Emel İşbi̇li̇r
Bitki ekstraktları kullanılarak nanoparçacıkların biosentezi, diğer sentez yöntemlerine kıyasla daha uygun maliyetli, çevre dostu ve büyük ölçekli üretim için uygun olması sebebiyle büyük ilgi görmektedir. Bu çalışmada indirgeyici ve stabilize edici ajan olarak Catharantus roseus (C. roseus) ekstraktı kullanılarak Ag nanopartiküllerin (Ag NPs) sentezinin ve karakterizasyonunun gerçekleştirilmesi ve sağlıklı insan hücresine karşı toksik etkilerinin incelenmesi hedeflenmiştir. Ag NPs sentezi C. roseus ekstraktı kullanılarak başarılı bir şekilde gerçekleştirilmiştir. Sentezlenen Ag NPs FTIR, XRD, UV-Vis ve TEM analizleri ile karakterize edilmiştir. XRD ve TEM analiz sonuçlarına göre, sentezlenen Ag NPs ortalama partikül boyutunun 16 ± 6 nm ve şeklinin yüzey merkezli kübik olduğu gözlenmiştir. Ayrıca çalışmada biyolojik olarak sentezlenmiş olan Ag NPs sağlıklı insan hücre hattına (L929) karşı toksik etkileri araştırılmış ve yarı maksimum inhibitör konsantrasyonu (IC50) 2.909 µL/mL olarak bulunmuştur.
与其他合成方法相比,利用植物提取物进行纳米粒子的生物合成更具成本效益、环境友好且适合大规模生产,因此引起了人们的极大兴趣。本研究旨在利用蔷薇科植物(Catharantus roseus,C. roseus)提取物作为还原剂和稳定剂,合成银纳米粒子(Ag NPs)并确定其特性,同时研究其对健康人体细胞的毒性作用。利用 C. roseus 提取物成功合成了 Ag NPs。通过傅立叶变换红外光谱(FTIR)、X射线衍射(XRD)、紫外可见光(UV-Vis)和透射电子显微镜(TEM)分析,对合成的Ag NPs进行了表征。XRD 和 TEM 分析结果表明,合成的 Ag NPs 的平均粒径为 16 ± 6 nm,形状为面心立方体。此外,还研究了生物合成的 Ag NPs 对健康人体细胞系(L929)的毒性作用,发现半数最大抑制浓度(IC50)为 2.909 µL/mL。
{"title":"Biosynthesis of Ag Nanoparticle Using Catharanthus roseus Extract and Investigation of its Toxic Effect in Healthy Cell","authors":"Firdevs Mert Sivri, S. Akkoç, Emel İşbi̇li̇r","doi":"10.22312/sdusbed.1347385","DOIUrl":"https://doi.org/10.22312/sdusbed.1347385","url":null,"abstract":"Bitki ekstraktları kullanılarak nanoparçacıkların biosentezi, diğer sentez yöntemlerine kıyasla daha uygun maliyetli, çevre dostu ve büyük ölçekli üretim için uygun olması sebebiyle büyük ilgi görmektedir. Bu çalışmada indirgeyici ve stabilize edici ajan olarak Catharantus roseus (C. roseus) ekstraktı kullanılarak Ag nanopartiküllerin (Ag NPs) sentezinin ve karakterizasyonunun gerçekleştirilmesi ve sağlıklı insan hücresine karşı toksik etkilerinin incelenmesi hedeflenmiştir. Ag NPs sentezi C. roseus ekstraktı kullanılarak başarılı bir şekilde gerçekleştirilmiştir. Sentezlenen Ag NPs FTIR, XRD, UV-Vis ve TEM analizleri ile karakterize edilmiştir. XRD ve TEM analiz sonuçlarına göre, sentezlenen Ag NPs ortalama partikül boyutunun 16 ± 6 nm ve şeklinin yüzey merkezli kübik olduğu gözlenmiştir. Ayrıca çalışmada biyolojik olarak sentezlenmiş olan Ag NPs sağlıklı insan hücre hattına (L929) karşı toksik etkileri araştırılmış ve yarı maksimum inhibitör konsantrasyonu (IC50) 2.909 µL/mL olarak bulunmuştur.","PeriodicalId":448097,"journal":{"name":"SDÜ SAĞLIK BİLİMLERİ DERGİSİ","volume":"38 5","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-11-21","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139252001","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-11-18DOI: 10.22312/sdusbed.1325784
Mine ÖZTÜRK TONGUÇ, Ceren Kahraman, Z. Aydin, F. Y. Kirzioğlu
Bu çalışmanın amacı, kadınlarda menopozda geçen on yılda oluşan diş kaybı ile bununla ilişkili olarak periodontal durum ve ağız- diş sağlığındaki değişimleri değerlendirmektir. Bu araştırmada, Menopoz, Sağlık ve Yaşam Biçimi Çalışması’ na katılan 1039 kadın 10 yıl sonra tekrar muayene edilmek üzere davet edildi. Bu daveti kabul eden 58 postmenopozal kadın, diş kaybı ve oral sağlık açısından tekrar değerlendirildi. Bireylerin sistemik sağlık durumları sorgulandı. Klinik muayenede, kalan diş sayısı, tükürük akış hızı, periodontal durumu değerlendirmek için plak indeksi (PI), gingival indeks (GI), diştaşı indeksi (CI), periodontal cep derinliği (CD), klinik ataçman kaybı (KAK), sondlamada kanama (SK) ve diş sağlığını değerlendirmek için çürük, dolgulu, kayıp diş indeksi (decay, missing, filled teeth - DMFT) kaydedildi. Bu parametrelerde on yıl içinde oluşan değişimler istatistiksel olarak karşılaştırıldı ve parametreler arasındaki korelasyonlar araştırıldı. Araştırmaya katılan bireylerde, on yıllık süreçte ortalama 2 diş daha eksilirken, tükürük miktarlarının azaldığı ve PI ve CI değerleri düşerken, GI, SK, CD, KAK ve DMFT değerlerinin arttığı saptandı. Başlangıç ve 10. Yıl GI değerleri ile eksik diş sayıları arasında anlamlı korelasyonlar belirlendi. Sonuç, Menopozda geçen her on yılda kadınlar ortalama 2 diş kaybedebilir. Bu kayıpların önüne geçmek için post menopozal kadınlara düzenli diş hekimliği kontrolü ve destekleyici periodontal tedavi önerilmelidir.
这项研究的目的是评估妇女在绝经十年期间牙齿脱落的变化以及牙周状况、口腔和牙齿健康的相关变化。在这项研究中,1039 名参加过 "更年期、健康和生活方式研究 "的妇女被邀请在 10 年后接受复查。接受邀请的 58 名绝经后妇女在牙齿脱落和口腔健康方面接受了重新评估。她们的全身健康状况也受到了询问。在临床检查中,记录了剩余牙齿数量、唾液流速、牙菌斑指数(PI)、牙龈指数(GI)、牙结石指数(CI)、牙周袋深度(CD)、临床附着丧失(CAC)、探诊出血(BC)和蛀牙、缺牙、补牙指数(DMFT),以评估牙周状况和牙齿健康。研究人员对这些参数在十年间的变化进行了统计比较,并研究了这些参数之间的相关性。研究发现,参与研究的人在十年间平均多掉了两颗牙齿,唾液量减少,PI 和 CI 值下降,而 GI、SD、CD、CAC 和 DMFT 值上升。基线值和第 10 年的 GI 值与缺失牙齿数量之间存在显著的相关性。结论:女性更年期每十年平均会掉两颗牙齿。为防止牙齿脱落,应建议绝经后妇女定期进行牙科检查和辅助性牙周治疗。
{"title":"Postmenopozal Kadınlarda 10 Yıllık Süreçte Diş Kaybının Değerlendirilmesi","authors":"Mine ÖZTÜRK TONGUÇ, Ceren Kahraman, Z. Aydin, F. Y. Kirzioğlu","doi":"10.22312/sdusbed.1325784","DOIUrl":"https://doi.org/10.22312/sdusbed.1325784","url":null,"abstract":"Bu çalışmanın amacı, kadınlarda menopozda geçen on yılda oluşan diş kaybı ile bununla ilişkili olarak periodontal durum ve ağız- diş sağlığındaki değişimleri değerlendirmektir. Bu araştırmada, Menopoz, Sağlık ve Yaşam Biçimi Çalışması’ na katılan 1039 kadın 10 yıl sonra tekrar muayene edilmek üzere davet edildi. Bu daveti kabul eden 58 postmenopozal kadın, diş kaybı ve oral sağlık açısından tekrar değerlendirildi. Bireylerin sistemik sağlık durumları sorgulandı. Klinik muayenede, kalan diş sayısı, tükürük akış hızı, periodontal durumu değerlendirmek için plak indeksi (PI), gingival indeks (GI), diştaşı indeksi (CI), periodontal cep derinliği (CD), klinik ataçman kaybı (KAK), sondlamada kanama (SK) ve diş sağlığını değerlendirmek için çürük, dolgulu, kayıp diş indeksi (decay, missing, filled teeth - DMFT) kaydedildi. Bu parametrelerde on yıl içinde oluşan değişimler istatistiksel olarak karşılaştırıldı ve parametreler arasındaki korelasyonlar araştırıldı. Araştırmaya katılan bireylerde, on yıllık süreçte ortalama 2 diş daha eksilirken, tükürük miktarlarının azaldığı ve PI ve CI değerleri düşerken, GI, SK, CD, KAK ve DMFT değerlerinin arttığı saptandı. Başlangıç ve 10. Yıl GI değerleri ile eksik diş sayıları arasında anlamlı korelasyonlar belirlendi. Sonuç, Menopozda geçen her on yılda kadınlar ortalama 2 diş kaybedebilir. Bu kayıpların önüne geçmek için post menopozal kadınlara düzenli diş hekimliği kontrolü ve destekleyici periodontal tedavi önerilmelidir.","PeriodicalId":448097,"journal":{"name":"SDÜ SAĞLIK BİLİMLERİ DERGİSİ","volume":"32 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-11-18","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139261381","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Bu çalışmada azol türevi antifungal ilaç etken maddeleri klotrimazol, lanokonazol ve klimbazolün ters faz sıvı kromatografi (RPLC) yöntemi kullanılarak geliştirilen metot optimizasyonunda, bileşiklerin kapasite faktörü değerleri ve analizlendikleri hareketli fazdaki metanol derişimi ilişkisi esas alınmıştır. İyonlaşan gruba sahip bu bileşiklerin optimizasyonunda hareketli faz pH değeride optimizasyonda bir diğer etkendir. İzokratik bir ayırma için kapasite faktörü değerlerinin 1-5 aralığında olması tercih edilmektedir. RPLC yöntemiyle gerçekleştirilen klotrimazol, lanokonazol ve klimbazol bileşiklerinin aynı anda tayini için yapılan optimizasyonda %50, %55 ve %60 (v/v) metanol içeren metanol-su ikili karışımları kullanılmıştır. Ayırma için çalışılan ortamlarda iki hareketli faz pH değerindeki (pH 4,0 ve 5,5) alıkonma zamanları belirlenmiştir. Hidrofobik özellikteki bileşiklerin tayini için Zorbax SB-CN (4,6x150mm) kolon tercih edilmiştir. Kolon sıcaklığı 37oC’de ve akış hızı da 1 mL/dakikada sabitlenmiştir. Optimizasyon koşullarının belirlenmesinde logk- % (v/v) metanol ilişkisi ve bileşiklerin ayrılmalarını gösteren seçicilik faktörü (α) parametresinden yararlanılmıştır.
{"title":"Reverse Phase Liquid Chromatography Method Optimization for Analysis of Some Azole Group Antifungal Compounds","authors":"Dilara BAŞAT DERELİ, Ebru Çubuk Demiralay, İlkay Konçe","doi":"10.22312/sdusbed.1337560","DOIUrl":"https://doi.org/10.22312/sdusbed.1337560","url":null,"abstract":"Bu çalışmada azol türevi antifungal ilaç etken maddeleri klotrimazol, lanokonazol ve klimbazolün ters faz sıvı kromatografi (RPLC) yöntemi kullanılarak geliştirilen metot optimizasyonunda, bileşiklerin kapasite faktörü değerleri ve analizlendikleri hareketli fazdaki metanol derişimi ilişkisi esas alınmıştır. İyonlaşan gruba sahip bu bileşiklerin optimizasyonunda hareketli faz pH değeride optimizasyonda bir diğer etkendir. İzokratik bir ayırma için kapasite faktörü değerlerinin 1-5 aralığında olması tercih edilmektedir. RPLC yöntemiyle gerçekleştirilen klotrimazol, lanokonazol ve klimbazol bileşiklerinin aynı anda tayini için yapılan optimizasyonda %50, %55 ve %60 (v/v) metanol içeren metanol-su ikili karışımları kullanılmıştır. Ayırma için çalışılan ortamlarda iki hareketli faz pH değerindeki (pH 4,0 ve 5,5) alıkonma zamanları belirlenmiştir. Hidrofobik özellikteki bileşiklerin tayini için Zorbax SB-CN (4,6x150mm) kolon tercih edilmiştir. Kolon sıcaklığı 37oC’de ve akış hızı da 1 mL/dakikada sabitlenmiştir. Optimizasyon koşullarının belirlenmesinde logk- % (v/v) metanol ilişkisi ve bileşiklerin ayrılmalarını gösteren seçicilik faktörü (α) parametresinden yararlanılmıştır.","PeriodicalId":448097,"journal":{"name":"SDÜ SAĞLIK BİLİMLERİ DERGİSİ","volume":"26 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-11-07","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139284864","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-11-05DOI: 10.22312/sdusbed.1352122
Fatih Uğur Taş, Deniz Dal, İsmail Ayan, Ahmet Hakan Korucu, Ahmet Burhan Bolat, Sabriye Ercan
Amaç: Çalışan bireyin sağlık probleminden dolayı işlerinde yaşadıkları kısıtlamaları değerlendiren iş gücü engellilik anketlerine ihtiyaç duyulmaktadır. İş Rolü İşlevsellik Anketi (İRİA) v2.0 bu amaca hizmet eden oldukça kullanışlı bir ölçüm aracıdır. Bu çalışmanın amacı, İRİA v2.0’ın 5 (İRİA 5) ve 10 (İRİA 10) sorudan oluşan iki farklı kısa sürümünün Türkçeye uyarlanmasıdır. Gereç ve Yöntem: Gerekli izinlerin alınmasından sonra çeviri ve geri çeviri işlemleri tamamlanıp anketin kapsam geçerliliği incelenmiştir. Anketi Türkçeye uyarlanmış sürümünün anlaşılır olduğu belirlendikten sonra ‘beyaz yakalı’ sınıfında aktif olarak çalışan 135 kişide pilot uygulama gerçekleştirilmiştir. Bulgular: Kapsam geçerlilik analizlerine göre hem İRİA 5-TR’nin hem de İRİA 10-TR’nin I-CVI ve S-CVI değerleri 1,00’dir. Cronbach Alfa katsayısı, İRİA 10-TR için 0,935 ve İRİA 5-TR için 0,887 olarak belirlenmiştir. Anketlerin her ikisinin de madde ayırt edicilik gücü yeterli bulunmuştur. Anketlere verilen cevaplarda taban-tavan etkisi gözlenmemiştir. Anketlerdeki tüm maddelerin faktör yükleri 0,50 ve üzerinde değer almıştır. Her iki anket de özdeğeri 1’den büyük tek faktörlü yapı göstererek orijinal anketteki faktör yapısını korumuştur. Açıklanan varyans oranı İRİA 10-TR’de %63,48 ve İRİA 5-TR’de %68,93 olmuş, yapı geçerliliği sağlanmıştır. Anketlerin tanımlayıcı özelliklere göre ayrım geçerliliği belirlenmiştir (p˂0,05). İRİA’nın uzun sürümü ile her iki kısa sürümünün yüksek düzeyde uyum geçerliliği tespit edilmiştir (p˂0,05). İRİA 10-TR’nin doğrulayıcı faktör analizi uyum değerleri yeterlilik göstermiştir. İRİA 5-TR için ise yaklaşık ortalamaların karekökü değeri hariç diğer uyum değerleri yeterli görülmüştür. Sonuç: İRİA 5-TR’nin ve İRİA 10-TR’nin Türkçeye uyarlanması, geçerliliği ve güvenirliği sağlanmıştır. İRİA 10-TR’nin güvenilirlik ve doğrulayıcı faktör analizi uyum değerleri İRİA 5-TR’ye nazaran daha yüksek olmakla birlikte her iki ölçüm aracı da beyaz yakalı bireylerin iş rolü işlevselliğini değerlendirmek için kullanılabilir.
{"title":"Adaptation of Short Versions of Work Role Functioning Questionnaire v2.0 into Turkish","authors":"Fatih Uğur Taş, Deniz Dal, İsmail Ayan, Ahmet Hakan Korucu, Ahmet Burhan Bolat, Sabriye Ercan","doi":"10.22312/sdusbed.1352122","DOIUrl":"https://doi.org/10.22312/sdusbed.1352122","url":null,"abstract":"Amaç: Çalışan bireyin sağlık probleminden dolayı işlerinde yaşadıkları kısıtlamaları değerlendiren iş gücü engellilik anketlerine ihtiyaç duyulmaktadır. İş Rolü İşlevsellik Anketi (İRİA) v2.0 bu amaca hizmet eden oldukça kullanışlı bir ölçüm aracıdır. Bu çalışmanın amacı, İRİA v2.0’ın 5 (İRİA 5) ve 10 (İRİA 10) sorudan oluşan iki farklı kısa sürümünün Türkçeye uyarlanmasıdır. Gereç ve Yöntem: Gerekli izinlerin alınmasından sonra çeviri ve geri çeviri işlemleri tamamlanıp anketin kapsam geçerliliği incelenmiştir. Anketi Türkçeye uyarlanmış sürümünün anlaşılır olduğu belirlendikten sonra ‘beyaz yakalı’ sınıfında aktif olarak çalışan 135 kişide pilot uygulama gerçekleştirilmiştir. Bulgular: Kapsam geçerlilik analizlerine göre hem İRİA 5-TR’nin hem de İRİA 10-TR’nin I-CVI ve S-CVI değerleri 1,00’dir. Cronbach Alfa katsayısı, İRİA 10-TR için 0,935 ve İRİA 5-TR için 0,887 olarak belirlenmiştir. Anketlerin her ikisinin de madde ayırt edicilik gücü yeterli bulunmuştur. Anketlere verilen cevaplarda taban-tavan etkisi gözlenmemiştir. Anketlerdeki tüm maddelerin faktör yükleri 0,50 ve üzerinde değer almıştır. Her iki anket de özdeğeri 1’den büyük tek faktörlü yapı göstererek orijinal anketteki faktör yapısını korumuştur. Açıklanan varyans oranı İRİA 10-TR’de %63,48 ve İRİA 5-TR’de %68,93 olmuş, yapı geçerliliği sağlanmıştır. Anketlerin tanımlayıcı özelliklere göre ayrım geçerliliği belirlenmiştir (p˂0,05). İRİA’nın uzun sürümü ile her iki kısa sürümünün yüksek düzeyde uyum geçerliliği tespit edilmiştir (p˂0,05). İRİA 10-TR’nin doğrulayıcı faktör analizi uyum değerleri yeterlilik göstermiştir. İRİA 5-TR için ise yaklaşık ortalamaların karekökü değeri hariç diğer uyum değerleri yeterli görülmüştür. Sonuç: İRİA 5-TR’nin ve İRİA 10-TR’nin Türkçeye uyarlanması, geçerliliği ve güvenirliği sağlanmıştır. İRİA 10-TR’nin güvenilirlik ve doğrulayıcı faktör analizi uyum değerleri İRİA 5-TR’ye nazaran daha yüksek olmakla birlikte her iki ölçüm aracı da beyaz yakalı bireylerin iş rolü işlevselliğini değerlendirmek için kullanılabilir.","PeriodicalId":448097,"journal":{"name":"SDÜ SAĞLIK BİLİMLERİ DERGİSİ","volume":"1 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-11-05","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139289252","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}