Tüm dünyada yaşanan teknolojik gelişmelerin etkisiyle Akıllı Ulaşım Sistemleri önemli bir pazar alanı oluşturmuştur ve bu da ülkeler arasında rekabet ortamı oluşmasına sebep olmuştur. Bu çalışmada, toplu ulaşım araçlarıyla erişim konusunda yaşanan problemlerin minimize edilmesi amacıyla akıllı ulaşım sistemleri teknolojileri ve yapay zekâ teknolojileri birlikte kullanılmıştır. Bu kapsamda öncelikle BURULAŞ’tan alınan ve 2019 yılı ocak ve haziran ayları arasında gerçekleşen yolculukları kapsayan veriler büyük boyutlu veriler Microsoft SQL Server ve Spyder programları aracılığıyla analiz edilmiştir. Bu kapsamında 2019 yılı ocak ve haziran ayları içerisinde gerçekleşen Bursa Uludağ Üniversitesi varışlı yolculuklar bilet ve hat tiplerine göre belirli takvim günleri baz alınarak ay, gün, saat kriterlerine göre analiz edilmiştir. Analiz sonucunda hangi hattı en çok hangi bilet tipinin hangi zamanda kullandığı bilgisi elde edilmiştir. Elde edilen bu farklı hat ve bilet tiplerine ait yolcu sayısı verileri, Spyder aracılığıyla yolcu sayısı tahmini (forecasting) yapmak için kullanılmıştır. Böylelikle Bursa Uludağ Üniversitesi varışlı istenilen otobüs hatlarına ait farklı zamanlardaki yolcu sayısı tahminleri elde edilmiştir.
{"title":"Şehir İçi Otobüs Taşımacılığında Kısa Dönemli Yolcu Sayısı Tahmini","authors":"Ece Korkmaz, İ̇̇lyas Özer, Serhat Berat Efe","doi":"10.51513/jitsa.1172352","DOIUrl":"https://doi.org/10.51513/jitsa.1172352","url":null,"abstract":"Tüm dünyada yaşanan teknolojik gelişmelerin etkisiyle Akıllı Ulaşım Sistemleri önemli bir pazar alanı oluşturmuştur ve bu da ülkeler arasında rekabet ortamı oluşmasına sebep olmuştur. Bu çalışmada, toplu ulaşım araçlarıyla erişim konusunda yaşanan problemlerin minimize edilmesi amacıyla akıllı ulaşım sistemleri teknolojileri ve yapay zekâ teknolojileri birlikte kullanılmıştır. Bu kapsamda öncelikle BURULAŞ’tan alınan ve 2019 yılı ocak ve haziran ayları arasında gerçekleşen yolculukları kapsayan veriler büyük boyutlu veriler Microsoft SQL Server ve Spyder programları aracılığıyla analiz edilmiştir. Bu kapsamında 2019 yılı ocak ve haziran ayları içerisinde gerçekleşen Bursa Uludağ Üniversitesi varışlı yolculuklar bilet ve hat tiplerine göre belirli takvim günleri baz alınarak ay, gün, saat kriterlerine göre analiz edilmiştir. Analiz sonucunda hangi hattı en çok hangi bilet tipinin hangi zamanda kullandığı bilgisi elde edilmiştir. Elde edilen bu farklı hat ve bilet tiplerine ait yolcu sayısı verileri, Spyder aracılığıyla yolcu sayısı tahmini (forecasting) yapmak için kullanılmıştır. Böylelikle Bursa Uludağ Üniversitesi varışlı istenilen otobüs hatlarına ait farklı zamanlardaki yolcu sayısı tahminleri elde edilmiştir.","PeriodicalId":422081,"journal":{"name":"Akıllı Ulaşım Sistemleri ve Uygulamaları Dergisi","volume":"27 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-09-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"122634058","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
İçinde bulunduğumuz şu günlerde nüfus yoğunluğu ve araç sayısı her geçen gün artmaktadır. Araç kullanımının hızla artmasıyla birlikte yükselen fosil yakıt tüketimi, bununla beraber oluşan sera gazı etkisi ve iklim değişiklikleri halk sağlığını tehdit eden boyutlara ulaşmıştır. Artan özel otomobil popülasyonu ile birlikte ortaya çıkan toplum sağlığını etkileyen sorunlar olması, CO2 emisyonu sebebiyle oluşan çevre kirliliği ve trafik sıkışıklığının çözülmesi gereken boyuta gelmesi otomotiv üreticilerini yeni arayışlara itmiştir. Öncelikli olarak akıllı ulaşım sistemleri ile başlayan bu süreç daha geliştirilmiş ve otonom araç teknolojileri çalışılmaya başlanmıştır. Araç performansından ödün vermeden geliştirilebilecek daha çevreci teknolojiler üzerine araştırmalar da hız kazanmıştır. Otonom araçların aynı zamanda mobiliteye erişilebilirliği artıracağı öngörülmektedir. Bu çalışmada genel çerçevede otonom araçların akıllı ulaşım politikaları üzerindeki etkileri incelenmiştir. Bu araçların dünyada sahip olduğu öneme, gelecekte bulunacağı düşünülen durumuna ve aynı zamanda otomotiv firmaları tarafından yapılan çalışmalara değinilmiştir. Bu sürücüsüz araçların oluşturabileceği risk ve kolaylıklar göz önünde bulundurularak toplum sağlığına hangi boyutlarda etkileri olacağı araştırılmıştır.
{"title":"Otonom Araçların Akıllı Ulaşım Politikaları Üzerindeki Etkileri","authors":"Sinem Akkaya, Harun Özbay","doi":"10.51513/jitsa.1160891","DOIUrl":"https://doi.org/10.51513/jitsa.1160891","url":null,"abstract":"İçinde bulunduğumuz şu günlerde nüfus yoğunluğu ve araç sayısı her geçen gün artmaktadır. Araç kullanımının hızla artmasıyla birlikte yükselen fosil yakıt tüketimi, bununla beraber oluşan sera gazı etkisi ve iklim değişiklikleri halk sağlığını tehdit eden boyutlara ulaşmıştır. Artan özel otomobil popülasyonu ile birlikte ortaya çıkan toplum sağlığını etkileyen sorunlar olması, CO2 emisyonu sebebiyle oluşan çevre kirliliği ve trafik sıkışıklığının çözülmesi gereken boyuta gelmesi otomotiv üreticilerini yeni arayışlara itmiştir. Öncelikli olarak akıllı ulaşım sistemleri ile başlayan bu süreç daha geliştirilmiş ve otonom araç teknolojileri çalışılmaya başlanmıştır. Araç performansından ödün vermeden geliştirilebilecek daha çevreci teknolojiler üzerine araştırmalar da hız kazanmıştır. Otonom araçların aynı zamanda mobiliteye erişilebilirliği artıracağı öngörülmektedir. Bu çalışmada genel çerçevede otonom araçların akıllı ulaşım politikaları üzerindeki etkileri incelenmiştir. Bu araçların dünyada sahip olduğu öneme, gelecekte bulunacağı düşünülen durumuna ve aynı zamanda otomotiv firmaları tarafından yapılan çalışmalara değinilmiştir. Bu sürücüsüz araçların oluşturabileceği risk ve kolaylıklar göz önünde bulundurularak toplum sağlığına hangi boyutlarda etkileri olacağı araştırılmıştır.","PeriodicalId":422081,"journal":{"name":"Akıllı Ulaşım Sistemleri ve Uygulamaları Dergisi","volume":"95 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-09-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"133230250","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Havalimanlarında pisti terk ediş taksi yolları farklı tipteki uçakların operasyonel performansları göz önünde bulundurularak geçmiş verilere dayalı olarak tasarlanmaktadır. Sıralama planlaması yapılırken uçakların pisti beklenen bir noktadan terk edeceği varsayılmaktadır. Ancak gerçek performanslar farklılık gösterebilmektedir. Aynı tip uçaklar pisti farklı noktalardan terk edebilmektedir. Bunun yanı sıra pisti aynı noktadan terk eden uçakların pist meşguliyet süreleri de farklılaşabilmektedir. Bu durum birden fazla pisti terk ediş taksi yolu içeren havalimanlarında trafik planlaması yapılırken iki farklı belirsizlik unsurunu ortaya çıkarmaktadır. Bunlardan ilki pisti terk ediş noktası (REP) belirsizliği diğeri ise pist meşguliyet süresi (ROT) belirsizliğidir. Bu çalışmada REP ve ROT belirsizlikleri göz önüne alınarak birden fazla terk ediş noktasına sahip pisti bulunan havalimanlarında geliş-kalkış sıralaması için stokastik programlama modeli geliştirilmiştir. Türkiye’de bir havalimanına gerçekleşen 154 geliş operasyonun radar verileri incelenmiş ve matematiksel modele entegre edilmiştir. Gerçek verilere dayalı olarak üretilen çeşitli beklenen iniş ve kalkış senaryoları matematiksel modelde koşturulmuştur. Daha sonra önerilen stokastik model deterministik ve ilk gelen ilk hizmet alır (FCFS) yaklaşımları ile toplam gecikme ve tamamlanma zamanları açısından kıyaslanmıştır. Sonuç olarak önerilen modelin belirsizliklere karşı sağlam sıralamalar sunmayı başardığı ve diğer yaklaşımlarla kıyaslandığında önemli gecikme kazanımları sağladığı gözlenmiştir.
{"title":"Çoklu terk ediş noktası bulunan pistler için pisti terk ediş noktası ve pist meşguliyet süreleri belirsizlikleri altında stokastik sıralama planlama modeli","authors":"Kadir Dönmez","doi":"10.51513/jitsa.1138520","DOIUrl":"https://doi.org/10.51513/jitsa.1138520","url":null,"abstract":"Havalimanlarında pisti terk ediş taksi yolları farklı tipteki uçakların operasyonel performansları göz önünde bulundurularak geçmiş verilere dayalı olarak tasarlanmaktadır. Sıralama planlaması yapılırken uçakların pisti beklenen bir noktadan terk edeceği varsayılmaktadır. Ancak gerçek performanslar farklılık gösterebilmektedir. Aynı tip uçaklar pisti farklı noktalardan terk edebilmektedir. Bunun yanı sıra pisti aynı noktadan terk eden uçakların pist meşguliyet süreleri de farklılaşabilmektedir. Bu durum birden fazla pisti terk ediş taksi yolu içeren havalimanlarında trafik planlaması yapılırken iki farklı belirsizlik unsurunu ortaya çıkarmaktadır. Bunlardan ilki pisti terk ediş noktası (REP) belirsizliği diğeri ise pist meşguliyet süresi (ROT) belirsizliğidir. Bu çalışmada REP ve ROT belirsizlikleri göz önüne alınarak birden fazla terk ediş noktasına sahip pisti bulunan havalimanlarında geliş-kalkış sıralaması için stokastik programlama modeli geliştirilmiştir. Türkiye’de bir havalimanına gerçekleşen 154 geliş operasyonun radar verileri incelenmiş ve matematiksel modele entegre edilmiştir. Gerçek verilere dayalı olarak üretilen çeşitli beklenen iniş ve kalkış senaryoları matematiksel modelde koşturulmuştur. Daha sonra önerilen stokastik model deterministik ve ilk gelen ilk hizmet alır (FCFS) yaklaşımları ile toplam gecikme ve tamamlanma zamanları açısından kıyaslanmıştır. Sonuç olarak önerilen modelin belirsizliklere karşı sağlam sıralamalar sunmayı başardığı ve diğer yaklaşımlarla kıyaslandığında önemli gecikme kazanımları sağladığı gözlenmiştir.","PeriodicalId":422081,"journal":{"name":"Akıllı Ulaşım Sistemleri ve Uygulamaları Dergisi","volume":"1 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-09-29","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"123293115","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Gizem Kayi̇şoğlu, Pelin Bolat, Fırat Bolat, Aras Payalan
Gamification is a new design for many fields in changes in the expectations and satisfaction levels of each individual with digital literacy skills, as well as in their behavior and habits. Utilizing the benefits of its frame is also a critical issue for the maritime education. In this context, it is aimed to measure the predisposition and interest of the maritime university students in the game contents by conducting a survey. Statistical results are obtained regarding the attitudes of the participants towards learning with computer games, their attitudes and expectations towards gamification and how useful gamification could be for non-game systems. Lastly, it is revealed which courses in maritime can be gamified. Accordingly, it is seen that the majority of the students are intertwined with games every day. The reason why the majority of the people prefer to play 'multiplayer' games is the desire to be successful brought by the competitive environment or the communication-based system being more interesting and increasing motivation even more. Attendances consider that gamification will make the lessons more interesting, specifically electronic navigation and maritime security courses.
{"title":"DENİZCİLİK EĞİTİMİNİN OYUNLAŞTIRMA ÇERÇEVESİNDE İNCELENMESİ","authors":"Gizem Kayi̇şoğlu, Pelin Bolat, Fırat Bolat, Aras Payalan","doi":"10.51513/jitsa.1143499","DOIUrl":"https://doi.org/10.51513/jitsa.1143499","url":null,"abstract":"Gamification is a new design for many fields in changes in the expectations and satisfaction levels of each individual with digital literacy skills, as well as in their behavior and habits. Utilizing the benefits of its frame is also a critical issue for the maritime education. In this context, it is aimed to measure the predisposition and interest of the maritime university students in the game contents by conducting a survey. Statistical results are obtained regarding the attitudes of the participants towards learning with computer games, their attitudes and expectations towards gamification and how useful gamification could be for non-game systems. Lastly, it is revealed which courses in maritime can be gamified. Accordingly, it is seen that the majority of the students are intertwined with games every day. The reason why the majority of the people prefer to play 'multiplayer' games is the desire to be successful brought by the competitive environment or the communication-based system being more interesting and increasing motivation even more. Attendances consider that gamification will make the lessons more interesting, specifically electronic navigation and maritime security courses.","PeriodicalId":422081,"journal":{"name":"Akıllı Ulaşım Sistemleri ve Uygulamaları Dergisi","volume":"43 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-09-22","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"131932454","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Bu çalışma, günümüzde araç sayısının artmasına bağlı olarak meydana gelen trafik yoğunluğu durumunu değerlendirmek ve modellemek için kullanılan trafik simülasyon yazılımları arasından seçilen bir grup programın (SUMO, Quadstone Paramics Modeller, Aimsun, Trafficware SimTraffic, CORSIM TRAFVU, PTV Vissim) genel özelliklerini incelemek amacıyla hazırlanmıştır. Trafik bilgisayar simülasyonu, trafik ağlarının ve sistemlerinin trafik modellemesi, planlaması ve geliştirilmesi araştırmalarında yaygın olarak kullanılan bir yöntemdir. Mikroskobik, makroskopik, mezoskopik ve nanoskopik olarak dört kategoride incelenirler. Bazıları sadece bir kategori özelliğine sahipken bazıları da entegre sistemlerdir. Taşıt trafiği sistemleri ve ürettiği sorunlar, küresel olarak artan bir ilgi ve endişe kaynağı olarak öne çıkmaktadır. Karmaşık trafik sistemlerinin modellenmesi ve oluşan karmaşanın çözümü zor bir problemdir. Gerçek hayatta yapılacak denemeler pratik ve kısa zamanlı olmaz. Trafik simülasyon yazılımları uygulama açısından oldukça pratik ve daha kısa zamanlıdır. Bununla birlikte de öngörülen uygulamaların simülasyon ortamında denenmesi ve taşıt trafiğine uyarlanması çok daha çabuk olur. Dolayısıyla oluşan karmaşanın veya sıkışıklığının daha kısa zamanda çözümlenmesi hem mali açıdan hemde zamandan tasarruf sağlar.
{"title":"Trafik Simülasyon Yazılımlarına Genel Bakış","authors":"Sinem Akkaya, Taylan Engin","doi":"10.51513/jitsa.1090209","DOIUrl":"https://doi.org/10.51513/jitsa.1090209","url":null,"abstract":"Bu çalışma, günümüzde araç sayısının artmasına bağlı olarak meydana gelen trafik yoğunluğu durumunu değerlendirmek ve modellemek için kullanılan trafik simülasyon yazılımları arasından seçilen bir grup programın (SUMO, Quadstone Paramics Modeller, Aimsun, Trafficware SimTraffic, CORSIM TRAFVU, PTV Vissim) genel özelliklerini incelemek amacıyla hazırlanmıştır. Trafik bilgisayar simülasyonu, trafik ağlarının ve sistemlerinin trafik modellemesi, planlaması ve geliştirilmesi araştırmalarında yaygın olarak kullanılan bir yöntemdir. Mikroskobik, makroskopik, mezoskopik ve nanoskopik olarak dört kategoride incelenirler. Bazıları sadece bir kategori özelliğine sahipken bazıları da entegre sistemlerdir. Taşıt trafiği sistemleri ve ürettiği sorunlar, küresel olarak artan bir ilgi ve endişe kaynağı olarak öne çıkmaktadır. Karmaşık trafik sistemlerinin modellenmesi ve oluşan karmaşanın çözümü zor bir problemdir. Gerçek hayatta yapılacak denemeler pratik ve kısa zamanlı olmaz. Trafik simülasyon yazılımları uygulama açısından oldukça pratik ve daha kısa zamanlıdır. Bununla birlikte de öngörülen uygulamaların simülasyon ortamında denenmesi ve taşıt trafiğine uyarlanması çok daha çabuk olur. Dolayısıyla oluşan karmaşanın veya sıkışıklığının daha kısa zamanda çözümlenmesi hem mali açıdan hemde zamandan tasarruf sağlar.","PeriodicalId":422081,"journal":{"name":"Akıllı Ulaşım Sistemleri ve Uygulamaları Dergisi","volume":"2 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-09-20","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"129382195","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Günümüz şehir planlama ve yönetimi için trafik talebindeki artışın paralelinde otopark talebindeki artış acil çözüm bekleyen sorunlar arasında yer almaktadır. Özellikle otopark talebinin yüksek olduğu şehir merkezlerinde yeterli alan bulunmaması otopark altyapı tesislerinin inşasına olanak tanımamaktadır. Soruna yaygın çözüm olarak kullanılan yöntem mevcut kapasitenin etkin kullanımı ve talep yönetimidir. Akıllı ulaşım sistemleri özellikle Akıllı Otopark Sistemleri (AOS) özelinde düşünüldüğünde kapasitenin uygun kullanımı ve talep yönetimi için en güncel yöntem olarak tercih edilmektedir. AOS’un etkin uygulanabilmesi de etkin araç tanıma ve detektör teknolojilerine bağlıdır. Bu çalışmada AOS’un verimliliği için etken olan araç tanıma detektör sistemleri kategorize edilerek tanıtılmış ayrıca yaygın kullanılan detektör teknolojilerinin avantajları ve dezavantajları dikkate alınarak kıyaslamaları yapılmıştır. Sunulan sınıflandırmalar ile AOS tasarımı yapılırken kullanılacak etkin teknoloji seçimi konusunda yardımcı olmak amaçlanmıştır.
{"title":"Akıllı Otopark Sistemlerinde Kullanılan Araç Tanıma Teknolojileri Üzerine Bir İnceleme","authors":"Bora Doğaroğlu, S. Çalışkanelli","doi":"10.51513/jitsa.1098978","DOIUrl":"https://doi.org/10.51513/jitsa.1098978","url":null,"abstract":"Günümüz şehir planlama ve yönetimi için trafik talebindeki artışın paralelinde otopark talebindeki artış acil çözüm bekleyen sorunlar arasında yer almaktadır. Özellikle otopark talebinin yüksek olduğu şehir merkezlerinde yeterli alan bulunmaması otopark altyapı tesislerinin inşasına olanak tanımamaktadır. Soruna yaygın çözüm olarak kullanılan yöntem mevcut kapasitenin etkin kullanımı ve talep yönetimidir. Akıllı ulaşım sistemleri özellikle Akıllı Otopark Sistemleri (AOS) özelinde düşünüldüğünde kapasitenin uygun kullanımı ve talep yönetimi için en güncel yöntem olarak tercih edilmektedir. AOS’un etkin uygulanabilmesi de etkin araç tanıma ve detektör teknolojilerine bağlıdır. Bu çalışmada AOS’un verimliliği için etken olan araç tanıma detektör sistemleri kategorize edilerek tanıtılmış ayrıca yaygın kullanılan detektör teknolojilerinin avantajları ve dezavantajları dikkate alınarak kıyaslamaları yapılmıştır. Sunulan sınıflandırmalar ile AOS tasarımı yapılırken kullanılacak etkin teknoloji seçimi konusunda yardımcı olmak amaçlanmıştır.","PeriodicalId":422081,"journal":{"name":"Akıllı Ulaşım Sistemleri ve Uygulamaları Dergisi","volume":"25 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-09-05","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"133848958","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Airport facilities are places where constantly updated measures, regulations and improvements are implemented. Simulation modeling plays an important role in ensuring the high efficiency and user friendliness of such arrangements. Especially in recent years, simulation has become an indispensable need for the aviation industry. Contrary to traditional theories, the simulation approach reveals a more realistic system behavior analysis. One of the most important operations carried out at airports is undoubtedly the security checkpoints. Simulation of airport security checkpoints is the basis for more efficient use of these service points, improving the service level, identifying bottlenecks in the system and producing solutions. In this study, it is aimed to calculate the delay and queue data created by the precautions and regulations applied in the Esenboğa Airport terminal building after the Covid-19 pandemic, at the security checkpoint after the visa checkpoint. In the study, it is aimed to determine the problems that can be caused by the precautions and regulations taken in airport security by modeling the security control process after the Covid-19 pandemic by using the simulation method. The simulation model was created by taking expert opinions in accordance with the operation carried out at the airport. Finally, the results of the simulation model were evaluated, and suggestions were made to the airport stakeholders.
{"title":"Covid-19 Pandemisi Sırasında Güvenlik Kontrol Süreci: Esenboğa Havalimani Örneği","authors":"Emre Karşigi̇l, Savaş S. Ateş","doi":"10.51513/jitsa.1085557","DOIUrl":"https://doi.org/10.51513/jitsa.1085557","url":null,"abstract":"Airport facilities are places where constantly updated measures, regulations and improvements are implemented. Simulation modeling plays an important role in ensuring the high efficiency and user friendliness of such arrangements. Especially in recent years, simulation has become an indispensable need for the aviation industry. Contrary to traditional theories, the simulation approach reveals a more realistic system behavior analysis. One of the most important operations carried out at airports is undoubtedly the security checkpoints. Simulation of airport security checkpoints is the basis for more efficient use of these service points, improving the service level, identifying bottlenecks in the system and producing solutions. In this study, it is aimed to calculate the delay and queue data created by the precautions and regulations applied in the Esenboğa Airport terminal building after the Covid-19 pandemic, at the security checkpoint after the visa checkpoint. In the study, it is aimed to determine the problems that can be caused by the precautions and regulations taken in airport security by modeling the security control process after the Covid-19 pandemic by using the simulation method. The simulation model was created by taking expert opinions in accordance with the operation carried out at the airport. Finally, the results of the simulation model were evaluated, and suggestions were made to the airport stakeholders.","PeriodicalId":422081,"journal":{"name":"Akıllı Ulaşım Sistemleri ve Uygulamaları Dergisi","volume":"52 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-08-31","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"125688303","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Günümüzde kentlerde nüfus artışı, teknolojinin gelişmesi, kentsel yayılma ve bunlara bağlı olarak motorlu taşıt kullanımı artmaktadır. Özel araç kullanımının artması ile özellikle büyük kentlerde trafik sıkışıklığı yaşanmaktadır. Bu durum beraberinde hava, gürültü kirliliği ve karbon salınımı gibi çevre sorunlarının oluşmasına neden olmaktadır. Sürdürülebilir, entegre ulaşımın sağlanmasında ve otomobil kullanımının azaltılmasında kentlerde park et devam et sistemleri uygulanmaktadır. Park et devam et (P+D), kent içi seyahatlerde özel araç kullanımını azaltmak için kentte ve merkez çeperlerinde oluşturulan otoparklar ile yolculukların toplu taşıma ile devam etmesini sağlar. Bu çalışmanın amacı, İstanbul kenti park et devam et sisteminin sürdürülebilir ve entegre ulaşım dahilinde incelenmesidir. Araştırma; İstanbul kentinde özel araç kullanımının azaltılması ve yolculukların toplu taşıma yönlendirilmesi kapsamında park et devam et sisteminin etkinliğini ortaya koymaktadır. Bu kapsamda sürdürülebilir ve entegre ulaşımın gerekliliğinden bahsedilmiştir. Park et devam et sisteminin kente ve ulaşıma olan etkileri incelenmiştir. İnceleme alanı olan İstanbul kentinin park et devam et sisteminin konumları, kapasiteleri ve hangi ulaşım türü ile entegre olduğu araştırılmıştır. Bu bağlamda P+D sistemin erişilebilirliği, sürdürülebilir ulaşım dahilinde kente olan olumlu katkıları değerlendirilmiştir. İstanbul kentinde park et devam et sisteminin etkin olarak kullanıldığında trafik sıkışıklığını azaltmada önemli olduğu görülmüştür. Yapılan değerlendirme sonucunda kentlerde ulaşımın çevreye olan olumsuz etkilerinin azaltılması ve toplu taşımın desteklenmesi amacıyla P+D sisteminin önemli olduğunu söylemek mümkündür.
{"title":"İstanbul park et devam et sisteminin sürdürülebilir ve entegre ulaşıma etkisi","authors":"Asena Kübra Tarhan, Ozge Ercoskun","doi":"10.51513/jitsa.1069890","DOIUrl":"https://doi.org/10.51513/jitsa.1069890","url":null,"abstract":"Günümüzde kentlerde nüfus artışı, teknolojinin gelişmesi, kentsel yayılma ve bunlara bağlı olarak motorlu taşıt kullanımı artmaktadır. Özel araç kullanımının artması ile özellikle büyük kentlerde trafik sıkışıklığı yaşanmaktadır. Bu durum beraberinde hava, gürültü kirliliği ve karbon salınımı gibi çevre sorunlarının oluşmasına neden olmaktadır. Sürdürülebilir, entegre ulaşımın sağlanmasında ve otomobil kullanımının azaltılmasında kentlerde park et devam et sistemleri uygulanmaktadır. Park et devam et (P+D), kent içi seyahatlerde özel araç kullanımını azaltmak için kentte ve merkez çeperlerinde oluşturulan otoparklar ile yolculukların toplu taşıma ile devam etmesini sağlar. Bu çalışmanın amacı, İstanbul kenti park et devam et sisteminin sürdürülebilir ve entegre ulaşım dahilinde incelenmesidir. Araştırma; İstanbul kentinde özel araç kullanımının azaltılması ve yolculukların toplu taşıma yönlendirilmesi kapsamında park et devam et sisteminin etkinliğini ortaya koymaktadır. Bu kapsamda sürdürülebilir ve entegre ulaşımın gerekliliğinden bahsedilmiştir. Park et devam et sisteminin kente ve ulaşıma olan etkileri incelenmiştir. İnceleme alanı olan İstanbul kentinin park et devam et sisteminin konumları, kapasiteleri ve hangi ulaşım türü ile entegre olduğu araştırılmıştır. Bu bağlamda P+D sistemin erişilebilirliği, sürdürülebilir ulaşım dahilinde kente olan olumlu katkıları değerlendirilmiştir. İstanbul kentinde park et devam et sisteminin etkin olarak kullanıldığında trafik sıkışıklığını azaltmada önemli olduğu görülmüştür. Yapılan değerlendirme sonucunda kentlerde ulaşımın çevreye olan olumsuz etkilerinin azaltılması ve toplu taşımın desteklenmesi amacıyla P+D sisteminin önemli olduğunu söylemek mümkündür.","PeriodicalId":422081,"journal":{"name":"Akıllı Ulaşım Sistemleri ve Uygulamaları Dergisi","volume":"226 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-08-29","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"124186912","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
The condition of the pavement surface on highways is an important factor in ensuring traffic safety. The condition of the road pavements varies according to the climatic conditions of the road. To record the variability of road pavements according to meteorological factors, both sensors placed in the pavement and road meteorology information stations are installed on the roadsides. Within the scope of intelligent transportation systems, the establishment of road management information systems and the status of the road pavement in real-time can be observed with the data obtained from the sensors. With these sensor data, the road surface condition can be estimated with different artificial intelligence methods. Thus, important information is provided for decision-makers in taking precautions according to the dry, wet, and icy road surface condition. In this study, it is purposed to estimate the road surface condition based on meteorological parameters. For this purpose, deep learning models have been developed. Air temperature (tmp), dew point temperature (dwp), wind speed (sknt), wind direction (drct), wind gust (gust), pavement sensor temperature (tfs), and pavement sensor condition (cond) parameters were used in 65966 datasets. Accuracy was used in the evaluation of deep learning models. Consequently, the evaluation, the accuracy value of the best model was determined as 0.88. In addition, accuracy, recall, precision, and F1-score values of each class were calculated for the test set of the best model.
{"title":"Derin Öğrenme Yöntemi Kullanılarak Meteorolojik Parametrelere Dayalı Karayolu Kaplama Yüzey Durumunun Tahmini","authors":"Tahsin Baykal, Fatih Ergezer, Serdal Terzi̇","doi":"10.51513/jitsa.1152377","DOIUrl":"https://doi.org/10.51513/jitsa.1152377","url":null,"abstract":"The condition of the pavement surface on highways is an important factor in ensuring traffic safety. The condition of the road pavements varies according to the climatic conditions of the road. To record the variability of road pavements according to meteorological factors, both sensors placed in the pavement and road meteorology information stations are installed on the roadsides. Within the scope of intelligent transportation systems, the establishment of road management information systems and the status of the road pavement in real-time can be observed with the data obtained from the sensors. With these sensor data, the road surface condition can be estimated with different artificial intelligence methods. Thus, important information is provided for decision-makers in taking precautions according to the dry, wet, and icy road surface condition. In this study, it is purposed to estimate the road surface condition based on meteorological parameters. For this purpose, deep learning models have been developed. Air temperature (tmp), dew point temperature (dwp), wind speed (sknt), wind direction (drct), wind gust (gust), pavement sensor temperature (tfs), and pavement sensor condition (cond) parameters were used in 65966 datasets. Accuracy was used in the evaluation of deep learning models. Consequently, the evaluation, the accuracy value of the best model was determined as 0.88. In addition, accuracy, recall, precision, and F1-score values of each class were calculated for the test set of the best model.","PeriodicalId":422081,"journal":{"name":"Akıllı Ulaşım Sistemleri ve Uygulamaları Dergisi","volume":"4 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-08-23","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"114429668","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Günümüz dünyasında ülkeler arasındaki ticaretin artması ve çeşitlenmesi lojistik faaliyetlerini oldukça önemli bir yere taşımaktadır. Ülkeler rekabet gücü ve ekonomik üstünlük elde etmek için lojistik performanslarını etkileyen unsurları belirleyerek performanslarını arttırmaya çalışmaktadır. Lojistik performans değerlendirmelerine göre bulundukları sıralamalar uluslararası ticarette ülkelere oldukça önemli avantajlar sağlamaktadır. Bu nedenle, Dünya Bankası iki yılda bir 160 ülkenin Lojistik Performans Endeksini (LPI) hesaplayıp ülkelerin sıralamalarını raporlamaktadır. Bu çalışmada, lojistik performansı etkileyen göstergelerin önem derecesine göre yeniden sıralanması için Entropi tabanlı TOPSIS yöntemine dayalı yeni bir sıralama ve değişken seçim yaklaşımı önerilmiştir. Önerilen yöntemde değişkenlerin ağırlıklandırılması Entropi yöntemine dayılı belirlenip TOPSIS yöntemi ile sıralama skorlarının belirlenmesi için algoritma kullanılmıştır. Ağırlıklandırılmış değişkenlere göre sıralama yöntemi sonuçlarına dayanarak ülkelerin sıralamalarındaki değişiklikler belirlenmiş ve nedenleri tespit edilmiştir. Değişken seçimi ile ağırlıklandırma ile yapılan sıralamada 65 ülkenin sıralaması yükselirken 76 ülkenin sıralaması düşmüş ve 19 ülkenin sırasında bir değişiklik gözlenmemiştir. Ağırlıklandırma yöntemine göre ülkelerin lojistik performansı üzerindeki en etkili değişken %23 ile altyapı göstergesi olmuştur.
{"title":"Ülkelerin lojistik performanslarının Entropi tabanlı TOPSIS yöntemine göre sıralanması ve değişken seçimi","authors":"Maruf Gögebakan","doi":"10.51513/jitsa.1128888","DOIUrl":"https://doi.org/10.51513/jitsa.1128888","url":null,"abstract":"Günümüz dünyasında ülkeler arasındaki ticaretin artması ve çeşitlenmesi lojistik faaliyetlerini oldukça önemli bir yere taşımaktadır. Ülkeler rekabet gücü ve ekonomik üstünlük elde etmek için lojistik performanslarını etkileyen unsurları belirleyerek performanslarını arttırmaya çalışmaktadır. Lojistik performans değerlendirmelerine göre bulundukları sıralamalar uluslararası ticarette ülkelere oldukça önemli avantajlar sağlamaktadır. Bu nedenle, Dünya Bankası iki yılda bir 160 ülkenin Lojistik Performans Endeksini (LPI) hesaplayıp ülkelerin sıralamalarını raporlamaktadır. Bu çalışmada, lojistik performansı etkileyen göstergelerin önem derecesine göre yeniden sıralanması için Entropi tabanlı TOPSIS yöntemine dayalı yeni bir sıralama ve değişken seçim yaklaşımı önerilmiştir. Önerilen yöntemde değişkenlerin ağırlıklandırılması Entropi yöntemine dayılı belirlenip TOPSIS yöntemi ile sıralama skorlarının belirlenmesi için algoritma kullanılmıştır. Ağırlıklandırılmış değişkenlere göre sıralama yöntemi sonuçlarına dayanarak ülkelerin sıralamalarındaki değişiklikler belirlenmiş ve nedenleri tespit edilmiştir. Değişken seçimi ile ağırlıklandırma ile yapılan sıralamada 65 ülkenin sıralaması yükselirken 76 ülkenin sıralaması düşmüş ve 19 ülkenin sırasında bir değişiklik gözlenmemiştir. Ağırlıklandırma yöntemine göre ülkelerin lojistik performansı üzerindeki en etkili değişken %23 ile altyapı göstergesi olmuştur.","PeriodicalId":422081,"journal":{"name":"Akıllı Ulaşım Sistemleri ve Uygulamaları Dergisi","volume":"22 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-08-23","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"129296538","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}