首页 > 最新文献

Akademik Gastroenteroloji Dergisi最新文献

英文 中文
COVID-19'da gastrointestinal semptomlar ile hastalığın seyri ve prognozu arasında bir ilişki var mı? Tek merkezli pilot çalışma
Pub Date : 2020-12-25 DOI: 10.17941/agd.847338
Enver Avci, Isa Ardahanli, Erkin Oztas, Selçuk Dişibeyaz
{"title":"COVID-19'da gastrointestinal semptomlar ile hastalığın seyri ve prognozu arasında bir ilişki var mı? Tek merkezli pilot çalışma","authors":"Enver Avci, Isa Ardahanli, Erkin Oztas, Selçuk Dişibeyaz","doi":"10.17941/agd.847338","DOIUrl":"https://doi.org/10.17941/agd.847338","url":null,"abstract":"","PeriodicalId":118745,"journal":{"name":"Akademik Gastroenteroloji Dergisi","volume":"48 2 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2020-12-25","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"130258931","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
引用次数: 2
Kronik hepatit C tedavisinde ikinci kuşak direk etkili oral antivirallerin gerçek yaşam verileri: Tek merkez ve heterojen hasta grubu
Pub Date : 2020-12-25 DOI: 10.17941/agd.843318
M. Akar, Tevfik Solakoğlu
Giris ve Amac: Kronik hepatit C enfeksiyonu karaciger sirozu ve hepatoseluler karsinomun nedenleri arasindadir. Bu calismada primer olarak kronik hepatit C’li heterojen bir hasta grubunda guncel olarak kullanilan ikinci kusak direk etkili oral antivirallerin tedavi etkinligi ve yan etki profillerinin arastirilmasi amaclanmistir. Gerec ve Yontem: Retrospektif olan bu calismaya ikinci kusak direk etkili oral antiviral tedavi alan 72 hasta dahil edilmistir. Hastalara ait klinik ve laboratuvar verileri poliklinik takip dosyalarindan elde edilmistir. Bulgular: Hastalarin yas ortalamasi 58±14 olup, 39’u (%54) kadin idi. Baskin genotip 1b idi (%74.6). Non-sirotik, kompanse siroz ve dekompanse siroz hastalarin sayilari sirasiyla; 56 (%77.8), 14 (%19.4) ve 2 (%2.8) idi. On sekiz hasta (%25) tedavi deneyimli idi. Paritaprevir/ritonavir/ombitasvir + dasabuvir, ledipasvir/sofosbuvir, ledipasvir/sofosbuvir + ribavirin, sofosbuvir + ribavirin, glekaprevir + pibrentasvir ve paritaprevir/ritonavir/ombitasvir + ribavirin alan hasta sayilari sirasiyla; 38 (%52.8), 13 (%18.1), 7 (%9.7), 7 (%9.7), 6 (%8.3) ve 1 (%1.4) idi. Toplam 71 hasta tedaviyi tamamladi ve bunlarin 69’unda (%97.2) kalici viral yanit elde edildi. Ayrica baslangic aspartat aminotransferaz, alanin amimotransferaz, gama glutamil transferaz ve alfa fetoprotein duzeylerinde tedavi ile birlikte anlamli bir dusus izlendi (p <0.05). Bilirubin duzeyleri ise tedavi esnasinda anlamli bir sekilde yukselmekle beraber (p <0.05), tedavinin sona ermesiyle birlikte dusus gostermekteydi. Yan etki profilleri acisindan, kullanilan tum rejimlerde gozlenen yan etkiler hafif siddette olup, tedaviyi kesecek vasifta degildi. Sonuc: Ulkemizde kronik hepatit C infeksiyonunda guncel olarak kullanilan ikinci kusak direk etkili oral antiviraller yuksek etkinlik ve dusuk yan etki profiline sahiptirler.
导言和目的:慢性丙型肝炎感染是导致肝硬化和肝细胞癌的主要原因之一。本研究旨在评估目前使用的第二代直接作用口服抗病毒药物对不同类型慢性丙型肝炎感染患者的疗效和副作用。材料和方法:在这项回顾性研究中,纳入了 72 名接受第二代直接作用口服抗病毒药物治疗的患者。临床和实验室数据来自门诊随访档案。研究结果患者平均年龄为(58±14)岁,其中 39 人(54%)为女性。主要基因型为 1b(74.6%)。非肝硬化、代偿期肝硬化和失代偿期肝硬化患者人数分别为 56 人(77.8%)、14 人(19.4%)和 2 人(2.8%)。18名患者(25%)有治疗经验。接受帕立普韦/利托那韦/翁比他韦+达沙布韦、利迪帕韦/索非布韦、利迪帕韦/索非布韦+利巴韦林、索非布韦+利巴韦林、格列卡普韦+匹布伦达韦和帕立普韦/利托那韦/翁比他韦+利巴韦林治疗的患者人数分别为38人(52.8)、13(18.1%)、7(9.7%)、7(9.7%)、6(8.3%)和 1(1.4%)。共有 71 名患者完成了治疗,其中 69 人(97.2%)获得了持久的病毒应答。天门冬氨酸氨基转移酶、丙氨酸氨基转移酶、γ 谷氨酰转移酶和甲胎蛋白的基线水平在治疗后显著下降(p < 0.05)。另一方面,胆红素水平在治疗期间明显升高(p < 0.05),但在治疗结束后有所下降。在副作用方面,所有治疗方案中观察到的副作用都很轻微,不会导致治疗中断。结论我国目前用于慢性丙型肝炎感染的第二代直接作用口服抗病毒药物疗效高、副作用小。
{"title":"Kronik hepatit C tedavisinde ikinci kuşak direk etkili oral antivirallerin gerçek yaşam verileri: Tek merkez ve heterojen hasta grubu","authors":"M. Akar, Tevfik Solakoğlu","doi":"10.17941/agd.843318","DOIUrl":"https://doi.org/10.17941/agd.843318","url":null,"abstract":"Giris ve Amac: Kronik hepatit C enfeksiyonu karaciger sirozu ve hepatoseluler karsinomun nedenleri arasindadir. Bu calismada primer olarak kronik hepatit C’li heterojen bir hasta grubunda guncel olarak kullanilan ikinci kusak direk etkili oral antivirallerin tedavi etkinligi ve yan etki profillerinin arastirilmasi amaclanmistir. Gerec ve Yontem: Retrospektif olan bu calismaya ikinci kusak direk etkili oral antiviral tedavi alan 72 hasta dahil edilmistir. Hastalara ait klinik ve laboratuvar verileri poliklinik takip dosyalarindan elde edilmistir. Bulgular: Hastalarin yas ortalamasi 58±14 olup, 39’u (%54) kadin idi. Baskin genotip 1b idi (%74.6). Non-sirotik, kompanse siroz ve dekompanse siroz hastalarin sayilari sirasiyla; 56 (%77.8), 14 (%19.4) ve 2 (%2.8) idi. On sekiz hasta (%25) tedavi deneyimli idi. Paritaprevir/ritonavir/ombitasvir + dasabuvir, ledipasvir/sofosbuvir, ledipasvir/sofosbuvir + ribavirin, sofosbuvir + ribavirin, glekaprevir + pibrentasvir ve paritaprevir/ritonavir/ombitasvir + ribavirin alan hasta sayilari sirasiyla; 38 (%52.8), 13 (%18.1), 7 (%9.7), 7 (%9.7), 6 (%8.3) ve 1 (%1.4) idi. Toplam 71 hasta tedaviyi tamamladi ve bunlarin 69’unda (%97.2) kalici viral yanit elde edildi. Ayrica baslangic aspartat aminotransferaz, alanin amimotransferaz, gama glutamil transferaz ve alfa fetoprotein duzeylerinde tedavi ile birlikte anlamli bir dusus izlendi (p <0.05). Bilirubin duzeyleri ise tedavi esnasinda anlamli bir sekilde yukselmekle beraber (p <0.05), tedavinin sona ermesiyle birlikte dusus gostermekteydi. Yan etki profilleri acisindan, kullanilan tum rejimlerde gozlenen yan etkiler hafif siddette olup, tedaviyi kesecek vasifta degildi. Sonuc: Ulkemizde kronik hepatit C infeksiyonunda guncel olarak kullanilan ikinci kusak direk etkili oral antiviraller yuksek etkinlik ve dusuk yan etki profiline sahiptirler.","PeriodicalId":118745,"journal":{"name":"Akademik Gastroenteroloji Dergisi","volume":"28 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2020-12-25","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"125721716","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
Akut gastrointestinal sistem kanması: Endoskopi sonrası sırada ne var? Olgu sunumu
Pub Date : 2020-12-25 DOI: 10.17941/agd.845274
Feyzi Bostan, H. Kaya, Ersin Kapağan, Rıdvan Yavuz, A. Çekin
Magnetic resonance enterography, which is a non-invasive method, should therefore be considered in gastrointestinal system bleedings when the source of bleeding cannot be detected by endoscopic methods.
由于磁共振肠造影是一种非侵入性的方法,因此当消化道系统出血无法通过内镜方法检测到出血来源时,应考虑采用该方法。
{"title":"Akut gastrointestinal sistem kanması: Endoskopi sonrası sırada ne var? Olgu sunumu","authors":"Feyzi Bostan, H. Kaya, Ersin Kapağan, Rıdvan Yavuz, A. Çekin","doi":"10.17941/agd.845274","DOIUrl":"https://doi.org/10.17941/agd.845274","url":null,"abstract":"Magnetic resonance enterography, which is a non-invasive method, should therefore be considered in gastrointestinal system bleedings when the source of bleeding cannot be detected by endoscopic methods.","PeriodicalId":118745,"journal":{"name":"Akademik Gastroenteroloji Dergisi","volume":"11 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2020-12-25","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"124646529","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
Kronik böbrek yetmezliği tanılı hastalarda üst gastrointestinal sisteme ait endoskopik ve histolojik bulguların değerlendirilmesi
Pub Date : 2020-08-30 DOI: 10.17941/agd.798097
Sami Fidan, Nurullah Üzüm, Muammer Cansiz, M. Erkut, A. Coşar
2018 and who underwent endoscopy, regardless of the etiology. Patients were categorized according into the following three groups: hemodialysis, continuous ambulatory peritoneal dialysis, and nondialysis. Results: We studied the data of 493 patients (mean age, 57.02 ± 16.3 years, 64.1% men), of which 270 were categorized in the hemodialysis, 34 in contin - uous ambulatory peritoneal dialysis, and 189 in the nondialysis groups. Abnormal endoscopic findings were detected in 83% of the patients, and the rates of these findings were similar for the three groups, i.e., the hemodialysis groups showed a rate of 83.7%, continuous ambula - tory peritoneal dialysis showed 73.5%, and nondialysis group showed 83.6% (P = 0.317). The most common endoscopic finding in all patients was gastritis (67.7%). Total 320 patients underwent histological evalua tion. Helicobacter pylori infection, intestinal metaplasia, and gastric can cer rates for the hemodialysis, continuous ambulatory peritoneal dialy - sis, and nondialysis groups were 24%, 26.6%, and 0.9%, respectively. Conclusion: Most patients with chronic kidney disease have disorders of the upper gastrointestinal tract. Since premalignant gastric lesions are common in these patients, endoscopic evaluation is an acceptable procedure, particularly in those awaiting kidney transplantation.
并接受了内窥镜检查,无论病因如何。患者分为以下三组:血液透析组、连续动态腹膜透析组和非透析组。结果:我们研究了493例患者的资料(平均年龄57.02±16.3岁,男性占64.1%),其中血液透析组270例,连续动态腹膜透析组34例,非透析组189例。内镜异常检出率为83%,三组检出率相似,血液透析组检出率为83.7%,连续门诊腹膜透析组检出率为73.5%,非透析组检出率为83.6%,P = 0.317。所有患者中最常见的内镜检查结果是胃炎(67.7%)。320例患者接受组织学检查。血液透析组、持续动态腹膜透析组和非透析组幽门螺杆菌感染、肠化生和胃癌发生率分别为24%、26.6%和0.9%。结论:慢性肾脏病患者多以上消化道病变为主。由于胃癌前病变在这些患者中很常见,内镜评估是一种可接受的程序,特别是在等待肾移植的患者中。
{"title":"Kronik böbrek yetmezliği tanılı hastalarda üst gastrointestinal sisteme ait endoskopik ve histolojik bulguların değerlendirilmesi","authors":"Sami Fidan, Nurullah Üzüm, Muammer Cansiz, M. Erkut, A. Coşar","doi":"10.17941/agd.798097","DOIUrl":"https://doi.org/10.17941/agd.798097","url":null,"abstract":"2018 and who underwent endoscopy, regardless of the etiology. Patients were categorized according into the following three groups: hemodialysis, continuous ambulatory peritoneal dialysis, and nondialysis. Results: We studied the data of 493 patients (mean age, 57.02 ± 16.3 years, 64.1% men), of which 270 were categorized in the hemodialysis, 34 in contin - uous ambulatory peritoneal dialysis, and 189 in the nondialysis groups. Abnormal endoscopic findings were detected in 83% of the patients, and the rates of these findings were similar for the three groups, i.e., the hemodialysis groups showed a rate of 83.7%, continuous ambula - tory peritoneal dialysis showed 73.5%, and nondialysis group showed 83.6% (P = 0.317). The most common endoscopic finding in all patients was gastritis (67.7%). Total 320 patients underwent histological evalua tion. Helicobacter pylori infection, intestinal metaplasia, and gastric can cer rates for the hemodialysis, continuous ambulatory peritoneal dialy - sis, and nondialysis groups were 24%, 26.6%, and 0.9%, respectively. Conclusion: Most patients with chronic kidney disease have disorders of the upper gastrointestinal tract. Since premalignant gastric lesions are common in these patients, endoscopic evaluation is an acceptable procedure, particularly in those awaiting kidney transplantation.","PeriodicalId":118745,"journal":{"name":"Akademik Gastroenteroloji Dergisi","volume":"1 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2020-08-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"130664516","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
Periampüller divertikül endoskopik retrograd kolanjiyopankreatografide kanülasyon başarısı ve komplikasyon sıklığını etkiler mi?
Pub Date : 2020-08-30 DOI: 10.17941/agd.771435
Bilal Toka, Salih Tokmak
Background and Aims: Periampullary diverticulas are frequent anom - alies found during endoscopic retrograde cholangiopancreatography, especially in elderly patients. Previous study results on the effect of periampullary diverticula on technical success and complications in endoscopic retrograde cholangiopancreatography are controversial. In this study, we aimed to compare the cannulation success rate and early complications between patients with and without periampullary diverticula during endoscopic retrograde cholangiopancreatography, and to evaluate the factors affecting them. Material and Methods: Patients who underwent endoscopic retrograde cholangiopancreatog raphy between 2018 and 2020 were retrospectively included in the study. The patients were divided into two groups: patients with peri ampullary diverticula (n = 137) and patients without periampullary di verticula (n = 574). Patients’ medical records were analyzed, and the groups were compared in terms of dermographic and clinical features, cannulation success, need for precut sphincterotomy, balloon-papilla dilatation, biliary stent placement, the number of endoscopic proce - dures, complications, and mortality. Results: A total of 973 endoscopic retrograde cholangiopancreatography procedures were performed on 811 patients (465 [57.3%] women). The mean patient age was 61.2 ± 17.7 years. The cannulation success rate was 97% in the non- peri ampullary diverticula group and 97.1% (p = 0.96) in the periampullary diverticula group. The groups were similar in terms of the number of endoscopic retrograde cholangiopancreatography sessions, the success rate of the procedure, the presence of choledocolitiazis, the need for balloon-papilla dilatation, and biliary stent placement rates (p > 0.05). The need for precut sphincterotomy was higher in the non- periamp - ullary diverticula group (25% vs. 14.6%, respectively; p = 0.01). There was no difference between the groups in terms of early complica - tions related to endoscopic retrograde cholangiopancreatography (21 [3.1%] in the non- periampullary diverticula group, and 5 [3.6%] in the periampullary diverticula group; p = 0.75). Conclusion: Periampullary diverticula detection during endoscopic retrograde cholangiopancrea tography should not be considered an obstacle for cannulation success, and it can help facilitate the cannulation by reducing the need for pre cut sphincterotomy. The results of our study show that the presence of periampullary diverticula also does not increase the risk of procedure-re lated complications.
背景与目的:壶腹周围憩室是内镜逆行胆管造影中常见的异常,尤其是在老年患者中。壶腹周围憩室对内镜逆行胰胆管造影技术成功和并发症的影响的既往研究结果存在争议。在本研究中,我们旨在比较有壶腹周围憩室和无壶腹周围憩室的患者在内镜逆行胰胆管造影术中的插管成功率和早期并发症,并评价其影响因素。材料和方法:回顾性纳入2018年至2020年期间接受内窥镜逆行胆管造影检查的患者。将患者分为壶腹周围憩室患者(137例)和壶腹周围憩室患者(574例)。分析患者的医疗记录,比较两组患者的皮肤特征和临床特征、插管成功率、预切括约肌切开术、球囊-乳头扩张术、胆道支架置入术、内窥镜手术次数、并发症和死亡率。结果:811例患者共行内镜逆行胆管造影973例,其中女性465例(57.3%)。患者平均年龄61.2±17.7岁。非壶腹周围憩室组插管成功率为97%,壶腹周围憩室组为97.1% (p = 0.96)。两组在内窥镜逆行胆管造影次数、手术成功率、胆道结肠炎的存在、球囊-乳头扩张的需要和胆道支架置入率方面相似(p > 0.05)。非脐周憩室组预切括约肌切开术的必要性更高(分别为25%和14.6%;P = 0.01)。两组在内镜下逆行胆管造影相关的早期并发症方面无差异(非壶腹周围憩室组21例[3.1%],壶腹周围憩室组5例[3.6%];P = 0.75)。结论:内窥镜逆行胆管造影时壶腹周围憩室的发现不应被视为插管成功的障碍,它可以减少切开前括约肌切开术的需要,有助于插管的顺利进行。我们的研究结果表明壶腹周围憩室的存在也不会增加手术相关并发症的风险。
{"title":"Periampüller divertikül endoskopik retrograd kolanjiyopankreatografide kanülasyon başarısı ve komplikasyon sıklığını etkiler mi?","authors":"Bilal Toka, Salih Tokmak","doi":"10.17941/agd.771435","DOIUrl":"https://doi.org/10.17941/agd.771435","url":null,"abstract":"Background and Aims: Periampullary diverticulas are frequent anom - alies found during endoscopic retrograde cholangiopancreatography, especially in elderly patients. Previous study results on the effect of periampullary diverticula on technical success and complications in endoscopic retrograde cholangiopancreatography are controversial. In this study, we aimed to compare the cannulation success rate and early complications between patients with and without periampullary diverticula during endoscopic retrograde cholangiopancreatography, and to evaluate the factors affecting them. Material and Methods: Patients who underwent endoscopic retrograde cholangiopancreatog raphy between 2018 and 2020 were retrospectively included in the study. The patients were divided into two groups: patients with peri ampullary diverticula (n = 137) and patients without periampullary di verticula (n = 574). Patients’ medical records were analyzed, and the groups were compared in terms of dermographic and clinical features, cannulation success, need for precut sphincterotomy, balloon-papilla dilatation, biliary stent placement, the number of endoscopic proce - dures, complications, and mortality. Results: A total of 973 endoscopic retrograde cholangiopancreatography procedures were performed on 811 patients (465 [57.3%] women). The mean patient age was 61.2 ± 17.7 years. The cannulation success rate was 97% in the non- peri ampullary diverticula group and 97.1% (p = 0.96) in the periampullary diverticula group. The groups were similar in terms of the number of endoscopic retrograde cholangiopancreatography sessions, the success rate of the procedure, the presence of choledocolitiazis, the need for balloon-papilla dilatation, and biliary stent placement rates (p > 0.05). The need for precut sphincterotomy was higher in the non- periamp - ullary diverticula group (25% vs. 14.6%, respectively; p = 0.01). There was no difference between the groups in terms of early complica - tions related to endoscopic retrograde cholangiopancreatography (21 [3.1%] in the non- periampullary diverticula group, and 5 [3.6%] in the periampullary diverticula group; p = 0.75). Conclusion: Periampullary diverticula detection during endoscopic retrograde cholangiopancrea tography should not be considered an obstacle for cannulation success, and it can help facilitate the cannulation by reducing the need for pre cut sphincterotomy. The results of our study show that the presence of periampullary diverticula also does not increase the risk of procedure-re lated complications.","PeriodicalId":118745,"journal":{"name":"Akademik Gastroenteroloji Dergisi","volume":"8 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2020-08-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"132288085","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
Helicobacter pylori enfeksiyonu tanısında kullanılan invaziv yöntemlerin duyarlılık ve özgüllüklerinin değerlendirilmesi
Pub Date : 2020-04-25 DOI: 10.17941/agd.705695
Ö. Utku, Bilal Ergül, Birgül Kaçmaz, Dilek Oğuz
Giris ve Amac: Helicobacter pylori yaklasik 3.5 mikron uzunlugunda ve 0.5 mikron genisliginde, spiral sekilli, mikroaerofilik, gram negatif bir bakteridir. Dunya populasyonunun yaklasik yarisi Helicobacter pylori ile enfektedir. Helicobacter pylori, gastrit, gastrik ve duodenal ulser, gastrik adenokarsinoma ve mukoza ile iliskili lenfoid doku lenfomasinda birincil patojen olarak bildirilmektedir. Bu bakteri gelismekte olan ulkelerde onemli bir halk sagligi sorunudur. Helicobacter pylori tanisinda endoskopi gerektiren invaziv ve gerektirmeyen noninvaziv tani testleri mevcuttur. Bunlar; hizli ureaz testi, histopatolojik inceleme ve kultur invaziv yontemlerdir. Bu calismada amacimiz Helicobacter pylori enfeksiyonu icin daha once tedavi almamis hasta grubunda hizli ureaz testi, histopatolojik degerlendirme ve kultur sonuclarinin karsilastirilmasi ve bu yontemlerin kultur altin standart yontem olarak degerlendirildiginde sensitivite ve spesifitelerini belirlemektir. Gerec ve Yontem: Hastanemiz gastroenteroloji kliniginde dispepsi on tanisi ile endoskopi yapilan 18-65 yas arasi 55’i (%55.6) kadin, 44’u (%44.4) erkek toplam 99 hasta calismaya alinmistir. Endoskopide antrumdan kultur, dokuda ureaz ve histopatolojik inceleme icin toplam dort biyopsi ornegi alinmistir. Bu orneklerin iki tanesi kultur icin kullanilmistir. Enfeksiyon tanisinda altin standart olarak; tek basina kulturun pozitif olmasi ya da kulturun negatif oldugu durumlarda kullanilan iki testin (histopatolojik inceleme ve hizli ureaz testi) pozitif olmasi kabul edilmistir. Bulgular: Calismada 18-65 yas arasi (yas ortalamasi 44.42±12.53), 55’i (%55.6) kadin, 44’u (%44.4) erkek toplam 99 hasta degerlendirilmistir. Endoskopik olarak 91 (%92) hastada gastrit, 8 (%8) hastada gastrik ulser tespit edildi. 38 (%38.3) hastada kulturde ureme, 75 (%75.7) hastada hizli ureaz testi pozitifligi ve 71 (%71.7) hastada histopatolojik inceleme pozitifligi bulunmustur. Buna gore 99 hastanin 63 (%63.6) tanesinde altin standart kriterlerine gore Helicobacter pylori pozitif bulunmustur. Hastalarin kultur, hizli ureaz testi ve histopatolojik inceleme yontemlerinin duyarlilik ve ozgullukleri sirasiyla %60.3 ve %100, %100 ve %66.6, %98.4 ve %75.0 olarak saptanmistir. Sonuc: Helicobacter pylori enfeksiyonu tanisinda kullanilan farkli ozgulluk ve duyarliliga sahip bircok yontem mevcuttur. Ancak bu yontemler arasindan yapilacak olan secim, amaca ve klinik sartlarina gore degisiklik gostermektedir. Calismamizin bulgulari, endoskopik yontemlerin uygulanabildigi durumlarda, erken tani ve tedavi karari icin hizli ureaz testi kullanilarak hastaligin tedavisinin planlanabilecegini destekler niteliktedir.
导言和目的:幽门螺旋杆菌是一种螺旋形、嗜微水、革兰氏阴性、嗜微水的细菌,长约 3.5 微米,宽约 0.5 微米。全球约有一半人口感染幽门螺旋杆菌。据报道,幽门螺杆菌是胃炎、胃和十二指肠溃疡、胃腺癌和粘膜相关淋巴组织淋巴瘤的主要病原体。这种细菌是发展中国家的一个主要公共卫生问题。幽门螺旋杆菌有侵入性和非侵入性诊断检测,需要进行内窥镜检查。这些方法包括快速尿素酶测试、组织病理学检查和有创培养法。本研究的目的是比较一组未接受过幽门螺旋杆菌感染治疗的患者的快速尿素酶测试、组织病理学评估和培养的结果,并确定当培养被视为金标准方法时,这些方法的敏感性和特异性。材料和方法:本研究共纳入 99 名 18-65 岁的患者,其中 55 名(55.6%)为女性,44 名(44.4%)为 18-65 岁的男性,他们在本院消化内科门诊接受了内镜检查,诊断为消化不良。研究人员共从胃窦处采集了四份活检样本,进行培养、组织尿素酶检测和组织病理学检查。其中两个样本用于培养。诊断感染的金标准是培养阳性,或在培养阴性的情况下使用两种检测方法(组织病理学检查和快速尿素酶检测)。结果:共评估了 99 名年龄在 18 岁至 65 岁之间的患者(平均年龄为 44.42±12.53),其中女性 55 人(55.6%),男性 44 人(44.4%)。内镜检查发现,91 名患者(92%)患有胃炎,8 名患者(8%)患有胃溃疡。38(38.3%)名患者的细菌培养呈阳性,75(75.7%)名患者的快速尿素酶测试呈阳性,71(71.7%)名患者的组织病理学检查呈阳性。因此,根据金标准,99 名患者中有 63 人(63.6%)幽门螺旋杆菌检测呈阳性。培养法、快速尿素酶测试法和组织病理学检查法的灵敏度和准确度分别为 60.3% 和 100%、100% 和 66.6%、98.4% 和 75.0%。结论诊断幽门螺旋杆菌感染的方法有很多,其敏感性和准确性各不相同。然而,根据目的和临床条件的不同,对这些方法的选择也不尽相同。我们的研究结果表明,在可以应用内窥镜方法的情况下,可以通过使用快速尿素酶检测来规划疾病的治疗,以便及早诊断和决定治疗方案。
{"title":"Helicobacter pylori enfeksiyonu tanısında kullanılan invaziv yöntemlerin duyarlılık ve özgüllüklerinin değerlendirilmesi","authors":"Ö. Utku, Bilal Ergül, Birgül Kaçmaz, Dilek Oğuz","doi":"10.17941/agd.705695","DOIUrl":"https://doi.org/10.17941/agd.705695","url":null,"abstract":"Giris ve Amac: Helicobacter pylori yaklasik 3.5 mikron uzunlugunda ve 0.5 mikron genisliginde, spiral sekilli, mikroaerofilik, gram negatif bir bakteridir. Dunya populasyonunun yaklasik yarisi Helicobacter pylori ile enfektedir. Helicobacter pylori, gastrit, gastrik ve duodenal ulser, gastrik adenokarsinoma ve mukoza ile iliskili lenfoid doku lenfomasinda birincil patojen olarak bildirilmektedir. Bu bakteri gelismekte olan ulkelerde onemli bir halk sagligi sorunudur. Helicobacter pylori tanisinda endoskopi gerektiren invaziv ve gerektirmeyen noninvaziv tani testleri mevcuttur. Bunlar; hizli ureaz testi, histopatolojik inceleme ve kultur invaziv yontemlerdir. Bu calismada amacimiz Helicobacter pylori enfeksiyonu icin daha once tedavi almamis hasta grubunda hizli ureaz testi, histopatolojik degerlendirme ve kultur sonuclarinin karsilastirilmasi ve bu yontemlerin kultur altin standart yontem olarak degerlendirildiginde sensitivite ve spesifitelerini belirlemektir. Gerec ve Yontem: Hastanemiz gastroenteroloji kliniginde dispepsi on tanisi ile endoskopi yapilan 18-65 yas arasi 55’i (%55.6) kadin, 44’u (%44.4) erkek toplam 99 hasta calismaya alinmistir. Endoskopide antrumdan kultur, dokuda ureaz ve histopatolojik inceleme icin toplam dort biyopsi ornegi alinmistir. Bu orneklerin iki tanesi kultur icin kullanilmistir. Enfeksiyon tanisinda altin standart olarak; tek basina kulturun pozitif olmasi ya da kulturun negatif oldugu durumlarda kullanilan iki testin (histopatolojik inceleme ve hizli ureaz testi) pozitif olmasi kabul edilmistir. Bulgular: Calismada 18-65 yas arasi (yas ortalamasi 44.42±12.53), 55’i (%55.6) kadin, 44’u (%44.4) erkek toplam 99 hasta degerlendirilmistir. Endoskopik olarak 91 (%92) hastada gastrit, 8 (%8) hastada gastrik ulser tespit edildi. 38 (%38.3) hastada kulturde ureme, 75 (%75.7) hastada hizli ureaz testi pozitifligi ve 71 (%71.7) hastada histopatolojik inceleme pozitifligi bulunmustur. Buna gore 99 hastanin 63 (%63.6) tanesinde altin standart kriterlerine gore Helicobacter pylori pozitif bulunmustur. Hastalarin kultur, hizli ureaz testi ve histopatolojik inceleme yontemlerinin duyarlilik ve ozgullukleri sirasiyla %60.3 ve %100, %100 ve %66.6, %98.4 ve %75.0 olarak saptanmistir. Sonuc: Helicobacter pylori enfeksiyonu tanisinda kullanilan farkli ozgulluk ve duyarliliga sahip bircok yontem mevcuttur. Ancak bu yontemler arasindan yapilacak olan secim, amaca ve klinik sartlarina gore degisiklik gostermektedir. Calismamizin bulgulari, endoskopik yontemlerin uygulanabildigi durumlarda, erken tani ve tedavi karari icin hizli ureaz testi kullanilarak hastaligin tedavisinin planlanabilecegini destekler niteliktedir.","PeriodicalId":118745,"journal":{"name":"Akademik Gastroenteroloji Dergisi","volume":"6 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2020-04-25","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"130480072","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
Karaciğer fibrozisli olgularda serum iskemi modifiye albüminin değerlendirilmesi
Pub Date : 2020-04-25 DOI: 10.17941/agd.723299
Mustafa Tahtaci, Murat Başaran, Hüseyin Köseoğlu, Fatma Yildirim, Pervane Ahmedova, Fatma Ebru Akin, Murat Alişik, Aylin Demirezer, Fatih Kivrakoğlu, Özcan Erel, O. Ersoy
Giris ve Amac: Serum iskemi modifiye albumin, iskemi ve oksidatif stresi gostermede kullanilan faydali bir belirtectir. Bu calismada serum iskemi modifiye albumin ve iskemi modifiye albumin tabanli modellerin karaciger fibrozisini ongormede rolunun degerlendirilmesi amaclandi. Gerec ve Yontem: Calismaya 2013-2016 tarihleri arasinda kronik karaciger hastaligi on tanisiyla karaciger biyopsisi yapilan hastalar dahil edildi. Hastalarin biyopsileri tek bir patolog tarafindan degerlendirildi. Fibrozis derecelerine gore hastalar siniflandirildi. Tum olgularin hemogram parametreleri, kreatinin, aspartat aminotransferaz, alanin aminotransferaz, total bilirubin, direk bilirubin, albumin, iskemi modifiye albumin ve iskemi modifiye albumin orani duzeyleri degerlendirildi. Bulgular: Calismaya karaciger biyopsisi yapilan toplam 34 olgu alindi. Fibrozis deresine gore 15 olgu hafif, 15 olgu orta ve 4 olgu ileri fibrozis grubundaydi. Gruplar arasinda ortalama iskemi modifiye albumin ve iskemi modifiye albumin orani duzeyleri anlamli farkli saptandi (sirasiyla; p = 0.031, p = 0.044). Gruplar arasi degerlendirmede ileri fibrozis grubunda ortalama iskemi modifiye albumin ve iskemi modifiye albumin orani; orta ve hafif fibrozis grubuna gore anlamli farkli saptandi (sirasiyla; p = 0.009 ve p = 0.026, p = 0.014 ve p = 0.029). Hafif ve orta fibrozis gruplari arasinda ortalama iskemi modifiye albumin ve iskemi modifiye albumin orani acisindan anlamli farklilik saptanmadi (sirasiyla, p = 0.545 ve p = 0.673). Sonuc: Karaciger hastaliklarinda ileri evre fibrozisi gostermede iskemi modifiye albumin ve iskemi modifiye albumin orani etkin bir serum belirteci olarak kullanilabilir.
{"title":"Karaciğer fibrozisli olgularda serum iskemi modifiye albüminin değerlendirilmesi","authors":"Mustafa Tahtaci, Murat Başaran, Hüseyin Köseoğlu, Fatma Yildirim, Pervane Ahmedova, Fatma Ebru Akin, Murat Alişik, Aylin Demirezer, Fatih Kivrakoğlu, Özcan Erel, O. Ersoy","doi":"10.17941/agd.723299","DOIUrl":"https://doi.org/10.17941/agd.723299","url":null,"abstract":"Giris ve Amac: Serum iskemi modifiye albumin, iskemi ve oksidatif stresi gostermede kullanilan faydali bir belirtectir. Bu calismada serum iskemi modifiye albumin ve iskemi modifiye albumin tabanli modellerin karaciger fibrozisini ongormede rolunun degerlendirilmesi amaclandi. Gerec ve Yontem: Calismaya 2013-2016 tarihleri arasinda kronik karaciger hastaligi on tanisiyla karaciger biyopsisi yapilan hastalar dahil edildi. Hastalarin biyopsileri tek bir patolog tarafindan degerlendirildi. Fibrozis derecelerine gore hastalar siniflandirildi. Tum olgularin hemogram parametreleri, kreatinin, aspartat aminotransferaz, alanin aminotransferaz, total bilirubin, direk bilirubin, albumin, iskemi modifiye albumin ve iskemi modifiye albumin orani duzeyleri degerlendirildi. Bulgular: Calismaya karaciger biyopsisi yapilan toplam 34 olgu alindi. Fibrozis deresine gore 15 olgu hafif, 15 olgu orta ve 4 olgu ileri fibrozis grubundaydi. Gruplar arasinda ortalama iskemi modifiye albumin ve iskemi modifiye albumin orani duzeyleri anlamli farkli saptandi (sirasiyla; p = 0.031, p = 0.044). Gruplar arasi degerlendirmede ileri fibrozis grubunda ortalama iskemi modifiye albumin ve iskemi modifiye albumin orani; orta ve hafif fibrozis grubuna gore anlamli farkli saptandi (sirasiyla; p = 0.009 ve p = 0.026, p = 0.014 ve p = 0.029). Hafif ve orta fibrozis gruplari arasinda ortalama iskemi modifiye albumin ve iskemi modifiye albumin orani acisindan anlamli farklilik saptanmadi (sirasiyla, p = 0.545 ve p = 0.673). Sonuc: Karaciger hastaliklarinda ileri evre fibrozisi gostermede iskemi modifiye albumin ve iskemi modifiye albumin orani etkin bir serum belirteci olarak kullanilabilir.","PeriodicalId":118745,"journal":{"name":"Akademik Gastroenteroloji Dergisi","volume":"16 11","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2020-04-25","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"114125500","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
Canlı vericili karaciğer transplantasyonu öncesi intraoperatif olarak ölçülen greft ağırlığının tahmininde bilgisayarlı tomografinin rolü
Pub Date : 2019-09-15 DOI: 10.17941/agd.620844
M. Özdemir, Halil Özer, Yigit Duzkoylu, R. S. Ökten, F. Özdemir
Giris ve Amac: Bu calismanin amaci canlidan karaciger transplantasyonunda greftin degerlendirilmesinde bilgisayarli tomografi ile olculen tahmini greft volumunden korreksiyon faktoru kullanilarak hesaplanan tahmini greft agirligi ile gercek greft agirliginin karsilastirilmasi ve bu korreksiyon faktorunun efektivitesinin arastirilmasidir. Gerec ve Yontem: Ocak 2009-Temmuz 2015 tarihleri arasinda 42 canli karaciger donorunun (20 kadin, 22 erkek; ortalama yas, 42.23 yil±17.25 (18-52) dinamik kontrastli hepatik bilgisayarli tomografi kesitlerinden elde edilen veriler retrospektif olarak tarandi. Donorler, karaciger nakli icin karaciger sag lob rezeksiyonu yapilan saglikli eriskinlerdi. B ilgisayarli tomografi ile olculen tahmini greft volumu (cc) Lemke ve arkadaslarinin formulu ( tahmini greft agirligi (g): 0.678 x tahmini greft volumu (cc) +143.704 g) kullanilarak tahmin edildi. Tahmini greft agirligi ile gercek greft agirligi arasindaki iliskiyi saptamak icin Pearson korelasyon testi kullanildi. Bulgular: Ameliyat oncesi ortalama karaciger hacmi 918.265 (580-1230) cc idi. Ameliyat oncesi tahmini greft agirligi ve gercek greft agirligi ortalama agirliklari sirasiyla 818.119 (550-1171) gr, 790.359 (505-1150) gr olculdu. Gercek greft agirligi ile preoperatif tahmini greft volumu arasinda istatistiksel bir iliski yoktu. Ancak gercek greft agirligi ile preoperatif tahmini greft agirligi arasinda guclu bir istatistiksel iliski tespit edildi. Pearson korelasyon analizi sonuclari guclu bir korelasyon gosterdi (r = 0.98, p <0.001) ve regresyon modelinin sonucu bu bulguyu destekledi (p <0.0001). Sonuc: Sonuc olarak canlidan karaciger naklinde greftin degerlendirilmesinde b ilgisayarli t omografi ile olculen volumun gercek agirliktan farkli oldugu, Lemke ve ark.’nin gelistirdigi formulun aktuel agirligi tahminde yeterli ve etkili oldugu tespit edildi.
{"title":"Canlı vericili karaciğer transplantasyonu öncesi intraoperatif olarak ölçülen greft ağırlığının tahmininde bilgisayarlı tomografinin rolü","authors":"M. Özdemir, Halil Özer, Yigit Duzkoylu, R. S. Ökten, F. Özdemir","doi":"10.17941/agd.620844","DOIUrl":"https://doi.org/10.17941/agd.620844","url":null,"abstract":"Giris ve Amac: Bu calismanin amaci canlidan karaciger transplantasyonunda greftin degerlendirilmesinde bilgisayarli tomografi ile olculen tahmini greft volumunden korreksiyon faktoru kullanilarak hesaplanan tahmini greft agirligi ile gercek greft agirliginin karsilastirilmasi ve bu korreksiyon faktorunun efektivitesinin arastirilmasidir. Gerec ve Yontem: Ocak 2009-Temmuz 2015 tarihleri arasinda 42 canli karaciger donorunun (20 kadin, 22 erkek; ortalama yas, 42.23 yil±17.25 (18-52) dinamik kontrastli hepatik bilgisayarli tomografi kesitlerinden elde edilen veriler retrospektif olarak tarandi. Donorler, karaciger nakli icin karaciger sag lob rezeksiyonu yapilan saglikli eriskinlerdi. B ilgisayarli tomografi ile olculen tahmini greft volumu (cc) Lemke ve arkadaslarinin formulu ( tahmini greft agirligi (g): 0.678 x tahmini greft volumu (cc) +143.704 g) kullanilarak tahmin edildi. Tahmini greft agirligi ile gercek greft agirligi arasindaki iliskiyi saptamak icin Pearson korelasyon testi kullanildi. Bulgular: Ameliyat oncesi ortalama karaciger hacmi 918.265 (580-1230) cc idi. Ameliyat oncesi tahmini greft agirligi ve gercek greft agirligi ortalama agirliklari sirasiyla 818.119 (550-1171) gr, 790.359 (505-1150) gr olculdu. Gercek greft agirligi ile preoperatif tahmini greft volumu arasinda istatistiksel bir iliski yoktu. Ancak gercek greft agirligi ile preoperatif tahmini greft agirligi arasinda guclu bir istatistiksel iliski tespit edildi. Pearson korelasyon analizi sonuclari guclu bir korelasyon gosterdi (r = 0.98, p <0.001) ve regresyon modelinin sonucu bu bulguyu destekledi (p <0.0001). Sonuc: Sonuc olarak canlidan karaciger naklinde greftin degerlendirilmesinde b ilgisayarli t omografi ile olculen volumun gercek agirliktan farkli oldugu, Lemke ve ark.’nin gelistirdigi formulun aktuel agirligi tahminde yeterli ve etkili oldugu tespit edildi.","PeriodicalId":118745,"journal":{"name":"Akademik Gastroenteroloji Dergisi","volume":"1 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2019-09-15","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"116975010","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
KOLESTAZ KLİNİĞİ İLE BAŞVURAN AKUT BRUCELLA HEPATİTİ OLGUSU
Pub Date : 2019-09-15 DOI: 10.17941/agd.621519
A. Çalışkan, Hasan Esat Yıldırım, Funda Yetkin, O. Yildirim
Bruselloz; enfekte hayvanin sivilarinin direk insana temasi veya enfekte hayvandan elde edilmis pastorize edilmeyen sut ve peynirden insana bulasan zoonotik bir enfeksiyondur. Bruselloz da gastrointestinal tutulum vakalarin yuzde 3-6’sinda klinik hepatit seklinde seyreder ve akut hepatit nadir karsilasilan bir durumdur. 62 yasinda bayan hasta halsizlik, ates ve skleralarda sararma sikayetleri ile klinigimize basvurdu. Hasta akut kolanjit on tanisi ile klinige yatirildi. Hastaneye ilk basvuru laboratuvar degerleri  lokosit: 9.35 10 9 /L, hemoglobin: 11,5 g/dL, platelet: 139 10 9 /L, uluslararasi normallestirilmis oran 0.95, sedimantasyon 35 mm, C-reaktif protein: 9 mg/dL, albumin 2.5 g/dL, total bilirubin/direkt bilirubin 7.4/5.8 mg/dL, aspartat aminotransferaz: 784 U/L, alanin aminotransferaz: 418 U/L, alkalen fostafataz: 363 U/L, gama glutamil transpeptidaz: 210 U/L, laktat dehidrogenaz: 737 U/L idi. Yapilan batin ultrasonografide karaciger, intrahepatik safra yollari ve koledok normal izlendi. Hastanin klinik takiplerinde ondulan ates paterni mevcuttu. Calisilan Brusella Rose Bengal Lam Aglutinasyon testi pozitif bulundu ve Brusella Coombs Aglutinasyon testi 1/1280 titrede pozitif saptandi. Hastanin kan kulturlerinde de Brucella uremesi oldu. Hastaya oral doksisiklin 100 mg 2  × 1 ve rifampisin 300 mg 1  ×  2 tedavisi alti hafta verildi. Hastanin takiplerde klinik ve laboratuvar tablosu duzeldi. Ozellikle atesin eslik ettigi akut hepatit ve kolestaz hastalarinda ayirici tanida Brusellozisin dusunulmesi onerilir.
{"title":"KOLESTAZ KLİNİĞİ İLE BAŞVURAN AKUT BRUCELLA HEPATİTİ OLGUSU","authors":"A. Çalışkan, Hasan Esat Yıldırım, Funda Yetkin, O. Yildirim","doi":"10.17941/agd.621519","DOIUrl":"https://doi.org/10.17941/agd.621519","url":null,"abstract":"Bruselloz; enfekte hayvanin sivilarinin direk insana temasi veya enfekte hayvandan elde edilmis pastorize edilmeyen sut ve peynirden insana bulasan zoonotik bir enfeksiyondur. Bruselloz da gastrointestinal tutulum vakalarin yuzde 3-6’sinda klinik hepatit seklinde seyreder ve akut hepatit nadir karsilasilan bir durumdur. 62 yasinda bayan hasta halsizlik, ates ve skleralarda sararma sikayetleri ile klinigimize basvurdu. Hasta akut kolanjit on tanisi ile klinige yatirildi. Hastaneye ilk basvuru laboratuvar degerleri  lokosit: 9.35 10 9 /L, hemoglobin: 11,5 g/dL, platelet: 139 10 9 /L, uluslararasi normallestirilmis oran 0.95, sedimantasyon 35 mm, C-reaktif protein: 9 mg/dL, albumin 2.5 g/dL, total bilirubin/direkt bilirubin 7.4/5.8 mg/dL, aspartat aminotransferaz: 784 U/L, alanin aminotransferaz: 418 U/L, alkalen fostafataz: 363 U/L, gama glutamil transpeptidaz: 210 U/L, laktat dehidrogenaz: 737 U/L idi. Yapilan batin ultrasonografide karaciger, intrahepatik safra yollari ve koledok normal izlendi. Hastanin klinik takiplerinde ondulan ates paterni mevcuttu. Calisilan Brusella Rose Bengal Lam Aglutinasyon testi pozitif bulundu ve Brusella Coombs Aglutinasyon testi 1/1280 titrede pozitif saptandi. Hastanin kan kulturlerinde de Brucella uremesi oldu. Hastaya oral doksisiklin 100 mg 2  × 1 ve rifampisin 300 mg 1  ×  2 tedavisi alti hafta verildi. Hastanin takiplerde klinik ve laboratuvar tablosu duzeldi. Ozellikle atesin eslik ettigi akut hepatit ve kolestaz hastalarinda ayirici tanida Brusellozisin dusunulmesi onerilir.","PeriodicalId":118745,"journal":{"name":"Akademik Gastroenteroloji Dergisi","volume":"28 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2019-09-15","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"114628069","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
Bölgemizdeki inflamatuar barsak hastalıkları tanılı olguların insidansı, demografik ve klinik özellikleri 本地区确诊的炎症性肠病患者的发病率、人口统计学和临床特征
Pub Date : 2019-09-15 DOI: 10.17941/agd.521248
Özlem Çakir
Giris ve Amac: Bu calismada ucuncu basamak hastanemizde son bir yildir inflamatuvar barsak hastaliklari tanisi ile takip ve tedavi edilen hastalarin klinik ve demografik ozelliklerinin incelenmesi ve nufusa gore yillik insidans ve prevalansinin belirlenmesi amaclandi. Gerec ve Yontem: Bu retrospektif calismada, Temmuz 2017 ile Temmuz 2018 arasinda Alanya Alaaddin Keykubat Universitesi Alanya Egitim ve Arastirma Hastanesi’ne basvuran inflamatuvar barsak hastaligi tanili hastalarin klinik ve demografik bilgileri kayit edildi. Bulgular: Calismaya 111 hasta (53’u ulseratif kolit, 48’i Crohn hastaligi, 10’u indetermine kolit) dahil edildi. Ulseratif kolit, Crohn hastaligi ve indetermine kolit hastalarinda ortalama yas ve cinsiyet dagilimlari anlamli farklilik gostermedi. Ulseratif kolit hastaligi %50.9 ile erkek cinsiyette daha sik gorulurken, Crohn hastaligi %52.1 ile kadin cinsiyette ve indetermine kolit ise %70 ile erkek cinsiyette daha sik gorulmekte idi. Sonuc: Yaslara gore dagilimlara bakildiginda, bolgemizde ulseratif kolit  40-49 yas araliginda %60 ile en sik gorulurken, Crohn hastaliginin ise 19-29 yas araliginda %53.8 ve ≥ 60 yasta %57.1 olmak uzere bimodal pik yaptigini izledik. Ulseratif kolit icin insidans her 100 000’de 3.67 iken, Crohn hastaligi icin her 100 000’de 7.34 olup, indetermine kolit icin ise her 100 000’de 1.33 olarak tespit edilmistir.
导言和目的:在这项研究中,我们旨在分析过去一年中在我们的三级医院接受随访和治疗的炎症性肠病患者的临床和人口统计学特征,并确定不同人群的年发病率和流行率。材料和方法:在这项回顾性研究中,记录了 2017 年 7 月至 2018 年 7 月期间申请到阿兰亚-阿拉丁-基库巴特大学阿兰亚教育与研究医院就诊的炎症性肠病患者的临床和人口统计学数据。结果:研究共纳入 111 名患者(53 名溃疡性结肠炎患者、48 名克罗恩病患者和 10 名不确定结肠炎患者)。溃疡性结肠炎、克罗恩病和不确定结肠炎患者的平均年龄和性别分布无明显差异。溃疡性结肠炎多见于男性(50.9%),克罗恩病多见于女性(52.1%),而不定型结肠炎多见于男性(70%)。结论是从年龄分布来看,溃疡性结肠炎最常见于 40-49 岁年龄组,发病率为 60%,而克罗恩病则呈双峰分布,19-29 岁年龄组为 53.8%,≥60 岁年龄组为 57.1%。溃疡性结肠炎的发病率为每十万人中 3.67 例,克罗恩病为每十万人中 7.34 例,不确定结肠炎为每十万人中 1.33 例。
{"title":"Bölgemizdeki inflamatuar barsak hastalıkları tanılı olguların insidansı, demografik ve klinik özellikleri","authors":"Özlem Çakir","doi":"10.17941/agd.521248","DOIUrl":"https://doi.org/10.17941/agd.521248","url":null,"abstract":"Giris ve Amac: Bu calismada ucuncu basamak hastanemizde son bir yildir inflamatuvar barsak hastaliklari tanisi ile takip ve tedavi edilen hastalarin klinik ve demografik ozelliklerinin incelenmesi ve nufusa gore yillik insidans ve prevalansinin belirlenmesi amaclandi. Gerec ve Yontem: Bu retrospektif calismada, Temmuz 2017 ile Temmuz 2018 arasinda Alanya Alaaddin Keykubat Universitesi Alanya Egitim ve Arastirma Hastanesi’ne basvuran inflamatuvar barsak hastaligi tanili hastalarin klinik ve demografik bilgileri kayit edildi. Bulgular: Calismaya 111 hasta (53’u ulseratif kolit, 48’i Crohn hastaligi, 10’u indetermine kolit) dahil edildi. Ulseratif kolit, Crohn hastaligi ve indetermine kolit hastalarinda ortalama yas ve cinsiyet dagilimlari anlamli farklilik gostermedi. Ulseratif kolit hastaligi %50.9 ile erkek cinsiyette daha sik gorulurken, Crohn hastaligi %52.1 ile kadin cinsiyette ve indetermine kolit ise %70 ile erkek cinsiyette daha sik gorulmekte idi. Sonuc: Yaslara gore dagilimlara bakildiginda, bolgemizde ulseratif kolit  40-49 yas araliginda %60 ile en sik gorulurken, Crohn hastaliginin ise 19-29 yas araliginda %53.8 ve ≥ 60 yasta %57.1 olmak uzere bimodal pik yaptigini izledik. Ulseratif kolit icin insidans her 100 000’de 3.67 iken, Crohn hastaligi icin her 100 000’de 7.34 olup, indetermine kolit icin ise her 100 000’de 1.33 olarak tespit edilmistir.","PeriodicalId":118745,"journal":{"name":"Akademik Gastroenteroloji Dergisi","volume":"31 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2019-09-15","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"134044338","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
期刊
Akademik Gastroenteroloji Dergisi
全部 Acc. Chem. Res. ACS Applied Bio Materials ACS Appl. Electron. Mater. ACS Appl. Energy Mater. ACS Appl. Mater. Interfaces ACS Appl. Nano Mater. ACS Appl. Polym. Mater. ACS BIOMATER-SCI ENG ACS Catal. ACS Cent. Sci. ACS Chem. Biol. ACS Chemical Health & Safety ACS Chem. Neurosci. ACS Comb. Sci. ACS Earth Space Chem. ACS Energy Lett. ACS Infect. Dis. ACS Macro Lett. ACS Mater. Lett. ACS Med. Chem. Lett. ACS Nano ACS Omega ACS Photonics ACS Sens. ACS Sustainable Chem. Eng. ACS Synth. Biol. Anal. Chem. BIOCHEMISTRY-US Bioconjugate Chem. BIOMACROMOLECULES Chem. Res. Toxicol. Chem. Rev. Chem. Mater. CRYST GROWTH DES ENERG FUEL Environ. Sci. Technol. Environ. Sci. Technol. Lett. Eur. J. Inorg. Chem. IND ENG CHEM RES Inorg. Chem. J. Agric. Food. Chem. J. Chem. Eng. Data J. Chem. Educ. J. Chem. Inf. Model. J. Chem. Theory Comput. J. Med. Chem. J. Nat. Prod. J PROTEOME RES J. Am. Chem. Soc. LANGMUIR MACROMOLECULES Mol. Pharmaceutics Nano Lett. Org. Lett. ORG PROCESS RES DEV ORGANOMETALLICS J. Org. Chem. J. Phys. Chem. J. Phys. Chem. A J. Phys. Chem. B J. Phys. Chem. C J. Phys. Chem. Lett. Analyst Anal. Methods Biomater. Sci. Catal. Sci. Technol. Chem. Commun. Chem. Soc. Rev. CHEM EDUC RES PRACT CRYSTENGCOMM Dalton Trans. Energy Environ. Sci. ENVIRON SCI-NANO ENVIRON SCI-PROC IMP ENVIRON SCI-WAT RES Faraday Discuss. Food Funct. Green Chem. Inorg. Chem. Front. Integr. Biol. J. Anal. At. Spectrom. J. Mater. Chem. A J. Mater. Chem. B J. Mater. Chem. C Lab Chip Mater. Chem. Front. Mater. Horiz. MEDCHEMCOMM Metallomics Mol. Biosyst. Mol. Syst. Des. Eng. Nanoscale Nanoscale Horiz. Nat. Prod. Rep. New J. Chem. Org. Biomol. Chem. Org. Chem. Front. PHOTOCH PHOTOBIO SCI PCCP Polym. Chem.
×
引用
GB/T 7714-2015
复制
MLA
复制
APA
复制
导出至
BibTeX EndNote RefMan NoteFirst NoteExpress
×
0
微信
客服QQ
Book学术公众号 扫码关注我们
反馈
×
意见反馈
请填写您的意见或建议
请填写您的手机或邮箱
×
提示
您的信息不完整,为了账户安全,请先补充。
现在去补充
×
提示
您因"违规操作"
具体请查看互助需知
我知道了
×
提示
现在去查看 取消
×
提示
确定
Book学术官方微信
Book学术文献互助
Book学术文献互助群
群 号:481959085
Book学术
文献互助 智能选刊 最新文献 互助须知 联系我们:info@booksci.cn
Book学术提供免费学术资源搜索服务,方便国内外学者检索中英文文献。致力于提供最便捷和优质的服务体验。
Copyright © 2023 Book学术 All rights reserved.
ghs 京公网安备 11010802042870号 京ICP备2023020795号-1