Pub Date : 2023-09-26DOI: 10.31795/baunsobed.1250881
Yıldırım Yildirim, İbrahim Topal
Koronavirüs hastalığı, etkisi ve genişliği itibariyle kendisini önceki salgınlardan ayırmakta ve insanlar belirsizlik ve korku oluşturan bu hastalığa karşı öngörülemeyen davranışlar sergilemektedir. Koronavirüs korkusunun yarattığı yeni davranış şekilleri en çok çevre yanlısı tutumlar ile sürdürülebilir tüketim biçimlerini etkilemektedir. Bu çalışmada koronavirüs korkusunun hem sürdürülebilir tüketim hem de yalnızlık üzerindeki etkileri araştırılmaktadır. 404 kişiyle yapılan çevrimiçi anket sonuçlarına göre insanların evde kaldıkları süre boyunca gıda tüketimlerinin arttığı ancak enerji tüketimlerinin azaldığı görülmüştür. Bu durum evde geçirilen sürelerin artması ve virüs nedeniyle kapanan işyerleri neticesinde insanların gelir kaybına uğramasına bağlanabilir. Sürdürülebilir tüketim ve yalnızlık bağlamında değerlendirildiğinde ise koronavirüs korkusunun psikolojik boyutunun yeniden kullanılabilirlik (geri dönüşüm), ekonomik boyutunun ise çevre duyarlılığı davranışlarında pozitif yönde etkili olduğu görülmüştür. Yalnızlığın ise hem çevre duyarlılığı hem de yeniden kullanılabilirlik (geri dönüşüm) üzerinde etkili olduğu fakat bu etkinin negatif olduğu bulunmuştur. Yani insanların çevreye duyarlı davranışları arttıkça ve eşyalarını daha fazla yeniden kullandıklarında yalnızlık düzeylerinin azaldığı ortaya çıkmıştır.
{"title":"Effect of coronavirus fear on sustainable consumption and loneliness","authors":"Yıldırım Yildirim, İbrahim Topal","doi":"10.31795/baunsobed.1250881","DOIUrl":"https://doi.org/10.31795/baunsobed.1250881","url":null,"abstract":"Koronavirüs hastalığı, etkisi ve genişliği itibariyle kendisini önceki salgınlardan ayırmakta ve insanlar belirsizlik ve korku oluşturan bu hastalığa karşı öngörülemeyen davranışlar sergilemektedir. Koronavirüs korkusunun yarattığı yeni davranış şekilleri en çok çevre yanlısı tutumlar ile sürdürülebilir tüketim biçimlerini etkilemektedir. Bu çalışmada koronavirüs korkusunun hem sürdürülebilir tüketim hem de yalnızlık üzerindeki etkileri araştırılmaktadır. 404 kişiyle yapılan çevrimiçi anket sonuçlarına göre insanların evde kaldıkları süre boyunca gıda tüketimlerinin arttığı ancak enerji tüketimlerinin azaldığı görülmüştür. Bu durum evde geçirilen sürelerin artması ve virüs nedeniyle kapanan işyerleri neticesinde insanların gelir kaybına uğramasına bağlanabilir. Sürdürülebilir tüketim ve yalnızlık bağlamında değerlendirildiğinde ise koronavirüs korkusunun psikolojik boyutunun yeniden kullanılabilirlik (geri dönüşüm), ekonomik boyutunun ise çevre duyarlılığı davranışlarında pozitif yönde etkili olduğu görülmüştür. Yalnızlığın ise hem çevre duyarlılığı hem de yeniden kullanılabilirlik (geri dönüşüm) üzerinde etkili olduğu fakat bu etkinin negatif olduğu bulunmuştur. Yani insanların çevreye duyarlı davranışları arttıkça ve eşyalarını daha fazla yeniden kullandıklarında yalnızlık düzeylerinin azaldığı ortaya çıkmıştır.","PeriodicalId":505242,"journal":{"name":"Balıkesir Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi","volume":"15 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-09-26","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139335829","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-09-19DOI: 10.31795/baunsobed.1295270
Metin Altunkaynak
Bu araştırmanın amacı ilkokul Türkçe dersi öğretim programı ile ilgili 2008-2022 yılları arasında yapılmış makale, bildiri, doktora ve lisansüstü tezlerini; yayın türü, yayınlanma tarihi, incelenen programın yılı, araştırmanın yöntemi, araştırmanın örneklemi, veri toplama şekli ve veri analizi ile programın ögelerinin dağılımı gibi değişkenler bakımından inceleyerek içerik analizini yapmak ve bu konudaki çalışmaların eğilimlerini belirlemektir. Betimsel tarama modeli kullanılarak analiz edilmiştir. Örneklemi oluşturan 45 araştırmanın yayın inceleme formundan elde edilen veriler frekansa ve yüzdeye göre yorumlanarak şekil ve tablolarla gösterilmiştir. Bu amaçla araştırmalarla ilgili veri toplama formu hazırlanarak çalışmalara ilişkin toplam yedi araştırma sorusuna yönelik bulgular tartışılmıştır. Çalışmaların yarısından fazlası araştırma makalelerinden oluştuğu görülmektedir. en çok çalışmanın 2008 yılında yapıldığı görülmektedir. En az çalışmalar ise 2013, 2014 ve 2019 yıllarında yapılmıştır. en fazla 2005 Türkçe dersi öğretim programı, en az 2017 programı ile çalışma yapılmış, 2018 programı ile ilgili çalışmaya rastlanmamıştır. Beş adet çalışmada ise program yılların karşılaştırması yapılmıştır. Araştırmaların 30’u nitel, 6’sının ise karma yöntem, 9’u nicel araştırmaya uygun olarak yapıldığı görülmektedir. Araştırmaların 31’i betimsel çalışmalar, 14’ü durum çalışmaları olduğu ve betimsel çalışmaların daha fazla tercih edilmiştir. Çalışmalarda en çok doküman inceleme ve görüşmelerden yararlanılmıştır. Açık uçlu ve kapalı uçlu soruların bulunduğu anketler 14 adet araştırma olup gözlem, başarı testi ve bilgi formundan 1’er adet çalışma olduğu bulgularına ulaşılmıştır. İncelenen çalışmaların çoğu sınıf öğretmenleriyle yapılmıştır.
{"title":"Tendency in Researches Related to Turkish Course Curriculum: Content Analysis","authors":"Metin Altunkaynak","doi":"10.31795/baunsobed.1295270","DOIUrl":"https://doi.org/10.31795/baunsobed.1295270","url":null,"abstract":"Bu araştırmanın amacı ilkokul Türkçe dersi öğretim programı ile ilgili 2008-2022 yılları arasında yapılmış makale, bildiri, doktora ve lisansüstü tezlerini; yayın türü, yayınlanma tarihi, incelenen programın yılı, araştırmanın yöntemi, araştırmanın örneklemi, veri toplama şekli ve veri analizi ile programın ögelerinin dağılımı gibi değişkenler bakımından inceleyerek içerik analizini yapmak ve bu konudaki çalışmaların eğilimlerini belirlemektir. Betimsel tarama modeli kullanılarak analiz edilmiştir. Örneklemi oluşturan 45 araştırmanın yayın inceleme formundan elde edilen veriler frekansa ve yüzdeye göre yorumlanarak şekil ve tablolarla gösterilmiştir. Bu amaçla araştırmalarla ilgili veri toplama formu hazırlanarak çalışmalara ilişkin toplam yedi araştırma sorusuna yönelik bulgular tartışılmıştır. Çalışmaların yarısından fazlası araştırma makalelerinden oluştuğu görülmektedir. en çok çalışmanın 2008 yılında yapıldığı görülmektedir. En az çalışmalar ise 2013, 2014 ve 2019 yıllarında yapılmıştır. en fazla 2005 Türkçe dersi öğretim programı, en az 2017 programı ile çalışma yapılmış, 2018 programı ile ilgili çalışmaya rastlanmamıştır. Beş adet çalışmada ise program yılların karşılaştırması yapılmıştır. Araştırmaların 30’u nitel, 6’sının ise karma yöntem, 9’u nicel araştırmaya uygun olarak yapıldığı görülmektedir. Araştırmaların 31’i betimsel çalışmalar, 14’ü durum çalışmaları olduğu ve betimsel çalışmaların daha fazla tercih edilmiştir. Çalışmalarda en çok doküman inceleme ve görüşmelerden yararlanılmıştır. Açık uçlu ve kapalı uçlu soruların bulunduğu anketler 14 adet araştırma olup gözlem, başarı testi ve bilgi formundan 1’er adet çalışma olduğu bulgularına ulaşılmıştır. İncelenen çalışmaların çoğu sınıf öğretmenleriyle yapılmıştır.","PeriodicalId":505242,"journal":{"name":"Balıkesir Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi","volume":"149 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-09-19","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139338903","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-09-06DOI: 10.31795/baunsobed.1314120
A. Uzun, İlyas Özkök, Tolga Evrim Türkan
Bu çalışmada, Osmanlı arşiv belgelerine dayalı olarak 19. yüzyıl ortalarında Gemlik, Gönen ve Manyas’ta tarımsal yapının temel özellikleri incelenmektedir. Bu üç kazaya ait aşar tahsil bilgilerinden hareketle ne tür ürünlerin yetiştirildiği belirlenmiş ve ayrıca vergi miktarları on katıyla çarpılarak toplam üretim rakamları tahmin edilmeye çalışılmıştır. Makalede tarımsal üretim miktarını doğrudan etkileyen bir faktör olması nedeniyle, üç kazada nüfusun yapısı üzerine kısa bir inceleme de yapılmaktadır. On dokuzuncu yüzyıl ortalarına ait verilere göre Gemlik’te 12.000, Gönen’de 7.700 ve Manyas’ta 3.700 civarında bir nüfusun yaşadığı anlaşılmaktadır. Gemlik’te Rum ve Ermenilerden müteşekkil kalabalık bir gayrimüslim nüfus da bulunmaktaydı. Gönen ve Manyas’ta ise az sayıda Rum nüfus yaşıyordu. Gemlik arazi yapısının etkisiyle bağcılık, zeytincilik ve meyve üretiminde öne çıkıyordu. Gönen ve Manyas’ta ise hububat üretimi daha yüksek miktarda gerçekleşmekteydi. Merkezi hükümet, ağırlaşan iaşe sorunlarının etkisiyle özellikle on sekizinci yüzyılın sonlarından itibaren hem ordunun hem de İstanbul halkının ihtiyaçlarını karşılamak için bu üç kazadan buğday, arpa, zeytin, kereste, orman ürünleri, saz, üzüm ve yaş meyve gibi mamuller talep ediyordu. Bu taleplerin, piyasa fiyatlarıyla yapılması ölçüsünde, bölgedeki tarımsal üretimi olumlu yönde etkilediği düşünülebilir.
{"title":"Osmanlı döneminde Gemlik, Gönen ve Manyas’ta nüfus ve tarımsal yapı: merkezi devletin ürün talepleri çerçevesinde bir inceleme","authors":"A. Uzun, İlyas Özkök, Tolga Evrim Türkan","doi":"10.31795/baunsobed.1314120","DOIUrl":"https://doi.org/10.31795/baunsobed.1314120","url":null,"abstract":"Bu çalışmada, Osmanlı arşiv belgelerine dayalı olarak 19. yüzyıl ortalarında Gemlik, Gönen ve Manyas’ta tarımsal yapının temel özellikleri incelenmektedir. Bu üç kazaya ait aşar tahsil bilgilerinden hareketle ne tür ürünlerin yetiştirildiği belirlenmiş ve ayrıca vergi miktarları on katıyla çarpılarak toplam üretim rakamları tahmin edilmeye çalışılmıştır. Makalede tarımsal üretim miktarını doğrudan etkileyen bir faktör olması nedeniyle, üç kazada nüfusun yapısı üzerine kısa bir inceleme de yapılmaktadır. On dokuzuncu yüzyıl ortalarına ait verilere göre Gemlik’te 12.000, Gönen’de 7.700 ve Manyas’ta 3.700 civarında bir nüfusun yaşadığı anlaşılmaktadır. Gemlik’te Rum ve Ermenilerden müteşekkil kalabalık bir gayrimüslim nüfus da bulunmaktaydı. Gönen ve Manyas’ta ise az sayıda Rum nüfus yaşıyordu. Gemlik arazi yapısının etkisiyle bağcılık, zeytincilik ve meyve üretiminde öne çıkıyordu. Gönen ve Manyas’ta ise hububat üretimi daha yüksek miktarda gerçekleşmekteydi. Merkezi hükümet, ağırlaşan iaşe sorunlarının etkisiyle özellikle on sekizinci yüzyılın sonlarından itibaren hem ordunun hem de İstanbul halkının ihtiyaçlarını karşılamak için bu üç kazadan buğday, arpa, zeytin, kereste, orman ürünleri, saz, üzüm ve yaş meyve gibi mamuller talep ediyordu. Bu taleplerin, piyasa fiyatlarıyla yapılması ölçüsünde, bölgedeki tarımsal üretimi olumlu yönde etkilediği düşünülebilir.","PeriodicalId":505242,"journal":{"name":"Balıkesir Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi","volume":"56 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-09-06","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139342137","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-09-06DOI: 10.31795/baunsobed.1195701
Suzan Canli, Emine COŞKUN YURTYAPAN
Bu araştırmada eğitim örgütlerinde örgüt kültürüne yönelik gerçekleştirilen tezleri bazı ölçütlere göre incelemek amaçlanmıştır. Araştırmada betimsel içerik analizi modeli kullanılmıştır. Veriler doküman incelemesi yöntemiyle toplanmıştır. Araştırmada YÖK Ulusal Tez Merkezi’ndeki örgüt kültürü tezlerinden ölçüt örnekleme yöntemi ile belirlenen 251 tez incelenmiştir. Belirlenen tezler araştırmacılar tarafından oluşturulan form aracılığıyla incelenmiştir. Araştırmada eğitim örgütlerinde örgüt kültürü ile ilgili yüksek lisans tez sayısının doktora tez sayısından fazla olduğu belirlenmiştir. Tezler hem devlet hem de vakıf üniversitelerinde yapılmıştır. Örgüt kültürü ile birlikte ele alınan pek çok konu bulunmakla birlikte en fazla ele alınan konu liderliktir. Örgüt kültürünün analiz edildiği pek çok demografik değişken bulunmakla birlikte en fazla cinsiyet değişkeni kullanılmıştır. Tezlerde en fazla nicel yöntem ve ilişkisel tarama modeli kullanılmıştır. Farklı illerde uygulamalar yapılmış olmakla birlikte en fazla İstanbul ilindeki eğitim örgütlerinde uygulamalar gerçekleştirilmiştir. Örneklemin her kademeden seçildiği belirlenmiş ve en fazla ilköğretim kurumlarından örneklem alınmıştır. Tezlerde en fazla basit tesadüfi örnekleme yöntemi kullanılmış, örneklem sayısında en fazla 301-350 aralığı tercih edilmiş ve veriler çoğunlukla anket/ölçek aracılığıyla toplanmıştır. Araştırmada doktora düzeyindeki tez sayısının arttırılması ve az kullanılan yöntemlere ilişkin daha fazla tezin yapılması önerilmiştir.
{"title":"Eğitim örgütlerinde örgüt kültürüne yönelik lisansüstü tezlerin incelenmesi","authors":"Suzan Canli, Emine COŞKUN YURTYAPAN","doi":"10.31795/baunsobed.1195701","DOIUrl":"https://doi.org/10.31795/baunsobed.1195701","url":null,"abstract":"Bu araştırmada eğitim örgütlerinde örgüt kültürüne yönelik gerçekleştirilen tezleri bazı ölçütlere göre incelemek amaçlanmıştır. Araştırmada betimsel içerik analizi modeli kullanılmıştır. Veriler doküman incelemesi yöntemiyle toplanmıştır. Araştırmada YÖK Ulusal Tez Merkezi’ndeki örgüt kültürü tezlerinden ölçüt örnekleme yöntemi ile belirlenen 251 tez incelenmiştir. Belirlenen tezler araştırmacılar tarafından oluşturulan form aracılığıyla incelenmiştir. Araştırmada eğitim örgütlerinde örgüt kültürü ile ilgili yüksek lisans tez sayısının doktora tez sayısından fazla olduğu belirlenmiştir. Tezler hem devlet hem de vakıf üniversitelerinde yapılmıştır. Örgüt kültürü ile birlikte ele alınan pek çok konu bulunmakla birlikte en fazla ele alınan konu liderliktir. Örgüt kültürünün analiz edildiği pek çok demografik değişken bulunmakla birlikte en fazla cinsiyet değişkeni kullanılmıştır. Tezlerde en fazla nicel yöntem ve ilişkisel tarama modeli kullanılmıştır. Farklı illerde uygulamalar yapılmış olmakla birlikte en fazla İstanbul ilindeki eğitim örgütlerinde uygulamalar gerçekleştirilmiştir. Örneklemin her kademeden seçildiği belirlenmiş ve en fazla ilköğretim kurumlarından örneklem alınmıştır. Tezlerde en fazla basit tesadüfi örnekleme yöntemi kullanılmış, örneklem sayısında en fazla 301-350 aralığı tercih edilmiş ve veriler çoğunlukla anket/ölçek aracılığıyla toplanmıştır. Araştırmada doktora düzeyindeki tez sayısının arttırılması ve az kullanılan yöntemlere ilişkin daha fazla tezin yapılması önerilmiştir.","PeriodicalId":505242,"journal":{"name":"Balıkesir Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi","volume":"2 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-09-06","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139342134","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-08-24DOI: 10.31795/baunsobed.1337864
Abitter Özulucan, Şaban Merdane
Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de hem tarımsal faaliyetlerin bütünü hem de bu bütün içerisinde büyükbaş hayvan yetiştiriciliği, özellikle et ve süt üretimi açısından, insanlığın yaşamını idame ettirebilmesi ve ekonomik nedenlerle dikkate değer biçimde önem göstermektedir. Bu sebeple bu çalışmada tarımsal faaliyetler içerisinde büyükbaş hayvanlarda amortisman konusu ele alınmıştır. Çalışmada öncelikle büyükbaş hayvan yetiştiriciliği ve amortisman konusunda genel bilgiler verilmiş, daha sonra süt üretimi ve damızlık olarak işletmede yararlanılmak üzere bulundurulan büyükbaş hayvanlarda amortisman ve muhasebe işlemleri Vergi Usul Kanunu (VUK) ve Türkiye Muhasebe Standartları (TMS) açısından teorik ve uygulamalı olarak irdelenmiştir. Örneklerin seçiminde uygulamada karşılaşılan ve sıkça sorulan sorular dikkate alınmıştır. Çalışmanın ilerleyen bölümlerinde ise, maddi duran varlıklarda (dolayısıyla işletme faaliyetlerinde kullanılmak üzere tutulan büyükbaş hayvanlarda) amortisman işlemlerinin VUK ve TMS açısından karşılaştırılabilmesi için tablo düzenlenmiştir. Böylece her iki düzenlemenin amortisman konusuna bakış açısı, benzer ve farklı yönleri net olarak ifade edilmeye çalışılmıştır. Çalışmanın son bölümünde ise, özellikle uygulama yapan kişilere örnek teşkil etmesi açısından büyükbaş hayvan yetiştiriciliği yapan bir tarım işletmesinde VUK ve TMS’ye göre örnek muhasebe uygulamalarına yönelik dönem içi ve dönem sonu muhasebe kayıtları yapılmıştır. Muhasebeleştirme işlemlerinde Tekdüzen Hesap Planı (THP)’nın birçok konuda olduğu gibi tarımsal faaliyetlerin muhasebeleştirilmesi (örneğin, canlı varlıkların kayıtlanması ve net gerçeğe uygun değerlemeye tabi tutulması durumunda ortaya çıkacak değerleme farklarının muhasebeleştirilmesinde uygun bir hesabın olmaması gibi) konusunda da yetersiz olması nedeniyle gelecekte ülkemizde uygulanması planlanan Finansal Raporlama Standartlarına Uygun Hesap Planı Taslağı’ndan yararlanılmıştır.
在土耳其,与世界其他国家一样,整个农业活动和农业活动中的养牛业,尤其是肉类和奶类生产,对于人类的生存和经济发展都具有相当重要的意义。因此,本研究讨论了农业活动中牛的折旧问题。在研究中,首先介绍了有关养牛和折旧的一般信息,然后根据《税收程序法》(TPL)和《土耳其会计准则》(TAS),从理论和实践两方面研究了为产奶和育种而饲养的牛的折旧和会计事项。在选择实例时,考虑了在实践中遇到的常见问题。在本研究报告的以下章节中,我们编制了一个表格,以比较《土耳其税收程序法》和《土耳其会计准则》中有形固定资产(因此是用于商业活动的牛)的折旧情况。因此,两种法规对折旧的观点、相似和不同的方面都试图清晰地表达出来。在研究的最后一部分,根据 TPL 和 TAS 对一家从事养牛业的农业企业的会计实务进行了期 内和期末抽样记录,以作为从业人员的范例。由于《统一会计科目表》(UCA)在农业活动的会计核算方面存在不足(如缺乏一个适当的科目来确认在记录活资产和净公允价值时会产生的估值差异),因此采用了我国计划在未来实施的《符合财务报告准则的会计科目表草案》。
{"title":"Comparative examination of depreciation transactions in case of cattles within the scope of TPL and TAS and accounting applications according to the draft chart of accounts","authors":"Abitter Özulucan, Şaban Merdane","doi":"10.31795/baunsobed.1337864","DOIUrl":"https://doi.org/10.31795/baunsobed.1337864","url":null,"abstract":"Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de hem tarımsal faaliyetlerin bütünü hem de bu bütün içerisinde büyükbaş hayvan yetiştiriciliği, özellikle et ve süt üretimi açısından, insanlığın yaşamını idame ettirebilmesi ve ekonomik nedenlerle dikkate değer biçimde önem göstermektedir. Bu sebeple bu çalışmada tarımsal faaliyetler içerisinde büyükbaş hayvanlarda amortisman konusu ele alınmıştır. Çalışmada öncelikle büyükbaş hayvan yetiştiriciliği ve amortisman konusunda genel bilgiler verilmiş, daha sonra süt üretimi ve damızlık olarak işletmede yararlanılmak üzere bulundurulan büyükbaş hayvanlarda amortisman ve muhasebe işlemleri Vergi Usul Kanunu (VUK) ve Türkiye Muhasebe Standartları (TMS) açısından teorik ve uygulamalı olarak irdelenmiştir. Örneklerin seçiminde uygulamada karşılaşılan ve sıkça sorulan sorular dikkate alınmıştır. Çalışmanın ilerleyen bölümlerinde ise, maddi duran varlıklarda (dolayısıyla işletme faaliyetlerinde kullanılmak üzere tutulan büyükbaş hayvanlarda) amortisman işlemlerinin VUK ve TMS açısından karşılaştırılabilmesi için tablo düzenlenmiştir. Böylece her iki düzenlemenin amortisman konusuna bakış açısı, benzer ve farklı yönleri net olarak ifade edilmeye çalışılmıştır. Çalışmanın son bölümünde ise, özellikle uygulama yapan kişilere örnek teşkil etmesi açısından büyükbaş hayvan yetiştiriciliği yapan bir tarım işletmesinde VUK ve TMS’ye göre örnek muhasebe uygulamalarına yönelik dönem içi ve dönem sonu muhasebe kayıtları yapılmıştır. Muhasebeleştirme işlemlerinde Tekdüzen Hesap Planı (THP)’nın birçok konuda olduğu gibi tarımsal faaliyetlerin muhasebeleştirilmesi (örneğin, canlı varlıkların kayıtlanması ve net gerçeğe uygun değerlemeye tabi tutulması durumunda ortaya çıkacak değerleme farklarının muhasebeleştirilmesinde uygun bir hesabın olmaması gibi) konusunda da yetersiz olması nedeniyle gelecekte ülkemizde uygulanması planlanan Finansal Raporlama Standartlarına Uygun Hesap Planı Taslağı’ndan yararlanılmıştır.","PeriodicalId":505242,"journal":{"name":"Balıkesir Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi","volume":"26 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-08-24","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139349351","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-08-21DOI: 10.31795/baunsobed.1185534
Sevil Di̇nler
Algılanan kurumsal sürdürülebilirlik; işletmelerin ekonomik, sosyal ve çevresel olarak yaşadıkları dünyaya kattıkları değerlere, ürün veya hizmetlerin kullanıcıları olan müşterilerinin inanma derecesi olarak tanımlanır. Bu çalışma müşterilerin beklentilerine bağlı olarak kurumsal sürdürülebilirliğin havayolu firmalarının yolcularında olumlu yansıması olan müşteri bağlılığına pozitif bir etkisinin olup olmadığını araştırmak amacıyla yapılmıştır. Bu amaç çerçevesinde Türkiye’de faaliyette bulunan başlangıç ve varış noktası olarak Erzurum’u kullanan havayolu firmalarıyla yolculuk yapan 600 yolcuya yüz yüze anket uygulanmıştır. Hatalı olan formlar çıkarıldıktan sonra 560 anketten elde edilen veriler ışığında tüm havayolu firmaları için algılanan ekonomik, sosyal ve çevresel olarak kurumsal sürdürülebilirliğin, müşteri bağlılığı ile anlamlı ve pozitif yönde bir ilişkiye sahip olduğu ortaya çıkmıştır. Böylece bu üç performans içinde, kurumsal sürdürülebilirliğin artması ile müşteri bağlılığının da arttığı bir yargısına ulaşılmıştır. Çalışmanın ortaya koyduğu bir diğer sonuç ise, yolcularının kurumsal sürdürülebilirlik algıları ve müşteri bağlılığı ilişkisinde, havayolu firmaları arasında anlamlı bir farklılık olduğunun görülmesidir.
{"title":"Türkiye’ de havayolu firmaları için algılanan kurumsal sürdürülebilirlik ve müşteri bağlılığı ilişkisi: Erzurum havalimanı örneği","authors":"Sevil Di̇nler","doi":"10.31795/baunsobed.1185534","DOIUrl":"https://doi.org/10.31795/baunsobed.1185534","url":null,"abstract":"Algılanan kurumsal sürdürülebilirlik; işletmelerin ekonomik, sosyal ve çevresel olarak yaşadıkları dünyaya kattıkları değerlere, ürün veya hizmetlerin kullanıcıları olan müşterilerinin inanma derecesi olarak tanımlanır. Bu çalışma müşterilerin beklentilerine bağlı olarak kurumsal sürdürülebilirliğin havayolu firmalarının yolcularında olumlu yansıması olan müşteri bağlılığına pozitif bir etkisinin olup olmadığını araştırmak amacıyla yapılmıştır. Bu amaç çerçevesinde Türkiye’de faaliyette bulunan başlangıç ve varış noktası olarak Erzurum’u kullanan havayolu firmalarıyla yolculuk yapan 600 yolcuya yüz yüze anket uygulanmıştır. Hatalı olan formlar çıkarıldıktan sonra 560 anketten elde edilen veriler ışığında tüm havayolu firmaları için algılanan ekonomik, sosyal ve çevresel olarak kurumsal sürdürülebilirliğin, müşteri bağlılığı ile anlamlı ve pozitif yönde bir ilişkiye sahip olduğu ortaya çıkmıştır. Böylece bu üç performans içinde, kurumsal sürdürülebilirliğin artması ile müşteri bağlılığının da arttığı bir yargısına ulaşılmıştır. Çalışmanın ortaya koyduğu bir diğer sonuç ise, yolcularının kurumsal sürdürülebilirlik algıları ve müşteri bağlılığı ilişkisinde, havayolu firmaları arasında anlamlı bir farklılık olduğunun görülmesidir.","PeriodicalId":505242,"journal":{"name":"Balıkesir Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi","volume":"65 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-08-21","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139349741","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-08-21DOI: 10.31795/baunsobed.1208992
Mehmet Murat Tunçbi̇lek, Mahmut Oral Taşci
İSG uygulamaları temelde işin sağlıklı, emniyetli ve daha hızlı yapılması için gerekli olan tüm detayların incelenip çalışanın minimum seviyede zarar, maksimum seviyede yararını elde edecek şekilde işin yeniden düzenlenmesidir. İSG uygulamalarının odağında çalışan olduğuna göre onun menfaatine olabilecek örgüt faaliyetleri örgütsel bağlılığı da artıracağı düşünülür. Araştırma bu ilişkinin varlığını ve nasıl oluştuğunu belirlemeye yöneliktir. Bu amaçla Çankırı Organize Sanayi bölgelerinde faaliyet gösteren tehlikeli ve çok tehlikeli sınıf işyerlerinde çalışanlar üzerinde yapılan bir araştırma tasarlanmıştır. Araştırma verileri nicel analiz tekniği ile toplanmış ve analiz edilmiştir. Veri toplama aracı olarak anket tekniği kullanılmıştır. İş sağlığı ve güvenliği uygulaması algısını ölçmek için Elmeri İSG denetim sorularından faydalanılarak 4 boyutlu (iş sağlığı ve güvenliği bilinci, çalışma ortamı güvenliği, üretim proses güvenliği, acil durumlara hazır olma) ölçek oluşturulmuştur. Örgütsel Bağlılık algısını ölçmek için Allen & Meyer’in (1990) geliştirmiş olduğu ölçekten faydalanılmıştır. Değişkenler arasındaki ilişki yapısal eşitlik modellemesi aracılığı ile belirlenmiştir. Araştırma sonucuna göre İSG uygulaması algısının örgütsel bağlılık algısını açıklamada negatif ve anlamlı bir etkisinin olduğu; çok tehlikeli işyerlerinde çalışanların İSG uygulamaları algısının tehlikeli işyeri çalışanlarına oranla örgütsel bağlılığı daha fazla etkilediği tespit edilmiştir. Ayrıca İSG uygulamalarının çok tehlikeli sınıf işyerlerinde tehlikeli sınıf işyerlerine oranla duygusal bağlılığı daha fazla etkilediği; devam ve normatif bağlılığı eşit düzeyde etkilediği belirlenmiştir.
{"title":"The effect of occupational health and safety practice on organizational commitment","authors":"Mehmet Murat Tunçbi̇lek, Mahmut Oral Taşci","doi":"10.31795/baunsobed.1208992","DOIUrl":"https://doi.org/10.31795/baunsobed.1208992","url":null,"abstract":"İSG uygulamaları temelde işin sağlıklı, emniyetli ve daha hızlı yapılması için gerekli olan tüm detayların incelenip çalışanın minimum seviyede zarar, maksimum seviyede yararını elde edecek şekilde işin yeniden düzenlenmesidir. İSG uygulamalarının odağında çalışan olduğuna göre onun menfaatine olabilecek örgüt faaliyetleri örgütsel bağlılığı da artıracağı düşünülür. Araştırma bu ilişkinin varlığını ve nasıl oluştuğunu belirlemeye yöneliktir. Bu amaçla Çankırı Organize Sanayi bölgelerinde faaliyet gösteren tehlikeli ve çok tehlikeli sınıf işyerlerinde çalışanlar üzerinde yapılan bir araştırma tasarlanmıştır. Araştırma verileri nicel analiz tekniği ile toplanmış ve analiz edilmiştir. Veri toplama aracı olarak anket tekniği kullanılmıştır. İş sağlığı ve güvenliği uygulaması algısını ölçmek için Elmeri İSG denetim sorularından faydalanılarak 4 boyutlu (iş sağlığı ve güvenliği bilinci, çalışma ortamı güvenliği, üretim proses güvenliği, acil durumlara hazır olma) ölçek oluşturulmuştur. Örgütsel Bağlılık algısını ölçmek için Allen & Meyer’in (1990) geliştirmiş olduğu ölçekten faydalanılmıştır. Değişkenler arasındaki ilişki yapısal eşitlik modellemesi aracılığı ile belirlenmiştir. Araştırma sonucuna göre İSG uygulaması algısının örgütsel bağlılık algısını açıklamada negatif ve anlamlı bir etkisinin olduğu; çok tehlikeli işyerlerinde çalışanların İSG uygulamaları algısının tehlikeli işyeri çalışanlarına oranla örgütsel bağlılığı daha fazla etkilediği tespit edilmiştir. Ayrıca İSG uygulamalarının çok tehlikeli sınıf işyerlerinde tehlikeli sınıf işyerlerine oranla duygusal bağlılığı daha fazla etkilediği; devam ve normatif bağlılığı eşit düzeyde etkilediği belirlenmiştir.","PeriodicalId":505242,"journal":{"name":"Balıkesir Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi","volume":"67 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-08-21","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139349764","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-07-17DOI: 10.31795/baunsobed.1077163
Seyma Gun Eroglu, Mehmet Kürşat Koca
COVID-19 pandemisi halk sağlığı ve tıbbi alandaki önemini korumaya devam ederken, iş hayatındaki kısa ve uzun vadeli etkilerine dair çalışmalar da giderek çeşitlenmektedir. Bu çerçevede bu çalışmanın temel amacı, pandemi sürecinde önemli değişim ve dönüşümlere kısa zamanda uyum sağlamak zorunda kalan sosyal bilgiler öğretmenlerinin algıladıkları öz-yeterlilikleri ve psikolojik dayanıklılıklarının genel iyi oluşları üzerindeki etkilerini incelemektir. Bu amaçla, Muğla İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne bağlı okullarda görevli 183 sosyal bilgiler öğretmeninden oluşan örneklemden anket tekniğiyle elde edilen verilere, Stata ve SPSS programları yardımıyla, doğrulayıcı faktör analizi, korelasyon ve çoklu regresyon analizleri uygulanmıştır. Bu analizler sonucunda, katılımcıların öz-yeterlilik algılarının psikolojik iyi oluşları üzerinde pozitif ve anlamlı bir etkisi olduğu bulunmuştur. Fakat, katılımcıların psikolojik dayanıklılık boyutlarından sadece “gelecek algısının” psikolojik iyi oluş üzerinde pozitif ve anlamlı etkisi olduğu tespit edilmiştir. Okulların kapatılması, uzaktan eğitim ve uzaktan çalışma gibi COVID-19 pandemisi kapanma politikaları ve diğer tedbirler, önemli bir meslek grubu olarak öğretmenleri çok kısa zamanda yeni beceriler kazanmaya ve bunu hızla uygulamaya zorlamıştır. Bu çalışma, bu kadar geniş kapsamda bir küresel salgınla ilk kez karşı karşıya kalınan bu süreçte, algılanan öz-yeterliliğin ve psikolojik dayanıklılığın, psikolojik iyi oluş üzerindeki etkilerini anlamaya dair bir değerlendirme sunmaktadır.
{"title":"Examining the effects of social studies teachers' self-efficacy perceptions and psychological resilience on psychological well-being during the COVID-19 Pandemic","authors":"Seyma Gun Eroglu, Mehmet Kürşat Koca","doi":"10.31795/baunsobed.1077163","DOIUrl":"https://doi.org/10.31795/baunsobed.1077163","url":null,"abstract":"COVID-19 pandemisi halk sağlığı ve tıbbi alandaki önemini korumaya devam ederken, iş hayatındaki kısa ve uzun vadeli etkilerine dair çalışmalar da giderek çeşitlenmektedir. Bu çerçevede bu çalışmanın temel amacı, pandemi sürecinde önemli değişim ve dönüşümlere kısa zamanda uyum sağlamak zorunda kalan sosyal bilgiler öğretmenlerinin algıladıkları öz-yeterlilikleri ve psikolojik dayanıklılıklarının genel iyi oluşları üzerindeki etkilerini incelemektir. Bu amaçla, Muğla İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne bağlı okullarda görevli 183 sosyal bilgiler öğretmeninden oluşan örneklemden anket tekniğiyle elde edilen verilere, Stata ve SPSS programları yardımıyla, doğrulayıcı faktör analizi, korelasyon ve çoklu regresyon analizleri uygulanmıştır. Bu analizler sonucunda, katılımcıların öz-yeterlilik algılarının psikolojik iyi oluşları üzerinde pozitif ve anlamlı bir etkisi olduğu bulunmuştur. Fakat, katılımcıların psikolojik dayanıklılık boyutlarından sadece “gelecek algısının” psikolojik iyi oluş üzerinde pozitif ve anlamlı etkisi olduğu tespit edilmiştir. Okulların kapatılması, uzaktan eğitim ve uzaktan çalışma gibi COVID-19 pandemisi kapanma politikaları ve diğer tedbirler, önemli bir meslek grubu olarak öğretmenleri çok kısa zamanda yeni beceriler kazanmaya ve bunu hızla uygulamaya zorlamıştır. Bu çalışma, bu kadar geniş kapsamda bir küresel salgınla ilk kez karşı karşıya kalınan bu süreçte, algılanan öz-yeterliliğin ve psikolojik dayanıklılığın, psikolojik iyi oluş üzerindeki etkilerini anlamaya dair bir değerlendirme sunmaktadır.","PeriodicalId":505242,"journal":{"name":"Balıkesir Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi","volume":"13 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-07-17","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139358620","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-07-03DOI: 10.31795/baunsobed.1095593
Serap Demi̇ri̇z, Kübra Engi̇n
Öğrencilerin akademik hayatları boyunca derslere karşı benimsedikleri yaklaşımlar, ortaya koydukları davranış örüntüleri çeşitlilik göstermektedir. Bu çeşitlilik üzerinde etkili olan değişkenlerden bazıları da akademik erteleme ve akademik mükemmeliyetçilik durumlarıdır. Bu koşullar öğrencilerin derslere olan ilgileri, dersler verilen görevlere yönelik tutumları, görevleri yerine getirme şekil ve zamanları üzerinde etkilidir. Bu kapsamda bu araştırmanın amacı, okul öncesi eğitimi bölümü öğretmen adaylarının akademik erteleme davranışı düzeylerini saptamak ile akademik erteleme ve akademik mükemmeliyetçilik ile ilgili algılarını ve görüşlerini belirlemektir. Bu araştırma karma modellerden açımlayıcı sıralı desende tasarlanmıştır. Araştırmanın nicel aşamasında tarama modeli; nitel aşamasında temel nitel araştırma deseni kullanılmıştır. Araştırma kapsamında 2017-2018 yılı Gazi Üniversitesi Okul Öncesi Eğitimi bölümü 2. sınıf öğrencileri ile çalışılmıştır. Nicel aşamanın çalışma grubunu bu öğrencilerden uygun örnekleme yoluyla belirlenen (araştırmacıların yürüttüğü Özel Öğretim Yöntemleri dersine devam eden) 17 öğrenci oluşturmaktadır. Çalışma grubundaki öğrencilerin 16’sı kadın 1’i erkektir. Araştırmanın nitel aşamasını ise amaçlı örnekleme yöntemlerinden aşırı ve aykırı durum örnekleme yöntemi ile bu öğrencilerin arasından belirlenen 10 öğrenci oluşturmaktadır. Araştırmada veri toplama aracı olarak, Akademik Erteleme Davranışı Ölçeği, Öğrenci Değerlendirme Formu ve yarı-yapılandırılmış görüşme formu kullanılmıştır. Öğretmen adayları akademik mükemmeliyetçiliğin akademik başarılarına katkı sağlarken yıpratıcı bir özellik olduğunu; bu özelliğin sosyal yaşantılarını etkilediğini belirtmişlerdir. Özellikle akademik görevlerinin yoğun olması, bu görevleri anlayamamaları, yurtlarının kalabalık olması ve çalışacak alan bulamamaları gibi nedenler dolayısıyla erteleme davranışına daha çok yöneldiklerini ifade etmişlerdir. Katılımcılar akademik görevlerinin sosyal yaşantılarını etkilemediğini, sosyal yaşantıları nedeniyle akademik erteleme davranışı gösterdiklerini de belirtmişlerdir. Görüşmeler sonucunda, dersten sorumlu eğitimcilerin tutum ve davranışlarının akademik göreve karşı tutumlarında belirleyici olduğu, özellikle devam zorunluluğu ve ödev yoğunluğu olan derslere katılımlarının azaldığı, bu durumlarda yalnızca dersi geçmek amacında olduklarını ifade etmişlerdir.
{"title":"Academic procrastination and academicperfectionism of pre-school teacher candidates","authors":"Serap Demi̇ri̇z, Kübra Engi̇n","doi":"10.31795/baunsobed.1095593","DOIUrl":"https://doi.org/10.31795/baunsobed.1095593","url":null,"abstract":"Öğrencilerin akademik hayatları boyunca derslere karşı benimsedikleri yaklaşımlar, ortaya koydukları davranış örüntüleri çeşitlilik göstermektedir. Bu çeşitlilik üzerinde etkili olan değişkenlerden bazıları da akademik erteleme ve akademik mükemmeliyetçilik durumlarıdır. Bu koşullar öğrencilerin derslere olan ilgileri, dersler verilen görevlere yönelik tutumları, görevleri yerine getirme şekil ve zamanları üzerinde etkilidir. Bu kapsamda bu araştırmanın amacı, okul öncesi eğitimi bölümü öğretmen adaylarının akademik erteleme davranışı düzeylerini saptamak ile akademik erteleme ve akademik mükemmeliyetçilik ile ilgili algılarını ve görüşlerini belirlemektir. Bu araştırma karma modellerden açımlayıcı sıralı desende tasarlanmıştır. Araştırmanın nicel aşamasında tarama modeli; nitel aşamasında temel nitel araştırma deseni kullanılmıştır. Araştırma kapsamında 2017-2018 yılı Gazi Üniversitesi Okul Öncesi Eğitimi bölümü 2. sınıf öğrencileri ile çalışılmıştır. Nicel aşamanın çalışma grubunu bu öğrencilerden uygun örnekleme yoluyla belirlenen (araştırmacıların yürüttüğü Özel Öğretim Yöntemleri dersine devam eden) 17 öğrenci oluşturmaktadır. Çalışma grubundaki öğrencilerin 16’sı kadın 1’i erkektir. Araştırmanın nitel aşamasını ise amaçlı örnekleme yöntemlerinden aşırı ve aykırı durum örnekleme yöntemi ile bu öğrencilerin arasından belirlenen 10 öğrenci oluşturmaktadır. Araştırmada veri toplama aracı olarak, Akademik Erteleme Davranışı Ölçeği, Öğrenci Değerlendirme Formu ve yarı-yapılandırılmış görüşme formu kullanılmıştır. Öğretmen adayları akademik mükemmeliyetçiliğin akademik başarılarına katkı sağlarken yıpratıcı bir özellik olduğunu; bu özelliğin sosyal yaşantılarını etkilediğini belirtmişlerdir. Özellikle akademik görevlerinin yoğun olması, bu görevleri anlayamamaları, yurtlarının kalabalık olması ve çalışacak alan bulamamaları gibi nedenler dolayısıyla erteleme davranışına daha çok yöneldiklerini ifade etmişlerdir. Katılımcılar akademik görevlerinin sosyal yaşantılarını etkilemediğini, sosyal yaşantıları nedeniyle akademik erteleme davranışı gösterdiklerini de belirtmişlerdir. Görüşmeler sonucunda, dersten sorumlu eğitimcilerin tutum ve davranışlarının akademik göreve karşı tutumlarında belirleyici olduğu, özellikle devam zorunluluğu ve ödev yoğunluğu olan derslere katılımlarının azaldığı, bu durumlarda yalnızca dersi geçmek amacında olduklarını ifade etmişlerdir.","PeriodicalId":505242,"journal":{"name":"Balıkesir Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi","volume":"27 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-07-03","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139364063","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2023-07-03DOI: 10.31795/baunsobed.1097284
Engin Şahi̇n, Erdogan Tezci
Bu çalışmada ilkokul dördüncü sınıf öğrencileri ile oynan zeka oyunlarının problem çözme becerileri üzerinde etkisini incelemek amaçlanmıştır. Bu amacı gerçekleştirme üzere deneysel bir araştırma tasarlanmıştır. Araştırma, Balıkesir ili Kepsut ilçesinde 4. Sınıfta devam etmekte olan bir ilkokuldaki 40 öğrenci ile yürütülmüştür. Araştırma desenine dayalı olarak 20 öğrenci kontrol ve 20 öğrenci deney grubunu oluşturmuştur. Araştırma 8 haftalık bir süreci kapsamıştır. Bu süreçte deney grubunda bulunan öğrencilerle zekâ oyunları oynanmıştır. Kontrol grubundaki öğrenciler normal eğitim sürecine devam etmiş ve herhangi bir ilave çalışmaya katılmamışlardır. Araştırmada öğrencilerinin problem çözme becerilerinin belirlemek amacıyla veri toplama aracı olarak Sezgin (2011) tarafından ilköğretim öğrencileri için geliştirilen “Problem Çözme Becerisi Ölçeği” kullanılmıştır. Araştırma verilerinin analizinde parametrik koşullar sağlanamadığından gruplararası karşılaştırmada Mann Whitney-U Testi ile analiz yapılmıştır. Grupiçi karşılaştırmalarda ise Wilcoxon İşaret Testi ile analiz yapılmıştır. Verilerin analizinde SPSS paket programından yararlanılmıştır. Analiz sonuçlarına göre; öntest puanları açısından kontrol ve deney grupları arasında manidar farklılık olmadığı ancak deneysel işlem sonrasında grupların sontest puanları arasında yapılan karşılaştırmada deney grubu öğrencileri lehine istatistiksel açıdan manidar farklılık olduğu gözlenmiştir. Grupların öntest-sontest puanlarına dayalı yapılan analizde kontrol grubu puanları arasında farklılık gözlenmemiştir. Deney grubunda ise öğrencilerin sontest puanlarının öntest puanlarına göre istatistiksel açıdan daha yüksek olduğu belirlenmiştir. Araştırmanın sonuçları, öğrencilerin problem çözme becerilerinin gelişimi üzerinde zeka ouyunlarının anlamlı etkiye sahip olduğunu göstermektedir. Alandan bağımsız yapılan zekâ oyunlarına dayalı etkinliklere serbest zaman etkinlikleri içerisinde yer vermenin öğrencilerin problem çözme becerilerini geliştirilmesine katkı sunacağı söylenebilir.
{"title":"The effect of intelligence games on primary school fourth grade students' problem solving skills","authors":"Engin Şahi̇n, Erdogan Tezci","doi":"10.31795/baunsobed.1097284","DOIUrl":"https://doi.org/10.31795/baunsobed.1097284","url":null,"abstract":"Bu çalışmada ilkokul dördüncü sınıf öğrencileri ile oynan zeka oyunlarının problem çözme becerileri üzerinde etkisini incelemek amaçlanmıştır. Bu amacı gerçekleştirme üzere deneysel bir araştırma tasarlanmıştır. Araştırma, Balıkesir ili Kepsut ilçesinde 4. Sınıfta devam etmekte olan bir ilkokuldaki 40 öğrenci ile yürütülmüştür. Araştırma desenine dayalı olarak 20 öğrenci kontrol ve 20 öğrenci deney grubunu oluşturmuştur. Araştırma 8 haftalık bir süreci kapsamıştır. Bu süreçte deney grubunda bulunan öğrencilerle zekâ oyunları oynanmıştır. Kontrol grubundaki öğrenciler normal eğitim sürecine devam etmiş ve herhangi bir ilave çalışmaya katılmamışlardır. Araştırmada öğrencilerinin problem çözme becerilerinin belirlemek amacıyla veri toplama aracı olarak Sezgin (2011) tarafından ilköğretim öğrencileri için geliştirilen “Problem Çözme Becerisi Ölçeği” kullanılmıştır. Araştırma verilerinin analizinde parametrik koşullar sağlanamadığından gruplararası karşılaştırmada Mann Whitney-U Testi ile analiz yapılmıştır. Grupiçi karşılaştırmalarda ise Wilcoxon İşaret Testi ile analiz yapılmıştır. Verilerin analizinde SPSS paket programından yararlanılmıştır. Analiz sonuçlarına göre; öntest puanları açısından kontrol ve deney grupları arasında manidar farklılık olmadığı ancak deneysel işlem sonrasında grupların sontest puanları arasında yapılan karşılaştırmada deney grubu öğrencileri lehine istatistiksel açıdan manidar farklılık olduğu gözlenmiştir. Grupların öntest-sontest puanlarına dayalı yapılan analizde kontrol grubu puanları arasında farklılık gözlenmemiştir. Deney grubunda ise öğrencilerin sontest puanlarının öntest puanlarına göre istatistiksel açıdan daha yüksek olduğu belirlenmiştir. Araştırmanın sonuçları, öğrencilerin problem çözme becerilerinin gelişimi üzerinde zeka ouyunlarının anlamlı etkiye sahip olduğunu göstermektedir. Alandan bağımsız yapılan zekâ oyunlarına dayalı etkinliklere serbest zaman etkinlikleri içerisinde yer vermenin öğrencilerin problem çözme becerilerini geliştirilmesine katkı sunacağı söylenebilir.","PeriodicalId":505242,"journal":{"name":"Balıkesir Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi","volume":"107 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-07-03","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139364238","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}