首页 > 最新文献

HİKMET-Akademik Edebiyat Dergisi (Journal Of Academic Literature)最新文献

英文 中文
Klasik Türk Edebiyatında “Tahmis-i Hod”: Kendi Şiirini Tahmis Eden Şâirler ve Şiirleri
Pub Date : 2023-01-12 DOI: 10.28981/hikmet.1198252
Akif Yakişir
Bu çalışmada, klasik Türk edebiyatında kendi şiirlerini tahmis eden şairler ve şiirleri incelendi. Bu makale; Giriş, Kendi Şiirini Tahmis Eden Şairler ve Şiirleri, Sonuç olmak üzere üç bölümden oluşmaktadır. Giriş bölümünde tahmisin tanımı yapıldı, tahmisin musammatlar içindeki yeri belirtilerek şekilsel özelliklerine değinildi. İncelenen bine yakın divanda 14 şairin kendi şiirlerini tahmis ettikleri bu şairlerin 61 tahmis-i hod yazdıkları tespit edildi. Tahmis-i hod yazdıkları tespit edilen şairler: Revâni, Hayâlî, Kabûlî İbrahim Efendi, Gelibolulu Mustafâ Ali, Seyyid Nakıb-zâde Nimeti, Ahmed Nâmi, Halepli Edib, Hasan Sezai, Haşmet, Lebib, Resmî, Ali Baba, Osman Nevres, Trabzonlu Hazinedar-zâde Âgâh Osman ve Abdi-i Karahisari olarak sıralandı. Türk edebiyatında kendi şiirini tahmis eden şairler yüzyıllara ayrılarak kronolojik olarak sıralandı. Şairlerin hayatları kısaca anlatıldı. Tahmis edilen şiirin divandaki yeri belirtilerek yapılan tahmislerin ilk bendleri verildi. Tahmis edilen şiir tahmisin zemini olarak kullanıldığında değişikliğe uğramışsa yapılan değişiklik de belirtildi.
本研究分析了土耳其古典文学中创作自己诗歌的诗人及其诗作。本文由三部分组成:引言、创作自己的诗歌的诗人及其诗歌、结论。在引言中,给出了塔米诗的定义,阐述了塔米诗在 musammas 中的地位,并提到了其形式特征。在分析的近千首诗歌中,确定有 14 位诗人创作了自己的诗歌,这些诗人创作了 61 首 tahmis-i hod。被发现写过 tahmis-i hod 的诗人有Revâni、Hayâlî、Kabûlî İbrahim Efendi、Gelibolulu Mustafâ Ali、Seyid Nakıb-zâde Nimeti、Ahmed Nâmi、Halepli Edib、Hasan Sezai、Haşmet、Lebib、Resmî、Ali Baba、Osman Nevres、Trabzonlu Hazinedar-zâde Âgâh Osman 和 Abdi-i Karahisari。在土耳其文学中创作了自己的诗歌的诗人按世纪顺序排列。简述了诗人的生平。标明了塔米斯诗在诗集中的位置,并给出了塔米斯诗的第一行。如果塔米斯诗在用作塔米斯的基础时有所改动,也会注明改动之处。
{"title":"Klasik Türk Edebiyatında “Tahmis-i Hod”: Kendi Şiirini Tahmis Eden Şâirler ve Şiirleri","authors":"Akif Yakişir","doi":"10.28981/hikmet.1198252","DOIUrl":"https://doi.org/10.28981/hikmet.1198252","url":null,"abstract":"Bu çalışmada, klasik Türk edebiyatında kendi şiirlerini tahmis eden şairler ve şiirleri incelendi. Bu makale; Giriş, Kendi Şiirini Tahmis Eden Şairler ve Şiirleri, Sonuç olmak üzere üç bölümden oluşmaktadır. Giriş bölümünde tahmisin tanımı yapıldı, tahmisin musammatlar içindeki yeri belirtilerek şekilsel özelliklerine değinildi. İncelenen bine yakın divanda 14 şairin kendi şiirlerini tahmis ettikleri bu şairlerin 61 tahmis-i hod yazdıkları tespit edildi. Tahmis-i hod yazdıkları tespit edilen şairler: Revâni, Hayâlî, Kabûlî İbrahim Efendi, Gelibolulu Mustafâ Ali, Seyyid Nakıb-zâde Nimeti, Ahmed Nâmi, Halepli Edib, Hasan Sezai, Haşmet, Lebib, Resmî, Ali Baba, Osman Nevres, Trabzonlu Hazinedar-zâde Âgâh Osman ve Abdi-i Karahisari olarak sıralandı. Türk edebiyatında kendi şiirini tahmis eden şairler yüzyıllara ayrılarak kronolojik olarak sıralandı. Şairlerin hayatları kısaca anlatıldı. Tahmis edilen şiirin divandaki yeri belirtilerek yapılan tahmislerin ilk bendleri verildi. Tahmis edilen şiir tahmisin zemini olarak kullanıldığında değişikliğe uğramışsa yapılan değişiklik de belirtildi.","PeriodicalId":102637,"journal":{"name":"HİKMET-Akademik Edebiyat Dergisi (Journal Of Academic Literature)","volume":"80 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-01-12","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"126371697","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
19. YÜZYILDA BİR MISRÎ TAKİPÇİSİ HÂFIZ SA’DÎ’NİN MISRÎ DİLİNDEN ŞİİRLERİ
Pub Date : 2023-01-12 DOI: 10.28981/hikmet.1207626
Fettah Kuzu
17. yüzyılın önemli mütefekkir ve mutasavvıflarından biri olan Niyâzî-i Mısrî, Türk tasavvuf tarihinde Ahmed Yesevî ile başlatılan irşat hareketinin Yûnus Emre ile devam eden serüveninde önemli bir köşe taşıdır. Mısrî’nin, şiirlerinde ele almış olduğu tasavvuf ile ilgili meseleler ve bunların ele alınış biçimi, kendisinden sonra yetişmiş birçok mutasavvıf ve şair için önemli bir ilham kaynağı olmuştur. 19. yüzyıl şairlerinden Hâfız Sa’dî, şiirlerinde Mısrî’nin ciddi bir tesirinin gözlemlendiği mutasavvıf şairlerdendir. Sa’dî, tasavvuf alanındaki bilgi ve birikimini, kaleme aldığı şiirlerinde oldukça orijinal semboller kullanarak muhatabına sunmaya çalışırken tasavvufun temel meselelerini, “vahdet-i vücûd” öğretisine ve bu öğretiye ait terminolojiye bağlı olarak ele almaya gayret etmiştir. Şair, şiirlerini kaleme alırken mutasavvıf şairlerin öncüsü denilebilecek Niyazi Mısrî’nin ve onun şiirlerinin etkisinde kalmıştır. Bu etki basit esinlenmelerin çok ötesinde bir mahiyet arz etmektedir. Öyle ki birçok şiirde Mısrî’nin mısralarının ya birebir aynı olarak ya da ufak tefek değişikliklerle kullanıldığına şahit olunmaktadır. Sa’dî’nin çalışmaya konu olan şiirlerindeki benzer söylemler nazire geleneği çerçevesinde değerlendirmeye müsait bir görüntü arz etmemektedir. Dîvân’da birçok isme özel olarak kaleme alınan manzumelerin olmasına ya da birçok şiirde farklı isimlerin yer almasına karşın Mısrî’nin adının bir kez bile geçmemesi dikkat çekici bir unsurdur. Dolayısyla Sa’dî Mısrî’nin şiirlerini tanzir etmekten ziyade onun dil malzemesini ve yer yer üslup özelliklerini ödünçlemek ve taklit etmek suretiyle onun bir takipçisi olduğunu ima etmiştir. Bu noktada Sa’dî’nin, takipçisi olduğu Mısrî’yi taklit etmesi, esas amaç olan tasavvuf hakikatlerinin okura aktarımı hususunda onun fikirlerine ve bu fikirleri dile getirmede kullandığı söylem özelliklerine verdiği önemle açıklanabilecek mahiyettedir. Bu çalışmada, Mısrî’nin Sa’dî üzerindeki poetik etkisi, her iki şairin birbirini andıran örnek beytleri ışığında değerlendirilmeye çalışılmıştır.
{"title":"19. YÜZYILDA BİR MISRÎ TAKİPÇİSİ HÂFIZ SA’DÎ’NİN MISRÎ DİLİNDEN ŞİİRLERİ","authors":"Fettah Kuzu","doi":"10.28981/hikmet.1207626","DOIUrl":"https://doi.org/10.28981/hikmet.1207626","url":null,"abstract":"17. yüzyılın önemli mütefekkir ve mutasavvıflarından biri olan Niyâzî-i Mısrî, Türk tasavvuf tarihinde Ahmed Yesevî ile başlatılan irşat hareketinin Yûnus Emre ile devam eden serüveninde önemli bir köşe taşıdır. Mısrî’nin, şiirlerinde ele almış olduğu tasavvuf ile ilgili meseleler ve bunların ele alınış biçimi, kendisinden sonra yetişmiş birçok mutasavvıf ve şair için önemli bir ilham kaynağı olmuştur. 19. yüzyıl şairlerinden Hâfız Sa’dî, şiirlerinde Mısrî’nin ciddi bir tesirinin gözlemlendiği mutasavvıf şairlerdendir. Sa’dî, tasavvuf alanındaki bilgi ve birikimini, kaleme aldığı şiirlerinde oldukça orijinal semboller kullanarak muhatabına sunmaya çalışırken tasavvufun temel meselelerini, “vahdet-i vücûd” öğretisine ve bu öğretiye ait terminolojiye bağlı olarak ele almaya gayret etmiştir. Şair, şiirlerini kaleme alırken mutasavvıf şairlerin öncüsü denilebilecek Niyazi Mısrî’nin ve onun şiirlerinin etkisinde kalmıştır. Bu etki basit esinlenmelerin çok ötesinde bir mahiyet arz etmektedir. Öyle ki birçok şiirde Mısrî’nin mısralarının ya birebir aynı olarak ya da ufak tefek değişikliklerle kullanıldığına şahit olunmaktadır. \u0000Sa’dî’nin çalışmaya konu olan şiirlerindeki benzer söylemler nazire geleneği çerçevesinde değerlendirmeye müsait bir görüntü arz etmemektedir. Dîvân’da birçok isme özel olarak kaleme alınan manzumelerin olmasına ya da birçok şiirde farklı isimlerin yer almasına karşın Mısrî’nin adının bir kez bile geçmemesi dikkat çekici bir unsurdur. Dolayısyla Sa’dî Mısrî’nin şiirlerini tanzir etmekten ziyade onun dil malzemesini ve yer yer üslup özelliklerini ödünçlemek ve taklit etmek suretiyle onun bir takipçisi olduğunu ima etmiştir. Bu noktada Sa’dî’nin, takipçisi olduğu Mısrî’yi taklit etmesi, esas amaç olan tasavvuf hakikatlerinin okura aktarımı hususunda onun fikirlerine ve bu fikirleri dile getirmede kullandığı söylem özelliklerine verdiği önemle açıklanabilecek mahiyettedir. \u0000Bu çalışmada, Mısrî’nin Sa’dî üzerindeki poetik etkisi, her iki şairin birbirini andıran örnek beytleri ışığında değerlendirilmeye çalışılmıştır.","PeriodicalId":102637,"journal":{"name":"HİKMET-Akademik Edebiyat Dergisi (Journal Of Academic Literature)","volume":"178 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-01-12","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"126484547","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
MİHRÎ HATUN’UN YAYIMLANMAMIŞ GAZELLERİ
Pub Date : 2023-01-07 DOI: 10.28981/hikmet.1200789
Mutlu Muhammet Aktaş
Amasyalı bir şair olan Mihrî Hatun klasik Türk şiirinde kadın şair denince akla gelen ilk isimlerden biridir. Çoğu kaynakta yaşamını sadece Amasya’da geçirdiği belirtilse de bilhassa bazı şiirlerinden yola çıkarak İstanbul’da belli bir süre bulunmuş olabileceği üzerinde de durulmaktadır. Doğum tarihi hakkında kesin bilgilere ulaşılamayan Mihrî Hatun’un İstanbul’un fethinden kısa bir süre sonra doğduğu ve XVI. yüzyılın başında vefat ettiği konusunda görüş birliğine varılmaktadır. Babası “Belâyî” mahlası ile şiir yazan Mihrî Hatun’un iyi bir eğitim aldığı, Arapça ve Farsçayı bildiği ve dinî ilimlerde iyi yetiştirildiği belirtilmektedir. XV. yüzyılda birçok şair ile edebî sohbetlerde bulunduğu ve bazılarını da bizzat tertip ettiği ifade edilmektedir. Şiirlerinde duygularını içten ve sade bir dille ifade etmeyi tercih etmiştir. Bir Divan’ı bulunan Mihrî Hatun bu eseri ile birçok araştırmaya konu olmuştur. Klasik Türk edebiyatına mensup bir şair olarak Mihrî Hatun’un çalışmamıza konu olmasına kaynaklık eden ise Kütahya Vahid Paşa İl Halk Kütüphanesi koleksiyonu içinde “43 Va 2871” arşiv numarası ile kayıtlı mecmuadır. Mecmuada yaptığımız inceleme sonucunda Mihrî mahlasıyla yazılmış 20 gazele rastladık. Bununla birlikte gazellerin tamamının Divan’ında bulunmadığını tespit ettik. Ancak mecmuadaki gazellerin Mihrî Hatun’a ait olduğu ile ilgili kesin bir bilgi olmadığından dil ve üslup yönünden ipuçları bulmaya çalıştık. Bundan hareketle gazellerin Mihri Hatun’a ait olduğunu düşünmemizi sağlayan özellikler tespit ettik. Ancak tüm bunlar şüphelerimizi tamamen ortadan kaldırmasa da gazellerin ortaya çıkmasının alana katkı sağlayacağını düşünerek çalışmayı gerçekleştirdik. Temel amacımız Mihrî Hatun’la ilgili bundan sonra yapılacak çalışmalara katkı sağlamak ve klasik şiirdeki önemini vurgulamaktır.
{"title":"MİHRÎ HATUN’UN YAYIMLANMAMIŞ GAZELLERİ","authors":"Mutlu Muhammet Aktaş","doi":"10.28981/hikmet.1200789","DOIUrl":"https://doi.org/10.28981/hikmet.1200789","url":null,"abstract":"Amasyalı bir şair olan Mihrî Hatun klasik Türk şiirinde kadın şair denince akla gelen ilk isimlerden biridir. Çoğu kaynakta yaşamını sadece Amasya’da geçirdiği belirtilse de bilhassa bazı şiirlerinden yola çıkarak İstanbul’da belli bir süre bulunmuş olabileceği üzerinde de durulmaktadır. Doğum tarihi hakkında kesin bilgilere ulaşılamayan Mihrî Hatun’un İstanbul’un fethinden kısa bir süre sonra doğduğu ve XVI. yüzyılın başında vefat ettiği konusunda görüş birliğine varılmaktadır. Babası “Belâyî” mahlası ile şiir yazan Mihrî Hatun’un iyi bir eğitim aldığı, Arapça ve Farsçayı bildiği ve dinî ilimlerde iyi yetiştirildiği belirtilmektedir. XV. yüzyılda birçok şair ile edebî sohbetlerde bulunduğu ve bazılarını da bizzat tertip ettiği ifade edilmektedir. Şiirlerinde duygularını içten ve sade bir dille ifade etmeyi tercih etmiştir. Bir Divan’ı bulunan Mihrî Hatun bu eseri ile birçok araştırmaya konu olmuştur. Klasik Türk edebiyatına mensup bir şair olarak Mihrî Hatun’un çalışmamıza konu olmasına kaynaklık eden ise Kütahya Vahid Paşa İl Halk Kütüphanesi koleksiyonu içinde “43 Va 2871” arşiv numarası ile kayıtlı mecmuadır. Mecmuada yaptığımız inceleme sonucunda Mihrî mahlasıyla yazılmış 20 gazele rastladık. Bununla birlikte gazellerin tamamının Divan’ında bulunmadığını tespit ettik. Ancak mecmuadaki gazellerin Mihrî Hatun’a ait olduğu ile ilgili kesin bir bilgi olmadığından dil ve üslup yönünden ipuçları bulmaya çalıştık. Bundan hareketle gazellerin Mihri Hatun’a ait olduğunu düşünmemizi sağlayan özellikler tespit ettik. Ancak tüm bunlar şüphelerimizi tamamen ortadan kaldırmasa da gazellerin ortaya çıkmasının alana katkı sağlayacağını düşünerek çalışmayı gerçekleştirdik. Temel amacımız Mihrî Hatun’la ilgili bundan sonra yapılacak çalışmalara katkı sağlamak ve klasik şiirdeki önemini vurgulamaktır.","PeriodicalId":102637,"journal":{"name":"HİKMET-Akademik Edebiyat Dergisi (Journal Of Academic Literature)","volume":"32 8 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-01-07","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"123229265","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
Mansıbı Talep Etmek: Azmî Pîr Mehmed’in Hâfız-ı Şîrâzî’nin “Garîb” Redifli Gazeline Yazdığı Şerh
Pub Date : 2022-12-28 DOI: 10.28981/hikmet.1201457
Uğur Öztürk
Bu makalede XVI. yüzyıl ulemasından, Şehzade Mehmed’in (III. Mehmed) hocası Azmî Pîr Mehmed’in Rüstem Paşa Medresesi’nden azledildikten sonra III. Murad için Hâfız-ı Şîrâzî’nin “garîb” redifli gazeline yazdığı Farsça şerh ele alınmıştır. XVI. yüzyıl ulema arası ilişkilerin beşik uleması sistemi ile başlayarak saray çevresinin atamalarda etkili olduğu bir dönemdir. Ebüssuûd Efendi, Hoca Sâdeddin Efendi, Bostanzâde Mehmed Efendi, Çivizâde ve Malûlzâde bu dönemin önde gelen uleması olarak birçok atamada başat rol oynamış hatta özellikle Sâdeddin Efendi ulemanın başında yer alarak çoğu atamayı kendisi yapmıştır. Bu sebeple bahsi geçen ulemayla irtibat kuramayan daha alt kademedeki âlimler ise yaşadıkları sıkıntıları yazdıkları şiirler ve risalelerle sultana yahut şehzadelere ulaştırmaya çalışmışlardır. Kısa bir süre şehzade hocalığı yapan Azmî de bu kişilerden biridir. Şerhin ferağ kaydına göre İstanbul Rüstem Paşa Medresesi’nde görevli iken azledilen Azmî, sultanın tasavvufa olan ilgisini bildiği için kendi hâlini en iyi şekilde anlatabilmek adına Hâfız’ın garîb redifli gazelini şerh etmiştir. Tamamen tasavvufî kavramların ve lügatlerin yer aldığı bu risalenin sonuna iki Türkçe gazel daha eklenmiştir. Yazıda ilk önce Hâfız-ı Şîrâzî’nin Osmanlı şiiri ve şerh edebiyatı üzerindeki etkisine değinilmiş, ardından Azmî’nin hayatı ve eserleri incelenmiştir. Bu kısımdan sonra Farsça şerh metni incelenerek tercüme edilmiş, devamında ise risaledeki Türkçe iki şiir de incelemeye dâhil edilmiştir.
{"title":"Mansıbı Talep Etmek: Azmî Pîr Mehmed’in Hâfız-ı Şîrâzî’nin “Garîb” Redifli Gazeline Yazdığı Şerh","authors":"Uğur Öztürk","doi":"10.28981/hikmet.1201457","DOIUrl":"https://doi.org/10.28981/hikmet.1201457","url":null,"abstract":"Bu makalede XVI. yüzyıl ulemasından, Şehzade Mehmed’in (III. Mehmed) hocası Azmî Pîr Mehmed’in Rüstem Paşa Medresesi’nden azledildikten sonra III. Murad için Hâfız-ı Şîrâzî’nin “garîb” redifli gazeline yazdığı Farsça şerh ele alınmıştır. XVI. yüzyıl ulema arası ilişkilerin beşik uleması sistemi ile başlayarak saray çevresinin atamalarda etkili olduğu bir dönemdir. Ebüssuûd Efendi, Hoca Sâdeddin Efendi, Bostanzâde Mehmed Efendi, Çivizâde ve Malûlzâde bu dönemin önde gelen uleması olarak birçok atamada başat rol oynamış hatta özellikle Sâdeddin Efendi ulemanın başında yer alarak çoğu atamayı kendisi yapmıştır. Bu sebeple bahsi geçen ulemayla irtibat kuramayan daha alt kademedeki âlimler ise yaşadıkları sıkıntıları yazdıkları şiirler ve risalelerle sultana yahut şehzadelere ulaştırmaya çalışmışlardır. Kısa bir süre şehzade hocalığı yapan Azmî de bu kişilerden biridir. Şerhin ferağ kaydına göre İstanbul Rüstem Paşa Medresesi’nde görevli iken azledilen Azmî, sultanın tasavvufa olan ilgisini bildiği için kendi hâlini en iyi şekilde anlatabilmek adına Hâfız’ın garîb redifli gazelini şerh etmiştir. Tamamen tasavvufî kavramların ve lügatlerin yer aldığı bu risalenin sonuna iki Türkçe gazel daha eklenmiştir. Yazıda ilk önce Hâfız-ı Şîrâzî’nin Osmanlı şiiri ve şerh edebiyatı üzerindeki etkisine değinilmiş, ardından Azmî’nin hayatı ve eserleri incelenmiştir. Bu kısımdan sonra Farsça şerh metni incelenerek tercüme edilmiş, devamında ise risaledeki Türkçe iki şiir de incelemeye dâhil edilmiştir.","PeriodicalId":102637,"journal":{"name":"HİKMET-Akademik Edebiyat Dergisi (Journal Of Academic Literature)","volume":"3 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-12-28","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"117007637","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
MÜELLİFİ BİLİNMEYEN BİR BAYTARNAME ÖRNEĞİ: HAZÂ KİTÂBU BÂYTARNÂME
Pub Date : 2022-12-16 DOI: 10.28981/hikmet.1197599
M. Bars
Eski dönemlerden itibaren insanlar ve hayvanlar arasında çok yakın ilişkiler kurulmuştur. İnsanoğlu yaşamını sürdürmek için hayvanlardan yararlanmıştır. İnsanlar hem vahşi hem de sonrasında evcilleştirdiği hayvanlara göre hayatını şekillendirmiştir. İki tür arasındaki bu yakınlık sağlıklarının korunmasını da etkilemiştir. İnsanlar kendi sağlıklarının yanı sıra hayatlarının merkezinde yer alan hayvanların sağlığını korumak için de çeşitli uygulamalara başvurmuşlardır. Hayvanların yetiştirilmesi, hastalıkları ve tedavi yöntemleri hakkında çok sayıda eser yazılmıştır. Baytarname olarak adlandırılan bu eserler, atın insan hayatındaki önemli yeri nedeniyle daha çok atlarla ilgilidir. Ancak bu eserlerin bazılarında atların yanı sıra tavuk, koyun, keçi, eşek, deve gibi hayvanlar da yer almıştır. Yurt içi ve yurt dışındaki çeşitli kütüphane ve özel arşivlerde baytarname türünde çok sayıda metin bulunmaktadır. Bu metinlerin bir kısmı üzerinde bazı çalışmalar yapılmış olmasına rağmen incelenmemiş birçok metin bulunmaktadır. Bu metinlerin değerlendirilmesi baytarnamelerle ile ilgili yeni bilgilere ulaşmayı sağlayacaktır. Bu amaçla bu çalışmada incelenmemiş bir baytarname metni tanıtılmış ve Latin alfabesine aktarılmıştır. Almanya’daki Leipzig Üniversitesi Kütüphanesi Fleischer Kataloğunda B. 231-02 numarası ile kayıtlı metin “Hazâ Kitâbu Bâytarnâme” adını taşımaktadır. Metin özellikle veterinerlik ve dilbilim için önemlidir. Hazâ Kitâbu Bâytarnâme iyi bir atın özellikleri ile atlarda görülen çeşitli hastalıklar, teşhis ve tedavi yöntemleri hakkında bilgi vermektedir. Metinde yer alan hastalık ve tedavi usullerinin diğer nüshalarla karşılaştırılması sonucunda yeni tedavi usullerine ulaşmak mümkündür. Yeni tedavi usulleri modern veteriner hekimlikte alternatif tedavi uygulamalarına katkı sağlayacaktır. Bu açıdan tüm baytarname metinlerinin incelenmesi ve karşılaştırmalı olarak değerlendirilmesi hayvan sağlığının yanı sıra insan sağlığı için de önemlidir.
自古以来,人类与动物之间就建立了非常密切的关系。人类得益于动物才能生存。人们根据野生动物和驯养动物来塑造自己的生活。这两个物种之间的亲密关系也影响到了对它们健康的保护。除了自身的健康,人们还采取了各种做法来保护生活中心动物的健康。有关动物饲养、疾病和治疗方法的著作不胜枚举。由于马在人类生活中的重要地位,这些被称为 "Baytarname "的作品大多以马为主题。不过,在其中一些作品中,除了马之外,还包括鸡、绵羊、山羊、驴和骆驼等动物。在土耳其和国外的各种图书馆和私人档案馆中,有许多 baytarname 体裁的文本。虽然对其中一些文本进行了研究,但还有许多文本尚未进行分析。对这些文本的评估将提供有关 baytarnames 的新信息。为此,本研究介绍了一个未经分析的 baytarname 文本,并将其转换为拉丁字母。该文本登记在德国莱比锡大学图书馆弗莱舍目录中,编号为 B. 231-02,标题为 "Hazâ Kitâbu Bâytarnâme"。该文本对兽医学和语言学尤为重要。Hazâ Kitâbu Bâytarnâme 介绍了好马的特征、马的各种疾病、诊断和治疗方法。通过将文本中的疾病和治疗方法与其他副本进行比较,可以得出新的治疗方法。新的治疗方法将有助于现代兽医学中的替代治疗方法。在这方面,分析和比较评估所有马碲文本对人类健康和动物健康都很重要。
{"title":"MÜELLİFİ BİLİNMEYEN BİR BAYTARNAME ÖRNEĞİ: HAZÂ KİTÂBU BÂYTARNÂME","authors":"M. Bars","doi":"10.28981/hikmet.1197599","DOIUrl":"https://doi.org/10.28981/hikmet.1197599","url":null,"abstract":"Eski dönemlerden itibaren insanlar ve hayvanlar arasında çok yakın ilişkiler kurulmuştur. İnsanoğlu yaşamını sürdürmek için hayvanlardan yararlanmıştır. İnsanlar hem vahşi hem de sonrasında evcilleştirdiği hayvanlara göre hayatını şekillendirmiştir. İki tür arasındaki bu yakınlık sağlıklarının korunmasını da etkilemiştir. İnsanlar kendi sağlıklarının yanı sıra hayatlarının merkezinde yer alan hayvanların sağlığını korumak için de çeşitli uygulamalara başvurmuşlardır. Hayvanların yetiştirilmesi, hastalıkları ve tedavi yöntemleri hakkında çok sayıda eser yazılmıştır. Baytarname olarak adlandırılan bu eserler, atın insan hayatındaki önemli yeri nedeniyle daha çok atlarla ilgilidir. Ancak bu eserlerin bazılarında atların yanı sıra tavuk, koyun, keçi, eşek, deve gibi hayvanlar da yer almıştır. Yurt içi ve yurt dışındaki çeşitli kütüphane ve özel arşivlerde baytarname türünde çok sayıda metin bulunmaktadır. Bu metinlerin bir kısmı üzerinde bazı çalışmalar yapılmış olmasına rağmen incelenmemiş birçok metin bulunmaktadır. Bu metinlerin değerlendirilmesi baytarnamelerle ile ilgili yeni bilgilere ulaşmayı sağlayacaktır. Bu amaçla bu çalışmada incelenmemiş bir baytarname metni tanıtılmış ve Latin alfabesine aktarılmıştır. Almanya’daki Leipzig Üniversitesi Kütüphanesi Fleischer Kataloğunda B. 231-02 numarası ile kayıtlı metin “Hazâ Kitâbu Bâytarnâme” adını taşımaktadır. Metin özellikle veterinerlik ve dilbilim için önemlidir. Hazâ Kitâbu Bâytarnâme iyi bir atın özellikleri ile atlarda görülen çeşitli hastalıklar, teşhis ve tedavi yöntemleri hakkında bilgi vermektedir. Metinde yer alan hastalık ve tedavi usullerinin diğer nüshalarla karşılaştırılması sonucunda yeni tedavi usullerine ulaşmak mümkündür. Yeni tedavi usulleri modern veteriner hekimlikte alternatif tedavi uygulamalarına katkı sağlayacaktır. Bu açıdan tüm baytarname metinlerinin incelenmesi ve karşılaştırmalı olarak değerlendirilmesi hayvan sağlığının yanı sıra insan sağlığı için de önemlidir.","PeriodicalId":102637,"journal":{"name":"HİKMET-Akademik Edebiyat Dergisi (Journal Of Academic Literature)","volume":"8 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-12-16","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"127593467","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
UYGUR TÜRKLERİNDE NEZİR ÇİRAĞ RİTÜELİ
Pub Date : 2022-10-27 DOI: 10.28981/hikmet.1177646
Tugba GÖNEL SÖNMEZ, S. Köse
Davranış temelli ve doğası gereği toplumların inanç tasavvurunu somutlaştıran ritüeller, içerisinde barındırdıkları geleneksel ve anlamsal bilgiyi özellikle sözlü kültür ortamından beslenen toplumsal bellek vasıtasıyla sürdürülebilir kılmakta ve ritüel bilgi, bir iletişim aracına dönüşmektedir. Toplumsal belleğin dışavurum ve aktarım bağlamlarından olan geleneksel pratik ve uygulamalar, ritüel bilginin aktarıldığı, yaşatıldığı ve yeniden canlandırıldığı ortamlardır. Geçmişten günümüze nitelik ve nicelik bakımından farklı formlarda gerçekleştirilen nezir-çirağ ritüeli, Uygur Türkleri arasında gerçekleştirilen geleneksel dinî bir uygulama mahiyetindedir. Uygur Türkleri yaratıcıya adadıkları kanlı ya da kansız kurbanlar vasıtasıyla ağaç, atalar, su, ateş ve ocak gibi İslamiyet öncesi kült ve uygulamaların yanı sıra abdest almak, Kur’an okumak ve namaz kılmak gibi İslami pratikleri de aynı ritüelde kaynaştırmakta ve bu ritüel çerçevesinde belirli yasak ve kaçınmalara riayet etmektedir. Çalışmadaki başat amaç, nezir-çirağ kavramından hareketle Uygur Türkleri arasında önemli bir yere sahip olan nezir-çirağ ritüelinin mahiyeti, kapsamı, zaman, mekân ve icra özelliklerinin tespit edilmesi ve söz konusu ritüelin sosyo-kültürel işlevlerinin analiz edilmesidir. Bu bağlamda nezir-çirağ ritüelleri toplumsal kategoriden bireysel kategoriye doğru icra özelliklerine göre değerlendirilmeye tabi tutulmuş ve söz konusu ritüellerdeki yasak ve kaçınmalar ayrıca incelenmiştir. İncelemede Uygur Türklerinde icra edilen nezir-çirağ ritüeli toplumsal işlevsel yöntemle ortaya konulmuştur. Makaleye konu olan ritüeller ve çeşitlilikleri literatür taramasından elde edilen bilgilerden hareketle tespit edilmiştir.
{"title":"UYGUR TÜRKLERİNDE NEZİR ÇİRAĞ RİTÜELİ","authors":"Tugba GÖNEL SÖNMEZ, S. Köse","doi":"10.28981/hikmet.1177646","DOIUrl":"https://doi.org/10.28981/hikmet.1177646","url":null,"abstract":"Davranış temelli ve doğası gereği toplumların inanç tasavvurunu somutlaştıran ritüeller, içerisinde barındırdıkları geleneksel ve anlamsal bilgiyi özellikle sözlü kültür ortamından beslenen toplumsal bellek vasıtasıyla sürdürülebilir kılmakta ve ritüel bilgi, bir iletişim aracına dönüşmektedir. Toplumsal belleğin dışavurum ve aktarım bağlamlarından olan geleneksel pratik ve uygulamalar, ritüel bilginin aktarıldığı, yaşatıldığı ve yeniden canlandırıldığı ortamlardır. Geçmişten günümüze nitelik ve nicelik bakımından farklı formlarda gerçekleştirilen nezir-çirağ ritüeli, Uygur Türkleri arasında gerçekleştirilen geleneksel dinî bir uygulama mahiyetindedir. Uygur Türkleri yaratıcıya adadıkları kanlı ya da kansız kurbanlar vasıtasıyla ağaç, atalar, su, ateş ve ocak gibi İslamiyet öncesi kült ve uygulamaların yanı sıra abdest almak, Kur’an okumak ve namaz kılmak gibi İslami pratikleri de aynı ritüelde kaynaştırmakta ve bu ritüel çerçevesinde belirli yasak ve kaçınmalara riayet etmektedir. Çalışmadaki başat amaç, nezir-çirağ kavramından hareketle Uygur Türkleri arasında önemli bir yere sahip olan nezir-çirağ ritüelinin mahiyeti, kapsamı, zaman, mekân ve icra özelliklerinin tespit edilmesi ve söz konusu ritüelin sosyo-kültürel işlevlerinin analiz edilmesidir. Bu bağlamda nezir-çirağ ritüelleri toplumsal kategoriden bireysel kategoriye doğru icra özelliklerine göre değerlendirilmeye tabi tutulmuş ve söz konusu ritüellerdeki yasak ve kaçınmalar ayrıca incelenmiştir. İncelemede Uygur Türklerinde icra edilen nezir-çirağ ritüeli toplumsal işlevsel yöntemle ortaya konulmuştur. Makaleye konu olan ritüeller ve çeşitlilikleri literatür taramasından elde edilen bilgilerden hareketle tespit edilmiştir.","PeriodicalId":102637,"journal":{"name":"HİKMET-Akademik Edebiyat Dergisi (Journal Of Academic Literature)","volume":"36 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-10-27","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"121700712","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
MEVLİDLERDE SÜLEYMAN ÇELEBİ ETKİSİNE BİR ÖRNEK: YENİ MEVLİD-İ NEBEVÎ
Pub Date : 2022-10-19 DOI: 10.28981/hikmet.1171059
H. Kaya
Hz. Peygamber’in cihanı şereflendirmesi vesilesiyle yazılan ancak onun üstün vasıflarını, mucizelerini, hayatındaki önemli bazı hadiseleri de konu edinen eserlere mevlid adı verilmiştir. Genellikle manzum örnekleri yazılmakla birlikte az da olsa mensur örneklere de rastlanmaktadır. Türk edebiyatında mevlid türü diğer İslamî edebiyatlardan daha çok ilgi görmüştür. Bu ilgide kuşkusuz Süleyman Çelebi’nin Vesîletü’n-Necât adlı mevlidinin etkisi büyüktür. Süleyman Çelebi’nin eseri samimi üslubu ve haklı şöhretiyle kendisinden sonra yazılmış hemen bütün mevlidleri etkilemiştir. Muhyiddîn Mekkî’nin (ö. 1936) Yeni Mevlid-i Nebevî adını verdiği eseri Süleyman Çelebi’nin Mevlid’i model alınarak dönemin lisanına uygun yazılan mevlidlerden biridir. Mekkî, mesnevi nazım şekliyle yazdığı 246 beyitlik eseriyle Süleyman Çelebi’nin Mevlid’ini oldukça kısaltmıştır. Yeni Mevlid-i Nebevî, üç ana bölümden oluşur. Eserde bir ön söz, mevlid metni ve sonunda mensur bir dua bölümü bulunmaktadır. Makalede mevlid türü ile ilgili kısa bilgilerin ardından Yeni Mevlid-i Nebevî’nin yazarı hakkında bilgi verilmiş ve eserin Süleyman Çelebi’nin eseri ile mukayesesi yapılmıştır. Bu çalışmayla Süleyman Çelebi’nin Vesîletü’n-Necât adlı eserinin mevlid metinleri üzerindeki derin etkisi somut olarak ortaya konmaya çalışılmıştır.
在先知荣耀世人之际,同时也涉及他的卓越品质、奇迹和他生命中的一些重要事件而写的作品被称为 "毛利德"(mawlid)。虽然诗歌体例一般用诗歌写成,但也有一些散文体例。与其他伊斯兰文学作品相比,"毛利德 "体裁在土耳其文学中更受关注。毋庸置疑,苏莱曼-切莱比(Süleyman Çelebi)名为《Vesîletü'n-Najât》的 mawlid 对这种兴趣产生了巨大的影响。苏莱曼-切莱比的作品以其真挚的风格和当之无愧的名声,影响了在他之后创作的几乎所有 mawlid。Muhyiddîn Mekkî(卒于 1936 年)的《New Mawlid-i Nabawî》是以苏莱曼-切莱比的《圣训》为蓝本,用当时的语言写成的圣训之一。Mekkî 以 masnavi 诗歌的形式创作了 246 幅对联,大大缩短了 Süleyman Çelebi 的 Mawlid。Yeni Mevlid-i Nebevî 由三个主要部分组成。作品包括序言、mawlid 正文和结尾的散文祈祷文部分。在文章中,在简要介绍了 mawlid 体裁后,介绍了《Yeni Mevlid-i Nabawî》作者的信息,并将该作品与 Süleyman Çelebi 的作品进行了比较。通过这项研究,我们试图具体证明苏莱曼-切莱比的《Vesîletü'n-Najât》对茅莱德文本的深刻影响。
{"title":"MEVLİDLERDE SÜLEYMAN ÇELEBİ ETKİSİNE BİR ÖRNEK: YENİ MEVLİD-İ NEBEVÎ","authors":"H. Kaya","doi":"10.28981/hikmet.1171059","DOIUrl":"https://doi.org/10.28981/hikmet.1171059","url":null,"abstract":"Hz. Peygamber’in cihanı şereflendirmesi vesilesiyle yazılan ancak onun üstün vasıflarını, mucizelerini, hayatındaki önemli bazı hadiseleri de konu edinen eserlere mevlid adı verilmiştir. Genellikle manzum örnekleri yazılmakla birlikte az da olsa mensur örneklere de rastlanmaktadır. Türk edebiyatında mevlid türü diğer İslamî edebiyatlardan daha çok ilgi görmüştür. Bu ilgide kuşkusuz Süleyman Çelebi’nin Vesîletü’n-Necât adlı mevlidinin etkisi büyüktür. Süleyman Çelebi’nin eseri samimi üslubu ve haklı şöhretiyle kendisinden sonra yazılmış hemen bütün mevlidleri etkilemiştir. Muhyiddîn Mekkî’nin (ö. 1936) Yeni Mevlid-i Nebevî adını verdiği eseri Süleyman Çelebi’nin Mevlid’i model alınarak dönemin lisanına uygun yazılan mevlidlerden biridir. Mekkî, mesnevi nazım şekliyle yazdığı 246 beyitlik eseriyle Süleyman Çelebi’nin Mevlid’ini oldukça kısaltmıştır. Yeni Mevlid-i Nebevî, üç ana bölümden oluşur. Eserde bir ön söz, mevlid metni ve sonunda mensur bir dua bölümü bulunmaktadır. Makalede mevlid türü ile ilgili kısa bilgilerin ardından Yeni Mevlid-i Nebevî’nin yazarı hakkında bilgi verilmiş ve eserin Süleyman Çelebi’nin eseri ile mukayesesi yapılmıştır. Bu çalışmayla Süleyman Çelebi’nin Vesîletü’n-Necât adlı eserinin mevlid metinleri üzerindeki derin etkisi somut olarak ortaya konmaya çalışılmıştır.","PeriodicalId":102637,"journal":{"name":"HİKMET-Akademik Edebiyat Dergisi (Journal Of Academic Literature)","volume":"34 5","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-10-19","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"132359999","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
POSTMODERN KURMACANIN SINIRSIZLIĞI: SAHİR ÖRNEĞİ
Pub Date : 2022-10-10 DOI: 10.28981/hikmet.1145704
Bahar Dervişcemaloğlu
Genel olarak bakıldığında kapsamı son derece geniş bir entelektüel hareketi, felsefeyi, dünya görüşünü, kültür durumunu, söylemi, yorumlama ve eleştiri biçimini ifade eden postmodernizmin en somut ve belki de ilk örnekleri edebiyat sahasında kendini göstermiştir. Geleneksel anlatı tekniklerinin aksine son derece yenilikçi ve alışılmışın dışında tekniklere imkân tanıyan postmodern kurmaca, kurmaca anlatının ontolojisine yani var oluşuna odaklanarak kurgusallıkla ilgili meseleleri gündeme getirmiştir. Kurmaca metnin ontolojisiyle ilgili meseleleri kendine konu edinen postmodern kurmacaya bu açıdan iyi bir örnek teşkil eden Sahir romanı, hem teknik hem de tematik açıdan dikkat çekici hususiyetler barındırmaktadır. Metaleptik bir yapı üzerine inşa edilen roman, ontolojik sınırlara ve hiyerarşilere bağlı kalmayı reddeden, kurmaca ile gerçek arasındaki ayrımı belirsizleştiren, “yazar”ın otoritesini sorgulayan, ironi, parodi ve metinlerarasılığa sıkça başvuran postmodern kurmacanın tipik bir örneğini teşkil etmektedir. Romanın merkezinde yer alan ontolojik metalepsis, bir taraftan okuyucular üzerinde yabancılaştırıcı, şaşırtıcı ve eğlendirici etkiler bırakırken öbür taraftan da son derece ciddi tematik mesajlar içermektedir. Bu çalışmada öncelikle postmodernizm ve postmodern kurmacayla ilgili bazı temel hususlara değinilecek, daha sonra da Ercan y Yılmaz tarafından kaleme alınan Sahir adlı roman postmodernizm ve postmodern anlatı teknikleri bağlamında incelenecektir.
后现代主义指的是一种极为广泛的思想运动、哲学、世界观、文化状况、话语、解释和批判,一般而言,后现代主义在文学领域表现得最为具体,或许也是最早的例子。与传统叙事技巧相反,后现代小说允许采用高度创新和非正统的技巧,通过关注虚构叙事的本体(即其存在),提出了与虚构性有关的问题。小说《萨希尔》就是后现代小说关注虚构文本本体的一个很好的例子,它在技术和主题上都有显著的特点。小说以金属学结构为基础,是后现代小说的典型代表,它拒绝遵守本体论的界限和等级,模糊虚构与现实的区别,质疑 "作者 "的权威,并频繁使用反讽、戏仿和互文性等手法。小说以本体论为核心,一方面给读者留下了疏离、惊奇和娱乐的效果,另一方面也包含了极为严肃的主题信息。在本研究中,首先将提及与后现代主义和后现代小说相关的一些基本问题,然后将在后现代主义和后现代叙事技巧的背景下分析埃尔坎-耶尔马兹(Ercan y Yılmaz)所写的小说《萨希尔》。
{"title":"POSTMODERN KURMACANIN SINIRSIZLIĞI: SAHİR ÖRNEĞİ","authors":"Bahar Dervişcemaloğlu","doi":"10.28981/hikmet.1145704","DOIUrl":"https://doi.org/10.28981/hikmet.1145704","url":null,"abstract":"Genel olarak bakıldığında kapsamı son derece geniş bir entelektüel hareketi, felsefeyi, dünya görüşünü, kültür durumunu, söylemi, yorumlama ve eleştiri biçimini ifade eden postmodernizmin en somut ve belki de ilk örnekleri edebiyat sahasında kendini göstermiştir. Geleneksel anlatı tekniklerinin aksine son derece yenilikçi ve alışılmışın dışında tekniklere imkân tanıyan postmodern kurmaca, kurmaca anlatının ontolojisine yani var oluşuna odaklanarak kurgusallıkla ilgili meseleleri gündeme getirmiştir. Kurmaca metnin ontolojisiyle ilgili meseleleri kendine konu edinen postmodern kurmacaya bu açıdan iyi bir örnek teşkil eden Sahir romanı, hem teknik hem de tematik açıdan dikkat çekici hususiyetler barındırmaktadır. Metaleptik bir yapı üzerine inşa edilen roman, ontolojik sınırlara ve hiyerarşilere bağlı kalmayı reddeden, kurmaca ile gerçek arasındaki ayrımı belirsizleştiren, “yazar”ın otoritesini sorgulayan, ironi, parodi ve metinlerarasılığa sıkça başvuran postmodern kurmacanın tipik bir örneğini teşkil etmektedir. Romanın merkezinde yer alan ontolojik metalepsis, bir taraftan okuyucular üzerinde yabancılaştırıcı, şaşırtıcı ve eğlendirici etkiler bırakırken öbür taraftan da son derece ciddi tematik mesajlar içermektedir. Bu çalışmada öncelikle postmodernizm ve postmodern kurmacayla ilgili bazı temel hususlara değinilecek, daha sonra da Ercan y Yılmaz tarafından kaleme alınan Sahir adlı roman postmodernizm ve postmodern anlatı teknikleri bağlamında incelenecektir.","PeriodicalId":102637,"journal":{"name":"HİKMET-Akademik Edebiyat Dergisi (Journal Of Academic Literature)","volume":"1 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-10-10","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"129506225","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
ÇETE ROMANINDA MİLLÎ BİLİNCİN UYANIŞI: HATAY ÖRNEĞİ
Pub Date : 2022-09-20 DOI: 10.28981/hikmet.1139529
Sinan Bakır
Refik Halid Karay’ın Çete romanı Mütareke yıllarında Kuva-yı Milliye birliklerinin vatan savunmasında oynadığı rolü Hatay örneğinde millî bir bilinç ve uyanış çerçevesinde işler. Roman Hatay’ın Türklere ait olduğu tezi üzerinden kurgulanır. Romanda Mütareke yıllarının siyasal, toplumsal hayatına, işgal altındaki Anadolu’ya, askeri çatışmalara, baskınlara yer verilir. Romanın kurgusal yapısını belirleyen olaylar dizisi farklı milletlere mensup Kıran Bey ile Nina’nın ilginç tesadüflerine, aşklarına sahne olsa da esasında onları bir arada tutan vatanın bir parçası olan Hatay’ın kurtuluşu olur, bireysel kimlik kurgusunun toplumsal zemini millî bilinç ve uyanış üzerinden oluşturulur. Varoluşun tutamakları olan vatan ve aşk bir bütünün parçaları olarak bağımsızlığa, özgürlüğe, kurtuluşa işaret eder. Aşkı betimlemede romantik bir yönelim gösteren yazar, tarihsel bir olgu üzerine inşa ettiği vatan düşüncesinde ise realist bir tutum sergiler. Söz konusu tarihsel olgunun kurgusal dünyadaki karşılıkları kişi, olay ve mekân düzleminde gösterilir. Bu makalede Çete romanının millî bilincin oluşmasındaki yeri tartışmaya açılırken tarihten gelen malzemelerin olay, zaman, karakter ve mekân kurgusuyla ilişkisine yer verilmiştir.
雷菲克-哈利德-卡拉伊的小说《Çete》以哈塔伊为例,描写了停战期间库瓦-耶-米利耶(Kuva-yı Milliye)部队在民族意识觉醒的框架内为保卫祖国所发挥的作用。小说以哈塔伊属于土耳其人这一论点为基础。小说包括停战年代的政治和社会生活、被占领的安纳托利亚、军事冲突和突袭。虽然一系列事件决定了小说的虚构结构,为属于不同民族的克兰-贝伊和妮娜之间有趣的巧合和爱情埋下了伏笔,但正是作为祖国一部分的哈塔伊的解放让他们走到了一起,并通过民族意识和觉醒形成了个人身份虚构的社会基础。故乡和爱情作为存在的依托,指向作为整体一部分的独立、自由和解放。作者在爱情描写中表现出浪漫主义倾向,在建立在历史现象基础上的故乡观念中表现出现实主义态度。这一历史现象在虚构世界中的对应物分别从人物、事件和地点三个层面展现出来。本文在讨论小说《Çete》在民族意识形成过程中的地位的同时,还探讨了历史材料与事件、时间、人物和空间的虚构之间的关系。
{"title":"ÇETE ROMANINDA MİLLÎ BİLİNCİN UYANIŞI: HATAY ÖRNEĞİ","authors":"Sinan Bakır","doi":"10.28981/hikmet.1139529","DOIUrl":"https://doi.org/10.28981/hikmet.1139529","url":null,"abstract":"Refik Halid Karay’ın Çete romanı Mütareke yıllarında Kuva-yı Milliye birliklerinin vatan savunmasında oynadığı rolü Hatay örneğinde millî bir bilinç ve uyanış çerçevesinde işler. Roman Hatay’ın Türklere ait olduğu tezi üzerinden kurgulanır. Romanda Mütareke yıllarının siyasal, toplumsal hayatına, işgal altındaki Anadolu’ya, askeri çatışmalara, baskınlara yer verilir. Romanın kurgusal yapısını belirleyen olaylar dizisi farklı milletlere mensup Kıran Bey ile Nina’nın ilginç tesadüflerine, aşklarına sahne olsa da esasında onları bir arada tutan vatanın bir parçası olan Hatay’ın kurtuluşu olur, bireysel kimlik kurgusunun toplumsal zemini millî bilinç ve uyanış üzerinden oluşturulur. Varoluşun tutamakları olan vatan ve aşk bir bütünün parçaları olarak bağımsızlığa, özgürlüğe, kurtuluşa işaret eder. Aşkı betimlemede romantik bir yönelim gösteren yazar, tarihsel bir olgu üzerine inşa ettiği vatan düşüncesinde ise realist bir tutum sergiler. Söz konusu tarihsel olgunun kurgusal dünyadaki karşılıkları kişi, olay ve mekân düzleminde gösterilir. Bu makalede Çete romanının millî bilincin oluşmasındaki yeri tartışmaya açılırken tarihten gelen malzemelerin olay, zaman, karakter ve mekân kurgusuyla ilişkisine yer verilmiştir.","PeriodicalId":102637,"journal":{"name":"HİKMET-Akademik Edebiyat Dergisi (Journal Of Academic Literature)","volume":"35 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-09-20","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"129622812","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
SULTÂN-I SÂHİB-İ SEYF Ü KALEM Ü MIZRÂB: İLHÂMÎ DİVANI’NDA MÛSİKÎ
Pub Date : 2022-09-20 DOI: 10.28981/hikmet.1136815
Melek Di̇kmen, Kübra Balci
Cihan padişahı olarak nitelendirilen Osmanlı sultanları yalnız devlet yönetimi ve siyasetle meşgul olmakla kalmamış; sanat, edebiyat, mûsikî vb. sahalarla da ilgilenmişlerdir. Hatta bazı padişahların bu alanlarda birer üstad oldukları söylenebilir. XVIII. yüzyılın yenilikçi padişahlarından III. Selim de mûsikî, hat ve şiirde kendini göstermiştir. Şehzadeliği döneminde yaşadığı kafes hayatında ilgilenmeye başladığı mûsikî ile bağını padişahlığı döneminde de koparmamıştır. Ta’lik hatta usta olan Sultan, aynı zamanda şairdir. İlhâmî mahlasıyla yazdığı şiirler Divan’da toplanmıştır. Klâsik Türk Musikîsi’nde bir deha olarak kabul edilen İlhâmî, ney ve tambur icra etmiş, makam icat etmiş ve besteler yapmıştır. Onun mûsikî bilgisinin etkisini şiirlerinde de görmek mümkündür. Şair, Klâsik Türk Mûsikîsi’nde kullanılan enstrümanların tınılarını, makamların uyandırdığı hisleri, mûsikî eşliğinde yapılan eğlenceleri ve mekânlarını kendine özgü anlatımlarla birlikte zikretmiştir. Bu çalışma, Divan’da yapılan taramalar ışığında mûsikî ile ilgili hususları ele almayı amaçlamaktadır.
被誉为世界苏丹的奥斯曼帝国苏丹们不仅从事国家管理和政治,还对艺术、文学、音乐等领域感兴趣。甚至可以说,有些苏丹是这些领域的大师。塞利姆三世是 XVIII 世纪富有创新精神的苏丹之一,他在音乐、书法和诗歌方面也颇有建树。他在王子时期的囚笼生活中就对音乐产生了浓厚的兴趣,在苏丹统治期间也没有中断与音乐的联系。苏丹是一位书法大师,同时也是一位诗人。他用 İlhâmî 这个笔名写的诗收录在他的 Divan 中。İlhâmî被认为是土耳其古典音乐的天才,他会演奏尼琴和手鼓,发明了马卡姆并创作了乐曲。从他的诗歌中可以看出他的音乐知识所产生的影响。诗人提到了土耳其古典音乐中使用的乐器的音色、马卡姆唤起的情感、音乐伴奏下的娱乐活动以及具有独特表现力的地方。本研究旨在根据 Divan 中的扫描结果,探讨与音乐有关的问题。
{"title":"SULTÂN-I SÂHİB-İ SEYF Ü KALEM Ü MIZRÂB: İLHÂMÎ DİVANI’NDA MÛSİKÎ","authors":"Melek Di̇kmen, Kübra Balci","doi":"10.28981/hikmet.1136815","DOIUrl":"https://doi.org/10.28981/hikmet.1136815","url":null,"abstract":"Cihan padişahı olarak nitelendirilen Osmanlı sultanları yalnız devlet yönetimi ve siyasetle meşgul olmakla kalmamış; sanat, edebiyat, mûsikî vb. sahalarla da ilgilenmişlerdir. Hatta bazı padişahların bu alanlarda birer üstad oldukları söylenebilir. XVIII. yüzyılın yenilikçi padişahlarından III. Selim de mûsikî, hat ve şiirde kendini göstermiştir. Şehzadeliği döneminde yaşadığı kafes hayatında ilgilenmeye başladığı mûsikî ile bağını padişahlığı döneminde de koparmamıştır. Ta’lik hatta usta olan Sultan, aynı zamanda şairdir. İlhâmî mahlasıyla yazdığı şiirler Divan’da toplanmıştır. \u0000Klâsik Türk Musikîsi’nde bir deha olarak kabul edilen İlhâmî, ney ve tambur icra etmiş, makam icat etmiş ve besteler yapmıştır. Onun mûsikî bilgisinin etkisini şiirlerinde de görmek mümkündür. Şair, Klâsik Türk Mûsikîsi’nde kullanılan enstrümanların tınılarını, makamların uyandırdığı hisleri, mûsikî eşliğinde yapılan eğlenceleri ve mekânlarını kendine özgü anlatımlarla birlikte zikretmiştir. Bu çalışma, Divan’da yapılan taramalar ışığında mûsikî ile ilgili hususları ele almayı amaçlamaktadır.","PeriodicalId":102637,"journal":{"name":"HİKMET-Akademik Edebiyat Dergisi (Journal Of Academic Literature)","volume":"49 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-09-20","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"131701626","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
期刊
HİKMET-Akademik Edebiyat Dergisi (Journal Of Academic Literature)
全部 Acc. Chem. Res. ACS Applied Bio Materials ACS Appl. Electron. Mater. ACS Appl. Energy Mater. ACS Appl. Mater. Interfaces ACS Appl. Nano Mater. ACS Appl. Polym. Mater. ACS BIOMATER-SCI ENG ACS Catal. ACS Cent. Sci. ACS Chem. Biol. ACS Chemical Health & Safety ACS Chem. Neurosci. ACS Comb. Sci. ACS Earth Space Chem. ACS Energy Lett. ACS Infect. Dis. ACS Macro Lett. ACS Mater. Lett. ACS Med. Chem. Lett. ACS Nano ACS Omega ACS Photonics ACS Sens. ACS Sustainable Chem. Eng. ACS Synth. Biol. Anal. Chem. BIOCHEMISTRY-US Bioconjugate Chem. BIOMACROMOLECULES Chem. Res. Toxicol. Chem. Rev. Chem. Mater. CRYST GROWTH DES ENERG FUEL Environ. Sci. Technol. Environ. Sci. Technol. Lett. Eur. J. Inorg. Chem. IND ENG CHEM RES Inorg. Chem. J. Agric. Food. Chem. J. Chem. Eng. Data J. Chem. Educ. J. Chem. Inf. Model. J. Chem. Theory Comput. J. Med. Chem. J. Nat. Prod. J PROTEOME RES J. Am. Chem. Soc. LANGMUIR MACROMOLECULES Mol. Pharmaceutics Nano Lett. Org. Lett. ORG PROCESS RES DEV ORGANOMETALLICS J. Org. Chem. J. Phys. Chem. J. Phys. Chem. A J. Phys. Chem. B J. Phys. Chem. C J. Phys. Chem. Lett. Analyst Anal. Methods Biomater. Sci. Catal. Sci. Technol. Chem. Commun. Chem. Soc. Rev. CHEM EDUC RES PRACT CRYSTENGCOMM Dalton Trans. Energy Environ. Sci. ENVIRON SCI-NANO ENVIRON SCI-PROC IMP ENVIRON SCI-WAT RES Faraday Discuss. Food Funct. Green Chem. Inorg. Chem. Front. Integr. Biol. J. Anal. At. Spectrom. J. Mater. Chem. A J. Mater. Chem. B J. Mater. Chem. C Lab Chip Mater. Chem. Front. Mater. Horiz. MEDCHEMCOMM Metallomics Mol. Biosyst. Mol. Syst. Des. Eng. Nanoscale Nanoscale Horiz. Nat. Prod. Rep. New J. Chem. Org. Biomol. Chem. Org. Chem. Front. PHOTOCH PHOTOBIO SCI PCCP Polym. Chem.
×
引用
GB/T 7714-2015
复制
MLA
复制
APA
复制
导出至
BibTeX EndNote RefMan NoteFirst NoteExpress
×
0
微信
客服QQ
Book学术公众号 扫码关注我们
反馈
×
意见反馈
请填写您的意见或建议
请填写您的手机或邮箱
×
提示
您的信息不完整,为了账户安全,请先补充。
现在去补充
×
提示
您因"违规操作"
具体请查看互助需知
我知道了
×
提示
现在去查看 取消
×
提示
确定
Book学术官方微信
Book学术文献互助
Book学术文献互助群
群 号:481959085
Book学术
文献互助 智能选刊 最新文献 互助须知 联系我们:info@booksci.cn
Book学术提供免费学术资源搜索服务,方便国内外学者检索中英文文献。致力于提供最便捷和优质的服务体验。
Copyright © 2023 Book学术 All rights reserved.
ghs 京公网安备 11010802042870号 京ICP备2023020795号-1