Tüm İslami ilimlerin kaynağı olan Kur’ân içerdiği ahkam ayetleri sebebiyle fıkıh kitaplarının da ilk başvuru kaynağıdır. Ahkam ayetleri denildiğinde ilk olarak akla ahkam tefsirleri gelse de fıkıh kitaplarında da sık sık ayetlere yer verilmektedir. Tefsir usulü ve fıkıh usulü konularının ortak paydaları bulunmaktadır. Ahkam tefsirlerini Kur’ân ilimleri açısından inceleyen çok sayıda araştırma olmasına rağmen fıkıh kitaplarını bu açıdan inceleyen çalışmalar az sayıdadır. Bu sebeple biz bu çalışmamızda bir fıkıh kitabını Kur’ân ilimleri yönüyle inceledik. Kitap olarak da Abdurrahmân el-Cezîrî’nin el-Fıkh ale’l-Mezâhibi’l-Erba‘a adlı kitabını tercih ettik. Bu kitapta ayetlerden hüküm çıkarılırken Kur’ân ilimlerinden sadece bazılarına değinildiğini ve onlara da yeterince yer verilmediğini, bazı ayetlerin bağlamından koparılmak suretiyle bir hükme delil olarak sunulduğunu tespit ettik.
{"title":"BİR FIKIH KİTABININ KUR’ÂN İLİMLERİ AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ (Cezîrî’nin el-Fıkh ala’l-mezâhibi’l-erba‘a kitabı örneği)","authors":"M. Ergün","doi":"10.47502/mizan.1098636","DOIUrl":"https://doi.org/10.47502/mizan.1098636","url":null,"abstract":"Tüm İslami ilimlerin kaynağı olan Kur’ân içerdiği ahkam ayetleri sebebiyle fıkıh kitaplarının da ilk başvuru kaynağıdır. Ahkam ayetleri denildiğinde ilk olarak akla ahkam tefsirleri gelse de fıkıh kitaplarında da sık sık ayetlere yer verilmektedir. Tefsir usulü ve fıkıh usulü konularının ortak paydaları bulunmaktadır. Ahkam tefsirlerini Kur’ân ilimleri açısından inceleyen çok sayıda araştırma olmasına rağmen fıkıh kitaplarını bu açıdan inceleyen çalışmalar az sayıdadır. Bu sebeple biz bu çalışmamızda bir fıkıh kitabını Kur’ân ilimleri yönüyle inceledik. Kitap olarak da Abdurrahmân el-Cezîrî’nin el-Fıkh ale’l-Mezâhibi’l-Erba‘a adlı kitabını tercih ettik. Bu kitapta ayetlerden hüküm çıkarılırken Kur’ân ilimlerinden sadece bazılarına değinildiğini ve onlara da yeterince yer verilmediğini, bazı ayetlerin bağlamından koparılmak suretiyle bir hükme delil olarak sunulduğunu tespit ettik.","PeriodicalId":274883,"journal":{"name":"Mizanü'l-Hak: İslami İlimler Dergisi","volume":"51 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-05-18","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"133809129","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
17. yüzyıl Osmanlı âlim, hattat ve şairlerinden olan Abdülbâkî Ârif Efendi'nin kaleme almış olduğu Siyer-i Nebî hakkında yaptığımız araştırmalar sonucunda ulaşılan bilgiler arasında, eserin Ârif Efendi tarafından yazılmaya başlandığı fakat vefatıyla yarım kalan eserin dönemin vezir-i azamı Damat İbrahim Paşa’nın emri ile Ârif Efendi’nin damadı Abdürrahim Fâiz Efendi tarafından tamamlandığı bilgisi mevcuttur. Ayrıca Fâiz Efendi’nin Ârif Efendi’nin müsveddelerinden yararlanarak tamamlamış olduğu bu ilk istinsah edilen nüshanın, Süleymaniye Kütüphanesi Hüsrev Paşa Koleksiyonu Numara 414’te bulunduğu da edinilen bilgiler arasındadır. Fakat eser nüshaları üzerinde yaptığımız detaylı araştırmalar sonucunda bu bilgilerin hatalı olduğu tespit edilmiş, ayrıca Fâiz Efendi’nin hayatı ile alakalı bugüne kadar yapılmış çalışmaların neredeyse hepsinin hatalı ve eksik bilgiler içerdiği ortaya çıkmıştır. Bu makale, Fâiz Efendi’nin hayatı ile ilgili bilgileri bütün tezkirelerden karşılaştırmalı olarak araştırarak onun hayatını kapsamlı bir şekilde ilim dünyasına kazandırmak ve Ârif Efendi’nin Siyer-i Nebî’sinin ulaşılan bütün nüshalarından elde edilen veriler ışığında, esere Fâiz Efendi’nin asıl katkısının ne olduğunu ortaya çıkarmak amacıyla kaleme alınmıştır.
{"title":"Abdürrahim Fâiz Efendi’nin Hayatı Hakkındaki Hatalı Bilgilerin Düzeltilmesi ve Fâiz Efendi’nin Abdülbâkî Ârif Efendi’nin Siyer-i Nebî’sindeki Asıl Rolünün Tespiti","authors":"Süleyman Nuri Yağci, M. Baş","doi":"10.47502/mizan.1098869","DOIUrl":"https://doi.org/10.47502/mizan.1098869","url":null,"abstract":"17. yüzyıl Osmanlı âlim, hattat ve şairlerinden olan Abdülbâkî Ârif Efendi'nin kaleme almış olduğu Siyer-i Nebî hakkında yaptığımız araştırmalar sonucunda ulaşılan bilgiler arasında, eserin Ârif Efendi tarafından yazılmaya başlandığı fakat vefatıyla yarım kalan eserin dönemin vezir-i azamı Damat İbrahim Paşa’nın emri ile Ârif Efendi’nin damadı Abdürrahim Fâiz Efendi tarafından tamamlandığı bilgisi mevcuttur. Ayrıca Fâiz Efendi’nin Ârif Efendi’nin müsveddelerinden yararlanarak tamamlamış olduğu bu ilk istinsah edilen nüshanın, Süleymaniye Kütüphanesi Hüsrev Paşa Koleksiyonu Numara 414’te bulunduğu da edinilen bilgiler arasındadır. Fakat eser nüshaları üzerinde yaptığımız detaylı araştırmalar sonucunda bu bilgilerin hatalı olduğu tespit edilmiş, ayrıca Fâiz Efendi’nin hayatı ile alakalı bugüne kadar yapılmış çalışmaların neredeyse hepsinin hatalı ve eksik bilgiler içerdiği ortaya çıkmıştır. Bu makale, Fâiz Efendi’nin hayatı ile ilgili bilgileri bütün tezkirelerden karşılaştırmalı olarak araştırarak onun hayatını kapsamlı bir şekilde ilim dünyasına kazandırmak ve Ârif Efendi’nin Siyer-i Nebî’sinin ulaşılan bütün nüshalarından elde edilen veriler ışığında, esere Fâiz Efendi’nin asıl katkısının ne olduğunu ortaya çıkarmak amacıyla kaleme alınmıştır.","PeriodicalId":274883,"journal":{"name":"Mizanü'l-Hak: İslami İlimler Dergisi","volume":"125 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-05-18","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"116191899","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Komşu iki dilin, Türkçe ve Farsçanın tarihî ilişkisi ve yakınlığı, bu iki dilden herhangi birini konuşan pek çok şahsın, ana dili dışında bu komşu dil ile eserler meydana getirmesini beraberinde getirmiştir. Fars asıllı bazı yazarların Türkçe yazdıkları gibi belki bundan daha fazla Türk asıllı bir çok müellifin Farsça eserler meydana getirdiği görülmektedir. Ne var ki Mevlânâ Celâleddîn Rûmî, ana dili Farsça olmasına karşın, Türkçe konuşan bir toplum içinde yaşamış ve onlara Farsça olarak hitap etmiştir. Durum bu merkezde olmasına karşın Mevlânâ’nın görüşleri ve felsefesi Türk halkı tarafından anlaşılmış ve benimsenmiştir. Bir çelişki gibi duran bu hususun sebepleri nelerdir? Mevlânâ Celâleddîn Rûmî Türk halkına Türkçe seslenmek yerine niçin Farsça seslenmeyi tercih etmiştir? İşte bu makalede bu sorulara cevaplar aranmıştır.
{"title":"Hz. Mevlânâ Niçin Farsça Yazdı? Tarihî ve Sosyolojik Arkaplan","authors":"Necdet Șengün","doi":"10.47502/mizan.1090906","DOIUrl":"https://doi.org/10.47502/mizan.1090906","url":null,"abstract":"Komşu iki dilin, Türkçe ve Farsçanın tarihî ilişkisi ve yakınlığı, bu iki dilden herhangi birini konuşan pek çok şahsın, ana dili dışında bu komşu dil ile eserler meydana getirmesini beraberinde getirmiştir. Fars asıllı bazı yazarların Türkçe yazdıkları gibi belki bundan daha fazla Türk asıllı bir çok müellifin Farsça eserler meydana getirdiği görülmektedir. Ne var ki Mevlânâ Celâleddîn Rûmî, ana dili Farsça olmasına karşın, Türkçe konuşan bir toplum içinde yaşamış ve onlara Farsça olarak hitap etmiştir. Durum bu merkezde olmasına karşın Mevlânâ’nın görüşleri ve felsefesi Türk halkı tarafından anlaşılmış ve benimsenmiştir. Bir çelişki gibi duran bu hususun sebepleri nelerdir? Mevlânâ Celâleddîn Rûmî Türk halkına Türkçe seslenmek yerine niçin Farsça seslenmeyi tercih etmiştir? İşte bu makalede bu sorulara cevaplar aranmıştır.","PeriodicalId":274883,"journal":{"name":"Mizanü'l-Hak: İslami İlimler Dergisi","volume":"85 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-05-09","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"122719679","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Benî Kurayza hadisi, İslam hukuku ve usûl literatüründe genellikle lafızcı anlayışın meşrûluğuna bir delil olarak gösterilir. Rivâyete göre, Hz. Peygamber, Benî Kurayza Kuşatması öncesinde ashabına, ikindi namazını Benî Kurayza topraklarında kılma emri vermiş; sahabenin bir kısmı yolda ve vaktinde namaz kılarken bir kısmı vakit geçmesine rağmen Benî Kurayza’ya ulaşınca namazı kaza etmiştir. Aynı günün sonunda olay kendisine anlatıldığında, Hz. Peygamber bu iki farklı ictihadı da kınamamıştır. Bu çalışmanın amacı, ikindi namazını Benî Kurayza’da, vakti geçtikten sonra kaza eden sahabe topluluğunun, bu ictihadında bazı gâyeler gözetmiş olabileceğini ve onları lafızcılıkla ithâm etmenin doğru olmadığını ortaya koymaktır. Çalışma, zikredilen hadisin lafızcılığın tasdik delili olmaktan çıkarılması ve nasların doğru anlaşılmasına katkıda bulunması bakımından önem taşımakta, her çağda güncelliğini koruyan bir problem hakkında önemli bir tezi, delilleriyle birlikte dile getirmektedir. Çalışma amacını gerçekleştirmek için, hadisin ve hâdisenin zikredildiği ilk dönem kaynaklarının tamamı incelenmiş; lafızcı ve gâyeci metotlar çerçevesinde, Benî Kurayza hadisinin delâletleri ve sonraki dönemlerde hadis üzerine yapılan yorumlar analiz edilmiştir. Çalışmada, Hz. Peygamber’in bu takririnin, lafızcılığı onaylama şeklinde anlaşılmasının, usûlen mümkün olmadığı ispatlanmıştır.
{"title":"Analysis of the Banū Qurayẓa Hadith within the Framework of Literal and Teleological Interpretation Methods","authors":"A. Yilmaz","doi":"10.47502/mizan.1097936","DOIUrl":"https://doi.org/10.47502/mizan.1097936","url":null,"abstract":"Benî Kurayza hadisi, İslam hukuku ve usûl literatüründe genellikle lafızcı anlayışın meşrûluğuna bir delil olarak gösterilir. Rivâyete göre, Hz. Peygamber, Benî Kurayza Kuşatması öncesinde ashabına, ikindi namazını Benî Kurayza topraklarında kılma emri vermiş; sahabenin bir kısmı yolda ve vaktinde namaz kılarken bir kısmı vakit geçmesine rağmen Benî Kurayza’ya ulaşınca namazı kaza etmiştir. Aynı günün sonunda olay kendisine anlatıldığında, Hz. Peygamber bu iki farklı ictihadı da kınamamıştır. Bu çalışmanın amacı, ikindi namazını Benî Kurayza’da, vakti geçtikten sonra kaza eden sahabe topluluğunun, bu ictihadında bazı gâyeler gözetmiş olabileceğini ve onları lafızcılıkla ithâm etmenin doğru olmadığını ortaya koymaktır. Çalışma, zikredilen hadisin lafızcılığın tasdik delili olmaktan çıkarılması ve nasların doğru anlaşılmasına katkıda bulunması bakımından önem taşımakta, her çağda güncelliğini koruyan bir problem hakkında önemli bir tezi, delilleriyle birlikte dile getirmektedir. Çalışma amacını gerçekleştirmek için, hadisin ve hâdisenin zikredildiği ilk dönem kaynaklarının tamamı incelenmiş; lafızcı ve gâyeci metotlar çerçevesinde, Benî Kurayza hadisinin delâletleri ve sonraki dönemlerde hadis üzerine yapılan yorumlar analiz edilmiştir. Çalışmada, Hz. Peygamber’in bu takririnin, lafızcılığı onaylama şeklinde anlaşılmasının, usûlen mümkün olmadığı ispatlanmıştır.","PeriodicalId":274883,"journal":{"name":"Mizanü'l-Hak: İslami İlimler Dergisi","volume":"23 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-05-09","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"121949103","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Makalemizin konusu “Hâdî” mahlaslı bir şair tarafından yazılmış “Manzum Mektup” örneğidir. Eser müellif hattı olup tek nüsha halindedir. Hâdî, eserin başlangıcında “Fuâd Paşa” ya sunulan bir mektup ve aynı zamanda “Nef’î” merhuma nazîre olduğunu ifade eden mensur bir giriş yapmıştır. Fuâd Paşa’nın hayatı hakkındaki tarihsel bilgilerden hareketle eserin şairinin kimliği ve yazılış tarihi saptanmaya çalışılmıştır. Metin incelemesinden hareketle, eserin Türk Edebiyatı’ndaki yeri, şekil ve tür, dil, ifade ve üslûp özellikleri hakkında bilgi verilmiştir. Zemin şiir olan Nef’î’ye ait Genç Osman Kasîdesi’nin de tamamı nakledilmiştir. Ayrıca orijinal metnin transkripsiyon yöntemi ile metin neşri yapılmıştır. Çalışmamızın konusu olan Nef’î’nin Genç Osman Kasîdesi’ne nazîre olan Hâdî’nin manzum mektup örneği, Fuâd Paşa'ya hitaben yazılmıştır. Araştırmalarımız neticesinde manzum mektup örneğinin Hâdî mahlaslı şairin Tanzîmat döneminde yaşamış “Ali Hâdî” isimli bir şair ve müellif olduğu tespit edilmiştir. Manzum mektup türüne de örnek teşkil eden Hâdî’nin eseri, klasik kasîde tertibinde kaleme alınmış bir nazîredir. Eserin Dîvân Edebiyatı’nın kullandığı şekil ve tür özelliklerinin yanı sıra mazmunlar, edebî sanatlar gibi dil, ifade ve üslûp bakımından Klasik dönemin ve Nef’î’nin şiirine yaklaştığını söylemek mümkündür.
{"title":"Nef’î’yi Tanzîren Keçecizâde Fuâd Paşa’ya Yazılmış Manzum Mektup Örneği","authors":"Nesrin Sofuoğlu","doi":"10.47502/mizan.1086497","DOIUrl":"https://doi.org/10.47502/mizan.1086497","url":null,"abstract":"Makalemizin konusu “Hâdî” mahlaslı bir şair tarafından yazılmış “Manzum Mektup” örneğidir. Eser müellif hattı olup tek nüsha halindedir. Hâdî, eserin başlangıcında “Fuâd Paşa” ya sunulan bir mektup ve aynı zamanda “Nef’î” merhuma nazîre olduğunu ifade eden mensur bir giriş yapmıştır. Fuâd Paşa’nın hayatı hakkındaki tarihsel bilgilerden hareketle eserin şairinin kimliği ve yazılış tarihi saptanmaya çalışılmıştır. Metin incelemesinden hareketle, eserin Türk Edebiyatı’ndaki yeri, şekil ve tür, dil, ifade ve üslûp özellikleri hakkında bilgi verilmiştir. Zemin şiir olan Nef’î’ye ait Genç Osman Kasîdesi’nin de tamamı nakledilmiştir. Ayrıca orijinal metnin transkripsiyon yöntemi ile metin neşri yapılmıştır. Çalışmamızın konusu olan Nef’î’nin Genç Osman Kasîdesi’ne nazîre olan Hâdî’nin manzum mektup örneği, Fuâd Paşa'ya hitaben yazılmıştır. Araştırmalarımız neticesinde manzum mektup örneğinin Hâdî mahlaslı şairin Tanzîmat döneminde yaşamış “Ali Hâdî” isimli bir şair ve müellif olduğu tespit edilmiştir. Manzum mektup türüne de örnek teşkil eden Hâdî’nin eseri, klasik kasîde tertibinde kaleme alınmış bir nazîredir. Eserin Dîvân Edebiyatı’nın kullandığı şekil ve tür özelliklerinin yanı sıra mazmunlar, edebî sanatlar gibi dil, ifade ve üslûp bakımından Klasik dönemin ve Nef’î’nin şiirine yaklaştığını söylemek mümkündür.","PeriodicalId":274883,"journal":{"name":"Mizanü'l-Hak: İslami İlimler Dergisi","volume":"39 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-04-29","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"128355096","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Bişr b. Mu‘temir’in Mutezilî kimliğine dair araştırmaların yanında onun belâgata ilişkin çalışmalarını konu edinen araştırmalar da vardır. Ancak Bişr’in meşhur Sahifesi’nde zikrettiği belâğî ve nakdî/eleştirel düşüncelerini ve bunların Arap dili belâgatı ve tenkidine etkisini inceleyen araştırmalar azdır. Bu bağlamda analitik bir yöntem takip edilerek kaleme alınan bu makalede Sahife’de geçen en önemli belâğî ve eleştirel problemler ve bu problemlerin belâgat ve tenkit ilmine etkisi merkeze alınmıştır. Buna göre Bişr sahifesinde birçok belâğî ve eleştirel fikri zikretmiştir. Sahife de ortaya koyduğu düşünceleri kendisinden sonra gelen Arap edebiyatçılarına ilham kaynağı olmuştur. Onun bu düşüncelerinden istifade eden belâgat âlimleri bunları daha da geliştirmişlerdir. Dolayısıyla Arap dili belâgatı ve tenkidinin birçok temeli Bişr’e dayanmaktadır.
{"title":"Bişr b. el-Mu‘temir’in Sahifesinde Nakdî ve Belâğî Fikirler","authors":"Muhammed Murtaza Çavuş, Hüseyin Esved","doi":"10.47502/mizan.1074929","DOIUrl":"https://doi.org/10.47502/mizan.1074929","url":null,"abstract":"Bişr b. Mu‘temir’in Mutezilî kimliğine dair araştırmaların yanında onun belâgata ilişkin çalışmalarını konu edinen araştırmalar da vardır. Ancak Bişr’in meşhur Sahifesi’nde zikrettiği belâğî ve nakdî/eleştirel düşüncelerini ve bunların Arap dili belâgatı ve tenkidine etkisini inceleyen araştırmalar azdır. Bu bağlamda analitik bir yöntem takip edilerek kaleme alınan bu makalede Sahife’de geçen en önemli belâğî ve eleştirel problemler ve bu problemlerin belâgat ve tenkit ilmine etkisi merkeze alınmıştır. Buna göre Bişr sahifesinde birçok belâğî ve eleştirel fikri zikretmiştir. Sahife de ortaya koyduğu düşünceleri kendisinden sonra gelen Arap edebiyatçılarına ilham kaynağı olmuştur. Onun bu düşüncelerinden istifade eden belâgat âlimleri bunları daha da geliştirmişlerdir. Dolayısıyla Arap dili belâgatı ve tenkidinin birçok temeli Bişr’e dayanmaktadır.","PeriodicalId":274883,"journal":{"name":"Mizanü'l-Hak: İslami İlimler Dergisi","volume":"1 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-04-21","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"129226358","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Edebiyat, felsefe ve teoloji alanlarında birçok eserin yazarı olan Georg Friedrich Daumer’in en önemli eserlerinden birisi Mahomed und sein Werk (Muhammed ve Eseri) adlı kitabıdır. Yazar bu eserde Doğu din, kültür ve medeniyetine dair manzum ve mensur geniş bilgi vermektedir. Söz konusu eserin büyük bir kısmı ise Batı’da ilk defa yazılan manzum hadis tercümelerinden ibarettir. Daumer bu eserde İslâm ve Hz. Peygamber hakkında takdir ve hayranlık ifade eden değerlendirmelerde bulunmaktadır. Bu makalede yazar ve eserlerinin tanıtılması, onun Hz. Peygamber ve İslâm hakkındaki görüşlerinin tesbiti hedeflenmektedir. Ayrıca söz konusu eserden seçilen bir miktar Almanca manzum hadis tercümeleri Türkçeleri ile birlikte zikredilmektedir. XIX. asırda Batı dillerinde henüz oldukça sınırlı hadis tercümeleri bulunurken bu eserde çok sayıda hadisin manzum olarak Almanca’ya tercüme edilmesi, İslâm ve Hz. Peygamber’den hayranlıkla bahsedilmesi hadis ilmi açısından önem taşımaktadır. Hadise dair tartışmaların arttığı bir dönemde Hz. Peygamber’in ve İslâm’ın hadislerle ve edebî bir dille bir oryantalist tarafından anlatılması İslâmofobi karşısında kayda değer bir itiraz mahiyetindedir.
格奥尔格-弗里德里希-道默是文学、哲学和神学领域众多作品的作者,他最重要的作品之一是《穆罕默德及其作品》(Mahomed und sein Werk)。在这部作品中,作者以诗歌和散文的形式广泛介绍了东方宗教、文化和文明。其中很大一部分是首次在西方出版的诗歌圣训译本。在这部作品中,道默对伊斯兰教和先知穆罕默德进行了评价,表达了钦佩和赞美之情。本文旨在介绍作者及其作品,并确定他对先知和伊斯兰教的看法。此外,本文还提到了从该作品中选取的一些德文圣训诗译本及其土耳其文译本。虽然十九世纪西方语言的圣训翻译仍然非常有限,但这部作品中许多圣训被翻译成德文诗歌,并以赞美的口吻提及伊斯兰教和先知,这对圣训学非常重要。在有关圣训的争论日趋激烈之时,一位东方学者用圣训和文学语言叙述先知和伊斯兰教,是对伊斯兰恐惧症的一种值得注意的反对。
{"title":"Alman Oryantalist Georg Friedrich Daumer’in (1800-1875) Hz. Peygamber Hakkındaki Görüşleri ve Manzum Hadis Tercümesi","authors":"Sabri Çap","doi":"10.47502/mizan.1069739","DOIUrl":"https://doi.org/10.47502/mizan.1069739","url":null,"abstract":"Edebiyat, felsefe ve teoloji alanlarında birçok eserin yazarı olan Georg Friedrich Daumer’in en önemli eserlerinden birisi Mahomed und sein Werk (Muhammed ve Eseri) adlı kitabıdır. Yazar bu eserde Doğu din, kültür ve medeniyetine dair manzum ve mensur geniş bilgi vermektedir. Söz konusu eserin büyük bir kısmı ise Batı’da ilk defa yazılan manzum hadis tercümelerinden ibarettir. Daumer bu eserde İslâm ve Hz. Peygamber hakkında takdir ve hayranlık ifade eden değerlendirmelerde bulunmaktadır. Bu makalede yazar ve eserlerinin tanıtılması, onun Hz. Peygamber ve İslâm hakkındaki görüşlerinin tesbiti hedeflenmektedir. Ayrıca söz konusu eserden seçilen bir miktar Almanca manzum hadis tercümeleri Türkçeleri ile birlikte zikredilmektedir. XIX. asırda Batı dillerinde henüz oldukça sınırlı hadis tercümeleri bulunurken bu eserde çok sayıda hadisin manzum olarak Almanca’ya tercüme edilmesi, İslâm ve Hz. Peygamber’den hayranlıkla bahsedilmesi hadis ilmi açısından önem taşımaktadır. Hadise dair tartışmaların arttığı bir dönemde Hz. Peygamber’in ve İslâm’ın hadislerle ve edebî bir dille bir oryantalist tarafından anlatılması İslâmofobi karşısında kayda değer bir itiraz mahiyetindedir.","PeriodicalId":274883,"journal":{"name":"Mizanü'l-Hak: İslami İlimler Dergisi","volume":"1 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-04-14","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"128231186","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
İbn Fâris Arap Dili’nin en meşhur âlimlerinden ve en önde gelen sözlük müelliflerinden biridir. Kendisi kelimelerin anlamları ve göstergeleri konusunda mütehassıstır. Fütyâ Fakîhi’l-Arab adlı kitabı, çok anlamlı kelimelerle sorulmuş fıkhî sorulardan ibarettir. Bu sorulara verilen cevaplar bu çok anlamlı kelimelerin anlamlarını bilmekten geçmektedir. Yazarın amacı, Arap Dili’nin önemini ortaya koymak ve dîni ilimlerle uğraşanların dille olan irtibatlarını/seviyelerini artırmaktır. Bu araştırma, yazarın adı geçen eserinde yer verdiği özgün kelimeleri ele almaktadır. Özgün kelimelerle, iki şeyi kast etmekteyiz: (I) Sadece Fütyâ Fakîhi’l-Arab adlı kitabında yer verdiği; kendi sözlükleri de dahil başka sözlüklerde bulunmayan kelimelerle (II) Fütyâ Fakîhi’l-Arab’da yer verdiği, fakat kendisi diğer sözlüklerinde açıklamamış olsa da başka sözlük yazarlarının açıkladığı kelimelerdir. Yazar bu kelimelerin anlamlarını açıklamamasından ötürü eleştirilmiştir. Çünkü kendisi bilhassa dilde sahih ve güvenilir kelimelere yer verdiğini belirtmiştir. Bu zimnî bir şekilde bu anlamların meşhur olmadığının yahut zayıf olduğunun bir itirafı mıdır? Öyleyse temel ekseni bir tür dil imtihanı yapmak olan eserinde bunlara nasıl yer vermiştir? Bu araştırma bun sorunun cevabını aramaktadır.
{"title":"Lexical Uniqueness Of Ibn Faris In His Book “Futyaa Fakih Al-Arab”","authors":"Ahmed Hazim Yahya AL-QASSAB","doi":"10.47502/mizan.888141","DOIUrl":"https://doi.org/10.47502/mizan.888141","url":null,"abstract":"İbn Fâris Arap Dili’nin en meşhur âlimlerinden ve en önde gelen sözlük müelliflerinden biridir. Kendisi kelimelerin anlamları ve göstergeleri konusunda mütehassıstır. Fütyâ Fakîhi’l-Arab adlı kitabı, çok anlamlı kelimelerle sorulmuş fıkhî sorulardan ibarettir. Bu sorulara verilen cevaplar bu çok anlamlı kelimelerin anlamlarını bilmekten geçmektedir. Yazarın amacı, Arap Dili’nin önemini ortaya koymak ve dîni ilimlerle uğraşanların dille olan irtibatlarını/seviyelerini artırmaktır. Bu araştırma, yazarın adı geçen eserinde yer verdiği özgün kelimeleri ele almaktadır. Özgün kelimelerle, iki şeyi kast etmekteyiz: (I) Sadece Fütyâ Fakîhi’l-Arab adlı kitabında yer verdiği; kendi sözlükleri de dahil başka sözlüklerde bulunmayan kelimelerle (II) Fütyâ Fakîhi’l-Arab’da yer verdiği, fakat kendisi diğer sözlüklerinde açıklamamış olsa da başka sözlük yazarlarının açıkladığı kelimelerdir. Yazar bu kelimelerin anlamlarını açıklamamasından ötürü eleştirilmiştir. Çünkü kendisi bilhassa dilde sahih ve güvenilir kelimelere yer verdiğini belirtmiştir. Bu zimnî bir şekilde bu anlamların meşhur olmadığının yahut zayıf olduğunun bir itirafı mıdır? Öyleyse temel ekseni bir tür dil imtihanı yapmak olan eserinde bunlara nasıl yer vermiştir? Bu araştırma bun sorunun cevabını aramaktadır.","PeriodicalId":274883,"journal":{"name":"Mizanü'l-Hak: İslami İlimler Dergisi","volume":"120 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2021-11-05","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"134129353","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}