Pub Date : 2019-12-10DOI: 10.16882/derim.2019.567965
Seyla Tepe, M. Koyuncu
Calismada, Serik (Antalya) yoresinde yenidunya, akdiken ve ayva cogur anaclari uzerine asili ‘Akko XIII’ yenidunya cesidinde, anaclarin meyve kalitesi uzerine etkilerinin belirlenmesi amaclanmistir. Kullanilan anaclarin etkilerini belirlemek icin meyve kabuk rengi, meyve sertligi, meyve agirligi, meyve/cekirdek orani, olgunluk indeksi, suda cozunebilir kuru madde miktari, titre edilebilir asitlik, etilen uretimi ve solunum hizi olcumleri ile duyusal analiz yapilmistir. Tesaduf parselleri deneme desenine gore 3 tekerrurlu olarak yurutulen arastirmadan elde edilen verilere gore; akdiken anacinin meyve agirligi ve sertligini azaltici, meyve cekirdek oranini artirici etkisi oldugu belirlenmistir. Ayva ve yenidunya anaclarinin bu ozellikler uzerinde etkileri akdiken anacina gore daha iyi ve birbirlerine benzer bulunmustur. Suda cozunebilir kuru madde miktari yenidunya cogur anaci uzerinde yetisen meyvelerde daha yuksek olurken, titre edilebilir asit ve olgunluk indeksi akdiken anaci uzerinde yetisen meyvelerde digerlerine gore daha dusuk olmustur. Yenidunya anaci uzerinde yetistirilen meyvelerde kabuk renginin, akdiken ve ayva anaclari uzerindekilere kiyasla daha canli oldugu (yuksek C* degeri) ve sari ile kirmizi renk tonlarini daha yuksek oranda (yuksek a* ve b* degeri) icerdigi belirlenmistir. Sonuc olarak, ayva ve yenidunya anaclari uzerinde yetisen meyvelerin akdiken uzerinde yetisen meyvelere gore daha kaliteli ve aromali oldugu belirlenmistir.
{"title":"Farklı anaçların ‘Akko XIII’ yenidünya çeşidinde meyve kalitesi üzerine etkileri","authors":"Seyla Tepe, M. Koyuncu","doi":"10.16882/derim.2019.567965","DOIUrl":"https://doi.org/10.16882/derim.2019.567965","url":null,"abstract":"Calismada, Serik (Antalya) yoresinde yenidunya, akdiken ve ayva cogur anaclari uzerine asili ‘Akko XIII’ yenidunya cesidinde, anaclarin meyve kalitesi uzerine etkilerinin belirlenmesi amaclanmistir. Kullanilan anaclarin etkilerini belirlemek icin meyve kabuk rengi, meyve sertligi, meyve agirligi, meyve/cekirdek orani, olgunluk indeksi, suda cozunebilir kuru madde miktari, titre edilebilir asitlik, etilen uretimi ve solunum hizi olcumleri ile duyusal analiz yapilmistir. Tesaduf parselleri deneme desenine gore 3 tekerrurlu olarak yurutulen arastirmadan elde edilen verilere gore; akdiken anacinin meyve agirligi ve sertligini azaltici, meyve cekirdek oranini artirici etkisi oldugu belirlenmistir. Ayva ve yenidunya anaclarinin bu ozellikler uzerinde etkileri akdiken anacina gore daha iyi ve birbirlerine benzer bulunmustur. Suda cozunebilir kuru madde miktari yenidunya cogur anaci uzerinde yetisen meyvelerde daha yuksek olurken, titre edilebilir asit ve olgunluk indeksi akdiken anaci uzerinde yetisen meyvelerde digerlerine gore daha dusuk olmustur. Yenidunya anaci uzerinde yetistirilen meyvelerde kabuk renginin, akdiken ve ayva anaclari uzerindekilere kiyasla daha canli oldugu (yuksek C* degeri) ve sari ile kirmizi renk tonlarini daha yuksek oranda (yuksek a* ve b* degeri) icerdigi belirlenmistir. Sonuc olarak, ayva ve yenidunya anaclari uzerinde yetisen meyvelerin akdiken uzerinde yetisen meyvelere gore daha kaliteli ve aromali oldugu belirlenmistir.","PeriodicalId":30721,"journal":{"name":"Derim","volume":"36 1","pages":"135-140"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2019-12-10","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"43198331","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2019-12-10DOI: 10.16882/derim.2019.557877
M. Göçmen, K. Abak
Dunyada biber yetistiriciligini sinirlayan en onemli hastaliklardan birisi, kok bogazi yanikligidir. Bazi baska turlerde oldugu gibi Capsicum annuum L. turune ait farkli genotiplerde de etmene karsi dayaniklilik kaynaklari mevcuttur. Dayaniklilik duzeyi farkli biber genotiplerinin genetik iliskilerinin belirlenmesi, dayaniklilik ile ilgili gen/genlerin kultur cesitlerine aktarilmasi acisindan onemlidir. Bu calismada, P. capsici ’ye karsi dayaniklilik duzeyi ve orijini farkli 12 dayanikli ve 4 duyarli biber genotipin filogenetik iliskileri SRAP (Sequence Related Amplified Polymorphism) ve SSR (Simple SequenceRepeat) molekuler belirtecleriyle belirlenmistir. Bunun icin, 144 SRAP primer kombinasyonu ve 27 SSR primer cifti kullanilmistir. Otuz iki SRAP primeri herhangi bir PCR urunu vermemistir. Elli primer kombinasyonunda yalnizca monomorfik DNA banti olusurken 31 primer kombinasyonu polimorfizm saglamis toplam 254 DNA fragmenti elde edilmis, bunlarin, 99’u (%39) monomorfik, 155’i (%61) polimorfik DNAbandi olarak degerlendirilmistir. SRAP belirtecleri ile 16 biber genotipi birbirinden genetik olarak ayrilmistir. SSR primerinin 15’i monomorfik bant olusturmasina karsin 12 SSR primeri ile toplam 36 DNA bandi elde edilmis bunlarin 33'u (%93) polimorfik olmustur. SSR belirtec sistemi ile 16 biber genotipinin bazilari (PM-217 KM2-11, Perennial LS-279, PBC-178, Sera Demre, PBC 179 KMAE-12) birbirinden ayrilamamistir. SRAP ve SSR belirtec verileri birlikte degerlendirildiginde, genotiplerin genetik iliskisi, orijine gore kumelemesi daha bilgi verici olmustur. P. capsici ’ye karsi dayaniklilik genitoru olarak kullanilan CM 334'den, PM 702, Perennial, PM-217, Tayvan'da temin edilen PBC grubu (1364, 1365, 178, 179 ve 413) ile Kahramanmaras biber populasyonundan selekte edilen KM211genotipleri genetik olarak farkli gruplarda yer aldigi belirlenmistir.
{"title":"Phytophthora capsici'ye dayanıklı bazı biber genotiplerinin SRAP ve SSR belirteçlerle genetik farklılıklarının belirlenmesi","authors":"M. Göçmen, K. Abak","doi":"10.16882/derim.2019.557877","DOIUrl":"https://doi.org/10.16882/derim.2019.557877","url":null,"abstract":"Dunyada biber yetistiriciligini sinirlayan en onemli hastaliklardan birisi, kok bogazi yanikligidir. Bazi baska turlerde oldugu gibi Capsicum annuum L. turune ait farkli genotiplerde de etmene karsi dayaniklilik kaynaklari mevcuttur. Dayaniklilik duzeyi farkli biber genotiplerinin genetik iliskilerinin belirlenmesi, dayaniklilik ile ilgili gen/genlerin kultur cesitlerine aktarilmasi acisindan onemlidir. Bu calismada, P. capsici ’ye karsi dayaniklilik duzeyi ve orijini farkli 12 dayanikli ve 4 duyarli biber genotipin filogenetik iliskileri SRAP (Sequence Related Amplified Polymorphism) ve SSR (Simple SequenceRepeat) molekuler belirtecleriyle belirlenmistir. Bunun icin, 144 SRAP primer kombinasyonu ve 27 SSR primer cifti kullanilmistir. Otuz iki SRAP primeri herhangi bir PCR urunu vermemistir. Elli primer kombinasyonunda yalnizca monomorfik DNA banti olusurken 31 primer kombinasyonu polimorfizm saglamis toplam 254 DNA fragmenti elde edilmis, bunlarin, 99’u (%39) monomorfik, 155’i (%61) polimorfik DNAbandi olarak degerlendirilmistir. SRAP belirtecleri ile 16 biber genotipi birbirinden genetik olarak ayrilmistir. SSR primerinin 15’i monomorfik bant olusturmasina karsin 12 SSR primeri ile toplam 36 DNA bandi elde edilmis bunlarin 33'u (%93) polimorfik olmustur. SSR belirtec sistemi ile 16 biber genotipinin bazilari (PM-217 KM2-11, Perennial LS-279, PBC-178, Sera Demre, PBC 179 KMAE-12) birbirinden ayrilamamistir. SRAP ve SSR belirtec verileri birlikte degerlendirildiginde, genotiplerin genetik iliskisi, orijine gore kumelemesi daha bilgi verici olmustur. P. capsici ’ye karsi dayaniklilik genitoru olarak kullanilan CM 334'den, PM 702, Perennial, PM-217, Tayvan'da temin edilen PBC grubu (1364, 1365, 178, 179 ve 413) ile Kahramanmaras biber populasyonundan selekte edilen KM211genotipleri genetik olarak farkli gruplarda yer aldigi belirlenmistir.","PeriodicalId":30721,"journal":{"name":"Derim","volume":"36 1","pages":"124-134"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2019-12-10","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"43421003","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2019-12-10DOI: 10.16882/derim.2019.529790
Tuba Kahraman, A. Öztop
Turuncgil, Akdeniz Bolgesinde uretim alani ve miktari acisindan yogun olarak yetistirilen onemli ihrac urunlerinden biridir. Iklim kosullarinin uygun olmasi nedeniyle dogada cok sayida turuncgil zararlisi mevcuttur. Ayni zamanda cok sayida faydali bocek turu de tespit edilmistir. Fakat gereginden fazla kullanilan pestisitler dogal dusman populasyonuna zarar vermektedir. Turuncgil ekosisteminde; turuncgil kirmizi ve sari kabuklu biti ve bircok turuncgil zararlisinin onemli predatorlerinden Chilocorus bipustulatus (Col: Coccinellidae) dogal olarak yer almaktadir. Bu calisma ile tarla kosullarinda buprofezin etken maddeli insektisitin C. bipustulatus ’un ergin ve ergin oncesi donemlerine karsi yan etkisinin belirlenmesi amaclanmistir. Deneme, ‘Pestisitlerin Faydali Organizmalara Standart Yan Etki Deneme Metotlari (2018)’na gore Antalya ili Serik ve Aksu ilcelerinde olmak uzere iki lokasyonda yurutulmustur. Deneme sonucu elde edilen sonuclar IOBC standartlarina gore degerlendirilmistir. Serik lokasyonunda sinif degeri 1., 7., 14., ve 28. gunde zararsiz veya az zararli olarak hesaplanirken, ayni sekilde Aksu lokasyonunda da sinif degeri 1., 7., 14. ve 28. gunde zararsiz veya az zararli olarak bulunmustur.
{"title":"Turunçgil bahçelerinde buprofezin etken maddesinin Chilocorus bipustulatus (Col: Coccinellidae)’a karşı yan etkilerinin belirlenmesi","authors":"Tuba Kahraman, A. Öztop","doi":"10.16882/derim.2019.529790","DOIUrl":"https://doi.org/10.16882/derim.2019.529790","url":null,"abstract":"Turuncgil, Akdeniz Bolgesinde uretim alani ve miktari acisindan yogun olarak yetistirilen onemli ihrac urunlerinden biridir. Iklim kosullarinin uygun olmasi nedeniyle dogada cok sayida turuncgil zararlisi mevcuttur. Ayni zamanda cok sayida faydali bocek turu de tespit edilmistir. Fakat gereginden fazla kullanilan pestisitler dogal dusman populasyonuna zarar vermektedir. Turuncgil ekosisteminde; turuncgil kirmizi ve sari kabuklu biti ve bircok turuncgil zararlisinin onemli predatorlerinden Chilocorus bipustulatus (Col: Coccinellidae) dogal olarak yer almaktadir. Bu calisma ile tarla kosullarinda buprofezin etken maddeli insektisitin C. bipustulatus ’un ergin ve ergin oncesi donemlerine karsi yan etkisinin belirlenmesi amaclanmistir. Deneme, ‘Pestisitlerin Faydali Organizmalara Standart Yan Etki Deneme Metotlari (2018)’na gore Antalya ili Serik ve Aksu ilcelerinde olmak uzere iki lokasyonda yurutulmustur. Deneme sonucu elde edilen sonuclar IOBC standartlarina gore degerlendirilmistir. Serik lokasyonunda sinif degeri 1., 7., 14., ve 28. gunde zararsiz veya az zararli olarak hesaplanirken, ayni sekilde Aksu lokasyonunda da sinif degeri 1., 7., 14. ve 28. gunde zararsiz veya az zararli olarak bulunmustur.","PeriodicalId":30721,"journal":{"name":"Derim","volume":"36 1","pages":"14-14"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2019-12-10","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"46059987","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2019-12-10DOI: 10.16882/derim.2019.583786
Çetin Sayilğan, Mehmet Kocatürk
Nohut, Bati Akdeniz bolgesinde dusuk kaliteli ve kurakliga maruz kalan arazilerde yaygin olarak yetistirilmektedir. Bu calisma Bati Akdeniz’de 18 tescilli ve 3 yerel nohut genotipinin adaptasyonlarini, verim potansiyelleri ile bazi bitkisel ozelliklerini belirlemek icin gerceklestirilmistir. Denemeler, Antalya ili Korkuteli-Ulucak ve Aksu’da olmak uzere iki farkli lokasyonda gerceklestirilmistir. Tarla denemeleri 2017 ve 2018 yetistirme sezonunda Tesaduf Bloklari Deneme Desenine gore dort tekerrurlu olarak tesis edilmistir. Denemede, cikis gun sayisi, ciceklenme gun sayisi, fizyolojik olum gun sayisi, bitki boyu, ilk bakla yuksekligi, bitkide dal sayisi, bitkide bakla sayisi, baklada tane sayisi, 100 tane agirligi ve tane verimi ozellikleri tespit edilmistir. Dekara tane verimi bakimindan genotip x cevre etkilesimleri %1 onemlilik seviyesinde farkli bulunmustur. Calismada tane verimi bakimindan Cagatay, Sezenbey ve Cakir cesitlerinin daha stabil oldugu belirlenmistir.
{"title":"Sahil ve geçit kuşağına uygun tescilli ve yerel nohut çeşitlerinin Batı Akdeniz Bölgesi’nde yazlık ekim verim performanslarının değerlendirilmesi","authors":"Çetin Sayilğan, Mehmet Kocatürk","doi":"10.16882/derim.2019.583786","DOIUrl":"https://doi.org/10.16882/derim.2019.583786","url":null,"abstract":"Nohut, Bati Akdeniz bolgesinde dusuk kaliteli ve kurakliga maruz kalan arazilerde yaygin olarak yetistirilmektedir. Bu calisma Bati Akdeniz’de 18 tescilli ve 3 yerel nohut genotipinin adaptasyonlarini, verim potansiyelleri ile bazi bitkisel ozelliklerini belirlemek icin gerceklestirilmistir. Denemeler, Antalya ili Korkuteli-Ulucak ve Aksu’da olmak uzere iki farkli lokasyonda gerceklestirilmistir. Tarla denemeleri 2017 ve 2018 yetistirme sezonunda Tesaduf Bloklari Deneme Desenine gore dort tekerrurlu olarak tesis edilmistir. Denemede, cikis gun sayisi, ciceklenme gun sayisi, fizyolojik olum gun sayisi, bitki boyu, ilk bakla yuksekligi, bitkide dal sayisi, bitkide bakla sayisi, baklada tane sayisi, 100 tane agirligi ve tane verimi ozellikleri tespit edilmistir. Dekara tane verimi bakimindan genotip x cevre etkilesimleri %1 onemlilik seviyesinde farkli bulunmustur. Calismada tane verimi bakimindan Cagatay, Sezenbey ve Cakir cesitlerinin daha stabil oldugu belirlenmistir.","PeriodicalId":30721,"journal":{"name":"Derim","volume":"36 1","pages":"207-216"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2019-12-10","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"48350766","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2019-12-10DOI: 10.16882/derim.2019.580858
S. Kiralan, İsra Toptanci
Bu calisma, Turkiye piyasasinda satisa sunulan tereyaglari ve bitkisel yaglarin (zeytinyagi, palm yagi, aycicek yagi, badem yagi, findik yagi ve kahve yagi) PAH4 (benz[a]antrasen, krisen, benzo[b]fluoranthene ve benzo[a]piren) miktarlarini belirlemek amaciyla yurutulmustur. Calismada marketlerden temin edilen 15 adet bitkisel yag ve tereyagi analiz edilmistir. Analiz edilen bitkisel yag orneklerinde en yuksek PAH4 miktari (20.76 µg kg -1 ) aycicek yaginda tespit edilmis olup, bunu sirasiyla zeytinyagi (9.51 µg kg -1 ), palm yagi (6.05 µg kg -1 ), kahve yagi (5.25 µg kg -1 ) ve badem yagi (1.95 µg kg -1 ) izlemistir. Analiz edilen tereyaglarinda PAH miktari tespit edilmemistir. Sonuc olarak, Turkiye piyasasinda yer alan cesitli bitkisel yaglarda farkli miktarlarda PAH4 bulunabilmektedir ve aycicek yagi disindaki orneklerin PAH4 miktarlari Turk Gida Kodeksi limit degerinin altinda oldugu tespit edilmistir.
{"title":"Türkiye piyasasında satışa sunulmuş olan bitkisel yağlar ve tereyağlarında polisiklik aromatik hidrokarbon miktarının tespit edilmesi","authors":"S. Kiralan, İsra Toptanci","doi":"10.16882/derim.2019.580858","DOIUrl":"https://doi.org/10.16882/derim.2019.580858","url":null,"abstract":"Bu calisma, Turkiye piyasasinda satisa sunulan tereyaglari ve bitkisel yaglarin (zeytinyagi, palm yagi, aycicek yagi, badem yagi, findik yagi ve kahve yagi) PAH4 (benz[a]antrasen, krisen, benzo[b]fluoranthene ve benzo[a]piren) miktarlarini belirlemek amaciyla yurutulmustur. Calismada marketlerden temin edilen 15 adet bitkisel yag ve tereyagi analiz edilmistir. Analiz edilen bitkisel yag orneklerinde en yuksek PAH4 miktari (20.76 µg kg -1 ) aycicek yaginda tespit edilmis olup, bunu sirasiyla zeytinyagi (9.51 µg kg -1 ), palm yagi (6.05 µg kg -1 ), kahve yagi (5.25 µg kg -1 ) ve badem yagi (1.95 µg kg -1 ) izlemistir. Analiz edilen tereyaglarinda PAH miktari tespit edilmemistir. Sonuc olarak, Turkiye piyasasinda yer alan cesitli bitkisel yaglarda farkli miktarlarda PAH4 bulunabilmektedir ve aycicek yagi disindaki orneklerin PAH4 miktarlari Turk Gida Kodeksi limit degerinin altinda oldugu tespit edilmistir.","PeriodicalId":30721,"journal":{"name":"Derim","volume":"36 1","pages":"177-182"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2019-12-10","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"42514272","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Bu calismada organik-inorganik hibrit nano cicek sentezi icin organik bilesen olarak cemen ( Trigonella foenum-graecum L. ) otu tohum ekstresi ve inorganik bilesen olarak Cu 2+ iyonlari kullanilarak yesil bir uretim metodu raporlanmistir. Cemen tohum ekstresi kullanilarak sentezlenmis organik-inorganik hibrit nano cicekler (TF-Cu 2+ hNF); taramali elektron mikroskobu (SEM), Enerji Dagilimli Spektrometre (EDX), X-isini kirinimi (XRD) ve Kizilotesi spektroskopisi (FT-IR) yontemleri kullanilarak karakterize edilmistir. TF-Cu 2+ hNF’lerin elektron mikroskop goruntusunde morfolojisi oldukca duzgun dagilimli ve kuresel formda olmak uzere yaklasik 18 μm boyutunda gozlenmistir. TF-Cu 2+ hNF’ler; Pseudomonas aeruginosa and Haemophilus influenza disinda Enterococcus faecium, Enterococcus faecalis, Staphylococcus aureus, Bacillus cereus, Salmonella typhi ve Escherichia coli turlerine karsi 1-10 µg ml -1 araliginda ve kullanilan antibiyotikler ile karsilastirildiginda yuksek duzeyde anti-mikrobiyal ozellik gostermistir. Ancak hem TF-Cu 2+ hNF’ler hemde serbest TF ekstresi, Candida albicans ve Candida glabrata turlerine karsi antifungal aktivite gostermemistir. Yapilan bu calisma cemen ekstresi iceren organik-inorganik hibrit nano ciceklerin test edilen patojen suslar ile gelisen mikrobiyal enfeksiyonlar icin terapotik bir ajan olarak kullanilabilecegini ve ilac direncinin ustesinden gelme potansiyeline sahip oldugunu ortaya koymaktadir.
在这种有机-无机混合纳米杀真菌合成中,如果你知道一种种子提取物和无机物,cemen(Trigonella foenum graecum L.)被报道为一种使用Cu2+离子的同位素尿嘧啶方法。利用提取液的体积,合成了有机-无机杂化纳米环(TF-Cu2+hNF);利用扫描电子显微镜(SEM)、能谱仪(EDX)、X射线基里尼谱仪(XRD)和循环分解谱仪(FT-IR)对其进行了表征。TF-Cu2+hNF的电子显微团以duzgun-dagilimli和经典形式集中在约18μm的轨道上。TF-Cu2+hNF’ler;铜绿假单胞菌和流感嗜血杆菌消散的粪肠球菌、粪肠球菌、金黄色葡萄球菌、蜡样芽孢杆菌、伤寒沙门氏菌和大肠杆菌火鸡超过1-10µg,范围为-1 araliginda和carsilastiridiginda氧化-氧化-氧化酸。Ancak hem TF Cu2+hNF’ler hemde serbest TF ekstresi,白色念珠菌和光滑念珠菌。当你谈到这种钙时,有机-无机混合纳米管测试将被用作微生物感染的治疗剂,并有可能从耐药性的想象中恢复过来。
{"title":"Organik-inorganik hibrit nano çiçeklerin çemen (Trigonella foenum-graecum L.) tohum ekstresi kullanılarak sentezi ve anti-mikrobiyal özelliklerinin araştırılması","authors":"Cevahir Altinkaynak, Nilay Ildiz, Ayşe Baldemir, Nalan Özdemir, Vedat Yilmaz, Ismail Ocsoy","doi":"10.16882/derim.2019.549151","DOIUrl":"https://doi.org/10.16882/derim.2019.549151","url":null,"abstract":"Bu calismada organik-inorganik hibrit nano cicek sentezi icin organik bilesen olarak cemen ( Trigonella foenum-graecum L. ) otu tohum ekstresi ve inorganik bilesen olarak Cu 2+ iyonlari kullanilarak yesil bir uretim metodu raporlanmistir. Cemen tohum ekstresi kullanilarak sentezlenmis organik-inorganik hibrit nano cicekler (TF-Cu 2+ hNF); taramali elektron mikroskobu (SEM), Enerji Dagilimli Spektrometre (EDX), X-isini kirinimi (XRD) ve Kizilotesi spektroskopisi (FT-IR) yontemleri kullanilarak karakterize edilmistir. TF-Cu 2+ hNF’lerin elektron mikroskop goruntusunde morfolojisi oldukca duzgun dagilimli ve kuresel formda olmak uzere yaklasik 18 μm boyutunda gozlenmistir. TF-Cu 2+ hNF’ler; Pseudomonas aeruginosa and Haemophilus influenza disinda Enterococcus faecium, Enterococcus faecalis, Staphylococcus aureus, Bacillus cereus, Salmonella typhi ve Escherichia coli turlerine karsi 1-10 µg ml -1 araliginda ve kullanilan antibiyotikler ile karsilastirildiginda yuksek duzeyde anti-mikrobiyal ozellik gostermistir. Ancak hem TF-Cu 2+ hNF’ler hemde serbest TF ekstresi, Candida albicans ve Candida glabrata turlerine karsi antifungal aktivite gostermemistir. Yapilan bu calisma cemen ekstresi iceren organik-inorganik hibrit nano ciceklerin test edilen patojen suslar ile gelisen mikrobiyal enfeksiyonlar icin terapotik bir ajan olarak kullanilabilecegini ve ilac direncinin ustesinden gelme potansiyeline sahip oldugunu ortaya koymaktadir.","PeriodicalId":30721,"journal":{"name":"Derim","volume":"36 1","pages":"159-167"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2019-12-10","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"45481659","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2019-05-31DOI: 10.16882/DERIM.2019.444321
Musa Kirişik, Emine Topuz
Tyrophagus sp. Japonya'da, karpuz, salatalik, kabak, domates, biber ve sogan bitkilerinde zararli olarak bildirilmistir. Seralarda ise ispanak ve marulda zararli oldugu bilinmektedir. Tyrophagus neiswanderi (Acari: Acaridae) ise genel olarak cesitli sus bitkileri (gerbera, nergis, lale, susen ve siklamen) ve sebzelerde (ozellikle Cucurbitacae familyasi) zararli oldugu bilinmektedir. Bu calismada, T . urticae Koch ve P . ulmi (Koch) (Acari: Tetranychidae)’ye karsi ruhsatli bir entomopatojen fungus olan Isaria fumosorosea PFs-1 izolatinin ulkemizde henuz ruhsatli bir akarisitin bulunmadigi T. neiswanderi ’ye karsi etkisi test edilmistir. Arastirmada kullanilan T. neiswanderi populasyonu, Antalya ili Topcular bolgesinde ispanak uretimi yapilan bir seradan elde edilmistir. Seradan elde edilen T. neiswanderi populasyonu, 24±1°C, 16:8 saat (aydinlik: karanlik) ve %60±5 nispi nem kosullarinda temiz borulce bitkisi uzerinde uretilmistir. Bu calismada, I. fumosorosea 'nin 5 farkli dozu (0.5x10 8 , 1x10 8 , 2x10 8 , 4x10 8 , 8x10 8 cfu ml -1 ) laboratuvarda T. neiswanderi erginleri uzerinde test edilmistir. I. fumosorosea icin yapilan testlerde, fungusun kontak etkisi sprey-tower kullanilarak arastirilmistir. Biyoesseyler 4 tekerrurlu olarak yurutulmustur. Uygulamadan sonraki 3. ve 6. gunlerde, canli ve olu bireyler sayilmistir. Populasyonlarda, 5 farkli dozda I. fumosorosea PFs-1 izolati icin elde edilen olumlerin yuzdeleri 16-100 arasinda degismistir. Uygulama sonucunda akarlarda en fazla olum 6. gun sonunda gozlenmis, dozlara gore degisim gostermesine ragmen uygun dozun 5x10 8 cfu ml -1 oldugu sonucuna varilmistir. Laboratuvarda kontrollu kosullar altinda elde edilen bu sonuclar T. neiswanderi 'nin kontrolu icin umit vericidir.
{"title":"Ispanak zararlısı Tyrophagus neiswanderi (Acari: Acaridae)’ye karşı Isaria fumosorosea’nın etkinliğinin belirlenmesi","authors":"Musa Kirişik, Emine Topuz","doi":"10.16882/DERIM.2019.444321","DOIUrl":"https://doi.org/10.16882/DERIM.2019.444321","url":null,"abstract":"Tyrophagus sp. Japonya'da, karpuz, salatalik, kabak, domates, biber ve sogan bitkilerinde zararli olarak bildirilmistir. Seralarda ise ispanak ve marulda zararli oldugu bilinmektedir. Tyrophagus neiswanderi (Acari: Acaridae) ise genel olarak cesitli sus bitkileri (gerbera, nergis, lale, susen ve siklamen) ve sebzelerde (ozellikle Cucurbitacae familyasi) zararli oldugu bilinmektedir. Bu calismada, T . urticae Koch ve P . ulmi (Koch) (Acari: Tetranychidae)’ye karsi ruhsatli bir entomopatojen fungus olan Isaria fumosorosea PFs-1 izolatinin ulkemizde henuz ruhsatli bir akarisitin bulunmadigi T. neiswanderi ’ye karsi etkisi test edilmistir. Arastirmada kullanilan T. neiswanderi populasyonu, Antalya ili Topcular bolgesinde ispanak uretimi yapilan bir seradan elde edilmistir. Seradan elde edilen T. neiswanderi populasyonu, 24±1°C, 16:8 saat (aydinlik: karanlik) ve %60±5 nispi nem kosullarinda temiz borulce bitkisi uzerinde uretilmistir. Bu calismada, I. fumosorosea 'nin 5 farkli dozu (0.5x10 8 , 1x10 8 , 2x10 8 , 4x10 8 , 8x10 8 cfu ml -1 ) laboratuvarda T. neiswanderi erginleri uzerinde test edilmistir. I. fumosorosea icin yapilan testlerde, fungusun kontak etkisi sprey-tower kullanilarak arastirilmistir. Biyoesseyler 4 tekerrurlu olarak yurutulmustur. Uygulamadan sonraki 3. ve 6. gunlerde, canli ve olu bireyler sayilmistir. Populasyonlarda, 5 farkli dozda I. fumosorosea PFs-1 izolati icin elde edilen olumlerin yuzdeleri 16-100 arasinda degismistir. Uygulama sonucunda akarlarda en fazla olum 6. gun sonunda gozlenmis, dozlara gore degisim gostermesine ragmen uygun dozun 5x10 8 cfu ml -1 oldugu sonucuna varilmistir. Laboratuvarda kontrollu kosullar altinda elde edilen bu sonuclar T. neiswanderi 'nin kontrolu icin umit vericidir.","PeriodicalId":30721,"journal":{"name":"Derim","volume":" ","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2019-05-31","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"41816219","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2019-05-31DOI: 10.16882/DERIM.2019.542462
Ülviye Çebi, Cemile Ozcan, M. Gürbüz, Selçuk Özer
Arastirma Trakya Bolgesi/Kirklareli Ilinde saksi kosullarinda yurutulmustur. Saksilar tinli kum ve tin bunyeye sahip iki farkli toprak ile doldurulmustur. Aycicegi bitkisine 4-10 gercek yaprakli oldugunda 0.5 ve 7.5 ml da -1 dozlarinda imazamox uygulanmistir. Calisma sulu sartlarda yurutulmus olup, sulamalar tabla olusumu, ciceklenme baslangici ve sut olumu fenolojik donemlerinde yapilmistir. Calismada aycicegi bitkisinin yaprak, govde ve tabla aksamlarindaki imazamox kalinti miktarlari belirlenmistir. Ayrica farkli bolgelerden, aycicegi florasi etkisi altinda uretilen bal ornekleri toplanarak, imazamox etkili maddesinin (herbisit) nihai urunlerde kalinti birakip birakmadigi arastirilmistir. Elde edilen sonuclara gore; bitkinin farkli aksamlarinda belirlenen imazamox kalinti miktarlari seviyeleri tabla>yaprak≥govde (sap) olarak siralanmistir. Yaprak aksaminda imazapic ve imazapyr, govde aksaminda da imazapic turevlerine rastlanmistir. Uygulanan farkli miktarlardaki imazamox dozlari, sulama oranlari ve toprak yapisi, kalinti miktarlari uzerinde etkili olmustur. Bal orneklerinde imazamox ve turevlerine ait kalintilarina rastlanmamistir.
Trakya Medical/Kirklareli年度的现金成本中对贩运事件进行了四舍五入。袋子里装满了小沙子和锡,还有两种不同的土壤。当植物是4-10片真叶时,施用0.5和7.5毫升-1剂量的imazamox。Calisma以水的图表形式形成,水的形式以燃烧压力的形式形成,热量的形式形成了酚锋。这是一个很好的例子。此外,当你在不同物质的影响下收集输尿管管时,荧光荧光物质(Herbist)在最后几天内不会结合质量。楼上是后果。在植物的不同轴上定义的imazamox钙水平在下表中循环>作物≥cod(树液)。阿沙明和伊玛扎吡的使用按阿沙明奥沙明分为伊玛扎帕龟。不同剂量的imazamox、水橙和土壤植物的使用对钙的使用量有影响。球里没有imazamox和乌龟的演算。
{"title":"İmazamox herbisitinin ve türevlerinin ayçiçeği bitkisinin farklı aksamlarında ve ayçiçeği florası etkisi altında üretilen bal örneklerindeki kalıntı düzeyleri","authors":"Ülviye Çebi, Cemile Ozcan, M. Gürbüz, Selçuk Özer","doi":"10.16882/DERIM.2019.542462","DOIUrl":"https://doi.org/10.16882/DERIM.2019.542462","url":null,"abstract":"Arastirma Trakya Bolgesi/Kirklareli Ilinde saksi kosullarinda yurutulmustur. Saksilar tinli kum ve tin bunyeye sahip iki farkli toprak ile doldurulmustur. Aycicegi bitkisine 4-10 gercek yaprakli oldugunda 0.5 ve 7.5 ml da -1 dozlarinda imazamox uygulanmistir. Calisma sulu sartlarda yurutulmus olup, sulamalar tabla olusumu, ciceklenme baslangici ve sut olumu fenolojik donemlerinde yapilmistir. Calismada aycicegi bitkisinin yaprak, govde ve tabla aksamlarindaki imazamox kalinti miktarlari belirlenmistir. Ayrica farkli bolgelerden, aycicegi florasi etkisi altinda uretilen bal ornekleri toplanarak, imazamox etkili maddesinin (herbisit) nihai urunlerde kalinti birakip birakmadigi arastirilmistir. Elde edilen sonuclara gore; bitkinin farkli aksamlarinda belirlenen imazamox kalinti miktarlari seviyeleri tabla>yaprak≥govde (sap) olarak siralanmistir. Yaprak aksaminda imazapic ve imazapyr, govde aksaminda da imazapic turevlerine rastlanmistir. Uygulanan farkli miktarlardaki imazamox dozlari, sulama oranlari ve toprak yapisi, kalinti miktarlari uzerinde etkili olmustur. Bal orneklerinde imazamox ve turevlerine ait kalintilarina rastlanmamistir.","PeriodicalId":30721,"journal":{"name":"Derim","volume":" ","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2019-05-31","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"42770096","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Pub Date : 2019-05-31DOI: 10.16882/DERIM.2019.410329
Süleyman Bayram, Seyla Tepe
Bu calismada; 2010-2013 yillari arasinda hasat periyodu boyunca, Fuerte, Bacon ve Zutano cesitlerinde bazi fiziksel ve kimyasal ozelliklerin belirlenmesi amaclanmistir. Hasat, 15-20 gunde bir yapilmistir. Fuerte cesidinin kuru agirlik ve yag icerigi degerleri, 2010-11 hasat periyodu boyunca Ekim-Mayis aylari arasinda sirasiyla %110.2 ve %234.2 artmistir. Ayrica, Bacon cesidinde kuru agirlik ve yag icerigi degerleri, 2010-11 hasat periyodu boyunca Ekim-Mart aylari arasinda sirasiyla %44.7 ve %180.7 artarken, 2012-13 hasat periyodu boyunca Ekim-Ocak aylari arasinda sirasiyla %51.0 ve %174.1 artmistir. Bununla birlikte, Zutano cesidinde kuru agirlik ve yag icerigi degerleri, 2010-11 hasat periyodu boyunca Ekim-Mart aylari arasinda sirasiyla %47.4 ve %200.0 artarken, 2012-13 hasat periyodu boyunca Ekim-Şubat aylari arasinda sirasiyla %26.0 ve %86.3 artmistir. Fuerte, Bacon ve Zutano cesitlerinde avokadonun meyvelerinde olgunluk indeksi olarak kullanilan bazi pomolojik ozellikler arasinda cok yuksek seviyede korelasyon bulunmustur. Sonuc olarak; Antalya kosullarinda meyvenin kuru agirlik ve yag icerigi bakimindan optimum hasat zamani Fuerte’de Kasim ve Mayis aylari arasi, Bacon ve Zutano’da Kasim ve Ocak aylari arasi en uygun zamani olarak belirlenmistir.
在灾难中,在2010-2013年期间,Fuerte、Bacon和Zutano的目标是识别一些物理和化学爆炸。Estálouco?在2010-11年的收获期,Ekim Mayis月份之间,Fuerte水体的干旱和灌溉增加了110.2%和234.2%。此外,在2010-11收获期,从埃基姆三月到2010-13收获期,培根的身体在叙利亚分别增长到44.7%和180.7%,在2012-2013收获期,在叙利亚分别达到51.0%和174.1%。Bununla birlikate,Zutano cesidide kuru agirlik ve yag icerigi degerleri,2010-11年在Ekim Mart aylari arasinda sirasiyla的出生率为47.4 ve%200.0 artarken,2012-13年在Ekum-Şubat aylari arasinda sirasicyla的死亡率为26.0 ve%86.3 artmistir。在Fuerte、Bacon和Zutano的体内,鳄梨果实中用作成虫指数的一些油脂氧化物之间存在高度相关性。因此在安塔利亚,最佳收获时间是在Kasim和Mayis月份之间,Bacon和Zutano以及Kasim和Ocak月份之间,从干燥和夏季的冰淇淋工厂中确定的。
{"title":"Bazı avokado (Persea americana Mill.) çeşitlerinin meyvelerinde hasat periyodu boyunca bazı fizikokimyasal özelliklerdeki değişimin belirlenmesi","authors":"Süleyman Bayram, Seyla Tepe","doi":"10.16882/DERIM.2019.410329","DOIUrl":"https://doi.org/10.16882/DERIM.2019.410329","url":null,"abstract":"Bu calismada; 2010-2013 yillari arasinda hasat periyodu boyunca, Fuerte, Bacon ve Zutano cesitlerinde bazi fiziksel ve kimyasal ozelliklerin belirlenmesi amaclanmistir. Hasat, 15-20 gunde bir yapilmistir. Fuerte cesidinin kuru agirlik ve yag icerigi degerleri, 2010-11 hasat periyodu boyunca Ekim-Mayis aylari arasinda sirasiyla %110.2 ve %234.2 artmistir. Ayrica, Bacon cesidinde kuru agirlik ve yag icerigi degerleri, 2010-11 hasat periyodu boyunca Ekim-Mart aylari arasinda sirasiyla %44.7 ve %180.7 artarken, 2012-13 hasat periyodu boyunca Ekim-Ocak aylari arasinda sirasiyla %51.0 ve %174.1 artmistir. Bununla birlikte, Zutano cesidinde kuru agirlik ve yag icerigi degerleri, 2010-11 hasat periyodu boyunca Ekim-Mart aylari arasinda sirasiyla %47.4 ve %200.0 artarken, 2012-13 hasat periyodu boyunca Ekim-Şubat aylari arasinda sirasiyla %26.0 ve %86.3 artmistir. Fuerte, Bacon ve Zutano cesitlerinde avokadonun meyvelerinde olgunluk indeksi olarak kullanilan bazi pomolojik ozellikler arasinda cok yuksek seviyede korelasyon bulunmustur. Sonuc olarak; Antalya kosullarinda meyvenin kuru agirlik ve yag icerigi bakimindan optimum hasat zamani Fuerte’de Kasim ve Mayis aylari arasi, Bacon ve Zutano’da Kasim ve Ocak aylari arasi en uygun zamani olarak belirlenmistir.","PeriodicalId":30721,"journal":{"name":"Derim","volume":"42 37","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2019-05-31","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"41258309","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}